Yapay zeka girişimi Anthropic 100 milyon dolar yatırım Aldı

0

Eski OpenAI çalışanları tarafından kurulan yapay zeka girişimi Anthropic, Güney Kore’nin önde gelen mobil oparatörlerindn biri olan SK Telecom’dan (SKT) 100 milyon dolarlık bir yatırım aldı. SKT, bu stratejik yatırımıyla Anthropic’in gelişen yapay zeka rölünde etkin rol oynamayı hedefliyor. Pazar günü yapılan açıklamada, SK Telecom, Anthropic ile işbirliği yaparak küresel telekomünikasyon firmaları için özelleştirilmiş çok dilli bir dil modeli geliştirecek.

Anthropic, daha önce Spark Capital liderliğindeki C Serisi finansman turunda 450 milyon dolar toplamasının ardından bu 100 milyon dolarlık yatırım alıyor. SKT, girişim sermayesi kolunu temsil eden SK Telecom Venture Capital (SKTVC) aracılığıyla C Serisi turuna katılarak önceki finansman turuna destek vermişti. Ayrıca, Almanya merkezli yazılım şirketi SAP de geçtiğimiz ay Anthropic’e yatırım yapmıştı.

SKT ve Anthropic’in ortaklaşa geliştireceği çok dilli dil modeli (LLM), Deutsche Telekom, e& ve Singtel gibi Global Telco AI Alliance üyelerine özelleştirilmiş yapay zeka çözümleri sunma imkanı sağlayacak. Bu dil modeli İngilizce, Korece, Almanca, Japonca, Arapça ve İspanyolca gibi farklı dilleri destekleyecek.

Anthropic’in kurucu ortağı Jared Kaplan, yeni girişimin ürün yol haritası ve özelleştirme çalışmalarının genel yönünü belirlemekten heyecan duyduklarını ifade etti. Aynı şekilde Anthropic’in kurucu ortağı ve CEO’su Dario Amodei de SKT’nin telekomünikasyon sektöründe yapay zeka kullanma hedeflerine vurgu yaparak, bu işbirliğiyle telekomünikasyon şirketleri için özelleştirilmiş bir LLM oluşturmanın önemini vurguladı.

SKT CEO’su Ryu Young-sang, yaptığı açıklamada, “Anthropic’in güçlü yapay zeka yetenekleriyle birleşerek, küresel telekomünikasyon ortaklarımızla yapay zeka alanında liderlik sağlamayı umuyoruz” dedi. SKT ayrıca, geliştirilen yapay zeka modelinin telekomünikasyon sektöründe özellikle müşteri hizmetleri, pazarlama, satış ve interaktif tüketici uygulamaları gibi alanlarda kullanılmasını hedeflediğini belirtti.

Anthropic, OpenAI’nin önceki projeleri gibi şirketlerin çeşitli görevleri yönetmesini sağlayan yapay zeka sistemleri geliştiriyor. Ayrıca, Google tarafından desteklenen yapay zeka girişimi, ikinci nesil yapay zeka sohbet robotu Claude 2’nin güçlü yönlerini içeren güncellenmiş bir sürüm olan Claude Instant 1.2’yi geçtiğimiz aylarda yayınlamıştı

Anthropic’in Claude adlı yapay zekası hakkında siz ne düşüyorsunuz? yorumlar kısmında paylaşabilirsiniz.

Çin’den Turkcell’e 30 milyon euro kredi

0

Türkiye’nin önde gelen telekomünikasyon şirketi Turkcell, sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda Çin’den 30 milyon euro tutarında kredi alacağını duyurdu. Bugün yapılan resmi açıklamaya göre, Turkcell 2030’a kadar elektrik tüketiminin yüzde 100’ünü kendi yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamayı ve 2050’ye kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmayı amaçlamaktadır.

Turkcell’in sürdürülebilirlik alanındaki çabalarını desteklemek amacıyla, Çin’in köklü bankalarından Bank of China ile 30 milyon euro tutarında “yeşil kredi” sözleşmesi imzaladığı belirtildi. Bu anlaşma kapsamında sağlanacak kredi, uluslararası kabul görmüş Yeşil Kredi İlkeleri’ne uygun olarak, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesislerinin kurulumunu finanse etmek için kullanılacak. Kredinin geri ödeme vadesi 5 yıl olacak ve 2 yılı geri ödemesiz olacak.

Turkcell Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kamil Kalyon, anlaşmayla ilgili olarak şunları belirtti: “Türkiye’nin lider teknoloji şirketi olarak faaliyetlerimizin tamamında çevresel, sosyal ve yönetimsel konulara odaklanarak çevreye, topluma ve işimize pozitif iz bırakmayı amaçlıyoruz. Bu kapsamda yenilenebilir enerji yatırımlarımız için Bank of China ile yaptığımız 30 milyon Euro’luk ‘yeşil kredi’ anlaşması, çevreye karşı sorumluluğumuzu yerine getirirken finansman maliyetlerimizi düşürme amacımızı destekliyor.”

Bank of China Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Dalei Ding de anlaşma hakkında şunları söyledi: “Banka olarak Turkcell’e yeşil finansman sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu kredi Türkiye’nin daha yeşil bir ekonomiye geçişine destek olacaktır. Türkiye ve dünyada bankacılık sektörünün iklim değişikliği etkilerinden korunma ve yeşil ekonomiye yatırım yapma konusundaki çabalarını takdir ediyoruz.”

Turkcell, telekomünikasyon sektöründe yenilenebilir enerjiye en fazla yatırım yapan şirketlerden biri olarak biliyoruz. Bu yeni “yeşil kredi” anlaşması, Turkcell’in sürdürülebilir faaliyetlerine kaynak sağlamayı ve çevresel hedeflerine ulaşmayı destekleyecek.

Turkcell’in yenilenebilir enerji hakkında attığı adımlar hakkında siz ne düşünüyorsunuz? yorumlar kısmında paylaşabilirsiniz.

HDD güç tüketimi SSD’den daha az olabilir

Depolama sağlayıcısı Scality tarafından yapılan yeni bir araştırma, sabit sürücülerin SSD’ye göre sürücü başına yüzde 19 ila yüzde 94 arasında daha iyi güç yoğunluğu sunabildiğini gösteriyor.

SSD’lerin aksine, sabit disklerde mekanik plakalar veya aktüatör kolları gibi birçok hareketli parça bulunuyor. Bu nedenle, SSD’lerle ilgili yaygın bir yanılgı, hareketli mekanizmalar olmadığı için sabit sürücülerden daha az güç tükettikleri yönünde. Scality’nin son testlerine göre bu doğru olmayabilir. Şirketin kıyaslama sonuçları, sabit disklerin yüksek yoğunluklu QLC SSD’lere göre güç yoğunluğu avantajına sahip olduğunu ortaya koyuyor. Scality, karşılaştırma için Micron 6500 ION 30,72 TB QLC SSD ve Seagate Exos X22 22 TB 7.200 RPM sabit diskini kullandı. Kısa bir not olarak, Scality performansı değil güç tüketimini değerlendiriyor.

HDD ve SSD kıyaslaması

TB/watt güç yoğunluğu metriğine bakarsak, sabit disk yüzde 19 okuma yüzde 94 yazma yayınladı. Boştayken, sabit sürücü SSD’den yüzde 14 daha fazla güç tüketiyor. Ancak, aktif okuma ve yazma işlemleri sırasında sabit sürücü yüzde 37 ve yüzde 68 daha düşük güç tüketimine sahipti. Scality, yoğun iş yüklerinde benzer rakamlar gözlemledi. Örneğin, sabit sürücü yoğun okuma ve yazma yoğun iş yüklerinde sırasıyla yüzde 40 ve yüzde 63 daha az güç tüketti. Scality, sürücü kapasiteleri gelecekte artmaya devam ettikçe sonuçların değişebileceğini kabul etti.

Scality, test için iki farklı model kullandı. Yoğun okuma iş yükünün yüzde 10’u boşta, yüzde 80’i okuma ve %10’u yazmaydı. Aksine, yoğun yazma iş yükü yüzde 10 boşta, yüzde 10 okuma ve yüzde 80 yazmadan oluşuyordu. Her sürücü, belirtilen yüzde için belirtilen güç durumundaydı.

Scality, “güç tüketiminin, bugün SSD’ye karşı HDD kararının dayandırılacağı ana kritere yükselmediğini” belirtti. Her şey iş yüküne bağlı. Örneğin, SSD’ler, okuma açısından yoğun ve gecikmeye duyarlı iş yükleri için halen en iyi performans seçeneği. Bu arada sabit diskler, yapılandırılmamış veri iş yükleri için tercih edilen ortam olmaya devam ediyor. Özetle araştırma sonuçlarına göre HDD’ler, SSD’lere göre sürücü başına yüzde 19 ila yüzde 94 arasında daha iyi güç yoğunluğu sağlıyor.

Microsoft Apple’a neden yatırım yapmıştı?

Bundan 26 yıl önce teknoloji piyasasında dengeleri değiştiren bir yatırım yapıldı. Peki Microsoft Apple’a neden yatırım yapmıştı?

1997 Apple tarihinde ve aslında tüm bilgisayar ve teknoloji endüstrisinde önemli bir yıldı. Şirket, Macintosh ürünlerinin satışıyla geçen birkaç kötü yılın ardından iflasın eşiğine gelmişti. Ayrıca Microsoft’un Windows işletim sistemini çalıştıran Intel tabanlı bilgisayarların yükselişine de tanık oldu.

Yatırımın kısa tarihi

1997’nin başlarında Apple, 1985’te Apple’dan ayrılan Apple’ın kurucu ortağı Steve Jobs tarafından oluşturulan PC OS şirketi NeXT’i satın aldı. Gil Amelio’yu Apple’ın CEO’luğundan çıkarmak için bir girişimde bulundu. Şirketin yönetim kurulu daha sonra Jobs’u geçici CEO olarak atadı. Jobs hemen işe koyuldu ve yaptığı ilk şeylerden biri şirketi Microsoft ile görüştürmek oldu. Kısacası, Apple’ın şirketi yeni girişimlere hızlı bir şekilde başlatmak için biraz paraya ihtiyacı vardı. 26 yıl önce bugün, 6 Ağustos 1997’de Jobs, Boston’daki MacWorld etkinliğinde sahnedeydi ve seyircilerden kimsenin beklemediği bir şeyi duyurdu. Apple’a 150 milyon dolarlık bir yatırımı içeren Microsoft ile bir ortaklığın haberi paylaşıldı.

