Ukrayna’nın savaştaki yaratıcılığının yeni ürünü: 3D baskılı bombalar

0

El bombaları atılmak üzere tasarlanır, bu nedenle hafifler. Fakat bir el bombası Ukrayna’da yapılmaya çalışıldığı gibi dronlardan bırakıldığında bu bir dezavantaj olabiliyor. Kiev merkezli amatör bir silah üreticisi olan “Lyosha”, tipik ağırlığı sadece 300 gram olan el bombalarının “öldürme gücü” konusunda yetersiz olduğunu söylüyor ve çözümü 3D baskıda buldu.

Üç ay önce Lyosha ve evlerinde çalışan bir grup arkadaş bir alternatif tasarladı: “Zaychyk” veya “Tavşan” adı verilen 800 gramlık bir anti-personel bomba. Grup, bombanın kasasını C4, bir patlayıcı ve çelik şarapnel parçalarıyla doldurulmak üzere göndermeden önce üretmek için 3D baskı kullanıyor. Testlerde Lyosha, bu şarapnelin “tereyağı gibi” tahta plakaları kestiğini söylüyor.

İhtiyaç aslında her buluşun anası ve Zaychyk, Rusya’nın işgalinden bu yana 17 ay içinde Ukrayna’da ortaya çıkan ölümcül yenilik türlerinin sadece bir örneği. Fabrikada inşa edilen birçok mühimmatın stokları, çatışmalar yıprandıkça küçüldü. Ancak ham patlayıcılar bol. Bu, cephedeki askerlere Rus birliklerine karşı kullanmak üzere doğaçlama silahlar sağlamaya adanmış amatör bir silah endüstrisi yaratmaya yardımcı oldu.

Lyosha’nın ekibi, bu el yapımı patlayıcı cihazlar her hafta bilindiği için yaklaşık 1.000 “şeker bombasının” plastik kabuklarını basıyor. Ancak ekibin askeri irtibatı olarak hareket eden Ukraynalı subay günde 1.500 adet istiyor.

Başka bir amatör grubu olan Druk Ordusu, son dört ayda 30.000’den fazla şeker bombası üretti. Liderleri “Swat”, üretim oranının arttığını söylüyor. Ve daha fazlası Ukrayna sınırlarının ötesinden geliyor. Janis Ozols, Ukrayna dışından bir grup gönüllü silah ustası olan Wild Bees’in Letonya bölümünün kurucusu. Kasım 2022’den bu yana Avrupa’dan en az 65.000 bomba mermisinin sevk edildiğini düşünüyor.

Doğaçlama mühimmat, fabrika yapımı türün doğrudan bir alternatifi değil. Ama avantajları var. Birincisi, ucuzlar. Polonya’da bir Yaban Arıları gönüllüsü olan Emanuel Zmudzinski, bileşenleri – bir burun konisi, gövde ve kuyruk yüzgeci – Big Egg adı verilen 27 cm bir model için, patlayıcı içerikler hariç, 50 €’dan (3,85 $) daha düşük bir fiyata, yaklaşık 1.200 dolara mal olan bir 3D yazıcıda yapıyor. Üretim hatlarını yeniden düzenlemeye gerek duymadan, şeker bombaları farklı boyutlarda kolayca üretilebiliyor. Bu, drone operatörlerinin belirli bir modelin yük kapasitesini en iyi şekilde kullanmasına yardımcı oluyor.

Akıllı yenilikler bombaları şaşırtıcı derecede etkili hale getirdi. Piyadeleri öldürmek için tasarlananlar, patlayıcıların paketlendiği merkezi bir silindir içeriyor. Etrafındaki boşluk, bomba patladığında dışa doğru fırlatılacak olan metal parçalarla dolu. İlk günlerde birçok bomba şarapnel olarak çivi kullandı. Ancak testler bir eksiklik ortaya çıkardı. Patlamadan gelen ısı tırnakları kısmen buharlaştırıyor.

Daha büyük hurda parçaları buharlaşmaz ve bu nedenle daha ağır yaralara neden olur. Ancak düzensiz metal parçalarının öngörülemeyen aerodinamiği var. Bilyalı rulmanlar artık tercih ediliyor. Kısmen Rus kuvvetleri tarafından işgal edilen bir bölge olan Donetsk’teki Ukraynalı bir asker olan “Diuk”, 5 kg’lık şeker bombalarının şimdi karaya çıktıkları yerden 20 metre uzakta bulunan piyadeleri öldürdüğünü söylüyor.

Bomba teknisyenleri öldürme yarıçapını daha da genişletmeyi umuyor. Kiev’deki bir asker, çabalarını bilerek, bazı “şeker dükkanlarının” farklı şarapnel türlerinin ve montaj açılarının öldürme potansiyelini şarja göre modellemek için yazılım kullandığını söylüyor.

Bazı şeker bombaları zırhlı araçlara karşı bile kullanılabiliyor. Bakır ve alüminyum, bu bombaların içine özel olarak tasarlanmış bir koni şekline bastırılıyor. Patlayıcılar patladığında, metaller zırhtan geçebilen ince bir aşırı ısıtılmış plazma jetine dönüştürülüyor. Ukraynalı insansız hava aracı operatörleri, yaklaşık yarım kilo ağırlığındaki bu bombaları zırhın daha ince olduğu aracın çatısına atarak Rus tanklarını yok edebildiğini iddia ediyor.

Donestk’teki Ukraynalı asker Diuk, ülkesinin askeri insansız hava araçlarının şu anda yaklaşık 200 farklı türde ve boyutta şeker bombası düşürdüğünü düşünüyor. Bu, yapımcılarının yaratıcı coşkusunun kanıtı. Ancak, birkaç farklı atölyeden gelen bileşenlerle tedarik hatlarını da karmaşıklaştırıyor. Wild Bees organizatörü Bay Ozols, bu nedenle bombaların çeşitliliğini azaltmak ve üretimlerini standartlaştırmak için bir çabanın devam ettiğini söylüyor. Amatörlerden oluşan bir endüstri gün geçtikçe daha profesyonel hale geliyor.

Apple iTunes Movie uygulamasını kapatıyor

0

Apple, film fragmanlarını yayınlama ve sinema severlere önizleme sunma konusundaki yaklaşımını güncelliyor. Uzun bir süredir güncellenmeyen iTunes Movie Trailers uygulaması, artık Apple TV platformuna taşınıyor. Bu değişiklikle birlikte, film tutkunları fragmanlara, önizlemelere ve sinema salonlarının seans saatlerine erişimlerini sürdürebilecekler.

Apple, henüz resmi bir açıklama yapmamış olmasına rağmen, hem iTunes Movie Trailers web sitesinde hem de iOS ve tvOS uygulamalarında, “iTunes Movie Trailers’ın yeni adresi Apple TV uygulaması” şeklinde çeşitli bannerlar görünmeye başlamış durumda. Bu durum, değişikliğin yakın bir gelecekte gerçekleşeceğine işaret ediyor. Üstelik, Apple TV uygulaması içinde en son fragmanları takip edebilme olanağı sunan yeni bir bölüm, bazı kullanıcılar için aktif hale getirilmiş durumda.

