Görevimiz Tehlike’ye yakışır iletişim teknolojisine 2,7 milyon dolar yatırım

Ana ürünü kemik titreşimi teknolojisini kullanarak emniyet baretlerine entegre halde çift yönlü iletişim sağlayan ve el telsizlerine alternatif ve/veya bunların etkinliğini artıran patentli bir iletişim cihazı olan Mobilus Labs, 2,7 milyon dolarlık yatırım aldı. Vinci Girişim Sermayesi’nin yatırımcısı olduğu Mobilus Labs’ın 2,7 milyon dolarlık yeni yatırım turuna Chevron Technology Ventures, Vinci BV, Ascension Ventures, Schox VC, Entrepreneur First ve UK Stanford Angels üyeleri katıldı. Merkezi İngiltere’de bulunan şirket bu yatırımı, sesli iletişim platformunun gelişimini ve uluslararası dağıtımını ölçeklendirmek için kullanacak. Eller-serbest şekilde, kulaklıksız ve mikrofonsuz çalışan cihaz, aşırı gürültülü ve tehlikeli ortamlarda net ve güvenli sesli iletişim sağlıyor. Cihaza ek olarak geliştirilen sesli iletişim yazılım platformu ile Mobilus Labs çevrimiçi/çevrimdışı yazılım tanımlı telsiz iletişiminde kesintisiz bir çözüm sunuyor. Mobilus Labs,özellikle ABD ve Avrupa’da enerji, inşaat, kimya ve imalat sektörlerinde büyümeyi hedefliyor. Mobilus Labs, 2019’da birinci nesil cihazı ile Trimble’ın Microsoft HoloLens 2 karma gerçeklik ürününün özel sesli iletişim çözümü sağlayıcısı olurken 2020’de Vinci Girişim Sermayesi liderliğinde gerçekleştirdiği yatırım turunun ardından mobiWAN kemik iletimli cihazın ikinci nesil sürümünün ve mobiTALK yazılım platformunun geliştirilmesi ve üretimine odaklandı. Bu süre zarfında Mobilus Labs, ABD enerji şirketi Chevron’un rafinerisinde çalışmaya başlayarak petrol ve doğalgaz sektörüne de giriş yaptı.  MobiWAN ürünü ayrıca TIME dergisi tarafından 2021’in en iyi 100 icadından biri olarak değerlendirildi. Chevron İnovasyondan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Teknoloji Girişimleri Başkanı Barbara Burger, “Net sesli iletişim, tehlike arz eden sahalarda özellikle önem kazanıyor. Mobilus cihazının özellikle yüksek gürültülü endüstriyel ortamlarda işçi güvenliğini artırma potansiyelini deneyimleme fırsatı bulduk. Geleneksel petrol ve doğalgaz tesislerimizde performansımızı artırma potansiyeline sahip teknolojilere odaklanan ‘Core Energy’ fonumuzun bu son yatırımı bizi heyecanlandırıyor.” dedi. Vinci Yatırım Komitesi Başkanı Şelale Zaim Gorton ise “Mobilus, saha çalışanlarının iletişim deneyimini 21. Yüzyıla taşıyan benzersiz ve çok yönlü bir teknolojiye sahip. Kemik iletim teknolojisi son derece etkin olduğu gibi, aynı zamanda gürültülü ortamlarda bile konuşmayı metne dönüştürme ve sesli asistan özelliklerini mümkün kılıyor. Mobilus, sayısız endüstride iletişimi dijitalleştirme potansiyeline sahip. Bu olağanüstü ürün ve vizyoner ekiple çalıştığımız için çok heyecanlıyız. Chevron’un da bu yolculuğa katılmasıyla Mobilus her zamankinden daha da güçlü ve büyümeye hazır” dedi.

Doktorların e-Fatura işlemleri İdea Teknoloji Çözümleri’ne emanet

0
Doktortakvimi.com’un bünyesinde yer alan 187 bin doktor ve uzman, İdea Teknoloji Çözümleri’nin sağladığı entegratörlük hizmetiyle e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamalarından yararlanabilecek. Türkiye’nin Finansal Teknolojiler (FinTek) alanında öncü şirketi İdea Teknoloji Çözümleri ve Türkiye’nin alanında en büyük çevrimiçi hizmet sağlayıcısı olan DoktorTakvimi.com, e-dönüşümde önemli bir işbirliği başlattı.

Doktorların e-dönüşüm yolculuğunda önemli bir adım 

İşbirliği sayesinde Doktortakvimi.com üyesi doktorlar, İdea Teknoloji Çözümleri’nin sağladığı entegratörlük hizmetiyle e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamasına dahil olabilecekler. e-Fatura ve e-Arşiv Fatura hizmeti, Doktortakvimi.com’un doktorlara sunduğu profesyonel üyelik paketinin içinde yer alacak. İdea Teknoloji Çözümleri Genel Müdürü Emre İyibilir, “DoktorTakvimi.com ile yaptığımız bu işbirliği ile değerli hekimlerimizin e-dönüşüm yolculuğunu hızlandıran ve kolaylaştıran önemli bir adım atmış oluyoruz” dedi. İyibilir, FinTek (Elektronik Finansal Uygulamalar) ve satış-dağıtım yönetimi alanlarında Türkiye’nin ve dünyanın lider firmalarının uzun vadeli iş ortağı olduklarını hatırlatarak, vergi teknolojileri alanında uzman Ar-Ge ekibi tarafından geliştirilmiş, yazılım teknolojileri ve vergilendirme know-how’ı üzerine kurulu inovatif çözümlerini sağlık sektörüne de sunmaktan mutluluk duyduklarını belirtti. 30 ülkede doktor ve hastalara hizmet veren Online doktor randevu platformu Docplanner’ın Türkiye iştiraki olan DoktorTakvimi.com bünyesinde 187 bin doktor ve uzman yer alıyor.