Görüşmeler başlangıçta bir dizi patent anlaşmazlığını çözmek için Microsoft ve Apple arasında başladı. Ancak hızla bunun ötesine geçti. Microsoft, patent sorunlarını çözmenin yanı sıra, Mac PC’ler için Office uygulamalarını en az beş yıl süreyle geliştirme taahhüdünde bulundu. Apple ve Microsoft ayrıca Java geliştirme konusunda işbirliği yapma sözü verdi ve Apple, Microsoft’un Internet Explorer’ını Mac’ler için varsayılan web tarayıcısı yapma sözü verdi. İzleyicilerin bu MacWorld sunumuna tepkisi karışıktı. Bazıları alkışlarken diğerleri sessiz kaldı ve hatta bazı yuhalamalar oldu. Bu karışık tepki, Microsoft CEO’su Bill Gates, Jobs’ın arkasındaki büyük bir ekranda bir uydu canlı yayınında göründüğünde arttı. Gates’in Jobs’ın üzerinde beliren o görüntüsü, Apple tarihinde ikonik hale geldi. İki yıldan kısa bir süre sonra, Haziran 1999’da, Anthony Michael Hall’un Gates’i ve Noah Wyle’ın Jobs’ı oynadığı TNT TV biyografik filmi Pirates of Silicon Valley’de tekrarlandı.

Microsoft’un 150 milyon dolarlık yatırımı, 150.000 imtiyazlı hisse senedi ile Apple’ın yüzde yedisine sahip olduğu anlamına geliyordu. Microsoft, üç yıl boyunca Apple hisselerine sahip olmaya devam etme sözü vermişti. 2001’de Microsoft, yatırımını adi hisse senedine dönüştürdü. Bu da 18.1 milyon Apple hissesine sahip olduğu anlamına geliyor. Sonunda, sadece iki yıl sonra Microsoft, Apple’daki tüm hisselerini 550 milyon dolara sattı.

Çoğu insan bunun altı yıl sonra oldukça sağlam bir yatırım getirisi olduğunu düşünüyor. Bununla birlikte, Microsoft bugüne kadar bu nispeten küçük Apple mülkiyetini elinde tutsaydı ne olurdu? Apple, Microsoft’un imtiyazlı hisse senedini adi hisse senedine dönüştürmesinden bu yana hisse senetlerini birkaç kez böldü. 2005’te Apple, 2-1’lik bir hisse bölünmesi yaşadı. Ardından 2014’te 7’ye 1’lik büyük bir bölünme ve ardından 2020’de daha küçük ama yine de büyük bir 4-1’lik hisse bölünmesi izledi.

Bir hesap yaparsak Microsoft, bugüne kadar yatırımını sürdürseydi Apple’da 1.013 milyar hisseye sahip olacaktı. Bugün ise hisse başına 181.99 dolar değer biçiliyor. Bu, Microsoft’un 150 milyon dolarlık yatırımının bugün 184.465.064.000 dolar değerinde olacağı anlamına geliyor.

Google Pixel Tablet; güzel ama kusurlu!

Google, Pixel telefonlarda yakaladığı başarıyı tabletleriyle sürdürüyor. Google Pixel Tablet, hem konumlandırıldığı sabit bir ekosistemin idaresi için hem de ele alındığında bağımsız bir tablet olarak hizmet verebiliyor.

Bu, akıllı ev sistemleri için oluşturulup tezgahta toz içinde yatan sistemlerden çok çok iyi bir noktada. Google bu noktadaki hamlesiyle geçmiş ürünlerin oldukça ilerisinde. Pixel Tablet, kullanıcılarının internette gezinebilmesi, internetteki ufak tefek işlerini halledebilmesi için oldukça iyi bir deneyim sunuyor.

Fakat, bu noktada kullanıcıların ve test amaçlı kullanan teknoloji uzmanların bir eleştirisi var; Pixel Tablet, içerik tüketimi için oldukça iyi bir performans sunuyor ancak iş amaçlı kullanım için oldukça kısıtlı ve emsal bir Android tabletin çok gerisinde kalıyor.

Ayrıca, Google’ın tabletin arkasına konumlandırdığı sabit ayaklar da aslında tasarım esnasında nasıl bir kullanım senaryosunun çizildiğini çok daha iyi anlatılıyor. Ürün aslında bir iPad’le içerik üretimi rekabetini değil, Android ekosistemiyle donatılmış bir alanda sabit bulunmayı ve cihazların yönetimini öngörüyor.

Peki sorun ne?

Aslında sorun, ürünün tablet yanının iyi olup kendini konumlandırdığı alanda kötü olması. Tablet, Nest Hub Mini gibi geçmiş ürünlerin yanında oldukça yetersiz kalıyor. Nest Hub Mini gibi ürünler, kullanıcılarına; müthiş bir akıllı ekran deneyimi ve asistanlık desteği sağlıyor.

Google Pixel Tablet ise, ancak saat ve hava durumunu barındıran basit bir masaüstü; eğer ayarladıysanız galerinizdeki fotoğrafları slayt olarak izleyecek şansa da sahip olabilirsiniz.

Diğer tüm ürünleri başarıyla ortaya koyabilen Google ne oldu da tablet kısmını bu kadar iyi yapıp akıllı ekrandan kaybediyor bilinmiyor. Ancak kullanıcı yorumlarını az da olsa önemsiyorsa yakında gerekli düzeltmeleri duyarız.

Internet Archive eski kayıtlar nedeniyle davalık oldu

Eski müzik kayıtları nedeniyle Internet Archive davalık oldu. Sony ve diğer müzik şirketleri Internet Archive’e dava açtı.

Internet Archive koruma projelerinden biri nedeniyle başka bir davayla karşı karşıya kaldı. Sony Music Entertainment, Universal Music Group ve bir avuç diğer müzik şirketi, kar amacı gütmeyen kuruluşa karşı dava açtı. Kuruluşu önceden dijitalleştirmeyi öne sürerek telif hakkı ihlali yapmakla suçladı. Özellikle plak şirketleri, 78rpm disklere kaydedilmiş müziği korumayı amaçlayan  Great 78 Project için Internet Archive’e dava açıyor.

Internet Archive için yeni süreç

Şirketler, Frank Sinatra, Ella Fitzgerald, Billie Holiday, Miles Davis ve Louis Armstrong gibi sanatçıların müziklerini içeren Internet Archive çabalarını “açık ihlal” olarak nitelendiriyor. Ayrıca White Christmas, Sing, Sing, Sing ve The Christmas Song gibi Great 78 Project aracılığıyla sunulan birkaç “ikonik kayıt” örneğini de listeledi.

Şirketler, proje web sitesinde saklanan şarkıların halihazırda akış ve diğer müzik hizmetleri aracılığıyla kullanılabildiğini, bu nedenle “kaybolma, unutulma veya yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olmadıklarını” söyledi. Ancak kuruluş, proje portalında “eserlerde hala araştırma değeri ve genellikle nadir bulunan 78rpm diskler ve kayıtlarda kullanım kanıtları” olduğunu açıkladı.

Davacılar, şikayetlerinde İnternet Arşivi’nin faaliyetlerinin sınırlı koruma ve araştırma amaçlarını “çok aştığını” yazarak aynı fikirde değiller. Açıklamada: “Internet Archive, telif hakkı ne olursa olsun, herkes için müziğe ücretsiz ve sınırsız erişim sağlamayı arsızca hedefliyor” ifadesine yer verildi. Bloomberg’e göre plak şirketleri, korunan her ses kaydı için 150.000 dolara kadar yasal zarar talep ediyor ve bu, listelenen kayıtlar için 372 milyon dolara kadar çıkabilir.

Internet Archive ayrıca Hachette Book Group liderliğindeki bir grup ABD’li yayıncıyla Ulusal Acil Durum Kütüphanesi konusunda bir hukuk savaşına girmiş durumda. Örgüt, yayıncıların “kasıtlı toplu telif hakkı ihlali” olarak tanımladığı pandeminin en yoğun olduğu dönemde program aracılığıyla kitapların dijital olarak taranmış kopyalarını ödünç verdi. Bir federal yargıç, söz konusu dava için İnternet Arşivi aleyhine karar verdi ancak kuruluş bu karara itiraz etmeyi planlıyor.

Great 78 Projesi, 78rpm disklere kaydedilmiş eski müziği korumayı amaçlıyor. Ancak telif hakkı iddiaları bu projenin gidişatını yavaşlatacak gibi görünüyor.

Dikkat edilmesi gereken kimlik avı saldırıları

0

Kimlik avı saldırıları, online trafiğin artmasıyla artış gösteriyor. Bu yazımızda dikkat edilmesi gereken kimlik avı saldırılarına yer verdik.

Kimlik avı saldırıları; sahte e-postalar, kısa mesajlar veya aramalar kullanarak bireyleri aldatmak ve mali bilgilerini çalmak için kullanılıyor. Nihai hedef genellikle kurbanları bir web sitesini ziyaret etmeye ikna etmeyi içeriyor. Bu da daha sonra bilgisayarlarına kötü amaçlı yazılım indirmeye veya banka bilgileri gibi hassas kişisel verilerin çalınmasına yol açabiliyor. Bu kimlik avı mesajları, aslında aldatmak için tasarlanmış olsalar da alıcıları görünürde meşru olan bağlantılara tıklamaya ikna etmek için özenle hazırlandı. Bu aldatıcı uygulamalar önemli mali kayıplara neden olabilir.

TrendMicro, insanların çevrim içiyken karşılaşabilecekleri 4 tehlikeli kimlik avı ifadesine karşı tetikte olmaları için bir uyarı notu yayınladı. Bu yazımızda dört farklı kimlik avı saldırısını listeledik.

Delta Air Lines

Dolandırıcılar, bir bağlantı aracılığıyla 500 dolar seyahat kredisi vaat eden kimlik avı e-postaları göndermek için bu markayı kullanıyor. TrendMicro tarafından hazırlanan bir rapora göre, bağlantıya tıklamak kullanıcıları sahte bir Delta sayfasına yönlendiriyor.

Airbnb

Dolandırıcılar, kullanıcıları aldatmak amacıyla sahte web siteleri oluşturuyor. Ancak, bu dolandırıcılıklar genellikle URL’nin kendisinden anlaşılıyor. “Uzun süreli” veya “ağ” gibi şüpheli sayılar veya terimler içeren bir URL muhtemelen sahte oluyor. Orijinalliği doğrulamak için kullanıcıların meşru şirket web sitesi olan airbnb.com’u ziyaret etmesi gerekiyor. Dikkat edilmesi gereken kimlik avı saldırıları listesinde Airbnb ilk sırada yer alıyor.

