Tesla trafik ihlalleri nedeniyle soruşturma geçiyor

ABD Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği İdaresi yaptığı açıklamada, bir dizi kazanın ardından trafik güvenliği ihlalleri nedeniyle Tam Otonom Sürüş sistemiyle donatılmış 2.88 milyon Tesla aracı hakkında soruşturma başlattığını söyledi.

Tesla trafik ihlalleri nedeniyle ceza alabilir

Araç güvenliği kurumu, sürücülerin dikkatli olmasını ve gerektiğinde müdahale etmesini gerektiren bir yardım sistemi olan FSD’nin “trafik güvenliği yasalarını ihlal eden araç davranışlarına yol açtığını” söyledi. Kurum, Tesla araçlarının sistemi kullanırken kırmızı ışıkta geçtiğine ve şerit değiştirirken doğru seyir yönünün tersine gittiğine dair raporlar aldığını söyledi.

NHTSA, FSD devredeyken çalışan bir Tesla aracının “kırmızı ışıkta bir kavşağa yaklaştığını, kırmızı ışığa rağmen kavşağa girmeye devam ettiğini ve daha sonra kavşaktaki diğer motorlu taşıtlarla bir kazaya karıştığını” bildiren altı rapor aldığını söyledi. NHTSA, dört kazada bir veya daha fazla yaralanmanın meydana geldiğini bildirdi.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

Soruşturma, yani ön değerlendirme, kurumun araçların güvenliğe makul olmayan bir risk oluşturduğuna inanması halinde geri çağırma talebinde bulunabilmesinden önceki ilk adım niteliğinde.

NHTSA, FSD’nin devrede olduğu bir kavşakta seyreden Tesla araçlarının “kırmızı ışık süresince durmadığı, tam olarak durmadığı veya araç arayüzünde doğru trafik sinyali durumunu doğru bir şekilde algılayıp göstermediği” iddialarını içeren 18 şikayet ve bir medya raporu tespit ettiğini söyledi.

Bazı şikayetçiler, FSD’nin “araç kırmızı ışıktayken sistemin amaçlanan davranışına ilişkin uyarıda bulunmadığını” söyledi. Tesla’nın Autopilot sisteminden daha gelişmiş olan FSD’si, bir yıldır NHTSA tarafından araştırılıyor.

Ekim 2024’te kurum, güneş parlaması, sis veya havadaki toz gibi yol görüşünün azaldığı koşullarda bildirilen dört çarpışmanın ardından FSD ile donatılmış 2.4 milyon Tesla aracı hakkında bir soruşturma başlattı; bunlar arasında 2023’teki ölümcül kaza da vardı.

ASML teknoloji yönetimi kadrosu için atama yaptı

0

Bilgisayar çipi üretiminde kullanılan ekipmanların en büyük üreticisi ASML, Marco Pieters’ı şirketin yönetim kuruluna katarak baş teknik sorumlu olarak atadığını duyurdu. Şirketin 25 yıllık emektar çalışanı Pieters, ASML’nin çeşitli ürün gruplarında çeşitli pozisyonlarda bulundu ve “Bütünsel Litografi” programını yönetti.

ASML teknoloji yönetimi için Marco Pieters’ı atası

Her biri 400 milyon dolara kadar mal olabilen ASML’nin litografi sistemleri, gezegendeki en karmaşık araçlar arasında yer alıyor ve bilgisayar çiplerinin devrelerini inanılmaz bir hız ve hassasiyetle oluşturmak için yüksek güçlü lazerler kullanıyor.

CEO Christophe Fouquet yaptığı açıklamada, “Uzun yıllar birlikte çalıştığımız Marco’ya teknoloji yol haritamızı ilerletme konusunda tam desteğim var” dedi.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

Matematikçi olarak eğitim alan Pieters, Nisan 2024’te emekli olan Martin van der Brink’in yerini alacak. Van der Brink’in, ASML’nin Japon rakipleri Nikon ve Canon’u geride bırakarak litografi pazarına hakim olmasını sağlayan zorlu seçimler yaptığı biliniyor.

Pieters’ın atamasının, şirketin nisan ayında yapılacak yıllık toplantısında onaylanması ve Mali İşler Direktörü Roger Dassen’in yeniden atanması bekleniyor.

Ferrari ilk elektrikli modeli için detayları açıkladı

0

78 yıllık lüks İtalyan spor otomobil üreticisi Ferrari, hibrit ve benzinli motor modellerine batarya gücü eklemeyi hedeflerken, merakla beklenen ilk elektrikli otomobili Elettrica’ya güç verecek teknolojiyi tanıttı.

Maranello’daki merkezinde sıkı bir şekilde korunan bir etkinlikte, sahnede Ferrari kırmızısı bir örtü açılarak Elettrica’nın üretime hazır şasisi ortaya çıkarıldı: tekerlekleri veya dış kabuğu olmayan, pil takımı ve elektrik motoru bulunan bir araç tabanı.

Ferrari ilk elektrikli modeli ile trendi yakalayacak

Ferrari’nin gelecek yıl küresel lansmanıyla tanıtması beklenen tamamlanmış otomobilin azami hızı saatte 310 kilometre (193 mil) olacak. Bu, motorlu modellerinin çoğundan biraz daha yavaş ve menzili de en az 530 kilometre olacak.

Dört kapılı, dörtten fazla koltuklu otomobil, güç aktarma organlarından gelen gerçek titreşimleri güçlendirerek, sadece sahte bir motor gürültüsü yerine belirgin bir elektrikli Ferrari sesi yaratmak için özel olarak tasarlanmış bir ses sistemine sahip olacak. Ferrari’nin ilk elektrikli otomobilinin iç işleyişinin ortaya çıkarılması, içten yanmalı motordan elektrikli bataryaya geçişle daha fazla mücadele eden otomotiv endüstrisi için bir dönüm noktası niteliğinde.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

CEO Benedetto Vigna, elektrikli otomobilin şirketin mevcut modellerinin yerini almayacağını, onları tamamlayacağını söyledi. Diğer yüksek performanslı markalar gibi Ferrari de elektriklendirme konusunda temkinli davrandı. Reuters, Haziran ayında, talep eksikliği nedeniyle ikinci bir elektrikli modelin lansmanını 2028’e ertelediğini bildirdi. Rakibi Volkswagen’in bir parçası olan Lamborghini, pazarın hazır olmadığını belirterek ilk elektrikli aracının lansmanını 2029’a erteledi.

Ferrari, açıklanan uzun vadeli iş planına göre, 2030 yılına kadar model yelpazesinin %20’sini tamamen elektrikli hale getirmeyi hedefliyor. Bu, üç yıl önce iş planında 2030 yılı için belirlediği %40 hedefinin altında. Ferrari, müşterilerinin karşılayabileceği daha yüksek maliyetli sentetik e-yakıtlarla çalışan içten yanmalı motorlu modeller satabildiği için, 2035 yılında Avrupa Birliği’nin yeni fosil yakıtlı araç satışlarını yasaklaması nedeniyle, ana akım otomobil üreticilerinden daha az elektrikli araç üretme baskısı altında.

