eBay yasadışı ve zehirli ürün davasıyla karşı karşıya!

ABD Adalet Bakanlığı dün açtığı davada eBay’i, çevreyi ve kamu sağlığını tehdit eden yüz binlerce ürünü “yasadışı bir şekilde satmak ve dağıtmakla” suçluyor. Yapılan açıklamada ABD Adalet Bakanlığı eBay’e kısıtlanmış ve yanlış etiketlenmiş pestisitler, araçların emisyon kontrollerini bozan cihazlar ve metilen klorür içeren boya incelticileri dağıttığı için dava açtığını söyledi. Davaya dayanak oluşturan ve eBay’in çiğnediği iddia edilen yasalar ise ABD Temiz Hava Yasası (CAA); Federal İnsektisit, Fungisit ve Rodentisit Yasası (FIFRA) ve Toksik Maddeler Kontrol Yasası (TSCA). Şikâyet, ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) adına Brooklyn’deki federal mahkemede açıldı.

Dava dosyasına göre bakanlık eBay’i, CAA’yı ihlal ederek motorlu araç emisyon kontrollerini bozan 343.000’den fazla satış sonrası bozucu cihazı doğrudan satmakla, satışa sunmakla veya satılmasına neden olmakla suçluyor. Dava dosyasında satışa sunulduğu iddia edilen “bozucu cihazlar” karbon monoksit, nitrojen oksitler, partikül madde ve metan olmayan hidrokarbonlar dahil olmak üzere kirlilik emisyonlarını önemli ölçüde artırarak halk sağlığına zarar vermekte. Bu cihazların EPA, eyaletler ve yerel kurumların hava kalitesi standartlarını planlama ve bunlara ulaşma çabalarını engellediğinin altı çiziliyor.

Pestisitler ve hileli ürünler de dava konusu

Şikayette ayrıca eBay’in, EPA’nın 2020’de eBay’e verdiği ve 2021’de değiştirdiği satış durdurma emrini bile ihlal ederek en az 23.000 tescilsiz, yanlış markalı veya kullanımı kısıtlanmış pestisit ürününü yasadışı bir şekilde dağıtarak veya satarak FIFRA’yı ihlal ettiği iddia ediliyor. Örnekler arasında ABD’de yasaklanan yüksek toksisiteli bir böcek ilacı, yalnızca sertifikalı uygulayıcıların uygulayabileceği kısıtlı kullanımlı pestisitler ve kullanıcıları SARS-CoV-2 virüsüne karşı koruduğunu iddia eden hileli ürünler yer alıyor.

Son olarak, şikayette eBay’in TSCA Metilen Klorür Yasası’nı ihlal ederek 5.600’den fazla ürün dağıttığı iddia ediliyor. Bu yasa, perakendecilerin boya ve kaplama çıkarma amacıyla metilen klorür içeren ürünleri ticarette dağıtmasını yasaklamakta ve bu tür ürünlerin ölüm dahil makul olmayan riskler yaratmasını engellemeyi amaçlamakta. Adalet Bakanlığı Çevre ve Doğal Kaynaklar Bölümü’nden Başsavcı Yardımcısı Todd Kim konuyla ilgili yaptığı açıklamada “İnsan sağlığına ve çevreye ciddi zarar verebilecek ürünlerin satışını yasaklayan kanunlar, eBay gibi e-ticaret perakendecileri için de tıpkı fiziksel mağazalar için geçerli olduğu gibi geçerlidir” diyor ve ekliyor: “Yanlış kullanıldığında bireyler ve toplumlar için vahim sonuçlara yol açabilecek emisyon azaltıcı cihazların ve tehlikeli kimyasalların yasadışı satışını ve dağıtımını önlemeye kararlıyız.”

eBay: İddialar mesnetsiz, davadan korkmuyoruz

Buna karşılık eBay, davaya karşı “kendisini şiddetle savunmak niyetinde olduğunu” duyurdu. Firmadan yapılan açıklamada şu ibareler yer alıyor: “Küresel satıcı ve alıcı topluluğumuz için güvenli ve güvenilir bir pazar yeri sağlamak eBay’deki işimizin temel bir ilkesidir. Yasaklı ürünlerin pazarda listelenmesini önlemek için önemli kaynaklar ayırıyor, en son teknolojiyi uyguluyor ve ekiplerimizin uygun şekilde eğitilmesini sağlıyoruz. eBay, ABD Adalet Bakanlığı tarafından belirtilen ürünlerin listelemelerinin %99,9’undan fazlasını, her yıl milyonlarca listeleme de dahil olmak üzere engellemekte ve kaldırmaktadır. Ayrıca eBay, ortaya çıkan riskleri belirleme ve önleme ve uygulamaya yardımcı olma konusunda yirmi yılı aşkın süredir ABD Adalet Bakanlığı da dahil olmak üzere kolluk kuvvetleriyle yakın işbirliği içindedir.”

Google aleyhine açılan antitröst davası ve FTC’nin Amazon aleyhine açtığı antitröst davasının ardından şimdi eBay aleyhine açılan bu dava, ABD’de yasal düzenleyicilerin teknoloji ve e-ticaret devlerini mercek altına aldığını gösteriyor.  

ABD’de ağ tarafsızlığı ilkeleri ve yasası geri geliyor

0

ABD’de uzun süren tartışmalara neden olan ağ tarafsızlığı (net neutrality) yeniden gündemde. ABD Federal İletişim Kurulu (FCC), geniş bant sağlayıcılarının tüm internet trafiğine eşit davranması, iş ortaklarına ya da kendi hizmetlerine herhangi bir ayrıcalık tanımaması kurallarını yeniden uygulamaya koymaya hazırlanıyor. Uzun süren tartışmaların ve yasal altyapının oluşturulmasına rağmen Trump’ın başkanlığı döneminde konu gündeme gelmiş ve ilgili yasal düzenleme kaldırılmıştı.

Ağ tarafsızlığı yaklaşımını yeniden canlandırma çabası, on yılı aşkın bir süre önce orijinal kuralın savunucularından biri olan FCC Başkanı Jessica Rosenworcel tarafından Ulusal Basın Kulübü’nde yapılan bir konuşmayla duyuruldu. Rosenworcel, genişbantın “bir lüks değil, bir gereklilik” olduğunu söyledi ve ekledi: “Ağ tarafsızlığı modern yaşam için temel bir altyapıdır. Buna sahip olmayan hiç kimsenin 21. yüzyılda başarılı olma şansı yoktur. Genişbantın tamamımıza ulaşması ve hızlı, açık ve adil olması gerekiyor.”

Rosenworcel internette paylaştığı bir bilgi notunda FCC’nin “Komisyon’un 2015 yılında kabul ettiği başarılı kurallara büyük ölçüde geri dönmeyi amaçladığını” ve bu kuralların genişbant internet erişimini su, elektrik ve telefon hizmetleriyle aynı düzeyde evrensel bir hizmet olarak sınıflandıracağını söyledi.

Ağ tarafsızlığı nedir, niye önemli?

En basit tanımıyla ağ tarafsızlığı, sabit ya da mobil internet servis sağlayıcıların içerik ve uygulamalar üzerinde hiçbir ayrımcılık yapmaması ve fiziksel altyapıyı sadece veri aktaran bir şebeke olarak görmesi prensibine dayanıyor. Elbette ağların işleyiş biçimi nedeniyle bazı verilere öncelik verilmesi gerekebiliyor, ancak örneğin ABD’de Comcast’in (ya da ülkemizde herhangi bir internet sağlayıcısının) kendi yayınlarına avantaj sağlarken rakiplerinin yayın hizmetlerini kısması yanlış ve yasadışı olacaktır.

ABD Federal İletişim Kurulu (FCC) uzun süren tartışmaların ardından 2015’te ağ tarafsızlığı ilkelerini bir kural bütünü olarak kabul etti. Ancak 2016 seçimleriyle birlikte (beklendiği gibi) FCC’ye yeni bir liderlik geldi. Ağ tarafsızlığı kuralının mimarlarından biri olan Tom Wheeler, başkanlığı Ajit Pai’ye devretti ve Pai hukuki bir açıktan/yorumdan yararlanarak kaldırdıklarını açıkladı. Genişbant ve mobil servis sağlayıcılar ise ağ tarafsızlığı kurallarının yokluğunda bu ilkelere aykırı ciddi bir ihlal gerçekleşmediğini savunuyorlar.  

