Son dönemlerde teknoloji ve elektrikli otomobil üretim alanında büyük atılımlar yapan Türkiye; özellikle savunma sanayi, otomobil ve yüksek teknoloji üretiminde liderliğe oynamak istiyor. Bu kapsamda bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, HIT-30: Yüksek Teknoloji Yatırım Programı’nı duyurarak, Türkiye’nin geleceğine damga vuracak stratejik bir adım attı. İşte detaylar…
Yerli batarya üretimi için 4.5 milyar dolarlık teşvik verilecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz saatlerde Türkiye’nin gelişen teknoloji alt yapısı ve sanayisi için büyük önem arz eden HIT-30: Yüksek Teknoloji Yatırım Programı’nı duyurdu. Bu paket kapsamında büyük üreticilerin Türkiye’ye fabrika kurmaları ve Ar&Ge alanında önemli çalışmaları ülkemiz içerisinde yapmaları hedefleniyor.
Bir hayalimiz gerçek oluyor! Türkiye'ye çip fabrikası kurulması için en büyük destek duyuruldu. Sadece çip fabrikası değil; elektrikli otomobil, batarya, enerji, sağlık gibi alanlar için yapılan planı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın @mfatihkacir ile sıcağı sıcağına konuştuk. pic.twitter.com/TZ4wmHVwjh
Bu paket kapsamında şüphesiz en çok Türkiye’ye davet edilmek istenen markalar elektrikli otomobil üreticileri oldu. Geçtiğimiz günlerde Manisa’ya yapacağı 1 milyar dolarlık fabrika yatırımı ile gündeme oturan MG’nin arkasından hem Avrupalı hem Asyalı diğer elektrikli otomobil üreticilerinin de Türkiye’ye çekilmesi hedefleniyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladığı paket ile birlikte elektrikli otomobil üreticilerine 5 milyar dolarlık teşvikin yanı sıra yerli batarya üretimi için de toplamda 4,5 milyar dolarlık bir teşvik paketi duyurdu. Teşviklerle birlikte yıllık en az 1 milyon dolarlık batarya üretimi ve 2030 yılına kadar 80 GWh’lik kapasite inşa edilerek bölgesel bir üretim üssü olmak isteniyor.
Bu hedef doğrultusunda Türkiye’ye gelecek olan markalar hem ülke ekonomisi için büyük bir döviz kaynağı olacak hem de büyük oranda istihdam sağlanacak. Tüm bunların yanında yerli otomobil markamız Togg ile birlikte diğer üreticiler için rekabet ortamı sağlanacak bu da kullanıcılar için sürekli daha yeni ve daha iyi otomobillere daha uygun fiyatlara ulaşma imkanı sunacak.
Buna ek olarak bir de çip üretimi için verilecek teşvikler açıklandı. Buna göre Türkiye’de çip üretimi yapacak tesisler şu imkanlardan yararlanabilecek;
İtalyan firmalarının yapay zeka kullanım oranı bir yılda iki katına çıktı, ancak yine de küçük bir azınlık söz konusu. Yeni bir rapora göre, yapay zeka kullanan İtalyan firmalarının sayısı geçen yıl ikiye katlandı, ancak küçük ve orta ölçekli işletmelerin hakim olduğu bir ekonomide teknolojinin yaygınlaşması son derece düşük seviyede kalıyor.
İtalya yapay zeka için yeni bir yatırım fırsatı olabilir
Ulusal İstatistik Bürosu ISTAT’ın raporuna göre, bu yıl en az 10 çalışanı olan firmaların %16,4’ü bir tür yapay zeka teknolojisi kullandı; bu oran 2024’te %8,2 ve 2023’te %5,0 idi. Yapay zekadan hiç yararlanmayan şirketlerin %83,6’sı, beceri eksikliği (%58,6), belirsiz düzenlemeler (%47,3), veri koruma endişeleri (%43,2) ve yüksek maliyetler (%43,0) gibi sorunları gerekçe gösterdi.
ISTAT’ın verilerine göre, katılımcıların yaklaşık %14,8’i yapay zekanın kendileri için hiçbir faydası olmadığını belirtti; bu oran 2023’teki %14,3’ten biraz daha yüksek. 2024 yılı için ise bir rakam verilmedi. Büyük şirketlerde yapay zeka kullanımında en keskin artış görüldü. En az 250 çalışanı olan firmalar arasında, son 12 ayda yapay zeka kullananların sayısı 2024’teki %32,5’ten %53,1’e yükseldi. Daha küçük firmalarda ise kullanım %7,7’den %15,7’ye çıktı. En yüksek katılım oranları BT hizmetlerinde (%53), video prodüksiyonunda (%49,5) ve telekomünikasyonda (%37,3) görüldü.
Yapay zekanın en yaygın kullanım alanları metin verisi çıkarımı (%70,8), dil ve görüntüler için üretken yapay zeka (%59,1) ve konuşmadan metne dönüştürme teknolojileri (%41,3) olmuştur.
STMicro Elon Musk’ın SpaceX şirketine Starlink uydu ağı için 5 milyardan fazla radyo frekanslı anten çipi gönderdi. Verdiği demeçte, ortaklık kapsamında önümüzdeki iki yıl içinde teslim edilecek çiplerin bu sayıyı ikiye katlayabileceğini söyledi.
STMicro Starlink ile ilişkilerini güçlendiriyor
Musk’ın Avrupa’nın en büyük çip üreticilerinden birinin CEO’su Jean-Marc Chery ile görüşmesinden on yıl sonra, STMicroelectronics, uzmanlaşmış çip işinin itici gücü haline gelen hızla büyüyen uzay sözleşmesinin ölçeğini açıklıyor.
STMicro’nun mikrodenetleyiciler ve dijital entegre devreler bölümü başkanı Remi El-Ouazzane, röportajda belirli hedefler vermeden, “Son 10 yılda kullanıcı terminallerinin hacim olarak gösterdiği artış, önümüzdeki iki yılda ikiye katlanabilir” dedi. El-Ouazzane, Starlink kullanıcı terminallerinde kullanılan BiCMOS tabanlı anten çipleri hakkında: “Birçok alçak yörünge uydu üreticisinin bu teknolojiden yararlanmasını bekliyorum” dedi.
Uzay endüstrisi, hükümet öncülüğündeki projelerden, SpaceX ve Eutelsat (ETL.PA) gibi şirketlerin öncülüğünde hızla büyüyen ticari bir pazara doğru kayıyor. Bu hızlı büyüme, yüksek veri hızlarını işleyebilen ve uzaydaki zorlu koşullara dayanabilen özel çipler için talep yaratıyor.
STMicro, 2015 civarında başlayan iş birliğinden bu yana SpaceX’e 5 milyardan fazla radyo frekanslı “ön uç modülü” veya anten elemanı teslim etti. Starlink, internet sitesinde yer alan bilgilere göre 150’den fazla pazarda faaliyet gösteriyor ve yaklaşık 8 milyon kullanıcısı bulunuyor. STMicro, SpaceX platformları için yakında kullanıma sunulacak uydular arası lazer bağlantılarını sağlayacak ve Avrupa Birliği’nin planladığı Iris 2 uydu takımı da dahil olmak üzere projelerde Thales ve Eutelsat gibi Avrupalı oyuncularla birlikte çalışıyor.
“Cozy gaming” artık sadece bir trend değil tam anlamıyla bir akım haline geldi. Yüksek tempolu nişancı oyunları ve devasa açık dünya RPG’leri hâlâ listelere hükmediyor olsa da, giderek daha fazla oyuncu uzun bir günün ardından sıcak bir battaniye hissi veren oyunlara yöneliyor. PC oyunlarının tartışmasız merkezi olan Steam, topluluk, yaratıcılık ve düşük stresli oynanışı öne çıkaran bu huzurlu ve rahatlatıcı yapımların yükselen dalgasının merkezi haline geldi.
Ve bu akımın kalbinde tanıdık bir isim var: Stardew Valley. Çıkışından bu yana bu bağımsız çiftçilik simülasyonu, oyun dünyasında “rahatlık” kavramını yeniden tanımladı ve zaferden çok atmosferi ön plana alan benzer deneyimlerin önünü açtı.
