Dünya, sürdürülebilir enerji kaynaklarına geçişin acil ihtiyacıyla boğuşurken, dalga enerjisi geleneksel yenilenebilir enerji teknolojilerine umut vadeden bir alternatif olarak ortaya çıkıyor. LUT Üniversitesi ve Delft Teknoloji Üniversitesi araştırmacıları tarafından Applied Energy dergisinde yayınlanan yeni bir çalışma, dalga enerjisinin tekno-ekonomik potansiyelini inceleyerek, güneş fotovoltaiklerini tamamlayan çeşitlendirilmiş ve sürdürülebilir bir enerji geleceğindeki rolüne dair değerli bilgiler sunuyor.
Dalga enerjisi sürdürülebilirlik için tamamlayıcı rol alabilir
Dalga enerjisi uzun zamandır geniş ve keşfedilmemiş bir enerji kaynağı olarak kabul edilmektedir. Ancak potansiyeli, daha köklü güneş fotovoltaik ve rüzgar enerjisi endüstrileri tarafından genellikle gölgede bırakılmıştır. Çalışma, hem teknik hem de ekonomik faktörleri göz önünde bulundurarak küresel ve bölgesel dalga enerjisi kaynak potansiyellerinin kapsamlı bir değerlendirmesini sunarak bu açığı kapatmayı amaçlamaktadır.
Çalışmada, küresel dalga elektriği verimini tahmin etmek için saatlik dalga verileri ve CorPower’ın dalga enerjisi dönüştürücüsünün (WEC) güç matrisi kullanılmıştır . Dalga enerjisi, 2030’larda açık deniz rüzgar enerjisiyle maliyet açısından rekabet edebilir hale gelebilir ve iyi dalga enerjisi kaynaklarına sahip bölgelerde 2035 yılına kadar 70 €/MWh’nin altında bir elektrik maliyetine (LCOE) sahip olabilir.
Çalışmanın öne çıkan bulgularından biri, Kuzey Atlantik, Güney Şili, Güney Afrika, Güney Madagaskar, Güney Avustralya ve Yeni Zelanda gibi bölgelerde gözlemlenen %70’in üzerindeki yüksek kapasite faktörleridir. Bu bölgeler, güneş fotovoltaik ve rüzgar enerjisine kıyasla daha istikrarlı ve öngörülebilir bir enerji kaynağı sunan dalga enerjisinden önemli ölçüde faydalanabilir.
Dalga enerjisinin ekonomik potansiyeli, çalışmanın önemli bir parçasıdır. Araştırmacılar, öngörülen maliyetleri göz önünde bulundurarak, dalga enerjisinin ekonomik uygulanabilirliğini ölçmek için LCOE’yi kullanmışlardır. Dalga enerjisi, ticarileşmesinin henüz çok erken bir aşamasında olması nedeniyle şu anda maliyetli olsa da sonuçlar, özellikle diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının sınırlı olduğu karasal bölgeler ve adalarda, orta vadede dalga enerjisinin uygun maliyetli bir seçenek haline geleceğini göstermektedir.
Çalışma ayrıca dalga enerjisi ile güneş fotovoltaik sistemleri arasındaki tamamlayıcılığı da vurgulamaktadır. Dalga enerjisi, kış günleri veya muson dönemleri gibi düşük güneş ışınımı dönemlerinde istikrarlı bir elektrik arzı sağlayabilir. Bu tamamlayıcılık, yenilenebilir enerji sistemlerinin genel istikrarını ve güvenilirliğini artırarak enerji depolama ihtiyacını azaltabilir ve güç kaynaklarını dengeleyebilir.