Yapay zeka platformu Civitai, deepfake tehlikesini körüklüyor!

Bu ödüller, kullanıcıların Civitai topluluğundan belirli stillerin, kompozisyonların veya belirli gerçek kişilerin görüntülerini üreten AI modelleri oluşturmasını sağlıyor ve bunu yapan en iyi AI modelini kullanıcıların gerçek parayla satın alabilecekleri bir sanal para birimi ile ödüllendirmesine olanak tanıyor.

Sitede yaygın olduğu gibi, özellik piyasaya sürüldüğünden beri Civitai’ye gönderilen ödüllerin çoğu, çoğunlukla kadın ünlülerin ve sosyal medya etkileyicilerinin benzerlerini yeniden yaratmaya odaklanıyor.

Civitai’de ödül alan bir Instagram etkileyicisi Michele Alves, verdiği demeçte, ”Bunun ne olabileceğinden çok korkuyorum, yıllardır imajımın kötüye kullanılmasıyla ilgili sorunlarla karşı karşıyayım ve bu kesinlikle aklımdan hiç geçmedi.” dedi. “İnternet kontrolden çıkmış bir yer gibi göründüğü için hangi önlemleri alabileceğimi bilmiyorum. Düşündüğüm tek şey, beni zihinsel olarak nasıl etkileyebileceği çünkü bu incitici olmanın ötesinde.

Haberler, metinden görüntüye AI araçlarını kullanmanın giderek daha kolay hale geldiğini; belirli kişilerin AI modellerini kolayca oluşturma yeteneğinin ve rıza dışı cinsel görüntülerin üretiminden para kazanan bir platformun, sadece ünlülerin değil, herkesin rıza dışı görüntülerini oluşturmayı mümkün kıldığını gösteriyor.

Bir kullanıcı “Karınızın güzel HQ fotoğraflarını çekip kullanabilseydiniz, neden özel profillerden düşük kaliteli ekran görüntüleri paylaşırdınız? Sanırım bunu ileteceğim, iyi şanslar.” dedi.

Başka bir kullanıcı, ”Gelecekte yasal sorunlar istemedikleri sürece kimsenin onun LoRA’larını (AI modelleri) yapması ve paylaşması gerektiğini düşünmüyorum.” dedi.

Bu kullanıcıların şüphelerine rağmen, birisi ödülü tamamladı ve artık herhangi bir Civiai kullanıcısının indirebileceği bir kadın AI modeli yarattı. Sitede cinsel olmayan yapay zeka tarafından oluşturulan birkaç görüntüsü yayınlandı.

Andreessen Horowitz’e göre Civitai, şu anda piyasadaki en popüler yedinci üretken AI platformu.

Ödül özelliği, Civitai topluluğunda zaten olanları resmileştiriyor ve paraya döküyor. Ağustos ayında, üyeler zaten topluluk üyelerinden gerçek insanların AI modelleri oluşturmalarını istemek için Discord’da bir “model-istekler” odası kullanıyorlardı. Örneğin, Mayıs ayındaki Discord kanalındaki bir gönderide, birisi Koreli aktris Park Min-Young’un bir AI modelini istedi.

Başka bir kullanıcı, o günün ilerleyen saatlerinde Civitai’ye de gönderdikleri bir AI modeliyle yanıt verdi.

Civitai, sanal bir para birimi olan “Buzz“ın yanı sıra siteye ödül özelliğini tanıttığı Ekim ayında bu uygulamadan para kazanmaya başladı. Civitai kullanıcıları, diğer kullanıcıları takip ederek, resimler oluşturarak, modeller paylaşarak veya gerçek parayla satın alarak sitede katılımı artıran çeşitli etkinlikler yaparak Buzz kazanabilirler. Örneğin, bir kullanıcıyı takip etmek size 10 Buzz kazandırır. Kullanıcılar 1 dolara 1.000 Buzz satın alabilir.

Kullanıcıların Buzz’ı harcayabilmelerinin bir yolu, kullanımı kolay bir web arayüzü ile Civitai’de yeni AI modellerini eğitmek. AI modelini istediğiniz kişinin resimlerini yükleyin, 500 Buzz ödeyin ve ardından modelin oluşturulmasını bekleyin.

Ağustos ayında bildirdiği gibi, insanlar belirli gerçek insanların pornografik olmayan AI modellerini bulmak için Civitai’yi kullanıyor ve bunları o kişinin rıza dışı cinsel görüntülerini oluşturmak için porno oluşturmak üzere tasarlanmış AI modelleriyle birleştiriyor.

Şimdi, henüz Civitai’de olmayan birinin sofistike bir AI modelini isteyen insanlar, yaratıcıların kendi modelleriyle rekabet edecekleri bir Buzz ödülü sunabilir. Ödül kazanan kişi tarafından seçilen en iyi model Buzz’ı kazanır.

Civitai’deki ödüllerin neredeyse hiçbiri, rıza dışı cinsel görüntüler oluşturmak için AI modelini aradıklarını belirtmiyor, ancak “başka bir dejenere talep” olarak tanımladıkları gerçek bir ünlünün AI modelini açıkça isteyen bir ödül de görüldü.

Aslında, bugün Civitai’de rıza dışı içerik oluşturmak, siteyi Ağustos ayına göre çok daha kolay. Civitai, sitedeki modelleri kullanabilen yerleşik bir metin-görüntü aracına sahip ve saniyeler içinde gerçek insanların rıza dışı cinsel görüntülerini oluşturmak için kullanılabiliyor.

Civitai’de bir ödül olan bir Fransız Twitch yayıncısı olan Horty Underscore‘un bir yöneticisi bir e-postada verdiği demeçte, ”Bu platformlar ve bu içeriğin silinmesi için Fransız hükümetiyle iletişim halindeyiz.” dedi.

Interplay, üçüncü fonunu 45 milyon dolarlık taahhütle kapattı!

0

A Serisi aşamasındaki yatırımlara odaklanan firma, sermayeyi B2B pazarı ve dikey yazılım dahil olmak üzere yazılıma dağıtıyor. Yeni fon, Interplay’in önceki iki erken aşama fonunun bir devamı.

Şirketin kurucusu ve yönetici ortağı Mark Peter Davis, verdiği demeçte, “Bu yatay platformlar giderek daha özel ve belirli endüstrilere özel hale geldi.” dedi. “Bu değişime yatırım yaparak çok başarılı olduk ve bu bağbozumunun altında yatan tez bu.”

İlk fonu için Interplay, ikinci fon için dışarıdan sınırlı ortakları güvence altına almadan önce Davis’in “bir melek bağbozumu” dediği şeye sahipti. 3. ile farklı olan şey, Interplay’in portföyündeki fon fonu, aile ofisleri ve kuruculardan gelen kurumsal fonları olması.

Davis, Interplay’in öne çıkmasının birkaç yolunu şöyle sıraladı: Birincisi, sınırlı ortakların ve kurucuların, sekiz yılı aşkın bir süredir birlikte yatırım yapan Davis, Kevin Tung ve Mike Rogers da dahil olmak üzere her fonda yatırım kararları veren aynı genel ortak ekibini alması. Firmanın yatırım komitesi şu anda 50’den fazla anlaşma yaptı. İkincisi, çek boyutuna göre büyük boyutlu değer teklifi. Üçüncüsü, Interplay’in şirketleri kuluçkaya almasını ya da kurmasını sağlayan stüdyo. Davis’e göre, bu erişimini genişletir ve anlaşma akışı yaratır.

Yeni fon, Interplay’e yönetim altındaki varlıklarda 150 milyon dolar veriyor. Davis, fonla 20 şirkete yatırım yapmayı bekliyor, çek başına 1 milyon ila 2 milyon dolar enjekte ediyor ve bazıları takip anlaşmaları için geri tutuluyor. Firma şu ana kadar fonun %40’ını zaten konuşlandırdı. En son iki inşaat teknolojisi şirketi olan OnSiteIQ ve Roofr’a yatırım yaptı.

Bu arada, hem şirketler hem de VC firmaları için bağış toplama bu yıl test edildi.

Davis, ”Yükseltmek için zor bir pazardı.” dedi. “Piyasaya rağmen elde ettiğimiz sonuçtan gerçekten gurur duyuyoruz ve bunun, ekibin on yıldan fazla bir süredir ortaya koyduğu son derece sıkı çalışmanın bir kanıtı olduğunu söyleyebilirim.”

Son zamanlarda bir A Serisine ulaşmak zordu ve Davis bu özel aşamanın piyasa değişiminden etkilendiğini kabul ediyor. Bununla birlikte, Interplay, “makul değerlemelerde” para toplayan temel performans göstergelerini iyileştiren bir dizi iyi şirket görüyor.

