Techinside Google News
Techinside Google News

Mobil uygulamaları yüklerken nelere izin verdiğinizi biliyor musunuz?

Türkiye’nin Yeni Ekonomi Programı, dijital para ile ilgili son gelişmeler, kullanıcı deneyiminin karanlık yüzü “Dark Patttern” ve mobil uygulama ekosisteminin hukuk ile imtihanını masaya yatırdık!

Techinside’da teknolojiden ekonomiye iş dünyasından pazarlamaya gündemdeki en sıcak konuların bilişim hukuku cephesindeki yansımalarını konuşacağımız yepyeni bir video serisine başladık. Av. Görkem Gökçe ile 4 Soru 4 Cevap’ın ilk bölümünde Türkiye’nin Yeni Ekonomi Programı, dijital para ile ilgili son gelişmeler, kullanıcı deneyiminin karanlık yüzü “Dark Patttern” ve mobil uygulama ekosisteminin hukuk ile imtihanını konuştuk.

Türkiye’nin ekonomide üç yıllık yol haritasını belirleyen Orta Vadeli Program’ın (OVP) ayrıntıları geçtiğimiz haftalarda açıklanmıştı. Bu program kapsamında dijital dönüşüm süreçlerinden de söz ediliyor. Bu dönüşümlerin Türkiye ekonomisine, özellikle büyüme, istihdam ve finansal istikrar açısından etkileri olacağı konuşuluyor.

- Advertisement -

Av. Görkem Gökçe’ye göre özellikle istihdam tarafında programın siber güvenlik, kripto varlıklar, yapay zeka gibi alanlarda etkilerini görebiliriz. Görkem Gökçe, “Hükümetin idari kurumlarının denetimi arttıkça ve bu denetimin alt yapısı güçlendikçe mali tarafta yatırımların artışını görebiliriz. Hatta global taraftan da bu yatırımları bekleyebiliriz. Diğer yandan bu proje ile uçtan uca bir dijital dönüşüm için kapsamlı bir reform beklendiğini de söyleyebiliriz. Proje kapsamında konu edilen adımların tümü atılırsa, dijital dönüşümün maliyetleri daha düşüreceği, inovasyonu artıracağı, dijital mecralara ilişkin yeni istihdam olanakları sağlayacağını görmemiz mümkün.  Eğer uçtan uca ve bütüncül bir yaklaşımla reformlar yapılır ve takip edilirse dijital dönüşüme ilişkin yeni ekosistem çeşitli fırsatları da beraberinde getirecektir” dedi.

Dijital Türk Lirası ile piyasa güvenli bir finansal araca daha kavuşacak

Aslında yeni bir konu olmasa da Dijital Türk Lirası (DTL) projesi ara ara yeniden gündeme taşınıyor ve finansal ekosistemde heyecan yaratıyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından başlatılan bir inisiyatif olan DTL, Türk Lirası’nın dijital bir temsilini sağlayan bir proje olarak karşımıza geliyor. DTL ile geleneksel kağıt ve madeni para yerine dijital bir formda Türk Lirası kullanımının teşvik edilmesi amaçlanıyor. Av. Görkem Gökçe, DTL projesi için hükümetin ve idari kurumların adımlar atması elbette bize heyecan veriyor. Ancak bu projenin çığır açacak bir iş olmasını beklemek anlamlı olmaz. Dijital TL üzerinde konuşulan ama şu ana dek çok aşama kaydedemediğimiz konulardan biri. Gerçekleşmesi halinde piyasa güvenli bir finansal araca daha kavuşmuş olacak. Ayrıca finansal piyasalarda verimlilik artırıcı bir etkisinin olacağı da konuşuluyor” dedi.

Karanlık tasarımlar sadece reklam pazarını etkileyen bir sorun değil

Son zamanlarda dijital pazarların yükselişiyle birlikte Reklam Kurulu’nun radarına giren, tüm dünyada “Dark (Commercial) Patterns” adıyla bilinen ve ülkemizde “Karanlık (Ticari) Tasarımlar” olarak anılan ticari uygulamaların, tüketicilerin ekonomik davranış biçimlerini önemli ölçüde etkilediği görülüyor. Bu haliyle mesele hukukun da gündemini giriyor. Av. Görkem Gökçe’ye göre karanlık tasarımlar konusu esasında hukukun birçok alanını aynı anda etkiliyor. Konunun salt bir reklam sorunu olmadığının altını çizen Gökçe şöyle devam ediyor: “Borçlar hukuku bağlamında sözleşme görüşmelerinde dürüstlük ilkemiz var. Keza kişisel verilerin işlenmesinde de dürüstlük ilkesinin gözetilmesi gerekmektedir. Bugüne kadar tüketicileri yanıltan haksız tüketici uygulamalara ilişkin yaptırımlar uygulanıyor, cezalar veriliyordu ancak ilk defa bu uygulamalar Dark Patterns kavramı altında ele alınmaya başlandı. Bu konuda özel bir düzenleme zaten yapılmıştı. Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliğine 2022 yılında “İnternet ortamında bir mal veya hizmete ilişkin yönlendirici ara yüz tasarımları, seçenekler ya da ifadeler gibi araçlarla tüketicilerin karar verme veya seçim yapma iradesini olumsuz etkileyen ya da normal şartlar altında vereceği kararda satıcı veya sağlayıcı lehine değişikliklere yol açmayı hedefleyen yöntemler kullanmak.”

Mobil uygulama indirirken ilgili gizlilik sözleşmelerini kabul etmeden önce incelemeliyiz

4 Soru 4 Cevap programının son bölümünde ise konu son yıllarda hızla yükselişini sürdüren mobil uygulama ekosisteminde hem kullanıcılar hem de mobil uygulama programcılarının hukuken dikkat etmesi gereken meseleler oldu. Av. Görkem Gökçe bu konu özelinde şunları aktardı: “Mobil uygulamalar bizim internet ortamında aldığımız herhangi bir hizmetten farklı değil. Her indirdiğimiz uygulama için aslında bir sözleşme akdediyoruz. İşin bu tarafına bakınca kabul ettiğimiz bu sözleşmelerin gizlilik koşullarını iyi incelememiz gerekiyor. Ama hemen hemen hiçbirimiz yapmıyoruz. Evet elbette devlet ve diğer idari kurumlar bu işte de denetim mekanizmanı iyi çalıştırmalı. Ama bizler de; “özdenetim diyelim bunun adına”, kendi kullanacağımız herhangi bir uygulamanın koşullarına bakmalıyız. Masanın diğer tarafında olan mobil uygulama programcıları ise genelde proje olgunlaştıktan hatta kullanıma sunulduktan sonra bir hukukçuya danışmaya karar veriyorlar. Doğrusu bu değil tabii. Bu işi en başından itibaren bir hukukçu ile görüşerek, konuşup tartışarak götürmek gerekiyor.”

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşın!

SON VİDEO

TÜMÜ
00:06:39

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlginizi çekebilir