Başarılı bir girişimci olmak için neler yapmalı?

0

Girişimcilik nedir? Başarılı girişimciler, nasıl başardılar? Bir girişimcinin başarılı olması için ne gibi özelliklere sahip olması gerekiyor? Girişimciler nasıl yatırım alabilir? Son yıllarda Türkiye’de girişimcilik neden yükselen bir trend oldu? Şu anda Türkiye’de en çok ilgi gören girişimcilik alanları neler?

Tüm bu soruların yanıtları, videomuzda…

Çin yönetimi ABD’yi Huawei sunucularına sızmakla suçluyor!  

0

ABD ve Çin yönetimi arasında sular bir türlü durulmuyor.  Siber güvenlik alanında sürekli karşı karşıya gelen iki ülke gerilimi tırmandırmaya devam ediyor. Çin yönetimi şimdi de ABD’yi Huawei Technologies sunucularına sızmakla suçladı. Çinli yetkililer ABD’nin Huawei sunucularına sızma girişimlerinin 2009 yılında başladığını iddia ediyor. Yetkililere göre bu girişim, sadece geçtiğimiz yıl bile Çinli hedeflere yönelik on binlerce siber saldırıyla sonuçlanan geniş tabanlı veri çalma çabasının bir parçası.

Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı dün resmi WeChat hesabından yaptığı açıklamada, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı içinde oluşturulan Özel Erişim Operasyonları biriminin 2009 yılında ilk saldırıları gerçekleştirdiğini ve daha sonra sunucuları sürekli olarak izlediğini söyledi. Bakanlık 2009’dan bu yana gerçekleşen saldırılara ilişkin detay bilgi vermedi.

ABD ve Çin arasında süren siber savaş, Edward Snowden’ın ABD’nin siber casusluğuyla ilgili çarpıcı iddialarda bulunmasından bu yana Washington ve Pekin yönetimi arasında ciddi bir gerilim noktasını oluşturuyor.  İki ülke yönetimi de birbirlerini sürekli olarak organize siber saldırı gerçekleştirmek veya saldırılara sponsorluk yapmakla suçluyor. Son dönemde ise özellikle Huawei bu iddiaların odak noktasını oluşturuyor.  Firmanın tüm yaptırımlara rağmen kendi tasarladığı gelişmiş bir çiple çalışan yeni akıllı telefonlarını tanıtmaya devam etmesi Washington’da alarma neden olmuş durumda.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning, Çarşamba günü Pekin’de düzenlenen olağan basın brifinginde gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’nin Çinli işletmelere uyguladığı baskılarla ulusal güvenlik kavramını “aşırı genişlettiğini” söyledi. Ning açıklamasında “ABD’ye söylemek istediğimiz şey, Çin’in bastırılması ve kontrol altına alınmasının Çin’in gelişimini durdurmayacağıdır. Bu sadece bizi kalkınmamızda daha kararlı hale getirecektir” dedi.

ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo, geçen ay Çin’e yaptığı ziyaret sırasında Huawei’nin Mate 60 Pro’yu piyasaya sürmesine “üzüldüğünü” söylemişti. Huawei, geçtiğimiz yıl yarı iletken üretimine adım atmış ve Çin hükümetinden tahmini 30 milyar dolarlık devlet fonu almıştı. Ancak Washington merkezli Yarı İletken Endüstrisi Birliği, Huawei’nin en az iki mevcut tesisi satın aldığını ve üç yeni tesis inşa ettiğini iddia ediyor.

Deprem bölgesindeki öğrenciler için konteyner okul

0

Multinet Up, 6 Şubat depremlerinden etkilenen öğrencilere desteklerini sunmaya devam ediyor. Depremde yıkılan Pazarcık İstiklal Halil Arık Ortaokulu’ndaki eğitim faaliyetlerinin kesintiye uğramadan devam edebilmesi için harekete geçen Multinet Up, Koruncuk Vakfı iş birliği ile kurulumu yapılan konteyner okulun faaliyete geçtiğini duyurdu. 

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi Ahmet Bozdağ mahallesinde kurulumu tamamlanan 8 üniteli konteyner okul, 2023 – 2024 eğitim öğretim yılında 210 öğrenciye hizmet vermek üzere eğitime açıldı. 

Kamu, özel sektör ve sivil toplum iş birliklerinin güçlendirilmesi şart

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Multinet Up CEO’su Ali Emre Sever, “Depremler 11 ilde yaşayan 9 milyondan fazla insanı, 4 milyonu okul çağında olan yaklaşık 5 milyon çocuğu direkt olarak etkiledi. Bu etki sosyal yaşamın her alanında devam ederken eğitim de uzun süreli kesintiye uğradı. Deprem bölgesinde 72 okul yıkıldı, 3 bin 368 okul hasar aldı. Kahramanmaraş’ta ise 1018 okuldan 821’i yeni dönemde eğitime açıldı. Zaten daha önce pandemi sürecinde de olumsuz etkilenen eğitim süreçlerinin, deprem sonrasında kesintiye uğraması; çocukların psikolojik ve sosyal gelişimlerinden tutundan da toplumsal hayatın normalleşmesine kadar birçok açıdan kritik önem arz eden bir konu. Dolayısıyla eğitim-öğretim faaliyetlerinin sorunsuz bir şekilde devam edebilmesi için eksik yapıların bir an önce yeniden inşa edilmesi ve bölgedeki koşulların iyileştirilmesi gerekiyor. Bunun için de kamu, özel sektör ve sivil toplum iş birliklerinin güçlendirilmesi şart” dedi.

Bir, sıfırdan büyüktür bilinciyle hareket edilmeli

Sever, “Özellikle böyle afet dönemlerinde bir kez daha anlıyoruz ki toplumsal dayanışma için atılan her adım çok büyük fark yaratıyor. Sorunların derinliği karşısında hiçbir şey yapmamayı tercih etmek yerine, bir sıfırdan büyüktür bilinciyle hareket edilmeli. Multinet Up olarak 6 Şubat depremlerinden etkilenen bölge insanımızın, özellikle de çocuklarımızın ihtiyaçlarına elimizden geldiğince çözüm geliştirmeyi sorumluluklarımızın bir parçası olarak gördük ve bu yöndeki çalışmalarımıza kesintisiz olarak devam ettik. Bu proje kapsamında ise; depremde yıkılan İstiklal Halil Arık Ortaokulu’ndaki eğitim faaliyetlerinin kesintisiz olarak devam edebilmesi için Koruncuk Vakfı ile kurulumunu tamamladığımız konteyner okulumuzun bugün pırıl pırıl 210 öğrenciye ev sahipliği yaptığını görmek bizleri çok mutlu etti. Projede emeği geçen herkese Multinet Up adına teşekkürlerimizi sunuyorum. Koruncuk’la afet bölgesinin eğitim ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik iş birliğimiz ilerleyen süreçte de devam edecek” dedi.