Yatırım patlaması sırasında daha yüksek değerlemeler, Interplay’i sermayesini nereye dağıttığı konusunda disiplinli tutmaya devam ediyor. Davis, firmanın “piyasadaki aşırı heyecanı yansıtan birçok fırsatı devre dışı bıraktığını” belirtti.

Davis, ”Bu, yatırım yapmak için çok çekici bir pazar çünkü şirket değerlemeleri makul olduğunu düşündüğümüz şeye geri döndü.” dedi. “Bazı durumlarda, aşırı düzelttiler. Bunun girişimciler için de kendi sorunları olacak ve bundan hoşlanmıyoruz, ancak sağlıklı olduklarında ve adil olduklarında, şirketi sürekli başarı için kurduklarını düşünüyoruz.

B-21 Raider: ABD’nin yeni hayalet bombardıman uçağı ilk kez havalandı

ABD Hava Kuvvetleri, Northrop Grumman tarafından inşa edilen ve uzun menzilli nükleer kapasiteye sahip olan B-21 Raider bombardıman uçağının ilk test uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.

ABD Hava Kuvvetleri, son teknoloji nükleer bombardıman uçağı B-21 Raider’ın ilk test uçuşunu Kaliforniya’daki Hava Kuvvetleri Plant 42 tesisinden başarıyla gerçekleştirdi. Uçağın uzun menzilli ve hayalet özelliklerini barındıran bu yeni savaş aracı, gelecekteki çatışma ortamlarında daha fazla hayatta kalma kabiliyeti için gelişmiş malzemeler, itici güç ve gizlilik teknolojilerini bünyesinde bulunduruyor.

 B-21 Raider

B-21 Raider, selefi B-2 Spirit’e benzer bir uçan kanat şekline sahip olup, 100 adet üretilerek ABD’nin envanterine katılması planlanıyor. Hava Kuvvetleri, bu yeni nesil bombardıman uçağının pilotlu ve pilotsuz varyantlarını üretmeyi hedefliyor.

Hava Kuvvetleri sözcüsü Ann Stefanek, uçağın sağlayacağı “hayatta kalabilir, uzun menzilli, nüfuz edici vuruş kabiliyetleri” ile ABD’nin ve müttefiklerinin stratejik saldırılara karşı caydırıcılığını artıracağını belirtti.

B-21 Raider

B-21 Raider programının detayları büyük ölçüde gizli tutulsa da, her bir uçağın yaklaşık maliyetinin 750 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor. Hava Kuvvetleri, en az 100 adet B-21 Raider satın alarak, eski B-1 ve B-2 bombardıman uçaklarının yerine geçmeyi planlıyor. Programın 30 yıl boyunca tahmini maliyeti ise 203 milyar doları buluyor. İlk uçakların 2027 yılına kadar envantere girmesi bekleniyor.

Bu gelişme, ABD’nin savunma yeteneklerini güçlendirmeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Programın detaylarındaki gizlilik, Çin gibi rakip ülkelerin benzer teknolojiye erişmesini engellemeyi hedefliyor.

Türk teknoloji girişimleri Dünya sahnesinde!

Dünyanın en önemli girişimcilik etkinlikleri arasında yer alan Web Summit, Slush, CES ve Web Summit Qatar’a Türk teknoloji girişimlerinin ortak katılımı, bu yıl ilk kez Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda çalışan 5 Kalkınma Ajansı’nın iş birliği ile gerçekleştiriliyor.  

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA); Ankara Kalkınma Ajansı (ANKARAKA), Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) ve  İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) iş birliğiyle global pazarlara açılmayı hedefleyen 100’ü aşkın Türk teknoloji girişimini Lizbon, Helsinki, Las Vegas ve Doha’dadüzenlenecek olan global etkinliklere götürüyor.

Girişimler yatırımcıların karşısında!

Web Summit

Küresel Girişimcilik Etkinliklerine Katılım Çağrısı kapsamında 13-16 Kasım 2023 tarihleri arasında Portekiz’in Lizbon kentinde düzenlenen Web Summit 2023’e katılmaya hak kazanan Türk teknolojigirişimleri yatırımcıların karşısına çıktı.   

160’dan fazla ülkeden 70.000’in üzerinde katılımcı, 900’den fazla yatırımcı, 2.600’ün üzerinde girişim, 800 konuşmacı ve 2000’in üzerinde medya mensubunu bir araya getiren etkinlikte, 24 Türk teknoloji girişimi yer alıyor. 

Ücretsiz stant imkanı sunulan Türk girişimciler; yapay zeka, robotik, yenilenebilir enerji, dijital sağlık, oyun teknolojileri,  otomotiv sektörü, 3D yazıcı teknolojileri, yazılım, kozmetik teknolojileri, lojistik gibi birçok alanda teknoloji ürünlerini tanıtmaya başladı.

Dört gün sürecek olan Web Summit 2023’te Türk teknoloji girişimleri; yabancı yatırımcılarla bir araya gelme, gelecekteki iş ortakları ile tanışma ve potansiyel müşteri edinme fırsatı yakalayacak. 

Web Summit 2023’te Yer Alacak Türk Teknoloji Girişimleri

Web Summit

Abrakadabra Game Technologies Inc

Adlema Makina Teknolojileri

Advoard Robotik Arge Yazılım ve Sanayi A.Ş.

Argus Teknoloji A.Ş.

B2Metrik Yazılım ve Bilişim A.Ş.

Car4Future Technologies

Co Print

GlaucoT Teknoloji A. Ş.

Iwrobotx Yazılım A.Ş.

Lugath

Maestrohub Yazılım Anonim Şirketi

Medialyzer Medya Teknolojileri A.Ş.

Mindway

Missafir

Novus Technologies Inc.

Ottobo Robotik ve Yapay Zeka Teknolojileri A.Ş.

Oxodes Bilişim Teknoloji A.Ş.

Pulpolabs Bilişim Anonim Şirketi

Radaar

SciMatic

Shopiverse Teknolojı ve Yazılım A. Ş.

Skann Teknoloji A.Ş.

Tourist Mobil Yazılım Anonim Şirketi

Werover

Girişimlerin yurtdışı yolculuğu devam edecek

Küresel Girişimcilik Etkinliklerine Katılım Çağrısı kapsamında başarılı olan girişimciler; 30 Kasım – 1 Aralık 2023 tarihleri arasında Finlandiya’nın Helsinki kentinde gerçekleştirilecek Slush etkinliğine, 09-12 Ocak 2024 tarihleri arasında ABD’nin Las Vegas şehrinde düzenlenecek olan dünyanın en büyük tüketici elektroniği fuarı Consumer Electronics Show (CES) Fuarı’na ve 26-29 Şubat 2024 tarihleri arasında Katar’ın Doha kentinde ilk defa düzenlenecek Web Summit Qatar’a katılım sağlayacak. Startuplara her etkinlik için farklı kapsamlarda destek sağlanacak.

Bilişim Zirvesi’23 için geri sayım başladı

0

Kamu, bilişim, akademi ve iş dünyasını araya getirerek ileri teknolojilerin yön verdiği dijital çağın geleceğinin masaya yatırılacağı zirvenin açılış programında, ilgili bakanlıklar ve kurullarının katılımlarının yanı sıra dünyadan konusunun uzmanı birçok isim de yer alacak.

Bilişim sektörünü 23 Kasım 2023 tarihinde, Fişekhane’de buluşturacak Bilişim Zirvesi’23, bilgisayarın atası kabul edilen enigma şifre çözücüler ile başlayan teknolojinin hayatımızda yarattığı değişimi ve dönüşümü tüm yönleriyle ele alacak.

Açılış programında; T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, T.C. Sağlık Bakan Yardımcısı Huzeyfe Yılmaz, T.C. Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurul Üyesi Dr. Hakan Yurdakul konuşmalarıyla önemli bilgilendirmede bulunacak.

Zirvenin Ama Sahne’deki açılış programının ardından düzenlenecek “Dijital İş Süreçleri, RPA ve Yapay Zeka”, “Güvenlik ve Sürdürülebilirlik” temalarının yanı sıra “Küçük Sahne” alanındaki programları ile Yapay Zeka, Bulut Teknolojileri, Dijital İş Süreçleri ve RPA, IoT ve Büyük Veri, Güvenlik Teknolojileri ekseninde pek çok konuya yer verilecek.

Katılımcıları teknolojinin gizemlerini teknoloji ile çözebilmenin yollarını aramaya davet eden zirve, Teknoloji Kaplanları Ödül Töreni ile final yapacak. 