Rahatlatıcı Oyunlar Neden İşe Yarıyor
Hayat stresli. İş, okul ve bitmek bilmeyen bildirimler arasında, oyuncuların sanal kasabalarda, çiftliklerde ve ormanlarda huzur araması şaşırtıcı değil — en büyük sorunun balkabağı mı yoksa çilek mi ekileceğine karar vermek olduğu yerlerde. Rahatlatıcı oyunlar başarılı çünkü pek çok modern büyük yapımı tanımlayan yoğunluğu ortadan kaldırıyorlar.
Bu oyunlar senden hızlı refleksler, yorucu görev döngüleri ya da rekabetçi lider tablolarında üst sıraları istemez. Bunun yerine oyuncuları nefes almaya, kendi tempolarında keşfetmeye ve küçük şeylerde mutluluk bulmaya davet ederler — ister bir nehir kenarında balık tutmak, ister bir kulübeyi dekore etmek, ister kasabadaki pikselli dostlarla vakit geçirmek olsun.
Bu tür yapımlar, AAA oyunların gürültülü doğasına karşı tazeleyici bir denge oluşturur ve bunun için en uygun yer Steam’dir. Binlerce bağımsız geliştiricinin platformda oyun yayınlaması sayesinde, oyuncular bu türün giderek büyüyen kütüphanesinde kolayca gezinebilir, oyunları indirip deneyebilirler. Dahası, bütçesini zorlamadan bu dünyaya adım atmak isteyenler, Steam veya Eneba gibi indirimlerin bol olduğu dijital pazar yerleri üzerinden oyun satın al seçeneklerini kullanarak bu deneyime kolayca katılabilirler.
Stardew Valley: Rahatlatıcı Kaçışın Yol Haritası
Eric Barone, yani oyun dünyasında bilinen adıyla ConcernedApe, 2016’da Stardew Valley’i çıkardığında, kimse onun oyun dünyasını bu kadar değiştireceğini tahmin etmiyordu. Tek bir kişinin tutkuyla geliştirdiği bu proje kısa sürede kültürel bir fenomene dönüştü, milyonlarca kopya sattı ve sayısız bağımsız geliştiriciye ilham verdi.
Oyunun tarım, sosyal etkileşim ve keşif unsurlarını harmanlayan yapısı, basit mekaniklerin ve içten bir tasarımın The Witcher ya da Skyrim gibi dev yapımlar kadar derin bir etki yaratabileceğini kanıtladı. Ancak asıl deha, oyunun sunduğu esneklikte yatıyor. Oyuncular ister tamamen tarıma odaklanabilir, ister zindanlara dalabilir, ister tüm zamanlarını NPC’lerle arkadaşlık kurarak geçirebilir. Oyun oynamanın “yanlış” bir yolu yok; işte bu özgürlük Stardew Valley’i zamansız kılan şeyin ta kendisidir.
Steam’in Rahatlatıcı Oyun Kütüphanesi Büyüyor
Stardew Valley’nin büyük çıkışından bu yana, Steam dijital rahatlığın aynı hissini yakalamaya çalışan büyüleyici yeni yapımlarla dolup taştı. Öne çıkan birkaç örnek ise şöyle:
Spiritfarer
Ruhları öteki dünyaya taşıdığın, hüzünlü ama son derece güzel bir “rahat yönetim” oyunu. Duygusal hikâye anlatımı sakin bir üretim süreciyle buluşuyor.
Garden Paws
Bir dükkan işlettiğini, çiftliğini ektiğini ve sevimli hayvanlarla dostluk kurduğunu hayal et — hepsi pastel tonlardaki görsellerle sarmalanmış bir dünyada.
Potion Permit
Köy halkını iyileştirdiğin, iksirler karıştırdığın ve malzeme bulmak için ormanları keşfettiğin simülasyon türünde, simya temalı bir rahatlatıcı oyun.
Dinkum
Animal Crossing ile Avustralya’nın vahşi doğasının buluştuğu bir deneyim gibi düşün — canlıları yakala, dekorasyon yap ve hayalindeki evi inşa et.
Bu oyunların her biri Stardew Valley’nin temelini üzerine inşa ederken kendine özgü yenilikler ekliyor ve böylece rahatlatıcı oyunları seven oyuncuların her zaman yeni kaçışlar bulabilmesini sağlıyor.
Steam Neden Rahatlatıcı Oyunlar İçin Mükemmel Bir Yuva
Bağımsız yapımları sınırlayan ya da seçici davranan konsolların aksine, Steam’in açık yapısı rahatlatıcı oyunların gelişmesi için ideal bir platform sunar. Erken erişim programları, geliştiricilerin oyunları etrafında topluluklar oluşturmasına olanak tanır; oyuncular geri bildirim vererek nihai ürünün şekillenmesine katkıda bulunur. Aynı zamanda inceleme sistemi, potansiyel alıcılara oyuna karar vermeden önce değerli içgörüler sunar.
Bu şeffaflık güven yaratır. Rahatlatıcı oyunların kulaktan kulağa bu kadar hızlı yayılmasının en büyük nedenlerinden biridir. İçten bir inceleme, yüzlerce oyuncuyu yeni bir çiftlik simülasyonuna ya da köy kurma oyununa şans vermeye ikna edebilir.
Rahatlatıcı Oyunların Geleceği
Rahatlatıcı oyunlar hiçbir yere gitmiyor, aksine her geçen gün daha da güçleniyor. Teknoloji hızla ilerlerken, oyuncuların yavaşlayıp enerji toplayabilecekleri dijital alanlara olan ihtiyaç da giderek artıyor. Steam’in geniş oyun kütüphanesi sayesinde, pikselli huzur dünyalarına adım atmak isteyenler için seçenek sıkıntısı yok.
İster bir sonraki Stardew Valley’yi arıyor ol, ister yalnızca alışılmış oyunlarının dışında dinlendirici bir alternatif denemek iste, rahatlatıcı oyunlar seni kucaklamaya hazır. Ve Eneba dijital pazarı sayesinde bu huzur dolu oyunları bulmak artık hiç olmadığı kadar kolay ve uygun fiyatlı.
Nintendo oyunları tam anlamıyla büyülüdür. İster Mario Kart’ta yarışıyor, ister Hyrule’u keşfediyor, ister hepsini yakalamaya çalışıyor ol, her zaman oynayacak heyecan verici bir şey vardır. Ama dürüst olalım — Nintendo oyunları ucuz değil. Diğer platformlarda oyun fiyatları zamanla düşerken, Nintendo’nun en büyük yapımları yıllar boyunca değerini koruma eğilimindedir.
Peki çözüm ne? Eneba gibi dijital pazar yerleri, indirimli oyun anahtarları, Nintendo eShop hediye kartları ve oyun içi para birimleri sunarak daha az ödeyip daha fazla oynamanı sağlar. Eğer bir Nintendo hayranıysan, en iyi fırsatları yakalamak için dijital pazar yerlerini kullanman için işte nedenler.
Nintendo Oyunları Neden Hep Pahalı Kalıyor
Hiç fark ettin mi, Super Mario Odyssey ya da The Legend of Zelda: Breath of the Wild (hatta Tears of the Kingdom çıkmış olsa bile) gibi oyunların fiyatı neredeyse hiç düşmez? Bunun nedeni, Nintendo’nun PlayStation ve Xbox’tan farklı bir fiyatlandırma stratejisi izlemesidir. Büyük fiyat indirimleri yapmak yerine, en popüler oyunlarını yıllar geçse bile premium fiyatlarda tutmayı tercih eder.
Bu da demek oluyor ki, sıkı bir Nintendo oyuncusuysan, oyunları tam fiyatına almak kısa sürede epey maliyetli hale gelebilir. Ancak dijital pazar yerleri bu duruma bir çözüm sunar: oyun anahtarlarını, Nintendo Switch Online üyeliklerini ve eShop hediye kartlarını indirimli fiyatlarla satarak tasarruf etmeni sağlar. Nadir bir indirimi beklemek yerine, istediğin zaman para biriktirmen mümkünken neden bekleyesin?
Dijital Pazar Yerleri Nintendo Oyuncularının Tasarruf Etmesine Nasıl Yardımcı Olur
Nintendo Switch’te oynamayı seviyorsan, dijital pazar yerleri senin için gerçek bir dönüm noktasıdır. İşte nedeni:
Daha Ucuz Oyun Anahtarları – Nintendo oyunlarının dijital sürümlerini eShop’tan daha düşük fiyatlarla alabilirsin.
İndirimli eShop Hediye Kartları – Bakiyeni daha uygun fiyatla doldurarak yeni oyunları tam fiyat ödemeden satın alabilirsin.
