Avustralya TikTok’u yerelleştirmeyi planlıyor

Avustralya’daki senatörlerin TikTok ve WeChat gibi yabancı tabanlı sosyal medya platformlarıyla ilgili veri güvenliği endişelerini ele alma planı var. ABD ve diğer ülkeler TikTok gibi popüler uygulamalara erişimi ulusal güvenlik endişeleriyle dengelemeye çalışırken, Avustralya’daki iki partili bir senatör grubu ileriye giden bir yol olduğuna inandıkları şeyi sundu.

Bu hafta yayınlanan bir raporda, bir Senato komitesi yabancı merkezli sosyal medya şirketlerinin Avustralyalı kullanıcıların verilerini korumayı amaçlayan zorlu yeni standartlara uymasını tavsiye etti. Komite, bu platformların Avustralya’da faaliyet göstermeye devam etmek istemesi durumunda, ülkenin gereksinimlerinin yasal olarak uygulanabileceği yerel bir şube kurmaları gerektiğini tavsiye etti.

TikTok 2022

Rapor ayrıca, sosyal medya platformlarının devlete bağlı medyadan gelen içeriği etiketlemesini ve kullanıcı verilerinin gözetiminin yanı sıra hükümet ve yabancı müdahaleleri ifşa etmesini tavsiye ediyor.

Muhafazakar bir senatör ve komite başkanı olan James Paterson, raporu Salı günü parlamentoya sunduğunda, “minimum şeffaflık gerekliliklerini” yerine getirmeyen şirketlerin para cezasına çarptırılacağını ve muhtemelen Avustralya’da faaliyet göstermesinin yasaklanacağını söyledi. Rapor, Avustralya vatandaşlarının verilerini bu bilgileri Çin’e geri gönderdiğinden şüphelenilen şirketlerden korumak için kaslı bir çabanın en son adımını temsil ediyor.

Ayrıca, ironik bir şekilde, yetkililerin ülkelerindeki uygulamalara erişimi engellediği veya şirketlerin yasalarına tabi olabilmeleri için yerel bir varlık oluşturmalarını talep ettiği Çin ve Vietnam gibi yerlerde sansür kuralları olan hükümetlerin oyun kitabından ödünç alıyor.



Tencent Holdings Ltd.’nin bir parçası olan WeChat yaptığı açıklamada, raporun şirketi nasıl tasvir ettiğine katılmasa da, uygulama aracılığıyla “daha fazla endişeyi gidermek ve Avustralyalıların başkalarıyla bağlantı kurmaya devam edebilmesini sağlamak için Avustralya’daki paydaşlarla çalışmaya devam edeceğini” söyledi.

TikTok küresel şemsiyesi altına giren TikTok Avustralya’nın bir temsilcisi, şirketin raporun bulgularının çoğuna itiraz ettiğini, ancak tavsiyelerin uygulamanın tamamen yasaklanması çağrısında bulunmadığına sevindiğini söyledi.

Komitenin tavsiyelerinin eninde sonunda yasaya uyulup dönüştürülmeyeceği görülecek. Ancak Avustralya’nın çabaları, dünyanın dört bir yanındaki hükümetlerin sosyal medya platformlarının sürekli artan erişimini dizginlemenin zorluğunu gösteriyor. ABD’de TikTok, yoğun bir federal ulusal güvenlik incelemesinin yanı sıra Kongre’de uygulamayı sınırlayabilecek veya yasaklayabilecek birden fazla faturayla karşı karşıya. Endişeleri hafifletmek için şirket, ABD sunucularında veri barındırmak için Amerikan teknoloji devi Oracle ile ortaklık kurdu ve hassas ABD operasyonlarını kordon altına aldığını söylüyor.

Avrupa Birliği, TikTok’un sistemleriyle ilgili soruşturmalarında, şirketin hala kuralları yöneten içerikle tam olarak uyumlu olmadığını ve Ağustos ayının sonunda “gerçek, somut değişikliklerin sahada gerçekleşip gerçekleşmediğini değerlendireceğini” söyledi.

Avustralya’da, para cezası tehdidine rağmen, platformların bu tür yasalara uyacağının bir garantisi yok. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü yaptığı açıklamada, tanınmış bir Çin eleştirmeni olan Paterson’un Pekin’e karşı sürekli olarak önyargılı olduğunu söyledi. Sözcü, Paterson’un komitesi tarafından geçen ay konuyla ilgili bir duruşmanın “yüzeyde tüm sosyal şirketleri hedef aldığını, gerçekte esas olarak Çinli şirketleri hedef aldığını” söyledi.

Türk Telekom, enerji dönüşümündeki vizyonunu elektrikli otomobillere yansıtıyor

0

Teknolojiyi insana, topluma ve doğaya faydaya dönüştürmek için adımlar atan Türk Telekom, bu misyon ile enerji verimliliğini destekleyen, yenilikçi teknolojiler geliştirmeye devam ediyor. Sürdürülebilirliğin evrensel ilkelerini stratejisine ve iş modeline uygulayan Türk Telekom, teknoloji dönüşümünü destekleyerek kendi enerjisini üretebilme anlayışıyla Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurulum çalışmaları yürütüyor.

Yenilenebilir enerjideki öncü vizyonunu gerçekleştirdiği yatırımlarla destekleyen Türk Telekom, bu kapsamda çevre dostu teknolojiler alanında önemli bir adım daha attı. Türk Telekom’un Kurumsal Girişim Sermayesi Şirketi TT Ventures, elektrikli araçlar için erişilebilir, güvenli, çevreci ve kesintisiz bir hizmet sunacak şarj istasyonlarını Türkiye’nin birçok noktasında devreye aldı.

Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik ederken, aynı zamanda yenilenebilir enerji konusunda da yatırımlarına hız kesmeden devam ettiklerini belirten Türk Telekom CEO’su Ümit Önal, “Yeni nesil ve çevreci teknolojilerle, doğal kaynakların hızla tüketilmesinin önüne geçerken, çevre bilincinin geliştirilmesine yönelik çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz.

Sürdürülebilirlik noktasında değer yaratmayı amaçladığımız şarj istasyonları projemiz ile elektrikli araç kullanıcılarına, her anlamda güvenli, çevreci ve jeneratörler ile beslenen kesintisiz bir şarj hizmeti sunuyoruz. Üstlendiğimiz her projede olduğu gibi, yarattığı çevresel problemleri en aza indirmeyi milli bir mesele olarak görüyoruz” dedi.

Türk Telekom, teknoloji alanındaki üstün deneyimi ve bilgi birikimini, sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda yenilenebilir enerji alanına aktarmaya devam ediyor. Teknolojiyi insana, topluma ve doğaya faydaya dönüştürme vizyonu çerçevesinde çalışmalarını sürdüren Türk Telekom, çevre dostu teknolojilerle, bu alanda öncü rolünü sürdürüyor.

Türk Telekom, Kurumsal Girişim Sermayesi Şirketi TT Ventures ile Türkiye’de otomotiv sektöründe yaşanan elektrifikasyon dönüşümünü destekliyor. Bu kapsamda TT Ventures, ‘E4 Şarj-Elektrikli Araç Şarj Ağı’ projesini hayata geçirerek, “Elektrikli Araç Şarj İşletmeciliği” pazarına “Şarj Ağı İşletmecisi” olarak adım attı.

Enerji dönüşümünde hedefleri destekleyen bir proje

Türk Telekom CEO’su Ümit Önal: “Türkiye’nin dijital dönüşümünün lideri Türk Telekom olarak, üstün teknolojimizi insana, topluma ve doğaya faydaya dönüştürecek şekilde kullanmaya devam ediyoruz. Yenilenebilir enerji alanındaki vizyonumuz ile ülkemizdeki enerji dönüşümünün de önemli bir destekçisiyiz. Bu kapsamda; yeni nesil kaynaklar alanında teknoloji dönüşümünü destekliyor, karbon tasarrufu sağlanmasına katkı sağlıyoruz.

Yenilikçi teknolojiler alanındaki proje ve yatırımlarımızla ülkemizi araçların, binaların, şehirlerin akıllandığı bir geleceğe taşımak adına var gücümüzle çalışıyoruz. Verimli şehirler inşa edilmesini destekleyecek yatırımlarımız aralıksız devam ediyor.

Bu noktada; sürdürülebilirliğin evrensel ilkelerini iş modellerimize entegre etme hedefiyle; karbon ayak izini azaltmak, iklim riski yönetimine katkıda bulunmak, finansal değer yaratmak ve özellikle kendi enerjimizi üretebilme anlayışı ile Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurulum çalışmalarımızı hızlandırdık. Bu kapsamda Şirketimize, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) tarafından 405,8 MWe kurulu güç kapasitesi tahsis edildi.