Geleceğin dijital dünyasının çerçevesi belirlenecek

Açılış programında; BThaber Başkanı Murat Göçe, Özak Global Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, etkinliğin keynote konuşmacısı Halil Aksu yer alırken etkinliğin ana sponsoru SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan ve Premium sponsor olan Turkcell Dijital İş Servisleri, Logo Yazılım, GlassHouse, Veeam Türkiye, Snapbytes, Nutanix, Bulutistan firma yöneticilerinin katılımıyla gerçekleşecek oturumlarda Türkiye’nin dijital dönüşümde geldiği son noktanın altı çizilerek, insan zekasını taklit eden teknolojiler ile geleceğin çerçevesi belirlenecek.

Yeni nesil teknolojilerin iş süreçlerinin geleceğindeki rolü ele alınacak

“Dijital İş Süreçleri, RPA ve Yapay Zeka” isimli tema programında İşNet ve PaperWork yöneticileri konuşma slotlarında yer alırken, Google Cloud Ülke Kanal Lideri Serhan Yılmaz’ın yöneteceği söyleşi programında Moka, SAP, Mplus Türkiye, Erciyes Holding firma yöneticilerinin katılımıyla yapay zeka ekseninde yeni nesil teknolojiler ile dijital iş süreçlerinin geleceğindeki rolü tartışılacak.

Siber güvenlik konusu sürdürülebilirlik kavramı ile beraber ele alınarak masaya yatırılacak

Zirvenin 3. Tema programı olan “Güvenlik ve Sürdürülebilirlik” bölümünde ise şirketlerin geleceğini tehdit eden siber güvenlik konusu tüm yönleriyle masaya yatırılırken, sürdürülebilirlik kavramının teknoloji ve dünya için önem ve gereklilikleri beraber ele alınacak. Tema programının açılış konuşmasını Yönetim ve Teknoloji Danışmanı Cem Tokbay gerçekleştirirken, Timus Siber Güvenlik katkısıyla gerçekleşecek olan söyleşi programını da Denizbank, İş Sürekliliği Yönetimi Grup Müdürü Özgüven Saymaz yönetecek.

İnovasyon ve girişimciliğin değişen dinamikleri belirlenecek

Zirvenin “Küçük Sahne” alanında öğleden sonra gerçekleşecek programında ise Setsis, ShipEntegra, Megisty firmalarının yöneticileri katılımcılar ile görüşlerini paylaşacak. Ayrıca bu program içerisinde her zirvede heyecanla beklenen CIO Turkey ve BiTekDer (Bilgi Teknolojileri Derneği) söyleşileri bu yıl da yer alacak. “Küçük Sahne” programındaki oturumlarda yeni dünya düzeninin en önemli enstrümanlarından inovasyon ve girişimciliğin değişen dinamikleri belirlenecek.

 “Teknolojinin hayatımızda yarattığı değişimi ve dönüşümü ortaya koyacağız”

Bireylerin, şirketlerin ve ülkelerin olmazsa olmazı haline gelen teknoloji ve bilişimin vizyon, strateji ve yol haritasının belirlenmesi, güncellenmesi ve geliştirilmesi amacıyla düzenledikleri Bilişim Zirvesi’ni bu yıl Cumhuriyet’in 100. yılına adadıklarını kaydeden Bilişim Zirvesi Etkinlik Şirketi Genel Müdürü Neslihan Aksun; “Bu sene 23.’sünü düzenlediğimiz zirvede Cumhuriyetimizin 100 yıllık serüveninde bilgisayarın atası kabul edilen enigma şifre çözücüler ile başlayan teknolojinin, hayatımızda yarattığı değişimi ve dönüşümü, 23 sayısının gizeminden ve enigma muammasından etkilenerek ortaya koyacağız. İnsan zekasını taklit eden teknolojileri, tüm ana teknoloji başlıklarıyla ele alırken, iş dünyasındaki karmaşık problemlerin basitçe çözülmesine, muammaların deşifre edilmesine ışık tutacağız” açıklamasında bulundu.

Kayıtlar online olarak devam ediyor

SAP Türkiye ana sponsorluğunda ve Bulutistan, GlassHouse, İovis, Turkcell, Logo, Snapbytes, Nutanix, Veeam premium sponsorluklarıyla gerçekleşecek Bilişim Zirvesi; bu sene de gündem belirleyen, tartıştıran ve fikir paylaşımında bulunulmasını sağlayan, entegre dijital ve zeki bir dünyaya uyumun ipuçlarını barındıran kimliğiyle özgün bir kamuoyu oluşturacak. Zirveye bedelsiz katılım için kayıt işlemleri www.BZetkinlik.com adresinden yapılabiliyor.

Sağlık dünyasında ne oluyor? Bir hastane grubu daha fidye yazılım saldırısı kurbanı oldu!

ABD’nin Michigan eyaletinde 14 hastaneye sahip sağlık hizmetleri firması McLaren Health Care, bu yılın başında gerçekleşen bir siber saldırı sırasında 2,2 milyon hastanın hassas kişisel ve sağlık bilgilerinin ele geçirildiğini doğruladı. Siber saldırının sorumluluğunu ise bir başka sağlık hizmetleri devi Henry Schein ve otel-kumarhane devi Caesars’a başarılı saldırılar düzenleyen BlackCat fidye yazılım çetesi üstlendi.

Maine başsavcılığına sunulan yeni bir veri ihlali bildiriminde McLaren Health Care, bilgisayar korsanlarının 28 Temmuz’dan 23 Ağustos’a kadar sistemlerinde üç hafta boyunca bulunduğunu ve sağlık şirketinin bir hafta sonra 31 Ağustos’ta bunu fark ettiğini ifade ediyor. McLaren, fidye yazılım kullanan bilgisayar korsanlarının hasta isimleri, doğum tarihleri, Sosyal Güvenlik numaraları, faturalandırma, talepler ve teşhis bilgileri, reçete ve ilaç ayrıntıları ile teşhis sonuçları ve tedavilerle ilgili bilgiler de dahil olmak üzere çok sayıda tıbbi bilgiye eriştiklerini söyledi.  Yapılan açıklamaya göre ABD sağlık hizmetleri Medicare ve Medicaid hastalarının bilgileri de çalınmış.

McLaren, Michigan’da 14 hastanesi ve yaklaşık 28.000 toplam çalışanı olan bir sağlık hizmeti sağlayıcısı. Maliyet verimliliği önlemlerini öne çıkaran McLaren Health Care grubu, 2022 yılında 6 milyar doların üzerinde gelir elde etmişti. Olayla ilgili haberler Ekim ayında Alphv fidye yazılımı çetesinin (BlackCat olarak da bilinir) siber saldırının sorumluluğunu üstlenerek milyonlarca hastanın kişisel bilgilerini ele geçirdiğini iddia etmesiyle ortaya çıkmıştı.

Siber saldırının ortaya çıkmasından günler sonra Michigan başsavcısı Dana Nessel, eyalet sakinlerini ihlalin “çok sayıda hastayı etkileyebileceği” konusunda uyardı. Sağlık hizmetleri grubu ise saldırıyı doğrulamakla birlikte kendilerinden bir fidye talep edilmediği ve bu talebi karşılayıp karşılamadıkları konusunda herhangi bir açıklama yapmıyor. Bununla birlikte, BlackCat grubunun siber saldırıya dair sorumluluğu üstlenmesi ve fidye yazılım aracılığıyla 6 terabyte veri ele geçirdiklerini açıklamasının ardından, McLaren Health Care grubu aleyhine 3 farklı dava açılmıştı. Hasta ve hasta yakınlarının açtıkları davada şirket yeterli önlemleri almamak ve veri ihlali sonrası gerekli bildirimleri yapmamakla suçlanıyor.

WhatsApp’tan yepyeni bir özellik!

0

Mark Zuckerberg’in sahibi olduğu şirket Pazartesi günü yaptığı açıklamada, WhatsApp’ın büyük gruplar için Discord benzeri yeni bir sesli sohbet özelliğini kullanıma sunduğunu duyurdu. Yeni özellik, bir gruptaki her üyeyi bir grup aramasından daha az rahatsız edici olacak şekilde tasarlandı. Sesli sohbetler, katılmak için dokunduğunuz bir sohbet balonu ile herhangi bir zil sesi olmadan sessizce başlatılıyor.

Bu özellik, katılabilen herkesle bir şeyler konuşmanızı sağlarken, katılamayanlarla mesajlaşmaya devam etmenize olanak tanıyor. Sohbetin üst kısmındaki arama kontrollerine tıklayarak sesli sohbetten ayrılmak zorunda kalmadan hızlı bir şekilde sesi açabilir, kapatabilir veya gruba mesaj gönderebilirsiniz. Şirket, 33 veya daha fazla kişiden oluşan gruplardan başlayarak önümüzdeki haftalarda sesli sohbetleri küresel olarak büyük gruplara sunacak. WhatsApp, sesli sohbetleri varsayılan olarak uçtan uca şifreleme ile koruduğunu belirtiyor.