Koruncuk Vakfı Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu Başkanı Av. Dr. Figen Samuray ise, “Koruncuk Vakfı olarak 6 Şubat’ın ardından ilk odağımız kız çocuklarının yaşam alanları ve eğitimleri oldu. Bu yıl Koruncukköylerimizin kontenjanlarını artırdık ve hızla yurdumuzun kapılarını depremden etkilenen kız çocuklarına açtık. Bunun yanı sıra deprem bölgesinde ilk günden itibaren çalışmaya başladık. Vakfımızın temasına uygun bir şekilde eğitim ve kız çocuklarının eğitime erişmeleri konusunda aktif rol oynayarak projeler ürettik ve üretmeye devam ediyoruz. Sosyal yaşamın iyileşmesi ve çocuklarımızın geleceğe daha sağlıklı yürüyebilmesi için eğitimin kesintisiz şekilde devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Deprem bölgesinde yaklaşık 5 milyon çocuk bulunuyor ve bu çocuklar yaşam alanlarını en önemlisi mahremiyet alanlarını kaybettiler. Kişisel alandan mahrum kalan çocukların hızla yeni ve sağlıklı alanlara kavuşması en büyük dileğimiz. Pandemi nedeniyle uzaktan eğitime hızla adapte olmak zorunda kalan çocuklar şimdi de deprem nedeniyle eğitimden temelli uzaklaştı. Hangi koşulda olursa olsun temel hak olan eğitim hakkından hiçbir çocuğun mahrum kalmaması için çalışmaya devam edeceğiz. Bugün, Multinet Up iş birliği ile bugün İstiklal Halil Arık Orta Okulu’nu konteyner okul olarak açıyoruz. İnanıyorum ki sosyal sorumluluk bilincinde olan kurumların sivil topluma olan katkıları ve kamu iş birlikleri ile depremin yaralarını saracağız. Konteyner okulumuzun yapımında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız. Yeni eğitim-öğretim döneminin tüm öğrencilere hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Hitit’ten Kanada’ya teknoloji ihracatı

0

45 yıllık geçmişiyle Kanada’nın en köklü havayolu firmalarından olan Air Inuit, operasyonlarını çok kapsamlı bir teknoloji partnerliği yaptığı Hitit ile sürdürecek.  Air Inuit, yazılım çözümleri ihtiyaçları için Hitit’in Crane çözümlerini tercih ederken, Hitit de teknolojisi ile Kanada pazarına girerek, ihracat yaptığı ülkelere bir yenisini daha ekledi.

Kanadalı havayolu şirketi, Crane markalı yazılım ürünlerini sistemine entegre etmesi sonrasında, Türk teknolojisi ile operasyonlarını sürdürecek. Yolcu Hizmet Sistemleri (PSS) dışında muhasebe çözümleri için de Crane çözümlerini tercih eden Kanadalı havayolu şirketi, 20 farklı bölgeden 60’a yakın destinasyona uçacak. 

Hitit’in yeni ihracat rotası: Kanada

Hitit Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Nevra Onursal Karaağaç

Hitit’in Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Nevra Onursal Karaağaç, zengin kültürel mirası ve doğal güzelliklerini korumaya olan bağlılığıyla bilinen bu eşsiz bölgeye hizmet vermekten duydukları heyecanı dile getirirken, şunları söyledi: “Altı kıtada, çok sayıda ülkeye teknoloji ihracatı yapıyoruz. Lakin Air Inuit iş birliği sayesinde ilk defa Kanada semalarında olacağız.” 

Hizmet yelpazesine yeni bir ihracat rotası daha eklemenin gururunu yaşadıklarını belirten Karaağaç sözlerine şöyle devam etti: “2024’ün ikinci yarısında tamamlanması planlanan sistem geçişi için ekiplerimiz çalışmaya başladı. Air Inuit’in kurumsal kültürüyle uyumlu ve yüksek yolcu memnuniyetini odağına alan hizmetlerimiz ile yeni partnerimizin hedeflerine ulaşması için en yakın çalışma ortağı olacağız.”

“Hitit’in güçlü teknolojik havayolu çözümleri bizi yeni zirvelere taşıyacak”

Air Inuit Başkanı ve CEO’su Christian Busch da yaptıkları iş birliği hakkında şöyle konuştu: “İnovasyon Air Inuit’in en kuvvetli yönlerinden biridir ve bugün Hitit tarafından sunulan son derece güçlü teknolojik havayolu çözümlerinin bizi yeni zirvelere taşıyacak bir yolculuğa çıkartacağına inanıyor ve bu partnerlikten dolayı çok memnun olduğumuzu belirtmek istiyorum.”

Kaspersky Secur’IT Cup’23 kayıtları açıldı

0

Yeni teknolojiler yeni dijital yollar açıp ufkumuzu genişletirken, yeni güvenlik zorluklarını da beraberinde getiriyor. Daha güvenli bir dünya inşa etmeye kendini adayan Kaspersky, siber tehditlerle mücadelede ön saflarda yer alıyor ve dünya standartlarındaki uzmanlığını toplumla, özellikle de gelecekte bu görevi devralacak olan gençlerle sürekli olarak paylaşıyor.

Bu yıl Kaspersky’nin uluslararası Secur’IT Kupası’nın altıncısı düzenleniyor. Yarışmanın ana amacı genç yetenekleri profesyonel gelişimlerinde desteklemek ve yeni teknolojilerin gelişimiyle ortaya çıkan veya gelecekte ortaya çıkabilecek güvenlik sorunlarını hafifletmek için yeni çözümler üretmelerini sağlamak.

Secur’IT Cup’23 için katılımcılar, aşağıdaki ana başlıklardaki güvenlik sorunlarını ele alan çözümler için fikir üretebilirler:

  • Gaming & Geeks – Katılımcılar, cihazların verimliliğini artıran ve oyun dünyasının güvenliğine katkıda bulunan güvenilir ve yenilikçi güvenlik çözümlerini önerebilirler.
  • FinTech – Yarışmacılar, finans sektörü için dünyanın dört bir yanındaki insanların saldırılardan ve siber suçlardan daha fazla korunmasına yardımcı olabilecek siber savunma projelerini geliştirebilirler.
  • İnsanların ve nesnelerin takibi ve güvenliği – Yetenekli gençler, verilerin korunmasını, yasal olarak izlenmesini ve toplanmasını güvence altına alacak projelerini sunabilirler.
  • Aile bakımı – Yarışmacılar yaşlı bakımı veya evcil hayvan bakımı alanlarında projeler üretebilirler.

Kaspersky Akademik İşler Başkanı Evgeniya Russkikh, şunları söylüyor: “Genç yetenekleri desteklemenin önemini her zaman vurguluyoruz. Bu yıl ekibimiz yıllık yarışmamızı ‘büyüyen bir yuvaya’ dönüştürme fikrine odaklanıyor. Katılımcıların projelerini geliştirmelerine ve uygulamalarına yardımcı olmak için onlara özel web seminerleri ve Kaspersky uzmanlarıyla oturumlar sunacağız, Bu çabalarımızın sadece genç yetenekleri harika fikirler geliştirmeye teşvik etmekle kalmayacağını, aynı zamanda sunulan fikirleri yarışmanın tamamlanmasından sonra başarıyla işleyecek değerli ürünlere dönüştüreceğini umuyorum.”

Bu yıl yarışma dört ana aşamada gerçekleşecek:

  • 02.10.23 – 15.10.23 – Fikir geliştirme; 
  • 16.10.23 – 29.10.23 – İş modeli oluşturma;
  • 30.10.2023 – 12.11.2023 – Prototip tasarımının tanıtılması;
  • 13.11.2023 – 26.11.2023 – Fikrin sonuçlandırılması.