Yenilenebilir enerji alanındaki potansiyeli güçlendiren bu yatırımlarımız ilerleyen dönemde de devam edecek. İnsanı, toplumu ve doğayı merkeze alan bir anlayış ile pusulamız olarak gördüğümüz “Türkiye’ye Değer” vizyonumuz çerçevesinde, tüm proje ve yatırımlarımızı Sürdürülebilirlik Yönetim Sistemi ile daha da güçlendirmek için durmaksızın çalışıyoruz.

Son olarak da otomotiv sektöründeki elektrifikasyon dönüşümüne katkı sağlamak adına stratejik bir adım atarak, E4 Şarj-Elektrikli Araç Şarj Ağı projemiz ile elektrikli araç kullanıcılarına, her anlamda güvenli, çevreci ve jeneratörler ile beslenen kesintisiz bir şarj hizmeti sunuyoruz.

Şarj istasyonlarımızdaki yüksek hızlı ünitelerinin yerli üretim olması da bu projeyi önemli kılan konulardan biri. Bu kapsamda; yerli üretimi desteklemekten mutluluk duyuyoruz” dedi. Türk Telekom, öncelikle İstanbul Anadolu, İstanbul Avrupa, Ankara, İzmir ve Bursa’da istasyon kurulumlarını tamamladı.

Apple, iki modelini daha gözden çıkardı!

0

Apple yeni duyurulan iOS 17‘yi Face ID çağını başlatan cihaz iPhone X için kullanıma sunmayacak. Bir sonraki iOS yükseltmesini de kaçıracak olan iPhone 8 ve 8 Plus ile birlikte 2017’de duyuruldu. Bu, iPhone XS, XS Max ve XR’ı bu sonbaharda kullanıma sunulduğunda iOS 17 için uygun olacak en eski cihazlar yapıyor, ancak bu her yeni özelliği alacakları anlamına gelmiyor.

Apple iOS 17’ye uygun olan her telefona önemli bazı yenilikler sunuyor, bunlardan bazıları; yeni tasarım odaklı kişi kartları, şarj olurken hızlı bilgi için StandBy ekranı ve eve güvenli bir şekilde geldiğinizi birine bildirmek için Check-in özelliği. Ancak birkaç özellik için yeni bir iPhone’a ihtiyaç duyabilirsiniz. FaceTime’daki AR efektli hareket tabanlı tepkiler, örneğin bir iPhone 12 veya daha yenisini gerektirecek.

Klavyedeki bazı otomatik düzeltme iyileştirmeleri ve satır içi otomatik tamamlama önerileri için bir iPhone 12 veya daha yenisine de ihtiyacınız olacak. Görme engelli kişilerin ortamlarındaki metinlerle etkileşime girmelerine yardımcı olan Point and Speak adlı yeni bir erişilebilirlik özelliği de var, ancak bu yalnızca iPhone 12, 13 ve 14’ün Pro modelleriyle sınırlı.

Bununla birlikte, iPhone XS ve 11 gibi eski cihazlar, iOS 17’ye gelen yeni özelliklerden aslan payını alacak. Bu telefonlardan birine sahipseniz bu harika bir haber; gelecek yıl iOS 18 için tetikte olun.

Tesla’yı da hacklediler!

Bir grup araştırmacı, Tesla araçların bilgi-eğlence sistemindeki kısıtlamaları kaldırıp, Full Self-Driving, ısıtmalı koltuklar ve diğer ücretli özelliklerin kilidini sıfır dolar gibi düşük bir fiyata açmak için bir teknik keşfetti.

TechCrunch’taki bir rapora göre, Technische Universität Berlin’den üç öğrenci ve bağımsız bir araştırmacı, bilgi-eğlence sisteminin AMD işlemcisinin güç kaynağıyla uğraşarak bir digital-age sıcak tel için voltaj aksaklığı adı verilen bir yöntem kullandı. Hack, önümüzdeki hafta Las Vegas’taki Black Hat konferansında sunulacak.

Öğrencilerden biri olan Christian Werling, TechCrunch ile yaptığı röportajda, ”Doğru zamanda yaparsak, CPU’yu başka bir şey yapması için kandırabiliriz.” dedi. “Hıçkırığı var, bir talimatı atlıyor ve manipüle edilmiş kodumuzu kabul ediyor. Temelde kısaca yaptığımız şey bu.”

Saldırı sadece 300 dolarlık ısıtmalı koltuk özelliklerinin kilidini açmıyor. Araştırmacılar, Tesla’nın ağında arabanın kimliğini doğrulayan şifreleme anahtarının kilidini açabildiklerini ve bu da teknolojinin yasak olduğu bölgelerde bile Tam Kendi Kendine Sürüş gibi şeyleri etkinleştirmek gibi daha fazla özelliğin kilidini açmanın önünü açabileceklerini söylediler.

Sadece bu da değil, araştırmacılar; kişiler, takvim randevuları, arabanın son GPS konumları ve daha fazlası gibi kişisel bilgilere erişebileceklerini söylediler.

Neyse ki, voltaj aksaklık tekniğini gerçekleştirmek için arabaya fiziksel erişime ihtiyacınız var. Ancak araştırma, sahip olmadıkları Tesla’lara girmenin bir yolu olan kötü adamlara bir fırsat sunuyor. Araştırmacılar, Tesla’nın bu tür bir saldırıyı önlemek için muhtemelen arabadaki donanımı değiştirmesi gerektiğini söylüyor.

ChatGPT her konuşmada yarım litre su içiyor!

Araştırmalara göre OpenAI tarafından geliştirilen ve her geçen gün kullanımı yaygınlaşan ChatGPT her görüşme için yarım litre su tüketiyor.

Yapay Zeka (AI) büyük ilerleme gösterdi, ancak yakın tarihli bir çalışma, veri merkezlerindeki AI modellerinin önemli su tüketimini vurgulayarak onu çevresel bir endişe haline getiriyor. Çalışma, sürdürülebilir uygulamalara duyulan ihtiyacı vurgulayarak, OpenAI ürünleri gibi büyük AI modellerinin eğitiminin ve uygulanmasının çevresel maliyetini ortaya koyuyor.

ChatGPT güvenliği

AI modellerinin bulunduğu veri merkezleri enerji yoğun ve suya susamış durumda. Microsoft’un ABD veri merkezlerinde OpenAI ChatGPT-3 eğitimi, yüzlerce araba üretmeye eşdeğer 700.000 litreye kadar tatlı su tüketebilirken Google’ın ABD veri merkezleri tek başına 2021’de soğutmak için 12,7 milyar litre tatlı su tüketti. Bu merkezler su yoğun soğutma sistemlerine güveniyor ve enerji üretimi için önemli miktarda su gerektiriyor.

Yapay zeka için neden tatlı su kullanılıyor?

Veri merkezleri ısı üreterek soğutma sistemleri gerektiriyor. Korozyonu ve mikrobiyal büyümeyi önlemek için saf tatlı su gerektiren su yoğun evaporatif soğutma kuleleri sıklıkla kullanılıyor ve veri merkezlerinde enerji üretimi için de su tüketiliyor.

Çalışma, buharlaşma yoluyla su kaybını azaltmak için daha soğuk saatlerde AI modellerinin eğitilmesini öneriyor. Endüstriyi çevre dostu AI modelleri geliştirmeye çağırıyor. Tatlı su kıtlığı ve yaşlanan su altyapısı göz önüne alındığında, AI modellerinin su ayak izini ortaya çıkarmak ve ele almak çok önemli.

AI’nın potansiyelini ve OpenAI ürünü olan ChatGPT gibi modelleri keşfederken, çevresel etkilerine dikkat etmek hayati önem taşıyor. Tatlı su kıtlığı ve kuraklıkların artmasıyla birlikte sürdürülebilir uygulamalar şart. Yapay zeka modellerinin gizli su ayak izini ele almak, sürdürülebilir bir gelecek için çok önemli.

Kripto varlıklara da koruma geldi

Kaspersky, Kaspersky StandardKaspersky Plus ve Kaspersky Premium‘u içeren tüketici ürün serisine yeni kripto koruma özelliklerinin eklendiğini duyurdu. Ödüllü temel teknolojileri baz alan yeni özellikler, kripto kullanıcıları için özel olarak tasarlandı. Yeni özellikler cryptoscam dolandırıcılığına ve cryptojacking’e karşı savunma ve kripto cüzdan kimlik bilgilerinin gelişmiş korumasını içeriyor.

Kripto para kullanıcıları, para ve kişisel verilere erişim sağlamayı amaçlayan siber suçlular için çok cazip bir hedef grubunu oluşturuyor. Geçtiğimiz yıl kripto para çalmaya yönelik kimlik avı önemli ölçüde arttı ve 2021’deki 3 milyon 596 bin 437’ye kıyasla, 2022’de 5 milyon 40 bin 520 kripto kimlik avı tespiti bir önceki yıla göre %40 büyümeye karşılık geldi.

Cryptoscam ve cryptojacking koruması gibi temel kripto varlık koruma özellikleri Kaspersky Standard, Kaspersky Plus ve Kaspersky Premium olmak üzere üç yeni Kaspersky planında da yer alıyor. Tüm bunlar arasında Kaspersky Premium, kripto koruması için maksimum özelliklere sahip en kapsamlı çözümü simgeliyor.

