Avustralya hükümeti tarafından hazırlanan bir raporda, selfie tabanlı yaş tahmin yazılımının gençlere yönelik sosyal medya yasağı getirebileceği belirtilirken, bazı grupların “kabul edilemez” düzeyde yanlışlık yaşadığı ve Aralık ayındaki uygulamaya ilişkin endişelerin arttığı belirtildi.
Sosyal medyada yaş doğrulama zorunlu ihtiyaç haline geliyor
Hükümet tarafından yayınlanan raporda, fotoğraf tabanlı yaş tahmin ürünlerinin genel olarak doğru, hızlı ve gizliliğe saygılı olduğu belirtilirken, sosyal medyada yaş doğrulama konusunda 16 yaş sınırına yakın kişilerde sonuçların kötüleştiği kaydedildi.
Bulgular, yasağın Aralık ayında yürürlüğe girmesinden sonra karmaşık bir deneyim yaşanacağının habercisi: Yaş sınırının üç yıl üzerindeki Kafkasyalılar çok az aksama yaşarken, Kafkasyalı olmayanlar ve genç kızlar zorluklarla karşılaşacak.
Meta’nın Instagram’ından Alphabet’in YouTube’una kadar sosyal medya platformları için deneyim daha da karmaşık olabilir; bu platformların, sosyal medyada yaş doğrulama gereği olarak 16 yaşın altındaki kullanıcıları engellemek için makul adımlar attıklarını göstermeleri gerekiyor, aksi takdirde 49,5 milyon Avustralya dolarına (32 milyon ABD doları) kadar para cezasıyla karşı karşıya kalacaklar.
Denemede 19 yaş üstü kişilerde yüksek doğruluk oranına ulaşıldı ancak sınır değerin her iki tarafında üç yıla kadar olanlar “sistem belirsizliğinin daha yüksek olduğu gri bölgede” yer aldı. Raporda, 16 yaşındaki kullanıcıların reşit olmama ihtimalinin %8,5 olduğu ve bu nedenle “kimlik tabanlı doğrulama veya ebeveyn izni gibi ek güvence yöntemlerine yönlendirilmeleri” gerekebileceği belirtildi. Raporda, “Sistemler genel olarak farklı kullanıcı grupları arasında iyi performans gösterse de, sosyal medyada yaş doğrulama için bazılarının yaşlı yetişkinler, beyaz olmayan kullanıcılar ve politika eşiklerine yakın kadın kullanıcılar için daha düşük doğruluk gösterdiği” ifade edildi.
Sosyal medya uzmanları, raporun yasağın üç ay içinde işe yarayıp yaramayacağına dair soru işaretleri yarattığını söyledi. Sidney Üniversitesi’nde çevrimiçi güvenlik konusunda uzmanlaşmış medya araştırmacısı Justine Humphry: “Doğrulukta çok fazla farklılık var gibi görünüyor” dedi.