Her aşama projenin belirli bir kilometre taşına adanacak ve Kaspersky ekibi tarafından katılımcılara destek sağlanacak. Örneğin iş modeli geliştirme aşaması, katılımcıların bu modellerin nasıl hesaplanacağını, hangi temel performans göstergelerinin ele alınacağını ve diğer yararlı ayrıntıları öğrenecekleri bir web semineri içerecek. “Fikir geliştirme” ve “prototip geliştirme” aşamalarında ise katılımcılar Kaspersky ekibinden uzman tavsiyesi isteyebilecek.

Küresel akışla eş zamanlı olarak yarışmanın bölgesel akışı da devam edecek ve öğrencilerin küresel yarışmaya katılmalarına yardımcı olacak. Bölgesel akış, öğrencilerin ekipler halinde bir araya gelerek projelerini geliştirdikleri yerel etkinliklerden oluşacak. Sonuçta bölgesel etkinliğin parçası olarak en iyi projeyi sunan ekip küresel finallere katılmaya hak kazanacak.

Final etkinliği 13 Aralık 2023 tarihinde çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek. Birincilik ödülü 10 bin dolar, ikincilik ödülü 3 bin dolar ve Kaspersky’den bir e-öğrenme eğitimi, üçüncülük ödülü ise Kaspersky’den bir e-öğrenme eğitimi olarak belirlendi.

Kaspersky’s Secur’IT Cup 2023’e katılımla ilgili daha fazla ayrıntıyı yarışmanın resmi web sitesinde bulabilirsiniz.

Artık Jeep de elektrikli: Yeni Avenger EV’ye yakından bakın!

Jeep Avenger EV hakkında bahsetmeye değer üç çok önemli şey: Birincisi, bu Jeep’in ilk tamamen elektrikli arabası. İkincisi, şimdiden 2023 için Yılın Avrupa Otomobili seçildi. Üç de, biraz şaşırtıcı bir şekilde, ABD’de satışa çıkmayacak.

Bunun temel nedeni her ne kadar sunduğu özelliklerle bir arazi aracı profili sunsa da, yükseltilmiş bir Golf den daha büyük olmuyor olması. Jeep, 4.084 milimetre uzunluğunda ve 1.776 milimetre genişliğindeki aracının Amerikan kültüründeki SUV’lerle boyut olarak örtüşmediğinin, dolayısıyla pazar şansının zayıf olduğunun farkında. Bu nedenle böyle bir pazara girmemeyi tercih ediyor.

Jeep Avenger EV, bir yetişkin seyahat edebilmesi için oldukça iyi bir arka yaşam alanı sunuyor. Buradaki tek problem, dar kapı alanı ve yüksek eşiğin yolcuların binişini zorlaştırıyor oluşu.

Jeep, sunduğu ferah yaşam alanı ve 355 litrelik bagaj hacmi ile bağlı olduğu Fransız grubundaki akrabalarına iyi bir fark atıyor.

9 saniyelik bir 0-100 performansına sahip olan Avenger saatte 150 km’lik bir son hız ve 300 km’lik bir menzil sunuyor. 115 kw güce ve 260 Nm tork değerine de sahip.

Avenger, 50.8 kWh kullanılabilir bataryası ile ev tipi bir şarjda 0’dan 300 km menzile 5 saat 30 dakikada ulaşabiliyor. Hızlı şarjda ise 30’dan 240’a 26 dakikalık bir şarj süresi sunuyor.

Her Avenger, premium bir araç olmasından doğan bir hak olarak ön camda 10.25 inç, manzaraya monte edilmiş bir Uconnect dokunmatik ekran sistemi alıyor. Doğal olarak, kablosuz Android Auto ve Apple CarPlay standart ve ana sayfayı istediğiniz gibi ayarlamanıza izin veren 12 yapılandırılabilir widget var. Ekran yanıt süreleri iyi ama şaşırtıcı değil ve grafikler çoğu rakiple benzer şekilde aynı seviyede, ancak sizi gerçekten şaşırtacak bir şey yok.

Kolay ana sayfa iadeleri için veya kolayca açıp kapatabilmeniz için ekranın altında fiziksel kısayol düğmeleri bulunması oldukça güzel. Çünkü kullanıcılar için seyahat esnasında dokunmatik ekrandan bir şeyler aramak trafiğe odaklanmayı engelleyebiliyor.

Araç, üst paketlerinde yarı otonom olarak tabir edilebilecek çeşitli sürüş özellikleri de sunuyor.

Avenger, kullanımı kolay ve pratik bir araba. Eco, Normal ve Spor modlarıyla hem performansı hem de direksiyon hissiyatını ayarlama imkanı sunuyor. Ancak arabanın içerisinde yer alan ucuz plastik hissiyatı ve gereğinden fazla trim sesi kullanıcıları olumsuz bir deneyim yaşatıyor.

Jeep gibi bir markanın yenilikçi ve premium aracına daha performanslı, kalite hissiyatını daha fazla vurgulayan bir araç yakışırdı. Ancak yine de kendi sınıfında fiyat performans artışı sunarak kendine has bir kullanıcı kitlesi yakalayabilir.

Tüpraş Ventures, yerli robotik girişime yatırım yaptı

0

Türkiye’nin enerji sektörünün önde gelen isimlerinden biri olan Tüpraş, inovasyona verdiği önemi bir kez daha kanıtlıyor. Tüpraş’ın girişimcilik kolu olan Tüpraş Ventures, yerli girişim AISField’a yapılan yatırım ile robotik teknolojilerin sınırlarını genişletiyor.

AISField tarafından geliştirilen “RUVI OilDiver” adını taşıyan bu robot, akaryakıt tanklarının içerisinde dolu haldeyken taban kontrolü ve bakım işlemlerini mükemmel bir hassasiyetle gerçekleştiriyor. Bu girişim, Tüpraş’ın rafineri sahalarını daha verimli ve güvenli hale getirme hedefine önemli bir katkı sunacak.

RUVI OilDiver, sualtı dronu teknolojisinin endüstriyel sektöre entegre edilmiş bir versiyonunu. Rafineri ve yakıt depolama tankları gibi endüstriyel tesislerin su tanklarına görsel ve ultrasonik muayene yapabilen bu robot, aynı zamanda “I-Cleaner” adını taşıyan başka bir robotla birlikte çalışarak tanklardaki kirliliği temizleme görevini başarıyla üstleniyor.

Yatırımın bir diğer büyük avantajı, iş sağlığı ve güvenliği alanında ortaya çıkıyor. RUVI OilDiver sayesinde, tanklar devre dışı bırakılmadan kontrol ve bakım yapılabilir hale geliyor, bu da çalışanların tank içerisine girmesini gereksiz kılıyor. Ayrıca, geleneksel temizlik yöntemlerine göre hidrokarbon temizliği yapıldığı için atık oluşumu ve bertaraf işlemleri minimize ediliyor, bu da çevresel sürdürülebilirlik açısından büyük bir adım anlamına geliyor.

Tüpraş Ventures, bu yatırımın sadece başlangıç olduğunu ve robotik teknolojiler alanında yeni yatırımlar yapmayı ve iş ortaklıklarını desteklemeyi planladığını belirtiyor. AISField’ın RUVI OilDiver robotuyla elde edilen zaman ve maliyet tasarrufları, Tüpraş’ın operasyonlarını daha verimli ve çevre dostu hale getirmesine katkı sağlayacak gibi görünüyor. Bu işbirliği, Türkiye’nin teknoloji alanındaki yerel yeteneklerini ve enerji sektöründeki yenilikçiliği vurgulayan önemli bir adım olarak öne çıkıyor.