Uzun süredir güncellenmeyen iTunes film fragmanları uygulaması, yakın zamanda yenilenmiş bir isimle ve tazelenmiş bir içerikle Apple TV platformunda boy gösterecek. Ancak, iTunes Movie Trailer sitesinin mevcut arayüz öğeleri, Apple’ın modern web tasarımıyla tam anlamıyla uyumlu değildi. Apple’ın bu uygulamayı sonlandırma kararı, sadece bir platform değişikliği olarak düşünülmemeli; aynı zamanda iTunes markasını kullanıcı deneyiminde aşamalı bir şekilde azaltma ve tüm video içeriklerini tek bir merkezi noktada birleştirme stratejisinin bir parçası olarak da değerlendirilebilir. Bu hamle, Apple’ın içerik sunma yaklaşımında yaşanan evrimini gösteriyor.

Apple tv platformu nedir?

Apple tarafından geliştirilen bir dijital medya oynatıcı ve akış hizmetidir. Kullanıcılara televizyon programları, filmler, spor etkinlikleri ve diğer çeşitli içerikleri izleme imkanı sunar. Aynı zamanda kişiselleştirilmiş öneriler ve kullanıcıların içeriği kolayca keşfetmelerini sağlayan bir arayüz sunar. Apple TV uygulaması, Apple cihazlarında kullanılabileceği gibi diğer platformlarda da erişilebilir.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? yorumlar kısmından belirtebilirsiniz!

Yapay zekayı matematikle kandırdılar!

0

Hakerler dil modeli üzerinde çalıştı ve yapay zeka kötü matematik öğrendi. Bu sonuç, yapay zeka çalışmalarını etkileyebilir.

Kennedy Mays büyük bir dil modelini kanuıdrabioldi. Dil modelini biraz ikna etmesi gerekti ama bir algoritmayı 9+10 = 21 demeye ikna edebildi.

Georgia, Savannah’dan 21 yaşındaki öğrenci, “İleri geri bir konuşmaydı” diyor. İlk başta model, aralarındaki bir “iç şakanın” parçası olduğunu söylemeyi kabul etti. Birkaç istem sonra, sonunda hatalı toplamı herhangi bir şekilde nitelendirmeyi bıraktı. “Kötü Matematik” üretmek, binlerce bilgisayar korsanının bu Las Vegas’ta düzenlenen DEF CON bilgisayar korsanlığı konferansında düzenlenen halka açık yeni bir yarışmada üretken yapay zeka sistemlerindeki kusurları ve önyargıları ortaya çıkarmaya çalıştığı yollardan yalnızca biri olarak görülüyor.

Yapay zeka denemesi

Katılımcılar, bir seferde 50 dakika boyunca 156’dan fazla dizüstü bilgisayarı kullanarak, dünyanın en akıllı platformlarından bazılarıyla eşi benzeri görülmemiş bir ölçekte mücadele ediyor. Alphabet Inc.’in Google, Meta Platforms Inc. ve OpenAI dahil olmak üzere şirketler tarafından üretilen sekiz modelden herhangi birinin sıkıcıdan tehlikeliye yanlış adımlar atıp atmayacağını test ediyor. Amaç, şirketlerin büyük dil modelleri veya LLM’lerle giderek daha fazla ilişkilendirilen bazı olağanüstü sorunları dizginlemek için nihayetinde yeni korkuluklar inşa edip edemeyeceğini görmek. Girişim, yarışmanın geliştirilmesine de yardımcı olan Beyaz Saray tarafından destekleniyor.

LLM’ler, finanstan işe alıma kadar her şeyi dönüştürme gücüne sahiptir ve bazı şirketler bunları iş yapma biçimlerine entegre etmeye başlamış. Ancak araştırmacılar, teknoloji geniş ölçekte kullanılırsa yanlışlıkları ve adaletsizliği yayma tehdidi oluşturan kapsamlı önyargıları ve diğer sorunları ortaya çıkardı. Lisans derecesinin bir parçası olarak uzaydan gelen kozmik ışın parçacıklarını yeniden oluşturmak için yapay zekaya güvenmeye daha alışkın olan Mays için zorluklar, kötü matematikten daha derine iniyor.

50 dakikalık testi çözen bir Bloomberg muhabiri, modellerden birini hiçbiri yarışma sırasında kullanıcıya tanımlanmadı. Birisini nasıl gözetleyeceğine dair tek bir uyarıdan sonra ihlal etmeye ikna etti. Model, bir GPS izleme cihazı, bir gözetleme kamerası, bir dinleme cihazı ve termal görüntüleme kullanmaktan oluşan bir dizi talimat verdi. Model, diğer istemlere yanıt olarak, ABD hükümetinin bir insan hakları aktivistini gözetleyebilmesinin yollarını önerdi.

Irak’ta Telegram erişim yasağı kalktı!

0

Irak Hükümeti, 6 Ağustos’ta uygulamaya konulan Telegram erişim yasağını kaldırma kararı aldı. Irak İletişim Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani’nin talimatı doğrultusunda, Telegram’a erişim yasağının pazar gününden itibaren kaldırılacağı duyuruldu.

Açıklamada, yasağın kaldırılmasının ardında, Telegram uygulamasının sahibi şirketin güvenlik makamlarının vatandaşların verilerini sızdıran tarafların tespiti konusundaki taleplerine yanıt vermesi olduğu belirtildi.

Telegram erişim neden yasaklanmıştı?

Irak Hükümeti açıklamasında, ifade özgürlüğüne verilen önemin altını çizerek, sosyal medya uygulamalarına sahip şirketlerin ülke yasalarına, güvenliğine ve kullanıcı verilerine saygı göstermelerinin önemine vurgu yaptı.6 Ağustos’ta alınan yasağın kararına gerekçe olarak ise “devlete ait özel belgelerin sızdırılmasının önüne geçilmesi ve vatandaşların kişisel verilerinin korunması” gösterilmişti.

Bu yasağın ardından, özellikle İran destekli Şii milisler tarafından Telegram’ın aktif bir şekilde kullanıldığı Irak’ta, bu adım sert tepkilere neden olmuştu. Söz konusu milisler, Telegram’ın kapatılma talimatının ABD Büyükelçisi tarafından verildiğini iddia etmişlerdi.

Irak Hükümeti’nin aldığı bu yeni kararla birlikte, Telegram kullanıcılarına yeniden erişim imkanı sunulacak ve platformun kullanımına devam edilebilecek.

Irak Hükümetinin politikaları hakkında siz ne düşüyorsunuz? yorumlar kısmında bilirtebilirsiniz.

Google mesajlara gelen RCS özelliği nedir?