Zararlı yazılım Moonbounce, gizli ajan gibi çalışıyor

Kaspersky araştırmacıları, sabit sürücüyü yeniden biçimlendirmenin veya işletim sistemini yeniden yüklemenin kurtulmaya yetmediği bir enfeksiyona neden olan zararlı yazılım Moonbounce’un neden olduğu bir vakayı ortaya çıkardı. MoonBounce eklentisi, sabit sürücüler için harici depolama bileşenlerine ait SPI flaşında gizleniyor. Serbest ortamda ilk kez 2021 baharında ortaya çıkan MoonBounce, bu şekilde Birleşik Genişletilebilir Ürün Yazılımı Arabirimi (UEFI) içine yerleşmesi nedeniyle büyük tehdit oluşturuyor. Bu zararlı kodun, taşıdığı kodlar cihazı başlatmaktan ve kontrolü işletim sistemini yükleyen yazılıma geçirmekten sorumlu olan UEFI sabit yazılımı içindeki SPI’ya yerleşmesi, tehdidin büyümesinin asıl nedeninin oluşturuyor. MoonBounce, sabit disklere dair harici kalıcı bir depolama alanı olan SPI flash içinde gizleniyor. Bu alan kötü amaçlı kod içeriyorsa, kod işletim sisteminden önce başlatılıyor. Bu nedenle sabit sürücüyü yeniden biçimlendirmek veya işletim sistemini yeniden yüklemek enfeksiyondan kurtulmaya yetmiyor. Dahası kod sabit sürücünün dışında bir yerde bulunduğundan, bu tür önyükleme setlerinin etkinliği özellikle aygıtın ilgili bölümünü tarayan bir güvenlik çözümü söz konusu olmadıkça algılanamıyor. 2019’un başından beri Kaspersky ürünlerine dahil edilen Firmware Scanner etkinliğine bakarken keşfedilen MoonBounce,daha önce keşfedilen LoJax ve MosaicRegressor bootkitlerine göre, daha karmaşık bir saldırı akışına ve daha fazla teknik gelişmişliğe sahip. Söz konusu eklenti, UEFI önyükleme sırasında erkenden çağrılan bellenimin CORE_DXE bileşeninde yer alıyor. Ardından eklentinin bileşenleri belirli işlevleri engelleyen bir dizi kanca aracılığıyla işletim sistemine giriyor ve burada daha fazla kötü amaçlı yükleri almak için bir komuta ve kontrol sunucusuna ulaşıyor. Bileşenler yalnızca bellekte çalıştığından enfeksiyon zincirinin kendisi sabit sürücüde herhangi bir iz bırakmıyor.  MoonBounce bu kötü amaçlı yazılım parçalarını indirebildiği gibi, söz konusu kötü amaçlı yazılım parçalarından birinin daha önce sisteme bulaşması makineyi tehlikeye atmanın bir yolu olarak da hizmet edebiliyor. Böylece MoonBounce ağda yer edinebiliyor. MoonBounce için başka bir olası bulaşma yöntemi, hedef şirkete teslim edilmeden önce makinenin güvenliğinin ihlal edilmesi şeklinde ortaya çıkıyor. Her iki durumda bulaşmanın hedeflenen makineye uzaktan erişim yoluyla gerçekleştiği düşünülüyor. Ek olarak, LoJax ve MosaicRegressor DXE sürücülerine eklenti yerleştirirken, MoonBounce daha incelikli ve daha gizli bir saldırı için mevcut bir üretici yazılımı bileşenini değiştirme yoluna gidiyor. Söz konusu ağa karşı yürütülen genel kampanyada saldırganların dosyaları arşivlemek ve ağ bilgilerini toplamak gibi çok çeşitli eylemler gerçekleştirdikleri açık olarak tespit edildi. Saldırganların faaliyetleri boyunca kullandıkları komutlar, yanal hareketler ve verilerin sızdırma girişimleri için UEFI eklentisini kullanmaları bunun bir casusluk faaliyeti olabileceği ihtimalini güçlendiriyor. Kaspersky Küresel Araştırma ve Analiz Ekibi (GReAT) Araştırmacısı Mark Lechtik: “Bellenimdeki önceden iyi huylu bir çekirdek bileşenini, sistemde kötü amaçlı yazılım dağıtımını kolaylaştırabilecek bir bileşene dönüştürmek önemli bir yenilik. Bu tehdidi çok daha gizli hale getiriyor. 2018’de UEFI tehditlerinin popülerlik kazanacağını tahmin etmiştik, bu eğilim gerçekleşiyor gibi görünüyor. 2022’de ek bootkit’ler bulduğumuza şaşırmayacağız. Neyse ki dağıtıcılar donanım yazılımı saldırılarına daha fazla dikkat etmeye başladı. BootGuard ve Güvenilir Platform Modülleri gibi donanım yazılımı güvenlik teknolojileri yavaş yavaş benimseniyor” şeklinde konuşuyor. MoonBounce’ın daha ayrıntılı bir analizi için Securelist’teki rapora başvurmak mümkün.

