OpenAI CEO’su Sam Altman, kişisel blogunda yapay zekanın geleceği hakkında paylaştığı yazıda, yapay zeka kullanım maliyetinin her yıl 10 kat azalacağını ve bunun teknolojiye olan ilgiyi daha da artıracağını belirtti. Altman, 2023’te GPT-4’ün token maliyeti ile 2024’te GPT-4o’nun token maliyetinin karşılaştırıldığında, bu süreçte maliyetlerin 150 kat düştüğünü vurgulayarak, her yıl benzer bir trendin devam edeceğini öngörüyor. Ona göre yapay zeka sistemlerinin geliştirilmesi için ayrılan kaynaklar arttıkça, performans da sürekli olarak iyileşmeye devam edecek.
Yapay zekanın maliyeti, her yıl 10 kat azalıyor
Altman, yapay zeka gelişiminin belirli bir noktada yavaşlayacağına dair iddialara karşı çıkarak, ölçeklendirme yasasının büyük ölçeklerde bile geçerli olduğunu savunuyor. Yani, ne kadar fazla yatırım yapılırsa o kadar yüksek performans elde edileceğini ve bu yatırım-getiri ilişkisinin belirli bir noktadan sonra durmayacağını belirtiyor. Ancak bu açıklamaların zamanlaması dikkat çekici.

Zira bir yanda Çin merkezli Deepseek gibi şirketlerin OpenAI’ın en güçlü yapay zekalarıyla rekabet edebilir hale gelmesi, diğer yanda eğitilebilecek veri miktarının sınırına yaklaşıldığına dair tartışmalar sürerken, yapay zekanın büyüme potansiyeli hakkında bazı soru işaretleri ortaya çıkmış durumda.
Bu gelişmelere rağmen, ABD, Avrupa ve Çin yapay zeka alanına dev yatırımlar yapmaya devam ediyor. Sadece bu hafta içinde 400 milyar doların üzerinde yeni yapay zeka yatırımı açıklandı. ABD hükümeti Donald Trump’ın desteklediği 500 milyar dolarlık Stargate Projesi’ne fon ayırırken, Fransa 110 milyar dolarlık bir yapay zeka yatırımını duyurdu. Devletlerin giderek daha fazla bu alana yatırım yapması, özel sektör yatırımlarının yanında kamusal fonların da yapay zekanın geleceğini şekillendirdiğini gösteriyor. Bu bağlamda, Sam Altman gibi sektör liderlerinin, yapay zekanın sürdürülebilir bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu vurgulayarak yatırımcıları ikna etmesi büyük önem taşıyor.