Ülkemizde de ağ tarafsızlığı özellikle 2010’lu yıllarda ciddi bir şekilde tartışılmış, BTK önce konuyla ilgili bir araştırma raporu yayınlamış ve sonrasında ihlal yaptığı tespit edilen TTNET A.Ş.’ye (Türk Telekom’un o dönemdeki sabit internet sağlayıcı markası) yaklaşık 250.000 TL tutarında bir ceza kesmişti.

AB üye ülkelerdeki dijital dönüşümü raporladı

Avrupa Birliği son dönemde dijitalleşme yolunda atılan adımları değerlendiren son derece kapsamlı bir rapor yayınladı. Dijital On Yılın Durumu hakkında bugün yayınlanan ilk rapor, dijital açıdan daha egemen, dirençli ve rekabetçi bir AB’yi güçlendirmek için dijital dönüşüm gerçekleştirme yolunda kaydedilen ilerlemeye kapsamlı bir bakış sunuyor. AB’nin Avrupa’nın 2030 amaç ve hedeflerindeki dijital beceriler, dijital altyapı, Yapay Zeka (AI) kullanımı da dahil olmak üzere işletmelerin dijitalleşmesi ve kamu hizmetlerinin dijitalleşmesi raporda odaklanılan konular arasında.

Bir dizi yıllık raporun ilki olan 2023 raporu aynı zamanda AB üyesi devletlere mevcut yatırım eksikliklerini gidermek, Avrupa’da dijitalleşme ve dijital dönüşümü hızlandırmak ve Dijital On Yıl Politika Programı (DDPP) hedeflerine ulaşma çabalarını yoğunlaştırmak için kolektif eylem çağrısı. Avrupa Parlamentosu ve Konseyi tarafından kabul edilen ve 9 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren DDPP, AB ve ulusal makamlar arasında işbirliğine dayalı bir yönetişim sistemini içeriyor. 

Yayınlanan rapor özetinde, “2023 raporunun yatay tavsiyeleri ve ülkeye özel tavsiyeleri ileriye dönük net ve işlevsel bir yol sunmaktadır. Tavsiyeler, ortak hedeflerimize nasıl ulaşılacağı konusunda Komisyon ve Üye Devletler arasındaki tartışma ve işbirliğinin temelini oluşturacaktır. Bu çalışma, yeni uygulamaya konulan Avrupa Dijital Altyapı Konsorsiyumları (EDICs) da dahil olmak üzere büyük ölçekli çok ülkeli projelerin uygulanması yoluyla desteklenecektir,” deniliyor.

AB genelinde 5G kapsama için 200 milyar Euro gerekli

Raporda ele alınan çeşitli alanlardaki temel bulgular ise dikkat çekici. Rapora göre örneğin dijital dönüşüm altyapısı ve güvenli bağlantı alanında 2030 yılına dek herkes için gigabit kapsama alanı ve nüfusun yoğun olduğu tüm bölgelerde 5G performanslı ağlar bulunmasının önemine vurgu yapılmakta. Raporda “Şu anda, gigabit bağlantı sağlamak için kritik önem taşıyan fiber ağlar hanelerin yalnızca %56’sına ulaşırken, 5G kapsamı nüfusun %81’ini kapsıyor ve kırsal alanlarda bu oran %51’e düşüyor. Bununla birlikte, 5G bağımsız ağların konuşlandırılması gecikmekte ve 5G, son kullanıcıların beklentileri ve sektörün ihtiyaçları açısından kalite açısından hala yetersiz kalmaktadır. Kırsal kesimdeki hanelerin %55’ine hala herhangi bir gelişmiş şebeke hizmet vermemektedir ve %9’u henüz hiçbir sabit şebeke tarafından kapsanmamaktadır,” deniliyor. Rapora göre AB genelinde tam gigabit kapsamının yanı sıra nüfusun yoğun olduğu tüm bölgelerde 5G kapsamının sağlanması için en az 200 milyar Euro kadar ek yatırım yapılması gerekli.

Söz konusu raporda yarı iletkenler alanından işletmelerin dijitalleşmesine, sürdürülebilir bir dijital dönüşümden kamu hizmetlerinin dijitalleştirilmesine kadar pek çok alanda AB genelindeki mevcut genel resim ve yapılması gerekenler listeleniyor.

Logo Yazılım, yapay zeka destekli Masraff’ı tanıttı

0

Yapay zekâ ve derin öğrenme tabanlı sistemiyle işletmelerin masraf bütçelerini anlık takip ederken, verimliliği artırarak tasarruf sağlıyor. 

Logo Yazılım’ın onaylı ekosistem çözümleri, her ölçekten farklı sektörlerdeki işletmelerin, iş süreçlerindeki verimlilik artışını ve zaman tasarrufunu garanti altına almayı hedefliyor. Logo Yazılım’ın genişleyen ekosistem çözümlerine katılan Masraff, şirketlerin masraf süreçlerini tek platformda uçtan uca yönetmelerini ve giderlerini kontrol altında tutmalarını sağlıyor. Sistem üzerinden sunulan masrafların anlık takibi ve raporlanması sayesinde şirketler gelecek mali durumlarına dair içgörü elde ederek, doğru stratejilerle gider tasarrufu ve denetimi yapabiliyor. 300’ün üzerinde işletmenin 50 binden fazla kullanıcısına hizmet veren Masraff, Logo Yazılım onaylı ekosistem çözüm ortağı olmasıyla birlikte daha fazla şirketin verimliliğini artıracak. 

Genişleyen ekosistem çözümleriyle değer yaratan bir platform

Logo Yazılım Türkiye Genel Müdürü Akın Sertcan

Logo Yazılım Türkiye Genel Müdürü Akın Sertcan, “Onaylı ekosistem çözümlerimizle her ölçekten farklı sektördeki müşterilerimize verimlilik artışı sağlayan uçtan uca ürün ve servisler sunuyoruz. İş ortaklarımız ise pazarlarını genişletme imkânına sahip oluyor. Böylece hem müşterilerimize hem de iş ortaklarımıza değer yaratan bir platform sağlıyoruz. Yapay zekâ destekli Masraff, sunduğu özelliklerle operasyonel süreçleri büyük oranda azaltarak masraf takibi ve onaylarını kolaylaştırıyor. Sağladığı öngörülebilirlik yönetim raporlarıyla, şirketlerin maliyet ve gider kontrolü yapabilmesine imkân tanıyor. Logo ERP ile uyumlu çalışan bulut tabanlı yapısı sayesinde belgeler tek tuşla sisteme aktarılabiliyor” dedi.  

Logo Yazılım’ın yeni onaylı ekosistem çözümü “Masraff” kullanıma sunuldu 

Masraff, hem yöneticilerin hem de masraf girişi yapan çalışanların ihtiyaçlarına yönelik birçok çözüm sunuyor; 

Otomatik ve Hızlı Masraf Girişi- Masraff’ın yapay zekâ algoritmaları, fiş ve fatura üzerindeki verilerin saniyeler içerisinde el değmeden sisteme aktarılmasını sağlıyor. 

Standart ve Gelişmiş Onay Altyapısı- İstenilen anda ve istenilen yerden masrafların onaya gönderilmesini, onay verenin ise masrafları anlık olarak dijital platformlardan takip edebilmesini sağlıyor.  Onay akışı sonrasında masraf formu bazında kullanıcı dostu Excel ve PDF çıktısı otomatik olarak üretiliyor. Hiyerarşik onay yapısı dışında, şirkete özel bir onay mekanizması var ise bu özellik farklı akışları destekliyor. 

Masraff Logo Entegrasyonu ve Bakım- Masraff, onay akışından geçen masrafların Logo GO, Tiger ve Netsis ERP ürünlerine aktarım için hazır hale gelmesini sağlayarak tek tuşla aktarıyor. Ayrıca Masraff’ın yönetim konsolu sayesinde kullanım için gerekli olan kullanıcılar, kategoriler, muhasebe hesap belirlemeleri gibi alanların tanımlamaları ve bakımı kimseye ihtiyaç duyulmadan yapılabiliyor. 

Gider Politikalarına Uyum- Şirketlerin gider politikalarını oluşturan kurallar sisteme entegre ediliyor. Kurallara uygun olmayan masraf belgelerinin sisteme işlenmesini proaktif olarak engelliyor. 

Proje Bazlı Takip- İşletmelerin takibini yaptığı proje bazlı masraflar için kolay yönetim ve muhasebeleştirme imkânı veriyor. 

Öngörülebilirlik Raporları- Yapılan personel harcamalarının anlık olarak detaylı bir şekilde gösterimini yapıyor. 