Walmart

Dolandırıcılar, alıcıların ücretsiz bir TV kazandığını ima eden aldatıcı metin mesajları gönderiyor. Bu mesajlar, kredi kartı bilgilerini isteyebilecek sahte bağlantılar içeriyor. Böyle bir mesaj almanız durumunda, linklere tıklamamanız tavsiye ediliyor.

Kimlik avı girişimlerinin kurbanı olma riskini en aza indirmek için, sizin ve başkalarının sizinle ilgili paylaştığı kişisel bilgiler konusunda titiz davranabilirsiniz. Ek olarak, sosyal medya profillerinizdeki gizlilik ayarlarını değerlendirmek ve düzenlemek önemli.

Apple

Kullanıcılar, sahte bir Apple oturum açma sayfasına yönlendiren sahte bir bağlantıyla birlikte Apple Cüzdanlarıyla ilgili sorunları iddia eden kısa mesajlar aldıklarını bildiriyor. Sahte sayfada bilgi sağlamak, dolandırıcılara kişinin Apple Kimliği üzerinde kontrol hakkı verebileceğinden, bu özellikle tehlikeli.

TÜBİTAK Gökyüzü Gözlem Etkinliği Antalya Saklıkent’te unutulmaz anlara sahne oldu!

0

TÜBİTAK’ın her yaştan gökyüzü meraklısını buluşturduğu, açılışını Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın yaptığı 4 gün 3 gece süren Gökyüzü Gözlem Etkinlikleri Antalya Saklıkent’te sona erdi. Gündüz güneş gözlemi ve birbirinden ilginç etkinliklere katılan, gece de uzayın derinliklerini keşfe çıkan bini aşkın katılımcı günün 24 saatini de dolu dolu geçirdi.

“TÜBİTAK’ın bütün bilim ve toplum faaliyetlerinin merkezine, odağına gençleri koyuyoruz”

Etkinliğin açılışını yapan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır gençlere, “Sizlere hakikaten çok özel önem arz ediyoruz. Çünkü bizim hayallerimizi hayallerimizin de ötesindeki başarıları bu ülkeye armağan edecek sizlersiniz.” mesajı verdi.  

Bakan Kacır, “Bu inançla Türkiye’nin dört bir yanında Gençlik ve Spor Bakanımızla birlikte genel teknoloji atölyeleri kuruyoruz. Bu inançla dünyanın en büyük teknoloji festivallerini altı yıldır bu ülkede gerçekleştiriyoruz. TÜBİTAK’ın bütün bilim ve toplum faaliyetlerinin merkezine, odağına gençleri koyuyoruz. Bu inançla bu gökyüzü gözlemini her yıl daha da büyütüyor. Daha fazla gencimize ev sahipliği yapmaya gayret ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bakırlıtepe’ye Ziyaret

İlk kez 1998 yılında Antalya Saklıkent’te düzenlenen Gökyüzü Gözlem Etkinliği, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı katkılarıyla TÜBİTAK’ın koordinasyonunda 25. kez gerçekleştirildi.

Gökyüzü Gözlem Etkinliklerinin ev sahibi yaklaşık 2000 metre yükseklikteki Antalya Saklıkent’te astronomi meraklıları, uzmanlar eşliğinde gökyüzünü inceleme ve Türkiye’nin en büyük gözlemevi olan ve en donanımlı teleskoplarının bulunduğu TÜBİTAK Ulusal Gözlem Evi (TUG) Yerleşkesi’ni gezme fırsatı buldu. Servislerle 2500 metre yükseklikteki Bakırlıtepe’de bulunan TUG’a giden ziyaretçiler RTT150 teleskopunu detaylı inceledi. Uzman astronomlar tarafından yapılan gözlemlere ilişkin bilgi alan katılımcılar manzaranın da tadını çıkardı. 

TÜBİTAK Başkanı gün boyu ziyaretçilerle birlikteydi

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da ziyaretçilerle birlikte Bakırlıtepe’deydi, çeyrek asırdır etkinliğin gerçekleştirildiğini ancak Cumhuriyetimizin 100, TÜBİTAK’ın 60. Yıl dönümü nedeniyle bu yılın özellikle önemli olduğuna dikkat çekti.

Katılımcılara  “Sormaktan çekinmeyin” çağrısı yapan Mandal, “Sizin için en zor gelen ama aynı zamanda belki de en komik gelen hatta en basit gelen soruları dahi sormaktan çekinmeyin.” dedi. 

14 yetkin hocamız ile seminerler ve paneller gerçekleşeceğine işaret eden Mandal, Gözlem şenliği etkinliğimiz sadece gece değil, gündüz de hem seminerlerimizle, hem de atölye çalışmalarımızla devam edecek. Gökyüzü sevdalılarına, uzay sevdalılarına ve bu sürece ve TÜBİTAK’a inanan, TÜBİTAK’ın çatısı altında bu etkinliğimize katılan tüm misafirlerimize teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı. 

TÜBİTAK Başkanı tüm gün hem etkinliklere katıldı, hem de katılımcılarla birebir ilgilendi. Çocuklarla sohbet eden Mandal onlarla birlikte atölye çalışmalarına da katıldı. 

Etkinlik çadırlarına yoğun ilgi

TÜBİTAK bünyesindeki birimlerin katkılarıyla çeşitli atölye çalışmaları, deneyler gerçekleştirildi, yarışmalar yapıldı. 

TÜBİTAK Etkinlik Çadırındaki Metaverse Etkinliği, Popüler Bilim Yarışması, Karbon-14 Analizi İle Yaş Tayini, Mikroskopta Farklı Materyallerin Uygulanması, Karbon Ayak İzi Ölçümü, CO2 Kaynakları ve Yutaklar, Eskişehir 5000 Ahşap Maket Yapımı, Roket Maketi, VR Sanal Gerçeklik Deneyimi ile TÜRKSAT 6A Maket yapımı atölyeleri, Ölç Kendini Etkinliği, Roket Devresi, Sanal Gerçeklik etkinliklerine katılımcılar, özellikle de çocuklar yoğun ilgi gösterdi. TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları standı da gün boyu ziyaretçi akınına uğradı. 

Antalya Bilim Merkezi Çadırında Gökyüzü Bulmacası, Bilim Üsküdar Çadırında Kağıt Maket Uçak, Konya Bilim Merkezi Çadırında Anatomi Dedektifleri, Gaziantep Bilim Merkezi Çadırında Işığın Kırınımı Deneyi, GUHEM Çadırında Ahşap Maket Uçak, Deneyap Türkiye Çadırında ise Doğa Santrali etkinlikleri gerçekleşti. 

Seminerlerle Bilinmeyene Işık Tutuldu

Sabah saatlerinde TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi Müdürü Kadir Uluç genel bir bilgilendirme yaptı. Ardından Prof. Dr. Faruk Soydugan Aynalardaki Yıldızlar başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Uzay araştırmalarının dünü, bugünü ve yarını Dr. Korhan Yelkenci ile ele alındı. Prof. Dr. Ethem Derman ise 7’den 77’ye astronomi konusunu masaya yatırdı. Prof. Dr. Talat Saygaç Neden Astronomi? Gökyüzü Gözlemi ve Uzay Bilimleri Bize Neler Kazandırır? Sorularını yanıtlarken, Prof. Dr. Cahit Yeşilyaprak Doğu Anadolu Gözlemevi’ni anlattı. Prof. Dr. Zeynel Tunca da gökyüzünü tanıtma amaçlı detaylı bir sunum gerçekleştirdi. Akşam saatlerinde ise tüm konuşmacılar bir araya gelerek ‘Bir astronoma sorun’ panelini düzenledi. Panelde uzmanlara katılımcılar tarafından sorular yöneltildi. Dr. Tuncay Özışık tarafından Dünyanın kendi etrafında ki bir tam dönüşünü bir yıldız üzerinden ölçerek bir günün gerçekten 24 saat mi olduğunu belirleyecek olan iki günlük bir deney ve ardından katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği bir panel gerçekleştirildi. 

Gök atlası nasıl kullanılır? Yıldızları nasıl teşhis edebiliriz? 

Astronom Dr. Tuncay Özışık, gök atlasının nasıl kullanılması gerektiğini anlattı: 

“Bu gök atlasının kullanım amacı tüm gök küresindeki 88 takımyıldızın hangi mevsimde, hangi aylarda, hangi saatlerde görülebilirliğini anlamanıza yarayan bir araç. Bu bir çeşit harita. Bu haritanın kenarında bir ayların olduğu daire var. Saatlerin olduğu da bir dilim var. Hareketli bir dilim. Siz herhangi bir anda açık bir gökyüzünde bu haritayı içinde bulunduğunuz Ay ve o anki saate göre ayarladığınızda bu daireyi bu gök atlısını başınızın üzerine kaldırıp baktığınız yön alta gelecek şekilde kendinizi pozisyon verirseniz, o anda başınızın üzerinde gördüğünüz takım yıldızlarını buradan birebir teşhis edebilirsiniz.”

Geleneksel Toplu Fotoğraf

Etkinlikte geleneksel toplu fotoğraf çekimi de gerçekleştirildi. En küçüğünden en deneyimlisine tüm gökyüzü meraklıları tek karede bir araya geldi

Gökyüzü tanıtımı

Havanın kararmasıyla birlikte katılımcılar teleskopların başına geçti ve gökyüzünün derinliklerini keşfetmenin tadını çıkardı. Çıplak göz ile takımyıldızları gökyüzü tanıtımı yapılırken, Mizar, Polaris, Antares, Vega gibi yıldızların, Ülker, Herkül gibi yıldız kümelerinin, Halka Bulutsusu gibi, Andromeda galaksisi gibi gök cisimlerinin, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün gezegenleri ve Ay teleskoplar ile gözlemlendi. Yıldızların mesajları ve meteorların kimyası gösterileri de düzenlendi.

Perseid Meteor Yağmuru Gözlendi

Dev gezegen Jüpiter’in çekimi sayesinde saatte 200 göktaşı oluşabilmesiyle oluşan Perseid meteor (göktaşı) yağmuru için beklenen gün geldi. Her yıl Ağustos ayında tanık olunan meteor yağmuru cumartesi gece yarısı en yoğun gözlemlendi. Bu eşsiz ana tanık olmak isteyenler Saklıkent’e akın etti, girişte uzun araç kuyrukları oluştu. Yastık ve yorganıyla gelerek açık havada meteor yağmuru izleyenler ilginç görüntüler oluştururken, Perseid meteor yağmuru izleyenleri büyüledi.