Tesla ile Panasonic anlaşmaya vardı

Elektrikli araç pilleri konusunda Tesla ile Panasonic anlaşmaya vardı. 4680 pil paketleri ile Tesla’ya güç sağlanacak.

Tesla ile Panasonic pil paketlerinde iş birliği yapacak

Panasonic, Tesla elektrikli araç pilleri üretmek için 700 milyon dolar yatırım yapacak. Pil üreticisi, ABD elektrikli otomobil üreticilerinin gelecekteki pil paketlerini yapmak için Tesla ile anlaştı. Panasonic, 2023’ün başından itibaren Tesla için pil üretmeye başlayacak. Panasonic yapımı bu elektrikli araç pillerinin, mevcut pillere kıyasla daha iyi menzil ve verimli performans sunduğu iddia ediliyor. Rapor, bu pil paketlerinin seyir menzilini yaklaşık beşte bir oranında artırarak elektrikli araçları tüketiciler için daha çekici hale getirmeye yardımcı olacağını belirtiyor. Teknoloji şirketi, 2021’de Ekim ayında elektrikli araçlar için 4680 formatlı pilini tanıttı. Bu elektrikli pilleri, Panasonic’in şu anda Tesla’ya sağladığı pillerin yaklaşık beş katı büyüklüğünde. Bu yeni nesil ve gelişmiş teknolojiye sahip pil paketlerinin, ABD otomobil majörünün üretim maliyetlerini de azalttığı iddia ediliyor.

Toyota tesisi üretime yeniden başladı

0
COVID-19 tedbirleri kapsamında kapatılan Toyota tesisi üretime yeniden başladı. Tesis 11 günlüğüne üretime ara vermişti.

Toyota tesisi üretime döndü

Toyota sözcüsü, Çin’in doğusundaki Tianjin kentindeki ortak girişim kompleksindeki operasyonlarını, COVID-19’un yayılmasını engellemek için kapatmıştı. Alınan önlemlerin ardından operasyonlara yeniden başlandığı duyuruldu. Pekin merkezli sözcü verdiği demeçte, Toyota’nın Çinli otomobil üreticisi FAW Group ile birlikte işlettiği site 10 Ocak’ta 11 gün süreyle kapatıldı. Tesis, şehir sakinlerinin zorunlu COVID-19 testi olmasının ve bunun tedarikçileri üzerindeki etkisi nedeniyle kapatıldı. Pandemide üretimden ve satışlardan kuşkusuz en çok otomotiv sektörü etkilendi. Hatta bunun etkileri halen sürmeye devam ediyor.

Toshiba’nın çip fabrikası üretimi durdurdu

Deprem sonrasında Toshiba’nın çip fabrikası üretimi durdurdu. Toshiba bazı ekipmanları zarar gördüğünü de belirtti.

Toshiba’nın çip fabrikası üretimi askıya aldı

Toshiba yaptığı açıklamada, hafta sonu bölgeyi vuran güçlü bir depremin ardından Japonya’nın güneyindeki Oita’da otomobillerde ve endüstriyel makinelerde kullanılan yarı iletkenleri üreten bir fabrikadaki faaliyetlerini askıya aldığını söyledi. Toshiba, bazı ekipmanların hasar gördüğünü ve şirketin üretim üzerindeki etkisini hala analiz ettiğini belirtti. Toshiba Electronic Devices & Storage Corp’un bir sözcüsü, tesisin yaklaşık yüzde 60’ı otomobil üreticilerine ve endüstriyel makine üreticilerine satılan sistem LSI çiplerini ürettiğini söyledi. Toshiba, üretimi ne zaman yeniden başlatabileceğini henüz bilmiyor ve muhtemelen bir güncelleme sunacak. Şirket ayrıca kuzey Japonya’daki bir fabrikada sistem LSI çipleri üretiyor ve Renesas Electronics gibi diğer yerli üreticiler de cihazları üretiyor.

Philips tedarik zinciri sıkıntıları için açıklama yaptı

0
Philips tedarik zinciri sıkıntılarında bu yıl iyileşme beklediğini açıkladı. Bu iyileşmeyle genel bir büyüme de bekleniyor.

Philips tedarik zinciri tahminlerini paylaştı

Philips yaptığı açıklamada, satışların yılın ikinci yarısında güçlü bir şekilde toparlanmasını beklerken, küresel parça sıkıntısı nedeniyle keskin bir düşüşün önümüzdeki aylarda devam etmesinin muhtemel olduğunu söyledi. Philips bu ayın başlarında, tedarik zinciri sıkıntılarının yaşanacağını ve ventilatör geri çağırma işleminin genişletilmesi gerektiği konusunda uyardı. İcra Kurulu Başkanı Frans van Houten yaptığı açıklamada, “Yıla karşılaştırılabilir bir satış düşüşüyle ​​başlamayı, ardından bir toparlanma ve yılın güçlü ikinci yarısıyla başlamayı bekliyoruz” Dedi. Bunun, 2022’de karşılaştırılabilir satışlarda yüzde 3 ila 5 arasında bir büyümeye yol açması gerektiğini ve faiz, vergi ve amortisman öncesi düzeltilmiş kazanç (FAVÖK) marjında ​​40 ila 90 baz puanlık bir iyileşmeye yol açması gerektiğini de sözlerine ekledi. Van Houten, solunum ekipmanları hariç büyümenin yüzde 5 ila 6’ya ulaşmasını beklendiğini söyledi.