Dünya Para Birimleri ve Kur Entegrasyonu- Merkez Bankası entegrasyonu sayesinde 160 para biriminde yabancı kurların otomatik çevrimini gerçekleştiriyor.  

Depolama ve Arşivleme- Sözleşme süresi boyunca verilerin yasal mevzuatlara uygun olarak depolanmasını sağlıyor.  

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin beşinci nükleer reaktör basınç kabı sevk edildi

0

Tesiste son olarak Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) 3’üncü ünitesi için üretilen reaktör kabı da tamamlandı. Rosatom’un Volgodonsk’taki makine yapım bölümünden yapılan bu sevkiyat ile, yalnızca bir yılda 5 sevkiyat tamamlanmış ve Rus nükleer mühendislik endüstrisi tarihinde bir rekor kırılmış oldu. 

Konuya ilişkin açıklama yapan Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev, şunları söyledi: “Rosatom, Rusya’da ve Rusya dışında nükleer güç santrallerinin seri inşaatına başladığında mühendislik bölümümüzün iş yükü önemli ölçüde artmış oldu. Nükleer ekipman üreticileri bu görevin üstesinden başarıyla geliyor ve hatta yeni rekorlar kırıyor. Proje portföyümüz şu anda 11 ülkede 33 üniteden oluşuyor. Yani daha yapacak çok işimiz var. Atommash’ın güvenilir ve sistemli çalışması, tüm bu projelerin başarıyla ve zamanında uygulanacağı konusunda bize güven veriyor. Bu da küresel nükleer pazardaki lider konumumuzu koruyacağımız anlamına geliyor.”

Rosatom’un makine bölümü Atomenergomash’ın Genel Müdürü Igor Kotov da Volgodonsk makine yapım bölümü çalışanlarının bu başarısının üretimin en modern düzeyde modernizasyonunu, üretim süreçlerinin optimizasyonunu ve dijital teknolojilerin kullanılmasını sağlayan tüm ekibin 10 yıllık sıkı çalışmasına dayandığını ve vurguladı. Kotov, “Bugün Rosatom’un makine mühendisliği bölümü, ülkemizin gerçek teknolojik potansiyelinin canlı bir örneği ve sektörün daha da gelişmesi için güvenilir bir temel oluşturuyor” ifadelerini kullandı.

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Genel Müdürü Anastasia Zoteeva da konuya ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı: “Akkuyu NGS projesinin yüksek hızda uygulanmasını büyük ölçüde, aralarında Atommash’ın da özel bir yeri olduğu Rus nükleer endüstrisinin önde gelen kuruluşlarına borçluyuz. Bir yıl içinde 5 modern reaktör kabının üretilmesi olağanüstü bir başarıdır. Bu, tesisin her çalışanının, işletme yönetiminin ve Rosatom’un büyük bir başarısıdır. Bu üretimin en üst sınırda yapılacak iş olmadığına eminim çünkü Atommash, Rus nükleer endüstrisindeki tüm işletmeler gibi yetenekli, istekli ve kendini adamış uzmanları istihdam ediyor. AKKUYU NÜKLEER, güvenilir ve sorumlu bir yüksek teknoloji ekipmanı tedarikçisi olan Atommash ile iş birliği yapmaktan gurur duyuyor.”

Ekipman sevkiyatı kombine şekilde gerçekleştirilecek. Özel araçlarla fabrika iskelesine ulaştırılacak olan ekipman seti, varış noktasına kadar denizde 3000 kilometre yol kat edecek.

PayTR CMO’su Feyza Dereli Fedar oldu

0
PayTR’ın Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CMO) Feyza Dereli Fedar

Sektörde 14 yıldır başarılara imza atan, 2021 yılında Türkiye’nin en büyük özel sermaye fonu Actera ile yaptığı yatırım ortaklığıyla sermaye yapısı ve kurumsal yapısını daha da güçlendiren sektörün en köklü ödeme kuruluşu PayTR‘ın Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CMO) Feyza Dereli Fedar oldu.
 
2003 yılında Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olan Feyza Dereli Fedar, 20 yıllık pazarlama kariyeri boyunca Tofaş, Garanti Bankası ve GittiGidiyor’da CRM, dijital pazarlama, pazarlama iletişimi ve kurumsal iletişim alanlarında rol aldığı pozisyonları başarıyla yürüttü. 2011’de GittiGidiyor’da CRM Müdürü olarak başladığı e-ticaret kariyerine 2012’de Dijital Pazarlama ve CRM Müdürü olarak devam eden Feyza Dereli Fedar, Ağustos 2015’ten itibaren GittiGidiyor’da Chief Marketing Officer (CMO) olarak yer aldı. Fedar, Eylül 2023 itibarıyla PayTR’da Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev alıyor

Borusan Lojistik’e Altın Sertifika!

Borusan Grup şirketlerinden Borusan Lojistik, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) tarafından düzenlenen “Duyarlı Ol!” projesinde Altın Seviye Sertifika almaya hak kazandı. Yönetişim, sürdürülebilir satın alma, enerji yönetimi, su ve atık yönetimi başlıklarındaki hedeflere ulaşan Borusan Lojistik, Türkiye’de bu sertifikayı alan ilk tesis oldu.

Borusan Grup şirketlerinden Borusan Lojistik, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) tarafından düzenlenen, “Duyarlı Ol!” Projesinde, Altın Seviye Sertifika almaya hak kazandı. Bu sertifikayı alan ilk tesis olan Borusan Lojistik, yönetişim, sürdürülebilir satın alma, enerji yönetimi, su yönetimi ve atık yönetimi başlıklarındaki projelerle altın sertifikanın sahibi olurken sertifikalarını düzenlenen törenle SKD Türkiye Genel Sekreteri Konca Çalkıvik’ten teslim aldılar.   

SKD Türkiye Genel Sekreteri Konca Çalkıvik, Borusan Lojistik’teki “Duyarlı Ol! Sertifika Töreni”nde yaptığı konuşmada şu sözlere yer verdi:

“Bugün pek çok şirket net sıfır karbon hedefinde üretim süreçlerinin yanında ofislerindeki uygulamalarını değerlendiriyor ve çevre dostu iş yeri uygulamalarını gündemine alıyor. ‘’Duyarlı şirketler duyarlı çalışanlar ile mümkün’’ mottosundan yola çıkarak 2015 yılında başlattığımız, Duyarlı Ol! Projesi, kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanıldığı, israfın olmadığı bir iş ortamı yaratarak projeyi uygulayan şirketlerin iklim krizini önleme çabalarına önemli bir katkı sağlıyor. Aynı zamanda Duyarlı Ol! çalışanlar için yönetişim, sürdürülebilir satın alma, enerji yönetimi, su yönetimi ve atık yönetiminden oluşan beş başlıkta kurumlara rehberlik sağlayarak, kurum içinde sürdürülebilir yaşam kültürü oluşturmaya ve aynı zamanda kurum çalışanlarının günlük hayatlarında kaynak tüketimi ve geri dönüşüm konularında sorumlu bireylere dönüşmelerine hizmet etmeyi amaçlayan bir entegre çevre yönetimi ve iç iletişim projesi. Üyemiz Borusan Lojistik Duyarlı Ol! Projemizde Altın Seviye sertifika kriterlerini yerine getiren ilk kurum oldu. Bu önemli başarının projeye dahil olmak isteyen diğer üyelerimize de örnek teşkil edeceğine inanıyorum.”

Yüzde 100 karbonsuz tesis

2022 yılında başvurdukları projede farklı alanlarda hedeflere ulaşan Borusan Lojistik yüzde 100 karbonsuz bir tesis olurken elektrik tüketimini büyük çoğunluğunu çatı GES-Güneş Enerjisi Sistemi’nden karşılıyor. Kullanılan tüm ekipmanlar elektrikli olup, fosil yakıt kullanımı bulunmuyor. Koli içi sabitlemelerde geri dönüştürülmüş kraft kağıt kullanılırken plastik streç standardizasyonu ve yeniden kullanılabilir palet sabitleme fileleri tercih ediliyor. Ömrünü tamamlamış lastiklerin rampalarda takoz olarak kullanımı, tek kullanımlık plastiklerin ve pet şişelerin kullanılmadığı tesis bu yıl ayrıca Sıfır Atık belgesi almaya da hak kazandı. Bununla birlikte tesisteki tüm yemekhane hazırlık aşamasındaki organik atıklar biyogaza ve kahve atıkları da yeniden kullanılabilir bardak v.b ürünlere dönüştürülerek döngüsel ekonomiye kazandırılıyor. 