0

Google Mesajlar, Android kullanıcılarının iletişim deneyimini zenginleştirmek amacıyla dört yıl önce Zengin İletişim Hizmetleri (RCS) sistemine entegre etmişti. RCS, metin mesajlarının ötesinde yüksek çözünürlüklü medya paylaşımları ve okuma bilgisi gibi gelişmiş özellikler sunarak iletişimi daha kullanışlı hale getirmişti. geçtiğimiz günlerde bizimde duyurduğumuz Google mesajlar uygulaması tamamen RCS şifrelemeye geçmişti bu güvenlik güncelleştmesi ile Google mesajlara ilgi büyük ölçüde arttı. RCS orijinal ismi ile Rich Communication Services; yani zengin iletişim hizmetleri anlamına geliyor. Bu RCS hizmeti SMS ve MMS hizmetlerinin karşımı bir hizmet türüdür diyebiliriz. Aslında daha çok internet üzerinden kullandığımız Whatsapp, Telegram ve diğer sohbet uygulamalarına benzer ama çok daha işlevsel.

RCS mesajlaşma nedir?

RCS (Zengin İletişim Hizmetleri), SMS ve MMS mesajlaşmasının geliştirilmiş bir sürümü olarak öne çıkıyor. Bu yenilik, yüksek kaliteli resimler, videolar ve GIF’lerin gönderilebildiği RCS mesajlaşmasının öne çıkan özelliği. Bunun yanı sıra, metin tabanlı mesajların dışında farklı dosya türleri de gönderilebiliyor. Teslim ve okuma bilgileri, iletilen mesajların durumunu belirten küçük bildirimlerle görüntülenebiliyor. RCS, yazıldığında karşı tarafta ne zaman birinin yazdığını görmek gibi faydalı bir özellik de sunuyor. Bu özellikler, WhatsApp veya Apple’ın iMessage gibi popüler mesajlaşma uygulamalarındakilere benzer özellikler sunuyor. Ancak RCS, bir mesajlaşma protokolü olarak daha geniş bir kullanım alanı sunuyor.

Hangi cihazlar RCS özelliğini kullanılabilir?

Şu anda RCS mesaj göndermek ve almak istiyorsanız, yalnızca bir Android cihaza sahip olmasın yeterli. Android cihazında olan Google Mesajlar uygulamasını kullanmanız gerekiyor.Ayrıca, desteklenen bir bölgede olmanız gerekiyor; Google Mesajlar uygulaması hemen hemen tüm dünyada (Çin ve Rusya gibi bazı istisnalar dışında) kullanılabilir durumda. Eğer bir Android cihazınız var ve desteklenen bir bölgede bulunuyorsanız, ancak Google Mesajlar uygulaması telefonunuzda yüklü değil ise Play Store’dan Google Mesajlar uyumasını indirerek kullanmaya başlayabilirsiniz.

RCS mesajları mobil veri kullanıyor mu?

Bir Wi-Fi ağına bağlı değilseniz, evet, RCS mesajlarınız büyük olasılıkla mobil verilerinizi kullanıyor olacaktır. Bu, metin ödeneğinizi tüketmek yerine veri sınırınızı aşacağınız anlamına gelir.

RCS SMS’in yerini aldı mı?

Tamamen değil, ancak manuel olarak kapatmadığınız sürece artık Google Mesajlar için varsaylan bir özelliktir. WhatsApp veya Apple’ın iMessage gibi popüler mesajlaşma uygulamalarındakilere benzer özellikler sunuyor. Ancak RCS, bir mesajlaşma protokolü olarak daha geniş bir kullanım alanı sunuyor.

Türk girişimciler Amerika’da ne gibi zorluklarla karşılaşıyor? 

Silikon Vadisi’nde başarılı bir Türk girişimci olan Murat Karslıoğlu, Türk girişimcilerin Amerika’da karşılaştığı zorlukları anlattı. Başarı hikayelerinin yanı sıra başarısızlıklardan da öğrenilmesi gerektiğinin altını çizen Karslıoğlu, teknolojinin yanında pazarlama ve satışın önemini vurguluyor ve Türk girişimcilerin algısına da değindi. 

Girişimciliğin anavatanı olan San Francisco’da, Bakkal‘ın kurucusu ve CEO’su Murat Karslıoğlu ile gerçekleştirdiğimiz sohbette, dünyaya açılmak isteyen şirketlerimiz ve girişimcilerin nelere dikkat etmesi gerektiğini konuştuk.

Amerika ve Türkiye İş Modelleri Arasındaki Farklar

Türk şirketlerinin Amerika’da neden başarılı olamıyor? “Amerika ve Türkiye arasında iş yapma kültürü farklı ve bu farklılığın anlaşılması gerekli. Bir startup için karlı bir iş modelinin ve net bir misyonun olması gerekiyor” diyen Murat Karslıoğlu, başarılı Türk startupı olan Insta Kart’ı örnek gösteriyor. Şirketlerin farklı paydaşlara değer katması ve misyon odaklı yaklaşım benimsemesi gerektiğini belirtiyor.

Crowdfunding’in Potansiyeli göz ardı edilmemeli 

Crowdfunding giderek daha popüler hale geliyor. ABD’de bu yöntemin başarılı olması için alınan önlemler var ve Türkiye’de de benzer önlemlerin alınması gerekiyor. Türk girişimcilerinin Amerika’da karşılaştığı zorlukları aşmak için yapıcı tartışmaların ve analizler önemli. 

Tüm bunlar ve daha fazlası, Silikon Vadisi’nde başarılı bir Türk girişimci olan Murat Karslıoğlu ile gerçekleştirdiğimiz röportajda. Yorumlarınızı bekliyoruz. 

Apple aboneliklerini patlattı! Messi, Apple’ın gizli silahı oldu

Apple, Major League Soccer için özel yayın ağı olma konusunda yaptığı 10 yıllık 2,5 milyar dolar yatırımın artısını şimdiden muazzam bir şekilde alıyor. Dünyanın sayılı futbolcularından Lionel Messi, Inter Miami takımında oynamak için Güney Florida’ya taşınarak MLS’ye yeni katıldı. Uzmanlar ona tüm zamanların en iyi erkek futbolcusu diyor ve Apple’ın MLS Season Pass’ine abone olmaları için hayranlarını kendine çekiyor.

Inter Miami Yönetici Sahibi Jorge Mas, sosyal medyada, Messi‘nin Inter Miami’ye katılmasından bu yana Apple TV uygulamasındaki MLS Season Pass abonelerinin “iki kattan fazla arttığını” bildirdi. Apple CEO’su Tim Cook, Mas’ın gönderisini paylaştı.

Apple’ın son üç aylık kazanç çağrısında Cook, “Aboneler açısından beklentilerimizi aşıyoruz.” dedi ve artış için Messi’ye teşekkür etti. Messi’nin kendisini MLS’ye getiren anlaşmanın bir parçası olarak bu yeni abonelik gelirinden pay aldığı bildirildi.