Fransa’da iPhone 15 lansmanı grev gölgesinde

0

Fransa’daki 20 Apple mağazasında çalışan işçiler, şirketin en yeni iPhone’unun raflarda yerini alacağı Cuma ve Cumartesi günleri greve gidecek.  Firmayla maaş zammı anlaşmazlığı yaşayan sendikalar Amerikan teknoloji devini umursamazlıkla suçladı. Sendikalar, X’te (eski adıyla Twitter) yayınladıkları ortak bildiride, “Tamamen meşru olmalarına rağmen yönetim taleplerimizi ve endişelerimizi görmezden gelmeye karar verdi, Apple Retail France’ın 4 sendikası 22 ve 23 Eylül tarihlerinde grev çağrısında bulunuyor” dedi.

Greve gidecek sendikalar, işçilerin ülkedeki Apple mağazalarının dörtte üçünde eyleme geçebileceğini belirtiyor. Sendika yetkilileri müşterilerin alışveriş yapmalarının engellenmeyeceğini vurguluyor ancak iPhone 15’e ve diğer Apple ürünlerine kavuşmayı bekleyen hayranlar muhtemelen her zamankinden çok daha uzun süre beklemek zorunda kalacaklar. Apple Fransa, çalışanlarına %4,5’lik bir zam teklif etmiş ancak sendikalar %7’lik bir artış istemişlerdi. Görüşmelerin çıkmaza girmesi sonucunda sendikaların grev kararı aldıkları bildiriliyor.

Apple daha önce Avustralya’da benzer bir grev girişimiyle karşı karşıya kalmıştı. Pandemi döneminde ekonomik dalgalanmalar yaşayan şirket, bazı departmanlarında küçülmeye giderken birçok bölgesinde de çalışma şartlarını ağırlaştırmıştı. Avustralya’daki Apple çalışanları da ücret zammı yetersizliği nedeniyle RAFFWU sendikası çatısında grev kararı almıştı.

Apple geçtiğimiz hafta düzenlediği “Wonderlust” etkinliğinde iPhone 15’i tanıtmıştı. En yeni iPhone, özelleştirilebilir bir “aksiyon düğmesi” ve üst düzey Pro serisinde titanyum gövde de dahil olmak üzere bir dizi yeni özellikle birlikte geliyor. Yeni iPhone 15 serisi, 15 Eylül Cuma günü ön siparişe sunuldu. Bu hafta sonu yani 22 Eylül’de ise ABD’de ve 40’tan fazla ülke ve bölgede piyasaya sürülecek. Kullanıcılar, bu yeni modellerin getirdiği performans artışı ve özelliklerle heyecanlanıyor.

Grev, Apple’ın Fransa’daki son baş ağrısı oldu. Ülkenin düzenleyici kurumları kısa bir süre önce Apple’a, yüksek radyasyon değerleri nedeniyle iPhone 12’nin Fransa’da satışını durdurmasını emretmişti. Apple önce bulgulara itiraz etmiş, ancak daha sonra bir yazılım güncellemesi yayınlayacağını açıklamıştı.

Neuralink insanlı deneylere başlıyor!

0

Neuralink’in PRIME (Precise Robotically Implanted Brain-Computer Interface – Hassas Robot İmplantlı Beyin-Bilgisayar Arayüzü) adı verilen insanlı ilk deneylerine, omurilik yaralanması veya ALS nedeniyle kuadriplejisi (kol ve bacakların his ve hareket kabiliyetini yitirmesi ile oluşan felç) bulunan hastalar katılacak. İmplant takılacak gönüllülerin en az 22 yaşında olmaları ve güvenilir bir bakım hizmetine sahip olmaları gerekiyor.

Musk 2022’de cihazı kendi beynine yerleştirmeyi planladığını söylemişti, ancak çılgın CEO’nun ilk katılımcı grubu arasında yer alması pek olası görünmüyor. 2016 yılında kurulan Neuralink, nörolojik rahatsızlıkları olanların çeşitli cihazlarla iletişim kurmasını ve bunları kontrol etmesini sağlayan bir teknoloji geliştiriyor. Bu teknoloji, bir implant vasıtasıyla insan beynini bir bilgisayar arayüzüne bağlıyor. Böylece örneğin felçli bir kişi, yalnızca el hareketlerini hayal ederek potansiyel olarak telefonunu kullanabilir hale geliyor. Bununla birlikte uzmanlar, her zaman hırslı olan Musk’ın uzun vadede insanları “insanüstü biliş” ile donatabileceği bir teknoloji arayışında olduğunu öne sürüyor.

Neuralink, ilk etapta PRIME çalışmasını N1 implantının (N1) ve R1 adı verilen cerrahi robotunun güvenliğini değerlendirmek için kullanmak istediğini söylüyor. Ayrıca bu deney, felçli kişilerin harici cihazları düşünceleriyle kontrol etmelerini sağlamaya yönelik beyin-bilgisayar arayüzünün ilk işlevselliğini de değerlendirecek.

Neuralink web sitesinde ilgili deneyi “R1 robotu, N1 implantının ultra ince ve esnek ipliklerini beynin hareket niyetini kontrol eden bir bölgesine cerrahi olarak yerleştirmek için kullanılacak. Yerleştirildikten sonra, N1 implantı kozmetik olarak fark edilmez olacak ve beyin sinyallerini kablosuz olarak kaydederek hareket niyetini algılayan arayüze iletecek” şeklinde tanımlıyor. Çalışmanın ilk hedefi ise insanlara yalnızca düşüncelerini kullanarak bir bilgisayar imlecini veya klavyeyi kontrol etme yeteneği kazandırmak.

PRIME çalışması Mayıs ayında FDA tarafından verilen muafiyet kapsamında yürütülüyor. Neuralink geçtiğimiz yıl beyin-bilgisayar arayüzünü bir maymun üzerinde başarılı bir şekilde uygulamış ve maymunun sadece düşünerek Pong oynadığı bir videoyu paylaşmıştı.  Maymun aynı yöntemi kullanarak bilgisayar imlecini de hareket ettirebilmişti.  Ancak şirket, hayvanlı deney çalışmaları yüzünden ciddi eleştirilere de maruz kaldı.

Kısa süre önce implant kullanılan 23 maymundan 15’inin öldüğü iddialarına yanıt veren Elon Musk ise söz konusu ölümlerin implanta bağlanmasının yanlış olduğunu söylemişti. Musk, ilk hayvan deneylerinde sağlıklı maymunlar üzerindeki riski en aza indirmek için ölümcül derecede hasta maymunlar kullanıldığını açıklamıştı.

Xiaomi Watch 2 Pro satışta: fiyat ve özellikleri

0

Akıllı telefon sektörünün önde gelen markalarından Xiaomi, giyilebilir teknoloji alanındaki yatırımlarını hız kesmeden sürdürüyor. Uzun bir süredir sızıntılarıyla gündemi meşgul eden Xiaomi Watch 2 Pro sonunda Avrupa’da listelenmeye başladı. İşte Xiaomi Watch 2 Pro’nun fiyatı ve beklenen özellikleri.

