IoT 2021’de 520 milyar dolara koşuyor
Pandeminin beraberinde getirdiği ekonomik dalgalanmalar, maliyet tasarrufunu şirketlerin gündemine taşıyor. Bu durum, IoT yatırımlarına olan yönelimi artırıyor.
Bitcoin çevreye zararlı mı?
Bill Gates, Bitcoin kaynaklı elektrik tüketimine dikkat çeken bir açıklamaya yaptı. Peki Bitcoin çevreye zarar veriyor mu?
Elektrik tüketimi nedeniyle Bitcoin çevreye zararlı mı?
Kripto paralar geleceğin para birimi olarak gösterilirken, bu ekosisteminin büyümesiyle ortaya bazı sorunlar da çıkıyor. Bill Gates, Bitcoin konusuna farklı bir açıdan değindi. Çevre ve sağlık alanında çalışmalarına ağırlık veren Bill Gates, günümüzdeki popüler konuları bu açıdan ele alıyor. Bu kez Gates, Bitcoin’in çevreye verdiği zarara değindi. Biil Gates, Bitcoin madenciliği faaliyetlerinin gelişmiş bir ülke kadar karbon emisyonuna neden olduğunu vurguluyor. Bitcoin’in çevreye zararlı olduğunu vurgulayan Gates, bu yönüyle Bitcoin’in geleceğin para birimi olamayacağını söylüyor. Ayrıca Bitcoin’in iklim değişikliği kadar büyük bir şey olmadığını da vurguluyor. Gelecek öngörüleriyle gündemde olan Bill Gates’in bu öngörüsünün gerçek olup olmayacağını hep birlikte göreceğiz. Ancak günümüzde birçok teknoloji devinin ‘yeşil’ alternatifler üzerinde çalıştığı bir gerçek. Yine de Bitcoin ve diğer kripto para birimleri merkeziyetsiz yapısı nedeniyle çok hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor.Amazon Fresh marketleri yaygınlaşıyor
Amazon Fresh marketleri, müşterilere kasiyersiz bir market deneyimi sunuyor. Amazon on birinci Fresh marketini açmaya hazırlanıyor.
Amazon Fresh marketleri için hedef büyüyor
Kasiyersiz mağazalar bundan birkaç yıl önce adeta bir hayalken, Amazon Go mağazaları bunu gerçeğe dönüştürmeye başarmıştı. Amazon, bu teknolojisin farklı bir yönde geliştirerek Fresh isimli marketlerini de yaygınlaştırıyor. Yüksek çözünürlüklü kameraların bulunduğu ve yapay zeka odaklı Fresh marketleri, kullanıcılara büyük kolaylıklar sağlıyor. Özellikle de market sepetlerine konumlandırılan teknoloji sayesinde, müşterilerin sepetlerindeki ürünler otomatik bir şekilde okunuyor. Bu sayede bağlı hesaptan ödeme hızlı bir şekilde yapılabiliyor. Bu da kullanıcıların adeta market sepetlerini doldurup marketten çıkmalarını kolaylaştırıyor. Amazon, Fresh marketlerini yaygınlaştırmaya devam ederken, Dash isimli akıllı market sepetleri de büyük ilgi görüyor. Just Walk Out teknolojisi çok hızlı bir şekilde benimsenirken, bu marketlerin sayısı da gün geçtikçe artıyor. 11. Amazon Fresh marketi açılırken, Amazon bu mağazalarını en az 28 lokasyonda daha yaygınlaştırmayı hedefliyor.MWC 2021 katılımcı sayısı beklenenin altında olacak
Pandemi nedeniyle MWC 2021 katılımcı sayısı beklenenin altında olacak gibi görünüyor. Bu nedenle MWC 2021 bu yıl yapılmayabilir.