Farkındalık evlere de yansıyor

“Güçlü Kadın Güçlü Lojistik” mottosu altında hem sahada hem de yollarda kadın tır kaptanları, kadın operatörler ile fark yaratan Borusan Lojistik, Yeşil Çocuk Festivali ve Sürdürülebilirlik Resim Yarışmaları ile de dönüşümü çocuklardan ve gençlerden başlatıyor. Yaya güvenliği, rampa güvenliği gibi iş güvenliği amaçlı projelerde yapay zekâ ve görüntü işleme teknolojisi ve İSG amaçlı uygulamalar görüntü tanıma teknolojileriyle operasyonel sistemlerin bütünleşik kullanılabildiği uygulamalar ile çalışma ortamları güvenli hale getiriliyor. 

Tesiste yaratılan farkındalığı iş ortamıyla sınırlı tutmayan Borusan Lojistik hem ofis hem saha çalışanlarının sadece operasyonlarda değil evlerinde aileleri ile birlikte de bu dönüşümü hareketlendirmelerini sağlayarak bilinci yükseltiyor. 

Borusan Lojistik en yüksek seviye sertifikaya sahip oldu

SKD Türkiye’nin Duyarlı Ol! Projesi kurumlar ve bireylerin atıkları azaltmanın faydalarından yararlanmalarına, sürdürülebilir yaşam alışkanlıkları geliştirmelerine ve kaynakları verimli bir şekilde kullanmalarına yardımcı olarak çevresel performanslarını iyileştirmeyi, bireysel ayak izini azaltarak kurumların net sıfır karbon hedeflerine katkıda bulunmasını amaçlanıyor. 

Duyarlı Ol! Projesi kapsamındaki ödüllendirme sistemi ile kurumlar 1 yıllık sürecin sonunda hayata geçirdikleri aksiyonlar bazında çeşitli sertifikalara hak kazanabiliyor. Duyarlı Ol! Projesinde alınabilecek en yüksek seviye sertifika olan Altın Seviye Sertifika’ya sahip olan Borusan Lojistik, sistemin içerdiği 5 başlıkta verilen tüm hedefleri yerine getirerek bir ilke imza atmış oldu. 

Daiichi Elektronik Avrupa’da görücüye çıkıyor

Otobüs endüstrisinin en eski, en büyük ve en saygın fuarlarından biri olan uluslararası Busworld Europe, Belçika’nın başkenti Brüksel’de 7 Ekim 2023’de ziyaretçilere kapılarını açıyor. Daiichi Elektronik, alanındaki tüm profesyonellerin merakla beklediği Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenecek Busworld Europe 2023 fuarına, başta infotainment (bilgi-eğlence) sistemleri olmak üzere, geleceğin toplu ulaşım trendlerine göre tasarladığı birçok otomotiv elektroniği ürünü ile katılıyor.

Türkiye’nin lider otomotiv elektroniği üreticisi Daiichi Elektronik, uluslararası otobüs endüstrisi ve yan sanayiini bir araya getirecek olan Busworld Europe 2023’de, dünyanın önde gelen otomotiv firmaları için ürettiği ürünlerini 11. Hall, 1131 numaralı standında dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerle buluşturacak.

Türkiye’de geliştirilen ürünler dünya pazarlarında yer buluyor

Türk mühendislerinin geliştirdiği ürünleri dünya üzerindeki otomotiv üreticilerinin hizmetine sunarak ülke ekonomisine önemli katkılar sağladıklarını ifade eden Daiichi Elektronik Genel Müdürü Ömer Tunç Akdeniz, Bursa ve Gebze’de yer alan AR-GE merkezlerinde, müşteri talepleri ve pazar ihtiyaçları doğrultusunda en iyi çözümleri sunmak üzere AutoSpice uyumlu donanım ve yazılımlar geliştirdiklerini belirterek, Busworld Europe 2023’de de, yeni trendlere göre tasarlanan infotainment (bilgi-eğlence) ve ses sistemlerini tanıtacak olmaktan mutluluk duyduklarını söyledi.

Dünyanın 5 kıtasında 60’dan fazla araçta ürünlerimiz var

Daiichi Elektronik, İş Geliştirme Müdürü Doruk Kara, “Önde gelen otomotiv ana sanayi firmalarının üretim hatlarına global ölçekte ürün veren tek Türk elektronik firmasıyız. Dünya pazarları için üretilen ve Busworld fuarında da sergilenecek birçok çok otobüs modelinin infotainment ve hoparlör sistemlerinin tedarikçisi konumundayız. 5 kıtada 60’tan fazla ticari ve binek araç modeli ürünlerimizi kullanmakta. Güçlü ve çalışkan ekibimizle birlikte yeni projelere adayız” dedi.

Türkiye, Busworld Europe’da en fazla katılımcıya sahip ülke

Dünya’nın en büyük otobüs fuarı olan Busworld Europe 2023, otobüs, minibüs üreticilerinden, yedek parça, aksesuar ve ekipman tedarikçilerine kadar uzanan geniş bir katılımcı profili sunmakta. Bu sene 7-12 Ekim 2023 tarihleri arasında 26’ıncısı düzenlenecek olan Busworld Europe fuarına 37 farklı ülkeden 500’ün üzerinde firma katılıyor. Türkiye 96 firma ile en fazla katılımcıya sahip olan ülke konumunda. Türkiye’yi 78 firma ile Almanya takip ederken, ev sahibi Belçika’dan 18 firma katılmakta. İki yılda bir düzenlenmekte olan fuarı her yıl ortalama 40 bin kişi ziyaret etmekte.

Xiaomi 14 serisinin yeni özellikleri sızdırıldı

0

Akıllı telefon sektörünün önde gelen oyuncularından Xiaomi, yeni nesil telefonları olan Xiaomi 14 serisinin lansmanına yönelik geri sayımı başlattı. Son olarak, Xiaomi 14 Pro’nun tasarımına dair sızdırılan yeni görüntüler, heyecanı daha da artırdı.

Geçtiğimiz haftalarda sızdırılan şema görüntüleri, Xiaomi 14 ve 14 Pro’nun daha ince ekran çerçevelerine sahip olacaklarına ve daha büyük kamera sensörlerine ev sahipliği yapacaklarına işaret ediyordu. Bugün yayınlanan sızıntılar, yeni telefonun tasarımının daha da rafine olduğunu gösteriyor. Cihazın ön yüzünde neredeyse çerçevesiz, dört taraftan kavisli bir ekranın tercih edildiği görülüyor.

Xiaomi 14 Pro’nun beklenen özellikleri arasında 2K çözünürlüklü ve 120Hz yenileme hızına sahip CrystalRes AMOLED ekran yer alıyor. Bu etkileyici ekrana, 24GB’a kadar LPDDR5x RAM ve 1TB’a kadar UFS 4.0 depolama kapasitesi sunan Snapdragon 8 Gen 3 platformu eşlik edecek. Ayrıca, yakın zamanda ortaya çıkan 3C listesi, cihazın 120W hızlı şarj desteği ile geleceğini doğruluyor. Pil kapasitesi olarak 5.000mAh bekleniyor.

Xiaomi 14 Pro’nun arka tarafında, Leica imzalı dört kamera bulunacak. Bu kameralar, kullanıcılara üstün görüntü kalitesi sunacak. Ayrıca, cihazın uydu bağlantısı desteği sunması ve MIUI 15 tabanlı Android 14 işletim sistemini çalıştırması bekleniyor.

Tanıtım tarihi ve beklentiler

Xiaomi 14 serisi, raporlara göre Kasım ayının ilk veya ikinci haftasında tanıtılacak. Dolayısıyla, önümüzdeki haftalarda daha fazla detayın paylaşılması bekleniyor. Xiaomi tutkunları, bu etkileyici yeni nesil telefonların tanıtımını büyük bir heyecanla bekliyor.

Intel: 14. Nesil Meteor Lake işlemcileri masaüstüne gelmiyor

0

İntel, yeni işlemci ailesi olan 14. Nesil Meteor Lake’i duyurmaya hazırlanıyor. Ancak, bu işlemciler masaüstü bilgisayarlar için gelmeyecek. Intel Genel Müdür Yardımcısı ve Bilgi İşlem Grubu Başkanı Michelle Johnston Holthaus, Meteor Lake işlemcilerinin geniş bir yelpazede sunulacağını belirtmişti, ancak şimdi Intel, bu işlemcilerin masaüstü bilgisayarlar için uygun olmayacağını açıkladı.

