Techinside Google News
Techinside Google News

4 adımda inovasyonun riskini en aza indirin

İnovasyon her şirket için risk demektir. Peki, bu riski en aza indirmek ve "risksiz inovasyon" ile başarı sağlamak mümkün mü?

Başarılı her şirket için inovasyon bir risk arzeder. İşini bilen liderler yenilikçi düşünce tarzını bir kurum kültürüne dönüştürmek istese de, büyük çoğunluk “bozulmadıysa tamir etme” felsefesiyle inovasyonun getirebileceği çalkantılardan kaçınmayı tercih eder. Ancak Inc.com’dan Kevin Daum, inovasyonun her zaman riskli olmadığını iddia ediyor ve buna örnek olarak emlakçılık gibi en eski mesleklerden birinde başarıyla inovasyon yapan NK Tong’u veriyor.

Binalar için her gün yeni konseptler ve fikirler geliştirmek, sadece işe değer katmakla kalmıyor, aynı zamanda Tong’un kurucu ortağı olduğu Bukit Kiara Properties adlı şirketin yaratıcı damarının ölmemesini sağlıyor. Peki riske girmeden inovasyon yapmak için neler gerekiyor?

- Advertisement -

1. Tüm takımı işe dahil edin

Özellikle sürekli inovasyona ihtiyaç duyduğunuzda, tüm büyük fikirleri tek başınıza üretmeniz imkansızdır. Tong ise bu sorunu tüm ekibi işe dahil ederek çözüyor. Kalabalıkların bilgeliğine inandığını belirten başarılı yönetici, şirkette çok belirli bir yöntem uyguladıklarını anlatıyor:

Yaklaşık 40 kişilik bir toplantı organize ederek, yedi gruba ayrılıyorlar. Zihin haritaları kullanarak, tüm ekibin katkı sağlayabileceği bir panoya her grubun farklı fikirleri ekleniyor. İki ila üç hafta sonra bu fikirler inovasyondan sorumlu yöneticiler tarafından tekrar gözden geçiriliyor ve doğru olanı bulana kadar tüm fikirleri inceliyorlar. “Başlangıçta saçma gelen bir fikir, 20 dakika sonra ana fikrimiz haline gelebiliyor.”

2. Müşteriye yakın durun

Bir fikir ne kadar mükemmel olursa olsun, müşteri buna kıymet vermediği sürece bir anlamı yoktur. Bu nedenle Tong ve şirketi müşteriye yakın durmayı ihmal etmiyor; “Her projede, şirketin yüzde 60’a yakını satışlarla ilgileniyor. Hafta sonları, farklı departmanlardan takım üyeleri satışlara dahil oluyor. Böylelikle tüm şirketin müşterilerle tanışmasını sağlıyoruz. Bu da müşterilerimizle çalışanlarımızın aynı frekansta olmalarını sağlıyor.”

Böylelikle müşteriyi ön plana koyarak inovasyon yapmak mümkün oluyor. Üstelik ekip sosyal medya üzerinden de sürekli olarak müşterilerle iletişim kuruyor. Facebook grupları oluşturarak, her müşterinin şirketle ve diğer müşterilerle iletişim kurmalarını kolaylaştırıyor.

3. Sonunu düşünerek başlayın

Bir şirketin büyümesi ve inovasyon gerçekleştirmesi için yeni, hatta radikal fikirlere ihtiyaç vardır. Tong bu konuda öncelikle büyük resmi görmeyi, daha sonra çalışmaya başlamayı öneriyor. Böylelikle projeyle ilgili temel adımları daha kolay belirlemek mümkün oluyor.

Önce işin sonunu düşünmek ayrıca süreç boyunca çıkacak tuzaklarla karşılaştığınızda daha tedbirli davranmanızı sağlayacaktır.

4. Yeni fikirlere anlık olarak açık olun

Risk potansiyeli olan ve yenilikçi bir planı uygularken, kurguladığınız yapıdan uzaklaşmak zorlayıcı ve güvensiz olarak görünebilir. Ancak bu risklere doğru anda girebilirseniz, hedefi on ikiden vurmanız da mümkün. “Sahaya çıktığımızda, etrafımıza bakarak geliştirmeye açık neler var diye kolaçan ediyoruz. Bazen bu değişiklikler ya da iyileştirmeler maliyete değil, müşteri deneyimine katkı sağlıyor.”

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşın!

SON VİDEO

TÜMÜ

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlginizi çekebilir