MWC 2021 katılımcı sayısı çok düşük kaldı
Pandeminin en başta etkilediği alanların başında hiç şüphesiz etkinlikler ve kongreler geliyor. Bu dönemde tüm etkinlikler online olarak yapılıyor. Ancak bazı büyük etkinlikler, şirketlerin de katılım göstermemesiyle iptal olabiliyor. Mobil Dünya Kongresi de pandemiden etkilenenler arasında yer aldı. 2020 yılında iptal olan MWC, bu yıl da iptal olacak gibi görünüyor. MWC 2021’e halen uzun bir süre olmasına rağmen Sony, Nokia, Ericsson ve Oracle gibi teknoloji devleri bu etkinliğe katılmayacaklarını açıkladı. 2020 yılında çalışanların sağlığı nedeniyle teknoloji devleri katılım göstermezken, 2021’de ise tedarik zincirindeki sorunlar gösteriliyor. Bu dönemde üretimlerin aksaması, yeni teknolojilerin geliştirilememesi şirketleri bir hayli zor durumda bıraktı. Eğer bu şekilde katılmama kararları açıklanmaya devam ederse, MWC 2021 iptal edilebilir.Sony endüstriyel ekipmanlar için donanım geliştirdi
Genellikle tüketici elektroniği ürünleriyle bilinen Sony, bu kez üreticilere yönelik bir yenilik duyurdu. Sony endüstriyel ekipmanlar için yeni donanım geliştirdi.
Sony endüstriyel ekipmanlar için CMOS geliştirdi
Tüketici elektroniğinde dünyanın önde gelen markalarından olan Sony, büyük bir mühendislik altyapısına sahip. Bu altyapıyı, üreticilere yönelik donanım geliştirmede de kullanıyor. Yeni bir CMOS kamera sensörü geliştiren Sony, bu sensörün teknik özellikleriyle ön plana çıkıyor. CMOS kamera sensörü 127,68 megapiksel çözünürlüğe, 3,45 mikrometre piksel boyutuna ve 56,73 mm optik boyuta sahip. Bu özellikleriyle IMX661 isimli bu kamera sensörü, endüstrideki en yüksek çözünürlüklü CMOS sensörü unvanını taşıyor. Standart bir sensöre kıyasla IMX661, 10 kat daha büyük optik görüntü sağlıyor. Ayrıca sensörün görüntü okuma hızının ise dört kat daha iyi olduğu belirtiliyor. Nisan ayında piyasaya sürülecek olan sensörün, endüstriyel üreticilerden büyük bir talep görmesi bekleniyor. Endüstride görüntü okuma gerektiren alanlarda bu sensör büyük bir kolaylık sağlayacak.Müşterisi olmayan kadından 1000 dolar isteyen GSM şirketi!
GSM şirketlerinin müşterilerini mağdur ettikleri olaylar dünya çapında artık sıradan bir haber haline dönüşmüşken, Amerikalı Comcast bu konuda kendini aşarak, hiç müşterisi olmamış ve Comcast’ın hizmet bile vermediği bir bölgede yaşayan kadına çıkardığı 1000 dolarlık faturayla müşterilerini mağdur eden GSM şirketleri listesinde zirveye oturmayı başardı.
Bir şirket gelip sizden 1000 dolar isterse
ABD’de Kuzey Dakota’da yaşayan bir kadın, kredi kartından çekilen 1000 dolarlık Comcast faturasını gördüğünde olaya anlam veremedi. Yerel medya olayın peşine düştüğünde ise konunun ne kadar “acayip” olduğu ortaya çıktı. Mağdur kadının kredi kartı bilgileri çalınmış ve Comcast ile bu kredi kartı üzerinden işlem yapılmıştı. Ancak işin ilginç yanı, Comcast’ın kredi kartı bilgileri üzerinden giderek kadın adına kendi kendilerine hesap açmış olmasıydı. Ardından da şirket kendi kendine açtığı müşteri hesabına faturalar göndermeye başlamıştı. Ancak kadının yaşadığı bölgede Comcast servisinin bulunmaması bile şirketin fatura çıkartıp borç yazmasını engelleyememişti. Olay medyaya yansıdıktan sonra Comcast’ın borç iddiasından vazgeçerek kadının mağduriyetinin giderdiğinin altı çiziliyor ancak bu durum yaşanan olayın GSM dünyasında bir örnek vaka olarak tarihe geçmesini engellemiyor.Kripto para madencileri 800 milyon dolarlık ekran kartı aldı
Ekran kartı üreticilerinde kripto para bayramı yaşanıyor. Jon Peddie Research şirketi tarafından yapılan araştırmaya göre kripto para madenciliği yapanlar 3 milyon adet ekran kartı satın aldı. Bu da ekran kartı üreticiler için 800 milyon dolarlık gelir anlamına geliyor.