Yeni Nesil Meteor Lake işlemcileri, masaüstü bilgisayarlar için geleneksel soketli bir pakete sahip olmayacaklar. Bunun yerine, bu yeni işlemciler, mobil cihazlar (dizüstü bilgisayarlar ve tabletler) için tasarlanmış ve belirli işlemci modellerine dayalı soketsiz modeller olarak sunulacaklar. Bu, masaüstü bilgisayar kullanıcıları için hayal kırıklığı yaratan bir gelişme, çünkü yeni işlemcilerin LGA 1851 soketi gibi geleneksel masaüstü bilgisayar bileşenlerine uygun olmayacağı anlamına geliyor. Ancak LGA 1851 platformunun 2024’ün ikinci yarısında Intel Arrow Lake-S ailesiyle kullanılmaya başlanması planlanıyor.

Buna karşın, Raptor Lake Refresh ailesi, mevcut LGA 1700 platformunda yer alacak ve önümüzdeki haftalarda tanıtılacak. Arrow Lake’in, Raptor Lake Refresh’in yerini alacağı düşünüldüğünde, masaüstü bilgisayar kullanıcıları Meteor Lake’ten Arrow Lake’e geçerken daha büyük bir performans artışı bekleyebilirler. Şu anki tahminlere göre, Arrow Lake’in, 13. Nesil işlemcilere göre yüzde 21’e kadar daha iyi performans sunabileceği söyleniyor. Ancak, bu rakamların zaman içinde değişebilir.

Sonuç olarak, Intel’in 14. Nesil Meteor Lake işlemcileri, masaüstü bilgisayarlar için uygun olmayacak ve daha çok mobil cihazlar ile masaüstü bilgisayarların hepsi bir arada (AIO) versiyonları ve mini PC’leri için OEM’lere sunulacak. Bu gelişme, masaüstü bilgisayar kullanıcıları arasında heyecan uyandırmış olabilir, çünkü Arrow Lake’in geleceği, daha büyük bir performans artışı vaat ediyor gibi görünüyor. Ancak kesin sonuçlar için 2024’ü beklememiz gerekecek.

HUAWEI Watch GT4 serisi, Türkiye’de satışa sunuldu

0

HUAWEI, WATCH GT amiral gemisi serisinin en yeni nesli olan ve güçlü sağlık ve fitness işlevleri ile yükseltilmiş tasarım özellikleri sunan HUAWEI WATCH GT 4’ü duyurdu. Akıllı saat aynı zamanda HUAWEI’nin giyilebilir teknolojisine yönelik yeni ‘Fashion Forward’ konseptinin bir parçası olarak teknoloji ve moda entegrasyonunu bir üst seviyeye taşıyor ve kullanıcıların stillerinden ödün vermeden sağlık ve spor yolculuklarını kişiselleştirmelerini sağlıyor. Kullanıcılar HUAWEI WATCH GT 4 Serisinin tüm özelliklerinden yararlanmanın yanı sıra, çarpıcı sekizgen çerçeve tasarımı veya zarif kolye tasarımından birini seçerek şık estetiğinin de tadını çıkarabilirler.

HUAWEI WATCH GT Serisi, başlangıcından bu yana “Grand Tourer” isminin ruhuna sadık kaldı ve sürekli olarak güçlü özelliklere sahip yüksek güvenilirlikli amiral gemisi akıllı saatler ortaya koydu. En yeni HUAWEI WATCH GT 4, akıllı saat deneyiminde bir yükseltme arayan kullanıcılar için gelişmiş spor ve sağlık özelliklerinin yanı sıra yenilikçi tasarım sunarak bu ruhu sürdürüyor.

Geleneksel zanaatkârlık modern trendlerle birleşiyor

HUAWEI WATCH GT 4, seleflerinin modern geometrik estetiğini korurken yaratıcı tasarım öğeleri sunarak klasik GT Serisi tasarımlarından cesur bir adım atıyor. Saatin iki tasarım varyasyonu bulunuyor: HUAWEI WATCH GT 4 46mm, güçlü ve sağlam bir gövdeye sahip çarpıcı bir Sekizgen tasarıma sahip ve HUAWEI WATCH GT 4 41mm, gösterişli mücevher parçalarını andıracak şekilde tasarlanmış şık kolye tasarımına sahip.

HUAWEI WATCH GT 4, farklı stillere, kişiliklere ve durumlara uyacak kadar çok yönlü ve 8 farklı renk seçeneğine sahip. 46 mm klasik entegre çelik bilezik, kahverengi deri kayış ve dinamik yağmur ormanı yeşili GMT ve siyah kauçuk kayış modellerinden sofistike 41 mm çift tonlu piyano tuşlu bilezik ve mücevherlerden ilham alan Milanese bilezik ile beyaz deri kayış çeşitlerine kadar, kullanıcılar kendi stillerini bulabilir. Kullanıcılar saat kadranını yaşam tarzlarına ve beğenilerine göre özelleştirebilirler. Bu da yetmezse, kullanıcılar galeride bulunan 25.000’den fazla saat kadranından istediklerini seçebilir ve farklı tasarımlarını deneyebilirler.

Aktif sağlık yönetimi algısını yeniden şekillendirecek üç sağlık özelliği

HUAWEI’in yeni Fashion Forward konseptinin bir parçası olarak HUAWEI, her kullanıcının şıklığını korurken sağlık yönetimini ileriye taşıyabileceğine inanıyor. HUAWEI WATCH GT 4, PPG Aritmi Analizi, Menstrüel Döngü Yönetimi 3.0 ve Uyku Nefes Farkındalığı olmak üzere üç önemli özellik ekliyor.

HUAWEI WATCH GT 4, 8 yılı aşkın kümülatif Ar-Ge ile HUAWEI’ye özgü derin öğrenme yöntemine dayanan çok kanallı bir sinyal geliştirme algoritması içeren TruSeenTM 5.5+ sağlık göstergesi izleme teknolojisini geliştirdi. Sonuç olarak kullanıcılar, dinamik aktiviteler de (örn. koşu, ip atlama) bile kalp sağlıklarını daha doğru bir şekilde okuyabiliyor.

Artık 3.0 sürümünde olan HUAWEI GT 4’ün Uyku İzleme özelliği, kullanıcılara uyku döngüleri hakkında kapsamlı bir anlayış kazandırıyor ve uyku alışkanlıklarını ayarlamalarına yardımcı oluyor. Buna, uyku sırasında solunum düzensizliklerini tarayan ve kullanıcıya uyku sırasında solunum sağlığı hakkında ek bilgi veren bir Uyku Nefes Farkındalığı özelliği de dahil edildi.

Saat ayrıca, adet dönemlerini tahmin etmek için uyku sırasındaki kalp atış hızı, vücut ısısı, nefes alma hızı ve daha fazlası gibi kullanıcının fizyolojik göstergelerini akıllı bir şekilde analiz eden ve öğrenen geliştirilmiş bir Adet Döngüsü Yönetimi 3.0 özelliğine sahip. Bu, düzensiz döngülerle mücadele eden birçok kişiye fayda sağlayabilir ve döngünün önemli noktalarında yaşam tarzı değişiklikleri yapmaları için onları önceden uyarabilir. 

Yeni fitness özellikleri ile elinizden gelenin en iyisini yapın 

HUAWEI WATCH GT 4, yeni TruSeen 5.5+ teknolojisi ile daha iyi hale getirilen geliştirilmiş Aktivite Halkaları, yepyeni Stay Fit uygulaması ve yükseltilmiş GNSS takibi sunarak akıllı saat fitness deneyimini de dönüştürüyor.

Kullanıcılar günlük fitness istatistiklerini (yakılan kalori, egzersiz süresi ve ayakta dururken yapılan aktivite) bir bakışta gösteren geliştirilmiş Aktivite Halkaları sayesinde günlük fitness aktivitelerini takip edebilir. Kullanıcıları bir günde üç halkayı da tamamlamaya teşvik etmek için bu özellik, yeni fitness kilometre taşlarına ulaşan ve rekorlar kıran kullanıcıları ödüllendiren bir madalya sistemiyle birlikte geliyor. Bunun da ötesinde, kullanıcılar artık padel ve hatta espor gibi popüler sporları da içeren 100’den fazla Spor moduna erişebilecek ve aktif kalmayı her zamankinden daha kolay hale getirecek.