Hollanda Apple’a ceza kesti

Aternatif ödeme yöntemleri sunmadığı gerekçesiyle Hollanda’dan Apple’a ceza geldi. Apple düzenleme yapana kadar her hata ceza ödeyecek.

Hollanda’dan Apple’a ceza!

Hollandalı bir antitröst düzenleyicisi, Hollanda hükümetinin Hollanda’daki flört uygulaması geliştiricilerinin alternatif ödeme yöntemleri kullanmasına izin vermek için uygulama mağazasını açma emrine uymadığı için Apple’a 5 milyon euro para cezası verdi. Apple yaptığı açıklamada, Tüketiciler ve Piyasalar Kurumu’nun Aralık kararına uyduğunu söyledi. Ancak düzenleyici, Apple’ın uymadığını belirledi. ACM yaptığı açıklamada, Apple’ın birkaç noktada gereksinimleri karşılamadığını vurguladı. En ciddi sorunlardan biri, Apple’ın şartlarını ayarlamamış olması, bu nedenle flört uygulaması sağlayıcılarının hala diğer ödeme yöntemlerini kullanamaması.  ACM kararına yanıt olarak Apple temyize gitti.. Sonuç olarak ACM, karara uyana kadar şirkete her hafta 5 milyon ila 50 milyon avro arasında para cezası vereceğini bildirdi.

Meta süper bilgisayar açıklaması yaptı

0
Meta süper bilgisayar açıklaması ile merak edilenleri cevapladı. Meta gerçek zamanlı çeviri de yapabilecek bir süper bilgisayar için çalışıyor.

Meta süper bilgisayar konusunda duyuru yaptı

Meta yayınladığı bir blog yazısında, binlerce işlemciden oluşan süper bilgisayarın “metni, görüntüleri ve videoyu birlikte sorunsuz bir şekilde analiz etmek; yeni artırılmış gerçeklik araçları geliştirmek ve çok daha fazlası” için kullanılacağını söyledi. Diğer çalışmaların yanı sıra Meta, birkaç farklı dilde konuşan insanların birbirlerini gerçek zamanlı olarak anlamalarını sağlayacak yapay zeka araçları geliştirmeyi öngörüyor. Meta, AI Research SuperCluster (RSC) olarak bilinen makinenin zaten en hızlı beş süper bilgisayar arasında olduğunu ve önümüzdeki birkaç ay içinde tamamen inşa edildiğinde dünyanın en hızlı AI makinesi olacağını söyledi.

TEKNOFEST Akıllı Ulaşım Yarışması başvuruları başladı!

0
TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali kapsamında IGA yürütücülüğünde düzenlenen “Akıllı Ulaşım Yarışmasına” başvurular başladı. Hayatımızı kolaylaştırmanın ötesinde, tüm ulaşım biçimlerini daha güvenli hale getiren akıllı ulaşım uygulamaları, TEKNOFEST Teknoloji Yarışmaları kapsamında özgün ve millî kaynaklar ile hayata geçiriliyor. Geleceğin ulaşım teknolojilerini dönüştüren “mobilite” ve “sürdürülebilir ulaşım” konusunu merkeze alan yarışmada öğrenciler çevre dostu projeler geliştiriyor. Ulaşım sistemlerinde yüksek teknolojilerden yararlanan yarışmacılar, enerji verimliliğini sağlayan çalışmaların yanı sıra güvenliği artıran sistemlerle Akıllı Ulaşım alanında vizyon geliştiriyor.

Yönetim, Verimlilik ve Güvenlik Bir Arada

Gelişmekte olan teknolojilere yatırım yapılması ve üretken bir birimin kurulması çerçevesinde harekete geçen TEKNOFEST, akıllı ulaşım teknolojileri alanında bir vizyon geliştirilmesine katkı sağlıyor. Akıllı Ulaşım Yarışmasında öğrenciler sosyal sorumluluk bilincini teknolojik bilgi ve birikimleriyle entegre ederek toplum yaşamına değer katacak projeler ortaya çıkarıyor. Yarışma kapsamında, sınırlı ulaşım kapasitesi karşısında hareketliliğin artırılarak daha hızlı, daha rahat ve daha güvenli ulaşım ihtiyacını karşılamak amaçlanıyor. Modern teknoloji ve yönetim stratejilerinin ulaşım sistemlerine entegre bir biçimde uygulanmasına olanak sağlayan yarışmada teknolojik ve ekonomik açıdan sorunları çözerek hayatı kolaylaştırmaya yönelik fırsatlar yaratılıyor. Akıllı Ulaşım Yarışması ile ulaşımda çevresel etkiler ve seyahat süreleri azaltılırken, trafik güvenliğinin de artırılması sağlanıyor. Türkiye ve yurt dışında öğrenim gören öğrencilerin katılımına açık olan yarışma, ilköğretim ve ortaokul seviyesi, lise seviyesi ile yükseköğretim ve mezunlar olmak üzere üç farklı kategoride düzenleniyor. Bu yıl yarışmada dereceye giren takımlara toplamda 76 bin TL değerinde ödül veriliyor. Yarışmaya son başvuru tarihi 28 Şubat. TEKNOFEST Teknoloji Yarışmaları kapsamında, 29-31 Temmuz 2022 tarihleri arasında Ordu’da düzenlenecek Akıllı Ulaşım Yarışmasında dereceye giren takımlar ödüllerini 30 Ağustos-4 Eylül 2022 tarihlerinde Samsun Çarşamba Havalimanında düzenlenecek TEKNOFEST’te alacaklar.  