SoftBank robotik çalışmaları için ABB’yi satın alıyor

0

SoftBank Group, İsviçreli mühendislik grubu ABB’nin robotik işini satın alma konusunda anlaşmaya vardı. Japon yatırımcı, robotik ve yapay zekayı birleştirme stratejisiyle ilerlerken, 5.4 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladı. Duyurulan bu satın alma, Softbank’ın kurucusu ve CEO’su Masayoshi Son’un yapay zeka geliştirme alanında temel oyuncu konumuna gelmesini sağlayan son hamlesi.

SoftBank robotik tarafındaki kaslarını daha güçlü hale getirecek

SoftBank, on yıl önce Pepper robotuyla insansı robotlara yöneldi ancak daha sonra bu alandaki hedeflerini küçülttü.

Sektöre yaptığı son yatırımlar arasında Berkshire Grey ve AutoStore yer alırken, ChatGPT üreticisi OpenAI’da 40 milyar dolarlık bir finansman turuna öncülük etti ve Mart ayında çip tasarım şirketi Ampere’i 6.5 milyar dolara satın aldı. Son yaptığı açıklamada:”SoftBank’ın bir sonraki sınırı Fiziksel Yapay Zeka” dedi.

Anlaşma, ABB’nin Japonya’nın Fanuc şirketiyle rekabet eden endüstriyel otomasyon işletmesini ayrı bir şirket olarak listeleme ve ayırma yönündeki ilk kararından vazgeçtiği anlamına geliyor. Yaskawa, fabrika robotları üreten Alman Kuka firması da var. Bu karar, geçen yıl görevi devralan ABB CEO’su Morten Wierod’un ilk büyük adımı olup, robot işinde yıllardır yaşanan satış sıkıntıları ve düşen karlılığın ardından geldi.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

7.000 kişiyi istihdam eden ABB’nin robotik bölümü, geçen yıl 2,3 milyar dolar satış gerçekleştirdi ve bu rakam ABB’nin toplam gelirinin %7’sine denk geliyor. Ancak şirketin, ağırlıklı olarak elektrifikasyon ve otomasyona odaklanan diğer iş birimleriyle sınırlı bir örtüşme yaşadığı görülüyor.

ABB’nin Nisan ayında hissedarlarına robotik bölümünü ayırma kararını duyurduğunu ancak SoftBank anlaşmasının anında para sağlaması nedeniyle satmaya karar verdiğini belirten Wierod, anlaşmanın duyurulmasının ardından İsviçre merkezli Zuercher Kantonalbank, planlanan ayrışma kapsamında robotik işletmesinin değerlemesinin 4 milyar doların biraz altında olmasını beklediğini söyledi. ABB hisseleri satış duyurusunun ardından Zürih’te yüzde 2 yükselişle açılırken, SoftBank hisseleri önemli bir hareket göstermeyerek günü yüzde 2 düşüşle tamamladı.

Kripto para borsası Gemini yeni ülkelere açılıyor

Kripto para borsası Gemini, Avustralya operasyonunu başlattı. Gemini, ülkeye açılmak amacıyla Avustralya’da bir operasyon başlattığını ve artan talebi karşılamak için dijital para birimi değişim hizmetleri sunduğunu duyurdu.

Kripto para borsası Gemini yükselişte

Gemini’nin Asya Pasifik Başkanı Saad Ahmed, geçen hafta Singapur’da düzenlenen TOKEN2049 kripto konferansı sırasında yaptığı açıklamada: “Yerel bir platform kurmak için yeterli pazar fırsatı olduğunu düşünüyoruz. Avustralyalı bazı kurumsal müşterilerimiz var ve bence bu da büyüme kaydettiğimiz bir alan. Dolayısıyla, sahada bir ekibe sahip olmak, yerelleştirilmiş ve Avustralyalı kullanıcılar için optimize edilmiş bir iş kurmak… bizim için mantıklı” dedi.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

Avustralya Bağımsız Rezerv Kripto Para Endeksi’nin Şubat ayında yayımladığı rapora göre, ülkedeki kripto para benimseme oranı, geçen yıl %28 iken bu yılın başlarında %31’e yükseldi. Milyarder ikizler Tyler ve Cameron Winklevoss liderliğindeki New York merkezli Gemini, geçen ay halka arzında 425 milyon dolar toplayarak Nasdaq’ta ilk kez işlem görmeye başladı.

Şirketten yapılan açıklamada, Gemini Intergalactic Australia adını taşıyan Avustralya operasyonunun başlatılmasıyla şirketin Avustralya İşlem Raporları ve Analiz Merkezi’ne (AUSTRAC) dijital para sağlayıcısı olarak kaydolmasının ardından ülkede kripto para borsası hizmetleri sunabileceği belirtildi.

Taşınmadan önce Avustralya’daki müşteriler Gemini’nin platformunu kullanabiliyordu ancak hizmet, firmanın küresel kolu aracılığıyla alınıyordu.

New York Belediyesi sosyal medya şirketlerine dava açtı

0

New York Belediyesi, Facebook, Google, Snapchat, TikTok ve diğer çevrimiçi platformların, çocukları sosyal medyaya bağımlı hale getirerek ruh sağlığı krizini körüklediklerini iddia ederek yeni bir dava açtı.

New York Belediyesi sosyal medya davasıyla gündemde

Manhattan federal mahkemesinde sunulan 327 sayfalık şikayette, Facebook ve Instagram’ın sahibi Meta Platforms’dan tazminat talep ediliyor. Google ve YouTube’un sahibi Alphabet, Snapchat sahibi Snap ve TikTok sahibi ByteDance ağır ihmalkarlık ve kamu düzenini bozmakla suçlanıyor. Şehir, Oakland, Kaliforniya federal mahkemesinde ülke çapında açılan davada yaklaşık 2.050 benzer davayı takip eden diğer hükümetlere, okul bölgelerine ve bireylere katıldı.

8.48 milyonluk nüfusuyla New York şehri en büyük davacılar arasında yer alıyor ve bu nüfusun yaklaşık 1.8 milyonu 18 yaşın altında. Okul ve sağlık sistemleri de davacılar arasında.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

Google sözcüsü Jose Castaneda, YouTube ile ilgili iddiaların “kesinlikle doğru olmadığını”, bunun bir nedeninin de YouTube’un bir yayın hizmeti olması ve insanların arkadaşlarıyla buluştuğu bir sosyal ağ olmaması olduğunu söyledi.

New York Şehri Hukuk Departmanı sözcüsü, şehrin Şubat 2024’te Belediye Başkanı Eric Adams tarafından duyurulan ve Kaliforniya eyalet mahkemelerinde bekleyen davadan çekildiğini, böylece federal davaya katılabileceğini söyledi. Şikayete göre, sanıklar platformlarını “gençlerin psikolojisini ve nörofizyolojisini sömürmek” ve kar elde etmek amacıyla zorunlu kullanımı teşvik etmek için tasarladılar.