WhatsApp’taki sesli sohbetler temelde Discord, Telegram ve Slack’teki benzer özelliklerle aynı işlevi görüyor ve büyük insan gruplarının sözlü sohbet üzerinden bağlantı kurmasına olanak tanıyor. Aslında Ağustos ayında WhatsApp’ın sesli sohbetleri beta olarak test ettiği sızdırılmıştı dolayısıyla bu yeni özelliğin kullanıma sunulması büyük bir sürpriz olmadı. Ancak yine de bugünkü duyuru, WhatsApp’ın son birkaç aydır platformuna bir dizi özellik eklediği bir dönemde geldi. Şirket kısa bir süre önce kullanıcıların aynı anda iki hesap kullanabilmesini sağlamıştı. Ayrıca Android’de geçiş anahtarı desteğini ve kullanıcıların uygulamadan çıkmadan uçakta yer seçme ya da randevu alma gibi işlemleri yapmalarına olanak tanıyarak alışveriş deneyimini geliştiren yeni “Akışlar” işlevini de kullanıma sundu.

Bu lansman aynı zamanda Meta CEO’su Mark Zuckerberg’in şirketin 3. Çeyrek kazanç çağrısı sırasında kullanıcıların ve işletmelerin platformlarında günde 600 milyondan fazla kez etkileşime girdiğini paylaşmasından birkaç hafta sonra gerçekleşti. Zuckerberg, uygulama ailesinin ve diğer gelirlerin 3. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %53 artışla 293 milyon dolar olduğunu ve bunun büyük ölçüde WhatsApp Business platformundan kaynaklandığını belirtmişti.

Şubat 2022’de aylık iki milyar aktif kullanıcıya ulaşan popüler anlık mesajlaşma platformu WhatsApp, Haziran 2023’e gelindiğinde ise 2022’deki ilgili aya kıyasla yüzde 12’nin üzerinde bir artışla dünya çapında yaklaşık 2,78 milyar tekil aktif kullanıcı sayısına ulaşmıştı.

Einride tarafından üretilen sürücüsüz kamyon, görev başında!

Einride tarafından üretilen elektrikli, kablolu kamyon şu anda sahada tam zamanlı operasyonlar üstleniyor ve bitmiş ürünleri GE Appliances’ın üretim tesisi ile Selmer deposu arasında pazartesiden perşembeye taşıyor.

İsveç merkezli Einride Pazartesi günü yaptığı açıklamada, sürücüsüz, sıfır emisyonlu aracın 0,48 kilometre özel yol boyunca günde yaklaşık 7 servis yaptığını söyledi.

GE Appliances, bir dizi başarılı pilotun ardından, önce şirketin Appliance Park merkezindeki kapılı bir ortamda ve daha sonra geçen yıl ABD’de bir kamu yolunda alışılmadık görünümlü kamyonu tam zamanlı olarak çalıştırabildi.

Dağıtım, GE Appliances’ın yükleme rıhtımları etrafındaki çalışanların ergonomisini ve güvenliğini artırırken aynı zamanda iş verimliliğini artırmak için tasarlanmış “otomatik bir lojistik akışı” olarak tanımladığı şeyi yaratmayı amaçlayan daha geniş bir girişimin parçası.

Sistem, rıhtım kapılarının yükseltilmesini ve indirilmesini tetikleyen AI kameraları ve aracı yükleyip boşaltan Slip robotu gibi diğer teknolojileri içeriyor. Geçen yıl Einride, otonom sürüş teknolojisinin doğruluğunu gösteren bir video paylaştı:


GE Appliances yöneticisi Harry Chase, Einride’nin otonom araç teknolojisini kullanmanın, çalışanlarının daha anlamlı görevlere odaklanmasına izin verirken emisyonları azaltmasına yardımcı olduğunu söyledi.

Chase, “Bir forklifte binip inmek ve römorkları kancalamak gibi zorlu ergonomik görevleri de azaltıyor.” dedi ve ekledi: “Robotik ve otomasyon teknolojisinin insanların işlerini geliştirmeleri için çalışması gerektiğine inanıyoruz.

Einride’deki otonom teknolojiler genel müdürü Henrik Green, şirketinin GE Appliance ile ortak olmaktan ve “otonom teknoloji sağlamada sektöre liderlik edebilmekten” gurur duyduğunu söyledi.

Einride, mevcut tasarıma yol açan sonraki sürümleri geliştirmeden önce 2017’de ilk otonom kamyon tasarımını sergiledi.

Ses kaydını yazıya çevirme

Ses dosyalarını metne dönüştürmek için bir transkripsiyon hizmeti kullanabilirsiniz. Çoğu dakikalar içinde çalışan çok sayıda ücretsiz veya düşük maliyetli seçenek var. İşte size yardımcı olacak en iyi beş tanesi.

Ses kaydını yazıya çevirme araçları

Su samuru.ai

Transkripsiyon yazılımı, özelliklerine bağlı olarak pahalı olabilir. Ancak işi halletmenin ücretsiz veya uygun fiyatlı bir yolunu arıyorsanız Otter.io’ya göz atabilirsiniz. Bu, ses dosyalarınızı akıllı telefonlarda ve bilgisayarlarda sizin için yazıya dökebilirsiniz. Gerçek zamanlı, bulut tabanlı bir konuşmayı metne dönüştürme programı sağlıyor. En uygun fiyatlı seçeneklerden biri.

Word’de Metne Dönüştürün

Word’de .mp3, .wav, .m4a veya .mp4 ses kayıtlarınızı kopyalamak için kullanabileceğiniz Transcribe adlı bir özellik bulunuyor. Bu özellikler, konuşmalarınızı doğrudan Web için Word’e kaydetmenizi veya ses dosyalarını karşıya yüklemenizi sağlıyor. Ardından bunları otomatik olarak metne dönüştürmenize olanak tanıyor. Kayıttaki farklı konuşmacıları tanımlayabilir ve hatta düzenlemeniz gereken ses dosyasının bölümlerini kolayca yeniden oynatmanıza olanak sağlıyor. Bunun için transkripsiyonunuza zaman damgası bile ekleyebilirsiniz.

Dragon Anywhere

Akıllı telefonunuzla çalışan mükemmel bir konuşmayı metne dönüştürme seçeneği arıyorsanız Dragon Anywhere doğru seçim. Doğrudan telefonunuzdan birinci sınıf dikte yetenekleri sağlıyor. Bu uygulama sürekli dikte sağlıyor. Kelime sınırı yok ve %99 doğru olduğunu iddia ediyor.

Dragon Anywhere nasıl konuştuğunuzu öğrenebiliyor. Her transkripsiyonun bir öncekinden daha doğru olmasını sağlıyor. Röportajları, sözlü notları ve diğer ses dosyalarını yazıya dökmek ve çeviri yazılarınızı hızlı bir şekilde biçimlendirmek ve düzenlemek için kullanabilirsiniz. Bunları Dropbox veya başka bir bulut hizmeti aracılığıyla herhangi biriyle veya herhangi bir cihazla paylaşabilirsiniz.

Amazon Transcribe

Ses dosyalarınızın çoğu halka açık gürültülü yerlerde kaydediliyorsa Amazon Transcribe’a göz atabilirsiniz. Bu platform, ses dosyalarını metne dönüştürüyor. düşük kaliteli veya gürültülü ses dosyalarıyla DA iyi çalışıyor.

Amazon Transcribe öncelikli olarak işletmelere yönelik olsa da bireysel transkripsiyon ihtiyaçlarınız için de kullanabilirsiniz. Karşılığında, transkripsiyon için gönderdiğiniz ses dosyalarının doğru transkripsiyonlarını alacaksınız.

Google Keyboard

Gboard ile bir metinden konuşmaya uygulamasına (Google Klavye) erişiminiz olabilir. Gboard, bu listedeki diğer seçeneklerle karşılaştırıldığında sınırlı olsa da, ses dosyalarını metne dönüştürme işi için halen mükemmel bir seçenek. İhtiyacınız olan tek şey, yüklemek için bir ses dosyası. Google Keyboard, sesinizi dakikalar içinde yaklaşık yüzde 90 doğrulukla metne dönüştürecekç

Avrupa Konseyi’nden dijital Schengen vizesine yeşil ışık!