Yeni kripto korumayla ilgili araçlar dört ana set halinde sunuluyor.

Cryptoscam ve dolandırıcılık koruması

Kaspersky cryptoscam ve dolandırıcılık koruması, kullanıcıları çeşitli dolandırıcılık ve sahtekarlıklardan koruma özelliğine sahip. Kullanıcıları kripto cüzdanlarını ve kripto para birimleriyle ilgili kişisel veya finansal verilerini paylaşmaları için kandırmayı amaçlayan, orijinal kripto kaynağı gibi görünen web sitelerini ziyaret etmelerini engelliyor. Kullanıcıların cryptoscam girişimi ile karşı karşıya kalması durumunda, web sitesi engelleniyor ve kullanıcı bir bildirim eşliğinde uyarılıyor.

Cryptojacking koruması

Cryptojacking koruması, kripto para birimi üretmek için kullanıcıların bilgisayarlarının işlem gücünü yetkisiz kullanımdan korumaya yönelik ikinci en önemli özelliğe karşılık geliyor. Böylece bilgisayarın performansının düşmesini ve elektrik faturalarının artmasını da önlüyor. Kaspersky’nin davranış tabanlı algılama teknolojisi, cihazları yetkisiz kripto madenciliğine karşı koruyor. Cryptojacking davranışı tespit edildiğinde Kaspersky ürünü kullanıcıları bir bildirimle bilgilendiriyor.

Kripto cüzdan kimlik bilgileri güvenliği

Kripto cüzdan kimlik bilgilerinin korunmasına yönelik güvenlik özellikleri iki temel veri türünü korumayı amaçlıyor: Hesap şifresi ve tohum cümlesi. Bu verilerin kaybedilmesi durumunda kullanıcıların cüzdanlarına erişimi geri kazanmalarının hiçbir yolu olmadığından, bunları saklamak ve korumak son derece önemli ve bunların kaybı cüzdandaki tüm varlıkları kaybetmeleri anlamına geliyor. Bununla sunulan temel özellikler şunlar:

  • Kripto şifrelerinin çevrimiçi olarak sızdırılması veya kırılmasının kolay olması durumunda kullanıcıları uyaran Şifre Güvenliği. 
  • Hassas verileri, kullanıcıların herhangi bir cihazında yalnızca bir kullanıcı tarafından erişilebilen şifreli bir kasada saklayan Kimlik Koruma Cüzdanı (en güvenli AES-256-bit şifreleme algoritmalarını kullanır).
  • Kullanıcıların kripto kimlik bilgileri gibi hassas bilgilerini okunamaz bir formata dönüştüren ve cihaz sabit diskinde bir parola ile koruyan Gizli Kasa.

Güvenilir anti-virüs ve VPN

Temel anti-virüs ve VPN güvenlik özellikleri, kripto sahipleri arasında üst sıralarda yer alan virüsler, kötü amaçlı yazılımlar, casus yazılımlar ve fidye yazılımları gibi temel siber güvenlik tehditlerine karşı güçlü koruma sağlıyor. Bu özellik şunları içeriyor:

  • Gerçek Zamanlı Tehdit Koruması – Mevcut ve yeni ortaya çıkan kötü amaçlı yazılım tehditlerine karşı korumaya yardımcı olan çok katmanlı gelişmiş güvenlik. 
  • Kullanıcıları gözetlemek için PC ve Android cihazlara gizlice yüklenen uygulamalar hakkında uyarıda bulunan Stalkerware.
  • Suçluların, kimliklerini çalmak için kullanılabilecek bilgileri toplamak üzere kullanıcıların bilgisayarlarına erişmesini engelleyen Uzaktan Erişim Algılama. 
  • Kullanıcıların yüklemek istemediği ve kötü niyetli olabilecek uygulamaların yüklenmesini engelleyen İstenmeyen Uygulamalar Yükleme Engelleyicisi. 
  • Tüm bilgisayar bağlantılarını izleyen ve bir bilgisayara İnternet veya yerel ağ üzerinden erişimi engelleyen Akıllı Güvenlik Duvarı.
  • Kullanıcıların verilerini tuş kaydedicilerden korumaya yardımcı olan Güvenli Veri Girişi (güvenli klavye girişi). 
  • Reklam yazılımlarını, kötü amaçlı araçları, otomatik çeviricileri ve şüpheli paketleyicileri tespit eden ve kaldıran Adware Remover.
  • Web sitelerinde ve bazı uygulamalarda can sıkıcı ve potansiyel olarak tehlikeli banner reklamlarını ve açılır pencereleri engelleyen Anti-Banner.

Buna ek olarak, yüksek düzeyde kişisel veri ve bağlantı koruması sağlayan PC’ler ve mobil platformlar için sınırsız VPN de pakette mevcut. Ek olarak Kaspersky VPN, hız performansı açısından en hızlı ürün[1] olarak ve kullanıcıların yüksek gecikme süresi veya paket kaybı olmadan dosya indirmesine veya film izlemesine olanak tanıyor.

Apple, 2023 üçüncü çeyrek sonuçlarını açıkladı

0

Apple, bugün 1 Temmuz 2023’te sona eren mali 2023 üçüncü çeyrek finansal sonuçlarını açıkladı. Şirket, yıllık bazda yüzde 1 düşüşle 81.8 milyar dolarlık çeyreklik gelir ve yıllık bazda yüzde 5 artışla hisse başına 1.26 dolarlık çeyreklik kazanç bildirdi.

Apple CEO’su Tim Cook yaptığı açıklamada, “Haziran çeyreğinde Hizmetler‘de tüm zamanların gelir rekorunu kırdığımızı, 1 milyardan fazla ödenen abonelik sayesinde ve iPhone’un robust satışları sayesinde gelişmekte olan pazarlarda sürekli güç gördüğümüzü bildirmekten mutluluk duyuyoruz” dedi. “Eğitimden çevreye, değerlerimizi ilerletmeye devam ediyoruz, aynı zamanda müşterilerimizin yaşamlarını zenginleştiren ve onu bulduğumuzdan daha iyi bir dünya bırakan yenilikleri savunuyoruz.”

Apple CFO’su Luca Maestri ise, “Haziran çeyreğinde, Mart çeyreğine kıyasla yıllık iş performansımız gelişti ve aktif cihazlarımızın kurulu tabanı tüm coğrafi segmentlerde tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı” açıklamasını yaptı. “Çeyrek boyunca, 26 milyar dolarlık çok güçlü işletme nakit akışı sağladık, 24 milyar doların üzerinde bir miktarı hissedarlarımıza geri döndürdük ve uzun vadeli büyüme planlarımıza yatırım yapmaya devam ettik.”

Apple finansal sonuçlar

Apple’ın yönetim kurulu, Şirketin adi hisse senedi başına 0.24 dolar nakit temettü ilan etti. Temettü, işlem kapanışında 14 Ağustos 2023 tarihi itibariyle kayıtlı hissedarlara 17 Ağustos 2023’te ödenecek.

Canon, kullanıcılarını uyardı: Bilgileriniz yanlış ellere düşmesin!

0

Yazıcı üreticisi Canon, hassas Wi-Fi ayarlarının sıfırlamalar sırasında otomatik olarak silinmediği konusunda uyarıyor. Müşteriler, ayarların yanlış ellere düşmesini önlemek için; satmadan, atmadan veya tamir ettirmeden önce bunları manuel olarak silmeye özen göstermeli.

Şirket yetkilileri Pazartesi günü bir tavsiyede, ”Mürekkep püskürtmeli yazıcıların anılarında depolanan Wi-Fi bağlantı ayarlarıyla ilgili hassas bilgiler normal başlatma süreci tarafından silinmeyebilir. ” dedi. Manuel silmenin “yazıcınız yazıcıyı onarırken, ödünç verirken veya elden çıkarırken olduğu gibi herhangi bir üçüncü tarafın elinde olduğunda” manuel silmenin gerçekleşmesi gerektiğini söylemeye devam ettiler.

Bugünlerde birçok yazıcı gibi, Canon’dan olanlar da Wi-Fi üzerinden ağlara bağlanıyor. Bunu yapmak için, kullanıcıların SSID adını, ağa yetkisiz erişimi engelleyen şifreyi ve bazı durumlarda Wi-Fi ağ türü, yerel ağ IP adresi, MAC adresi ve ağ profili gibi ek bilgileri sağlamaları gerekiyor.

Tüm ayarları varsayılanlarına döndüren basit bir fabrika ayarları sıfırlaması yapmanın bu ayarları kaldırmak için yeterli olacağını varsaymak mantıklı olacak, ancak Pazartesi günkü tavsiye bunun mutlaka böyle olmadığını gösterdi. Bu bilgilerin açığa çıkması durumunda, kötü niyetli aktörler bunları bir Canon yazıcısını barındıran bir ağa yetkisiz erişim elde etmek için kullanabilir.