Birkaç coin için
Öte yandan kripto para madencilerinin yüksek talebi nedeniyle ekran kartları fiyatlarındaki artış hem PC fiyatlarını yükselttiği hem de harici ekran kartı arayanların işini zorlaştırdığı da vurgulanıyor. GPU satışları büyük oradan oyun pazarındaki talebe göre şekilleniyordu ancak cripto para madenciliğiyle beraber kripto paraya olan ilginin beklenmedik şekilde artması, artık kripto para madencilerini GPU’ların baş müşterisi haline çevirdi.Amazfit dijital sağlık yönetimi yatırımlarına devam ediyor
Amazfit, kişilerin sağlık ve yaşam kalitesini yönetmek hedefiyle hem Android hem de iOS cihazlar için sunduğu Zepp uygulamasını ileri teknoloji ile geliştirmeyi sürdürüyor. Amazfit Türkiye Ülke Müdürü Murat Sungur Özkan, Amazfit akıllı giyilebilir cihaz kullanıcılarının Zepp’le birlikte sağlık ve spor aktivitelerini kontrol altına alabildiklerini ve uygulamanın sunduğu avantajlar sayesinde yaşam kalitelerini iyileştirebildiklerini belirtiyor.
Kişisel sağlık yönetimini dönüştüren dinamik marka: Amazfit
Şirketin teknolojiyi kişisel gelişim ve kişisel sağlık yönetimi amacıyla kullanma fikrinden doğduğunu söyleyen Amazfit Türkiye Ülke Müdürü Murat Sungur Özkan, “Hassas veri analizi ve algoritmalara dayanan akıllı teknolojilerle önemli fark yaratıyoruz. Giyilebilir cihazlara odaklanan Amazfit, sahip olduğu Zepp uygulamasıyla en yeni teknolojileri ve platformları kullanarak sağlık ve yaşam kalitesi adına tüm süreçleri kapsayan, geniş vizyona sahip bir sağlık yönetimi markası olarak öne çıkıyor. Amazfit, aktif olarak sürdürdüğü araştırmalar eşliğinde, akıllı giyilebilir cihazların önemini yeniden tanımlamak için gelişmiş tıbbi teknolojilerden yardım alıyor. Giyilebilir cihazları “aksesuar” olmaktan çıkarıp “güvenilir sağlık ortaklarına” dönüştürmeyi, daha fazla sayıda insanın kişisel sağlık bilgilerini yönetmelerine ve kontrol altına almalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz” dedi.
Güvenlik kameralarına siber saldırı yapıldı
Verkada şirketine ait güvenlik kameralarına siber saldırı yapıldı. Bu saldırıyla birlikte birçok gizli bölgenin görüntüleri ortaya çıktı.
Güvenlik kameralarına siber saldırı düzenlendi
Güvenlik şirketlerinin uğradığı siber saldırılar, bu hizmetleri kullanan kuruluşlar için büyük zararlar oluşturabiliyor. Özellikle de güvenlik kameralarına yapılan saldırılar gizli görüntülerin ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Verkada isimli bir güvenlik şirketinin uğradığı siber saldırı bunun son örneklerinden biri oldu. Büyük bir güvenlik şirketi olan Verkada’in uğradığı siber saldırıda, 150 bini aşkın kameraya yetkisiz bir şekilde erişildi. Bu erişimle birlikte şirketlerin, kurumların ve çeşitli tesislerin görüntüleri elde edildi. Elde edilen görüntüler arasında Verkada’in kendi ofislerinden polis karakollarına kadar birçok görüntü yer alıyor. Hatta Verkada ile güvenlik konusunda anlaşmalı olan Tesla da bu saldırıdan etkilendi. Tesla’nın üretim fabrikasında bulunan 222 güvenlik kamerası da saldırıdan etkilendi. Saldırıyı ise Tillie Kottmann isimli bir hacker grubu üstlendi. Kottmann grubu amaçlarının görüntülü denetimlerin kolay bir şekilde kırılabileceğini göstermek olduğunu söyledi. Kottmann grubu yalnızca gerçek zamanlı görüntülere ulaşmadıklarını, bu görüntüler arasında arşivlerin de yer aldığını belirtti. Hatta şirketin muhasebe kayıtlarına da erişimde bulunulduğu vurgulandı.Avrupa’nın en büyük veri merkezinde yangın çıktı
Strazburg’da bulunan, Avrupa’nın en büyük veri merkezinde yangın çıktı. Çıkan yangından 30 bine yakın sunucu etkilendi.