Ancak her spor takımı, Apple’ın akış hizmetine katılmanın hayranı görünmüyor, yakın zamanda Pac-12’den takımların Apple ile bir anlaşmayı reddederek lineer televizyonda yayınlanmak yerine paket olarak yayınlanan kolej futbolu oyunlarına karşı çıkması örneği gibi.

Apple TV’ye ağırlık verebilir

Apple TV, geçtiğimiz ay Emmy’de rekor kırarak 54 ödüle birden ulaşarak oldukça dikkat çekmişti. Bu başarıyı sürdürmenin bir parçası olarak spora da odaklanıldı ve şimdi alınan bu başarılı sonuçlar Apple’ın gelecekte yatırımlarından platforma daha fazla pay ayırması anlamına gelebilir.

Google Chrome artık her hafta güncellenecek

0

Google, internet tarayıcısı Chrome’un güvenliğini artırmak için önemli bir adım atmaya hazırlanıyor. Şirket, popüler tarayıcısı Google Chrome için güvenlik güncellemelerini daha sık bir şekilde sunmaya başlayacak. Daha önce iki haftada bir dağıtılan güvenlik yaması güncellemeleri artık haftalık olarak kullanıcılara sunulacak.

Ayrıca, Google Chrome’un dönüm noktası olarak adlandırılan büyük güncellemeleri de daha sık alınacak. Daha önce altı haftada bir sunulan bu büyük güncellemeler, artık dört haftada bir gerçekleştirilecek. Bu değişikliklerin amacı, kullanıcıların güvenlik açıklarından daha az etkilenmelerini sağlamak ve Chrome’un güvenliğini daha da artırmaktır.

Google Chrome güncelleme politikası neden değişti?

Google, bu yeni güncelleme politikasının, kullanıcıların tarayıcılarını daha güvende tutmalarına yardımcı olacağını vurguluyor. Chrome‘un masaüstü ve mobil kullanıcıları, güvenlik güncellemelerini daha hızlı bir şekilde alacaklar. Ayrıca, Chromium adlı açık kaynak projenin kullanılması da kötü niyetli kişilerin güvenlik açıklarını kötüye kullanmalarının önüne geçmeye yardımcı olacak.

Bu yeni güncelleme politikasıyla birlikte, Chrome kullanıcıları artık büyük açıkları kapatan güvenlik yamalarını daha hızlı alabilecekler. Google, bu değişikliklerin Chrome’un kullanım şeklini veya performansını etkilemeyeceğini belirtiyor. Kullanıcılar, hala aynı aralıklarla “milestone” sürümlerini alacaklar.

Özetle, Google’un bu adımı, internet güvenliği konusundaki taahhüdünü ve kullanıcıların çevrimiçi deneyimlerini daha güvenli hale getirme çabalarını yansıtıyor. Kullanıcılar, güvenliklerini daha iyi korumak için tarayıcılarını güncel tutmaya devam etmelidirler.

Tarayıcınızı nasıl güncellersiniz?

Google, tarayıcı güncellemelerinin her birinin kullanıcılara üç noktalı menü düğmesi üzerinden veya mobil cihazlarda bilirim olarak bildirileceğini belirtiyor. Ancak, mobil cihazlarda bu bildirim alıp almayacağınızın telefon üreticinize göre değişebilir.

Google, tarayıcı güncellemeleri için kurulumun tamamlanmasının ardından tarayıcıyı kapatıp yeniden başlatmanız gerekiyor . Google, bu güncellemeleri hemen yapmanızı tavsiye ediyor. Sekmeler ve pencereler kaydetmenizi tavsiye ederiz.

Google’ın yeni güncellemeleri hakkında Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? yorumlar kısmında paylaşabilirsiniz.

Intel, Downfall yamasının performansı düşürdüğünü kabul etti!

0

Bir Google araştırmacısının bu hafta keşfettiği Intel “Downfall” hatasını düzeltmek için uygulanan mikro kod, erken testlere göre performans üzerinde ciddi bir etkiye sahip olabilir ve performans düşüşü belirli iş yüklerinde yaklaşık yüzde 40’a ulaşıyor.

Bu, tüketiciler için zor bir seçim olacak: sorunu çözmek için sistemlerinden ve anakart üreticilerinden Downfall BIOS yamalarını kabul ederlerse, CPU’larının performansı ciddi şekilde etkilenebilir. Ancak aksi takdirde, bir saldırganın bilgisayarlarına saldırmak için en son CPU güvenlik açığından yararlanma riskini alırlar. Hata, 6. nesil “Skylake” Core yongalarından 11. nesil “Tiger Lake” işlemcilerine kadar bilgisayarların çoğunu etkiler.

Phoronix’te Intel Xeon Platinum 8380, Xeon Gold 6226R ve Core i7-1165G7 üzerinde üç test gerçekleştirdiler. İkinci çip, araştırmacının test ettiği tek tüketici işlemcisiydi.

Phoronix genellikle Linux sunucu kıyaslamalarını seçtiğinden, kullanılan üç test tüketicilere tanıdık değildir: OpenVKL 1.3.1, bir Intel birim hesaplama kıyaslaması; ve bir ray-tracing kıyaslaması olan OPSRay’in iki alt testi. OpenVKL testinde, Downfall mikrokod yamasını uyguladıktan sonra performans yüzde 11 düştü; OPSRay’de, düzeltme uygulandıktan sonra performans sırasıyla yüzde 39 ve yüzde 19 düştü.

Resmi olarak Intel, Downfall yamasının grafik tasarım ve video düzenleme yazılımı da dahil olmak üzere belirli uygulamalarda performansı düşüreceğini kabul ediyor.

Intel, ”Vektörleştirmeye dayanan ve en yüksek performansı elde etmek için talimatlar toplayan ağır optimize edilmiş uygulamalar, GDS azaltma güncellemesiyle bir etki görebilir.” diyor.

“Bunlar, toplama talimatlarını kullanabilecek grafik kitaplıkları, ikili dosyalar ve video düzenleme yazılımı gibi uygulamalardır. Analizimiz, müşteri uygulamalarının performans etkisi görebileceği bazı özel durumları belirledi. Örneğin, belirli dijital sanat uygulaması eklentileri bir miktar performans etkisi göstermiştir. Bununla birlikte, toplama talimatları genellikle sıcak yolda kullanılmadığından, çoğu istemci uygulamasının gözle görülür şekilde etkilenmesi beklenmemektedir.”

Watsonx, kurumlara kendi verilerini kullanarak yapay zeka modelleri oluşturmalarına veya mevcut yapay zeka modellerini kendi verilerine uyarlayarak ihtiyaç duydukları çözüme güvenilir bir şekilde ulaşmalarına imkan sunarken, kurumları yapay zeka kullanıcısı olmaktan öteye taşıyor.