Şirketin yaptığı açıklamada da vurgulamak istediği tam olarak bu. Kullanıcılar hem bu cihaz üzerinde hem de farklı markalardan dijital ürünlerin de verilerini imha ettiklerine emin olmaya özen göstermeli.

Enerji sektörü girişimlerine 145 milyon dolar yatırım!

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) koordinatörlüğünde, İTÜ ARI Teknokent iş birliği ile enerji sektörüne yönelik proje geliştiren girişimleri desteklemeyi amaçlayan “Enerjim Sensin Hızlandırma Programı” için 2023 yılı başvuruları başladı. Bu yıl programı başarıyla tamamlayan enerji girişimlerine toplamda 1,8 milyon TL’lik nakit ödül verilecek. Girişimciler 4 Eylül’e kadar programa başvuru yapabilecek. 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) koordinatörlüğünde, İTÜ ARI Teknokent iş birliğinde enerji sektörüne yönelik proje geliştiren girişimleri desteklemeyiamaçlayan Enerjim Sensin Hızlandırma Programı” için 2023 yılı başvuru süreci başladı. Hızlandırma programına; sürdürülebilir enerji teknolojileri, arz güvenliği, elektrik sektöründe teknolojik dönüşüm, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, enerji altyapıları, tüketici memnuniyeti ve benzeri birçok alanda güncel yaklaşımlarla enerji sektörüne yön verecek yenilikleri barındıran enerji girişimleri, 4 Eylül 2023 tarihinde kadar başvuruda bulunabilecek.

 Program boyunca başarılı olan enerji girişimleri, ‘Enerjim Sensin Demo Günü’nde 800 bin TL ve Big Bang Startup Challenge 2023 sahnesinde 1 milyon TL nakdi ödül kazanma fırsatına sahip olacak. Kazanan girişimlere program sonunda toplamda 1,8 milyon TL nakit ödül verilirken Enerjim Sensin jürisinde seçilen enerji girişimleri de Big Bang Startup Challenge’ın 342 milyon TL’lik ödül havuzundan faydalanabilecekler.

Desteklenen girimler 145 milyon dolar yatırım aldı

Elder ile EPDK desteği ve İTÜ Çekirdek iş birliği ile “Enerjim Sensin Hızlandırma Programı”nda girişimciler, yenilikçi iş fikirlerini enerji sektörünün liderlerine tanıtma fırsatı yakalayacak. Seçilen girişimler İTÜ Çekirdek’te, proje veya şirketlerini ticarileştirmeye ve büyütmeye yönelik eğitim ve seminerlerden, alanında uzman 500’den fazla mentordan, prototiplerini geliştirmek kullanabilecekleri laboratuvarlardan, hatta prototip geliştirmek için ihtiyaçları olan Ar-Ge fonu gibi pek çok hizmetten yararlanabilecek. Ayrıca, potansiyel müşterilerle bir araya gelme, ulusal ve uluslararası bağlantılara erişim, global fuar, etkinlik ve hızlandırma programlarına katılım sağlanması, yatırım imkanları gibi çeşitli avantajlar ve desteklerden yararlanma fırsatı bulacaklar. 

Girişimler yetiştirme ve büyütme alanında dünya ölçeğinde üst seviyede hizmet kapasitesine ve bu alanda kanıtlanmış başarıya sahip İTÜ Çekirdek, bugüne kadar 4.200 girişime (9.500 girişimci) destek oldu. Bu girişimler arasından 1.400’ü şirketleşerek ülkemiz için ekonomik katma değer yaratırken, desteklenen girişimler 145 milyon dolar yatırım aldı.  Söz konusu girişimlerin toplam ciroları 1 milyar TL’ye, yaratıkları istihdam ise 9 bin kişiye ulaştı. 

Girişimcileri ve genç beyinleri destekliyoruz

2016 yılından bu yana akıllı şebekeler, enerji verimliliği ve depolama gibi teknolojilerin gelişimine katkı sunarken ‘Enerjim Sensin’ gibi hızlandırma programları ile genç girişimcilerin yanında yer aldıklarını dile getiren Elder Yönetim Kurulu Başkanı Kıvanç Zaimler, “Günümüzde enerji sektöründe gerçekleşen dönüşüm; elektrikli araçlar, mikro şebekeler, dağıtık üretim ve depolama teknolojileri gibi önemli faktörlerle tetiklenmekte. Elektrik dağıtım şirketlerinin çatı örgütü olarak enerji sektöründeki dönüşüme öncülük ediyor, bu süreçte yeni girişimcileri sektörümüze kazandırmayı amaçlıyoruz. Bugün dağıtık üretim olarak ifade ettiğimiz, çatı ve cephe güneş sistemleri gibi şebekenin içine yerleşmiş tesisler, elektrikli araç şarj istasyonları, akıllı şebeke uygulamaları ve verimlilik çözümlerinin merkezinde elektrik dağıtım sektörü olarak biz varız. Enerji arz güvenliğinin sağlanması ve enerji üretiminin ekonomik olarak sürdürülebilir olması ülkelerin en büyük önceliği haline gelmiştir. Bu noktada, yaratıcı yıkımın temeli olan inovasyon kaçınılmaz bir gereklilik haline gelmiştir. Enerji sektöründeki bu inovasyonlar sayesinde gelecekteki enerji taleplerine uygun, daha verimli ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelmemiz gerekiyor. Yenilikçi fikirlerin keşfedilmesi, ticarileştirilmesi ve günlük hayatta yaygın olarak kullanılabilir hale getirilmesi, enerji sektörünü ileri taşıyacak önemli adımlardır. Enerji sektöründeki değişim ve ilerleme, sadece büyük oyuncuların değil, genç girişimcilerin de katkılarıyla gerçekleşmektedir. Elder olarak, geleceğin enerji ekosistemini yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerle donatmak için genç beyinleri destekliyor ve yeni projelerini heyecanla bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Başarmaya kararlı tüm enerji girişimlerimize davet ediyoruz

İTÜ ARI Teknokent’in, Türkiye’nin öncü kurumları tarafından iş birliği ve organizasyon yürütmek üzere özellikle tercih edilen bir çekim merkezi olmasından büyük mutluluk duyduklarını aktaran İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş ise “Enerji dünyanın en önemli gündem maddelerinden biri oldu. Bu değerli iş birliği sayesinde enerji sektöründeki inovatif girişimlere destek olarak, aslında son derece önemli bir alana dikkat çekmeye ve bir referans noktası olmaya devam ediyoruz. Girişimleri sadece finansal açıdan değil, ticarileşme, ölçeklenme, network edinme, laboratuvar alt yapısı ve mentorluk desteği sağlayarak her açıdan destekliyoruz. EPDK ve Elder gücü ile girişimlerimize sektörel know-how’ın ve desteğin kapılarını açarken, İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezimizin 12 yıllık deneyimi ile enerji sektörüne yönelik teknolojik çözüm geliştiren girişimlerimize ihtiyaçları olan her desteği sağlıyor ve büyüyüp ölçeklenmelerine yardımcı oluyoruz. Dolayısıyla başarmaya kararlı tüm enerji girişimlerimizi ‘Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’na başvurmaya davet ediyoruz” dedi.

Enerji sektörünün sürekli gelişen ve değişen yapısındaki sorunlara girişimciler aracılığıyla sıra dışı çözümler üretmek ve bu çözümleri hızla sektöre kazandırmak amacıyla düzenlenen “Enerjim Sensin Hızlandırma Programı”na; enerji alanında inovatif teknolojiler geliştiren girişimler itucekirdek.com/enerji web sitesi üzerinden başvurular gerçekleştirilebiliyor.

UBER ile taksi rezervasyonu yapmak mümkün olacak

UBER, kullanıcılarına önceden taksi yolculuğu rezerve etmelerini sağlayan Uber Rezervasyon ile daha kolay bir taksi deneyimi sunuyor.

Global teknoloji platformu Uber, İstanbul ve Ankara’daki kullanıcılarına sarı, turkuaz ve siyah taksi yolculuklarını artık önceden planlayarak uygulama üzerinden rezervasyon yapabilme imkanı sunuyor. Uber, teknolojisini kullanarak rezervasyon yapılan saatte belirtilen konumdan taksi sürücüsünün yolcuyu almasına yardımcı olacak. Uber uygulamasında bulunan “Rezervasyon” seçeneğine tıklayarak kullanıcılar, taksi yolculuklarını en az 30 dakika önceden ve en fazla 90 gün önceden rezerve edebilecek. Rezervasyon ücreti sabit bir ücret olup, kullanıcıların seçtiği Uber Taksi ürününe göre değişkenlik göstermektedir. Rezervasyon seçeneğine tıklayıp, rezerve etmek istenen taksi ürününü seçtikten sonra taksimetre ücreti ile birlikte sabit rezervasyon ücretini de içeren bir tutar görüntülenebilecek. Uber Rezervasyon, yalnızca kredi kartı ile gerçekleştirilen yolculuklarda geçerli olacak.  