“Bu kadar güzel beklemiyorduk”

Katılımcılar ise etkinlikten memnun. 12 bin 500 başvuru içinden kura ile etkinliğe katılmaya hak kazananlar ne kadar şanslı olduklarını dile getiriyor.

“Güneşteki siyah lekelere baktık”

“Ben bu kadar güzel beklemiyordum. Güneşi gözlemledik. Güneşteki siyah lekelere baktık. Normalde siyah lekeler gözümüze çok küçük görünüyor ama güneşin büyüklüğünü düşününce dünyadan daha büyük olması çok ilginç, çok güzel.”

“TÜBİTAK’la büyüdü benim oğlum”

 “On senedir başvuru yapıyorum ben, bıkmadan usanmadan bu sene nasip oldu. Oğlumla birlikte geldik. İMECE uydusunu yapıyor şu ansa. TÜBİTAK’la büyüdü benim oğlum. Meraklı Minik ile başladı, çocuklar için bütün kitapları, bütün puzzleları, yapbozları.“

“Türkiye’nin en büyük teleskobunu gördük”

“Şu an için Türkiye’nin en büyük teleskobunu gördük. Çok yüksekteyiz. Bulutların üzerindeyiz. Bizim için çok gerçekten çok önemli. Çünkü buraya gelebilmek bazen özel izin gerektiriyor ama biz buraya misafir olarak geldik. Bir sürü şeyi öğrendiğim için ve merak ettiğim şeyleri de burada görerek sorarak öğrendiğim için çok mutluyum.” 

“Hayalleri sadece kurmak değil yaşamak gerekli”

 “Hayalleri sadece kurmak değil yaşamak gerekli. Bu fırsatların devlet tarafından verilmesi büyük bir imkan. Bilhassa gelecek nesiller için de teşvik edilmesi, ailelerin çocuklarıyla gelmesinin yolu açılması harika.” 

“Çocukların ufkunu açmak için geldik”

“Satürn’ü gözlemledik. Bambaşka bir deneyimdi bizim için. Daha önceki hayatımızda televizyonlardan, medyadan baktığımız şeyleri burada canlı olarak görmek farklı bir deneyim. Özellikle biz çocuklar için geldik. Onların ufkunu açmak onlara farklı bir deneyim, farkındalık kazandırmak için. Bu tecrübeyi yaşamak istedik. Herkese tavsiye ederim.” 

“Merak duygumu arttırdı”

“Etkinlik genel anlamda yediden yetmişe bütün yaş gruplarına hitap edebilen, en çok da gençlerin merak duygusunu ekstra düzeylere taşıyabilen, süper ötesi bir etkinlik. Mesela ben buraya geldiğim zaman ilk başta burada gördüğüm teleskopları merak ediyordum. Ondan sonra hepsinde gözlemlere başladık. Gezegenleri gördüm. Gezegenler acaba nasıl oluştu? Ne yaptı? Ben şu anda onları merak ediyorum. Tabii ki burada göremiyoruz ama teknolojinin yettiği yere kadar ben bunları araştıracağım. Demek ki benim merak duygumu arttırdı. Böyle bin kişi var şu anda burada. Onların da merakını arttırdıysa bu bizi bir adım öne taşıyacak diye düşünüyorum.”

“Astronomiye ilgimiz vardı ama burada kat be kat arttı”

“Satürn çok etkileyiciydi. Astronomiye ilgimiz vardı ama burada kat be kat arttı tabii. Muhteşem bir etkinlik. Herkese tavsiye ederim, özellikle gençlere. Gerçekten de söylendiği kadar varmış. Gerçek bir yıldız haritasına bakıyoruz şu anda” 

Mark Zuckerberg, kavgadan kaçmaz! Kaçmaya çalışan Musk’ı pataklamakta kararlı!

Elon Musk ve Mark Zuckerberg arasındaki kafes dövüşüyle ​​ilgili internette günlerce süren spekülasyonlar ve söylentilerden sonra, Pazar günü Meta patronu, Space X CEO’sunun rekabet konusunda ciddi olmadığını ve spekülasyonların ardından “harekete geçme zamanının” geldiğini söyledi. Bloomberg’in haberine göre kendisi ile Elon Musk arasında bir kafes dövüşü maçı olacak.

Bir Threads gönderisinde Zuckerberg, Musk’ın gerçek bir tarih ve resmi etkinlik konusunda ciddileşmesi durumunda meydan okumaya hazır olduğunu söyledi.

 Zuckerberg, Pazar günü Threads’de “Sporu ciddiye alan insanlarla rekabet etmeye odaklanacağım. Sanırım hepimiz Elon’un ciddi olmadığı konusunda hemfikiriz ve harekete geçme zamanı. Gerçek bir randevu teklif ettim. Dana White, bunu hayır için yasal bir yarışma haline getirmeyi teklif etti. Elon bir tarihi onaylamadı, sonra ameliyat olması gerektiğini söyledi ve şimdi onun yerine arka bahçemde bir uygulama turu yapmak istiyor. Elon gerçek bir randevu ve resmi bir olay konusunda ciddileşirse bana nasıl ulaşacağını biliyor. Aksi takdirde, devam etme zamanı.” dedi.

Zuckerberg ve Musk kafes dövüşü

Musk Cuma günü rakip sosyal medya platformu Meta’nın CEO’su ile kendisi arasındaki mücadelenin İtalya’da yaşanacağını söyledi.

Elon Musk bir dizi tweet’te “Mücadele benim ve Zuck’ın vakıfları tarafından yönetilecek (UFC değil). Canlı yayın bu platformda ve Meta’da olacak. Kamera çerçevesindeki her şey eski Roma olacak, dolayısıyla modern hiçbir şey olmayacak. İtalya Başbakanı ve Kültür Bakanı ile görüştüm. Destansı bir yer üzerinde anlaştılar. Yapılan her şey İtalya’nın geçmişine ve bugününe saygı gösterecek” dedi.

“Ve tüm gelirler İtalya’daki gazilere ve çocuk hastanelerine gidiyor” diye ekledi.

Musk ve Zuckerberg arasındaki düşmanlık, X’in rakibi Threads’in piyasaya sürülmesinden sonra başladı ve Meta’nın Threads sosyal medya platformunun Temmuz ayındaki ilk başarısından sonra da yoğunlaştı. Kullanıcıların Musk’a ait eski Twitter olarak bilinen platform X’e benzer bir şekilde kısa tanıtım yazıları göndermelerine olanak tanıyan Threads, lansmanından sonraki bir hafta içinde 100 milyon kullanıcıya ulaştı.

Dünyanın en zengin insanı olan Musk, haftalarca kendisiyle Zuckerberg arasında bir kavga çıkma ihtimalinden bahsetti. Bloomberg’in haberine göre Musk daha sonra geçen hafta boynunun ve sırtının üst kısmının MRI çekileceğini ve bunun ameliyat gerektirebileceğini bildirdi.

52 yaşındaki Musk ile 39 yaşındaki Zuckerberg arasındaki halk rekabeti, Meta’nın Threads sosyal medya platformunun Temmuz ayındaki ilk başarısının ardından yoğunlaştı. Kullanıcıların Musk’a ait eski Twitter olarak bilinen platform X’e benzer bir şekilde kısa tanıtım yazıları göndermelerine olanak tanıyan Threads, lansmanından sonraki bir hafta içinde 100 milyon kullanıcıya ulaştı.

39 yaşındaki Zuckerberg, amatör bir karma dövüş sanatları savaşçısı ve jiu-jitsu eğitimi aldı. Haziran ayında, Facebook CEO’sunun Brezilya dövüş sanatı Jiu Jitsu’yu eğittiği bir video viral oldu. Video, Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg ile eğitim yapan ve aynı zamanda Tesla CEO’su Elon Musk ile eğitim yapmak istediğini ifade eden Lex Fridman tarafından paylaşıldı.

Fridman, Twitter’da yaptığı bir gönderide, “İşte Mark Zuckerberg ve benim jiu jitsu çalışırken öne çıkan bir video. Elon Musk ile antrenman yapmayı da dört gözle bekliyorum. Hem Elon hem de Mark’ın dövüş sanatları yolculuğuna çıktığını görmek ilham verici. Videonun tamamına buradan bakın.” Fridamn, MIT’de bir Araştırma Bilimcisi ve aynı zamanda Lex Fridman podcast’inin sunucusu; robotlara ve insanlara büyük ilgi duyuyor.

Taksitli ve en avantajlı fiyatlarla iPhone alınabilir mi?

0

Teknoloji dünyasının gözbebeği olan iPhone, yüksek performansı, şık tasarımı ve kullanıcı dostu özellikleriyle pek çok kişinin hayalini süsleyen bir cihazdır. Bu cihazın yüksek fiyat etiketi, birçok potansiyel alıcı için alışveriş planlarını sekteye uğratabilir.

Neyse ki, günümüzde taksitli ve avantajlı fiyatlarla iPhone sahibi olmak mümkün hale gelmiştir. Özellikle online alışveriş platformları, müşterilerine sundukları cazip avantajlarla dikkat çekmektedir.

Bu noktada, ülkemizin önde gelen e-ticaret sitelerinden biri olan Hepsiburada, alışveriş tutkunlarının yardımına koşar. Hepsiburada, alışveriş kredisi imkanları ve düzenlediği kampanyalar sayesinde, iPhone almak isteyenleri hayal kırıklığına uğratmıyor.

Hepsiburada’nın sağladığı alışveriş kredisi seçenekleri, müşterilere taksitli ödeme fırsatı sunuyor. Böylece, yüksek tutarlı bir cihazı anında satın alma zorunluluğu ortadan kalkıyor ve alıcılar, bütçelerine uygun ödeme planları ile rahatlıkla iPhone sahibi olabiliyor.

Diğer yandan, düzenlediği özel kampanyalarla iPhone fiyatlarında sunulan indirimlerle, kullanıcılar daha da avantajlı bir alışveriş deneyimi yaşıyor. Herkes, hayalindeki iPhone modeline sahip olmak için büyük bütçeler ayırmak zorunda değil.

Hepsiburada’nın taksitli ve avantajlı fiyatlarla sunduğu bu fırsatlar sayesinde, teknoloji dünyasının öncüsü olan iPhone’u kolaylıkla edinebilirsiniz. Unutmayın, kaliteli bir teknoloji deneyimi için Hepsiburada sizin yanınızda!