HUAWEI WATCH GT 4 Serisi, bir kalori yönetimi uygulaması olan Stay Fit’i sunan ilk HUAWEI akıllı saat serisi. Stay Fit, kullanıcıların kalori alımlarını yönetmelerine yardımcı olmak için gerçek zamanlı sağlık verilerini kullanarak daha iyi kilo yönetimi için vücutlarının ihtiyaçlarına göre uyarlanmış bütünsel öneriler sunar. Ayrıca, sinyal alımını engelleyebilecek yapısal olarak yoğun şehirlerde koşarken bile konumlandırma doğruluğunu önceki sürümlere kıyasla %30 artıran yükseltilmiş çift bantlı beş sistemli yüksek hassasiyetli GNSS sistemi sunuyor. 

Bileğinizdeki kullanışlı ve akıllı bir yaşam tarzı arkadaşı 

Hepsinden önemlisi akıllı saat, yepyeni başlatıcısı, hızlı mesajlaşma ve yanıtların yanı sıra müzik, navigasyon ve daha fazlasına erişmek için etkinleştirilen üçüncü taraf uygulamaları gibi ek özelliklerle kullanıcının rahatlığını ve yaşam tarzını optimize ediyor. Daha da önemlisi, akıllı saat kullanıcılara 2 haftaya kadar pil ömrü sunarak birçok ana akım saatin pil gücünü geride bırakıyor. 

Tüm bu heyecan verici özellikleri kaçırmaktan korkanlar için iyi haber ise HUAWEI WATCH GT 4’ün tüm iOS ve Android cihazlara bağlanabilmesi.

HUAWEI’nin yeni tanıttığı Watch GT 4 Serisi akıllı saatler, Türkiye’de HUAWEI Online Mağaza üzerinden lansman kampanyasıyla 6.999 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor. Eylül ayı sonuna kadar geçerli AGT4PR300 kodu kullanılarak 300 TL kupon indiriminin yanında 500 TL de sepet indirimi sağlanıyor. Aynı zamanda yanlarında 700 TL değerinde 1 yıl uzatılmış garanti ve 999 TL değerinde deri kayış hediye ediliyor.

MOON platformu Türkiye’de!

Mimarlar, üretici firmalar ve tasarımcıların yaşadığı eksiklikleri ortadan kaldırarak sektörde yeni bir dinamik oluşturmayı hedeflen MOON PLATFORM; MOON On, MOON Busıness, Moon CRM ve MOON Demonte olmak üzere 4 ayrı kategoride hizmet verecek.

MOON CRM ile gelir modeli oluşturmak mümkün

Yapay zekâ algoritmaları ile kullanıcıların tercihlerini ve davranışlarını analiz eden MOON CRM; içeriği ve önerileri kişiselleştiriyor böylece her kullanıcıya özel benzersiz bir deneyim sunuyor. 3 ayrı içerik paketi ile hizmet verecek olan MOON CRM; Starter, Pro ve Premium seçenekleriyle gelir modeli oluşturmayı hedefliyor. İngiltere de kurulan ve yakın zamanda ilk kez Türkiye’de faaliyete geçecek olan MOON Platform; kullanıcıları global pazarda öne çıkarırken aynı zamanda iş ağlarını genişletme imkânı sunacak. 

Mimarlar üretici firmalar ve tasarımcılar için yepyeni bir deneyim

Fırsatların takip edildiği, görüşme ve tekliflerin değerlendirildiği, sipariş-satış-stok takibinin tek bir platform üzerinden yapılacağı çok işlevli MOON CRM, kişiye özel kullanıcı paketleri ile mimarlar, üretici firmalar ve tasarımcılar için yepyeni bir deneyim sunmak için gün sayıyor.

MOON Platformu Kurucusu Sefer Doğan Özdoğan

İnovasyon örneğiyle adından başarı ile söz ettiren Sefer Doğan Özdoğan: ‘Yapay zekâ teknolojisinin gücünü kullanarak, daha akıllı ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmayı hedefledik. Bu uygulamanın arkasındaki fikir, insanların daha verimli, bilinçli ve gelir modeli sunan bir yaşam sürmelerini sağlamak. Teknolojiyi kullanarak yaşamımızı ve işimizi dönüştürme misyonumuzu her zaman ön planda tutacağız. MOON Platform yakın zamanda Türkiye’de tüm paydaşlarına hizmet vermeye başlayacak. İlk kez Türkiye’de faaliyete geçecek olması gurur verici.’ açıklamasında bulundu.

Google, 25. yılını özel doodle ile kutladı

Google, 1998 yılında kurulduğu günden bu yana dünya genelindeki kullanıcıların en güvenilir arama motoru olarak hizmet veriyor. Teknoloji devi, 27 Eylül 2023’te çeyrek asrını doldurarak büyük bir başarıya imza attı. Bu özel günü kutlamak için Google, klasik logosunu geçici olarak bir Google Doodle ile değiştirdi ve çeşitli ürünlerinde doğum gününe özel animasyonlar ekledi.

Google’ın 25. doğum günü logosu, şirketin ilk logosundan en son tasarımına kadar tüm evrimini gösteriyor. Bu özel Doodle, Google’ın kendini sürekli olarak yenileyen tasarım anlayışını ve teknolojiye olan katkısını vurguluyor. Şirket, 25 yıl içinde kullanıcı deneyimini sürekli olarak geliştirmiş ve dünya çapında milyarlarca insanın günlük yaşamının vazgeçilmez bir parçası haline geldi

Google’ın doğum günü kutlamaları sadece Doodle ile sınırlı kalmadı. Kullanıcılar “Happy birthday” (İyi ki doğdun) gibi özel aramalar yaparak, Google’ın bu anlamlı günü nasıl kutladığını görebilirler. Arama sonuçları, özel animasyonlar ve mesajlarla renkleniyor, böylece kullanıcılar bu önemli tarihi daha da özel hale getirebiliyorlar.

Google’ın 25 yıl boyunca ürettiği benzersiz doodle’lar da takdir edilmeye değer. Şirket, özel tatilleri, önemli tarihleri, etkinlikleri ve kişileri onurlandırmak için 5000’den fazla farklı doodle tasarladı. Bu doodle’lar, Google’ın yaratıcılığını ve kültürel katkısını yansıtıyor.

Google, 25 yıl boyunca internet dünyasında büyük bir değişim ve dönüşüm yaşanmasına öncülük etti ve kullanıcılarına güvenilir bilgiye hızlı erişim sağladı. 25. yıl kutlamaları, şirketin başarılarını ve kullanıcılarına olan bağlılığını bir kez daha gösteriyor.

Google’ın 25. doğum gününü kutlamak için özel doodle’ları ve animasyonları keşfetmek için bugün aramanızı yapmayı unutmayın!

Togg en iyi Startup’lar listesinde zirvede!

0

Bir otomobilden fazlası” hedefiyle çıktığı yolda farklı sektörlerden iş ortaklarıyla birlikte mobilitenin geleceğini inşa eden Togg, başarılarına bir yenisini daha ekledi. Togg, LinkedIn’in hızla büyüyen ve en iyi yetenekleri işe alan yeni şirketleri belirlemek için hazırladığı “En İyi Startup’lar 2023” listesinde zirvede yer aldı. Türkiye’deki şirketler arasında gerçekleşen sıralama, “istihdam artışı”, “şirket ve mevcut çalışanlar ile etkileşim”, “iş ilgisi” ve “en iyi yeteneklerin ilgisini çekme” kriterleri baz alınarak oluşturuldu.

Togg

İnsan ve güven odaklı bir kurum kültürüyle büyüyoruz

Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, “LinkedIn En İyi Startup’lar 2023” listesinde başarıyla yer almaktan büyük memnuniyet duyduklarını belirterek, şunları söyledi:

“İnovasyon, büyüme ve alanının en iyilerini ekibimize katma kararlılığımızın meyvelerini toplamaktan mutluluk duyuyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana insan ve güven odaklı bir kurum kültürüyle gelişiyoruz. Şirketimizi akıllı cihazımız T10X, dijital deneyim platformumuz Trumore, temiz enerji çözümlerimiz Trugo ve Siro ile yarattığımız değer ağıyla büyütürken, yeniliklere ve öğrenmeye açık, duygusal istikrarı ve entelektüel sermayesi olan, insanlarla pozitif iletişim kurmayı tercih eden çalışanlarımızla güçleniyoruz. Bu başarıya ulaşmamızda katkısı olan tüm ekip arkadaşlarıma ve iş ortaklarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Hep daha iyisi için çalışmayı sürdüreceğiz.”

Atatürk yapay zeka ile Türk halkına seslendi!