Şikayette, New York City’deki lise öğrencilerinin %77,3’ünün ve kız öğrencilerin %82,1’inin televizyon, bilgisayar ve akıllı telefonlar dahil olmak üzere “ekran süresi”ne günde üç veya daha fazla saat harcadıklarını, bunun da uyku kaybına ve kronik okul devamsızlığına yol açtığını itiraf ettikleri belirtildi. New York Şehri Sağlık Komiseri, sosyal medyayı halk sağlığı açısından tehlikeli ilan etti. Şikayette, Ocak 2024’te şehrin ve okulların ortaya çıkan gençlik ruh sağlığı krizini ele almak için daha fazla vergi mükellefi parası harcamak zorunda kaldığı belirtildi.

Google olimpiyat oyunlarında bulut sağlayıcı olacak

0

Google, organizatörlerin yaptığı açıklamaya göre Los Angeles 2028 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nın resmi bulut sağlayıcısı olacak ve LA28’in kurucu ortağı olacak. Anlaşma, Team USA ve NBCUniversal’ın ABD yayınlarını da kapsıyor.

Organizatörler, ortaklığın Google’ın bulut altyapısı ve Gemini modeli ile “AI Modu” gibi yeni Google Arama özellikleri de dahil olmak üzere yapay zeka araçlarını kullanacağını, böylece hayranların NBCUniversal’ın çok platformlu yayınları sırasında bilgi bulmasına yardımcı olunacağını ve LA28 operasyonlarının destekleneceğini söyledi.

Google olimpiyat oyunlarında bulut altyapısı sağlayacak

LA28 Yönetim Kurulu Başkanı Casey Wasserman, iş birliğinin “teknolojik olarak gelişmiş, ilgi çekici ve dijital olarak erişilebilir Oyunlar” sunmayı amaçladığını belirterek, Google’ın ürünlerinin katılımcıların mekanlarda gezinmelerine ve gerçek zamanlı bilgi edinmelerine yardımcı olacağını söyledi.

Google Pazarlama Başkan Yardımcısı Marvin Chow, iş birliğinin Oyunları hayranlar için “daha kişisel ve etkileşimli” hale getireceğini söyledi. NBCUniversal’ın reklam şefi Mark Marshall, Google’ın teknolojisinin NBCU’nun içeriğiyle birleştirilmesinin “dünya standartlarında bir izleme deneyimi” yaratacağını söyledi.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

Şirketler, YouTube’un ayrıca NBCU’nun kapsamının bir uzantısı olarak Oyunlarla ilgili belirli içerikleri barındırmak için NBCUniversal ile ortaklık kuracağını söyledi. Organizatörler, Google’ın teknolojisinin LA28’e katılması beklenen milyonlarca taraftar, sporcu ve 70 binden fazla gönüllü ve çalışanı destekleyeceğini söyledi.

Bu duyuru, Oyunları organize eden özel, kar amacı gütmeyen şirket LA28’in bu yıl yaptığı sponsorluk duyurularının sayısının artmasıyla birlikte geldi. Google, Starbucks, Honda, Comcast ve Delta’nın ardından LA28’in beşinci kurucu ortağı oldu.

LA28, 2025 yılında 800 milyon ila 1 milyar dolar arasında yeni anlaşmalar imzalamayı hedefledi ve bu da toplam sponsorluk gelirini yaklaşık 2 milyar dolara çıkaracak. Üst düzey bir yetkili geçen ay yaptığı açıklamada, Oyunların hedeflerine ulaşma veya aşma yolunda ilerlediğini söyledi.

TSMC yapay zeka patlamasıyla gelir artışı yaşıyor

0

TSMC, yapay zeka patlamasıyla 3. çeyrekte tahminleri aşan gelir artışı kaydetti. Dünyanın en büyük sözleşmeli çip üreticisi TSMC yaptığı açıklamada, yapay zeka uygulamalarına olan ilginin artmasıyla birlikte şirketin ürünlerine olan talebin artmasıyla, üçüncü çeyrek gelirinin bir önceki yıla göre %30 artarak piyasa tahminlerini aştığını bildirdi.

TSMC yapay zeka ile yükselişine devam ediyor

Temmuz-Eylül dönemindeki gelir 32.4 milyar dolar (989,92 milyar Tayvan doları) olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı döneminde ise bu rakam 759.69 milyar Tayvan doları idi.

Son sonuç, 22 analistin tahmin ettiği 973,26 milyar Tayvan dolarlık LSEG Akıllı Tahminini rahatlıkla aştı ve TSMC’nin Temmuz ayında yaptığı son kazanç görüşmesinde açıkladığı 31,8 milyar ila 33 milyar dolarlık rehberliğin ortasında yer aldı. TSMC sadece ABD doları cinsinden rehberlik veriyor. TSMC, 16 Ekim’de, mevcut çeyrek ve tüm yıl için güncellenmiş görünüm de dahil olmak üzere, üçüncü çeyrek kazançlarının tamamını açıklayacak.

[bkz url= https://www.techinside.com/githubmicrosoft-azurea-tasiniyor/]

Müşterileri arasında Nvidia ve Apple da bulunan şirket, tüketici elektroniği gibi tabletlerde kullanılan çiplere yönelik pandemi kaynaklı talebin azalmasına fazlasıyla katkıda bulunan yapay zeka alanındaki gelişmelerden büyük ölçüde yararlandı. TSMC’nin Taipei’de listelenen hisseleri bu yıl şimdiye kadar %34 değer kazanırken, genel pazardaki %18,5’lik artış gördü. Dünyanın en büyük sözleşmeli elektronik üreticisi ve Nvidia’nın en büyük sunucu üreticisi olan Tayvan’ın Foxconn’u, üçüncü çeyrekte şimdiye kadarki en yüksek gelirini kaydederek büyük satış rakamlarına ulaştı.

GitHub,Microsoft Azure’a Taşınıyor

0

Microsoft’un 2018’de satın aldığı GitHub, uzun süre koruduğu özerkliğini kaybediyor. Ağustos ayında CEO Thomas Dohmke‘nin ayrılması ve platformun Microsoft’un organizasyon yapısına daha derinlemesine entegre olmasıyla başlayan süreç, şimdi kritik bir dönemece girdi.

The New Stack tarafından incelenen dahili belgelere göre Microsoft, platformun tüm altyapısını Azure bulutuna taşıma kararı aldı. Bu hamle, yeni özelliklerin geliştirilmesini geciktirme pahasına bile olsa, öncelikli tek hedef olarak belirlendi.

GitHub neden tamamen Azure’ye taşındı?

GitHub CTO’su Vladimir Fedorov, çalışanlara gönderdiği mesajda kararın arkasındaki temel nedeni Virginia veri merkezindeki kapasite kısıtlamaları. Fedorov, “İnsanların GitHub’ı kullanma biçimini değiştiren Yapay Zeka ve Copilot’un taleplerine ayak uydurmak bizim için varoluşsal önem taşıyor,” ifadelerini kullandı. Bu zorlayıcı talepleri karşılayabilmek ve gelecekte ölçeklenebilmek için Azure’un tek yol olduğunu vurguladı. GitHub’ın kendi veri merkezlerinden tamamen taşınması için belirlenen hedef süre 24 ay. Ancak, geçişin eski ve yeni altyapıda paralel olarak en az altı ay sürmesi gerektiği göz önüne alındığında, ekiplerin bu devasa işi gerçekçi olarak önümüzdeki 12 ay içinde tamamlaması gerekiyor.