İphone alışverişini neden Hepsiburada’dan yapmalısınız?

İphone alışverişini Hepsiburada’dan yapmanız sizlere pek çok avantajı vardır. Kredi seçenekleri, geniş ürün yelpazesi, kuponlar, Hepsiburada premium “https://www.hepsiburada.com/premium” avantajlar sayesinde telefonlardan olduğundan daha uygun fiyata alınabilir. Hepsiburada Premium özelliği ile avantajlı üyelik ayrıcalığına sahip olun. Başta İphone olmak üzere cep telefonu, elektronik, mobilya veya aklınıza gelebilecek herhangi bir kategoride ayrıcalıklı alışverişin keyfini sürün.

Hepsiburada.com’dan alışveriş yaptığınızda sahip olabileceğiniz bazı avantajlar ise şöyledir: 

Geniş Ürün Yelpazesi

Hepsiburada gibi büyük çevrimiçi perakendeciler, geniş bir ürün yelpazesine sahip olma eğilimindedirler. Dolayısıyla, farklı iPhone modelleri ve renk seçenekleri arasından istediğinizi seçme şansınız olabilir.

Esnek Kredi Seçenekleri

Bazı çevrimiçi perakendeciler, alışveriş yaparken taksit seçenekleri veya kredi kartı kampanyaları sunarlar. Bu, yüksek fiyatlı bir iPhone satın almayı düşünenler için avantajlı olabilir.

İndirim ve Kampanyalar

Hepsiburada ve benzeri siteler, belirli dönemlerde indirimler ve kampanyalar düzenleyebilirler. Bu da iPhone alışverişinizde ekonomik avantajlar sağlayabilir.

Kuponlar ve Promosyonlar

Hepsiburada, üyelik avantajları veya belirli ürünler için geçerli olan kuponlar ve promosyonlar sunabilir. Bu da alışveriş yaparken tasarruf etmenizi sağlayabilir.

Kolay İade ve Müşteri Hizmetleri

Güvenilir çevrimiçi perakendeciler, müşteri memnuniyetini ön planda tutarlar ve kolay iade politikaları ile sorun yaşadığınızda size yardımcı olacak müşteri hizmetleri sunarlar.

Siz de Hepsiburada’dan alışveriş yaparak keyifli ve güvenli bir deneyim elde edebilirsiniz. 

Hepsiburada’da İphone Hem Ucuza Hem de Taksitli Alınır!

Hepsiburada, müşterilere çeşitli ürünlerde avantajlı fiyatlar ve ödeme seçenekleri sunar Özellikle İphone gibi popüler ve yüksek talep gören ürünlerde, müşterilere cazip fırsatlar sunarak alışveriş deneyimini keyifli ve ekonomik hale getirir. İphone alışverişinde, hem cihazın fiyatında sunulan avantajlı tekliflerden yararlanabilirsiniz hem de taksit seçenekleri sayesinde bütçenizi zorlamadan cihazı sahip olabilirsiniz. Hepsiburada, müşterilerine alışverişlerinde esnek ödeme seçenekleri sunarak, alışveriş kredisinden faydalanma imkanı tanıyor. Bu şekilde, anında ihtiyaç duyduğunuz ürünleri satın alabilir ve ödemeyi taksitlendirerek kolayca gerçekleştirebilirsiniz.

Alışveriş kredisi, belirli tutardaki alışverişlerde uygulanan bir ödeme seçeneğidir. Hepsiburada müşterileri için sağlanan bu kredi imkanı, pek çok farklı üründe geçerli olabilir. Özellikle İphone gibi değeri yüksek olan ürünlerde bu tür avantajlar, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılama konusunda büyük kolaylık sağlar. Böylece, yüksek miktardaki ödemeyi tek seferde yapmak zorunda kalmadan, cihazı uygun taksitlerle satın alabilir ve bütçenizi koruyabilirsiniz. Hepsiburada’nın sunduğu avantajlı fiyatlar da alışveriş deneyiminizi daha keyifli hale getirir. İphone gibi popüler ürünlerde düzenlenen kampanyalar ve indirimler sayesinde, ürünü piyasa değerinden daha uygun fiyatlarla satın alma fırsatınız olabilir. Böylece, yüksek kaliteli bir cihaza daha ekonomik koşullarda sahip olabilirsiniz.

İphone alışverişi yaparken dikkat etmeniz gereken bir diğer husus da cihazın garanti süresi ve satış sonrası hizmetlerdir. Hepsiburada gibi güvenilir bir platformdan yapılan alışverişlerde, orijinal ve güvence altında olan ürünlerden emin olabilir, garanti ve müşteri desteği gibi konularda güvence sahibi olabilirsiniz. Hepsiburada üzerinden İphone gibi ürünleri ucuza ve taksitli alabilirsiniz. Alışveriş kredisinden faydalanarak, cihazı ihtiyaçlarınıza uygun taksitlerle satın alabilir ve bütçenizi rahatlatabilirsiniz. Platformun sunduğu avantajlı fiyatlar sayesinde, kaliteli bir cihaza ekonomik koşullarda sahip olabilirsiniz. Alışveriş yapmadan önce ürün ve satış koşullarını dikkatlice inceleyerek, güvenilir bir alışveriş deneyimi yaşayabilirsiniz.

İphone Hangi Taksit İmkanları ile Alınır?

Günümüzün popüler cihazları arasında bulunan İPhone’unuzu satın alırken farklı taksit seçenekleri sunan bankalar ve kredi kartları ile Hepsiburada’nın sunduğu indirimler ve kuponlar sizin için oldukça avantajlı olabilir. Bu taksit imkanları, cep telefonu alırken bütçenizi rahatlatabilir ve istediğiniz telefon modelini kolayca edinmenize yardımcı olabilir. Bunlar: 

3 Taksit İmkanları

Hepsiburada ile anlaşmalı olan birçok banka ve kredi kartı, İPhone gibi yüksek tutarlı ürünleri alırken üç taksitle ödeme yapmanıza olanak tanır. Bu taksit imkanı, kısa vadeli ödeme planı arayan kullanıcılar için ideal olabilir. Özellikle ani ihtiyaçlarınızı karşılamak ve cihaza hemen sahip olmak istiyorsanız, ürünü üç taksitle almak size büyük bir kolaylık sağlayacaktır.

6 Taksit İmkanları

Altı taksit seçeneği, daha esnek bir ödeme planı arayan ve yüksek tutarlı alışverişlerini biraz daha uzun vadede gerçekleştirmeyi tercih eden kişilere hitap eder. Birçok banka ve kredi kartı, İPhone gibi pahalı ürünleri altı taksitle ödeme olanağı sunar. Bu sayede ödemeleriniz daha düşük tutarlarda olacağından, bütçenizdeki ağırlığı azaltarak daha rahat bir alışveriş deneyimi yaşayabilirsiniz.

12 Taksit İmkanları

İPhone gibi lüks bir ürünü uzun vadede ödemeyi tercih ediyorsanız, on iki taksitle almak sizin için en uygun seçenek olabilir. Birçok banka ve kredi kartı, yüksek tutarlı alışverişlerde 12 taksit imkanı sunar. Bu durum, aylık ödemelerinizi daha da düşük tutarlarla sürdürmenizi ve bütçenizi daha az zorlamasını sağlar.

Hepsiburada, İPhone alımında da sunduğu özel indirim ve kuponlarla müşterilerine cazip fırsatlar vadeder. Özellikle özel kampanya dönemlerinde, seçili banka ve kredi kartları için geçerli olan ekstra indirimler ve taksit avantajlarıyla, İPhone alışverişinizde büyük tasarruflar sağlayabilirsiniz. Hepsiburada’nın düzenlediği çeşitli yarışmalar ve etkinliklerle de ekstra kazanç sağlama fırsatınız olabilir. Bu yarışmalar aracılığıyla çeşitli hediyeler, indirim kuponları ve puanlar kazanabilir, sonraki alışverişlerinizde bu kazanımlardan yararlanabilirsiniz.

İPhone alırken taksit ve indirim avantajlarından yararlanmanın yanı sıra, bütçenizi zorlamadan alışveriş yapmak için bazı tavsiyeler de önemlidir. Öncelikle, alışveriş yapmadan önce bütçenizi ve ihtiyaçlarınızı belirleyerek hangi taksit seçeneğinin size uygun olduğuna karar vermeniz faydalı olacaktır. Ayrıca, kredi kartı borçlarınızı düzenli olarak takip ederek ödemelerinizi zamanında yapmaya özen göstermelisiniz.

İPhone alırken farklı bankaların ve kredi kartlarının sunduğu taksit imkanları ve Hepsiburada’nın indirim ve kuponlarından yararlanarak, istediğiniz telefon modeline uygun ödeme planları oluşturabilir ve keyifle yeni bir İPhone’a sahip olabilirsiniz. Alışveriş yaparken bütçenizi göz önünde bulundurmayı ve ödemelerinizi düzenli olarak yapmayı unutmamanız önemlidir. Bu bilgilerden yararlanarak hemen Hepsiburada’yı ziyaret edebilir, yeni İphone modelinize hemen sahip olabilirsiniz!

Microsoft, enerji santrallerinde önemli güvenlik açıkları buldu!

Microsoft, enerji üretimi tesisleri, fabrika otomasyonu, enerji otomasyonu ve süreç otomasyonu gibi endüstriyel tesislerdeki operasyonel cihazları programlamak için yaygın olarak kullanılan bir araç koleksiyonunda 15 yüksek önem dereceli güvenlik açığını açıkladı. 

Şirket, kod yürütme ve hizmet reddi güvenlik açıklarından yararlanmanın zor olmasına rağmen, tehdit aktörlerinin “hedeflere büyük zarar vermesini” sağladığı konusunda uyardı.

Güvenlik açıkları, CODESYS V3 yazılım geliştirme kitini etkiliyor. Schneider Electric ve WAGO gibi şirketlerdeki geliştiriciler, dünya çapındaki endüstriyel tesislerde programlanabilir mantık denetleyicileri, vanaları açıp kapatan, rotorları döndüren ve çeşitli diğer fiziksel cihazları kontrol eden tost makinesi boyutunda cihazlar geliştirmek için platformdan bağımsız araçları kullanıyor. 

Microsoft ücretsiz güvenlik

SDK, geliştiricilerin PLC’leri endüstriyel ortamlarda kullanımı güvenli programlama dillerini tanımlayan uluslararası bir standart olan IEC 611131-3 ile uyumlu hale getirmelerine olanak tanıyor. 