Xiaomi Watch 2 Pro, daha önce M2233W1 model numarasıyla IMEI veri tabanında görüldüğü sızıntılarla gündeme gelmişti. Şimdi ise, akıllı saatin şık ve yuvarlak bir tasarıma sahip olacağı doğrulandı. Heyecanla beklenen LTE versiyonu, Avrupa’da görünmeye başladı. Sızdırılan ekran görüntülerine göre, akıllı saatin temel modeli 269,99 euro fiyatla satışa sunulacakken LTE sürümü 329,99 euro olarak liste fiyatına sahip olacak.

Ancak dikkat edilmesi gereken bir nokta, fiyatlandırmanın bölgeden bölgeye değişebileceğidir. Bazı raporlar, Avrupa pazarında 249,99 eurodan daha düşük bir fiyatın mümkün olabilir.

Yeni saatlerin özellikleri özelliklerine göz atacak olursak, cihaz 466×466 piksel çözünürlüğünde 1,43 inç boyutlarında bir AMOLED ekrana sahip olacak. Bu ekran, 2GB RAM ve 32GB depolama ile desteklenen Snapdragon W5+ Gen 1 işlemci tarafından güçlendirilecek. Ayrıca modelin LTE ve Bluetooth olmak üzere iki farklı sürümü bulunacak.

Tasarım açısından yeni saatler, dayanıklı Gorilla Glass ve çelik bir gövdeye sahip olacak ve gümüş deri veya siyah kauçuk kayış seçenekleri sunacak. Saatin sensör bölümünde 150 spor modu, EKG izleme, kalp atış hızı izleme, vücut ısısı ve uyku takibi gibi önemli özellikler bulunacak. Ayrıca suya dayanıklılık derecesiyle (50 metreye kadar) kullanıcılarına rahatlık sağlayacak.

Makinelerin yükselişi: ABD’de insansı robot fabrikası!

0

RoboFab adı verilen 70.000 metrekarelik tesisin, ticari robotların seri üretimine adanmış türünün ilk örneği olduğu söyleniyor. Tesisin ilk yıl içinde yüzlerce Digit robotu üretmesi ve yılda 10.000’den fazla robot üretebilecek kapasiteye ulaşması bekleniyor. Digit, fabrikalarda ve sanayi tesislerinde insan işgücüyle birlikte çalışmak üzere tasarlanmış. Digit’in başlıca kullanım alanı ise depolarda ve dağıtım merkezlerinde toplu malzeme taşıma işi ve sevkiyat. Yeni üretilen Digit robotlarından bazıları aynı zamanda kendi üretildikleri fabrikada çalışacak ve kolileri taşıyacak, yükleme ve boşaltma yapacak.

İnşaatına geçen yıl başlanan ve bu yıl içinde kapılarını açacak olan tesisle ilgili verdiği demeçte Agility Robotics CEO’su Damion Shelton, “Fabrikamızın açılışı robotik tarihinde çok önemli bir dönüm noktası çünkü ticari insansı robotların seri üretimi resmen başlamış oluyor” diyor ve ekliyor: “Digit’i tasarlarken özellikle lojistik sektöründeki yaralanmalar, tükenmişlik sendromu ve doldurulamayan işgücü boşlukları gibi zor sorunları çözmeyi temel aldık. Digit’i insanların daha insan olmalarını sağlama nihai vizyonuyla inşa ettik. Yeni bir teknoloji geliştirirken en önemli dönüm noktası, bu teknolojiyi gerçek ve yaygın bir etkiye sahip olabileceği bir ölçekte seri olarak üretebilmenizdir. Bugün bu fabrikayla birlikte bunu başarmış oluyoruz.”

Agility Robotics’in COO’su Aindrea Campbell ise “İnsansı robotlar için dünyanın ilk fabrikasını inşa etmekle kalmıyoruz, aynı zamanda bunu ABD’deki mühendislik merkezimizden yaklaşık 50 km uzakta yapıyoruz ki bu da bizi hızlı bir şekilde ölçeklendirmek için çok avantajlı bir konuma ulaştırıyor. RoboFab’ı Oregon’da son teknoloji ürünü bir üretim merkezi olarak kurarak, yalnızca gelişmiş robotik sistemlerin geliştirilmesini ve yaygınlaştırılmasını hızlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda inovasyonu geliştiriyor ve yüksek vasıflı iş fırsatları yaratıyoruz” diyor.

Agility Robotics’in seri üretime hazırlandığı Digit, 175 cm boyunda ve 65 kg ağırlığında. Günde 16 saat çalışıp, şarjı azaldığında kendi kendine şarj ünitesine gidebilen Digit, 16 kg’a kadar yük taşıma kapasitesine sahip. Öne, geriye ve yanlara doğru hareket edebilen insansı robot, karşısına bir engel veya insan çıktığında bunu otomatik olarak algılayıp durabiliyor ve yeni bir rota oluşturabiliyor.

Tesisin faaliyete geçmesi Agility’yi henüz seri üretim aşamasına ulaşmamış olan Tesla ve Apptronik gibi rakiplerinin önüne geçiriyor. İki ayak üzerinde durabilen insansı robot üretimi, başta savunma sanayi ve lojistik sektörleri olmak üzere pek çok farklı sektörden yatırım çeken önemli bir dönemece girmiş durumda. Her yıl bu konuda çeşitli yarışmalar düzenlenirken üretilen insansı robotlar teknoloji etkinliklerinde de büyük ilgi çekiyor.   

Önümüzdeki hafta Microsoft için oldukça kritik! Activision Blizzard anlaşmasında karar verilebilir

0

The Verge tarafından yayınlanan bir habere göre Birleşik Krallık’taki Rekabet ve Piyasa Otoritesi’nin Microsoft ile Activision Blizzard arasındaki anlaşma hakkında bir ön karar vermesi bekleniyor.

Verilecek olan kararı 18 Ekim de alınacak nihai bir karar takip edecek. Şirket, istediği sonuçları alabildiği taktirde anlaşmanın önünde hiçbir engel kalmamış olacak.

Microsoft'ta büyük Hassas Veri Sızıntısı

Microsoft, oyun pazarındaki hacmini artırmak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Oyun bölümünün CEO’su Phil Spencer, daha geçtiğimiz günlerde pazarlama departmanına Nintendo’ya ne kadar ihtiyaçları olduğunu ve pazarlamada ne kadar önemli bir rol üstlenebileceğini anlatan bir mail attı.

Ancak tüm bu gelişmelerin arasında Microsoft için düzenleyici engelleri oldukça zaman kaybı yaratıyor. Gelecek hafta alınacak olan karar şirketin yakın gelecekteki gidişatını büyük ölçüde etkileyecek.


Beefull elektrikli araç şarj istasyonlarının sayısını artıracak

Beefull, elektrikli araç şarj istasyonları ve paylaşımlı powerbank hizmetlerini aynı mobil uygulamada bir araya getirerek hem elektrikli araçların hem de cep telefonlarının enerji ihtiyacını karşılamayı hedefliyor.

Günümüzde daha ekonomik ve çevre dostu bir ulaşım aracı olan elektrikli otomobillere (EV) olan talep her geçen gün artarken Türkiye genelinde elektrikli araç şarj istasyonlarının sayısı da katlanarak büyüyor. Türkiye’de elektrikli araç şarj istasyonu markaları arasında sektör deneyimi ile öne çıkan ve bu yılın sonuna kadar toplam araç şarj istasyonu sayısını 500’e ulaştırmayı planlayan Beefull, elektrik şarj istasyonu altyapı operasyonları ile mühendisliği konusunda uzman kadrosu ve yazılım gücü ile fark yaratıyor. 