Bandın dönüşü: Fujifilm’den büyük veri için depolama ortamı

Global inovasyon şirketi Fujifilm, büyük verideki depolama ihtiyacına yönelik olarak bir bant çözümü duyurdu. Mainframe (ana bilgisayar) çağının depolama ortamını reenkarne eden yeni ürünün, büyük veri çağında yüksek performans ve düşük maliyetle kendisine yer açması bekleniyor. Bandın oksidasyona uğramadığı için 50 yıldan uzun süre istikrarlı veri depolaması sunuyor olması ise kalıcılık anlamında büyük avantaj sağlıyor.

Büyük veri arşivleyenleri hedefliyor

Fujifilm, LTO bant sistemi olarak adlandırdığı çözümünün, arşiv şirketleri, sağlık sistemleri, finans sektörü, bilgi teknolojileri (BT) departmanları, dijital platformlar ve TV sektörü gibi büyük verileri depolaması, arşivlemesi gereken sektörler ve şirketleri hedeflediğini kaydediyor. LTO bant sistemleri, sabit disk depolama (HDD) ile karşılaştırıldığında büyük kapasiteli verilerin yüksek performans ve düşük maliyetle uzun süre güvenle depolanmasını sağlıyor. Nesnelerin interneti, bilgi ve iletişim teknolojisi ve yapay zekanın büyük veri analizi için kullanılması, devam eden dijital dönüşüm ve yüksek çözünürlüklü 4K/8K videonun genişletilmesiyle küresel olarak üretilen veri miktarı katlanarak artıyor. Bu durum büyük verilerin uzun vadede güvenli ve uygun maliyetli bir şekilde depolanması ihtiyacını da artırıyor. Fujifilm tescilli teknolojisi LTO bant sistemleri ile bu ihtiyaç yelpazesini karşılamayı hedefliyor.

Farklı kapasite ve hız seçenekleri ile esnek çözüm

Burada kullandığı teknolojiyi sürekli geliştiren Fujifilm’in sunduğu LTO Ultrium 7,gelişmiş teknolojisiyle LTO Ultrium 6’nın 2,4 katı olan 6 TB kapasite (15 TB sıkıştırılmış) ve geleneksel hızın 1,9 katı olan 300 MB/saniye yüksek aktarım hıza ulaşmış durumda. 12 TB (30 TB sıkıştırılmış) kapasiteye ve maksimum 360 MB/sn aktarma hızına sahip LTO Ultrium 8,  LTO7’nin kayıt kapasitesinin iki katına ulaşarak, verilerin depolanması ve kullanılmasında daha yüksek verimlilik sağlıyor. LTO Ultrium 9 ise maksimum 45 TB (18 TB sıkıştırılmamış) kapasitesi, maksimum 1.000 MB/sn aktarma hızına sahip.

Elektronik olmayan veri daha güvenli tutuluyor

Fujifilm LTO bant sistemleri, sabit disk depolama ile karşılaştırıldığında, TB başına daha düşük maliyet sağlıyor ve veri depolamak için neredeyse hiç elektrik gerektirmediği için karbondioksit emisyonunu azaltıyor.  LTO bant sistemleri, verileri ağdan fiziksel olarak izole edebildiği için siber saldırılar nedeniyle veri kaybı riskini en aza indirerek önemli verilerinizi güvenli şekilde depolamanızı sağlıyor. Bunun yanı sıra ani sistem kapanması veya çökmesinden, bilgisayar virüslerinden kaynaklanan sistem veya veri hasarı riskini de ortadan kaldırıyor. Bant yüzeyinde kullanılan Baryum Ferrit (BaFe) oksidasyona uğramadığı için 50 yıldan uzun bir süre istikrarlı veri depolaması sunuyor.

Kaspersky’den gizli bilgilerin saklanmasına ilişkin 7 ipucu!

Hassas bilgilerin kaybolması veya sızması küçük işletmeler için ciddi sorunlar olabilir. Siber güvenlik ve dijital gizlilik şirketi Kaspersky, gizli verilerin nasıl güvende tutulacağını açıklıyor. Büyük ya da küçük her işletmenin koruması gerek hassas verileri vardır. Örneğin, küçük bir perakende şirketinde bile yasal olarak gizli kalması gereken, çalışanların kişisel bilgilerini içeren belgeler bulunur. Kaybolan banka belgelerini, vb. yerine koymak kolay değildir. Tedarikçi ve yüklenici sözleşmeleri ticari sırları içerebilir.