0

Tarihin önemli anlarına tanıklık eden Pera Palace Hotel’de gerçekleşen lansman gecesinde, Atatürk’ün kendi sesinden daha önce hiç duyulmayan pek çok değerli sözü, yapay zekâ teknolojisi ile bir kez daha akıllara ve kalplere dokundu. Atatürk’ün sesinden sözleri, görme ve işitme engellilerin de erişebileceği biçimde 29 Ekim’e kadar herkesle buluşacak.

Sabancı Holding iştiraklerinden Teknosa, Cumhuriyet’in 100. yılı kutlamaları kapsamında başlattığı “İkinci yüzyılda da en büyük armağan: Türkiye Cumhuriyeti” projesini Pera Palace Hotel’de gerçekleştirdiği özel bir geceyle duyurdu. Sabancı Holding Dijital Grup Başkanı ve Teknosa Yönetim Kurulu Başkanı Max Speur, Teknosa Genel Müdürü Sitare Sezgin, İcra Kurulu üyeleri, Sabancı Holding ve Teknosa çalışanları ile basın mensuplarının katıldığı gece, eşsiz bir deneyime sahne oldu. Toprak Sergen’in sunuculuğunu üstlendiği gecede, Atatürk’ün başta Nutuk’ta yer alan sözleri olmak üzere Türk milletine yol gösteren pek çok sözü tarihi bir akış içinde kendi sesinden davetlilerle buluştu. 4129Grey tarafından ‘Generative AI’ yapay zekâ teknolojisiyle hazırlanan çalışmada ayrıca Atatürk’ün ses dalgaları da silüetini oluşturan formlara dönüştü. Proje kapsamında ek olarak Atatürk’ün dünyaya mal olmuş bazı sözleri Fransızca ve İngilizce dillerinde de seslendirilecek.

Cumhuriyet değerleri ışığında tüm paydaşlarımız, sektörümüz ve ülkemiz için daha fazla değer yaratmaya devam edeceğiz

Teknosa Genel Müdürü Sitare Sezgin, Cumhuriyet’in 100. yılında her zamankinden daha büyük bir heyecan ve coşkuyla çalışmayı sürdürdüklerini belirterek, şunları söyledi:
“Dünyanın teknolojisini herkesle buluşturarak mutlu anlar yaşatmak için varız’ misyonuyla faaliyet gösteren bir şirket olarak, Ata’mızın birbirinden değerli sözlerini teknolojinin sağladığı imkanlarla yine Ata’mızın sesinden halkımıza armağan etmenin gururunu yaşıyoruz. Atatürk’ün hepimizi birleştiren sözlerini kendi sesinden duymak ilham verici. Teknoloji, gelecek nesillere daha yaşanabilir, sürdürülebilir ve güzel bir gelecek bırakmamız için bizlere sınırsız pek çok seçenek sunuyor. Aynı zamanda da daha eşit bir geleceğin şekillenmesinde teknolojinin belirleyici rol oynadığını biliyoruz. Bu bilinçle Habitat Derneği ile birlikte 16 yıldır sürdürdüğümüz ve bugüne kadar 26 bini aşkın kadının hayatına dokunduğumuz Kadın için Teknoloji projemizle kadınların dijital okuryazarlığını artırmayı, ekonomik ve sosyal yaşama daha çok katılmalarını amaçlıyoruz. Cumhuriyet değerlerinin ışığında üretmeye, tüm paydaşlarımız, sektörümüz ve ülkemiz için daha fazla değer yaratmaya devam edeceğiz.”

Cumhuriyetimizin 100. yılını hepimizin kalbindeki Atamızın sözleri ile kutluyoruz’

Teknosa Dijital Ticaret ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Emre Kurtoğlu da sektörde imza attıkları ilklerle Cumhuriyet yolculuğunun bir parçası olmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, projeyle ilgili şu bilgileri verdi: “Bugüne dek geçmiş dönem teknolojilerinin yetersizliği ya da öngörülemeyen hasarlar nedeniyle Atatürk’ün sesini hep tiz bir biçimde duyduk. Bu proje ile Atatürk’ün sesini gerçeğe en yakın haliyle duymak ve sesinin gerçek rengini tam anlamıyla kavramak mümkün. Projede birlikte çalıştığımız 4129Grey ile ‘Generative AI’ yapay zekâ teknolojisiyle Atatürk’ün sesini, farklı tarihlerde yaptığı konuşmalardan binlerce tonlamasını analiz ederek elde ettik. Kampanyanın görselliğinde de yine aynı teknoloji ile Atatürk’ün ses dalgalarını silüetini oluşturan formlara dönüştürdük. 29 Ekim’e kadar sürecek proje kapsamında Ata’mızın sözlerini herkesle buluşturacağız. Ayrıca, BlindLook ile yaptığımız iş birliğiyle tanımlayıcı etiketler yöntemiyle görme engelli kullanıcılarımız, ses görselleştirmesi yöntemiyle de işitme engelli kullanıcılarımız Ata’mızın sesinden sözlerini takip edebilecek.

Projeyi https://enbuyukarmagan.teknosa.com/ sitesinden takip etmek mümkün.

X (Twitter) hassas içerik ve gözaltı uyarısı getiriyor

X (Twitter), uzun zamandır beklenen gözaltı uyarı sistemini kullanıcılara sunmaya hazırlanıyor. X tasarımcısı Andrea Conway, geçen yıl Elon Musk tarafından duyurulan bu özelliği kullanıcılara sundu. Ancak, platform aynı zamanda hassas içerik paylaşan hesapları da etiketleyerek bazı kısıtlamalar getirecek.

Andrea Conway, kullanıcılara iki örnek gösterdi: biri bildirimler sekmesinde görünen bir uyarı, diğeri ise X’in neden bazı hesapların görünürlüğünü sınırlayabileceğini açıklayan bir bilgilendirme sayfası. Bu sayfada “Hesabınızın hassas medya içerebilecek potansiyel taşıdığını tespit ettik, bunlar görsel şiddet, çıplaklık, cinsel davranış, nefret dolu semboller veya diğer hassas içerikler olabilir” deniyor.

X, hassas içeriği görmek istemeyen kişilere bu içerikleri bir uyarı ile gizleme seçeneği sunacak. Ayrıca, kullanıcının hesabının ve içeriğinin erişimi kısıtlanabilecek, ilgili gönderi Sana Özel ve Takip Edilenler zaman akışlarından, önerilen bildirimlerden, trendlerden ve arama sonuçlarından hariç tutulabilecektir.

X, bu mesajın altında itiraz etme seçeneği de getirerek kullanıcılara, X’in aldığı ilk kararı yeniden gözden geçirmesini talep etme olanağı sağlayacak. Conway ayrıca, kullanıcıların hesap durumlarını bildirimler sekmesi dışında da görüntüleyebileceklerini belirtti, ancak bu konuda daha fazla ayrıntı vermedi. Ayrıca, arayüzün henüz kesinleşmediğini de ekledi.

Şirket daha önce, kurallarını ihlal ettiği için “görünürlüğü sınırlandırılan” tweetler için bir etiketleme özelliği sunmuştu. Ancak bu güncelleme, kısıtlamaların sadece belirli tweetler için değil, hesap düzeyinde de uygulanabileceği bir adım daha ileriye götürecek.

Şirket yıllardır kurallarını ihlal eden hesapların erişimini sınırlıyor. Twitter’ın önceki yönetiminde bu uygulama “görünürlük filtreleme” olarak adlandırılıyordu. Ancak şirket, bu uygulamayla ilgili ayrıntıları veya hangi hesapların sınırlamaya tabi tutulduğunu kamuoyuyla paylaşmamıştı, bu da “gölge yasakları” (shadowban) hakkındaki komplo teorilerini beslemişti. Musk, geçen yıl şirket içi e-postaları ve diğer şirket kayıtlarını bağımsız gazetecilere vermişti ve bu konu yeniden gündeme gelmişti. Twitter yöneticileri görünürlük filtrelemesini tartıştığı kayıtları açıklamıştı. Musk daha sonra gelecekteki bir güncellemenin “gerçek hesap durumunuzu göstereceğini, böylece gölge yasaklı olup olmadığınızı, nedenini ve nasıl itiraz edeceğinizi açıkça bileceğinize” söz verdi.

Elbette görünürlük filtreleme ile “shadowban” hiçbir zaman tam olarak aynı şey olmadı. Twitter yıllarca gölge yasaklamayı “bir kişinin içeriğini, orijinal göndericinin haberi olmadan, gönderen kişi dışında herkes için kasıtlı olarak keşfedilemez hale getirmek” için kullandı. Oysa görünürlük filtreleme – hem Jack Dorsey hem de şimdi Musk’ın liderliğinde – tweetleri aramadan, önerilerden ve diğer yüzeylerden gizler, ancak tamamen görünmez yapmaz.