Uber uygulamasını kullanıcılarımızın ihtiyaçlarına göre sürekli geliştiriyoruz

Uber Rezervasyon özelliğinin Uber’in taksi sektörüne getirdiği bir yenilik olacağına inandıklarını söyleyen Uber Türkiye CEO’su Neyran Bahadırlı, “Global bir marka olarak uygulamamıza Türkiye’deki kullanıcılarımızın ihtiyaçları doğrultusunda yeni özellikler eklemenin mutluluğunu yaşıyoruz. Uber kullanıcıları artık rezervasyon özelliği ile taksi yolculuklarını önceden planlayarak İstanbul ve Ankara’da daha planlı bir taksi deneyimi yaşayabilecekler. Uber teknolojisini kullanarak, ulaşım alanında yenilikler üzerinde çalışmalarımıza devam edeceğiz” diye konuştu. 

Ford, direksiyona dokunmadan otonom sürüşü deniyor

Ford, Büyük Britanya’daki otoyollarda kullanım için düzenleyici kuruluş onayı alan 2. seviye eller serbest gelişmiş sürücü asistanını, tanıtarak sektörde önemli bir dönüm noktasına imza attı.

BlueCruise, Kanada ve ABD’de Consumer Reports tarafından ‘En Beğenilen Aktif Sürüş Asistanı Sistemi’ seçilirken, bu teknoloji ile donatılan 193.000 Ford ve Lincoln aracının sürücüleri bu ülkelerde halihazırda 102 milyon kilometreden fazla yolu eller serbest kat etti.  

Şimdi ise Birleşik Krallık Ulaştırma Bakanlığı Ford BlueCruise2 teknolojisine yeşil ışık yakıyor. Böylece BlueCruise özelliğine sahip Mustang Mach-E modellerinin sürücüleri; İngiltere, İskoçya ve Galler’de4 Mavi Bölgeler olarak belirlenen, 3.700 kilometre uzunluğundaki önceden haritalandırılmış otoyollarda “eller serbest, gözler yolda” sürüş teknolojisini kullanabilecek.

BlueCruise, gelişmiş sürücü asistan sisteminin konfor ve rahatlık avantajlarını bir üst seviyeye taşıyor. Sistem, yol ve hız işaretlerinin yanı sıra değişen trafik koşullarını izleyerek direksiyonu, gazı, freni ve şerit içinde konumlandırmayı kontrol ediyor, ayrıca sıkışık trafikte tamamen durmak da dahil, öndeki araçlarla güvenli ve tutarlı mesafeleri koruyor. Buna ek olarak, gelişmiş kızılötesi kamera teknolojisi de sürücünün dikkatini güvenlik için sürekli kontrol ediyor. 

“Ford BlueCruise’un bir Avrupa ülkesinde kullanım için onay alan ilk eller serbest sürüş sistemi olması sektörümüz için önemli bir adım,” diyen Ford Model e Avrupa Genel Müdürü Martin Sander sözlerine şöyle devam etti: “Modern otoyollar kendine en çok güvenen sürücüler için bile zorlu ve korkutucu olabilir. BlueCruise, ‘ağır işlerin’ bir kısmını üstelenerek otoyol sürüşünü biraz daha zahmetsiz hale getirebiliyor, sürücülere güven ve rahatlık sağlayabiliyor.”

Büyük Britanya’daki 2023 model Ford Mustang Mach-E sahipleri5 BlueCruise’u abonelik aracılığıyla etkinleştirebilecek ilk kişiler olacak.Abonelik, uzun yolculukları ve tatilleri kapsayacak esnekliği sağlarken gelişmiş sürücü destek sistemini de öngörülen araç kullanımına göre etkinleştiriyor. 

Sezgisel ve güven uyandıran bir deneyim sunmak için dünya çapında 1,1 milyon kilometreden fazla süren gelişmiş sürücü asistan sistem testleri sırasında ince ayarlardan geçirilen BlueCruise, Ford’un mobilite çözümlerinde öncülük yolculuğunda önemli bir kilometre taşı.

BlueCruise’un mevzuata ilişkin koşullar elverdiğinde diğer Avrupa ülkelerinde de devreye alınması ve önümüzdeki yıllarda sistemin daha fazla Ford aracını kapsaması bekleniyor.

Eller serbest, gözler yolda sürüş deneyimi

BlueCruise, Ford’un yasal hız sınırları dahilinde trafiğe otomatik olarak ayak uydurup tamamen durabilen Akıllı Adaptif Hız Kontrol (IACC)2 özelliğini temel alıyor. Eller serbest modu, dikkatlerini yola vermeye devam etmeleri halinde sürücülerin otoyolun onaylı Mavi Bölge bölümlerinde ellerini direksiyondan çekerek araç kullanmalarına olanak tanıyor, böylece uzun sürüşler sırasında ek konfor sağlıyor. 

BlueCruise donanımlı araçlar eller serbest sürüşe geçmeden önce şerit işaretlerinin görünür olduğunu, sürücünün gözlerinin yolda olduğunu ve diğer koşulların uygunluğunu teyit ediyor. Sistem, eller serbest modunun aktif olduğunu bildirmek üzere renk körlüğü olan kişileri de kapsayacak şekilde etkili metin ve mavi aydınlatma ipuçları içeren animasyonlu küme geçişleri kullanıyor. 

Maksimum 130 km/saat hızda çalışan BlueCruise, yoldaki diğer araçların konumunu ve hızını tespit ve takip etmek için radarların ve kameraların bir kombinasyonunu kullanıyor. Aracın önünü gören bir kamera, şerit ve hız işaretlerini algılıyor. Hatta sistem, sürücü güneş gözlüğü takmış olsa bile nereye baktığını tespit edebilmek ve başının pozisyonunu kontrol etmek için gösterge panelinin altında bulunan ve sürücüye dönük olan bir kızılötesi kamera kullanıyor.

Sistem, sürücünün dikkatinin dağıldığını algılarsa, önce gösterge panelinde uyarı mesajları beliriyor; ardından sesli uyarılar ve fren aktivasyonları geliyor, son olarak direksiyon kontrolü korunarak araç yavaşlatılıyor. Sürücü, Mavi Bölge’den çıkış esnasında kendisinden istenmesine rağmen ellerini direksiyon simidine geri koymadığında da benzer eylemler gerçekleştiriliyor.

Düzenleyici mercilerle birlikte çalışan Ford, opsiyonel Teknoloji Paketi veya Konfor Paketi ile donatılmış ve 2023’ten önce üretilmiş Mustang Mach-E modellerine de ilerleyen dönemde Ford Power-Up yazılım güncellemesi yoluyla BlueCruise sunma fırsatlarını araştırıyor.

Tüm yolculukların ötesinde

Ford mühendisleri, BlueCruise ve destekleyici özellikleri de dahil olmak üzere, en yeni nesil gelişmiş sürücü destek sistemlerini test etmek için Avrupa yollarında 160.000 kilometrelik test gerçekleştirirken, sistem geçen yıl ABD ve Kanada pazarlarına sunulmadan önce bu ülkelerde 965.000 kilometreden fazla yol kat etti. Büyük Britanya’daki test sürüşleri; aşınmış şerit işaretleri, kötü hava koşulları ve yol çalışmaları gibi sürücülerin her gün karşılaştığı durumlarla başa çıkma yeteneğinin kanıtlanmasına yardımcı oldu.

BlueCruise, Mustang Mach-E’nin Çarpışma Önleme Yardımcısı,2 Aktif Park Asistanı 2.02 ve Ford’un 15.5 inç dokunmatik ekranla desteklenen SYNC 4A bağlantı sistemini7 de içeren teknoloji paketinin en son üyesi.

Şarjlar arasında 600 kilometreye kadar elektrikli sürüş menzili9 sunan Mustang Mach-E, Ford’un 2024 yılına kadar Avrupa’da sunmayı planladığı tamamen elektrikli dokuz aracından biri. Aynı zamanda binek segmentinde Ford’un ilk elektrikli aracı olan Mustang Mach-E, şimdiye kadarki en gelişmiş teknolojileri sıfır emisyonlu sürüş performansıyla bir araya getiriyor. Ford, 2035 yılına kadar tüm araç satışlarında sıfır emisyona ve Avrupa’daki tesis, lojistik ve tedarikçi ayak izinde karbon nötre ulaşmayı planlıyor.

Worldcoin şirketlerin ve hükümetlerin de kullanımını hedefliyor

Kripto paranın çıkışı ve yaygınlaşması ile birlikte küresel bir kripto para birimi her zaman konuşulan bir konuydu. Bu yönde atılan ilk adım kabul edilebilecek olan Worldcoin şirketlerin ve hükümetlerin de kullanımına izin vereceğini açıkladı.