Nintendo Switch Online Üyelikleri – Daha düşük bir maliyetle çevrim içi çok oyunculu modda oyna, klasik oyunlara eriş ve özel avantajlardan yararlan.
Oyun İçi Para Birimleri ve Genişletmeler – İster Fortnite için V-Bucks, ister ekstra DLC içerikleri olsun, dijital pazar yerleri bu öğeleri daha uygun fiyata sunar.
Nintendo’nun nadir indirimlerini beklemek yerine, en iyi fırsatlara istediğin zaman ulaşabilirsin.
Daha Fazla Oyun, Daha Az Harcama
İndirimli hediye kartları ve oyun anahtarları sayesinde şunları yapabilirsin
Yeni çıkan oyunları bütçeni zorlamadan satın al – En yeni Mario, Zelda veya Pokémon oyunlarını daha uygun fiyatlarla al.
Nintendo Switch Online’da tasarruf et – Arkadaşlarınla çevrim içi oyna ve özel içeriklere fazladan ödeme yapmadan eriş.
Oyun kütüphaneni daha ucuza genişlet – Bağımsız yapımlar, klasik oyunlar ve mutlaka oynanması gereken özel içerikleri daha iyi fiyatlarla edin.
Nintendo içeriklerini kolayca hediye et – eShop hediye kartlarını kendin için alabilir ya da başka bir oyuncuya sürpriz yapabilirsin.
Nintendo deneyimi eğlenceyle ilgili olmalı, maddi stresle değil. Dijital pazar yerleri, favori oyunlarının keyfini premium fiyatlar ödemeden çıkarmanı mümkün kılar.
Anında Erişim, Beklemeye Son
Madem hemen oynayabilirsin, neden bekleyesin? Eneba gibi dijital pazar yerleri oyun anahtarları ve eShop hediye kartlarında anında teslimat sunar, böylece kargo gecikmeleri veya stok sorunlarıyla uğraşmana gerek kalmaz. İster oyun oturumundan hemen önce son dakika bir bakiye yüklemesi yap, ister indirimli bir oyun anahtarı al – süreç hızlı, güvenli ve zahmetsizdir.
Güvenli, Korunan ve Güvenilir
Dijital bir pazar yerinden alışveriş yapmak ilk bakışta riskli görünebilir, ancak Eneba gibi platformlar güvenli ödeme işlemleri, doğrulanmış satıcılar ve çeşitli ödeme seçenekleri sunar. Bu da alışverişini gönül rahatlığıyla yapabileceğin anlamına gelir; çünkü satın aldığın ürünlerin hem yasal hem de koruma altında olduğundan emin olabilirsin.
Fazla Ödemeyi Bırak – Tasarrufa Başla!
Nintendo Switch’te oyun oynamayı seviyorsan, tam fiyat ödemen için hiçbir neden yok. Yeni çıkan oyunları alırken, Switch Online üyeliğini yenilerken ya da oyun içi içerikler satın alırken Eneba, paranı korumana yardımcı olacak rakipsiz fırsatlar sunar.
Nadir bulunan Nintendo indirimlerini beklemek yerine, istediğin zaman indirimlerden yararlanabilirsin!
Teknoloji odaklı pazar araştırma şirketi Counterpoint’in yaptığı açıklamaya göre, artan çip maliyetlerinin talebi etkilemesi nedeniyle küresel akıllı telefon sevkiyatlarının gelecek yıl %2,1 oranında düşmesi bekleniyor.
Çip maliyetleri telefon sevkiyatları için tehlikeli seviyelerde
Son aylarda, üreticilerin yapay zeka uygulamaları için tasarlanmış yarı iletkenlere uygun yüksek performanslı bellek çiplerine odaklanmasıyla birlikte, dünya genelindeki elektronik tedarik zincirleri eski tip bellek çiplerinde yaşanan kıtlıktan etkilendi.
Counterpoint Araştırma Direktörü MS Hwang, “Şu anda piyasanın alt segmentinin (200 doların altında) en ciddi şekilde etkilendiğini ve malzeme maliyetlerinin (parçaların toplam maliyeti) yıl başından bu yana %20 ila %30 oranında arttığını görüyoruz” dedi.
Rapora göre, Honor Devices ve Oppo gibi Çinli akıllı telefon markalarının, özellikle giriş seviyesi segmentinde, düşük kar marjları nedeniyle daha savunmasız olması bekleniyor. Counterpoint kıdemli analisti Yang Wang: “Apple ve Samsung önümüzdeki birkaç çeyreği atlatmak için en iyi konumda olan şirketler” dedi.
Nvidia’nın yapay zeka sunucularında akıllı telefon tarzı bellek çipleri kullanma hamlesi, sunucu belleği fiyatlarının 2026 sonuna kadar iki katına çıkmasına neden olabilir. Counterpoint’e göre, her bir yapay zeka sunucusunun bir cep telefonundan daha fazla bellek yongasına ihtiyaç duyması nedeniyle, bu değişiklik sektörün başa çıkamayacağı ani bir talep yaratması bekleniyor. Bu ayın başlarında, araştırma şirketi IDC de artan bellek çipi fiyatlarını gerekçe göstererek, 2026 yılında küresel akıllı telefon sevkiyatlarında %0,9’luk bir düşüş beklediğini açıklamıştı.
‘Battlefield’ oyununun yapımcısı EA, yavaşlayan harcamalar ve yoğun tatil takvimi nedeniyle 2026 rezervasyonlarının daha düşük olacağını öngörüyor. EA açıklanan tahminlere göre, 2026 mali yılı net satışları, analistlerin tahminlerinin altında kaldı. Bunun nedeni, zayıf tüketici harcamaları ve yüksek oyun konsolu fiyatlarının, yoğun rekabetin yaşandığı tatil sezonunda talebi olumsuz etkilemesi.
EA net satışları için beklenti altı tahmini
Kaliforniya’nın Redwood City kentinde bulunan şirket, LSEG tarafından derlenen verilere göre, analistlerin ortalama tahmini olan 8.06 milyar doların altında, yıl için yaklaşık 7.85 milyar dolarlık net sipariş bekliyor. EA ayrıca, 2.93 milyar dolarlık konsensus tahmininin altında, yıllık düzeltilmiş EBITDA’yı 2.76 milyar dolar olarak öngördü.
Bu tahmin, oyuncuların eğlence bütçelerini kısması ve yeni oyunlara para harcamak yerine tanıdık serilere yönelmesiyle video oyun sektörünün karşı karşıya kaldığı bazı zorlukların altını çiziyor. Yüksek konsol fiyatları ve yoğun yayın takvimi, geleneksel olarak en yüksek satış dönemi olan yıl sonu döneminde yayıncılar üzerindeki baskıyı artırdı.
Bu görünüm, EA’nın Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu liderliğinde, özel sermaye şirketi Silver Lake ve Affinity Partners ile birlikte 55 milyar dolarlık kaldıraçlı satın alma işlemiyle özel şirket haline gelmeye hazırlandığı bir dönemde ortaya çıkıyor. 2027 mali yılında tamamlanması beklenen anlaşma, tarihteki en büyük kaldıraçlı satın alma işlemi olacak.
Nvidia açık kaynak teknolojisine daha fazla ağırlık vermek ve artan rekabeti savuşturmak için yapay zeka ekosistemine yaptığı yatırımları artırmak amacıyla yapay zeka yazılım firması SchedMD’yi satın aldığını açıkladı.
Çip tasarımcısı, hızlı çipleriyle ün kazanmış olsa da fizik simülasyonlarından otonom araçlara kadar çeşitli yapay zeka modellerini araştırmacıların ve şirketlerin kullanabileceği açık kaynaklı yazılım olarak da sunuyor.
Nvidia açık kaynak teknolojisi yatırımlarına devam ediyor
Çoğu geliştirici arasında standart olan tescilli CUDA yazılımı, çiplerinin en önemli satış noktalarından biridir ve bu da yazılımı yapay zeka sektöründeki hakimiyetini sürdürmenin anahtarı haline getirmektedir.
Bu haberin ve daha önce açıklanan yeni açık kaynaklı yapay zeka modellerinin ardından Nvidia hisseleri %1,35 oranında yükseldi. SchedMD, bir veri merkezinin sunucu kapasitesinin büyük bir bölümünü işgal edebilen büyük hesaplama işlerinin planlanmasına yardımcı olan bir yazılım sağlar.