Bu zorlu zaman çizelgesini karşılamak için Fedorov, tüm GitHub ekiplerinden kesin bir talepte bulundu:

“Ekiplerden GitHub’a geçişe odaklanmak için özellik çalışmalarını ertelemelerini isteyeceğiz. Özellik çalışmalarını erteleyip odaklanabileceğimiz küçük bir fırsat penceremiz var ve bu pencereyi olabildiğince kısa tutmamız gerekiyor.”

https://www.techinside.com/chatgpt-uygulamalara-aciliyor/

Yani, geliştiricilerin en çok beklediği yeni özellikler bir süreliğine askıya alınmış durumda. Ancak bu büyük geçişe rağmen bazı çalışanların endişeli olduğu belirtiliyor. Özellikle hizmetin omurgasını oluşturan ve mevcut yalın donanım sunucularda çalışan GitHub MySQL kümelerinin Azure’a kolayca taşınamayacağı ve bunun ileride daha fazla kesintiye yol açabileceği endişesi mevcut.

Qualcomm, Arduino’yu satın aldı

0

Teknoloji devi Qualcomm, tamircilerin, DIY meraklılarının ve eğitimcilerin favorisi olan İtalyan açık kaynaklı elektronik platformu Arduino‘yu satın aldığını duyurdu. Satın alma bedeli açıklanmazken, Salı günü yapılan açıklamada Arduino‘nun markasının, araçlarının ve misyonunun bağımsız kalacağı vurgulandı. Şirket, gelecekte de birden fazla üreticinin yongalarıyla mikrodenetleyiciler ve mikroişlemciler üretmeye devam edecek.

Arduino ve Qualcomm’dan Güç Birliği

Bu birleşmenin hemen ardından Arduino, Qualcomm’un teknolojisini barındıran yeni bir kartı da tanıttı: Uno Q.

Uno Q; Qualcomm’un Dragonwing QRB2210 işlemcisini ve gerçek zamanlı bir mikrodenetleyiciyi birleştirerek Raspberry Pi benzeri bir deneyim sunuyor. Kartın temel özellikleri şunlar:

  • İşletim Sistemi: Linux Debian çalıştırabilme yeteneği.
  • Bağlantı: USB-C adaptörü üzerinden klavye, fare ve ekran gibi çevre birimlerini desteklemesi.
  • Yapay Zeka: Hafif yapay zeka modellerini destekleyerek, ortama gerçek zamanlı tepki verebilen görüntü ve ses çözümleri sunması.

Yeni kart, ayrıca Arduino Sketch’lerini, Python betiklerini ve yapay zeka modellerini yönetmek için “hepsi bir arada bir geliştirme ortamı” olarak tanımlanan App Lab uygulaması ön yüklü olarak geliyor. Uno Q’nun fiyatı 44 dolar olarak belirlendi ve bugün itibarıyla ön siparişe açıldı.

Arduino CEO’su Fabio Violante, lansmanın sadece bir başlangıç olduğunu belirterek, “Yapay zeka gelişimini sezgisel, ölçeklenebilir ve herkese açık hale getiren güçlü araçlarla küresel topluluğumuzu güçlendirmekten heyecan duyuyoruz,” dedi.

https://www.techinside.com/apple-abdli-mp-materialsa-500-milyon-dolarlik-yatirim-yapacak/

Qualcomm, bu anlaşmanın Arduino’nun 33 milyondan fazla kişiden oluşan topluluğunun kendi teknolojilerine doğrudan erişim sağlamasına olanak tanıyacağını ekledi. Qualcomm’un Otomotiv, Endüstriyel ve Gömülü IoT Grup Genel Müdürü Nakul Duggal, bu sinerjiyle milyonlarca geliştiricinin daha hızlı ve verimli bir şekilde akıllı çözümler oluşturmasına yardımcı olmayı hedeflediklerini belirtti.

Google yapay zekayı küresel çapta erişilebilir kılıyor

0

Teknoloji devi, yapay zeka alanındaki erişilebilirliğini önemli ölçüde artırdı. Şirketin uygun fiyatlı yapay zeka abonelik planı olan Google AI Plus, 36 yeni ülkeye daha sunulmaya başlandı. Bu son genişlemeyle birlikte hizmetinin aktif olduğu toplam ülke sayısı 77’ye ulaştı. Google yetkilileri, AI Plus planının ilk olarak başlatıldığı Endonezya ve diğer 40 ülkede “olumlu karşılandığını” belirtti. Bu olumlu geri bildirimler ve yüksek talep, şirketi hizmeti daha geniş bir coğrafyaya taşımaya teşvik etti. AI Plus, temel olarak ücretsiz versiyon ile daha gelişmiş olan Google AI Pro/Ultra abonelikleri arasında konumlanarak, kullanıcılar için yüksek performanslı yapay zekaya daha bütçe dostu bir giriş noktası sunuyor.

Google AI Plus Ne Sunuyor?

Google AI Plus aboneliği, kullanıcılara çeşitli gelişmiş yapay zeka özelliklerine erişim sağlıyor. Bu özellikler arasında, dil modelleri için daha yüksek üretim limitleri gibi avantajlar bulunuyor. Bu planın yaygınlaşması, özellikle yapay zeka teknolojilerini daha geniş kitlelerle buluşturma ve bu alandaki ekosistemi büyütme stratejisinin kritik bir parçası olarak görülüyor.

  • Google AI Pro: Halihazırda 150’den fazla ülkede kullanıma sunulmuş durumda.
  • Google AI Ultra: En üst düzey abonelik paketi olup, 140’tan fazla ülkede erişilebilir durumda.

https://www.techinside.com/chatgpt-uygulamalara-aciliyor/

Google’ın bu küresel hamlesi, yapay zeka teknolojilerinin dünya çapında daha fazla benimsenmesi için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Google Play Store’da büyük dönüşüm başlıyor

0

Teknoloji dünyasının devlerinden Google, Play Store’da kapsamlı değişiklikler yapmasını gerektiren ihtiyati tedbir kararını durdurmak için ABD Yüksek Mahkeme‘deki son çabalarında da başarısız oldu. Fortnite’ın yapımcısı Epic Games‘in açtığı antitröst davasını kaybetmesinin ardından Google, kararın kısmen durdurulması için yaptığı acil başvuruyu Yüksek Mahkeme reddetti. Bu karar, Android ekosisteminde köklü bir değişimin başlangıcı anlamına geliyor.

Google Play Store tekelliği bitiyor mu?

Yüksek Mahkeme’nin kararıyla birlikte, Google’ın aleyhine çıkan ve ilk olarak Aralık 2023’te bir jüri tarafından tekelcilik gerekçesiyle verilen karar yürürlüğe giriyor. Epic Games CEO’su Tim Sweeney, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, geliştiricilerin 22 Ekim‘den itibaren “ABD’li Google Play kullanıcılarını, herhangi bir ücret, korkutma ekranı veya sürtüşme olmadan uygulama dışı ödeme yöntemlerine yönlendirmeye yasal olarak hak kazanacaklarını” duyurdu.