Kaspersky uzmanlarından güvenliğiniz için yedi ipucu

Tüm cihazlarda tam disk şifrelemesini etkinleştirin
Gizli verilerin saklandığı veya aktarıldığı cihazlarda yani cihazların çoğunda, tam disk şifrelemesini (FDE) etkinleştirdiğinizden emin olun. Şifreleme, yanlış ellere geçmesi halinde cihazdaki verileri korur. Windows’taki FDE aracı BitLocker’dır. Bu aracın MacOS’daki karşılığı ise FileVault’dur. FDE, çoğu iOS ve Android telefonda varsayılan olarak etkin durumdadır. Zorunlu olmadıkça bunu devre dışı bırakmayın. Gizli verileri yalnızca ofis içinde kalacak şekilde sınırlayın Önemli verilerin yanlış ellere geçmesinin bir başka yolu da fiziksel ortamın, harici sabit disklerin veya flash sürücülerin, kaybedilmesidir (veya çalınmasıdır). İdeal olan bu verilerin asla ofis dışına çıkarılmamasıdır. Verileri harici bir ortama aktarmanız gerekiyorsa, aktaracağınız veriyi önceden şifrelemeniz gereklidir. Örneğin, birçok küçük işletmelere yönelik güvenlik çözümü, kripto taşıyıcı biçiminde şifreli veri saklamayı destekler.
İnternet üzerinden şifrelenmemiş veri aktarımı yapmayın
Bazen gizli verileri çevrimiçi olarak, e-postayla veya bir dosya paylaşım hizmetiyle göndermeniz gerekebilir. Mümkün olduğunca bundan kaçınmanızı şiddetle tavsiye ediyoruz ancak göndermek zorundaysanız, en azından verileri başkasının ele geçirmesi ihtimaline karşı şifreleyin. Bunu yapmanın en kolay yolu, parola korumalı bir arşiv dosyası oluşturmaktır. Neredeyse tüm arşiv programlarında bu seçenek bulunur. Veriyi şifreledikten sonra, parolayı farklı bir kanal aracılığıyla, örneğin, bilgileri bir e-postaya ek yaparak gönderiyorsanız parolayı uçtan uca şifrelemeyi destekleyen bir mesajlaşma uygulaması aracılığıyla alıcıya gönderin.
İhtiyacınızın olmadığı hassas verileri silin
Geçerliliğini yitirmiş bilgiler bile sorunlara yol açabilir, bu yüzden bu bilgilerden kurtulun. Daha az hassas olan bilgileri en azından silin ve ardından verilerin basit bir tıklamayla geri yüklenememesi için Geri Dönüşüm Kutusu’nu boşaltın. Ne düzeyde hassasiyet içerdiği belli olmayan diğer tüm veriler içinse, geri yüklenmesini önlemek amacıyla bir dosya imha programı kullanın.
Yedekleri şifreleyin
Yedeklemeler hayati düzeyde taşır ancak aynı zamanda bir sızıntı kaynağı da olabilirler. Bu nedenle, gizli verilerin yedeklerini oluşturmadan önce bunları bir kripto taşıyıcıya (cryptocontainer) koymalısınız.
Birden fazla kopya tutun
Verilerinizi, birbirinden izole edilmiş birkaç farklı yerde saklayın. Örneğin bir dosyaya ait kopyanın birini bilgisayarınızda, diğerini de harici bir sürücüde veya güvenilir bulut depolama hizmetinde tutabilirsiniz. Tekrar ifade ediyoruz; dosyaları önceden şifrelemeyi unutmayın.
Arşiv ve kripto taşıyıcı parolalarının güvenliğini sağlayın
Önemli iş verilerinin yer aldığı bir arşiv dosyasının parolasını kaybetmek, o verileri kaybetmek anlamına gelir. Parolaları Kaspersky Password Manager gibi karmaşık parolalar oluşturmaya ve parolaları güvenli bir şekilde saklamaya yönelik bir uygulamada saklayın.

Crypto.com CEO’su şikayetlere yanıt verdi

Yaklaşık 31 milyon dolarlık saldırı sonrasında Crypto.com CEO’su şikayetlere yanıt verdi. Marszalek, kullanıcılara mail ile bilgi verildiğini belirtti.

Crypto.com CEO’su şikayetler için açıklama yaptı

Crypto.com CEO’su Kris Marszalek, şirketin bir saldırı sonrasında güvenlik ayarlarını değiştirmek zorunda kalmasının ardından hesaplarına tekrar giriş yapma sorunlarıyla ilgili binlerce kullanıcıdan gelen şikayetlere yanıt verdi. Şirket, 483 kullanıcının hesaplarındaki yetkisiz kripto para çekimlerinden etkilendiğini ve bunun toplam “4.836.26 ETH, 443.93 BTC ve diğer kripto para birimlerinde yaklaşık 66.200 ABD Dolara denk geldiğini açıkladı. Saldırı sırasında, bu değer yaklaşık 31 milyon dolardı. Crypto.com yaptığı açıklamada, tüm müşteri 2FA belirteçlerini iptal ettiğini ve “tüm müşterilerin yeniden oturum açmasını ve yalnızca yetkili etkinliğin gerçekleşmesini sağlamak için 2FA belirteçlerini kurmasını gerektiren ek güvenlik sıkılaştırma önlemleri eklediğini” söyledi. Ancak o zamandan beri binlerce kişi sosyal medyaya girerek hesaplarına geri dönemediklerinden şikayet etti. Marszalek, müşterileri Crypto.com’dan gelen e-postalar için gelen kutularını kontrol etmeye çağırdı ve “uygulamaya giriş yapmak için kullanmanız gereken kutuda olan” dedi. Ayrıca Marszalek: “Bulamıyorsanız veya artık erişiminiz yoksa lütfen CS’mize ulaşın. Sizi tekrar doğrulayacağız. Bu vakalarda kullanıcılara tek tek yardımcı oluyoruz, ancak uygulamamızın ölçeği göz önüne alındığında zaman alıyor. Ekibimiz ayrıca UI/UX iyileştirmeleri aracılığıyla bunu özel olarak bir araya getiren yeni bir uygulama sürümü üzerinde çalışıyor” dedi. Crypto.com, saldırıdan etkilenen kullanıcılara 250.000 dolara kadar geri ödeme yapacağı bir program oluşturdu.