Avrupa’nın en büyük veri merkezinde yangın korkusu
Veri merkezleri, kurumların verilerini güvenli bir şekilde saklasalar da siber saldırıların yanı sıra fiziksel hasarlar da büyük tehdit oluşturabiliyor. En büyük merkezlerinden biri olan OVHcloud tesisindeki yangın bunun son örneklerinden oldu. Stutgart’ta bulunan ve Avrupa’nın en büyüğü olarak nitelendirilen OVHcloud tesisinde yangın meydana geldi. Tesiste yer alan SGB2 ve SGB1 veri merkezlerinin çok büyük hasar gördüğü belirtildi. Şirketin CEO’su Octave Klaba, 2 saatlik süreçte tesisin tamamen boşaltıldığını belirtti. Ayrıca herkesin güvende olduğunu da vurguladı. Şriekt çalışanları SGB3’ü kısmen korumayı başardı. SGB4 ise bu yangından etkilenmedi. Şirket bünyesindeki zarar gören sunucu sayısının ise yaklaşık 10 bin olduğu açıklandı. 3-4 haftalık süre içinde OVHcloud 10 bin yeni sunucuyu tesisine ekleyecek.Apple Almanya yatırımlarına devam ediyor
Apple Almanya yatırımlarına üretim odaklı devam edecek. Teknoloji devi, bu kez yonga tasarımı için dev bir yatırım yapacak.
Apple Almanya için 1 milyar dolar yatırım yapacak
Mühendislik alanında en ileri ülkelerden biri olan Almanya, birçok teknolojik yatırıma da ev sahipliği yapıyor. Yaklaşık 40 yıldır Almanya’da çalışmalar yapan Apple, ülkede yeni yatırımlar yapmaya hazırlanıyor. Apple’ın yeni yatırımları ise Apple Store gibi satış odaklı bir yatırım olmayacak. Bunun yerine 1 milyar dolarlık yatırım kapsamında Apple, Almanya’da yonga üretimi yapmayı hedefliyor. Şu anda Almanya’da birçok tasarım merkezi bulunan teknoloji devi, 1500 çalışanı ile ülkede hizmet veriyor. Tüm bunlara Apple Store’lar ve ofisler de dahil edildiğinde Apple’ın Almanya’daki çalışan sayısı 4000’e ulaşıyor. Apple yeni yatırımıyla birlikte Münih’i tasarım merkezi haline getirecek diyebiliriz. 30 bin metrekarelik tesis 2022 yılında faaliyete başlayacak ve tamamen yenilenebilir enerji kullanacak.NATO hacker ülkelere saldıracak!
Eski bir savaş pilotu ve 2005-2013 yılları arası Norveç Başbakanı olan, NATO başkanı Jens Stoltenberg’ın, dünyada artan siber saldırılara karşı yaptığı açıklama, yeni bir dönemin başalamasına neden oldu.
NATO’nun aldığı karara göre, siber saldırılar da artık savaş sebebi sayılabilecek ve başka bir ülkenin siber saldırısına uğrayan NATO üyesi ülke, NATO anlaşmasının 5. maddesi gereği, müttefiklerini savunmaya çağırabilecek. Yani, saldıran ülkeye savaş açılabilecek.
Özellikle ABD’nin eski başkanı Obama’nın, ABD’nin sürekli Çin tarafından saldırıya uğradığını açıklaması ve Çin liderini bu saldırıları durdurması konusunda bizzat uyarması, ayrıca Kuzey Kore ve Rusya ile yaşanan siber saldırı polemikleri de hatırlandığında, NATO’nun bu uyarısının Çin, Rusya ve Kuzey Kore’ye karşı bir gözdağı olduğu izlenimi ortaya çıkıyor.
Üçüncü Dünya Savaşı’nı hacker’lar mı başlatacak?