Microsoft, güvenlik açıklarını Codesys’e Eylül ayında özel olarak bildirdi ve şirket o zamandan beri güvenlik açıklarını gideren yamalar yayınladı. Şimdiye kadar, SDK’yı kullanan birçok satıcının güncellemeleri yüklemiş olması muhtemel. Ancak, olmayan herkes bunu bir öncelik haline getirmeli.

Microsoft, güvenlik açıklarından yararlanmanın Codesys’in özel protokolü hakkında derin bir bilgi gerektirdiğini söyledi. Ayrıca, saldırganların savunmasız bir cihazda kimlik doğrulaması elde etme biçimindeki uzun bir engeli aşmasını gerektiriyor. Kimlik doğrulamayı gerçekleştirmenin bir yolu, bir PLC’nin henüz yama uygulanmamış olması durumunda CVE-2019-9013 olarak izlenen zaten yamalanmış bir güvenlik açığından yararlanmak.

Güvenlik açıklarından yararlanmak zor olsa da, tehdit aktörleri geçmişte bu tür saldırıları gerçekleştirmeyi başardı. Triton ve Trisis olarak izlenen kötü amaçlı yazılım, en az iki kritik tesiste kullanıldı. Kremlin’e atfedilen kötü amaçlı yazılım, güvenli olmayan koşulları algılayan ve düzelten güvenlik sistemlerini devre dışı bırakmak için tasarlandı.

Bununla birlikte, bu tür saldırılar nadir. 15 güvenlik açığının daha önce güvenlik açığı bulunan üretim ortamlarının çoğunda yamalanma olasılığıyla birleştiğinde, Microsoft’un uyarıda bulunduğu vahim sonuçlar pek olası görünmüyor.

Codesys Cuma günü kendi danışma belgesini yayınladı ve Microsoft, kuruluşların hala kullanımda olabilecek savunmasız cihazları belirlemesine yardımcı olan kodu kullanıma sundu.

Telegram bu kez Çin’de yasaklandı!

0

Çin merkezli teknoloji devi Xiaomi, son güncellemesi olan MIUI 13 arayüzünde yer alan yeni bir özellikle popüler mesajlaşma uygulaması Telegram’ın Çin’deki cihazlarına yüklenmesini engelliyor. 2022 yılında tanıtılan bu özellik, kullanıcıları spam ve kötü niyetli uygulama yüklemelerine karşı koruma amacı taşıyordu. geçtiğimiz günlerde Telegram’ı ırak hükmetide yasaklamıştı lakin karardan bi kaç gün sonra döndü.

Bilgi güvenliği konusunda hassasiyet gösteren Xiaomi, MIUI 13 güncellemesi ile birlikte uygulama yüklemelerini daha güvenli hale getirmeyi amaçladı. Ancak, bu güvenlik önlemi aynı zamanda Çin dışındaki kullanıcıları da etkiliyor. Telegram’ın Çin versiyonu, güvenlik kontrolünden geçemeyerek yüklenemiyor.

BleepingComputer’ın haberine göre, Telegram’ın yüklenmeye çalışıldığı durumda, kullanıcılara uygulamanın güvenlik kontrolünü geçemediğini belirten bir mesaj gösteriliyor. Bu durum, özellikle Çin’de yaşayan Xiaomi akıllı telefon kullanıcılarını etkiliyor. Farklı ülkelerden resmi olarak ithal edilen Xiaomi cihazlarının etkilenmeyeceği düşünülüyor.

Uzmanlar, bu hamlenin Çin hükümetinin sansür politikalarıyla bağlantılı olabileceğini düşünüyor. Çin’de yasaklanmış veya kısıtlanmış uygulamaların, MIUI 13 güncellemesi ile bu tür kontrollerin artırılmasıyla “sansürlenip sansürlenmeyeceği” tartışması da gündeme gelmişti.

Bu kısıtlama, Çin dışında yaşayan Xiaomi kullanıcıları için de dikkate değer bir durum yaratıyor. Örneğin, Çin versiyonunu satın alan bir kullanıcı, yaşadığı ülke ne olursa olsun, Telegram’ı Xiaomi akıllı telefonuna yükleyemiyor.

Xiaomi, bu güvenlik önleminin amacının kullanıcılarını zararlı yazılımlardan ve kötü niyetli uygulamalardan korumak olduğunu belirtiyor. Ancak, bu adım aynı zamanda kullanıcıların özgürce tercih ettiği uygulamaları kullanma haklarını da sınırlayabileceği endişesini beraberinde getiriyor.

Xiaomi’nin MIUI 13 güncellemesiyle getirdiği güvenlik önlemi, Çin’deki cihazlarda Telegram’ın yüklenmesini engelliyor. Bu durum, teknoloji şirketlerinin yerel düzenlemelere uyum sağlama çabalarıyla bir kez daha gündeme geliyor ve kullanıcıların teknoloji kullanımı üzerindeki kontrolünü tartışmalı hale getiriyor.

Kişisel güvenliğiniz için mutlaka yapmanız gereken 3 Google ayarı!

0

Dijital çağın getirdiği pek çok avantajın yanı sıra, kişisel gizliliğimizi koruma konusunda da dikkatli olmamız gerekiyor. Büyük teknoloji şirketleri, günlük yaşantımızın bir parçası haline gelen dijital hizmetler sunarken, bu hizmetlerin kullanımı sırasında topladıkları verilere dayalı reklamcılık ve kişisel veri yönetimi gibi konularda korumamız gerekiyor.

Google, veri güvenliği konusunda kullanıcılarına bazı önemli ayarlar sunuyor. Bu ayarları doğru bir şekilde yapılandırarak, gizliliğinizi daha iyi koruyabilirsiniz. Özellikle üç önemli Google ayarı, kişisel güvenliğinizi sağlamak ve dijital deneyiminizi daha güvenli hale getirmek adına büyük önem taşıyor. Bu ayarlar, Google’ın sizi dinlemesini, reklam göstermek için verilerinizi başkalarıyla paylaşmasını ve konumunuzu sürekli takip etmesini engellemenizi sağlıyor

İşte kişisel güvenliğinizi sağlamak için mutlaka yapmanız gereken üç önemli Google ayarı:

Gizlilik Kontrollerinizi Gözden Geçirin: Google hesabınızın gizlilik ayarlarına düzenli olarak göz atmak, verilerinizin nasıl kullanıldığını kontrol altında tutmanıza yardımcı olur.

  1. telefon veya tabletinizde Google uygulamanıza gidin ve simgeye tıklayın Google Hesabınızı yönetin‘i açın.
  2. Üstte Veriler ve gizlilik‘e dokunun.
  3. Geçmiş ayarları” bölümünün altında konuşma ve ses etkinliğine gidin.
  4. Konuşma ve ses etkinliğini dahil et” seçeneğinin yanındaki kutuyu kutunun işaretini kaldırın.

bu ayar sayesinde Google, sizin konuşma ve ses etkinliklerinizi takip edemeyecek. Bu önemli bir ayar çünkü bu tür etkinliklerin izlenmesi, özel ve hassas bilgilerin istenmeyen şekillerde kullanılmasına neden olabilir.

Ancak, kişisel gizliliğinizi daha da güçlendirmek için atabileceğiniz bir diğer önemli adımda kişiselleştirilmiş reklam kapatmaktır. Kişiselleştirilmiş reklam, kullanıcının çevrimiçi davranışları, arama tercihleri ve ilgi alanları gibi verilere dayanarak özel olarak uyarlanmış reklam içeriklerinin sunar.

Kişiselleştirilmiş reklam kapatmak için

  • Google uygulamanıza gidin ve simgeye tıklayın
  • Google hesabınızı yönetine tıklayın
  • Veri ve Gizlilik üzerine tıklayın ve alt tarafa kaydırın
  • kişiselleştirilmiş Reklamlar’a dokunun. 
  • Reklam Kişiselleştirmeyi seçeneğinin yanındaki kutuyu kutunun işaretini kaldırın.

Kişisel güvenliğiniz için mutlaka yapmanız gereken 3 Google ayarı!
Kişisel güvenliğiniz için mutlaka yapmanız gereken 3 Google ayarı!

Google Haritalar uygulamasının konum geçmişi özelliği, kullanıcıların gezinme alışkanlıklarını kaydederek kişiselleştirilmiş hizmetler sunmasına yardımcı oluyor, bu verilerin gizliliği ve kontrolü için önemlidir.

Google Haritalar konum geçmişi özelliği kapatmak için

  1. Google Haritalar Uygulamasını Açın: Telefonunuzda Google Haritalar uygulamasını başlatın. Ardından sağ üst köşedeki hesap simgesine dokunun ve listeden “Zaman Çizelgesi” seçeneğini seçin.
  2. Ayarlar ve Gizlilik’e Erişin: Sağ üst köşedeki üç nokta menü simgesine tıklayın ve açılan menüden “Ayarlar ve Gizlilik” seçeneğine gidin.
  3. haritalar’daki verilerilerinize tıklayın : haritalar’daki verilerileriniz menüsünde, “Konum Ayarları”na kaydırın ve “Konum Geçmişi Açık” seçeneğine dokunun.
  4. Konum Geçmişini Devre Dışı Bırakın: Açılan “Etkinlik Kontrolleri” penceresinde “Konum Geçmişi” düğmesini kapatın.
Kişisel güvenliğiniz için mutlaka yapmanız gereken 3 Google ayarı!
Kişisel güvenliğiniz için mutlaka yapmanız gereken 3 Google ayarı!

iPhone 14 bir ailenin orman yangınından kurtarılmasını sağladı!

0

iPhone 14, gelişmiş özellikleriyle bütün bir ailenin hayatını kurtardı. Hawaii Adaları, aşırı sıcaklık ve kuraklığın neden olduğu ve Dora Kasırgası nedeniyle hızla yayılan orman yangınlarının kurbanı oldu. Düzinelerce ölüm zaten biliniyor, ancak mutlu sonlu hikayeler de var.

Maui adasında orman yangınlarına yakalandıktan sonra 5 kişilik bir aile kurtarıldı. Bir arabadaydılar ama ateşle çevrili oldukları için dışarı çıkamadılar. Cep telefonu hizmeti yoktu, bu yüzden aile Acil SOS ve iPhone 14 uydu iletişimini kullandı.

