Kolay İK, Talentics’i satın aldı

0

Türkiye’nin SaaS modelinde hizmet veren ilk ve en büyük insan kaynakları platformu Kolay İK, işe alım ve aday takip sistemi Talentics’i 2 milyon dolar değerlemeyle satın aldı.

Çalışanların işe girmeleri ile başlayan insan kaynakları süreçlerinin yönetilmesini sağlayan Kolay İK bu satın almayla birlikte, 19 ülkede hizmet verdiği 1.800’ü aşkın şirketin işe alım süreçlerini de kapsayacak şekilde uçtan uca bir deneyim sunacak.  Yapılan açıklamada Kolay İK’nın yeni yönetim yapılanması da duyuruldu. Buna göre Çağlar Yalı CEO, Tunca Üçer COO, Hakan Özen ise CTO olarak çalışmalarını sürdürecek.

Kolay İK 19 ülkede kullanılıyor

Türkiye’de 2015 yılında başladığı faaliyetlerini aldığı yatırımlarla büyüten ve İngiltere’den Amerika’ya kadar 19 ülkede kullanılan insan kaynakları platformu Kolay İK; TurkNet, ebebek, Koton, Bilyoner gibi markalara hizmet veren işe alım ve aday takip sistemi Talentics’i 2 milyon dolar değerleme üzerinden satın aldı. Kolay İK bu zamana kadar 1.800’den fazla şirkette 4 binden fazla İK yöneticisi ile 150 binden fazla çalışanın, izin yönetiminden performans değerlendirmesine kadar tüm insan kaynakları süreçlerini dijital ortamda, entegre bir şekilde yönetmesini sağlıyordu. Satın almayla birlikte artık ilan oluşturma, yetenek havuzu yaratma, aday ve ilgili kişilere takvim gönderme gibi işe alım süreçlerini de kapsayan uçtan uca bir insan kaynakları deneyimi sunulacak.

Yeni yönetim belli oldu, teknoloji ekibi genişledi

Kolay İK, satın almanın ardından yeni yönetim yapılanmasını da açıkladı. Buna göre Talentics’in Kurucu Ortağı Hakan Özen, Kolay İK’nın ortakları arasına katıldı. Kolay İK’nın yeni yapılanmasında şirketin üç ortağından Çağlar Yalı CEO, Tunca Üçer COO, Hakan Özen ise CTO olarak görev aldı. Öte yandan Talentics’in teknoloji ekibi de insan kaynakları alanında yenilikçi ve katma değerli çözümler üretmek için artık Kolay İK bünyesinde çalışmalarına devam edecek. Yeni katılımlarla birlikte Kolay İK’nın teknoloji ekibi 14 kişiden 21 kişiye toplam çalışan sayısı ise 70’e yükseldi.

Çağlar Yalı: “Yeni satın almalarla büyümeyi hedefliyoruz”

Yeni bir şirketi bünyeye katarak büyümeyi, girişimcilik yolculuğundaki en heyecan verici adımlardan biri olarak tanımlayan Kolay İK CEO’su Çağlar Yalı, “Yeni bir ürün, yeni bir ekip ve yeni kullanıcılarla çalışma fırsatı yakalıyoruz. Ülkemizdeki girişimcilik ekosisteminde nadir görülen bu büyüme yöntemini Kolay İK’da başarmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kullanıcımız olan 1.800’den fazla şirketin yüzde 40’ının bir yıl içinde Talentics’i de kullanacağını öngörüyoruz. Bize destek veren tüm kullanıcılarımıza, yatırımcılarımıza ve kısa zamanda harika işler yaparak bizi şimdiden çok heyecanlandıran Talentics ekibine teşekkür ediyorum” dedi. Yalı ayrıca bu satın almanın başarısı ve yatırımcılarının da desteğiyle önümüzdeki dönemde yeni satın almalarla büyümeye devam etmeyi hedeflediklerini söyledi.

Tunca Üçer: “Şirketlerin doğru yeteneklere doğru çözümler ile ulaşmasını sağlayacağız”

Kolay İK COO’su Tunca Üçer, “Kaliteli bir aday takip sistemi ve işe alım yazılımına olan ihtiyaç nedeniyle uzun zamandır çözüm ortağı olarak Talentics ile çalışıyorduk. Bundan sonra birlikte geliştirip sunacağımız ürünler, şirketlerin doğru yeteneğe, doğru ve akılcı çözümlerle ulaşmasını sağlayacak. Talentics’in bu konudaki kendini ispatlamış çözümleri Kolay İK’ya güç katacak. Tüm bunların yanında tek bir platform üzerinden insan kaynaklarının tüm operasyonel süreçlerini üstlenme yolunda büyük bir adım daha atmış olduk. Her geçen gün genişleyen çözüm ortaklarımız ve yenilikçi hizmetlerimizle insan kaynakları profesyonellerinin ve İK’nın temel süreçleri ile ilgilenen herkesin yükünü azaltıp katma değerli işler için alan açmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Hakan Özen: “Büyüyen teknoloji ekibimizle ürünlerimiz çok daha güçlenecek”