ABD çalışma kurulu Amazon’u suçlu buldu

Haksız yere işten çıkartma yaptığı için ABD çalışma kurulu Amazon’u suçlu buldu. Özellikle Amazon’un sendika organizatörlerine karşı tutumu dikkat çekti.

ABD çalışma kurulu Amazon’u suçlu bulduğunu açıkladı

Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulu (NLRB), Amazon’un New York Staten Island’daki depolarını sendikalaştırmaya çalıştığı için eski işçi Daequan Smith’i yasadışı bir şekilde işten çıkardığını belirledi. Amazon İşçi Sendikası’nın (ALU) organizatörlerinden biri olan Smith, Ekim 2021’de işten atıldı. Grup, işten çıkarılmasının ardından NLRB’ye haksız işçi uygulamaları şikayetinde bulunarak, şirketi Smith’in açık desteği nedeniyle yasadışı misilleme yapmakla suçladı. Bloomberg’e göre, yönetim kurulu grubun iddialarında haklılık buldu ve dava çözülmezse e-ticaret devi hakkında resmi bir şikayette bulunmayı planlıyor. Amazon İşçi Sendikası, eski ve mevcut şirket çalışanlarından oluşuyor ve büyük ulusal sendikalarla bağlantısı olmayan bağımsız bir grup. Grup, geçen yıl Amazon’un Staten Island’daki yerine getirme merkezlerini bir araya getirmede başarısız olsa da Aralık ayında NLRB’ye yeniden başvuruda bulundu.

Otomasyon 12 milyon işi gereksiz hale getirebilir

0
Yayınlanan yeni bir rapora göre otomasyon 12 milyon işi gereksiz hale getirebilir. Forrester bu konuda detaylı bir araştırma yaptı.

Otomasyon 12 milyon işi tehlikeye sürüklüyor

Araştırma ve danışmanlık şirketi Forrester Research’e göre, 2040 yılına kadar işlerin yüzde 34’ü otomasyona yenik düşme riskiyle karşı karşıya. Forrester’a göre, ‘Avrupa-5’te (Fransa, Almanya, İtalya, İspanya ve Birleşik Krallık) toplamda 49 milyon iş potansiyel olarak otomatikleştirilebilir. Bu, Birleşik Krallık’taki sıfır saatlik sözleşmeler gibi gündelik işleri ve işçilerin “küçük pazarlık gücüne” sahip olduğu düşük ücretli, yarı zamanlı işleri tehlikeye atıyor. Forrester’a göre, 50’ye kadar çalışanı olan küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler) Avrupa istihdamının üçte ikisini ele geçirirken, üretkenlikleri daha büyük şirketlerin gerisinde kalıyor. Örneğin imalatta, ‘mikro işletmeler’ büyük şirketlerden %40 daha az üretkenlik gösteriyor. Fransız imalat firmalarında robotların benimsenmesiyle ilgili beş yıllık bir araştırma, robotların işgücü maliyetlerini %6 arasında azaltarak genel üretim maliyetlerini düşürdüğünü buldu. İş dünyası liderleri ayrıca otomasyon teknolojisini, Forrester’ın “bir demografik saatli bomba” olarak tanımladığı, Avrupa’nın yaşlanan nüfusunun yarattığı boşlukları doldurmanın bir yolu olarak görüyor. Analist, 2050 yılına kadar Avrupa’da 2020’ye göre 30 milyon daha az çalışma çağındaki insana sahip olacağını söyledi.

Brezilya seçim öncesi Telegram yasağı getirebilir

0
Sahte haberleri engellemek amacıyla Brezilya seçim öncesi Telegram yasağı getirebilir. Brezilya bu konuyu ciddi bir şekilde gündeme aldı.

Brezilya seçim öncesi Telegram yasağı ile önlem alabilir

Brezilya Yüksek Seçim Mahkemesi (TSE), bu yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde yalan haberleri engellemek için Brezilya’da Telegram yasağını düşünüyor. Gazete Valor, TSE başkanı Luis Roberto Barroso’nun şu anda diğer Mahkeme bakanlarıyla uygulamaya ilişkin önlemleri tartıştığını bildirdi. En son gelişmeler, Barroso’nun mesajlaşma uygulamasının temsilcileriyle iletişim kurmak için yaptığı çeşitli girişimlerin ardından sonuçsuz kaldı. Aralık 2021’de Mahkeme başkanı, Telegram’ın genel müdürü Pavel Durov’a, uygulama aracılığıyla yanlış bilgilerin yayılmasının üstesinden gelmenin yollarını tartışmak üzere şirketle bir toplantı talep eden bir mektup gönderdi. Bu ayın başlarında gazeteye verdiği röportajda Barroso, Telegram’ın Brezilya makamlarıyla işbirliği yapmaması halinde Kongre’nin Telegram’ın ülkede faaliyet göstermesini engelleyebilmesi gerektiğini söyledi. TSE, “2022 seçim süreciyle ilgili hiçbir aktörün Brezilya’da yasal temsil olmadan, ulusal mevzuata ve yasal kararlara uyumdan sorumlu olarak faaliyet gösteremeyeceğini” kaydetti.