ABD’de Rusya lideri Putin’in ABD seçimlerinde kullanılan oylama sistemine saldırıyı bizzat yönettiğine ve Trump’ı bu hacking saldırısı ile başkan yaptırdığında dair çok ciddi iddialar yer alıyordu. Bu iddialar senatodaki savunma komisyonlarında da yıllarca tartışıldı. Bir diğer deyişle, ABD’nin Rusya, Kuzey Kore veya Çin’e saldırırken NATO’dan destek almak için siber saldırı seçeneğini de masaya getirmek istediği yorumu yapılıyor. Daha korkutucu olan ise, bunun basit bir politika değişikliği duyurusundan öte, NATO ülkelerinin özellikle Rusya veya Kuzey Kore’ye karşı başlatacakları bir saldırı için alt yapı çalışması olduğu şüphesinin çok güçlü olması.Avrupa için elektrikli otomobil devrimi 2035’te
Elektrikli otomobillerin yollardaki sayısı hızla artarken, insanların benzinli veya dizel araçlardan vazgeçme hızı aynı oranda hızlanmıyor. Bazı Avrupa ülkeleri 2025 yılında benzinli veya dizel sıfır otomobil satışını yasaklayacağını “bir temenni” olarak açıklamış olsalar da piyasa araştırmacıları liderlerle aynı fikirde değiller.
Petrol ekonomisi bitiyor
Hollanda bankası ING’nin yaptırdığı araştırmaya göre, Avrupa genelinde petrol türevleriyle çalışan sıfır araçların satışının tamamen yasaklanacağı en erken tarih 2035 olarak görünüyor.
Avrupa otomotiv endüstrisinin büyük oranda petrol motorlarına bağımlı olduğunu ve henüz elektrikli motor konusunda uzmanlaşmadıklarının altını çizen rapor, kazanç elde etmeye devam etmek için petrol motorları satmaya devam etmek durumunda olacak otomotiv endüstrisinin ancak 2035 yılında tamamen elektrik motorlarına geçebileceği vurgulanıyor.
Ayrıca, Avrupa otomotiv sektörünün, elektrikli otomobiller için kilit pozisyondaki Li-ion pil üretiminde söz sahibi olmadığını, dünyadaki üretimin sadece %3’ünü karşılayabildiklerini hatırlatan rapor, Avrupalı otomobil üreticilerinin Li-ion üretimi konusunda devrimsel bir atak yapmadan elektrikli otomobil üretmeye başlamaları halinde Çin, Japonya ve Eon Musk’ın yeni girişimleri nedeniyle ABD’ye bağımlı hale geleceğinin tespitini de yapıyor. Bu da Avrupalı otomobil üreticilerinin fiyat rekabeti konusundaki avantajı kaybetmeleri anlamına geliyor.
NASA, “Men In Black” ekibi için iş ilanı verdi
NASA, Men In Black filminde olduğu gibi, dünyayı uzaylılardan koruyacak bir görev için yıllık 187 bin dolar maaşla çalışacak birini arıyor. İlana göre bu sorumlu memur, maaşın yanında yemek, yol, prim, ikramiye, sigorta gibi özlük haklarına da sahip olacak.
NASA’nın aradığı gezegen koruyucusunun (The Planetary Protection Officer) görevi şimdilik, başka gezegenleri, dünyadan taşınacak mikrop ve bakterilerden korumak. Yani uzayı, Ay’ı, Mars’ı veya diğer gezegenleri dünyadan taşınacak mikroplarla zehirlememek için gerekli önlemleri almak. Öta yandan, görev tanımının bir diğer parçası da, dünya dışındaki görevlerden dünyaya gelebilecek olası mikrop, bakteri vs gibi yayılma riski olabilecek maddelerin izolasyonunu sağlamak. Bir anlamda dünyaya dışarıdan hastalık getirilmesini önlemek. Dünyaya saldırabilecek tehlikeli uzaylılar ile savaşmak ise şimdilik görev tanımında değil.
Ancak şu detay çok önemli; dünya dışında herhangi mikrobik/bakteriyel bir yaşam da henüz resmen açıklanmış değil. Dolayısıyla, bu iş ilanı, NASA’nın uzayda, belki de Mars’ta, mikrobik yaşama rastlamış olabileceği şüphelerini güçlendirdi. En masum şüphe ise, NASA’nın olası yeni görevlerinde, mikrobik yaşamla karşılaşmayı umuyor olması. Fakat, dünya dışından gezegene dönecek uzay gemileriyle gezegene gelebilecek olası yabancı mikroplara karşı alınan bu önlem, uzayda yaşam var mı sorusuna yakında cevap verilebileceği ihtimalini de güçlendiriyor.
Ford robot mu üretmek istiyor?
Dev otomobil firması Ford, yapay zeka konusundaki deneyimini otomobillerin ötesine taşımak için özel bir araştırma ekibi kurdu.
