Tek bir Google araması yarım mililitre su tüketirken , ChatGPT her beş ila 50 komut için 500 mililitre su tüketiyor. Bu rakamları günlük milyarlarca etkileşimle çarpın, akış hizmetlerini ve bulut depolamayı da ekleyin; sonuç şaşırtıcı: Veri merkezlerindeki su tüketimi kriz seviyelerine ulaştı ve bazı tesisler yılda tüm şehirlerden daha fazla su tüketiyor.
Dijital bağımlılığımızın bu gizli maliyeti, topluluklar en değerli kaynaklarına erişim için teknoloji devleriyle mücadele ederken, Uruguay’dan Hollanda’ya kadar protestoları tetikliyor. Veri merkezleri, esasen dijital altyapımızın omurgasını oluşturuyor. Her gün kullandığımız verileri depolayan, işleyen ve ileten binlerce sunucuyla dolu devasa depo benzeri tesisler.
Netflix’te film izlerken, Dropbox’taki dosyalara erişirken, Amazon’da alışveriş yaparken veya Zoom üzerinden görüntülü görüşme yaparken, bu hizmetlerin sorunsuz bir şekilde sunulması için bu tesislere güveniyorsunuz. Büyük teknoloji şirketleri dünya çapında devasa veri merkezleri işletiyor. Google, Gmail, YouTube ve Google Drive’ı çalıştıran tesisler işletiyor.
Veri merkezleri su tüketimi nedeniyle kriz yaratıyor
Microsoft’un Azure bulut hizmetleri, birden fazla kıtaya yayılmış veri merkezlerine bağlıdır. Meta (eski adıyla Facebook), Instagram, WhatsApp ve Facebook’u destekleyen tesisler işletmektedir. İnternet bankacılığı, hava durumu uygulamaları veya GPS navigasyonu gibi görünüşte basit hizmetler bile, bu dijital güç merkezlerinin 7/24 çalışmasına bağlı.
Bu operasyonların ölçeği dikkat çekici. Google, Virginia’dan Singapur’a kadar dünya çapında 24 bölgede, her biri binlerce sunucu içeren veri merkezleri işletiyor. Microsoft dünya çapında 200’den fazla veri merkezi işletiyor. Amazon Web Services ise 26 coğrafi bölgede 84 kullanılabilirlik bölgesinde tesisler işletiyor. Bu tesisler, yüzlerce sunucunun bulunduğu mütevazı binalardan milyonlarca metrekarelik hiper ölçekli komplekslere kadar çeşitlilik göstermekte.
Veri merkezlerindeki su tüketimi, esas olarak soğutma kuleleri, soğutucular ve sıvı soğutma sistemleri gibi soğutma sistemleri aracılığıyla gerçekleşir. Su, hava bazlı alternatiflere kıyasla ısıyı emme ve dağıtma konusunda oldukça verimlidir, ancak ihtiyaç duyulan hacimler şaşırtıcıdır.
Sektör verilerine göre, 1 MW’lık bir veri merkezi yalnızca soğutma için yılda 25.5 milyon litreye kadar su tüketebilir; bu da yaklaşık 300.000 kişinin günlük su tüketimine eşdeğerdir. Bunu bir perspektife koymak gerekirse, orta büyüklükteki 15 MW’lık bir veri merkezi, yılda üç orta büyüklükteki hastane veya ikiden fazla 18 delikli golf sahası kadar su tüketir.
Google gibi şirketler tarafından işletilen hiper ölçekli tesisler, zorluğun gerçek boyutunu ortaya koyuyor. Google’ın veri merkezleri günlük ortalama 550.000 galon (2.1 milyon litre) su tüketiyor ve bu da tesis başına yıllık yaklaşık 200 milyon galon (760 milyon litre) anlamına geliyor. Microsoft’un küresel operasyonları, en son raporlama yılında yaklaşık 6.4 milyon metreküp (yaklaşık 1.69 milyar galon) su tüketti; bu da bir önceki yıla göre %34’lük bir artışa işaret ediyor.