OpenAI CEO’su Sam Altman tarafından ortaklaşa kurulan Worldcoin, geçen hafta piyasaya sürüldü ve kullanıcıların dijital bir kimlik karşılığında iris taramalarını ve bazı ülkelerde bir “kimlik ve finansal ağ” oluşturma planlarının bir parçası olarak ücretsiz kripto para birimi vermelerini gerektiriyor.

Dünyanın dört bir yanındaki kayıt sitelerinde, insanlar yüzlerini taratıyor ve gizlilik kampanyacılarının biyometrik verilerin kötüye kullanılabileceği konusundaki endişelerine omuz silkiyorlar. Worldcoin, çoğunlukla son iki yılda bir deneme süresi boyunca 2,2 milyon kişinin kaydolduğunu söylüyor. İngiltere, Fransa ve Almanya’daki veri gözlemcileri projeyi incelediklerini söylediler.

Projenin arkasındaki San Francisco ve Berlin merkezli şirket olan Tools For Humanity’nin Avrupa genel müdürü Ricardo Macieira, “Elimizden gelen en büyük finansal ve kimlik topluluğunu oluşturma misyonundayız.” dedi.

Worldcoin, Mayıs ayında bir finansman turunda Blockchain Capital, a16z crypto, Bain Capital Crypto ve Distributed Global dahil olmak üzere risk sermayesi yatırımcılarından 115 milyon dolar topladı.

Macieira, Worldcoin’in Avrupa, Latin Amerika, Afrika ve “dünyanın bizi kabul edecek tüm bölgelerinde” faaliyetlerini başlatmaya devam edeceğini söyledi. Worldcoin’in web sitesi, insanları yapay zekadan ayırt etmek, “küresel demokratik süreçleri” etkinleştirmek ve evrensel temel gelire “potansiyel bir yol” göstermek de dahil olmak üzere çeşitli olası uygulamalardan bahsediyor, ancak bu sonuçlar garanti edilmiyor.

Geçen hafta İngiltere, Hindistan ve Japonya’daki kayıt sitelerinde Reuters tarafından görüşülen çoğu kişi, şirketin doğrulanmış kullanıcıların talep edebileceğini söylediği 25 ücretsiz Worldcoin jetonunu almak için katıldıklarını söyledi.

“Evrensel temel gelir elde edenlerin biz olacağımızı sanmıyorum. Macieira, “Hükümetlerin veya diğer kuruluşların bunu yapmasına izin veren altyapıyı yapabilirsek çok mutlu oluruz.” dedi.

Düzenleyiciler ve gizlilik kampanyacıları, kullanıcıların bilgilendirilmiş onay verip vermediği ve bir şirketin verileri işlemekten sorumlu olup olmaması gerektiği de dahil olmak üzere Worldcoin’in veri toplamasıyla ilgili endişelerini dile getirdiler. Worldcoin’in web sitesi, projenin “tamamen özel” olduğunu ve biyometrik verilerin silindiğini veya kullanıcıların şifreli biçimde saklanmasını tercih edebileceğini söylüyor.

Tools For Humanity’nin orada bir ofisi olduğu için Avrupa Birliği’nde yargı yetkisine sahip olan Bavyera Devlet Veri Koruma Denetimi Ofisi, hassas verilerin büyük ölçekli işlenmesiyle ilgili endişeler nedeniyle Kasım 2022’de Worldcoin’i araştırmaya başladığını söyledi ve Bavyera düzenleyicisinin başkanı Michael Will, Worldcoin’in sisteminin “güvenli ve istikrarlı” olup olmadığını araştıracağını söyledi.

Cayman Adaları merkezli bir kuruluş olan Worldcoin Vakfı, gizlilik endişelerini ele alarak yaptığı açıklamada, kişisel verileri düzenleyen tüm yasalara uyduğunu ve yönetim organlarının gizlilik ve veri koruma uygulamaları hakkında bilgi talepleriyle işbirliği yapmaya devam edeceğini söyledi.

Microsoft Teams, Rus hacker’ların saldırısı altında!

0

Microsoft Teams son günlerde sık bir şekilde Rusya kaynaklı hacker saldırılarına uğruyor. Microsoft araştırmacıları Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Rus hükümeti bağlantılı bir bilgisayar korsanlığı grubunun, kullanıcıları teknik destektenmiş gibi davranan Microsoft Teams sohbetlerine dahil ederek oturum açma kimlik bilgilerini çalma kampanyasıyla düzinelerce küresel kuruluşu hedef aldığını söyledi.

Araştırmacılar, Rusya kaynaklı bilgisayar korsanlarının teknik desteğe benzeyen etki alanları ve hesaplar oluşturduğunu ve Teams kullanıcılarını sohbetlere dahil etmeye ve çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) istemlerini onaylamalarını sağlamaya çalıştığını söyledi.

Microsoft Teams katılımcı sayısı

“Microsoft, aktörün etki alanlarını kullanmasını azalttı ve bu etkinliği araştırmaya ve saldırının etkisini düzeltmek için çalışmaya devam ediyor” diye eklediler.

Bilgisayar korsanları, Microsoft blogundaki ayrıntılara göre, teknik destek varlıkları gibi görünen ve içlerinde “microsoft” kelimesi olan yeni alan adları yapmak için küçük işletmelere ait zaten ödün verilmiş Microsoft 365 hesaplarını kullandılar.

Araştırmacılar, bu alanlara bağlı hesapların daha sonra Teams aracılığıyla insanları yemlemek için kimlik avı mesajları gönderdiğini söyledi. Hackerların hedef olarak neden Microsoft Teams’i seçtiğine ilişkin net bir veri yok. Uzmanların yorumları Rusya’nın siber boyutta elini güçlendirerek bu gücü toplum mühendisliği ve istihbarat için kullanma hevesinin olduğu yönünde.

İş ve sosyal alanda bu kadar çok kullanılan bir hizmetin ele geçirilmesi durumunda şirketin hangi adımları atacağı ya da hizmetini ve kullanıcı verilerini koruyup koruyamayacağının yarattığı belirsizlik endişe verici.

Xpeng, otonom sürüş teknolojisinde Tesla’ya meydan okudu!

Elektrikli araç piyasası, kullanıcıların konsepti benimsemesi ile birlikte her geçen daha da gelişiyor. Sektöre BYD, Tesla ve Xpeng öncülük ediyor ve kendi aralarında aslında bir liderlik mücadelesi veriyorlar.

Her biri bir diğerinde olma yeni bir teknolojiyi araçlarına katarak fark yaratmaya çalışıyorlar. Geçtiğimiz günlerde bu mücadele ile ilgili ilginç ve bir o kadar da iddialı bir açıklama geldi; Xpeng’in otonom sürüş teknolojisi başkanı, kendi kendine sürüş teknolojisinde her zaman Tesla’dan daha iyi olacaklarını iddia etti.

Şirket, 2022’de XNGP adı verilen bir otonom sürüş teknolojisi tanıttı ve bu teknoloji Guangzhou, Şangay, Shenzhen ve Pekin gibi bir çok şehirde övgüyle kullanılıyor. Ve bir yüzdelik vermek gerekirse bir insandan %90 kadar daha iyi bile olduğu iddia ediliyor.

Dahası, Xpeng’in kurucusu He Xiaopeng büyük bir söz verdi: Xpeng, 2023’te Çin’de tamamen otonom sürüş araçlarını piyasaya süren ilk kişi olacak. Arabalarının ülke genelinde 50’den fazla şehirde kendi başlarına sürmesini planlıyorlar. Son zamanlarda, Xpeng’in Otonom Sürüş Otomobillerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Wu Xinzhou, teknolojilerinden bahsetti.

Wu, kendi kendine gidebilen bir araç yapmanın bir pazarlama numarası olmadığını söyledi. Çok çalışılması gereken ciddi bir proje. Bunu hızlı bir şekilde yapamazsınız ve güçlü bir ekip ve çok sayıda test gerektirir. Tesla’nın FSD’sinin Çin’e gelip Çinli araç üreticileriyle rekabet etmesi sorulduğunda Wu kendinden emindi. Dedi ki, “Tesla şimdi gelse bile daha iyi olacağız. Otonom sürüş arabalarımız Çin’de onlarınkinden daha iyi çalışıyor.”

“Tesla için endişelenmiyoruz. Yakında hazır olacaklarını sanmıyorum. Sanırım en az bir yıla ihtiyaçları var. Ve hazır olduklarında bile sorun değil, biz yarışmaya hazırız. Tesla ile her zaman adil bir şekilde rekabet etmek istedik.” Wu, “Tesla’nın asla Xpeng’den daha iyi olmayacağına inanıyorum, çünkü çalışmalarımız daha verimli ve mühendislerimiz daha çok çalışıyor.” dedi. Xpeng’in şehri NGP zaten birçok şehirde kullanılıyor ve insanlar onu seviyor. Yoğun trafik, işlek yollarda şerit değiştirme ve diğer arabaları geçme gibi zor durumlarda iyi çalışır.