Bu kararın Google Play Store için getirdiği temel değişiklikler şunlar:

  • Alternatif Ödeme Sistemleri: Google, geliştiricilerin kendi faturalandırma sistemi dışındaki ödeme yöntemlerini kullanmalarına ve bu sistemlere yönelik bağlantılar vermelerine izin vermek zorunda. Bu değişiklik, geliştiricilerin Google’ın %30’a varan komisyon oranlarından kaçınmasını sağlayabilir.
  • Harici İndirme ve Yönlendirme: Geliştiriciler, kullanıcıları uygulamalarını Play Store dışında nasıl indirebileceklerine dair bilgilendirmeye ve bağlantı vermeye yetkili olacak.
  • Münhasırlık Anlaşmaları Yasak: Google’ın, Google Play’in münhasırlığını sağlamak veya uygulama mağazasının önceden yüklenmesi karşılığında operatörler veya üreticilerle yaptığı anlaşmalar artık yasak.

Antitröst davasında Google’a karşı zafer kazanan Epic Games’in zaferi, sadece ödeme sistemlerini kapsamıyor. Google’ın, Temmuz 2026‘ya kadar yerine getirmesi gereken daha büyük bir yükümlülüğü de bulunuyor:

  • Kullanıcıların Google Play içinden diğer uygulama mağazalarını indirmelerine izin vermek.
  • Play Store’daki uygulama kataloğunu rakip uygulama mağazalarına da sunmak.

Karardan duyduğu hayal kırıklığını dile getiren Google, aynı zamanda yasal yükümlülüklerine uyacağını da belirtti. Google sözcüsü Dan Jackson, yaptığı açıklamada, “Android, kullanıcılar ve geliştiriciler için diğer tüm mobil işletim sistemlerinden daha fazla seçenek sunuyor ve ABD Bölge Mahkemesi tarafından verilen değişiklikler, kullanıcıların uygulamaları güvenli bir şekilde indirme olanağını tehlikeye atacak” dedi ve ekledi: “Kararın durdurulmamış olmasından dolayı hayal kırıklığına uğramış olsak da, itirazımızı sürdüreceğiz.”

https://www.techinside.com/spotify-kurucusu-daniel-ek-teknoloji-girisimlerine-yoneliyor/

Google, mahkemenin kararını temyize götürmek için 27 Ekim‘e kadar Yüksek Mahkeme’ye tam itiraz başvurusunu yapmayı planlıyor. Ancak bu süreç devam ederken bile, ilk kapsamlı değişiklikler 22 Ekim itibarıyla yürürlüğe girmiş olacak.

ChatGPT Pulse ileride reklam alanı olabilir

0

OpenAI CEO’su Sam Altman, ChatGPT’nin yeni kişiselleştirilmiş özet özelliği olan Pulse hakkındaki düşünceleriyle teknoloji ve reklam dünyasında yankı uyandırdı. Altman, Pulse’u “şimdiye kadarki favori özelliği” olarak nitelendirirken, şu an için net bir plan olmasa da, gelecekte bu alanda reklam entegrasyonu ihtimalini göz ardı etmedi.

ChatGPT Pulse nedir ve neden önemli?

ChatGPT Pulse, kullanıcıların geçmiş sohbetleri, tercihleri ve bağlantılı uygulamalarından öğrenerek onlara özel, günlük özetler ve kişiselleştirilmiş içgörüler sunuyor. Bir nevi proaktif yapay zeka asistanı gibi çalışan bu özellik, kullanıcıların her sabah kontrol ettikleri ilk şey olmayı hedefliyor. Özelliğin bu derece kişiselleştirilmiş ve kullanıcının günlük akışına entegre olması, reklamverenler için potansiyel olarak çok değerli bir alan yaratıyor.

Sam Altman, genel olarak ChatGPT’de reklamcılığı bir son çare olarak gördüğünü daha önce de dile getirmişti. Ancak, yapay zeka modellerinin yüksek hesaplama maliyetleri göz önüne alındığında, Pulse gibi popüler ve yüksek kaynak gerektiren bir özelliğin sürdürülebilirliği için yeni gelir yolları aranması bir zorunluluk haline geliyor. Altman’ın, Pulse’daki potansiyel reklam entegrasyonu için Instagram’daki reklam modelini örnek göstermesi, akıllara entegre, dikkat dağıtmayan ve kişiselleştirilmiş reklamların gelebileceği ihtimalini getiriyor.

Altman, ChatGPT Pulse içinde reklamlar için mevcut bir planımız yok dese de, konuyu şirket içinde aktif olarak tartıştıklarını doğruladı. Bu açıklama, kesin bir reklam entegrasyonu sinyali olarak algılanıyor. Pulse’un yüksek düzeyde kişiselleştirilmiş yapısı, reklamverenlere kullanıcının ilgi alanlarına ve günlük ihtiyaçlarına tam olarak uyan hedeflenmiş reklamlar sunma olanağı tanıyor. Uzmanlar, bu durumun Pulse’u reklam pazarı için önemli bir oyuncu yapabileceğini belirtiyor. Reklamların kişiselleştirilmiş verilere dayanması, OpenAI’ın kullanıcı güvenini sarsmamak adına gizlilik ve reklam geliri arasında hassas bir denge kurmasını gerektirecek.

https://www.techinside.com/yapay-zeka-yenilenebilir-enerji-projelerini-derliyor/

Bu gelişme, dev yapay zeka platformlarının uzun vadeli finansal sürdürülebilirliği ve gelir modelleri hakkında süregelen tartışmaların en yeni ve en somut örneği olarak öne çıkıyor.

ChatGPT uygulamalara açılıyor

0

Yapay zeka devi OpenAI, DevDay etkinliğinde duyurduğu ve anında kullanıma sunduğu yeni Uygulama SDK’sı (Yazılım Geliştirme Kiti) ile ChatGPT’nin yeteneklerini kökten değiştiriyor. Artık ChatGPT, yalnızca bir sohbet robotu değil, doğrudan diğer yazılım ve hizmetlerle etkileşime girerek görev tamamlayabilen merkezi bir araca dönüşüyor. Bu yenilik sayesinde kullanıcılar, karmaşık görevleri yerine getirmek için farklı uygulamalar arasında geçiş yapmak zorunda kalmayacak. Yeni SDK’ya bağlanan üçüncü taraf uygulamaları, kullanıcının komutlarına yanıt olarak ChatGPT sohbet arayüzü içinde çalışmaya başlayacak. ChatGPT ise bu süreçte bağlam ve öneriler sunarak süreci daha akıcı hale getirecek.

ChatGPT, Canva ve Zillow entegrasyonlarını gösterdi

  • Tasarım ve Sunum: Bir OpenAI çalışanı, ChatGPT’den Canva‘yı kullanarak bir köpek gezdirme işletmesi için poster oluşturmasını istedi. Kısa bir süre sonra, Canva’dan gelen çeşitli poster taslakları sohbet penceresinde belirdi. Çalışan, hemen ardından bu postere uygun bir sunum dosyası oluşturulmasını talep ederek, yapay zekanın art arda gelen yaratıcı görevleri nasıl yönetebildiğini gözler önüne serdi.
  • Emlak Arama: Bir diğer demoda ise kullanıcı, Zillow uygulamasını etiketleyerek Pittsburgh’daki satılık evleri listelemesini istedi. Zillow, doğrudan ChatGPT arayüzü içinde, kullanıcının daha sonra filtreleyip sorgulayabileceği etkileşimli bir harita ile yanıt verdi.