Kolay İK CTO’su Hakan Özen ise “Talentics’i, işe alımın şirketler için büyük önem taşıdığı bir dönemde operasyonun doğru, veri odaklı, verimli ve minimum manuel süreçle akması için geliştirdik. Kuruluşumuzdan itibaren de kullanıcılarımızın geri bildirimlerine, ihtiyaçlarına ve beklentilerine kulak verdik. Onların işe alım süreçlerini daha verimli kılmanın yanında İK operasyonlarını uçtan uca yönetme ihtiyacı, bizi uzun zamandır çözüm ortağı olarak çalıştığımız Kolay İK ile aynı çatı altında buluşturdu. Bu birliktelik ile ekibimiz büyüdü, teknolojimiz daha da güç kazandı. Bundan sonra da sunduğumuz çözümleri genişletirken ürünlerimizi çok daha güçlendirerek farklı bir boyuta taşıyacağız” açıklamasında bulundu.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Açıkladı: Kamuda yapay zeka dönemi başlıyor!

0

Yapay zeka teknolojileri yaygınlaşmaya ve popülerliğini artırmaya devam ediyor. Günümüzde pek çok kişi ve şirket tarafından günlük işleri kolaylaştırmakta kullanılan bu teknoloji, şimdi de Türkiye’deki kamu kurumlarına geliyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, kamuda ihtiyaç duyulan yapay zeka çözümlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için harekete geçti. İşte ayrıntılar…

Kamu Yapay Zekâ Ekosistemi 2023 projesi için başvurular açıldı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Projelerini Destekleme Programı kapsamında “Kamu Yapay Zekâ Ekosistemi – 2023” çağrısının başvuruya açıldığını duyurdu.

Bakan Kacır; Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi doğrultusunda kamu kurum ve kuruluşlarının ihtiyaç duyduğu yapay zekâ çözümlerinin geliştirilmesi, bu alandaki bilgi birikiminin farklı çözümler için kullanılması ve yaygınlaştırılmasını amaçladıklarını belirtti.

Bakan Kacır, “Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı’nın müşteri kurum olarak yer aldığı çağrıda; finans teknolojileri, akıllı üretim sistemleri, akıllı tarım, gıda ve hayvancılık, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik, e-ticaret teknolojileri ve akıllı eğitim teknolojileri temalarına yer verildi. 

Bu temalardan da anlaşılacağı üzere hayatımızın en ihtiyaç duyulan noktalarına yapay zekâ çözümleri getirilmesinin önünü açıyoruz. Bu çağrıyla bilgiyi üreten, geliştiren ve kullanan kurumların bir araya gelmesini hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Türkiye yüzyılı hedeflerini gerçekleştirirken yapay zeka alanında teknolojiyi en iyi kullanan, bu alanda gündemi belirleyen ülkelerden biri olma hedefleri olduğunu belirten Kacır, “Araştıran, geliştiren ve ülkemize yararlı olmak için gayret sarf eden tüm araştırmacılarımızın her zaman yanında olduk. Milli Teknoloji Hamlesi ışığında ülkemizi bilim ve teknolojide hak ettiği yere hep birlikte getireceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

Çağrının TÜBİTAK ARDEB’e bağlı Kamu Araştırmaları Destek Grubu (KAMAG) tarafından yayımlandığını belirten TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da “Bu çağrıda, proje başvurusu yapacak konsorsiyumun TÜBİTAK BİLGEM Yapay Zekâ Enstitümüz (YZE) ile başvuru öncesi bir iş birliği protokolü imzalaması gerekiyor. Kamu kurum ve kuruluşlarının çağrı kapsamında belirlenen ihtiyaçları YZE tarafından koordine edilecek.” dedi.

Çağrı başlıklarına yönelik hazırlanacak proje önerilerinin 31.10.2023 tarihine kadar sisteme kaydedilmesi gerekiyor. Çağrıya ilişkin detaylı bilgilere ve başvuru sistemine buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

UNICEF ve Netflix gençlik merkezi kuruyor

UNICEF ve Netflix depremden etkilenen gençlerin gelişimini, sosyal hayata yeniden dahil olmalarını ve potansiyellerini gerçekleştirmelerini desteklemek ve gelecekleri için bir umut olmak amacıyla güçlerini birleştiriyor. Kurulacak geçici gençlik merkezi GENÇ ALAN’da gençler için bir dizi aktivite gerçekleştirilecek.