Özellik, platforma daha fazla şeffaflık getirecek gibi görünüyor. Ancak ne zaman resmi olarak kullanıma sunulacağı henüz belli değil, Conway ise şirketin “yakında bu konuda daha fazla bilgi paylaşacağını” söyledi.

Hedef Holding ve markalarının yeni iletişim ajansı belli oldu!

Good Purpose Project, çatısı altında yer alan 6’sı halka açık, 20’den fazla grup şirketi ile finans sektörüne yön veren Türkiye’nin önde gelen yatırım gruplarından Hedef Holding’in yanı sıra grubun önemli şirketlerinden, bireysel ve kurumsal yatırımcılara sermaye piyasası araçlarının alım–satım aracılığı, yatırım danışmanlığı ve kurumsal finansman hizmetleri sunan iNFO Yatırım ile bireysel ve kurumsal yatırımcılara aktif ve nitelikli portföy yönetim hizmeti veren, yatırım fonları kuruluş ve yönetimini gerçekleştiren Hedef Portföy’ün de stratejik iletişim ortağı olarak hizmet sunmaya başladı.

İletişim danışmanlığı sektöründe farklı bir alan açmak için yola çıkan Good Purpose Project, yeni ekonominin getirdiği büyük rekabette kaybedecek zamanı olmayan markalara, iletişim sürecinin tek merkezden planlanıp uygulanması konusunda yeni bir alternatif sunuyor. Stratejik, konsolide, akıllı ve ölçülebilir çözümlerle markaların iş ve büyüme hedeflerine doğrudan katkı sağlayan Good Purpose Project’in iletişim danışmanlığı yaptığı diğer marklar arasında, ticari, kurumsal ve perakende bankacılık segmentlerinde geniş bir müşteri kitlesine sahip olan, yenilikçi ve katma değeri yüksek ürün, hizmet ve çözümler sunan Türkiye Finans ile yüzde yüz Türk Telekom iştiraki olan ve Türkiye’nin önde gelen firmalarına müşteri deneyimi hizmetleri sunan AssisTT bulunuyor.   Good Purpose Project, Mısır’daki Krallar Vadisi’nde keşfedilişinin 100. yıldönümünde Türkiye’de ilk kez sergilenen Tutankhamun Çocuk Kral’ın Hazineleri Sergisi’nin de iletişim danışmanlığını üstlenmişti.  

Tesla Türkiye Genel Müdürü Kemal Geçer Starlink Türkiye Genel Müdürü oldu

Starlink, Türkiye’deki faaliyetlerine başlamak için adeta gün sayıyor. Kısa süre önce Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, şirketin ülkemizde operasyonlara başlamak için başvuruda bulunduğunu ve talebi değerlendirdiklerini açıklamıştı. Bir yandan bu gelişmeler yaşanırken, CEO Elon Musk, Starlink Türkiye Genel Müdürü için sessiz sedasız bir atama yaptı. 

Elon Musk ve Türkiye arasındaki iş birliği giderek artıyor. Tesla’nın bir süre önce Türkiye’de satışa başlaması, Starlink başvurusu, ünlü milyarderin New York’ta bulunan Türk Evi ziyareti ve İzmir Teknofest’e konuk olma ihtimali, bu ilişkilerin ilerleyen dönemlerde sadece daha da güçleneceğini gösteriyor. Hatta Tesla’nın ülkemizde bir fabrika açma ve üretim yapma ihtimali bile bulunuyor. 

Şimdi ise Musk, Starlink Türkiye operasyonları için önemli bir atama gerçekleştirdi. Şu ana kadar Tesla Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapan Kemal Geçer, aynı zamanda Tesla Türkiye Genel Müdürü olarak atandı. Söz konusu karar, kısa süre önce Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandı. Oldukça başarılı bir iş insanı olan Kemal Geçer Tesla’daki görevinden önce Lufthansa Hava Yolları’nın genel müdürüydü.

Aslında bu durum göründüğünden çok daha önemli. Ne yazık ki yabancı markaların çoğu zaman ülkemize yabancı genel müdür atama gibi bir huyu olduğu dönemlerde yaşıyoruz. Hal böyleyken Elon Musk’ın iki kilit operasyonun başındaki isim olarak bir Türk seçmiş olması oldukça kritik. 

Ne yazık ki tüm bu gelişmelere rağmen Starlink Türkiye’de ne zaman faaliyete başlayacak ve asıl bir fiyatlandırma ile karşımıza çıkacak bilmiyoruz. Ancak, Kemal Geçer’in pazarın durumundan anlayacağını ve yerel fiyatlandırma için elinden geleni yapacağını ümit ediyoruz. 

Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizce Starlink Türkiye, yakın zamanda operasyonlarına başlayacak mı? Eğer soruya cevabınız evet ise sizce ne zaman başlayacak ve ücreti ne olacak? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşmayı unutmayın. 

ChatGPT artık güncel bilgilere erişebiliyor!

ChatGPT’nin Microsoft destekli yaratıcısı OpenAI, chatbot’un artık kullanıcılara güncel bilgiler sağlamak için internette gezinebileceğini doğruladı. Yapay zeka destekli ChatGPT daha önce yalnızca Eylül 2021’e kadar olan veriler kullanılarak eğitiliyordu. Bu hamle, bazı premium kullanıcıların chatbot’a güncel olaylar hakkında sorular sorabileceği ve haberlere erişebileceği anlamına geliyor. OpenAI, bu özelliğin yakında tüm kullanıcılara açılacağını söyledi.

OpenAI, sohbet robotunun yakında kullanıcılarla sesli konuşmalar yapabileceğini açıklamıştı. ChatGPT ve diğer benzer sistemler, kullanıcı sorgularına ikna edici insan benzeri yanıtlar oluşturmak için büyük miktarda veri kullanıyor. Bu sistemlerin insanların internette bilgi arama yöntemlerini önemli ölçüde değiştirmesi bekleniyor. Ancak şimdiye kadar viral sohbet robotunun bilgi dağarcığı adeta zaman içinde dondurulmuştu. ChatGPT’nin veritabanı, Eylül 2021’e kadar olan açık kaynak verilere erişebiliyordu ve gerçek zamanlı olarak internette gezinemiyordu.

Kısa süre öncesine kadar örneğin ücretsiz versiyona Türkiye’de en son ne zaman deprem olduğunu ya da Donald Trump’ın hala hayatta olup olmadığını sorduğunuzda “Üzgünüm ama gerçek zamanlı bilgi veremem” yanıtını alıyordunuz. Ancak ChatGPT artık bu sorulara daha net yanıtlar verebilecek. Yapay zeka destekli chatbot’un verdiği bilgilerin doğruluğu ise ayrı bir endişe konusu.

Dezenformasyon riski endişe yaratıyor

Çoğu kişi için, yapay zekanın gerçek zamanlı güncel veriye erişebilmesi iyi bir şey. Ancak uzmanlar kaynak gösterilmeden ChatGPT aracılığıyla sağlanan bilgilerin yanıltıcı olabileceği konusunda uyarıyor.  University College London’da iş psikolojisi profesörü olan Tomas Chamorro-Premuzic, “Kaynakların ne olduğunu güvenilir bir şekilde belirtmiyorsa ve sadece orada var olanların bir karışımını yapıyorsa… o zaman endişeler doğrulukla ilgilidir ve insanlar oradan aldıkları bilgilerin güvenilir olmadığını varsayarlar” diyor.

Dezenformasyon çağımızın hastalıklarından birisi olarak görülüyor ve yasa koyucular ve düzenleyiciler de dezenformasyonla savaşmakta kararlı. Örneğin Avrupa Komisyonu bu konuyla ilgili bir araştırma yaptırmış ve X’in (eski adıyla Twitter) dezenformasyon yayma anlamında en problemli sosyal ağ konumunda olduğunu ortaya koymuştu.  OpenAI firması da ChatGPT’nin yanlış bilgi üretme riski nedeniyle ABD’li düzenleyicilerin incelemesi altına girmiş durumda.  Bu yılın başlarında Federal Ticaret Komisyonu (FTC) Microsoft destekli şirkete bir mektup göndererek insanların itibarına yönelik riskleri nasıl ele aldığına dair bilgi talep etti. Buna cevaben OpenAI CEO’su şirketin FTC ile birlikte çalışacağını söyledi.