Uydu bağlantısını kullanarak kurtarıcılarla iletişim kurabildiler ve koordinatlarını iletebildiler. Acil servislerle yazışmaları, arabadaki kızlardan birinin erkek arkadaşının erkek kardeşi tarafından sosyal ağlarda paylaşıldı.

İtfaiyeciler 30 dakika içinde aileye ulaşabildi ve onları güvenli bir şekilde tahliye edebildi.

Apple‘ın uydu aracılığıyla Acil SOS özelliği tüm iPhone 14 modellerinde mevcuttur ve şimdiden birden fazla hayat kurtarmaya yardımcı olmuştur.

Apple, telefonlarındaki SOS özelliği sayesinde yine geçtiğimiz haftalarda Amerika’da birini aracıyla kaza yapıp uçtuğu uçurumdan kurtarmıştı. Apple ekosistemine ait cihazlara sahip olmak böyle bir ayrıcalık şekilde pazarlanabiliyor.

Threads vs. X : gizliliğiniz için hangi uygulama daha iyi?

Sosyal medya platformları, çağımızın dijital iletişim ve etkileşim dünyasının temel taşlarıdır. Ancak, bu platformları kullanırken gizlilik ve veri güvenliği endişeleri de hızla büyümektedir. X ve Threads gibi popüler sosyal medya platformlarının gizlilik politikaları ve veri toplama uygulamaları, kullanıcıların çevrimiçi deneyimlerini şekillendiren önemli faktörler arasındadır. X ve Threads arasındaki gizlilik durumunu daha yakından inceleyerek, hangi uygulamanın gizlilik açısından daha iyi bir tercih olabileceğini anlamaya çalışacağız.

X, yaklaşık iki on yıldır Sosyal medyalar arasında liderlerdem olarak kullanıcıların dikkatini çeken bir platform. Kendi özgün yapısı ve dinamikleri ile X, kullanıcıların düşüncelerini, haberleri ve etkileşimleri hızla paylaşmasına imkan tanır. Ancak, bu paylaşımların yanı sıra kullanıcıların gizliliğine dair bazı önemli sorular da ortaya çıkıyor.

Diğer yandan, Threads Meta Platforms’a ait bir uygulama ve genellikle daha dar bir odakla çalışarak kullanıcıların daha yakın çevreleriyle iletişim kurmalarını sağlıyor. Ancak, Meta’nın diğer ürünleri gibi Threads’in de veri toplama ve kullanma uygulamaları, kullanıcıların gizlilik endişelerini gündeme getiriyor.

Threads ve X’in Veri Toplama Kapsamlarını incelediğimizde aşağıdaki gibi bir sonuç çıkıyor.

X’in veri toplama kapsamı

Kullanıcı Bilgileri: Hesap oluştururken verilen temel kişisel bilgiler (ekran adı, şifre, e-posta/telefon numarası, doğum tarihi, konum).

Etkinlik Verileri: Retweetler, beğeniler, direkt mesajlar, yanıtlar, etiketlemeler gibi etkileşimler.

Teknik Bilgiler: IP adresi, tarayıcı, cihaz ve işletim sistemi bilgileri gibi teknik veriler.

Üçüncü Taraflardan Elde Edilen Bilgiler: Reklam ortakları, diğer X kullanıcıları, iştirakler ve iş ortakları gibi üçüncü taraflardan elde edilen veriler.

X ayrıca kullanıcıların kimliklerini tahmin etmek ve profil oluşturmak amacıyla verileri çapraz kullanabilir. Üçüncü taraflarla da veri paylaşımı yapıyor.

Threads: Meta’nın veri toplama kapsamı

Kapsamlı Veri Toplama: Meta’nın sahip olduğu ürünler ve hizmetler hakkında geniş bir veri yelpazesi toplanabilir.

Kullanıcı Etkinliği: Threads üzerinden paylaşılan içerikler, mesajlar ve diğer kullanıcı etkileşimleri.

Çapraz Referanslama: Threads verileri, diğer Meta ürünleriyle çapraz referanslanarak daha geniş bir profil oluşturmak amacıyla kullanılabilir.

Teknik Bilgiler: IP adresi, tarayıcı, cihaz ve işletim sistemi bilgileri gibi teknik veriler.

Meta, cihaz ve kullanıcı etkinliği hakkında ayrıntılı bilgi toplama yeteneğine sahiptir ve üçüncü taraflarla da veri paylaşımı yapabilir.

Ayrıca Meta uygulamalar sadece sizin hakkınızda değil, aynı zamanda arkadaşlarınız, takipçileriniz ve kişileriniz hakkında da veri toplar. Örneğin, telefonunuzdaki kişiler uygulamasını bir Meta uygulamasıyla senkronize ederseniz, meta kişileriniz hakkında otomatik olarak bilgi toplar.

Hangi uygulama daha iyi gizlilik sunar?

Her iki uygulama da kullanıcı verilerini geniş kapsamlı bir şekilde topluyor ve çeşitli amaçlarla için kullanıyor. Bu nedenle, kesin bir “daha iyi” seçeneği belirlemek zor. Ancak, günümüzde gizliliği korumak isteyen kullanıcılar için, daha az veri toplayan veya daha az üçüncü taraf veri paylaşımı yapan platformları tercih etmek mantıklı olabilir.

Unutulmaması gereken en önemli nokta, uygulamaların gizlilik politikalarını dikkatlice incelemek, veri paylaşımını kişisel tercihlere göre ayarlamak ve her iki platformda da gizlilik ayarlarını doğru şekilde yapılandırmaktır. Bu şekilde, çevrimiçi deneyiminizi daha fazla kontrol altında tutabilir ve gizliliğinizi daha iyi koruyabilirsiniz.

2023’ün Android için en iyi parola yöneticileri

0

Günümüzde internet kullanıcılarının büyük bir kısmı, çeşitli online platformlarda hesaplar oluşturarak dijital dünyada etkin bir şekilde varlık gösteriyor. Ancak, her bir hesap için güvenli bir şifre oluşturmak ve bunları hatırlamak zamanla oldukça zorlaşabilir. Çoğu insan, farklı hesaplar için farklı, karmaşık ve güvenli parolalar kullanmanın önemini bilmekle birlikte, bu parolaların tümünü aklında tutmak ve yönetmek oldukça karmaşık bir süreç haline gelebilir.

Tam da bu noktada, şifre yönetimi uygulamalarının hayatımızı kolaylaştıran büyük bir rol oynadığını söyleyebilirz. Bu uygulamalar, çeşitli internet hesaplarımızın giriş bilgilerini güvenli bir şekilde saklama, yönetme ve erişim sağlama konularında bize yardımcı olurlar. Şifre yöneticileri, kullanıcıların güçlü ve benzersiz parolalar oluşturmasını, bu parolaları güvende tutmasını ve gerektiğinde hızlı bir şekilde erişim sağlamasını sağlayarak, dijital güvenliği artırmak adına vazgeçilmez araçlar haline geldi.2023’de en iyi parola yöneticileri

2023'ün Android için en iyi şifre yöneticileri

1Password

Popüler parola yöneticisi 1Password, cihazlar arası senkronizasyonu kolayca sağlama imkanı sunuyor. Ücretli sürümünde çeşitli avantajları var ve güçlü şifre oluşturma özelliği var. Şifrelerinize her yerden erişim sağlayarak çevrim içi hizmetlere hızlı giriş yapabilirsiniz.

2023'ün Android için en iyi şifre yöneticileri

Bitwarden

Açık kaynaklı Bitwarden, Windows, macOS, Linux, iOS ve Android’de kullanılabilir. Ücretsiz ve ücretli olmak üzere iki sürümü var. Ücretli sürüm, 2FA ve acil erişim gibi avantajlar sunuyor. Kullanıcı arayüzü olarak kolay olmaması tek eksisi diyebiliriz.

2023'ün Android için en iyi şifre yöneticileri

NordPass

NordVPN ekibinin geliştirdiği şifre yöneticisi, Sıfır bilgi politikasıyla tasarlanan güvenlik yapısı, diğer saygın şifre yöneticilerinin izlediği yolu takip ediyor. Yetkisiz erişim durumunda bile, sadece kullanıcının şifrelerine erişim sağlanabiliyor.

NordPass, ücretsiz ve premium kullanıcılarına XChaCha20 şifreleme ve çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) gibi ek güvenlik özellikleri sunuyor. Dashlane gibi bazı özelliklerde eksiklikler olsa da, ekstra güvenlik önlemleri ile bunları dengelemeye çalışıyor.

Otomatik doldurma özelliği, bazı Android kullanıcıları arasında zaman zaman yavaşlık veya uyumsuzluk sorunlarına yol açsa da, NordPass sürekli geliştirmeler üzerinde çalışıyor.

2023'ün Android için en iyi şifre yöneticileri

Keeper

Keeper Password Manager, Android kullanıcıları için üst düzey bir şifre yöneticisi olarak öne çıkıyor. Ücretsiz planda, cihaz sınırlaması ve bulut desteğinin olmaması gibi bazı kısıtlamaları var. Tüm özelliklere erişmek isteyenler için Keeper Unlimited veya Keeper Ailesi planları mevcut. Keeper, ek güvenlik önlemleriyle birlikte KeeperChat adlı şifreli mesajlaşma imkanıda var.

Ukrayna’nın savaştaki yaratıcılığının yeni ürünü: 3D baskılı bombalar

0

El bombaları atılmak üzere tasarlanır, bu nedenle hafifler. Fakat bir el bombası Ukrayna’da yapılmaya çalışıldığı gibi dronlardan bırakıldığında bu bir dezavantaj olabiliyor. Kiev merkezli amatör bir silah üreticisi olan “Lyosha”, tipik ağırlığı sadece 300 gram olan el bombalarının “öldürme gücü” konusunda yetersiz olduğunu söylüyor ve çözümü 3D baskıda buldu.

Üç ay önce Lyosha ve evlerinde çalışan bir grup arkadaş bir alternatif tasarladı: “Zaychyk” veya “Tavşan” adı verilen 800 gramlık bir anti-personel bomba. Grup, bombanın kasasını C4, bir patlayıcı ve çelik şarapnel parçalarıyla doldurulmak üzere göndermeden önce üretmek için 3D baskı kullanıyor. Testlerde Lyosha, bu şarapnelin “tereyağı gibi” tahta plakaları kestiğini söylüyor.