Slurm adı verilen teknolojisi açık kaynaklıdır; yani geliştiriciler ve firmalar ona ücretsiz olarak erişebilirken, şirket mühendislik ve bakım desteği satmaktadır. Anlaşmanın mali şartları açıklanmadı. Nvidia, SchedMD’nin yazılımını açık kaynak kodlu olarak dağıtmaya devam edeceğini belirtti.
Nvidia bir blog yazısında, “En yeni Nvidia donanımlarında desteklenen Slurm, temel model geliştiricileri ve yapay zeka oluşturucuları tarafından model eğitimi ve çıkarım ihtiyaçlarını yönetmek için kullanılan, üretken yapay zeka için gerekli kritik altyapının bir parçasıdır” dedi.
Nvidia, Çinli yapay zeka laboratuvarlarından gelen rakip açık kaynaklı modellerin artan dalgasıyla karşı karşıya kalırken, önceki ürünlerinden daha hızlı, daha ucuz ve daha akıllı olacağını söylediği yeni bir açık kaynaklı yapay zeka modelleri ailesini tanıttı. SchedMD, internet sitesine göre, 2010 yılında Slurm yazılım geliştiricileri Morris “Moe” Jette ve Danny Auble tarafından Kaliforniya, Livermore’da kuruldu ve şu anda 40 kişiyi istihdam ediyor.
İngiliz düzenleyici kuruluşu Finansal Davranış Otoritesi (FCA), hükümetin kripto para sektörünün Ekim 2027’den itibaren düzenleneceğini açıklamasından bir gün sonra, kripto para sektörü için önerilen bir dizi kural hakkında geniş kapsamlı bir istişare başlattı.
FCA kripto para kuralları için görüşüyor
FCA, İngiltere’deki yetişkinlerin kripto para sahibi olma oranının geçen yıl üçte bir oranında azalarak %12’den %8’e düştüğünü gösteren araştırmayla birlikte önerilerini açıkladı. Dünya genelindeki denetleyici kurumlar kripto para endüstrisine ilişkin kurallar konusunda geride kalmış durumda; İngiltere ise düzenlemelerini Avrupa Birliği yerine ABD ile uyumlu hale getirmeye çalışıyor.
FCA yaptığı açıklamada, kurallarının kripto varlıkların listelenmesini, içeriden bilgiye dayalı ticareti ve manipülasyonu önlemeye yönelik tedbirleri, kripto para alım satım platformları için standartları ve aracı kurumlar için kuralları kapsayacağını belirtti.
Ayrıca, kripto para staking’inde riskleri daha net hale getirecek düzenlemeler, kripto borç verenler ve borç alanlar için daha iyi korumalar ve kripto şirketlerinin riskleri yönetmesi için potansiyel finansal güvenceler konusunda da istişarelerde bulunuyor.
FCA’nın ödemeler ve dijital finans direktörü David Geale: “Düzenleme geliyor ve bunu doğru yapmak istiyoruz. Geri bildirimleri dinledik ve şimdi İngiltere’nin kripto para rejimi için önerilerimizi ortaya koyuyoruz” dedi. FCA, önerileriyle ilgili geri bildirimleri 12 Şubat 2026 tarihine kadar bekliyor. Düzenleyici kurum, rejimi gelecek yılın sonuna kadar nihai hale getirme sözü verdi.
TotalEnergies, Google’ın Malezya’daki veri merkezlerine 21 yıllık enerji tedarik etme anlaşması kazandı. Malezya’daki veri merkezlerini desteklemek için 1 terawatt saat yenilenebilir enerji sağlamayı taahhüt etti.
TotalEnergies Google veri merkezi için anlaştı
Fransız enerji devi, elektriğin Malezya’da inşa edilmesi planlanan ve 2026 yılının başlarında tamamlanması beklenen yeni Citra Energies güneş enerjisi santrali tarafından üretileceğini söyledi. Elektrik tedarik sözleşmesinin gelecek yılın ilk çeyreğinde yürürlüğe girmesi bekleniyor.
Kasım ayında imzalanan ayrı bir anlaşmada TotalEnergies, Google’ın Ohio’daki ABD merkezli veri merkezlerine de enerji sağlamayı kabul etti.
Büyük teknoloji şirketleri tarafından kurulan veri merkezleri, teknoloji gruplarının yapay zeka geliştirme taleplerini karşılamak için gösterdiği yarış nedeniyle giderek artan miktarda enerjiye ihtiyaç duyuyor ve bu durum genellikle yerel elektrik şebekelerinin kapasitesini aşıyor.
TotalEnergies Esnek Güç ve Entegrasyon Kıdemli Başkan Yardımcısı Sophie Chevalier: “Google ile Malezya’daki yeni veri merkezlerine yenilenebilir elektrik tedarik etme konusunda yaptığımız bu anlaşma ile iş birliğimizi güçlendirmekten mutluluk duyuyoruz. Bu enerji satın alma anlaşması, şirketimizin hem ABD ve Avrupa gibi olgun pazarlarda hem de Malezya gibi gelişmekte olan ülkelerde büyük teknoloji gruplarının ihtiyaçlarına göre uyarlanmış rekabetçi enerji çözümleri sunma yeteneğini göstermektedir. Ayrıca, enerji sektöründe %12 karlılık hedefimize ulaşmamıza da katkıda bulunmaktadır” dedi.
Enerji satın alma sözleşmesi, projenin finansal kapanışının gerçekleşmesiyle birlikte yürürlüğe girecek olup, bu kapanışın 2026 yılının ilk çeyreğinde yapılması bekleniyor.
20 uygulama geliştiricisi ve tüketici grubundan oluşan bir koalisyon, Avrupa düzenleyicilerine Apple’a (AAPL.O) karşı AB yasalarını uygulamaları çağrısında bulundu. Şirketin ücret yapısının, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki son bir mahkeme kararının ardından, Avrupalı geliştiricileri ABD’li rakiplerine kıyasla haksız yere dezavantajlı duruma düşürdüğünü söylüyor.
Uygulama geliştiriciler Apple ücretlendirme politikası için değişiklik istiyor
2023 yılında yürürlüğe giren Avrupa Birliği Dijital Pazarlar Yasası (DMA), Apple gibi “kapı bekçisi” olarak adlandırılan büyük teknoloji platformlarının, kendi ekosistemlerinin dışındaki uygulama içi işlemleri ücretsiz olarak kolaylaştırmasını zorunlu kılıyor.
Koalisyonun itirazı, ABD mahkemesinin Apple’ın harici işlemlere ücret uygulama yeteneğini kısıtlayan kararı sonrasında ortaya çıkan eşitsizliğe ilişkin endişeleri yansıtıyor. Avrupa Komisyonu bu yılın başlarında, geliştiricilerin kullanıcıları alternatif ödeme yöntemlerine yönlendirmesini engellemek suretiyle Dijital Piyasalar Yasası’nı ihlal ettiği gerekçesiyle Apple’a 500 milyon euro (588 milyon dolar) para cezası vermişti.
AB kararının ardından Apple, küçük işletmeler için %13’ten App Store satın alımları için %20’ye kadar değişen ücretler ve harici işlemler için %5 ila %15 arasında değişen cezalar uygulamak üzere şartlarını revize etti .
Deezer (DEEZR.PA) gibi firmaları temsil eden Uygulama Adaleti Koalisyonu (CAF), yeni sekmede açılırProton ise bu revize edilmiş ücretlerin hâlâ DMA şartlarını ihlal ettiğini ve ABD’li geliştiricilerin mahkeme kararının ardından daha avantajlı koşullardan yararlandığını savunuyor.
CAF, yaptığı açıklamada, “Bu durum sürdürülemez ve uygulama ekonomisine zarar veriyor” diyerek Apple’ı şeffaflığı baltalamak ve yeniliği engellemekle suçladı. CAF’ın Küresel Politika Danışmanı Gene Burrus, AB’deki geliştiricilerin bu ücretlerin maliyetini ya üstlenmek ya da müşterilere yansıtmak zorunda kaldığını söyledi. Burrus: “Bu durum Avrupa şirketleri için de Avrupa tüketicileri için de kötü” dedi.