Dark Web’de endişe oluştu

0
Bazı fidye yazılım üyelerinin yakalanmasının ardından Dark Web’de yeni bir endişe oluştu. Konuşma analizlerine göre, suçlular endişe duyuyor.

Yakalanma korkusu Dark Web’de endişelere neden oldu

Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), ülkenin çeşitli bölgelerinde faaliyet gösteren REvil fidye yazılımı çetesinin üyelerini gözaltına aldığını ve grubun operasyonlarını sonlandırdığını duyurdu. Trustwave SpiderLabs’taki siber güvenlik araştırmacıları tarafından Dark Web forumlarındaki sohbetlerin analizine göre son tutuklamalar, siber suçluları korkutmuş gibi görünüyor. Fidye yazılımları, bu tür saldırıların kamu hizmetlerini, sağlık hizmetlerini, gıda üretimini ve insanların her gün ihtiyaç duyduğu diğer hayati hizmetleri nasıl etkileyebileceğini gösteren bir dizi olayla, kuruluşların ve günümüz dünyasının karşı karşıya olduğu en büyük siber güvenlik sorunlarından biri durumunda. Bununla birlikte, bazı kullanıcılar tutuklamalardan sonra endişeli olsa da, bazıları daha az anlayışlı ve ABD’deki büyük hedeflere yönelik bir dizi yüksek profilli saldırıyı suçluyor.

IBM Watson Health’i sattı

IBM Watson Health’i sattığını resmi olarak açıkladı. Francisco Partners, Watson Health’in yeni sahibi oldu.

IBM Watson Health’i sattığını duyurdu

IBM Watson Health birimini, küresel yatırım firması Francisco Partners’a sattığını duyurdu. Anlaşmaya göre Francisco Partners, Watson Health işinin parçası olan belirli sağlık verileri ve analitik varlıklarını alacak. Bunlar, Health Insights, MarketScan, Clinical Development, Social Program Management, Micromedex ve görüntüleme yazılımı teklifleri gibi veri setlerini ve ürünleri içeriyor. Francisco Partners, bu varlıkları mevcut yönetim ekibi altında bağımsız bir şirkete dönüştürmeyi planlıyor. Mevcut müşterilerine yaşam bilimleri, sağlayıcı, görüntüleme, ödeyen ve işveren ve devlet sağlık ve insan hizmetleri sektörlerinde hizmet verecekler. Watson Health, bir zamanlar IBM’in “stratejik zorunluluklarından” biriydi. Ancak büyümek için mücadele etti ve bilgi işlem platformunun maliyetli ve müşteriler için uygulanmasının zor olduğu yönünde eleştirilerle karşılaştı. 2018’de IBM, Watson Health iş gücünün önemli bir kısmını işten çıkardı. Arvind Krishna, 2020’de IBM CEO’su olarak yönetimi devraldığında, odağını yapay zeka ve bulut gibi daha yüksek marjlı işletmelere çevirdi.

Robinhood kripto para cüzdanı için beta testleri başlattı

Robinhood kripto para cüzdanı için beta testleri başlattığını duyurdu. Daha önce kayıt yaptıran kullanıcılar, bu testlere katılabilecek.

Robinhood kripto para cüzdanı için beta test süreci başladı

Eylül ayında Robinhood, uygulaması içinde bir kripto para cüzdanını test etmeyi planladığını duyurmuştu. O sırada şirket, tam ölçekli bir sürümden önce kullanılabilirliği genişletmeden önce betayı az sayıda kişiye açacağını söyledi. Robinhood’un oluşturduğu bekleme listesine katıldıysanız, betaya kaydolan ilk 1000 kişiden biri olmanız koşuluyla, cüzdanı artık kendiniz test edebilirsiniz. Şirketin yayınladığı bir blog gönderisinde Robinhood, Mart ayına kadar 10.000 kişiyi betaya davet edeceğini ve daha sonra takip edeceğini söyledi. Şirketin cüzdanı, kripto para birimlerini depolamanın yanı sıra, bunları uygulamadan diğer harici cüzdanlara taşımanıza olanak tanıyor. Test süresi boyunca şirket, günlük para çekme işlemlerini toplam 2 bin 999 dolar ile sınırlayacak. Ayrıca kullanıcıları günde 10 işlemle sınırlayacak ve betaya katılmak için iki faktörlü kimlik doğrulamayı etkinleştirmeniz gerekecek. Açıklamaya göre cüzdan Bitcoin, Ethereum ve Dogecoin’i destekliyor. Robinhood, diğer özelliklerin yanı sıra “keyifli” QR tarama deneyimleri ve gelişmiş bir işlem geçmişi arayüzü ekleyeceğini söylüyor.