Konsey, Schengen bölgesine seyahat etmeyi planlayan kişilerin vize için online başvuru yapabilmelerini sağlayacak yeni kuralları kabul etti. Dijital Schengen düzenlemesi ile, hali hazırda birçok iç sınır kontrolünü kaldırmış olan 27 Avrupa Birliği ülkesinden oluşan bölge için önemli bir dolaşım özgürlüğü desteklenmiş olacak.

Avrupa’da ortak bir demokratik ortamın ve yasal düzenin oluşturulması konusunda adeta AB’nin karar mekanizması olarak çalışan Avrupa Konseyi dün iki önemli yönetmeliği kabul etti. İlgili yönetmelikler doğrultusunda yeni bir online AB vize başvuru platformu oluşturulacak ve birkaç istisna dışında, Schengen vizesi başvuruları bu platform üzerinden yapılabilecek. Dijital Schengen vizesi başvurularını kabul edecek platformda, vize başvuru sahipleri ilgili tüm verileri girebilecek, seyahat belgelerinin ve destekleyici belgelerin elektronik kopyalarını yükleyebilecek ve vize ücretlerini ödeyebilecekler. Böylece tüm Schengen vize süreci dijital hale gelecek.

Kabul edilen yeni yönetmelikler doğrultusunda konsolosluğa şahsen başvurmak artık gereksiz hale gelecek. Prensip olarak, şahsen başvuru sadece ilk kez başvuranlar, biyometrik verileri artık geçerli olmayanlar ve yeni bir seyahat belgesine sahip olanlar için gerekli olacak. Hali hazırda Schengen vizesi olan kişilerin ise mevcut vize etiketleri kriptografik olarak imzalanmış bir barkod ile değiştirilebilecek.

Konu hakkında demeç veren İspanya İçişleri Bakan Vekili Fernando Grande-Marlaska Gómez “Schengen vizesi için online başvuru imkanı, vatandaşlar ve başvurunun işlenmesi için büyük bir gelişme olacaktır. Yolcular için başvuru sürecini basitleştirecek ve aynı zamanda daha hızlı ve etkili bir şekilde yanıt verebilecek olan ulusal idareler üzerindeki yükü hafifletecektir” diyor.

Dün kabul edilen yeni düzenlemeler, resmi imzayı müteakiben Avrupa Birliği Resmi Gazetesinde yayınlanacak ve yayınlandıktan sonraki yirminci günde yürürlüğe girecek. Yeni kuralların uygulanma tarihi ise vize platformu ve dijital vizeye ilişkin teknik çalışmalar tamamlandığında belirlenecek. Konuyu değerlendiren uzmanlar ilgili kararların vize başvurusu sürecini kısaltmak üzere alındığını ve aynı zamanda konsoloslukların üzerindeki evrak yükünün önüne geçmeyi hedeflediğini söylüyorlar. Ayrıca söz konusu kararlar AB’nin 2030 vizyonu açısından da önem taşıyor.

Dijital dönüşüm, Avrupa Birliği ekonomisini daha sürdürülebilir ve daha yeşil bir seviyeye çıkarmayı amaçlayan politika başlıkları arasında önemli bir yere sahip. Bu çerçevede Avrupa Komisyonu Mart 2021 tarihinde, Avrupa’nın dijital dönüşümünü tamamlaması, iklim nötr, döngüsel ve dirençli bir ekonomiye geçişi için Avrupa 2030 Dijital Pusulası vizyon, hedefler ve süreçlerini yayınladı. Avrupa’nın dijital dönüşü stratejisini içeren “2030 Dijital Pusula” ile Birlik, dijital alanda dışa bağımlılığı azaltmayı ve işletmeleri insan merkezli ve sürdürülebilir bir dijital geleceğe hazırlamayı amaçlıyor. Yine kısa süre önce duyurulan dijital kimlik cüzdanı da aynı vizyonun bir parçası.

DNS ayarları nasıl yapılıyor?

Tarayıcının adres çubuğuna bir URL yazdığınızda, ilgili web sitesinin istediğiniz sayfalarla yanıt vermesi olağan bir durum. Ancak perde arkasında her şey o kadar basit değil. İlk etapta isteğiniz sayısal bir IP adresine dönüşüyor. Etki Alanı Adı Sistemini veya DNS’yi kullanan bir sunucuya gidiyor. Bu adres, istediğiniz sayfayı sunan, istenen web sunucusunu tanımlıyor.

İnternet isteklerinizi yönlendiren sunucular pcmag. alan adlarını anlamıyor. Yalnızca 104.17.101.99 gibi sayısal IP adreslerini veya modern IPv6 sistemindeki daha uzun sayısal adresleri anlıyor.

İşte örnek bir IPv6 adresi: 2606:4700:0000:0000:0000:0000:6811:8e63

DNS ayarları için öncelikler

Yani makineler sadece rakamları konuşuyor. Ancak kullanıcılar akılda kalıcı alan adları istiyor. Bu çıkmazı çözmek için Etki Alanı Adı Sistemi, kolay etki alanı adlarının sayısal IP adreslerine çevrilmesini gerçekleştiriyor. DNS ayarları süreci uçtan uca yönetebilirsiniz.

Ev ağınız genellikle ISS’niz tarafından sağlanan bir DNS Sunucusuna dayanıyor. Tarayıcınız sunucuya bir alan adı gönderiyor ve daha sonra, sunucu, ilgili IP adresini ayrıntılı bir şekilde inceliyor. Doğrulanmış olarak döndürmek için diğer sunucularla orta derecede karmaşık bir etkileşime giriyor. Çok kullanılan bir etki alanıysa, daha hızlı erişim için DNS Sunucusu bu bilgileri önbelleğe alabiliyor. Artık etkileşim sayılara indirgendiği için makineler görmek istediğiniz sayfaları işleyebiliyor.

Gördüğünüz gibi Alan Adı Sistemi tüm internet faaliyetleriniz için gerekli. Sistemle ilgili herhangi bir sorunun deneyiminiz üzerinde kademeli etkileri olabiliyor. ISP’nin DNS sunucuları yavaşsa veya önbellek için uygun değilse, bağlantınızı yavaşlatabilir. Bu, özellikle reklamverenler ve bağlı kuruluşlar gibi birçok farklı alandan içerik çeken bir sayfa yüklediğinizde geçerli. Verimlilik için optimize edilmiş DNS sunucularına geçebilirsiniz. İster ev ister iş ortamında gezinmenizi daha iyi hale getirebilirsiniz.

İş ortamından bahsetmişken, bazı şirketler iş dostu eklentilerle DNS hizmetleri sunuyor. Örneğin, kötü amaçlı web sitelerini DNS düzeyinde filtreleyebiliyor. Böylece sayfalar hiçbir zaman çalışanın tarayıcısına ulaşmıyor. Ayrıca porno ve işe uygun olmayan diğer siteleri de filtreleyebiliyor. Benzer şekilde, DNS tabanlı ebeveyn kontrol sistemleri, ebeveynlerin, her ne kadar yerel yüklenen ebeveyn kontrol yazılımının hassas kontrolünden yoksun olsalar da, çocukların her cihazda yaşlarına uygun olmayan içeriğe erişimini kontrol etmelerine yardımcı oluyor.

Rekabet Kurumu e-ticaret platformlarına soruşturma başlattı!

Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, katıldığı bir televizyon programında e-ticaret platformlarına yönelik bir soruşturma başlattıklarını açıkladı. Soruşturmanın “ortak fiyat belirleme” iddiaları üzerine açıldığını söyleyen Küle, soruşturmanın odağında Trendyol, Amazon ve Hepsiburada firmalarının yer aldığını belirtti. Küle özellikle ilgili platformlarda Buybox kullanımının satıcılar arasında bir koordinasyon yaratıp son kullanıcıya sunulan fiyatları birlikte belirleme gibi bir sonuca ulaşıp ulaşmadıklarını incelediklerini açıkladı.

Buybox aslında aynı platformda aynı ürün için farklı satıcılardan hangisinin öne çıkacağını belirleyen bir mekanizma. Online platformlarda herhangi bir müşteri ürün araması yaptığı zaman çıkan satıcılar tek bir ürün başlığı altında listeleniyor. Bu sistem ile sıralanan satıcı listesinde müşteri “Sepete Ekle” veya “Şimdi Al” butonuna tıkladığı an, otomatik olarak Buybox puanı yüksek olan satıcının ürünü sepete ekleniyor. Üstelik pazaryeri listelerinde ürün gösterimlerinde de BuyBox sahibi satıcılar her zaman en üst sayfalarda gösteriliyor. Yani bir satıcı Buybox kutusuna sahipse, hızlı alım işlemlerinde kaç rakip olursa olsun sepete o satıcının ürünü eklenmiş oluyor. Buybox’ı kazanabilmek için mağazanızın bulunduğu pazaryerinin belirlediği kriterlere sahip olmak gerekiyor.