AC (alternatif akım) ve DC (doğru akım) Elektrikli Araç Şarj İstasyonları ile paylaşımlı powerbank hizmetini aynı mobil uygulamada bir araya getiren dünyadaki ilk ve tek marka olarak, “paylaşımlı enerji ağı” mottosu ile sektöre adım attıklarını söyleyen Beefull Pazarlama Müdürü Elif Cerit, “Dijitalleşmenin ve sürdürülebilirliğin hayati önem taşıdığı yeniçağda bu iki başlığı içinde barındıran, paylaşımlı powerbank noktalarımız ve elektrikli araç şarj istasyonları hizmetini birlikte sunuyoruz. Herkesin enerjiye kolay ve hızlı ulaşımını hedeflediğimiz bu yolda; kamu, sağlık ve eğitim kurumları, konut, site, iş merkezi ve plazalar, akaryakıt istasyonları, otoparklar, oto galeriler, oto servisleri, alışveriş merkezleri, dinlenme tesisleri, otel, kafe, hastane ve havalimanlarında elektrikli araç şarj istasyonlarımızla yerimizi almaya devam ediyoruz. Burada bizi sektörümüzde farklılaştıran ana unsuru sektördeki deneyimimizi yeni teknolojilerle buluşturmamız yani uzmanlığımızı e-mobilite boyutuna taşıma vizyonumuz diye özetleyebilirim. Tek mobil uygulamadan kontrol edilebilen paylaşımlı powerbank noktalarımız ve elektrikli şarj istasyonlarımız aslında bu sözünü ettiğim inovatif bakış açısını en iyi şekilde ifade ediyor. Mobil uygulamamızı indiren tüketicilerimiz, uygulama içerisinde bulunan harita üzerinden en yakın istasyona çok kolay bir şekilde ulaşıyor. Elektrik kablosunu araca bağlayıp, QR kodu okutarak uygulama üzerinden hızlıca şarj işlemini yapabiliyor. Bu arada 7/24 çağrı merkezi hizmeti ile de ihtiyaca uygun teknik destek sağlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu. 

“Bu yılın sonunda elektrikli araç şarj istasyon sayısı 500’e ulaşacak”

Küresel ısınmanın etkilerinin toplumların günlük yaşamında gözlenir hale geldiğine işaret eden Elif Cerit, “Sürdürülebilirlik konusunun, artık bireylerin günlük yaşamlarındaki satın alma kararlarını etkilemesi de elektrikli araç dönüşümünü hızlandırıyor. Elektrikli araçlarda en büyük bariyer olarak görülen menzil ve şarj istasyonu konusunda önemi adımlar atıldı. Son yıllarda ortalama 200-350 km menzile sahip elektrikli araçlar şu sıralar 500-600 km menzile ulaşmış durumda. Yapılan Ar-Ge çalışmaları ile bu menzil sorunu hızla giderilmeye başlandı. Şarj istasyonlarının sayısı, biz ve bizim gibi markaların hızlı yaygınlaşması sayesinde sürekli artmakta. EPDK’nın son olarak açıkladığı verilere göre Türkiye genelinde şarj edilebilir elektrikli araç sayısı 27 bini aşarken, şarj noktası (soketli) sayısı 8 bini, elektrikli araç şarj istasyonu sayısı da 3 bin 790’ı aştı. Bu pazarda aktif olarak yer alan şirketimizin hedefi şarj istasyonu sayımızı bu yılın sonunda 500’e çıkarmak” ifadesini kullandı.

“Web sitemizde enerji ve şarj dolum süreleri hesaplama seçenekleri var”

Beefull olarak elektrikli araç sahibi tüketicilerin hızla evlerine bireysel şarj satın almalarını desteklediklerini söyleyen Cerit, “Müşteri deneyimini ön planda tutan mobil uygulamamız ile müşterilerimize yönelik düzenlediğimiz özel kampanyalarımızla pek çok fırsat sunuyoruz.  Elektrikli araç şarj ağı işletmeciliğine başvuran yatırımcılara yazılım, donanım ve kurulum konularında danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Şarj istasyonun tedariği, kurulumu, devreye alma, bakım ve onarım, markaya özel mobil uygulama, ödeme sistemi entegrasyonu gibi her alanda özetle lisans başvuru sürecinden platform yönetimine, istasyon kurulumundan çağrı merkezi sürecine kadar uçtan uca bir danışmanlık ile müşterilerimizin yanında yer almaktayız. Bu arada elektrikli araç kullananların hayatını kolaylaştırmak için web sitemizde “enerjini hesapla” ve “şarj dolum sürelerini” gösteren özel uygulamalarımız da var. Web sitemizde “enerjini hesapla” başlığı ile çıkan seçeneği tıklayanlar elektrikli araç modelini ve yılda kaç kilometre yaptıklarına yönelik bilgileri girerek, AC ve DC şarj cihazları ile dolum bedellerini ve kazançlarını görebiliyor.  Aynı şekilde “şarj dolum süresi” seçeneğini kullanarak araçlarının modellerine göre AC ve DC şarj ile dolum sürelerini çok hızlı bir şekilde öğrenebiliyorlar” diye konuştu. 

Starlink Türkiye’ye ayağını bastı: Bakandan ilk açıklama geldi!

SpaceX’in uydudan internet hizmeti Starlink, dünyanın birçok yerinde faaliyetlerine başlamış durumda. Kullanıcıları altyapı sıkıntılarından kurtaran hizmetin ülkemize ne zaman geleceği ise bir süredir merak konusuydu. Resmi olarak son açıklama ise Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fati̇h Sayan’dan geldi.

Aktarılan bilgilere göre SpaceX, Starlink’i Türkiye’de hizmete açmak için talepte bulundu. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ise bugün SpaceX yetkilileriyle verimli bir toplantı geçirdiklerini söyledi.

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fati̇h Sayan, toplantıda bu talebin resmen BTK’ya iletildiğini ifade etti.

Toplantı sonucunda BTK, 25 Eylül Pazartesi günü haberleşme sektörünün görüşünü almak için değerlendirme toplantısı düzenleyeceğini duyurdu.

Değerlendirme toplantısında Starlink’in Türkiye’de hizmet vermesi konusundaki fırsatlar ve riskler masaya yatırılması bekleniyor. Ayrıca kamuoyunun endişelerinin dinlenmesi ve sektör paydaşlarının görüşleri alınması muhtemel görünüyor.

Bu toplantılar sonrasında ise BTK’nın Starlink’e Türkiye’de faaliyette bulunup bulunamayacağına dair kararını açıklaması bekleniyor.

Starlink abonelik ücretleri ülkelere göre değişiklik gösteriyor. Ancak kullanıcıların ilk aboneliklerinde 599 dolarlık bir kit satın alması gerekiyor. Ayrıca internet abonelik fiyatı ise ABD’de 90 dolardan 250 dolara kadar çıkıyor.

Peki sizler Starlink Türkiye girişimi hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.

Türk Telekom’dan internete zam!

0

Türk Telekom, az önce yaptığı duyuruyla İnternet tarifelerinin fiyatlarında güncelleme gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada bireysel ve kurumsal internet ücretlerine 200 liraya kadar zam göze çarptı. Zam ücretleri 1 Ekim’den itibaren gerçekleştirilecek.