Yapay zeka uzmanlarının son derece zor bulunduğu ve son derece pahalı olduğu bir piyasada, otomobil dışında ürünler geliştirmek için özel bir yapay zeka ekibi kuran Ford’un bu çabası, firmanın yakın gelecekte otomobillerin ötesinde, farklı amaçlar için robotlar geliştirme arzusunun çok güçlü olduğuna dair işaret olarak yorumlandı.
Otonom sürüşü ayrı bir ekip geliştirecek
Ford’un duyurduğu gelişmeye göre şirketin yeni yapay zeka takımı otomobilden farklı yapay zekalı ve robotik ürünler geliştirmeye odaklanacak. Ford’un otonom sürüş teknolojisi ise kısa süre önce satın aldıkları Argo.ai ekibi tarafından geliştirilmeye devam edecek. Bu gelişme, ileride belki de Ford markalı robot hasta bakıcıların, çocuk bakıcılarının, ev hizmetçilerinin veya farklı görevlere odaklanmış robotların hayatımıza girmesine neden olacak ancak ilk aşamada Ford’un hızlı gelir sağlamasına neden olacak, hava taşımacılığı drone’ları gibi ürünler geliştirmesi bekleniyor.Akıllı çorap üreticisi halka arz oluyor
Akıllı çorap üreticisi Owlet halka arz olacak. Yaklaşık 1.1 milyar dolarlık SPAC anlaşması kapsamında Owlet halka arz oluyor.
Owlet: Akıllı çorap üreticisi
Gün içinde kullandığımız cihazlardan kıyafetlerimize kadar birçok ürün dijital hale geliyor. Kıyafetlerin dijitalleşmesiyle birlikte birçok sağlık verisi izlenebiliyor. Özellikle de bebeklerin sağlık verilerinin izlenmesi gerekliliğinden yola çıkan Owlet, çok başarılı bir yol izliyor. 2013 yılında çalışmalara başlayan Owlet’in geliştirdiği akıllı çorap ile ebeveynler bebeklerinin verilerini izleyebiliyor. Örneğin, oksijen seviyesinden kap atış hızına kadar birçok veri bu 299 dolarlık çorap ile elde edilebiliyor. ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nden onay alamayan cihaz, tıbbi cihaz gibi kullanılamıyor. Bunun yerine çorap, ebeveynlerin çocuklarını takip edebilmesini amaçlıyor. Çok hızlı bir şekilde büyüme gösteren Owlet, şimdilerde ise halka arz olmaya hazırlanıyor. 2020’de 75 milyon dolar gelir elde eden Owlet’in, 2025 yılına kadar 1 milyar dolar gelire ulaşması bekleniyor. Şirketin şimdiye kadar aldığı yatırım tutarı ise 48 milyon dolar olarak açıklandı.PayPal güvenlik şirketi satın aldı
PayPal güvenlik şirketi Curv’ü bünyesine kattı. PayPal bu satın almayla güvenlik önlemlerini artırmış oldu.
PayPal güvenlik şirketi Curv ile anlaştı
Günümüzde finansal teknolojilerde çok hızlı gelişmeler yaşanıyor. Bu gelişmelerle birlikte alınması gereken önlemler de artış gösteriyor. ABD merkezli PayPal, geçtiğimiz dönemlerde kripto paralarla ödemeyi mümkün hale getiren bir yeniliğe imza atmıştı. PayPal’ın kripto para sektörüne yönelik adımları bununla da bitmeyecek gibi görünüyor. PayPal son olarak kripto para varlıklarını güvenli bir şekilde saklamayı amaçlayan Curv’ü satın aldığını duyurdu. Curv, kullanıcıların herhangi bir donanıma ihtiyaç duymadan, bulut tabanlı bir şekilde varlıklarını korumaya alıyor. PayPal’ın Curv’ü satın almak için 200 ila 300 milyon dolar ödeme yapacağı belirtiliyor. Bu satın almayla birlikte PayPal daha kapsayıcı bir finansal hizmet sunabilecek. Ayrıca kurumlar, kurumsal müşteriler ve bireysel kullanıcılar fonlarını daha güvende tutabilecekler. Satın alma işleminin ise 2021 yılı ilk yarısında tamamlanacağı duyuruldu.Çiftçilerin sosyal ağı Wefarm yatırım aldı
Çiftçilerin sosyal ağı Wefarm 11 milyon dolar yatırım aldı. Wefarm ile çiftçiler farklı konularda fikir alışverişi yapabiliyor.