Rekabet Kurumu soruşturmasına konu olan firmalardan Amazon daha önce de AB’de BuyBox üzerinden benzer bir soruşturma geçirmişti. AB Rekabet Komisyonu, Amazon’un Fransa, Almanya ve İspanya pazarlarında üçüncü taraf satıcılara çevrimiçi pazaryeri hizmetleri sunma konusundaki hâkimiyetini kötüye kullandığı sonucuna varmış ve ayrıca, Amazon’un Buy Box ve Prime’a ilişkin kural ve kriterlerinin, kendi perakende işinin yanı sıra Amazon’un lojistik ve teslimat hizmetlerini kullanan pazar yeri satıcılarını haksız yere kayırdığı sonucuna varmıştı. Amazon bunun üzerine BuyBox ve Prime kriterlerinde bazı iyileştirmeler gerçekleştirmişti.

Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle’nin başlatıldığını söylediği soruşturma henüz Rekabet Kurumu resmi sayfasında yer almıyor. Dolayısıyla soruşturmanın kapsamı, süresi ve diğer detayları henüz netleşmemiş durumda. Rekabet Kurumu geçtiğimiz yıl da MediaMarkt, Vatan ve Teknosa aleyhine bir soruşturma açmış ancak şirketlerin rekabeti ihlal etmediğine karar vermişti.

Öte yandan, bu soruşturmanın ülkemizde hızla gelişen e-ticaret pazarına nasıl bir etki yapacağı merak konusu. ETBİS verilerine göre 2023 yılı ilk 6 ayında ülkemizde e-ticaret hacmi bir önceki yılın aynı dönemine göre %109,7’lik artışla 652,7 milyar TL olarak gerçekleşirken, 2023 yılı ilk 6 ayında sipariş adetleri bir önceki yılın aynı dönemine göre %20 artış ile 2 milyar 131 milyon adetten 2 milyar 556 milyon adede yükselmiş durumda.

En iyi telefon markaları

Cep telefonlarında satışların artmasıyla birlikte mobil markalar arasındaki rekabet artıyor. Herkes mümkün olan en iyi fiyatlara sahip, en iyi özelliklere sahip bir akıllı telefon istiyor. Piyasada çok sayıda marka olduğundan insanların kafası karışıyor. Böylelikle mobil markalar kendi alanlarında birçok rekabetle karşı karşıya kalıyor. Şimdi 2023 yılı dünyanın en iyi 10 mobil markası listesini tartışalım:

En iyi telefon markaları listesi

SAMSUNG

Samsung, telefon şirketlerinde büyük bir isim ve dünyanın en iyi mobil markalarından biri. Mart 1938’de kurulmuş bir Güney Kore şirketi. Şirketin üst düzey olanakları ve uzun ömürlü akıllı telefonları nedeniyle dünyanın en iyi markalarından biri oldu. Şirketin sağladığı özellikler ve olanaklar onu dünyanın en çok talep edilen akıllı telefon markası haline getirdi.

APPLE

Dünyanın en premium mobil markalarından birisi. Böylelikle bir Amerikan çok uluslu teknoloji şirketi. Yıllık 217 milyon telefon satışı ve yıllık 53.8 milyar dolar tutarındaki geliri ile listede ikinci sırada yer alıyor.

HUAWEI

Dünyadaki geniş kapsamlı akıllı telefon markalarından biri. Böylelikle 1987 yılında Ren Zhengfei tarafından kurulan çok uluslu bir Çin şirketi oldu. Bununla birlikte Yıllık satışları 107,13 milyar dolar, yıllık geliri 8397,01 milyon dolar ile listede üçüncü sırada yer alıyor.

XIAOMI

Lei Jun tarafından Nisan 2010’da kurulan çok uluslu bir Çin şirketi. Dünyanın 4. en değerli teknoloji girişimi. Böylelikle Yıllık Satış 119 Milyon, Yıllık Gelir 25,4 milyar dolar ile listede dördüncü sırada yer alıyor. Rakipleriyle arasında kıyasıya bir mücadele var.

OPPO

OPPO olarak stilize edilen Guangdong OPPO Mobile Telecommunication Corp.’u 2001 yılında Tony Chen kurdu. Böylelikle yıllık Satış 29 milyon adet, Yıllık Gelir 137,7 milyon dolar ile listede beşinci sırada yer alıyor.

VIVO

2009 yılında Shen Wei kurdu. Böylelikle Yıllık Satışı 49,5 Milyon adet, Yıllık Geliri 46 milyon Dolar ile listede altıncı sırada yer alıyor.

Çinli telefon markalar listede çoğunluk şekilde bulunuyor. Böylelikle diğer markalar da üretimini Çin’de gerçekleştiriyor.

Intel’in en hızlısı: Core i9-14900KS 6,2 GHz’e ulaştı

0

Intel’in yeni amiral gemisi işlemcisi Core i9-14900KS, perakende platformlarda boy göstermeye başladı ve 6.2 GHz saat hızıyla tüketicilere yüksek performans vaat ediyor. Bu işlemci, geçtiğimiz haftalarda tanıtılan 14. Nesil Raptor Lake Refresh masaüstü işlemcilerine bir ek olarak, teknoloji dünyasında heyecan yaratmaya aday görünüyor.

Raptor Lake Refresh işlemcilerinin genel özellikleri arasında daha yüksek çekirdek sayıları, artan saat hızları ve DDR5 bellek desteği bulunuyor. Core i9-14900KS, 8 Performans ve 16 Verimlilik çekirdeği ile toplamda 24 çekirdek, 32 iş parçacığı ve 6.20 GHz saat hızı ile dikkat çekiyor. Önceki model olan 13900KS‘nin 6 GHz saat hızına kıyasla, bu, belirgin bir performans artışı anlamına geliyor.

Intel'in

Bu yeni işlemci, 150W temel TDP ve etkileyici 36+32MB L3+L2 önbellek kapasitesi sunarak güçlü bir donanım kombinasyonu vaat ediyor. Şu ana kadar işlemcinin performansına dair net veriler bulunmamakla birlikte, 14900K modeli üzerinde uzmanlar tarafından yapılan 9.1 GHz’e kadar hız aşırtma, Core i9-14900KS‘nin potansiyelini artırıyor.

Intel‘in yeni işlemcisinin resmi tanıtımının 14 Aralık tarihinde veya CES 2024 etkinliğinde gerçekleşmesi bekleniyor. Bu tarihin yaklaşmasıyla birlikte, bilgisayar tutkunları ve teknoloji meraklıları, Core i9-14900KS‘nin sunacağı performansı ve getireceği yenilikleri heyecanla bekliyor. Bu gelişmeler, bilgisayar donanımına ilgi duyan kullanıcılar için önemli bir konu olarak takip ediliyor, zira işlemcinin performansı, oyun severlerden profesyonel kullanıcılara kadar geniş bir kullanıcı kitlesini ilgilendirecek gibi görünüyor.

Japonya, uzay endüstrisini geliştirmek için dev bir fon kuruyor!

Eğitim, Kültür, Spor, Bilim ve Teknoloji Bakanlığı sözcüsü, Japonya Havacılık ve Uzay Araştırma Ajansı (JAXA) için 6,6 milyar dolarlık fonun 10 yıllık bir süre boyunca tahsis edileceğini söyledi. Cuma günü Kabine tarafından onaylanan en son ek bütçede fon için yaklaşık 300 milyar ¥ (yaklaşık 2 milyon dolar) ayrıldı.

Uzay geliştirmeden sorumlu bakan Sanae Takaichi, geçen hafta düzenlediği basın toplantısında, ”Ülkemizin uzay gelişimini hızlandırmak için gerekli bir fon olduğuna inanıyoruz, böylece giderek yoğunlaşan uluslararası rekabetin gerisinde kalmıyoruz.” dedi.

JAXA’yı ve Japonya’nın uzay endüstrisinin gelişimini destekleyecek olan finansman, kamu ve özel sektörün uzay faaliyetlerine artan odaklanmasına bir yanıttı.

Ülkeler, Dünya’da yürütülen jeopolitik gerilimleri yansıtarak, uzay üstünlüğü için aktif olarak rekabet ettikçe, dış uzay projelerine hizmet etmek için küresel rekabet kızışıyor. Washington, 2025’in başlarında bir ay karakolu kurmayı hedeflerken, Pekin 2036 yılına kadar kendi ay sahasını tamamlamak için çekim yapıyor.