Bir Intel temsilcisi ayrıca Downfall güvenlik açığıyla ilgili bir açıklama paylaştı: ”Bir araştırma ortamının kontrollü koşullarında çalışan güvenlik araştırmacısı, Gather talimatlarını kullanarak yazılıma dayanan GDS sorununu gösterdi.” dedi. “Bu saldırının bu tür kontrollü koşulların dışında çekilmesi çok karmaşık olsa da, etkilenen platformlar bir mikro kod güncellemesi yoluyla mevcut bir hafifletmeye sahip. Alder Lake, Raptor Lake ve Sapphire Rapids dahil olmak üzere yeni Intel işlemciler etkilenmez. Birçok müşteri, Intel’in risk değerlendirme kılavuzunu inceledikten sonra, Windows ve Linux işletim sistemlerinin yanı sıra VMM’ler aracılığıyla sunulan anahtarlar aracılığıyla azaltmayı devre dışı bırakmaya karar verebilir. Genel bulut ortamlarında, müşteriler bu anahtarların fizibilitesi hakkında sağlayıcılarına danışmalı.”

Tüm bunlar rahatsız edici, özellikle de zaten daha eski bir işlemciniz varsa. Başka bir problem daha var: CVE-2022-40982 “Downfall” güvenlik açığı, bir bilgisayarı paylaşan bir kullanıcının aynı bilgisayarı paylaşan diğer kullanıcılardan veri çalmasına izin veriyor.

Güvenlik açığını keşfeden Google araştırmacısı Daniel Moghimi, Downfall’un uzak bir saldırganın bilgisayarınızdan veri çalmasına izin verdiğini henüz bildirmedi, ancak bilgisayarınıza kötü amaçlı yazılım yüklemesi için kandırılırsanız, istismarın kurbanı olabilirsiniz.

Apple eski iPhone’ları USB-C girişiyle getirebilir!

0

Apple, uzun bir süredir dolaşan söylentilere göre, iPhone 15 serisi ile birlikte eski iPhone modellerine de USB-C girişi sunabilir.

Twitter kullanıcısı aaronp613 tarafından tvOS 17 beta kodlarında yapılan keşifler, Apple’ın eski iPhone modellerini de USB-C girişiyle güncelleme olasılığını güçlendiriyor. İlk olarak iPhone 15 serisi ile gelmesi beklenen USB-C portunun, iPhone 14 ve belki de diğer modellerde de yer alabileceği düşünülüyor. Keşfedilen altı yayınlanmamış iPhone modeli referansından dört tanesi açıkça iPhone 15 modellerine işaret ederken, diğer ikisi ise daha fazla merak uyandırıyor. Bu modeller, iPhone 14,1 ve iPhone 14,9 kod adlarına sahip.

Özellikle dikkat çeken nokta, bu iki modelin her ikisinin de A15 Bionic çipini kullanıyor olması. Şu an A15 Bionic çipiyle donatılmış olan iPhone modelleri arasında iPhone SE 3, tüm iPhone 13 serisi ve standart iPhone 14 modelleri bulunuyor. Bu da, iPhone 14 ve 14 Plus gibi modellerin gelecekte güncellenmiş bir sürümle USB-C’ye geçiş yapabileceğini işaret ediyor olabilir.

USB-C geçişi, Apple’ın özellikle Avrupa Birliği, Hindistan ve Suudi Arabistan gibi bölgelerde zorunlu hale gelmişti . Apple’ın bağlantı noktasını değiştirme kararını alması, tüm bir on yılın üzerinden geçmesiyle dikkat çekiyor. Zira iPhone 5 ile tanıtılan Lightning girişi, uzun bir süre boyunca kullanıldı. Ancak şirketin teknolojik evrimi hızlandırma çabaları, bu tür değişikliklere açık olabileceğini gösteriyor.

Apple’ın 12-13 eylül tarihlerinde yapılacağı sunumda görme ihtimalimiz var , tvOS 17 beta testleri devam ederken, yeni iPhone modelleri hakkında daha fazla ayrıntıya kavuşmayı umabiliriz. Apple’ın mobil teknoloji dünyasına getireceği bu potansiyel yenilikler, teknoloji meraklılarını heyecanlandırmaya devam ediyor.

Xiaomi Pad 6 Max özellikleri resmi olarak olarak onaylandı

0

Teknoloji devi Xiaomi, heyecanla beklenen yeni tableti Xiaomi Pad 6 Max’i yakında piyasaya sürmeye hazırlanıyor. 14 Ağustos tarihinde lansmanı yapılacak olan Xiaomi Pad 6 Max’in teaser görüntüleri, cihazın teknik özelliklerini açığa çıkarıyor. İşte 14 Ağustos’ta piyasaya sürülecek Xiaomi Pad 6 Max’in beklenen özellikleri:

Cihazın teaser görüntülerine göre, yeni tabletimiz, gücünü Snapdragon 8 Plus Gen 1 işlemcisinden alacak. 14 inçlik devasa bir LCD panel ile donatılan cihazın, yüksek 144 Hz yenileme hızı sunması bekleniyor. Bu özellik, daha akıcı bir kullanıcı deneyimi ve oyun performansı sağlayacak. Ayrıca, 15839 milimetre karelik geniş bir ısı yayma alanıyla tasarlanan cihazın, ağır oyunları ve yoğun iş yüklerini kolaylıkla yönetebilmesi bekleniyor.

Yeni tablet etkileyici bir batarya kapasitesi olan 10.000mAh pil ile gelecek. Hızlı şarj desteği sayesinde cihazın hızlıca şarj olabilmesi sağlanacak. Aynı zamanda, Xiaomi’nin Surge G1 pil yönetim çipi ile donatılan cihaz, bataryanın uzun ömürlü olmasını sağlayarak eskimesini etkili bir şekilde geciktirecek.

Cihazın bünyesinde sekiz hoparlörlü bir ses sistemi bulunacak, bu da etkileyici bir ses deneyimi sunmasını sağlayacak. Ayrıca, WPS Office PC ve yerel dört pencereli bölünmüş ekran gibi özellikler sayesinde bilgisayar düzeyinde bir deneyim sunacak.

14 Ağustos’ta piyasaya sürülecek olan Xiaomi Pad 6 Max, bu önemli özellikleri ile teknoloji meraklılarını heyecanlandırmayı başarıyor. Detaylı inceleme ve değerlendirmelerin lansmandan sonra yapılması bekleniyor.

Xiaomi’nin yeni tableti hakkında siz ne düşünüyorsunuz? yorumlar kısmında belirtebilirsiniz.

Samsung One UI 6 beta’yı piyasaya sürdü

0

Samsung, Android 14 tabanlı One UI 6 beta programını resmi olarak başlattı.Samsung’un son Unpacked etkinliğinde tanıttığı Galaxy Z Flip 5 ve Galaxy Z Fold 5 katlanabilir telefonlarının ardından yazılım odaklı bir duyuru yaptı.