İnternet zammı, 1 Ekim 2023 tarihinden itibaren geçerli olacak

Türk Telekom, bireysel internet tarifelerinde, Alo dakika paketlerinde, Statik IP liste fiyatı ve devir, hat dondurma, hat kapama gibi tek seferlik işlem ücretlerinde zam gerçekleştirdi. Öte yandan gerçekleştirilen zam, taahhüdü bulunan abonelikleri kapsamayacak.

İnternet zammı 1 Ekim

Yapılan açıklama şu şekilde;

​​​​​”1 Ekim 2023 tarihinden itibaren; Evde/İşte İnternet tarifelerinin liste fiyatı, Yalın/Alo erişim liste fiyatı ve Alo dakika paketlerinin liste fiyatı, Statik IP liste fiyatı ve Tek Seferlik İşlem ücretlerinde (devir, hat dondurma, hat kapama) güncelleme yapılacaktır.

Bahse konu liste fiyatı güncellemelerinden, sadece taahhütsüz durumda olan müşterilerimiz etkilenecek olup, taahhütlü müşterilerimiz taahhüt süreleri boyunca herhangi bir fiyat değişikliğinden etkilenmeyecektir. Taahhütsüz müşterilerimiz de avantajlı kampanyalarımıza katılarak hiçbir fiyat değişikliğinden etkilenmeden kullanımlarına devam edebilirler.”

1 Ekim 2023 tarihinden itibaren ile geçerli olacak fiyat değişikliklerini görmek için​ aşağıdaki linklere tıklayınız.

Türkiye ve Dünyada E-Ticaret piyasasını neler bekliyor?

0

Geçtiğimiz yılın son büyük alışveriş günleri toplamda 35.27 milyar dolarlık harcama ve 130.2 milyon online alışveriş ile e-ticaretin ne denli hızlı büyüdüğünü gösteriyor. Bu hızlı büyüme, operasyonel karmaşıklığı da beraberinde getiriyor ve akıllı envanter yönetiminin önemini artırıyor. ParkPalet Kurucu Ortağı ve CEO’su Alp Çiçekdağı, 2023 e-ticaret sezonu öncesinde şunları ifade etti: “Tüketiciler artık küresel bir alışveriş kültürüne sahip. Bu nedenle karmaşıklaşan süreçleri yönetmek ve rekabet avantajı elde etmek için akıllı depolama çözümleri kritik öneme sahip”. 

Dünyada Online Alışverişin 5 Mega Günü: Hangi Sezonlar E-Ticarette Patlama Yapıyor?

  1. Cadılar Bayramı – 31 Ekim 2023: Pandemi öncesi seviyelere geri dönerek 2022’de 10,6 milyar dolar harcama yapıldı. 
  2. Şükran Günü – 23 Kasım 2023: ABD’de sadece Şükran Günü’nde 5,3 milyar dolarlık çevrimiçi harcama yapılıyor. Mobil alışveriş bu rakamın %55’ini oluşturuyor.
  3. Black Friday ve Cyber Monday – 24 ve 27 Kasım 2023: Black Friday, ABD’de 9,2 milyar dolarlık rekor harcamayla yılın en yoğun alışveriş günü. Cyber Monday, Amerikalıların %25 daha fazla harcama yaptığı diğer bir önemli tarih.
  4. Ücretsiz Kargo Günü – 14 Aralık 2023: Noel öncesi ürün teslimatı garanti eden bu etkinlik, her yıl popülaritesini artırıyor.
  5. Noel – 24-25 Aralık 2023: ABD’de Noel alışverişi için yıllık ortalama harcama 1.000 dolar civarında. Oyuncak, kıyafet ve hediye kartları en popüler kategoriler. 

Geçtiğimiz yılın aynı döneminden temel veriler

  • Geçen yılın aynı dönemi olan 1 Ekim-28 Kasım arasında tüketicilerin harcamaları toplamda 210 milyar doları buldu. Bu, 2021’e kıyasla 5 milyar dolar, 2020’ye göre ise 22 milyar dolarlık bir artışı temsil ediyor.
  • Adoba Analytics verilerine göre çevrimiçi Black Friday satışları yüzde 2,3 bir ivmeyle 9,12 milyar dolara ulaşurken, Cyber Monday gelirleri yüzde 5,8 artışla 11,3 milyar dolara çıktı.  
  • Cyber 5 (Black Friday’den Cyber Monday’e) çevrimiçi satışları toplamda yüzde 4 arttı (toplam harcama 35,27 milyar dolar).
  • 2022’nin Cyber 5 döneminde en yoğun alışveriş Black Friday’de yaşandı. Tüketicilerin yüzde 88’i bu günde, yüzde 50’si ise Cyber Monday’de alışveriş yaptı. Ayrıca, yüzde 37’si 2021 dönemine göre daha fazla online alışveriş yaptığını belirtti.
  • 2022 Black Friday hafta sonunda fiziksel mağazaları ziyaret edenlerin sayısı 122,7 milyonu geçti, bu 2021’e göre yüzde 17’lik bir artış. Ancak, 130,2 milyon çevrimiçiç alışveriş gerçekleşti.
  • Tüketici trafiği ölçümleri konusunda uzmanlaşmış bir grup olan PPlacer.ai’nin verileri, ABD’de Black Friday mağaza trafiğinin 2021 ve pandemi öncesine göre azaldığını gösteriyor. Ancak, Cyber 5 döneminde tüketicilerin yüzde 41’i alışverişlerini tamamen veya çoğunluğuyla çevrimiçi yaptı.

Çiçekdağı, “Cyber 5 döneminin satışları artırmasının, tüketicilerin gelecekteki alışveriş dönemlerine de katılacağını gösteriyor. Bu, özellikle e-ticaretin geleceği için olumlu. Farklı iş modelleri düşünen depo işletmeleri için de artan bir ihtiyacı işaret ediyor. 2023’te e-ticaretin büyümesi devam edecek gibi görünüyor. Mevcut depo kapasitesi ve lojistik desteği yetersiz kalan işletmeler, sipariş hacminin artışı ve tatil dönemlerinde yükselen müşteri beklentileri karşısında zorlanabilir. Biz ParkPalet olarak e-ticaretin her aşamasını daha akıllı ve etkili bir şekilde yönetmeyi amaçlıyoruz. 300’den fazla global depo ağı ile envanter yönetimini sadece kolaylaştırmakla kalmıyor, yoğun dönemlerde de maliyetlerinizi optimize ediyoruz. Logiwa WMS altyapımız sayesinde iş gücü verimliliğini yüzde 40’a kadar artırmak, sevkiyat siparişlerini 3 katına çıkarmak ve nakliye maliyetlerini yüzde 8 düşürmek artık mümkün. Entegrasyon ve gerçek zamanlı analiz kapasitemizle de iş süreçlerinizi hızlandırıyor ve müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarıyoruz” dedi.

ABD Adalet Bakanlığı’ndan Musk ve Tesla’ya ikramiye soruşturması!

0

 

Kısa bir süre önce 5 milyonuncu araç üretimini duyuran Tesla, ciddi bir soruşturma ile karşı karşıya. ABD’de borsada işlem gören şirketler yöneticilerine 10.000 dolar ve üzerinde ikramiye veya ek gelir verirse, firmanın bunu yatırımcılarına bildirmesi gerekiyor. ABD Menkul Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Tesla’dan bu bildirimin yapılmadığını açıklarken yetkililer ayrıca CEO Elon Musk’ın cam ev projesini de mercek altına aldı. Konuyla ilgili farklı soruşturmaların eş zamanlı olarak yürütüldüğü bildiriliyor.