Şu anda Tesla’nın FSD’si Çin’e gelmedi ve yerel koşullarda büyük testlere başlamadı. Ama kazandığında, kimin kazandığını görmek ilginç olacak: Xpeng’in NGP’si, Huawei’nin ADS’si veya Tesla’nın FSD’si.

Twitch yayıncısı New York’un ortasında isyan çıkarmakla suçlanıyor!

Ünlü Twitch yayıncısı ve içerik üretici Kai Cenat, New York’taki Union Square’de binlerce kişilik kalabalığın bir çekiliş için toplanmasının ardından düzinelerce insanın tutuklandığı ve birkaç polis memurunun yaralandığı bir isyanı ve yasadışı toplantıyı kışkırtmakla suçlanıyor.

YouTube’da 4 milyondan fazla, Instagram’da 5 milyondan fazla ve Twitch’te 6,5 milyon takipçisi olan Cenat, Çarşamba günü Twitch yayını sırasında Cuma günü saat 16:00’da Union Square Park’ta “büyük bir çekilişe” ev sahipliği yapacağını söyledi.

Yayında, Union Square’deki bir kamyondan bilgisayarlar, Play Station 5’ler, mikrofonlar, klavyeler, web kameraları, oyun sandalyeleri, kulaklıklar ve hediye kartları vereceklerini söyledi. “New York’un bunu gerçekten hak ettiğini hissediyorum” dedi.

Belirtilen tarihte parkta Binlerce çocuktan oluşan bir kalabalık oluştu. Kalabalık, NYPD’yi en yüksek afet müdahalesi seviyesi olan “Seviye 4” yanıtını etkinleştirmeye teşvik etti. NYPD polis şefi Jeffrey Maddrey, kalabalık büyüdükçe “parktaki bireylerin polise ve halka karşı şiddet eylemlerinde bulunmaya başladığını” söyledi. Bazı katılımcıların yakındaki bir şantiyeden tehlike oluşturabilecek aletler aldığını söyledi.

Maddrey, Twitch yayıncısının polisi organizasyon konusunda uyarmadığını ve izin de almadığını söyledi. Bu toplantının tamamen yasa dışı olduğu belirtildi. Cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında, New York Belediye Başkanı Eric Adams, “dış influencerların” “durumu ağırlaştırmaya teşebbüs etmiş” olabileceğine inandığını söyledi.

Adams, ”Ücretsiz GameBoys almaya, duman bombası getirmeye ve M-80’leri getirmeye gelmiyorsunuz.” dedi. Belediye başkanı, “gerçekten çirkine dönüşebilecek” toplantının polislik sorunu olmadığını söyledi. “Bu bir ebeveynlik sorunu.” dedi.

Maddrey, çılgınlıkta birkaç polis memurunun yaralandığını ve polis kalabalığı temizlemek için çalışırken “oldukça az” kişinin tutuklandığını söyledi. Kendi üniformasını işaret ederek, “Kalabalığın ortasındaydım, birden fazla şeyle vuruldum.” dedi.

Maddrey Cuma gecesi düzenlediği basın toplantısında, polisin 30’u çocuk olmak üzere 65 kişiyi tutukladığını söyledi. Polis memurlarının yanı sıra kalabalıkta yaralanan gençleri de gördüğünü kaydetti. Şef, Cenat’ın diğer suçlamaların yanı sıra bir isyanı ve yasadışı meclisi kışkırtmakla suçlandığını söyledi.

Maddrey, ”Gençlerin iyi vakit geçirmesine karşı değiliz, gençlerin toplanmasına karşı değiliz.” dedi. “Ama tehlikeli olduğu bu seviyede olamaz. Bugün birçok insan yaralandı.” Kalabalık parktan dağılırken, polisin hala “Manhattan’ı dolaşan kalabalığı” izlediğini söyledi.

Cenat, Çarşamba günkü yayını sırasında katılımcıların YouTube ve yayınla ilgili “rastgele soruları” doğru bir şekilde yanıtlayarak ödüller kazanabileceklerini söyledi. “Doğru anlarsan, bum, bir PS5 alırsın, aynen böyle!” dedi.

Cenat, etkinliğin bir kısmı için Cuma günü Twitch’te canlı yayın yaptı ve kalabalığın videolarını yayınladı. Görünüşe göre bir kamyonun içinden yayınlanan bir videoda, kaotik toplantıyı şöyle anlattı: “Herkes kendisi için. Dışarıda bir savaş var.” Ayrıca ağır polis varlığını da anlattı.

Cuma öğleden sonra, Instagram hikayesinde kalabalığın haberlerini gösteren bir resim yayınladı ve “Sizi sonuna kadar seviyorum, harikasınız.”

“Güvende kal.” diye ekledi.

Elon Musk, Apple’dan X içerik üreticileri için indirim isteyecek!

Elon Musk, X sosyal ağındaki abonelikler yoluyla para kazanan içerik oluşturucular için daha düşük App Store ücretleri hakkında Apple CEO’su Tim Cook ile konuşmayı planladığını söyledi.

İçerik oluşturucu desteğiyle ilgili bir gönderide Musk, Apple’dan Twitter’daki bir yaratıcının kazandığı toplam ücretin yüzde 30’u yerine Twitter’ın tuttuğu içerik oluşturucu ücretinin yüzde 30’unu toplamasını istemeyi planladığını söyledi. Bu, potansiyel olarak Apple’a Twitter’ın içerik oluşturuculara ödediği paranın çok daha düşük bir kesimini verecek.

Tim Cook

Musk, Twitter’ın 100.000 doların altında kazanan içerik oluşturuculardan herhangi bir ücret toplamayı planlamadığını söyledi. 100 bin dolardan sonra Twitter, bir içerik oluşturucunun kazançlarının yüzde 10’unu toplayacak, ancak ilk 12 ay tüm içerik oluşturucular için ücretsiz olacak. Apple kabul ederse, Apple, Twitter’ın 100 bin dolardan fazla kazanan içerik oluşturuculardan aldığı yüzde 10’luk kesintinin yüzde 30’una hak kazanacak.

Apple, iOS cihazlarda Twitter uygulaması aracılığıyla yapılan abonelik satın alımlarından uygulama içi satın alma ücretlerini topluyor. Apple, bir aboneliğin ilk yılı için yüzde 30 ve sonraki her yıl için yüzde 15 kazanıyor. Apple, App Store’daki tüm dijital satın alımlarda aynı kesimi alıyor ve Cupertino şirketi, kurallarına istisnalar yapmasıyla tanınmıyor.

Musk’ın isteği, Apple ücretini doğrudan içerik oluşturucudan ziyade bir içerik oluşturucuya ödeme yapan her aboneden topladığı için mevcut uygulama içi satın alma kurulumuyla çalışmıyor.

Facebook, Apple’ın içerik oluşturucular için Facebook abonelik seçeneğinden topladığı ücreti protesto etti, ancak Apple politikalarını değiştirmedi. Bunun yerine Facebook, insanları Musk’ın Apple’ın aldığı ücretleri sınırlamak için kullanabileceği bir yöntem olan bir mobil cihaz yerine web’de abone olarak içerik oluşturucuları desteklemeye teşvik ediyor.

Musk geçmişte Apple’ın App Store ücretlerini eleştirdi, Apple’ın topladığı kesintiyi “kesinlikle iyi değil” olarak nitelendirdi ve bunu “internet üzerinde %30 vergiye” benzetti.

Çin, çocukların telefon kullanımına sınırlama getirdi!

0

Kalabalık ve genç bir nüfusa sahip olması ile bilinen Çin, 18 yaş altındaki çocukların akıllı telefon kullanımını kısıtlama kararı aldı.

Çin Siber Uzay İdaresi (CAC), akıllı cihaz sağlayıcılarının, 18 yaşın altındaki kullanıcıların mobil cihazlardan internete erişmesini engelleyecek çocuk modu programlarını akşam 10’dan sabah 6’ya kadar tanıtmasını istediğini söyledi. CAC’a göre; sağlayıcıların önerilen reformlar kapsamında zaman sınırları belirlemeleri gerekiyor.

16 ila 18 yaş arası kullanıcılara günde iki saat, sekiz ila 16 yaş arasındaki çocuklara bir saat, sekiz yaşından küçük çocuklara ise sadece sekiz dakika izin verilecek. Ancak CAC, hizmet sağlayıcıların ebeveynlerin gençleri için zaman sınırlarının dışına çıkmasına izin vermesi gerektiğini söyledi.

çocuklarda ekran süresi
çocuklarda ekran süresi

Çinli teknoloji firmalarındaki hisseler, CAC’nin 2 Eylül’e kadar kamu geri bildirimlerine açık olduğunu söylediği taslak yönergelerini yayınlamasının ardından Hong Kong’daki öğleden sonraki ticarette çoğunlukla düştü.

Shanghai Shenlun hukuk firmasında avukat olan Xia Hailong, kuralların internet şirketleri için baş ağrısı olacağını söyledi. “Bu yeni düzenleyici gereklilikleri düzgün bir şekilde uygulamak için çok fazla çaba ve ek maliyet” dedi.