Yapılan basın açıklamasına göre, One UI 6 güncellemesiyle birlikte bir dizi tasarım değişikliği ve yeni özellikler kullanıcılara sunulacak. Bunlar arasında daha modern bir görünüm ve his yaratmak için yapılan tasarım güncellemeleri, yeni bir varsayılan yazı tipi ve Samsung Klavye için yeni emojiler bulunuyor. Ayrıca, kullanıcıların sıkça kullandığı özelliklere daha hızlı erişebilmelerini sağlamak amacıyla Hızlı Panel‘in tasarımı da güncellendi.Kişiselleştirme alanında da önemli değişiklikler mevcut. One UI 6, belirli Modlara ve Rutinlere bağlı olarak özelleştirilebilen kilit ekranlarını destekleyecek.

Ancak, beta programı başlangıçta yalnızca Galaxy S23 serisi kullanıcıları için kullanılabilir durumda. Ayrıca, beta programının henüz küresel olarak açılmadığını belirtelim. Samsung’un verdiği bilgilere göre, ABD, Almanya ve Güney Kore gibi ülkelerde yaşayan kullanıcılar, beta sürümüne bugünden itibaren erişebilirler.

Beta programı boyunca kullanıcıların geri bildirimlerini paylaşabileceği ve olası hataları bildirebileceği bir mekanizma sunulacak. Bu sayede, kullanıcıların katkılarıyla kararlı sürüme yönelik daha sağlam bir deneyim elde edilmesi hedefleniyor.

Samsung’un Mobile eXperience (MX) bölümünün Başkan Yardımcısı ve yazılım başkanı Janghyun Yoon, “One UI’nin her iterasyonu, kullanıcı topluluğumuzun ihtiyaçlarına cevap veriyor ve herkes için daha zengin, daha sezgisel bir deneyim yaratırken One UI 6 hakkında kullanıcı geri bildirimlerini dört gözle bekliyoruz” şeklinde konuştu.

One UI 6 beta programı, kullanıcıların yeni özellikleri deneyimlemelerine ve geliştirme sürecine katkıda bulunmalarına imkan tanıyacak. Tam sürümün ne zaman yayınlanacağına dair henüz net bir tarih verilmemiş olsa da, beta programının kullanıcı geri bildirimleriyle şekillenerek daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunması bekleniyor.

Zoom, kullanıcıların yapay zeka ile ilgili gizlilik endişelerine cevap verdi!

0

Google ve OpenAI gibi şirketlerin yapay zeka geliştirme aşamaları ile ilgili adlarının geçtiği skandalların, davaların ardından Zoom kullanıcıların artan endişelerini gidermek için bir blok gönderisi üzerinden açıklama yaptı.

Şirketin listelenen hizmet şartlarında, Bölüm 10’da güncellemeler yapıldı: Veri Kullanımı, Lisanslar ve Sorumluluklar ve bu eklenen dili içeriyor: “Zoom, Zoom veya üçüncü taraf yapay zeka modellerini eğitmek için ses, video, sohbet, ekran paylaşımı, ekler veya diğer iletişim benzeri Müşteri İçeriğinizin (anket sonuçları, beyaz tahta ve tepkiler gibi) hiçbirini kullanmaz.”

Açıklama, geçen Mart ayında revize edilen Zoom’un hizmet şartlarında “sizin izniniz olmadan” ifadesinin önceden kullanılmasından sonra eklendi. Bu, birçok insanla alarm zilleri vurdu çünkü bazı durumlarda Zoom’un AI’yı eğitmek için müşterilerin “iletişim benzeri” verilerini kullanabileceğini ima etti. Daha da kötüsü, bu rızanın nasıl verileceği veya iptal edilebileceği belirtilmedi.

Zoom hisseleri

Zoom Baş Ürün Sorumlusu Smita Hashim, Bölüm 10’u güncellemeye ek olarak, müşterilerin endişelerini daha da gidermek için bir şirket blog gönderisindeki değişiklikleri detaylandırdı. Blog gönderisi, müşterilerin verilerinin herhangi bir yapay zeka modelini eğitmek için kullanılmayacağını ve şirketin “hizmet şartlarımızda veri sahipliği konusunda şeffaflık sağlamaya çaba göstereceğini” yineliyor.

İnsanlar, üretken yapay zeka modellerinin nasıl oluşturulduğu hakkında daha fazla şey öğrendikçe diğer benzer protestolar da büyüyor. Screen Actors Guild bile, oyuncuların seslerinin ve benzerliklerinin potansiyel olarak AI tarafından rızaları olmadan dijital olarak yaratıldığı konusunda endişelerini dile getirdi. 

Zoom, kullanıcıların kendi AI uygulamaları üzerindeki tedirginliğini azaltmak için elinden geleni yaptı ve diğer şirketler de muhtemelen aynısını yapacak. Bununla birlikte, üretken yapay zeka ilerledikçe ve teknoloji daha fazla endüstride kullanıldıkça, yapay zeka içeriğiyle ilgili daha fazla tartışma ve yasal kavganın çoğalmaya devam etmesi kaçınılmaz.

Honor telefonlara deprem uyarı özelliği geliyor

0

Honor, son duyurusuyla Çin’deki akıllı telefon kullanıcılarını deprem uyarı özelliğiyle güvence altına alıyor. Yeni özellik, kullanıcılara deprem anlarında anında bilgi sağlayarak güvenliklerini artırıyor. Honor’un deprem uyarı işlevi, depremin tahmini şiddetine bağlı olarak farklı seviyelerde uyarılar sunuyor.

Bu yeni özellik sayesinde, depremin tahmini şiddeti 2.0 veya daha düşükse, kullanıcılar bir bildirim alacaklar. Ancak tahmini şiddet 2.0 üzerinde ise, kullanıcılar farklı renklere sahip tam ekran bir açılır pencere ile karşılaşacaklar. Örneğin, kırmızı renk, 5 veya daha büyük bir büyüklüğe sahip güçlü depremleri temsil edecek. Turuncu renk, büyüklüğü 3 ila 5 arasında olan orta şiddetli depremleri gösterecekken, sarı renk ise 2 ila 3 büyüklüğündeki zayıf depremleri simgeleyecek. Açılır pencere rengi, kullanıcıların hızla depremin şiddetini değerlendirmesine ve gerekli tedbirleri almasına yardımcı olacacak.

Honor ayrıca, bir deprem kesme dalgası tespit edildiğinde, kullanıcılara acil durum sığınakları, acil durum kişileri ve kişisel acil durum bilgilerine hızlı erişim sağlayan bir kısayol sunacak. Bu özellik, kullanıcıların anında güvende olmalarını sağlamayı amaçlıyor.

Honor akıllı telefonlarında deprem uyarısı özelliğini etkinleştirmek için:

  1. Ayarlar > Güvenlik > Acil Durum Uyarı Bildirimi’ne gidin.
  2. Deprem Uyarısı seçeneğini açın.
  3. Cihaz, işlevi test etmek için bir alarm sesi çalacak.
  4. Alarm sesini duyduktan sonra Kabul Et seçeneğine tıklayarak işlemi tamamlayın.Bu

adımları takip ederek deprem uyarısı özelliğini kolayca etkinleştirebilirsiniz.deprem uyarı özelliği şu an Çin’deki akıllı telefonlarında kullanılabilir. halde diğer ülkelerde ise kullanıma ne zaman acılacağı belirsiz.