Vodafone, Türkiye pazarına duyduğu güvenle yatırımlarını hız kesmeden sürdürüyor. Önümüzdeki yıl Türkiye’deki 20’nci yaşını kutlayacak olan Vodafone’un bugüne kadar yaptığı yatırımın reel değeri 480 milyar TL’yi aştı. Ekim ayında gerçekleşen 5G yetkilendirme ihalesinde verdiği teklifle Türkiye’ye 2025 yılında yapılan en büyük üçüncü uluslararası doğrudan yatırıma imza atan şirket, altyapıdan müşteri memnuniyetine kadar her alanda hayata geçirdiği yenilikçi uygulamalarla 5G’ye hazır durumda. Son 5 yılda şebekesine 80 milyar TL’yi aşkın yatırım yaparak kapasitesini 3 kattan fazla artıran Vodafone, bu süreçte müşteri memnuniyeti alanında yaptığı çalışmalarla da en düşük müşteri kaybına sahip operatör oldu. Vodafone Türkiye, 1 Nisan 2026 itibarıyla 81 ilde 922 ilçeye sunulacak 5G hizmetiyle, kapsama ve kullanıcı sayısı bakımından Vodafone Grubu’nun dünyada yaptığı en büyük 5G lansmanına imza atacak.
Şirketin 2025 yılı performansını ve 2026 hedeflerini paylaşmak üzere düzenlenen toplantıya Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy ve Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcıları katıldı.
Güçlü finansal performans
Vodafone Türkiye’nin Nisan-Eylül 2025 döneminde servis gelirleri 64,8 milyar TL; Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kârı ise 23,7 milyar TL olarak gerçekleşti. Mobil abone sayısı 25,5 milyona, sabit genişbant abone sayısı 1,4 milyona ulaşan şirketin, Vodafone Yanımda ve Online Self Servis gibi dijital kanalları kullanan aylık aktif müşteri sayısı 17,8 milyon olurken, bu müşterilerin aylık toplam etkileşimi 430 milyon olarak kaydedildi. Vodafone müşterilerinin mobil data kullanımı ise 2.721 petabyte’a yükseldi. Vodafone yaklaşık 50 milyar TL’lik satın alma hacmi ve dolaylı olarak yarattığı 36 bin kişilik istihdamla, tedarikçiler ve iş ortaklarından oluşan büyük bir ekosisteme sahip bulunuyor.
Vodafone’da müşteriler 56,6 milyar TL tasarruf etti
Vodafone, 2025’te bireysel müşterileri için özellikle Vodafone FLEX ve Vodafone Happy platformları üzerinden avantajlar sunmaya devam etti. FLEX’te son 1 yılda farklı markalardan 2 milyondan fazla teknolojik ürün ve satış sonrası hizmet paketini müşterileriyle buluşturan şirket, 60’tan fazla kampanya gerçekleştirdi. Vodafone, FLEX ile önümüzdeki 5 yılda 10 milyon ürünü müşterilerine ulaştırarak onları 5G’nin yenilikçi dünyasına taşımayı hedefliyor. Diğer yandan, telekom sektörünün en büyük sadakat platformu Vodafone Happy’de 25 milyon Vodafone’lu için 50’den fazla marka indirim kampanyası düzenleniyor. Son bir yılda Happy’den 2,3 milyon marka indirim kodu alındı ve bu indirimlerle toplam 638 milyon TL değer sunuldu. Vodafone müşterileri ise toplam 56,6 milyar TL tasarruf etti.
Kurumsal müşteri sayısı 2 milyonu aştı
Vodafone, “Vodafone Business” çatısı altında, Türkiye’de 2 milyon 100 bin küçük ve orta ölçekli işletmeye ve 6 bin büyük ölçekli kuruma iletişim altyapısı ve ileri teknoloji çözümleri sunuyor. Geçtiğimiz mali yılın ilk yarısına göre bulut hizmetlerinde %88, siber güvenlik hizmetlerinde ise %65 büyüme kaydeden şirket, bu yılın sonunda her ölçekten kurumsal müşterisinin en az %75’ini dijital teknoloji servislerinin tamamına erişilebilen Red Konsol platformuna taşımayı hedefliyor. 2025’te inovasyon merkezi MEXT’teki Vodafone Business Teknoloji Deneyim Alanı’nı yenileyen Vodafone, Gaziantep’te de Model Fabrika’nın içinde Vodafone Business Tech Hub’ın açılışını gerçekleştirdi.
Müşteri memnuniyeti puanı 5 üzerinden 4,62’ye yükseldi
Vodafone, 2025’te %83’ü kadın olan 4.200 müşteri temsilcisi ve kişisel dijital asistan TOBi ile hizmet vermeye devam etti. Müşterilerinin %95’inin taleplerini 24 saat içinde çözüme ulaştıran Vodafone, 542 Müşteri Hizmetleri memnuniyet puanını 5 üzerinden 4,62’ye yükseltti. Ayda ortalama 30 milyon sohbet ve 100 milyonu aşkın diyalog gerçekleştiren TOBi’nin memnuniyet puanı 5 üzerinden 4,3’e ulaştı.
Toplam 23,7 milyon haneye fiberle hizmet verecek
Vodafone, 2025 yılının son çeyreğinde Türksat ile stratejik altyapı işbirliğine imza attı. Buna göre, Ocak 2026 itibarıyla 1,3 milyon haneye daha fiber internet hizmeti sunmaya başlayacak olan Vodafone, kendi fiber altyapısına ek olarak diğer altyapıları da kullanarak toplam 23,7 milyon haneye fiberle hizmet verecek. Böylece, fiber internet teknolojisini Türkiye’de en fazla sayıda haneye verme olanağına sahip telekom operatörü olacak.
Türkiye, global ölçekte stratejik bir merkez haline geldi
2025’te Vodafone Grubu test ve inovasyon ortamını İspanya’dan Türkiye’ye taşıdı. İstanbul’da kurulan açık alan test ortamındaki yeni nesil mobil şebekede Open RAN, Massive MIMO, RedCap ve Ambient IoT gibi birçok yeni teknoloji ve özellik test edilerek 5G ve 6G’ye giden yolda yenilikçi çözümler tanıtılacak. Bu yeni gelişmeyle, Türkiye global ölçekte stratejik bir merkez haline geldi. Diğer yandan, Vodafone Türkiye’nin yapay zekâ destekli ve müşteri odaklı olarak yönettiği şebekesinde sunduğu deneyim kalitesi sayesinde, son 2 yılda net tavsiye skorunda %30’u aşan iyileşme sağlanırken, müşteri şikayetleri yarı yarıya azaldı.
Sistemlerinde 100’den fazla yapay zekâ modeli çalışıyor
Vodafone, 2025’te yapay zekâ dönüşümüne de hız verdi. Yapay zekâyı kurum genelinde sürdürülebilir biçimde kullanabilmek amacıyla modern ve ölçeklenebilir bir altyapı geliştiren şirket, veri merkezinde yapay zekâ uygulamalarına özel tasarlanmış ve yeni nesil GPU teknolojileri barındıran bulut temelli platformu sayesinde hem geleneksel hem de üretken yapay zekâ modellerini güvenli bir şekilde çalıştırabiliyor. Sistemlerinde 100’den fazla yapay zekâ modeli çalışan Vodafone, müşteri deneyimini geliştirmek için dijital asistanlarını daha sezgisel, anlayan ve doğru yönlendirme yapan bir yapıya taşıyor; şebekesini daha verimli ve öngörülü yönetmek için yapay zekâ destekli analiz sistemlerinden yararlanıyor; operasyonlarında tekrarlayan işleri azaltarak çalışanların uzmanlık gerektiren alanlara odaklanmasını sağlayan çözümler geliştiriyor; pazarlama alanında müşterilerine daha kişisel ve ilgili deneyimler sunmayı hedefleyen yapay zekâ modellerinden yararlanıyor.
Son 1 yılda 141 çalışan ebeveyn izninden yararlandı
Vodafone, 2025’te Türkiye’nin en iyi çalışan deneyimini sunan işvereni olma yolunda da adımlar attı. Son 4 yıldır hibrit çalışma modelinin uygulandığı şirkette ortalama olarak haftada 2 gün ofisten, 3 gün de evden çalışılıyor. Çocuk sahibi olan ya da evlat edinen tüm çalışanlara, cinsiyet fark etmeksizin, 16 haftalık ücretli izin hakkının sunulduğu ebeveyn izninden geçtiğimiz yıl 92 erkek ve 49 kadın çalışan yararlandı. Diğer yandan, Vflexy esnek yan haklar programı kapsamında, tüm çalışanlara, sağlık sigortasından yemek ve ulaşım desteğine kadar yan haklarını kişisel ihtiyaçlarına göre şekillendirme imkânı sağlanıyor. Düzenli olarak yapılan Sağlık Festivali ile de çalışanlar için ofis ergonomisinden HPV aşısı uygulamasına, göz ve işitme taramalarından kan tahlillerine kadar birçok sağlık hizmeti sunuluyor.