Zaman zaman da ülkelerin rekabetteki gelişmeleri şüpheyle karşılandı. Hindistan’ın Ağustos ayındaki aya inişinin ardından üst düzey Çinli bir bilim adamı haberlerin doğruluğunu sorguladı.

Kâr amacı gütmeyen Uzay Vakfı tarafından yapılan araştırmaya göre, küresel uzay ekonomisi 2021’de 469 milyar dolara ulaştı ve Hindistan‘ın ay inişçisi ay için “hızlandırıcı bir yarış“ın işaretçisi.

Haziran ayında Tokyo, bir iş büyümesi alanı olarak özel sektördeki inovasyon için bütçe desteğini detaylandıran bir Uzay Temel Planı açıkladı.

Aynı zamanda, uzayı “diplomasi, savunma, ekonomik ve istihbarat üzerindeki ulusal güç için jeopolitik rekabetin yanı sıra bu ulusal güçleri destekleyen bilim, teknoloji ve yenilik için önemli bir arena” olarak etiketleyen bir Uzay Güvenliği Girişimi de açıkladı.

Japonya geleneksel olarak bir otomobil merkezi olsa da, birçok otomobil üreticisi de gökyüzüne bakıyor.

Son zamanlarda Japan Mobility Show’da Toyota, prototip ay gezgininin bir modeli de dahil olmak üzere bir dizi uzay odaklı gelişme gösterirken, Eylül ayında Mitsubishi Heavy Industries tarafından işletilen bir H-IIA roketi, bir X-ışını teleskopunu ve ay iniş aracını uzaya başarıyla yerleştirdi.

Yenilikçiler ayrıca yeni araçlara ve teknolojiye öncülük etmek için çalışıyorlar. Gitai, NASA ve JAXA tarafından desteklenen Kyoto Üniversitesi araştırmacısı Koji Murata, gelecek yılın başlarında bunu uzaya göndermek amacıyla daha sürdürülebilir fikirli bir ahşap uydu geliştirirken, AI için optimize edilmiş robotik araçları deniyor.

Threads kullanıcıları, gönderilerinin Facebook ve Instagram’da görünmesini devre dışı bırakabilecek!

Twitter/X rakibine daha fazla ilgi kazandırmayı hedefleyen Meta, Ağustos ayı sonlarında Meta’nın sahip olduğu diğer uygulamalarda önerilen Threads’in bir versiyonunu sergilemeye başladı. Ancak birçok Threads kullanıcısı, özellikle Threads’teki kitleleri Facebook ve Instagram’da bağlantı kurdukları gerçek hayattaki arkadaşlardan ve ailelerden oldukça farklı olduğu için, varsayılan olarak Threads gönderilerinin harici olarak paylaşılmasını seçtikleri için kızdı.

Hatta bazıları, gönderileri Facebook‘ta ailelerine ulaşırsa Threads’ten ayrılmakla tehdit etti. Diğerleri, genellikle “yorum almak için tasarlanmış olanlar” gibi görünen önerilen Konuların veya bazılarının dediği gibi bağlamsız garip tıklama tuzağının nitelendirilmesinden şikayet etti.

Instagram ve Facebook’taki milyarlarca kullanıcısından yararlanarak, Threads potansiyel olarak kullanıcı tabanını daha da büyütebilir veya eski kullanıcıları yeniden etkileşime geçirebilir. Bu, örneğin Reels’te olduğu gibi, ürünlerinde büyümeyi sağlamak için genellikle uygulamalar arası paylaşımdan yararlanan ve 2020’de Messenger ile Instagram arasında çapraz uygulama iletişiminin tanıtımıyla mesajlaşma yapan Meta için eski bir oyun kitabı.

Şimdi, Meta, kullanıcıların bu otomatik paylaşımı kapatmasına izin veren yeni bir gizlilik seçeneğinin eklenmesiyle bu şikayetlere teslim oldu.

Meta, verilerinizi yönetmek için yeni seçenekler sunuyor

Threads’teki profil sayfanızın sağ üst köşesindeki iki çizgili menüden “Gizlilik” ve ardından “Diğer uygulamalarda gönderiler önerme“ye göz atabilirsiniz. Burada, Konu paylaşımını Instagram ve Facebook’a ayrı ayrı kapatabilirsiniz.

Paylaşım özelliğinin devre dışı bırakmaya devam ettiğini, devre dışı bırakmadığını ve Threads ekibi tarafından kamuya açıklanmadığını belirtmekte fayda var.

Lansmanda, uygulama yerleşik Instagram kitlesinden yararlanarak, birkaç gün içinde milyonlarca kullanıcıyı hızla dahil etti.

Sonuç olarak, Threads 150 milyon indirmeye ulaşan bugüne kadarki en hızlı uygulama oldu. Önceki rekoru elinde tutan Pokémon Go’dan 5,5 kat daha hızlı. Meta CEO’su Mark Zuckerberg, Temmuz lansmanından bu yana geçen aylarda hız kaybettiğine dair sayısız rapora rağmen, Threads’in lansmanından üç ay sonra aylık 100 milyonun biraz altına ulaştığını söyledi.

Elon Musk gizledi, İçişleri Bakanı açıkladı! İşte X’teki (Twitter) bot sayısı!

0

Sosyal medya platformlarında son yıllarda yalan haberler daha hızlı yayılmaya başladı. Bunun nedeni de tahmin edebileceğiniz üzere bot hesaplar. Son olarak İçişleri Başkanı, bu konuyla ilgili önemli bir açıklama yaptı. İşte ayrıntılar…

Dikkat çeken oran: Hesapların yüzde 27.86’sı bot!

İçişleri Başkanı Ali Yerlikaya, resmi X (Twitter) hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, bakanlık tarafından yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Buna göre son 1 ay içerisinde sosyal medya üzerinden halkın dini, milli, manevi değerlerine ve devlet büyüklerine hakaret eden, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden 79 kişiye işlem yapıldı.

Akabinde son 4 gün içerisinde dini değerleri aşağılayan 8 hesap için de inceleme başlatıldı. Ali Yerlikaya, X (Twitter) platformu üzerinden son 1 ay içerisinde 60 milyon 338 bin 566 hesaptan toplamda 1 milyar 432 bin 556 bin 601 paylaşım yapıldığı tespit edildiğini belirtti.

Twitter’ı satın alan Elon Musk’ın hayatı film oluyor!

Bu açıklamada en dikkat çeken nokta ise bot hesapların sayısı oldu. Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre paylaşım yapan hesapların yüzde 27.86‘sı bilgisayarlar tarafından yönetilen bot hesaplar. Bu da 16 milyon 810 bin 324 hesaba denk geliyor.

Dikkat çeken oran: Türk hesapların yüzde 27.86'sı bot!

Türk hesaplar üzerinden yapılan paylaşımların yüzde 41‘inin yani 587 milyon 348 bin 206 gönderinin olumsuz ve spekülatif olduğu da belirtildi. Son olarak İçişleri Bakanı, halkın bu tür paylaşımlara ve hesaplara itibar edilmemesini önemle rica etti.

Rusya Ukrayna’yı füzelerle ve siber saldırı ile eş zamanlı vurmuş!

0

Google’ın geçtiğimiz sene 5,4 milyar dolar karşılığında bünyesine kattığı siber güvenlik firması Mandiant Rus devlet destekli bilgisayar korsanlarının geçen yıl Ukrayna’daki bir enerji tesisine sofistike bir siber saldırı düzenlediğini ve ülke genelindeki kritik altyapıya yönelik yaygın füze saldırılarından önce bu siber saldırı ile geçici bir elektrik kesintisine neden olduğunu açıkladı.

Siber güvenlik firması Mandiant’a göre, Ekim 2022’de gerçekleşen ve kötü şöhretli Rus grubu Sandworm’a atfedilen saldırı, hedeflenen bir tesisin fiziksel işleyişini bozan nadir bir siber olay örneği olarak dikkat çekiyor. Araştırmacılara göre geçtiğimiz yıl gerçekleşen bu siber saldırı, endüstriyel kontrol sistemlerini (ICS) ve operasyonel teknolojiyi (OT) ihlal etmek için daha önce gözlemlenmemiş bir tekniği de içeriyordu. Mandiant’ın yükselen tehditler ve analizler başkanı Nathan Brubaker, ayrıca bunun sadece savaşın başlamasından bu yana bilinen ilk siber saldırı kaynaklı elektrik kesintisi vakası olmadığını, aynı zamanda böyle bir olayın ilk kez bir füze saldırısıyla eş zamanlı koordine edildiğini söylüyor.