Honor telefonlarına deprem uyarı özelliği hakkında siz ne düşünüyorsunuz? yorular kısmında belirtebilirsiniz.

iPhone 14 kullanıcıları hızlı pil bozulmasından şikayetçi!

0

Apple’ın iPhone 14 serisini piyasaya sürmesinin üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen, iPhone 14 ve iPhone 14 Pro kullanıcıları cihazlarının pilinin hızla bozulması sorunundan şikayetçi olmaya başladı. Pil yıpranması genel olarak yaygın bir sorun olsa da, iPhone 14 kullanıcıları arasında bu durumun daha da belirgin hale geldiği görülüyor.

Bazı iPhone 14 sahipleri, sadece 10-11 aylık kullanımın ardından cihazlarının maksimum pil kapasitesinin %90’ların altına düştüğünü bildiriyor. Hatta bazı kullanıcılar için bu değer %87 gibi düşük seviyelere kadar inmiş durumda. Bu hızlı pil yıpranmasının nedenleri üzerine uzmanlar çeşitli spekülasyonlarda bulunuyor.

Uzmanlar, pil sağlığındaki keskin düşüşün arkasında yaz aylarında bazı bölgelerde yaşanan anormal yüksek sıcaklıkların veya kullanılan pillerin kalitesiz olabileceği ihtimalini değerlendiriyor. Ancak Apple henüz kullanıcıların şikayetleri konusunda herhangi bir açıklama yapmış değil.

Lityum iyon piller zaman içinde kimyasal olarak yaşlandıkça daha az enerji depolama kapasitesine sahip olurlar. Bu da cihazın daha hızlı bir şekilde şarjının tükenmesine yol açar. iPhone kullanıcılarına göre, pil kapasitesi %80’in altına düştüğünde pilin değiştirilmesi gerektiği hatırlatılıyor. Görünüşe göre, birçok iPhone 14 kullanıcısı yakın gelecekte bu tür bir bildirim alabilir.

Apple’ın konuya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapmamış olması, kullanıcıların endişelerini artıran bir unsur olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, gelecekte benzer sorunların önlenmesi ve çözümü için Apple’ın cihaz tasarımı ve bileşen kalitesi konularına daha fazla odaklanması gerektiğini öneriyorlar.

iPhone 14 pil bozulması hakkında siz ne düşüyorsunuz? yorumlar kısmında belirtebilirsiniz.

Perseid meteor yağmuru 2023 Türkiye’den nasıl izlenecek? Hangi uygulamayı indirmelisiniz?

1

Son günlerde insanların en çok konuştuğu ve en ilgisini çeken konu 12 ve 13 Ağustos gecesi gerçekleşecek olan muhteşem Perseid Meteor Yağmuru. Uzmanlar meteor yağmurunun Türkiye’nin hemen her yerinde görülebileceğini açıkladı. Perseid meteor yağmuru 2023 nasıl izlenir?

Perseid meteor yağmurunu nasıl izlenebilir?

Uzmanlar bu gece saat 23:00’den itibaren Perseid meteor yağmurunun tüm Türkiye’den çıplak gözle izleyebileceğini açıkladı. Fakat burada dikkat edilmesi gereken husus meteor yağmurunu net bir şekilde izleyebilmek için mümkün olduğunca karanlık ve hatta yüksek bir yerde bulunmaya dikkat edilmeli.

Meteor yağmurları yılda ancak 8 kez gerçekleşiyor ve Perseid bunların içinde en önemlilerinden biri. Saatte 80 ile 100 adet arasında meteor saniyede 59 km hızla atmosferimize girecek. Fakat bunun güvenlik açısından endişelenmemizi gerektiren bir yanı yok.

Çukurova Üniversitesi Uzay Bilimleri ve Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulama Merkezi (UZAYMER) Müdürü Prof. Dr. Aysun Akyüz İhlas Haber Ajansı’na Perseid meteor yağmuru hakkında yaptığı açıklamada “Bizlerde yarın akşam 23.00 ve gece 02.00 arasında burada bu meteor yağmurunu izleyeceğiz. Ayrıca Jüpiter ve Satürn de görüş alanımızda olacak. Onları da teleskop yardımıyla görmeyi umuyoruz” dedi.

Perseid meteor yağmuru 2023 izlerken hangi uygulamalar kullanılabilir?

Perseid çıplak gözle izlenebilecek, bunun için herhangi bir uygulama indirmeye gerek yok fakat gözlem için uygun bir alana gittiğinizde indirebileceğiniz işlevsel bir uygulama gökyüzünde gerçekleşen çeşitli olayları doğru algılayabilmenizi ve gökyüzünü bir harita gibi okuyabilmenize yardımcı olur.

Bu konuda size SkyView gibi uygulamaların ücretsiz sürümlere bile oldukça yardımcı olacak. Google Play Store ve App Store üzerinden yüksek puanlı bir uygulama belirleyerek gökyüzündeki takımyıldızları, gerçekleşen hava olaylarını ve daha bir çok şeyi canlı bir şekilde okuyabilir ve gözlemleyebilirsiniz.

Rusya’nın Ay yolculuğu başladı!

0

Mürettebatsız uzay aracı, Rusya’nın Amur Oblastı’ndaki Vostochny Uzay Üssü’nden havalandı. Luna 25, Cuma günü yerel saatle sabah 8:10’da veya 19:10’da uçmaya başladı.

Reuters’e göre, Luna 25’in roket aşamalarından birinin oraya düşme şansı “milyonda bir” olduğu için bir Rus köyünün sakinleri Cuma sabahı geçici olarak tahliye edildi.

Uzay aracının bir Ay yörüngesine geçmeden ve nihayetinde Ay’ın yüzeyine inmeden önce Dünya’nın etrafında bir yörüngeye girmesi bekleniyor. Rusya’nın son ay iniş aracı Luna 24, 18 Ağustos 1976’da aya indi.

Reuters’e göre, Temmuz ortasında başlatılan Luna 25 ve Hindistan’ın Chandrayaan-3 misyonunun 23 Ağustos’ta Ay’ın güney kutbuna inmesi bekleniyor ve Reuters’e göre, hangi ülkenin ilk ineceğini görmek için adeta bir yarış ortamı var.

Luna 25’in görevi ne olacak?

Luna-Glob-Lander olarak da adlandırılan Luna 25, ayın kutupsal toprağının bileşimini ve çok ince Ay ekzosferinde veya Ay’ın yetersiz atmosferinde bulunan plazma ve tozu bir yıl boyunca inceleyecek.

NASA’ya göre, dört ayaklı iniş aracı, iniş roketleri, itici tanklar, güneş panelleri, bilgisayarlar ve Ay örneklerini toplamak için bir kepçe ile donatılmış robotik bir kolun yanı sıra örnekleri ve ekzosferi incelemek için bir dizi enstrüman içeriyor.