Bu devrim niteliğindeki entegrasyon, anında kullanıma sunulan güçlü bir ortak listesiyle başlıyor. Bugünden itibaren kullanıcılar Booking.com, Canva, Coursera, Expedia, Figma, Spotify ve Zillow gibi popüler hizmetleri ChatGPT içinden kullanmaya başlayabilirler.

OpenAI, “önümüzdeki haftalarda” DoorDash, OpenTable, Target ve Uber gibi uygulamaların da bu listeye ekleneceğini belirtiyor. Şirket, ayrıca halihazırda kullanıcıların e-ticaret sitesi Etsy üzerinden sohbet robotu aracılığıyla alışveriş yapmalarına olanak sağlayarak ChatGPT’yi web’in geri kalanıyla entegre etme çabalarını sürdürüyor.

OpenAI CEO’su Sam Altman’a göre bu, sadece başlangıç. Geliştiriciler, uygulama geliştirmek için Uygulama SDK’sına bugünden itibaren önizleme aşamasında erişebilecekler. Bu yılın ilerleyen dönemlerinde ise geliştiriciler, uygulamalarını inceleme ve yayınlama için gönderebilecekler.

https://www.techinside.com/openai-geliri-16-artti/

OpenAI, ayrıca kullanıcıların yeni uygulamalara göz atabileceği bir dizin (App Directory) sunmayı planlıyor. Altman, şirket olarak bu yeni uygulama ekosistemindeki para kazanma (monetization) modellerine dair bir rehberi “yakında” paylaşacaklarını duyurdu. Bu hamle, ChatGPT’yi sadece bir yapay zeka aracı olmaktan çıkarıp, üçüncü taraf uygulamaların gücünü kullanan devasa bir işletim platformuna dönüştürme vizyonunu işaret ediyor.

Çin, ABD’nin çip hakimiyetine meydan okudu

0

Pekin, yapay zekâ (YZ) ve robotik alanındaki büyük yatırımlarla, on yıllardır küresel teknoloji pazarına hakim olan ABD’nin liderliğini sarsmak için iddialı bir hamle yapıyor. Özellikle bu ileri teknolojilere güç veren üst düzey çiplerde yerel üretim kapasitesini artırmayı hedefleyen Çin, Silikon Vadisi’nin devleriyle arasındaki farkı “nanosaniyelere” indirdiğini iddia ediyor.

Çin’den DeepSeek ve Yerel Çip Devleri

Çin’in teknoloji atılımının en dikkat çekici örneği, 2024’te OpenAI’nin ChatGPT’sine rakip olarak piyasaya sürülen ve teknoloji dünyasında şok etkisi yaratan DeepSeek oldu.

Maliyet Etkinliği: Nispeten az bilinen bir girişim olan DeepSeek’in en büyük iddiası, YZ modellerini eğitmek için rakiplerine göre çok daha az maliyet gerektirmesiydi.
Daha Az Çip Kullanımı: Modelin, çok daha az sayıda üst düzey çip kullanılarak geliştirildiği öne sürüldü ve lansmanının ardından Silikon Vadisi merkezli çip devi Nvidia’nın piyasa değerini geçici olarak düşürdüğü bildirildi.

Bu ivme devam ederken, Çin’in büyük teknoloji şirketleri de yerel çip tedarikçisi olma yolunda ciddi adımlar atıyor.

Alibaba’dan Enerji Verimli Rakip: Çin devlet medyasına göre Alibaba’nın duyurduğu yeni bir çip, ABD ihracat kuralları nedeniyle Çin pazarı için üretilen Nvidia H20 yarı iletkenlerinin performansına, daha az enerji tüketerek yetişebileceğini iddia ediyor.
Huawei’nin İddialı Planı: Huawei, şimdiye kadar ürettiği en güçlü çipleri piyasaya sürdü ve YZ pazarındaki Nvidia hakimiyetine meydan okuyacak üç yıllık bir plan hazırladı. Şirket ayrıca, yerel firmaların ABD ürünlerine bağımlılığını azaltmak için tasarımlarını ve bilgisayar programlarını Çin’de halka açacağını duyurdu.
Yükselen Yıldızlar: MetaX, devlete ait China Unicom gibi şirketlere gelişmiş çipler tedarik ederken, bir diğer potansiyel Nvidia rakibi olan Cambricon Technologies’in hisseleri, Pekin’in yerel çip kullanımına yönelik baskısından faydalanacağı beklentisiyle son üç ayda iki katından fazla değer kazandı.

Nvidia’nın CEO’su Jensen Huang, Çin’in çip geliştirme konusunda ABD’nin sadece “nanosaniyeler gerisinde” olduğunu belirtmişti. Bir Nvidia sözcüsü de Çinli firmaların ilerlemesine ilişkin sorulara yanıt olarak, “Rekabet artık tartışmasız bir şekilde başladı” açıklamasını yaptı.

Ancak uzmanlar, kamuoyuna açık veri ve tutarlı test ölçütlerinin eksikliği nedeniyle Çinli çip üreticilerinin iddialarına temkinli yaklaşıyor. Hem Amerikan hem de Çin çiplerini test eden bilgisayar bilimci Cevad Haj-Yahya, Çin yarı iletkenlerinin öngörücü yapay zekâda ABD’ye benzer performans gösterdiğini, ancak karmaşık analizlerde yetersiz kaldığını belirtiyor.

https://www.techinside.com/yatirimcilar-yapay-zeka-disindaki-gelismelere-odaklaniyor/

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in “yüksek kaliteli kalkınma” vizyonu kapsamında, ülke on yıllardır ileri teknoloji sektörlerine devasa yatırımlar yapıyor. ABD ile süregelen gümrük vergisi savaşı da, Batı’ya olan teknoloji bağımlılığını azaltma hedefini daha da acil hale getirdi. Nvidia CEO’su Huang da, Çin’in teknoloji sektörünün güçlü yönlerini vurgulayarak, bu sektörün çalışkan ve geniş yetenek havuzuna, yoğun iç rekabete sahip canlı, girişimci bir yapıya sahip olduğunu söyledi ve ABD’nin “hayatta kalmak için” rekabet etmesi gerektiğini belirtti.

AMD, OpenAI ortaklığıyla yapay zeka pazarına dev adım atıyor

0

AMD , yapay zeka işlemcileri pazarındaki liderliğini pekiştirmek isteyen rakibi Nvidia’ya karşı önemli bir hamle yaptı. Şirket, OpenAI ile beş yıllık, milyarlarca dolarlık dev bir ortaklık anlaşması imzaladığını duyurdu. Anlaşma kapsamında AMD, OpenAI’nin hızla artan hesaplama taleplerini karşılamak üzere altı gigawatt (GW) gücünde işlemci tedarik edecek. Bu stratejik hamle, AMD’nin YZ çipi pazarında Nvidia’nın ezici hakimiyetine ciddi bir meydan okuma olarak görülüyor.