İhtiyaç aslında her buluşun anası ve Zaychyk, Rusya’nın işgalinden bu yana 17 ay içinde Ukrayna’da ortaya çıkan ölümcül yenilik türlerinin sadece bir örneği. Fabrikada inşa edilen birçok mühimmatın stokları, çatışmalar yıprandıkça küçüldü. Ancak ham patlayıcılar bol. Bu, cephedeki askerlere Rus birliklerine karşı kullanmak üzere doğaçlama silahlar sağlamaya adanmış amatör bir silah endüstrisi yaratmaya yardımcı oldu.

Lyosha’nın ekibi, bu el yapımı patlayıcı cihazlar her hafta bilindiği için yaklaşık 1.000 “şeker bombasının” plastik kabuklarını basıyor. Ancak ekibin askeri irtibatı olarak hareket eden Ukraynalı subay günde 1.500 adet istiyor.

Başka bir amatör grubu olan Druk Ordusu, son dört ayda 30.000’den fazla şeker bombası üretti. Liderleri “Swat”, üretim oranının arttığını söylüyor. Ve daha fazlası Ukrayna sınırlarının ötesinden geliyor. Janis Ozols, Ukrayna dışından bir grup gönüllü silah ustası olan Wild Bees’in Letonya bölümünün kurucusu. Kasım 2022’den bu yana Avrupa’dan en az 65.000 bomba mermisinin sevk edildiğini düşünüyor.

Doğaçlama mühimmat, fabrika yapımı türün doğrudan bir alternatifi değil. Ama avantajları var. Birincisi, ucuzlar. Polonya’da bir Yaban Arıları gönüllüsü olan Emanuel Zmudzinski, bileşenleri – bir burun konisi, gövde ve kuyruk yüzgeci – Big Egg adı verilen 27 cm bir model için, patlayıcı içerikler hariç, 50 €’dan (3,85 $) daha düşük bir fiyata, yaklaşık 1.200 dolara mal olan bir 3D yazıcıda yapıyor. Üretim hatlarını yeniden düzenlemeye gerek duymadan, şeker bombaları farklı boyutlarda kolayca üretilebiliyor. Bu, drone operatörlerinin belirli bir modelin yük kapasitesini en iyi şekilde kullanmasına yardımcı oluyor.

Akıllı yenilikler bombaları şaşırtıcı derecede etkili hale getirdi. Piyadeleri öldürmek için tasarlananlar, patlayıcıların paketlendiği merkezi bir silindir içeriyor. Etrafındaki boşluk, bomba patladığında dışa doğru fırlatılacak olan metal parçalarla dolu. İlk günlerde birçok bomba şarapnel olarak çivi kullandı. Ancak testler bir eksiklik ortaya çıkardı. Patlamadan gelen ısı tırnakları kısmen buharlaştırıyor.

Daha büyük hurda parçaları buharlaşmaz ve bu nedenle daha ağır yaralara neden olur. Ancak düzensiz metal parçalarının öngörülemeyen aerodinamiği var. Bilyalı rulmanlar artık tercih ediliyor. Kısmen Rus kuvvetleri tarafından işgal edilen bir bölge olan Donetsk’teki Ukraynalı bir asker olan “Diuk”, 5 kg’lık şeker bombalarının şimdi karaya çıktıkları yerden 20 metre uzakta bulunan piyadeleri öldürdüğünü söylüyor.

Bomba teknisyenleri öldürme yarıçapını daha da genişletmeyi umuyor. Kiev’deki bir asker, çabalarını bilerek, bazı “şeker dükkanlarının” farklı şarapnel türlerinin ve montaj açılarının öldürme potansiyelini şarja göre modellemek için yazılım kullandığını söylüyor.

Bazı şeker bombaları zırhlı araçlara karşı bile kullanılabiliyor. Bakır ve alüminyum, bu bombaların içine özel olarak tasarlanmış bir koni şekline bastırılıyor. Patlayıcılar patladığında, metaller zırhtan geçebilen ince bir aşırı ısıtılmış plazma jetine dönüştürülüyor. Ukraynalı insansız hava aracı operatörleri, yaklaşık yarım kilo ağırlığındaki bu bombaları zırhın daha ince olduğu aracın çatısına atarak Rus tanklarını yok edebildiğini iddia ediyor.

Donestk’teki Ukraynalı asker Diuk, ülkesinin askeri insansız hava araçlarının şu anda yaklaşık 200 farklı türde ve boyutta şeker bombası düşürdüğünü düşünüyor. Bu, yapımcılarının yaratıcı coşkusunun kanıtı. Ancak, birkaç farklı atölyeden gelen bileşenlerle tedarik hatlarını da karmaşıklaştırıyor. Wild Bees organizatörü Bay Ozols, bu nedenle bombaların çeşitliliğini azaltmak ve üretimlerini standartlaştırmak için bir çabanın devam ettiğini söylüyor. Amatörlerden oluşan bir endüstri gün geçtikçe daha profesyonel hale geliyor.

Apple iTunes Movie uygulamasını kapatıyor

0

Apple, film fragmanlarını yayınlama ve sinema severlere önizleme sunma konusundaki yaklaşımını güncelliyor. Uzun bir süredir güncellenmeyen iTunes Movie Trailers uygulaması, artık Apple TV platformuna taşınıyor. Bu değişiklikle birlikte, film tutkunları fragmanlara, önizlemelere ve sinema salonlarının seans saatlerine erişimlerini sürdürebilecekler.

Apple, henüz resmi bir açıklama yapmamış olmasına rağmen, hem iTunes Movie Trailers web sitesinde hem de iOS ve tvOS uygulamalarında, “iTunes Movie Trailers’ın yeni adresi Apple TV uygulaması” şeklinde çeşitli bannerlar görünmeye başlamış durumda. Bu durum, değişikliğin yakın bir gelecekte gerçekleşeceğine işaret ediyor. Üstelik, Apple TV uygulaması içinde en son fragmanları takip edebilme olanağı sunan yeni bir bölüm, bazı kullanıcılar için aktif hale getirilmiş durumda.

Uzun süredir güncellenmeyen iTunes film fragmanları uygulaması, yakın zamanda yenilenmiş bir isimle ve tazelenmiş bir içerikle Apple TV platformunda boy gösterecek. Ancak, iTunes Movie Trailer sitesinin mevcut arayüz öğeleri, Apple’ın modern web tasarımıyla tam anlamıyla uyumlu değildi. Apple’ın bu uygulamayı sonlandırma kararı, sadece bir platform değişikliği olarak düşünülmemeli; aynı zamanda iTunes markasını kullanıcı deneyiminde aşamalı bir şekilde azaltma ve tüm video içeriklerini tek bir merkezi noktada birleştirme stratejisinin bir parçası olarak da değerlendirilebilir. Bu hamle, Apple’ın içerik sunma yaklaşımında yaşanan evrimini gösteriyor.

Apple tv platformu nedir?

Apple tarafından geliştirilen bir dijital medya oynatıcı ve akış hizmetidir. Kullanıcılara televizyon programları, filmler, spor etkinlikleri ve diğer çeşitli içerikleri izleme imkanı sunar. Aynı zamanda kişiselleştirilmiş öneriler ve kullanıcıların içeriği kolayca keşfetmelerini sağlayan bir arayüz sunar. Apple TV uygulaması, Apple cihazlarında kullanılabileceği gibi diğer platformlarda da erişilebilir.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? yorumlar kısmından belirtebilirsiniz!

Yapay zekayı matematikle kandırdılar!

0

Hakerler dil modeli üzerinde çalıştı ve yapay zeka kötü matematik öğrendi. Bu sonuç, yapay zeka çalışmalarını etkileyebilir.

Kennedy Mays büyük bir dil modelini kanuıdrabioldi. Dil modelini biraz ikna etmesi gerekti ama bir algoritmayı 9+10 = 21 demeye ikna edebildi.

Georgia, Savannah’dan 21 yaşındaki öğrenci, “İleri geri bir konuşmaydı” diyor. İlk başta model, aralarındaki bir “iç şakanın” parçası olduğunu söylemeyi kabul etti. Birkaç istem sonra, sonunda hatalı toplamı herhangi bir şekilde nitelendirmeyi bıraktı. “Kötü Matematik” üretmek, binlerce bilgisayar korsanının bu Las Vegas’ta düzenlenen DEF CON bilgisayar korsanlığı konferansında düzenlenen halka açık yeni bir yarışmada üretken yapay zeka sistemlerindeki kusurları ve önyargıları ortaya çıkarmaya çalıştığı yollardan yalnızca biri olarak görülüyor.

Yapay zeka denemesi

Katılımcılar, bir seferde 50 dakika boyunca 156’dan fazla dizüstü bilgisayarı kullanarak, dünyanın en akıllı platformlarından bazılarıyla eşi benzeri görülmemiş bir ölçekte mücadele ediyor. Alphabet Inc.’in Google, Meta Platforms Inc. ve OpenAI dahil olmak üzere şirketler tarafından üretilen sekiz modelden herhangi birinin sıkıcıdan tehlikeliye yanlış adımlar atıp atmayacağını test ediyor. Amaç, şirketlerin büyük dil modelleri veya LLM’lerle giderek daha fazla ilişkilendirilen bazı olağanüstü sorunları dizginlemek için nihayetinde yeni korkuluklar inşa edip edemeyeceğini görmek. Girişim, yarışmanın geliştirilmesine de yardımcı olan Beyaz Saray tarafından destekleniyor.

LLM’ler, finanstan işe alıma kadar her şeyi dönüştürme gücüne sahiptir ve bazı şirketler bunları iş yapma biçimlerine entegre etmeye başlamış. Ancak araştırmacılar, teknoloji geniş ölçekte kullanılırsa yanlışlıkları ve adaletsizliği yayma tehdidi oluşturan kapsamlı önyargıları ve diğer sorunları ortaya çıkardı. Lisans derecesinin bir parçası olarak uzaydan gelen kozmik ışın parçacıklarını yeniden oluşturmak için yapay zekaya güvenmeye daha alışkın olan Mays için zorluklar, kötü matematikten daha derine iniyor.

50 dakikalık testi çözen bir Bloomberg muhabiri, modellerden birini hiçbiri yarışma sırasında kullanıcıya tanımlanmadı. Birisini nasıl gözetleyeceğine dair tek bir uyarıdan sonra ihlal etmeye ikna etti. Model, bir GPS izleme cihazı, bir gözetleme kamerası, bir dinleme cihazı ve termal görüntüleme kullanmaktan oluşan bir dizi talimat verdi. Model, diğer istemlere yanıt olarak, ABD hükümetinin bir insan hakları aktivistini gözetleyebilmesinin yollarını önerdi.