Başlangıçta, Roscosmos ve Avrupa Uzay Ajansı Luna 25’in yanı sıra Luna 26, Luna 27 ve ExoMars gezgininde ortak olmayı planladı.

Luna 24

Ancak bu ortaklık, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden sonra Nisan 2022’de sona erdi ve ESA Konseyi “Rusya ile işbirliği faaliyetlerini durdurmak” için harekete geçti.

NASA Yöneticisi Bill Nelson Salı günü düzenlediği basın toplantısında, ”Bazıları belki de diğer ülkelerden, yakın gelecekte güney kutbuna inecek birkaç uzay aracı göreceğiz.” dedi. “Ay’a yenilenen bir ilgi var ve tabii ki orada çünkü suyun potansiyeli var. Mars’a gidip güvenli bir şekilde geri dönebilmemiz için uzun süre derin bir uzay ortamında yaşamayı öğrenmek için geri dönüyoruz.”

Yaklaşan Luna 25 lansmanı hakkında soru sorulduğunda Nelson, NASA’nın 1975’ten bu yana Sovyet dönemine kadar uzanan Rus mevkidaşı ile işbirliğine sahip olduğunu belirtti.

X, reklamlardan para kazanmayı kolaylaştırıyor

0

Elon Musk’ın sahibi olduğu popüler sosyal medya platformu Twitter, gelir paylaşım sisteminde önemli bir adım atmış durumda. Platformun yeni adıyla “X” olarak anılan Twitter, içerik üreticilerinin gelir elde etmelerini sağlayan yeni bir ödeme modelini başlatmış bulunuyor.

Geçtiğimiz ay X, içerik üreticileri ile reklam geliri paylaşımını içeren bir gelir paylaşım sistemi duyurarak büyük ilgi çekmişti. Şirket, içerik üreticilerinin gönderilerine verilen yanıtlardan başlayarak reklam gelirlerinden pay alabileceklerini ifade etti. Bu adım, insanların Twitter üzerinden gelir elde etmelerine yardımcı olma hedeflerinin bir parçasını oluşturuyor. İçerik üreticiler ile reklam geliri paylaşımı altyapısı, Stripe ödeme sistemi üzerinden desteklendiği tüm ülkelerde geçerli olacak.

X (Twitter), son zamanlarda yapılan güncellemeler ile birlikte birçok kişiye resmi olarak ödeme göndermeye başlamış durumda. Artık Türkiye’deki içerik üreticileri de ödemelerini almaya başlayarak bu özellikten yararlanabiliyor. Daha önce 15 milyon gösterim gerekliliği olan ödeme sistemindeki asgari gösterim sayısı bugün itibarıyla 5 milyona düşürüldü. Minimum ödeme eşiği ise 50 dolardan 10 dolara çekildi.

Reklam geliri paylaşımına katılmak isteyen kullanıcıların X Premium (Twitter Blue) abonesi olmaları gerekmekte. Ayrıca, en az 500 takipçiye sahip olma şartı da bulunmaktadır. Türkiye’de de uygulanan bu özellik için ödemeler sadece “Stripe” servisi üzerinden gerçekleştiriliyor. Ancak, Türkiye’de resmi olarak bulunmayan Stripe servisinin yerine getirilmesi gereken bazı aracı şirketler ve yöntemler olduğuna dikkat edilmesi gerekiyor.

X’in CEO’su Linda Yaccarino, reklam geliri paylaşımı sistemi hakkında “İçerik üreticileri için kesinlikle oyunu değiştirecek bir yenilik.” açıklamasını yaparken, X’den gelen resmi açıklamada da, “X, içerik üreticileri için en iyi kazanç sağlama platformu olmayı hedefliyor ve bu yeni özellik, bu hedefe bir adım daha yaklaşmamızı sağlıyor.” ifadelerine yer verildi.

Sonuç olarak, X (Twitter) tarafından hayata geçirilen bu yeni gelir paylaşım sistemi, içerik üreticilerine daha fazla kazanç elde etme imkanı sunarak platformun daha aktif bir şekilde kullanılmasını teşvik etmeyi amaçlıyor. Bu adım, dijital içerik üreticileri için önemli bir fırsat sunarken, Twitter’ın gelecekteki büyümesini de şekillendirebilir.

Twitter’ın (X) geliri paylaşım modeli hakkında siz ne düşüyorsunuz? yorumlar kısmında bilirtebilirsiniz.

ChatMini: Dünya’nın ilk ChatGPT destekli akıllı hoparlörü

0

Danimarkalı tüketici elektroniği üreticisi Vifa, teknoloji dünyasına yenilikçi ve ilgi çekici bir ürünle adım atıyor. Şirket, akıllı hoparlör yelpazesini genişleterek, son dönemlerin en dikkat çekici teknolojilerinden biri olan yapay zeka ile güçlendirilmiş bir hoparlörü piyasaya sunmaya hazırlanıyor. ChatMini adı verilen bu akıllı hoparlör, dünyanın ilk ChatGPT desteğine sahip akıllı hoparlörü olarak karşımıza çıkıyor.

ChatMini’nin en önemli özelliklerinden biri, içerisinde barındırdığı ChatGPT ve Baidu’nun sohbet robotu Wenxin Yiyan’ın gücünü bir araya getirmesi. Bu sayede cihaz, kullanıcılarla etkileşim kurarken daha akıllı ve gerçekçi yanıtlar sunabilecek. Kullanıcılar, ChatMini aracılığıyla cihaza daha karmaşık görevler verebilecekler. Örneğin, hoparlörden şiirler, makaleler veya metinler yazması istenebilecek. Aynı zamanda kullanıcılar, merak ettikleri sorulara anında yanıtlar alabilecekler.

ChatMini’nin sağladığı sohbet robotu desteği, sadece bilgi vermekle kalmayacak, aynı zamanda duygusal bir deneyim sunmayı amaçlayacak. Kullanıcının duygusal durumuna göre tavsiyelerde bulunabilme yeteneği, cihazı sadece bir teknolojik araç olmanın ötesine taşıyacak. Örneğin, kullanıcılar stresli bir günün ardından sakinleşmek veya moral bulmak için ChatMini ile sohbet edebilecekler.

Vifa’nın bu inovasyonu, akıllı hoparlörlerin geleneksel işlevlerinin ötesine geçtiğini gösteriyor. Artık hoparlörler, yalnızca müzik çalmak veya hava durumunu söylemek gibi sınırlı görevlerle sınırlı kalmıyor. ChatMini gibi ürünler, yapay zeka ve sohbet robotlarıyla gerçek bir insan-makine etkileşimi sunarak, kullanıcıların daha kişisel ve anlamlı bir deneyim yaşamalarına yardımcı oluyor.

Bu heyecan verici teknolojiye sahip olmanın maliyeti ABD icin oldukça makul. ChatMini’nin belirlenen fiyat etiketi 259 dolar olarak açıklandı. Ancak, şu an için cihazın diğer ülkelerde piyasaya sürülüp sürülmeyeceği henüz net değil.