AMD Instinct MI450 GPU’lar devreye giriyor

AMD’nin basın açıklamasına göre, anlaşma uyarınca 2026’nın ikinci yarısında güçlü AMD Instinct MI450 GPU‘larının devreye alınması hedefleniyor. Bu işlemciler, OpenAI’nin ChatGPT gibi çığır açan YZ uygulamaları için altyapısını güçlendirecek.

AMD, bu anlaşmanın kendilerine “onlarca milyar dolar gelir” sağlayacağını öngörse de, kesin rakamları açıklamadı. Piyasaların tepkisi ise gecikmedi: Ortaklık duyurusunun ardından AMD hisseleri pazartesi günü piyasa öncesi işlemlerde yüzde 24 fırladı.

Bu gelişme, OpenAI’nin sadece bir ay önce Nvidia ile benzer bir ortaklık duyurusunun ardından geldi. Nvidia, OpenAI’nin kendi GPU’larıyla en az 10 gigawatt’lık YZ veri merkezleri kurmasını sağlayacak bir niyet mektubu imzalamış ve bu anlaşmanın “100 milyar dolara kadar” yatırım içerebileceği belirtilmişti.

Nvidia: Geçen ay “tercih edilen stratejik bilgi işlem ve ağ ortağı” olarak tanımlanmıştı.
AMD: Bugünkü duyuruda ise “çekirdek stratejik bilgi işlem ortağı” olarak konumlandırıldı.

AMD’nin anlaşması, aynı zamanda dikkat çekici bir hisse senedi opsiyonu da içeriyor. OpenAI’ye, belirli kilometre taşlarına ulaşıldığında hisse başına bir sent üzerinden 160 milyon adede kadar AMD hissesi (şirketin yaklaşık yüzde onluk hissesi) satın alma hakkı tanınıyor.

https://www.techinside.com/chatgpt-alisveris-deneyimini-degistiriyor/

OpenAI CEO’su Sam Altman, ortaklığın önemini vurgulayarak, “Bu ortaklık, yapay zekanın tüm potansiyelini ortaya çıkarmak için gereken bilgi işlem kapasitesinin oluşturulmasında önemli bir adım,” dedi ve AMD’nin yüksek performanslı yongalardaki liderliğinin, gelişmiş yapay zekanın faydalarını hızla yaymalarını sağlayacağını ekledi.

AMD CEO’su Lisa Su ise, “Yapay zeka hesaplamalarını büyük ölçekte sunmak için OpenAI ile ortaklık kurmaktan heyecan duyuyoruz,” derken, bu iş birliğinin her iki şirketin de en iyi yönlerini bir araya getirerek bir “kazan-kazan durumu” yarattığını belirtti.

Apple uydu iletişiminde Starlink’e geçebilir

0

Apple’ın iPhone’lar için uydu iletişim yeteneklerini sürekli artırma hedefi, şirketi mevcut ortağı Globalstar‘dan ayrılıp Elon Musk’ın SpaceX/Starlink ağına geçmeye itebilir. Yeni gelişmeler, Globalstar’ın kapasite sınırlarına ulaşması ve Starlink’in radikal kapasite artışı hamleleri sayesinde teknoloji devinin tedarikçi değiştirmesinin artık bir olasılık değil, neredeyse bir zorunluluk haline geldiğini gösteriyor.

Apple, şu anda iPhone 14 serisiyle başlayan Acil Durum SOS ve yol yardım gibi uydu tabanlı hizmetleri için Globalstar’ı kullanıyor. Ancak, kullanıcıların yalnızca acil durum mesajlarından daha fazlasını isteyeceği beklentisi ve Starlink’in attığı iki büyük adım, dengeleri alt üst ediyor:

  1. Dev Spektrum Satın Alımı: SpaceX, EchoStar’dan yaklaşık 17 milyar dolarlık bir anlaşmayla spektrum hakları satın almak için harekete geçti. Bu anlaşmayla Starlink, ABD’de ve küresel olarak mobil kullanıcılar için telefon, mesajlaşma ve geniş bant hizmetleri sunmasına olanak tanıyacak kritik derecede değerli frekans bandında (1,9 ve 2 GHz) ek 50 MHz spektrum elde edecek. Bu spektrum hakkı, Starlink’in kapasitesini ve hizmet kalitesini kökten artıracak bir kaldıraç görevi görüyor.
  2. Devasa Uydu Filosu Genişlemesi: SpaceX, şu an yaklaşık 650 olan Doğrudan Hücreye (D2C) uydu sayısını şaşırtıcı bir şekilde 15.000’e kadar çıkarmayı planlıyor. Bu uydu ordusu hem sayıca çok daha fazla hem de daha yetenekli olacak. Bu devasa filo, Globalstar’ın mevcut ve potansiyel kapasitesini gölgede bırakarak Apple’a çok daha geniş bir kapsama alanı ve yüksek veri hızı potansiyeli sunacak.

Globalstar, şu anda Apple’ın uydu hizmetleri için tek tedarikçisi konumunda. Hatta Apple, bu ortaklığı güçlendirmek için Globalstar’a önemli yatırımlar yapmış, uydu ağının büyük bir kısmını (kapasitenin %85’ini) kendi hizmetleri için ayırmıştı.

Ancak telekom analistleri, Globalstar’ın “SpaceX’ten çok daha az uydusu ve daha az spektrumu” olması nedeniyle mevcut kapasitesinin sınırlı olduğunu belirtiyor. iPhone’lara acil durum mesajından fazlasını (orta çözünürlüklü görüntü, sesli podcast, hatta ileride video desteği gibi) getirmeyi hedefleyen Apple için Starlink’in muazzam kapasitesi cazip bir anlaşma kozu haline geliyor. SpaceX’in yeni spektrum alımı, Apple ile gelecekteki müzakerelerde elini güçlendirecek bir unsur olarak görülüyor.

  • Globalstar ile Mevcut Anlaşma: Acil Durum SOS, yol yardımı ve sınırlı mesajlaşma. Apple, hizmetin ücretsiz kullanım süresini modeline göre Eylül 2026’dan Eylül 2028’e kadar uzattı.
  • Starlink ile Gelişmeler: SpaceX, ABD’li operatör T-Mobile ile zaten ortaklık kurarak iOS 18.3 beta sürümünde Starlink bağlantısı üzerinden mesajlaşma özelliğini sınırlı kullanıcılarla test etmeye başladı. Bu, Apple’ın Starlink entegrasyonuna zaten zemin hazırladığını gösteriyor.

https://www.techinside.com/apple-abdli-mp-materialsa-500-milyon-dolarlik-yatirim-yapacak/

Starlink’in spektrum ve uydu sayısı konusundaki bu devasa atılımları, Apple’ın uydu hizmetlerinin yeteneklerini Globalstar’ın ötesine taşıma arayışında bir kırılma noktası oluşturabilir. T-Mobile ile başlayan testler ve Starlink’in artan kapasitesi, teknoloji devinin kullanıcılarına kesintisiz ve geniş bant uydu iletişimi sunmak için yakında ana tedarikçisini değiştirebileceği yönündeki iddiaları güçlendiriyor.