ABD New York Güney Bölgesi Savcılığı’nın, Tesla ile Musk’a bağlı diğer kuruluşlar arasındaki finansal işlemler hakkında bilgi talep ettiği, özellikle de Tesla’nın Austin’deki yeni fabrikası yakınında kurulması planlanan “Proje 42” cam ev projesini soruşturduğu ifade ediliyor. Elon Musk herhangi bir cam ev projesi olmadığını açıklasa da kısa süre önce yayınlanan biyografisinde böyle bir projeden bahsedilmesi ve Musk’ın bir çiftlik evi hayali kurduğunun yazılması dikkat çekici. İddialar Tesla’nın söz konusu ev projesi için Elon Musk’a ciddi miktarlarda fon sağladığı ama bunu yatırımcılarına veya SEC’e duyurmadığı yönünde.

Musk’ın cam ev projesi hakkında ilk iddialar, Tesla’nın milyon dolarlık devasa cam panel siparişleri geçmesi sonucunda ortaya çıkmıştı. Bazı şirket çalışanları ve taşeron firmaların da bu cam panellerle ilgili gizli bir projede çalıştırıldıkları iddia edilmişti. Tesla yönetim kurulu ise bu panellerin niye sipariş edildiği konusunda bir iç soruşturma başlatmış ve Ağustos ayında görevinden ayrılan Tesla’nın Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcı (CFO) Zachary Kirkhorn konuyla ilgili endişelerini dile getirmişti.

Eski CFO Zachary Kirkhorn Tesla’da Elon Musk’ın veliahtı olarak görülse de geçirdiği 13 yılın ardından şok bir biçimde görevinden ayrılmıştı. Bu şok ayrılıkla Tesla hisseleri borsada %3’e yakın değer kaybetmişti. İkilinin arasının açılmasında Musk’ın gizli olarak yürüttüğü cam ev projesinin ve hissedarlardan habersiz bu projeye milyon dolarlar değerinde fon aktarılmasının yattığı ileri sürülüyor.

Bu yeni soruşturma Elon Musk’ın SEC radarına ilk girişi değil zira Musk 2018 yılında Tesla’yı borsadan çekebileceğini duyurmuş, sonrasında kararından vazgeçtiğini açıklamıştı. Bu söylentiler yüzünden firmanın hisselerinde ciddi bir oynaklık yaşanmış ve SEC konuyla ilgili soruşturma başlatarak Elon Musk ve Tesla’ya ayrı ayrı 20 milyon dolarlık bir ceza kesmişti.  

Uzmanlar, Musk ve Tesla’ya hem SEC hem de ABD Adalet Bakanlığı’nın ayrı ayrı soruşturma açtıklarının altını çizerken konunun önümüzdeki dönemde çok tartışılacağını ve Musk’ın ciddi bir ceza ödemek zorunda kalabileceğini dile getiriyorlar.   

Togg, mobilitenin geleceğini inşa ediyor!

180 ülkede telekomünikasyon sektörü için ortak normlar belirleyen ve 850’nin üzerindeki dijital ekosistem paydaşını birbirine bağlayan TM Forum’un Kopenhag’da düzenlediği DTW 2023 (Digital Transformation World) konferansına ikinci kez katılan Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, şirketin mobilite ekosistemindeki çalışmalarını ve gelecek hedeflerini katılımcılarla paylaştı. TM Forum’a üye olan ilk mobilite servis sağlayıcısı ve elektrikli akıllı cihaz üreticisi olduklarını hatırlatan Karakaş Kopenhag’daki DTW2023 konferansında yaptığı konuşmada, “Geleneksel OEM tedarikçilerinden blok zinciri kodlayıcılarına kadar iş ortaklarımızla birlikte mobilitenin geleceğini inşa ediyoruz” dedi.

Karakaş: “Kullanıcı odaklı ürün ve hizmetler geliştiriyoruz”

Togg
Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş DTW2023 konferansında

“Teknolojik gelişmeler, mega trendlerdeki değişim ve kullanıcı beklentileri otomotiv sektörünü kökten değiştiriyor. Otomobil artık dört tekerlekli bir ulaşım aracının ötesinde akıllı bir cihaza dönüşüyor. Akıllı evler, akıllı araçlar ve akıllı telefonlarla bağlanabilen otomobil en sofistike mobil cihaz haline geliyor. Geleneksel OEM’ler, telekomünikasyon şirketlerinin sahip olduğu mobilite geçiş sürecini yönetecek bilgi birikimine, telekomünikasyon şirketleri de sofistike mobil cihazlar hakkında bilgi birikimine sahip değil. Biz bu iki dünyayı birleştiriyoruz. Kullanıcı odaklı ürün ve hizmetler geliştirerek, geleneksel OEM tedarikçilerinden blok zinciri kodlayıcılarına kadar iş ortaklarımızla birlikte mobilitenin geleceğini inşa ediyoruz.”

Togg Trumore ve temiz enerji çözümleriyle değer ağı örüyor

Togg’da mobilite ekosisteminin üç dikeyi olduğunu hatırlatan M. Gürcan Karakaş, “Akıllı cihazımız T10X, dijital deneyim platformumuz Trumore, temiz enerji çözümlerimiz Trugo ve Siro ile bir değer ağı örüyoruz. Stratejik iş ortaklıklarımızla, akıllı şehirlere ve net sıfır geleceğe giden yolda izlenebilirlik ve şeffaflık için kilit öneme sahip olacak blok zinciri tabanlı bir ekosistem için çalışıyoruz” diye konuştu.

Beşiktaş Token geliyor!

120 yıllık tarihiyle Avrupa’nın en köklü kulüplerinden Beşiktaş Jimnastik Kulübü ile Paribu, “Beşiktaş Token”ı hayata geçirmek için anlaşmaya vardı. Beşiktaş Token, 26 Eylül’den itibaren Paribu üzerinden ön satışa çıkıyor

Beşiktaş JK ve Paribu, “Beşiktaş Token”ı hayata geçirmek için anlaştı. 26 Eylül’de ön satışa çıkması planlanan Beşiktaş Token, taraftarlara çeşitli ayrıcalıkların yanı sıra; kulübün geleceğine doğrudan etki edebilme imkanı sunacak. 

Türkiye’nin alanında öncü teknoloji şirketi ve lider kripto varlık işlem platformu Paribu, aynı zamanda “taraftar token”larını Türkiye’de ilk listeleyen platform olma özelliğini taşıyor. 

Beşiktaş JK ve Paribu iş birliğiyle üretilen Beşiktaş Token ile taraftarlar kulüplerine doğrudan katkıda bulunma olanağını elde ederken; aynı zamanda anlamlı bir deneyimin parçası olabilecekler. Beşiktaş Token ön satışı 26 Eylül itibarıyla Paribu üzerinden başlayacak. 

Beşiktaş Token nasıl alınabilecek?

Paribu’da hesabı bulunan kullanıcılar, hesabındaki TL bakiyesi yeterli olduğu takdirde 26 Eylül itibarıyla Beşiktaş Token için talepte bulunabilecek.