Ukraynalı siber yetkililer daha önce Rusya’nın füze saldırılarıyla koordine ettiği siber saldırılar konusunda uyarıda bulunmuş ancak bu operasyonların nasıl yürütüldüğü ya da hangi tesisleri etkilediği konusunda ayrıntıya girmemişti. Mandiant siber saldırı ile hedef alınan enerji tesisinin yerini, kesintinin süresini ve etkilenen kişi sayısını açıklamadı. Genellikle şirketler ve devlet yetkilileri güvenlik nedeniyle bu bilgileri açıklamaktan kaçınırlar çünkü bu bilgiler saldırıda bulunan kişi ve organizasyonlara aslında saldırının başarısı hakkında daha fazla ayrıntı sağlar ve başka saldırıları teşvik edebilir.

Brubaker, savaş zamanında belirli olayların etkisini belirlemenin de zor olduğunu söyledi. Örneğin bu siber saldırı vakası, enerji tesisinin bulunduğu şehir de dahil olmak üzere, Ukrayna’da birkaç saat süren kasıtlı acil durum kapatmalarına yol açan toplu bir füze saldırısı sırasında meydana geldi. Rusya’nın enerji tesisini ihlal etme operasyonu Haziran 2022’de başladı ve aynı yılın Ekim ayı ortalarında doruğa ulaştı – bu dönem Ukrayna’nın, ülkenin kritik altyapısına yönelik Rus insansız hava aracı ve füze saldırıları nedeniyle sürekli elektrik kesintileri yaşadığı bir dönemdi.

Elektrik kesintileri her gün, bazen günde birkaç kez yaşanıyor ve milyonlarca Ukraynalıyı susuz, ısınmasız ve internetsiz bırakıyordu. Savaş döneminde Ukrayna’nın enerji sektörünü hedef alan siber saldırıların çoğu sofistike değildi ve önemli aksaklıklara neden olmadı. Ancak Sandworm’un saldırısı farklıydı. Mandiant’a göre, ICS/OT teknolojisini ve tesisin normal BT sistemlerini hedef alan iki aşamadan oluşuyordu. ICS sistemleri fiziksel süreçleri ve makineleri kontrol etmek ve yönetmek için kullanılır ve enerji santralleri söz konusu olduğunda verimli elektrik üretimiyle doğrudan bağlantılıdır.

Araştırmacılar, saldırganların özellikle, “kurbanın trafo merkezi ortamı için bir denetleyici kontrol ve veri toplama (SCADA) yönetim örneği barındıran” ağın bir parçası aracılığıyla OT ortamına erişim sağladığını söylüyor. SCADA sistemleri, ekipmanı doğrudan izlemek ve çalıştırmak için donanım ve yazılım içerir. Sandworm daha sonra tesisin transformatörler ve jeneratörler de dahil olmak üzere elektrikli ekipmanlarını aşırı akım veya arızaların neden olduğu hasarlardan koruyan devre kesicilere müdahale etti. İzinsiz giriş planlanmamış bir elektrik kesintisine yol açtı.

Mandiant, Sandworm’un saldırganların harici kötü amaçlı yazılımlar kullanmak yerine bir sistemde halihazırda bulunan araçlardan yararlandığı bir “arazide müdahale” yaklaşımı kullandığını söyledi. Araştırmacılar, bu yaklaşımın siber operasyonları daha hızlı yürütmelerine yardımcı olurken, araştırmacıların bu tür saldırıları tespit etmesini ve yanıt vermesini zorlaştırdığını söyledi.

Elektrik kesintisine neden olduktan sonra Sandworm siber saldırının ikinci aşamasına geçti: CaddyWiper kötü amaçlı yazılımının yeni bir varyantını normal BT ağına yerleştirerek kullanıcı verilerini sildi ve bilgisayardaki dosyaların üzerine yazarak onları kurtarılamaz hale getirdi. Mandiant’a göre, bu kötü amaçlı yazılımın kullanılması muhtemelen daha fazla kesintiye neden olmayı ve potansiyel olarak bilgisayar korsanlarının izlerini ortadan kaldırmayı amaçlıyordu. Araştırmacılar, bilgisayar korsanlarının başlangıçta hedeflenen sisteme nasıl girdiklerini ise henüz belirleyemediler.

Ukrayna siber güvenlik ajansı Eylül ayında yayınladığı bir raporda, enerji tesisine başarılı bir şekilde sızılmasına yol açan temel sorunun OT ve kurumsal BT ağları arasında uygun izolasyonun olmaması olduğunu söylemişti. Bu, birindeki bir siber saldırı ihlalinin potansiyel olarak diğerine yetkisiz erişim sağlayabileceği anlamına geliyor.

Yapay DNA ile sentetik maya geliştirilecek!

0

Bilim insanları sentetik maya geliştirmeye bir adım daha yaklaştı. Araştırmacılar, 15 yıldan fazla bir süredir, sıfırdan tüm genomu içeren karmaşık bir hücre oluşturmak için yorulmadan çalışıyor. Şimdi, 16 kromozomun bazılarının yapay versiyonlarını tek bir maya hücresinde başarılı bir şekilde birleştirmeyi başararak önemli bir dönüm noktasına ulaştı.

Bu başarı özellikle heyecan verici çünkü hücrelerin içindeki temel süreçler hakkında daha fazla bilgi ortaya çıkarıyor. Bu aynı zamanda bazı bilim adamlarının ilaç, malzeme, biyoyakıt ve diğer şeyleri üretebilecek programlanabilir hücresel fabrikalar yaratması gerektiği vizyonu için de ileriye doğru atılmış büyük bir adım. Sentetik bir mayanın geliştirilmesi başlı başına devasa bir iş. Aslında Kasım ayında Cell and Cell Genomics dergisinde konuyla ilgili yayınlanan birçok yeni makalenin ortak yazarlarından biri olan Benjamin Blount, bu kromozomlardan birini yaratmanın bile şaşırtıcı ve zor bir iş olduğunu söylüyor. Ancak sonra bunların hepsini, dağılmasına neden olmayacak şekilde bir araya getirmelisiniz.

Yapay DNA ile sentetik maya için yeni yöntem

Genetik modifikasyon son yıllarda uzun bir yol kat etmiş olsa da geçmişteki düzenleme girişimlerinde bilim adamlarının kromozomların tamamını değil, yalnızca tek tek genleri değiştirdiği görüldü. Dolayısıyla bu çok daha karmaşık bir süreç. Her ne kadar hepsini tek bir sentetik maya hücresinde birleştirmeyi tamamen başaramasalar da, araştırmacılar ilgili 16 kromozomun tamamının yapay versiyonlarını yarattı. Artık dağılmadan onları bir araya getirmenin bir yolunu bulmaları gerekiyor. Bu zor bir görev ama önümüzdeki birkaç yıl içinde bunu başarabileceklerini umuyoruz. Blount, Axios’a , bu süreçteki bir adımın, yapay kromozomların doğal olanlardan tamamen ayırt edilemez olmasını sağlamak anlamına geldiğini söyledi.

Bilim insanları şimdiye kadar sentetik maya kromozomlarının yalnızca bir kısmını tek bir hücrede birleştirmeyi başardı. Bu hücre hayatta kaldı ve çoğaldı. Dolayısıyla artık geriye kalan tek şey diğer kromozomların dahil edilmesi ve stabil hale getirilmesi. Sentetik maya kromozomu XI tasarımı, kromozom dışı dairesel DNA dinamiklerinin incelenmesi için bir test ortamı sağlıyor.

660 kb’lik sentetik maya genom projesi (Sc2.0) kromozomu, 200 kb’lik tekrar dizisinin hassas şekilde sıkıştırılması da dahil olmak üzere hata keşfi, yeniden tasarım ve kromozom onarımı sürecinde CRISPR tabanlı yöntemler kullanılmadan önce sentezlenmiş DNA parçalarından birleştirildi. Onarılan kusurlar, zayıf sentromer fonksiyonu ve mitokondriyal sağlıkla ilişkiliydi ve kodlamayan bölgelerdeki değişikliklerle ilişkilendirildi. Sc2.0 tasarımının bir parçası olarak, Cre aracılı rekombinasyon için loxPsym dizileri çoğu gen arasına ekleniyor. Kromozom XI’deki GAP1 lokusunu kullanarak , bu bölgelerin indüklenmiş kromozom dışı dairesel DNA (eccDNA) oluşumunu kolaylaştırabildiğini ve bu önemli moleküllerin etkilerinin ve yayılımının doğrudan incelenmesine olanak sağladığı görüldü. synXI’in oluşturulması ve karakterizasyonu, kodlamayan DNA elemanlarını anlamamıza katkıda bulunuyor. eccDNA çalışması için yararlı bir araç sağlar ve gelecekteki sentetik genom tasarımına bilgi verecek.