Vakıf projeleriyle kadın ve çocuklara ulaşıyor
Vodafone, 2025’te sosyal alandaki yatırımlarına da devam etti. Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği ortaklığında ortaokul ve lise öğrencilerine yapay zekâ eğitimleri vermek amacıyla yürütülen “Yapay Zekâ Yıldızları” projesinde, yeni dönemde 55 bin öğrenciye ulaşılması hedefleniyor. Vakfın Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile hayata geçirdiği “Dijital Benim İşim” projesinde, 11 deprem ilinde 15 binden fazla kadına Dijital Pazarlama ve Dijital Okuryazarlık eğitimleri verildi. Anne Çocuk Eğitim Vakfı işbirliğiyle Hatay, Gaziantep ve Adıyaman’da hayata geçirilen Çocuk ve Aile Merkezleri ile de 2 yılda 18 binin üzerinde çocuk, ebeveyn ve genç kadına ulaşıldı.
60 bin kişiye doğa eğitimi vermeyi hedefliyor
Sürdürülebilirlik alanında 2028’e kadar Avrupa’da ve 2040’a kadar tüm değer zincirinde net sıfır operasyona ulaşmayı hedefleyen Vodafone, hem kendi operasyonlarında iklim krizinin etkilerini en aza indiriyor, hem de dijital altyapısı ve IoT çözümleriyle müşterilerinin karbon ayak izlerini azaltmasına destek oluyor. Son olarak WWF Türkiye ve Habitat Derneği işbirliğiyle “Dünya İçin Lazım” projesini hayata geçiren Vodafone, bu kapsamda önümüzdeki 1 yılda 15 ton elektronik atığı dönüştürmeyi ve 60 bin kişiye doğa eğitimi vermeyi hedefliyor. Projede şu ana kadar 3,5 ton e-atık toplandı, doğa eğitimleriyle 39 bini aşkın kişiye ulaşıldı. Projeye destek veren gönüllü sayısı ise 232 oldu.
Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy şunları söyledi:
“Vodafone olarak, 2026’da Türkiye’deki 20’nci yılımızı kutlayacak olmanın gurur ve heyecanı içindeyiz. Türkiye’nin en büyük uluslararası doğrudan yatırımlarından birine imza atarak çıktığımız bu yolda ülkemiz için değer yaratma odağımızı ilk günden beri güçlü bir şekilde sürdürüyoruz. Bu odakla bugüne kadar yaptığımız toplam yatırımın reel değeri 480 milyar TL’yi aştı. Bu yıl gerçekleşen 5G yetkilendirme ihalesi için yaptığımız yatırımla Türkiye’ye 2025 yılında yapılan en büyük üçüncü uluslararası doğrudan yatırıma imza attık. Vodafone’un 5 kıtadaki 5G deneyiminden aldığımız güç ve Türkiye’de yaptığımız tüm bu yatırım ve hazırlıklarla 5G’ye hazırız. 5G’ye geçiş sürecinin iyi işleyen bir sabit genişbant politikası ve eşit altyapı erişimiyle desteklenmesinin de sektörümüzde adil rekabetin tesisi ve en yeni teknolojilerin tüketicilere en iyi şekilde ulaşması için kritik olduğuna yürekten inanıyoruz. 5G’li yeni döneme altyapının yanı sıra müşteri memnuniyetinde de güçlü bir hazırlıkla giriyoruz. Yapay zekâ tabanlı Şebeke Kalite Endeksi modeliyle şebeke kaynaklı müşteri şikâyetlerinde 2025’te bir önceki yıla göre %35 iyileşme kaydettik. Türkiye’de 5 yıldır en düşük müşteri kaybına sahip operatör olmayı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz yıl başlattığımız Memnuniyet Merkezi programı kapsamında yürüttüğümüz çalışmalarla müşteri deneyiminde önemli iyileşmeler sağladık. Geçtiğimiz yıldan bu yana müşteri memnuniyeti anketlerimizde 8 puanlık bir artış görüyoruz. 5G ile hızlanacak dijital devrimin olmazsa olmaz unsurlarından biri de veri merkezleri. DAMAC Digital ortaklığıyla İzmir’de kurduğumuz ve toplam 100 milyon dolar yatırım tutarına ulaşacak veri merkezimizi önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde açmayı planlıyoruz. 2026 bizim için 5G yılı olacak. Global tecrübemiz, yerel uygulama gücümüz, sağlam altyapımız ve müşteri deneyimine yönelik yenilikçi uygulamalarımızla 5G’li yeni döneme dünden hazırız.”
Türkiye’de ve yurt dışında şirket kuruluşundan finansal yönetime kadar uzanan süreçleri uçtan uca yöneten Mükellef Teknoloji, Türkiye Kalkınma Fonu (TKF) liderliğinde gerçekleşen yatırım turunu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yatırımcısı olduğu Teknoloji ve İnovasyon Fonu ile mevcut yatırımcılarından Finberg ve APY Ventures’ın da katılımıyla başarıyla tamamladı. Mükellef Teknoloji aldığı yatırımla; KOBİ’lere yönelik dijital muhasebe ve regülasyon çözümlerini yaygınlaştırmaya odaklanırken, yeni ürünler geliştirmeyi de hedefliyor.
Amerika ve İngiltere’de vergi teknolojisi alanında yeni ürün atağı
Mükellef Teknoloji Kurucu Ortağı ve CEO’su Kenan Açıkelli, konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Bugün geldiğimiz noktada bünyemizde bulunan Mükellef, Workhy ve Robom ürünlerimizle şirket kuruluşunun yanı sıra müşterilerimizin vergi yönetiminden muhasebe süreçlerine kadar tüm işlemlerini dijitale taşıyor ve kolaylaştırıyoruz. Ayrıca, küresel regülasyonlardan, basitleştirilmiş muhasebeye kadar iş süreçlerini de uçtan uca dijitalleştiriyoruz. Aldığımız yeni yatırımla, KOBİ’lere ve mikro işletmelere sunduğumuz dijital muhasebe ve regülatif çözümlerimizi yaygınlaştırarak; karmaşık süreçleri daha kolay ve verimli bir şekilde yönetilir hâle getirmeye devam edeceğiz. Bunlara ek olarak, ABD ve İngiltere’de vergi teknolojisi alanında yeni ürünler geliştirmenin yanında organik ve inorganik olarak büyümeye odaklanacak ve Mükellef Teknoloji’nin öncü çözümlerini daha geniş bir ekosisteme ulaştıracağız.”
E-posta yazmanıza yardımcı olmaktan akıllı ev cihazlarını yönetmeye kadar, Google’ın Gemini’ı hayatınızın daha birçok alanına entegre oluyor. Yakında, telefonunuzda kitap okuma şeklinizi değiştirebilir.
Google Play Books Gemini entegre çalışacak
Android Authority, Google Play Books ve Sesli Kitaplar uygulamasının en son beta sürümünü (sürüm 2025.11.29.2) incelerken yakında gelecek bir Gemini entegrasyonunu keşfetti. Entegrasyon henüz aktif olmasa da, yayın bunu manuel olarak etkinleştirmeyi başardı ve bize yayınlandığında nasıl çalışabileceğine dair erken bir bakış sağladı.
Ekli ekran görüntülerinde gösterildiği gibi, uygulama, kullanıcı metin seçtiğinde görünen menüye yeni bir “Gemini’a Sor” düğmesi ekleyebilir. Henüz işlevsel olmasa da, bu düğme muhtemelen kullanıcıların seçilen metin hakkında Gemini’ye sorular sormasına, özetler oluşturmasına veya karmaşık konuları açıklamasına olanak tanıyacaktır.