Jeff Bezos uzayda veri merkezlerini öngörüyor

0

Amazon ve Blue Origin’in kurucusu Jeff Bezos, yapay zeka ve bulut teknolojilerinin enerji ve soğutma taleplerini karşılamak üzere, 10 ila 20 yıl içinde Dünya yörüngesinde devasa ölçekli, “gigawatt’lık” veri merkezlerinin kurulacağını tahmin ediyor. Bu merkezlerin, benzersiz verimlilik ve maliyet avantajları sayesinde Dünya’daki tesisleri geride bırakabileceği belirtiliyor. Günümüzde, küresel çapta yükselen yapay zeka (AI) ve bulut bilişim, mevcut bilgi işlem altyapısının güç kaynağı ve soğutma sınırlarını zorluyor. Şirketler, bu devasa enerji tüketen veri merkezlerini yerleştirmek için gemilerden Arktik bölgelerine ve hatta okyanus derinliklerine kadar yeni çözümler ararken, Jeff Bezos, sorunun kökten çözümü olarak uzayı işaret ediyor.

Jeff Besoz’a göre uzayın iki kritik avantajı

İtalya’da düzenlenen İtalyan Teknoloji Haftası’nda konuşan Bezos, uzaydaki bir veri merkezinin Dünya’da mümkün olmayan iki temel avantaj sunduğunu vurguladı:

7/24 Kesintisiz Güneş Enerjisi: Uzayda bulut, yağmur veya gece döngüleri olmadığından, enerji toplama işlemi atmosferik koşullardan etkilenmez. Güneş enerjisi, sürekli bir enerji kaynağı haline gelerek, yapay zeka model eğitimi gibi büyük ve sürekli güç girişi gerektiren yoğun hesaplama görevleri için ideal bir çözüm sunar.

Ultra Verimli Soğutma: Doğrudan güneş ışığında bile soğutma için kolaylık sağlayan uzay sıcaklıkları (-120°C’den gölgede -270°C’ye kadar), veri merkezlerinin en büyük zorluklarından biri olan ısı yönetimi sorununu büyük ölçüde hafifletecektir. Gelen gücün neredeyse tamamının ısıya dönüştüğü düşünüldüğünde, bu kritik bir avantajdır.

Bezos’un vizyonu teknolojik olarak büyüleyici olsa da, uzmanlar bu hedefin gerçekleşmesi için ticari olarak mümkün olmayan bir dizi büyük atılımın gerektiğini belirtiyor. Yörüngede 1 GW sürekli elektrik enerjisi üretme hedefi, muazzam bir ölçek anlamına geliyor ve devasa maliyetler ortaya çıkarıyor:

Devasa Güneş Paneli İhtiyacı: 1 GW’lık net çıktı için, yaklaşık 2,4 ila 3,3 milyon metrekarelik (yaklaşık 1,56 ila 1,82 km kenar uzunluğuna sahip bir kare) yüksek verimli güneş paneli alanı gerekiyor.

Ağırlık ve Fırlatma Maliyeti: Yalnızca bu panellerin ağırlığı, yapısal destekler hariç, tahmini 9.000 ila 11.250 metrik ton olacaktır. Günümüzün en iyi fırlatma araçlarıyla (SpaceX Falcon Heavy gibi) bu panelleri LEO’ya taşımak, iyimser tahminlerle 13,7 ila 17,1 milyar dolar arasında, daha muhafazakar tahminlerle ise 25 milyar doların üzerinde bir maliyete yol açacaktır. Bu, sadece paneller için 150’den fazla fırlatma gerektirebilir.

Soğutma ve Sunucu Ekipmanı: Isıyı uzaya yaymak için gereken milyonlarca metrekarelik radyatörler ve asıl yapay zeka sunucu ekipmanlarının ağırlığı ve maliyeti de onlarca milyar dolarlık ek yükler getirecektir. Radyatörlerin, güneş panellerinden bile daha ağır olması bekleniyor.

https://www.techinside.com/spotify-kurucusu-daniel-ek-teknoloji-girisimlerine-yoneliyor/

Bezos, bu zorluklara rağmen uzay çağının bir sonraki adımının bu “dev gigawatt’lık veri merkezleri” olacağına inanıyor. Ancak bu vizyonun gerçekleşmesi için, fırlatma maliyetlerinde ve uzayda inşa teknolojilerinde çığır açan ilerlemeler şart görünüyor.

Unity motoru kritik güvenlik açığıyla karşı karşıya

Unity’nin 3 Ekim‘de gönderdiği uyarıya göre, 2017.1 ve sonraki sürümlerini kullanan oyunlar risk altında. Bu kritik açık, Windows, Android, Linux ve macOS dahil olmak üzere birçok platformdaki oyunları etkiliyor. Unity, şu ana kadar açığın kötü niyetli bir şekilde kullanıldığına dair somut bir kanıt bulunmadığını belirtse de, güvenlik açığının bir saldırganın hassas bilgileri çalmasına olanak tanıdığı ifade ediliyor.

Unity motorunu kullanan büyük stüdyolar düzeltmeleri uyguluyor

Unity Güvenlik açığının ortaya çıkması, geliştiricileri proaktif adımlar atmaya itti. Obsidian Entertainment, hayranlarını korumak adına radikal bir hamle yaptı ve popüler oyunları Grounded 2, Pentiment, Avowed ve Pillars of Eternity‘yi tüm dijital mağazalardan geçici olarak kaldırdığını duyurdu. Stüdyo, bu süreyi Unity tarafından sağlanan gerekli güvenlik düzeltmelerini uygulamak ve titizlikle test etmek için kullanacağını açıkladı. Oyunların ne zaman geri döneceği konusunda henüz kesin bir takvim verilmedi.

Milyonlarca oyuncuya sahip olan popüler oyunlar Among Us ve Marvel Snap gibi yapımlar ise güvenlik açığını gidermek için çoktan güncellemeler yayınladı. Unity’nin 2005’ten bu yana en çok kullanılan motorlardan biri olduğu ve Hollow Knight: Silksong, Subnautica gibi dev yapımlara güç verdiği göz önüne alındığında, bu durum sektörde geniş çaplı bir düzeltme dalgasına yol açabilir. Kaç oyunun daha güncelleme gerektireceği belirsizliğini koruyor.

https://www.techinside.com/amazon-vega-tv-isletim-sistemini-onayladi/

Unity, durumu hafifletmek ve oyuncuları korumak için sadece geliştiricilere değil, teknoloji devlerine de destek sağlıyor. Microsoft Defender, Windows cihazlarda bu güvenlik açığını tespit etme ve engelleme yeteneğine sahip. Valve de kendi koruma katmanını Steam İstemcisi aracılığıyla oyunlara ekliyor.

Unity’nin bu güvenlik krizi, motorun tartışmalı Çalışma Zamanı Ücreti planından (2024’te geri çekildi) sonra bir kez daha gündeme gelmesine neden oldu. Geliştiriciler ve oyuncular şimdi, etkilenen oyunların güvenli yamalarla en kısa sürede mağazalara geri dönmesini bekliyor.