“Ve uyumsuzluk riski de çok yüksek olacak. Bu nedenle, birçok internet şirketinin reşit olmayanların hizmetlerini kullanmasını doğrudan yasaklamayı düşünebileceğine inanıyorum.”

Yetkililerin aldığı kararın arkasında hem fiziksel hem psikolojik sağlık sebepleri yatıyor

Yetkililer son yıllarda gençler arasında miyopi ve internet bağımlılığı oranları konusunda giderek daha fazla endişe duyuyorlar.

2021’de hükümet 18 yaşın altındaki video oyunu oyuncuları için sokağa çıkma yasağı getirdi. Bu, Tencent gibi oyun devlerine büyük bir darbe vurdu.

Önerilen kurallar, Pekin’den teknoloji endüstrisine yönelik yıllarca süren düzenleyici baskının sona erdiğine dair sinyallerden sonra geldi. Yetkililer, teknoloji devlerinin gelişimini desteklemeye bakacaklarını söylediler.

Ozon, Türkiye’den Rusya’ya dijital ticaret kapısı açıyor!

0

Türkiye’de bir yıldan sonra Türk satıcılarla ortak çalışmalarının sonuçlarını değerlendiren Ozon Global, Türk satıcılara Rusya’da işlerini büyütme ve satışlarını artırma konusunda yeni ipuçları verdi.

Rus pazar yeri Ozon, Hilton İstanbul Bomonti Otel ve Konferans Merkezi’nde her yıl düzenlediği COM.E ON Forum’a ev sahipliği yaparak gelecek yıl için Türkiye’de iş geliştirme planlarını açıkladı. Foruma 400’den fazla Türk perakende markası, girişimci ve tekstilci katıldı.
Ozon’un sınır ötesi ticaret alt birimi olan Ozon Global, Rus tüketicilerin yurt dışından gelen ürünlere artan ilgisi ışığında ürün yelpazesini genişletmek için geçen yıl Türkiye pazarına girdi. Ağustos 2022’de şirket, yerel girişimcilerle işbirliğini genişletmek için Türkiye’de bir ofis açtı.

Ozon Türkiye Genel Müdürü Hazal Maraş ile Rusya’ya Türkiye’den e-ticaret kapısı açan Ozon’un geldiği noktayı, yatırımlarını ve Türkiye’den Rusya’ya satış yapmak isteyen kişi ve kurumlara sunduğu fırsatları konuştuk.

ozon rusya

Türk Ürünlerine Talep 41 Kat Arttı

Giyim ve ayakkabıdan elektroniğe Türk ürünleri Rusya’da yüksek talep görüyor, bu da siparişlerde 41 kat artış ve pazar yerinde (yıllık bazda) 9 kat artışla 800.000 ürün kaleminin olmasına yol açtı. Şu anda Ozon’da 800’den fazla aktif Türk satıcısı, Ozon’un 60 milyonluk alışveriş kitlesi arasında görülmemiş bir popülerliğe sahip giysi, ev eşyası, mutfak gereçleri de satıyor.

Türkiye’deki stratejik hedefimiz, Türkiye’den Rusya’ya ve sınır ötesi ticaret hacmini artırmak ve Türk girişimcilerin Rusya pazarına girmelerindeki mevcut engelleri aşmalarına yardımcı olmaktır. Rusya’daki müşterilerin yabancı satıcıların ürünlerine olan ilgisindeki artış göz önünde bulundurularak Türk satıcılara Ozon Global aracılığıyla Rusya’ya ürün satarak işlerini büyütmeleri için eşsiz bir fırsat sunulmaktadır. Ozon Global CEO’su Stepan Gusamov, “Rus online kullanıcı kitlesinin %60’ından fazlası Ozon’dan alışveriş yapıyor ve ülkelerimiz arasında bağlantı kuran bir köprü görevi görmekten ve Türk satıcıları çabalarında desteklemekten çok mutluyuz” dedi.

Ozon Global’in çeşitli ürün gruplarında ve lojistik alanlardaki üst yönetimi forumda şirketin bölgede her yıl elde ettiği başarıları sundu ve satışları kolaylaştıracak yeni özellikleri ele aldı.

“Türkiye’den Rusya’ya hızlı ve istikrarlı teslimat sağlamak için, ülkedeki çalışmalarımızın ilk aylarında kendi lojistik çözümümüz olan Ozon Global Partner Delivery’yi tanıttık. Teslimat sürelerini yarıya indirmeyi başardık, böylece Rusya’daki müşteriler artık siparişlerini 5-10 gün içinde teslim alabiliyor. Ozon Global Türkiye Başkanı Hazal Maraş, “Bizim en büyük avantajımız, satıcılarımıza yurt dışından Rusya’ya ürün sevkiyatı konusunda destek olmanın yanı sıra, Ozon’un Rusya’daki kapsamlı lojistik altyapısını da onlara sunabilmemizdir” dedi.
Ozon’un 1,5 milyon metrekareyi aşan geniş lojistik ağı, 140 milyonu aşan Rusya nüfusunun %70’inin Ozon’un teslim alma noktasına 10 dakikalık bir yürüyüşle ulaşabileceği şekilde kurgulandı.
“Ozon Global, iletişim engellerini ortadan kaldırmak için Türkçe müşteri hizmetlerini başlattı. Ayrıca Türk satıcılar, Ozon’un geliştirdiği analitik araçlarına da erişebiliyor. Bu araçlar, potansiyel müşterinin bir portresini oluşturmaya, satışların nasıl artırılacağını incelemeye ve hangi ürünlerin hangi bölgelerde en çok satıldığını analiz etmeye yardımcı olur. Analitik araçlarının dikkatli kullanımıyla satıcılar satışlarını önemli ölçüde artırabilir,” diye ekledi.

Ozon Hakkında

Ozon, her ay on milyonlarca ziyaretçisi olan, hızla büyüyen bir çevrimiçi pazar yeri ve gelişmiş bir lojistik ağıdır. Ozon aktif olarak çevrimiçi bir platform olarak gelişiyor – mağaza vitrinindeki ürün yelpazesinin %90’ından fazlası şimdiden pazar yeri ortakları tarafından oluşturuluyor. Şu anda 250.000’den fazla satıcı, kitap ve giyimden gıda ve sağlık ürünlerine kadar 20’den fazla kategoride 196 milyondan fazla ürün üretiyor. Ayda 60 milyondan fazla kullanıcı Ozon’u ziyaret ederken, binlerce girişimcinin Rusya’nın 11 zaman diliminde mal satmasına olanak tanıyan Ozon’un gelişmiş lojistik altyapısı sayesinde şimdiden yaklaşık 37 milyon müşteri sipariş alıyor.

OpenAI ters köşe yaptı: GPT-5 yolda!

0

OpenAI ters köşe yaptı! Şirket, uzun bir süredir inkar etmesine rağmen; GPT-5 için kolları sıvadı. Amerika Birleşik Devletleri Patent ve Ticari Marka Ofisi’ne (USPTO) “GPT-5” ticari markası için başvuruda bulunuldu. 18 Temmuz 2023 tarihli başvuru şu an devam ediyor.

Başvuru; dil modellerini, insanın konuşması ve yapay zeka üretimini, doğal dil işleme, oluşturma, anlama ve analiz ile ilgili indirilebilir bilgisayar programlarını ve yazılımlarını kapsıyor.

Yapılan başvuru şu anda “yeni başvuru izleme” aşamasında, yani kabul edildi fakat avukata atanmayı bekliyor. Amerika Birleşik Devletleri Patent ve Ticari Marka Ofisi web sitesi, 29 Eylül 2022 – 13 Ekim 2022 tarihleri arasında gönderilen başvuruları işlediğini belirtiyor.

GPT-5’in ticari marka haline edilmesi birçok şeyi netleştirecek. Yakın tarihli bir etkinlikte, OpenAI CEO’su Sam Altman, GPT-5’in gelişimini tartıştı ve “GPT 5’ten önce yapacak çok işimiz var. Bunun için çok zaman alıyor. Buna kesinlikle yakın değiliz. Daha fazla güvenlik denetimi yapılması gerekiyor. Keşke size bir sonraki GPT’nin zaman çizelgesinden bahsedebilseydim” şeklinde açıklamada bulundu.

Tüm bu olanlar elbette GPT-5’in hemen yarın kullanıma başlayacağı anlamına gelmiyor fakat yapılmış bir patent başvurusu bu alanda çalışma yapılmadığını iddia eden bir CEO’yu yalancı çıkarmak için yeterli.

Bir CEO’nun yapılan çalışmaları gizli tutmaktan ne gibi bir fayda elde edebileceği burada araştırılması gereken asıl nokta. Geçtiğimiz günlerde de bununla ilgili bazı tartışmalar olmuştu. Asıl nedeni yayınlandığında anlaşılacak.