Bu özellik, okuyucular için son derece faydalı olabilir; bağlamsal bilgi edinmelerini, karmaşık pasajların açıklamalarını, uzun bölümlerin özetlerini veya hatta yabancı terimlerin tanımlarını almalarını sağlayabilir. Google, uygulamaya doğrudan bir Gemini düğmesi ekleyerek, kullanıcıların metni Gemini uygulamasına veya bir tarayıcı penceresine kopyalayıp yapıştırma ihtiyacını da ortadan kaldıracak ve süreci çok daha sorunsuz hale getirecektir. Ancak, bu düğmenin kullanıcıları Gemini uygulamasına yönlendirip yönlendirmeyeceği veya asistanı bir katman olarak açıp açmayacağı, yani kullanıcıların uygulamadan çıkmadan yanıt almalarına olanak tanıyıp tanımayacağı henüz net değil. Benzer bir entegrasyonun sesli kitaplar için de mevcut olup olmayacağı konusunda da bilgi yok.
Google, bu Gemini entegrasyonu hakkında henüz resmi bir bilgi paylaşmadı. Bir APK incelemesinde keşfedildiği için, muhtemelen yakın zamanda veya hiç kullanıcılara ulaşmayacaktır. Google, entegrasyon yayına girene kadar ek değişiklikler yapabilir, bu nedenle yukarıdaki ekran görüntülerinde gösterilene benzemeyebilir.
Yapay zekasının artık daha “incelikli anlamlara” sahip ifadeler için daha doğal ve doğru metin çevirileri sağlayabileceğini söylüyor. Çeviri artık bazen faydasız olan doğrudan çeviriler yerine argo terimleri ve günlük konuşma ifadelerini de dikkate alacak.
Google Translate yapay zeka ile kullanışlı hale geliyor
Metin çeviri özelliğine yapılan son güncelleme ilk olarak ABD ve Hindistan’da kullanıma sunuluyor ve İngilizce ile Almanca, İspanyolca, Çince ve Arapça dahil olmak üzere yaklaşık 20 diğer dil arasında çeviri yapıyor. Bu özellik iOS ve Android için Çeviri uygulamasında ve web’de çalışıyor.
Gemini’nin konuşmadan konuşmaya çeviri özelliği de güncellendi, böylece artık Apple’ın AirPods Pro 3’ü gibi kulaklıklarınızda gerçek zamanlı çevirileri duyabilirsiniz. Google, şu anda ABD’deki Android için Çeviri uygulamasında beta aşamasında olan (iOS gelecek yıl gelecek) yeni işlevin, konuşmanın yönünü ve kimin ne söylediğini daha iyi anlamanız için “her konuşmacının tonunu, vurgusunu ve ritmini korumaya” çalıştığını söylüyor. Herhangi bir kulaklıkla çalışır ve 70’ten fazla dili destekler.
Son olarak, Google, Ağustos ayında Çeviri uygulamasına eklediği ve Duolingo’ya rakip olabilecek yapay zeka destekli dil öğrenme araçlarına daha fazla araç ekliyor. Duolingo gibi, Çeviri de artık yeni bir dil öğrenmeye kaç gün üst üste çalıştığınızı takip edebiliyor. Böylece zaman içindeki ilerlemenizi kontrol edebilirsiniz. Tembellik ettiğiniz için Duolingo’nun ünlü baykuşu kadar ısrarcı bir şekilde sizi uyaracak mı, belli değil.
Geri bildirim özelliği de geliştirildi, bu nedenle kelimeleri veya ifadeleri nasıl telaffuz ettiğiniz konusunda daha faydalı ipuçları almalısınız. Almanya, Hindistan ve İsveç, bu eğitim araçlarını artık kullanabilen 20 yeni ülke arasında yer alıyor.
Bir süredir pek ilgi göstermeyen Google, son zamanlarda Çeviri’ye yeni özellikler eklemekle meşgul oldu. Yeni dil alıştırma özelliğinin yanı sıra, geçen ay yapılan bir güncelleme ile “Hızlı” ve “Gelişmiş” çeviriler arasında seçim yapabilme özelliği eklendi. Bu sayede acele ettiğinizde (örneğin barda içki sipariş ederken) hızı önceliklendirebilir veya Gemini kullanarak daha doğru çeviriler alabilirsiniz.
Microsoft, biyoyakıt tesisinden 3.6 milyon metrik ton karbon giderme kredisi satın alıyor. Microsoft, Louisiana’da C2X’e ait bir biyoyakıt tesisinden 3.6 milyon metrik ton karbon giderme kredisi satın alacağını duyurdu. 2029 yılında faaliyete geçmesi planlanan tesis, orman atıklarını gemi ve uçaklara güç sağlamak ve kimyasal üretim için hammadde olarak kullanılabilecek metanol’e dönüştürecek. Tesis toplamda 500.000 metrik tondan fazla metanol üretecek. Yaklaşık 1 milyon metrik ton karbondioksit yakalanacak ve muhtemelen yer altında depolanacak.
Microsoft karbon kredisi için anlaştı
Bu satın alma, Microsoft’un son bir yılda yaptığı birçok satın almadan biri. Bunlar arasında Vaulted Deep ile 4.9 milyon metrik tonluk, CO280 ile 3.7 milyon metrik tonluk ve Chestnut Carbon’dan 7 milyon metrik tonluk anlaşmalar da yer alıyor. Microsoft’un veri merkezi ayak izini hızla genişletmesi, atmosferden ürettiğinden daha fazla karbonu uzaklaştırma taahhüdünü içeren 2030 yılını tehlikeye attı. Şirket aynı zamanda büyük miktarda yenilenebilir ve nükleer enerji satın alırken, bu tür karbon yenileme alımları gelecekteki fosil yakıt emisyonlarını dengelemeye yardımcı olacaktır.
Son zamanlarda Microsoft, tehlikeye atılmış karbon taahhüdünü yerine getirme konusunda zor bir durumda kaldı. Teknoloji şirketi yenilenebilir enerjiye büyük yatırımlar yaparken (emisyonlardan kaçınmak uygun ilk adım olarak kabul ediliyor), yarı iletkenler gibi sıfır sera gazı alternatifi olmayan bazı şeyleri kullanmak zorunda.
Microsoft, geçen yıl 14.9 milyon metrik ton sera gazı emisyonu ürettiğini, bunun da 2030 yılında negatif karbon emisyonuna ulaşmayı planladığı miktarın iki katından fazla olduğunu belirtti.
Microsoft, Windows 11’de Android uygulamalarının akışının en can sıkıcı kısımlarından birini düzelten kullanışlı bir Phone Link yükseltmesi üzerinde çalışıyor. Yeni genişletilmiş görünüm seçeneği, Android uygulamalarını yıllardır kullanıcıların takılıp kaldığı dar, telefon boyutundaki pencerenin ötesine genişletmenizi sağlıyor. En son Phone Link güncellemesinde (sürüm 1.25112.33.0) kullanıma sunulan bu özellik, uygulamaların daha büyük monitörlerde daha doğal görünmesini sağlamayı amaçlıyor.
Windows 11 Android uygulamaları için yeni adım atıyor
Phone Link, PC ekranınızın boyutu ne olursa olsun, Android uygulamalarını her zaman telefonunuzu taklit eden dar bir dikey düzende yayınlıyordu. Bazı kullanıcılar, geçici bir çözüm olarak telefon ekranlarını döndürüyor ve ‘Telefon Ekranını Aç’ seçeneğine geçiyorlardı, ancak bu yalnızca yatay modu destekleyen uygulamalar için işe yarıyordu. Uber gibi uygulamalar yatay modu desteklemediği için rahatsız edici bir düzende sıkışıp kalıyorlardı.
Windows Latest’e göre, yeni genişletilmiş görünüm, pencere kontrollerinin yanına küçük bir simge ekliyor. Bu simgeye dokunmak uygulamayı genişletiyor, böylece masaüstü alanınızın daha fazlasını kullanıyor. Daha büyük ekranları zaten destekleyen uygulamalarla en iyi şekilde çalışır. Örneğin, VLC ve Amazon düzgün bir şekilde ölçeklenir ve pencereyi doldururken, Uber hala her iki tarafta kalın siyah çubuklar gösteriyor çünkü yalnızca dikey bir düzen için tasarlandı. WhatsApp daha iyi performans gösteriyor çünkü Android sürümü zaten tablet tarzı optimizasyona sahip.
Ancak sorun şu ki, genişletilmiş görünüm yazı tipi çözünürlüğünü artırmıyor. Bu nedenle metin uzatıldığında biraz bulanık görünebilir ve pencere hala maksimum boyuta getirilemez. Hatta varsayılan olarak sol kenara yapışıyor, bu da biraz garip geliyor. Henüz mükemmel değil, ancak güncelleme Phone Link’i daha iyi bir masaüstü tarzı Android deneyimine yaklaştırıyor ve daha sık güvenebileceğiniz bir şey haline getiriyor.
Windows 11 ile ilgili diğer haberlerde, Microsoft ayrıca günlük kullanımı iyileştirmek için birkaç kullanışlı yükseltme de sunuyor. Uygulama güncellemeleri ve kaldırmaları daha az zahmetli hale geliyor, kopyala yapıştır yeni gizlilik korumaları alıyor ve PC’nizi kişiselleştirmeyi bir telefonu özelleştirmeye biraz daha yaklaştıran yeni bir Temalar bölümü var.
Amazon, Fallout dizisinin ardından yapay zeka tarafından oluşturulan kötü sezon özetlerini geri çekti. İzleyiciler şirketin Fallout özetinde hatalar tespit etti ve şimdi tüm özetler kaldırıldı.
Amazon, izleyicilerin yapay zeka tarafından oluşturulan sezon özetlerindeki hataları fark etmesine yanıt olarak, bunları Prime Video’dan kaldırdı. Şirket, Kasım ayında yeni bir dizinin yeni sezonuna daha kolay geçiş yapmayı sağlamak amacıyla yeni Video Özetleri özelliğini duyurmuştu ancak bu özellik sorunluydu. Fallout için oluşturulan bir özet, dizinin konusu ve ortamı hakkında gerçek hatalar içeriyordu.
Amazon’un orijinal Video Özetleri duyurusuna göre, Prime Video’da özetler, web üzerinden izliyorsanız “Ekstralar” bölümünde veya dizinin sayfasındaki özel bir “özet düğmesi” aracılığıyla oynatılabiliyor. Şimdi Fallout ikinci sezon sayfasına giderseniz, hatalı özet kaldırılmış durumda. Aslında, en azından internette, Amazon’un özelliği test ettiği Fallout, Bosch, Upload, The Rig ve Tom Clancy’s Jack Ryan gibi diziler için şu anda video özetleri mevcut değil.
Video özetleri, Amazon’un yapay zekayı farklı ürün ve hizmetlerine entegre etmeye çalıştığı yollardan sadece biri. Şirket, kullanıcıların şikayet etmesinin ardından dublajları kaldırmadan önce Prime Video’daki bazı anime dizileri için yapay zeka tarafından oluşturulan İngilizce dublajlar sunmuştu. Amazon ayrıca Kindle Mağazası aracılığıyla satılan uzun soluklu kitap serileri için özetler oluşturmak için de yapay zeka kullanıyor.
Rivian’ın kendi yapay zeka asistanını geliştirme yönündeki iki yıllık çabası 2026 yılının başlarında hayata geçecek. Bu gerçekleştiğinde, yapay zeka asistanı sadece R1T kamyonetinin ve R1S SUV’nin yeni nesil versiyonlarında değil, mevcut tüm elektrikli araçlarında da kullanıma sunulacak.
Rivian yapay zeka destekli asistanı araçlara entegre olacak
Sürücüler ve yolcular, yapay zeka asistanını kullanarak klima kontrollerini çalıştırabilecek ve aracın bilgi-eğlence sisteminde yer alan diğer görevleri yerine getirebilecekler. Ayrıca, Rivian mühendisleri tarafından geliştirilen bir ajans çerçevesi kullanarak araç sistemlerini üçüncü taraf uygulamalarla da bağlayacak. Rivian yaptığı açıklamada, Google Takvim’in yapay zeka asistanı içinde kullanıma sunulacak ilk üçüncü taraf uygulama olacağını belirtti.
Yazılım geliştirme şefi Wassym Bensaid Kaliforniya, Palo Alto’daki şirketin Yapay Zeka ve Otonomi etkinliğinde: “Buradaki güzellik, üçüncü taraf ajanları entegre edebilmemiz ve bunun gelecekte uygulamaların araçlarımıza nasıl entegre edileceğini tamamen yeniden tanımlamasıdır” dedi.
Rivian’a göre, yapay zeka asistanı, temellendirilmiş veri, doğal konuşma ve akıl yürütme için öncü büyük dil modelleriyle desteklenecek. Rivian CEO’su RJ Scaringe’nin dikey entegrasyonu artırma çabasını yansıtıyor. Bu kararlılık, Kaliforniya, Palo Alto’daki Yapay Zeka ve Otonomi etkinliğinde tam olarak sergilendi. Yapay zeka asistanının ötesinde, şirket, Arm ve TSMC ile iş birliği içinde geliştirilen özel bir 5nm işlemci de dahil olmak üzere, eller serbest sürüş destek sistemini genişletecek ve sonunda sürücülerin gözlerini yoldan ayırmasına olanak sağlayacak yeni bir yazılım ve donanım geliştirdiğini detaylandırdı.
Bu dikey entegrasyon çalışmaları yıllardır devam ediyor. 2024 yılında, elektrikli araç üreticisi, amiral gemisi R1T kamyonunun ve R1S SUV’unun iç yapısını tamamen yeniden tasarlayarak, batarya paketinden süspansiyon sistemine, elektrik mimarisine, sensör yığınına ve yazılım kullanıcı arayüzüne kadar her şeyi değiştirdi.
Bensaid liderliğindeki şirketin yazılım ekibi, yazılım yığınını geliştirmeye devam etti. Bensaid’e göre, daha küçük bir grup ise model ve platformdan bağımsız olacak şekilde tasarlanan yapay zeka asistanına odaklandı.
Google, en güçlü işlemcisi olan Willow çipi için uygulamalar geliştirmek üzere araştırmacıları davet etmek amacıyla İngiltere’nin ulusal kuantum hesaplama laboratuvarı ile ortaklık kuruyor.
Bu araştırma alanları arasında malzeme bilimi, kimya, tıp ve yaşam bilimleri yer alıyor. Bu girişim kapsamında, İngiltere Ulusal Kuantum Hesaplama Merkezi (NQCC), daha fazla İngiliz araştırmacının Willow kuantum işlemcisine erişimini genişletmek için Google Quantum AI ile ortaklık kurdu.
Google Willow çipi kuantum çalışmalarında kullanılacak
İngiliz araştırmacılar, Willow işlemcisine erişim için teklif sunmaya teşvik ediliyor. Bu işlemci, son teknoloji ürünü ve dünya lideri hata düzeltme yetenekleriyle biliniyor. Ortaklık, klasik bilgisayarların şu anda çözemediği sorunları çözerek disiplinler genelinde yeni gerçek dünya uygulamalarını ortaya çıkarmayı amaçlıyor.
Birleşik Krallık Bilim Bakanı Lord Vallance, 12 Aralık’ta yaptığı basın açıklamasında: “Google’dan gelen bu yeni kaynağa erişim, Britanya’nın kuantum yenilikçilerinin en ön saflarda kalmasına yardımcı olacak ve kuantum teknolojisini yeni ilaçların tasarımında, temiz ve uygun fiyatlı enerjiye geçişte ve daha birçok alanda kullanma çabalarını destekleyecektir. Tüm bu çalışmalar, Hükümetimizin ulusal yenilenme misyonu için çok önemlidir” dedi.
Kuantum cihazları, akıllı telefonlarımızda ve dizüstü bilgisayarlarımızda bulunan klasik bilgisayarlardan temel olarak farklı prensiplerle çalışır. Klasik bilgisayarlar bilgiyi basit ikili bitler (0 veya 1) olarak depolar.
Aralık 2024’te tanıtılan süper iletken kuantum işlemci Willow, kübitler üzerinde çalışır. Sonsuz sayıda olasılığı eş zamanlı olarak işlemek için süperpozisyon ve dolanıklık gibi parçacık fiziği olaylarından yararlanır. Sistemin potansiyel gücü, her ek kübit ile üstel olarak artar.
Willow’un performansı şaşırtıcıdır. Neredeyse 30 yıldır üzerinde çalışılan bir sorun olan kuantum hata düzeltmesinde önemli bir zorluğu çoktan çözmüştür. Özellikle, çip, sistem daha fazla kübit ile ölçeklendikçe hataları azaltır.
Bir kıyaslama testinde, çip standart bir hesaplamayı beş dakikadan kısa sürede tamamladı. Karşılaştırma yapmak gerekirse, aynı görevin dünyanın en hızlı süper bilgisayarlarından birinde akıl almaz bir süre olan “10 septilyon” yıl süreceği tahmin ediliyor; bu süre, Evrenin yaşını büyük ölçüde aşıyor.