UNICEF bu merkezde altı ay süreyle gençlerin yeni yetkinlikler kazanmalarını ve sosyal becerilerini geliştirmelerini sağlayacak özel bir eğitim programı sunacak. Merkezde ayrıca çeşitli gençlik dostu faaliyetler ve sosyal etkileşim fırsatları da sağlanacak.

Merkez gençlerin spor ve sanat aktivitelerine katılabilmeleri ve sosyalleşebilmeleri için güvenli bir ortam yaratacak ve Nurdağı’ndaki GENÇ ALAN’da sunulacak aktivitelerden 1.000’den fazla genç faydalanabilecek.

UNICEF ve Netflix, Gaziantep Nurdağı’nda GENÇ ALAN isimli tam donanımlı bir gençlik merkezi kuruyor.

Netflix ise merkezin finansmanını üstlenmenin yanı sıra gösterimi yapılacak film ve belgesel içeriklerini sağlayacak, gençlerin yaratıcı yeteneklerini geliştirmeye yönelik atölye çalışmaları düzenleyecek ve mentorluk sunacak. Gençlerin kreatif sektörün önde gelen isimleriyle bir araya gelmesine de aracılık etmeyi hedefleyen Netflix Türkiye ekibi, ilgili aktivitelere doğrudan destek olacak.

Türkiye’de depremlerin çok ağır hasar yarattığı illerde Haziran 2023 itibariyle yaklaşık 2,4 milyon insan devletin veya vatandaşların desteğiyle kurulan geçici konaklama merkezlerinde yaşıyor. Okul binalarında meydana gelen hasarlar nedeniyle 350 binden fazla mülteci ve göçmen çocuk dahil yaklaşık 4 milyon çocuk ve yaklaşık 218 bin öğretmen halihazırda düzenli eğitime erişemiyor. 

Kamu ve özel sektör iş birliğinin önemini ortaya koyan değerli bir örnek

UNICEF’in Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi ortaklıkla ilgili olarak: “6 Şubat depremleri Türkiye’de ve birçok gencin hayatında eşi görülmemiş ölçekte bir trajedi yarattı. İlk günden beri gece gündüz çalışarak depremden etkilenen çocuk ve gençlere insani yardım sağlamak için çabalıyoruz. Netflix ile iş birliğimiz sayesinde depremden etkilenen Nurdağı bölgesindeki gençleri destekleyebilecek, gelişimleri açısından kritik önem taşıyan kreatif beceriler kazanmalarına yardımcı olmaya devam edeceğiz. Bu, kamu ve özel sektör iş birliğinin, gençlerin hayatlarına ne kadar değer katabileceğinin harika bir örneği. UNICEF ve Netflix ekiplerinin birlikte çalışarak hazırladığı bu program, depremden etkilenen birçok genç için iyileştirici olacak ve gelecek için umut verecek” dedi.

Sanatın ve kreatif alandaki aktivitelerin iyileştirici ve birleştirici gücü

UNICEF ile anlamlı bir proje için bir araya gelmekten gurur duyduklarını belirten Netflix Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Kamu İlişkileri Direktörü Pelin Mavili ise: “Sanatın ve kreatif alandaki aktivitelerin iyileştirici, birleştirici gücüne inanıyoruz. 23 Nisan’da Hatay ve Kahramanmaraş’taki çocuklarımız için sektör ortaklarımızla başlattığımız Renkli Hayaller Sahnesi projemizi tamamlar tamamlamaz, bu kez UNICEF ile Gaziantep’te çok kıymetli bir iş birliğine imza atıyoruz. Amacımız deprem bölgesindeki gençlerimizin geleceğe umutla bakmalarına aracı olmak; onlara potansiyellerini ve yeteneklerini keşfetmelerine imkân sağlayan bir alan sunmak. Yaralarımızı hep birlikte sarmak için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Avrupa Birliği’nden 5 şehir için 2 milyon 592 bin Euro hibe

0

Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve ‘Sürdürebilir Sosyo-Ekonomik Uyum için Girişimcilik Kapasitelerinin İyileştirilmesi (ENHANCER) Projesi kapsamında; Ankara, Adana, Gaziantep, Hatay ve Şanlıurfa’da faaliyet gösteren kooperatif ve kooperatif birlikleri için “İstihdam Yaratma Odaklı Kooperatif Hibe Programı” 1 Haziran 2023 tarihinde açıklandı. Geçtiğimiz ay çevrimiçi tanıtım toplantısı da yapılan ve toplam 2,592,000 Avro hibe desteği verilecek olan program kapsamında uygulama illerinde yüz yüze yapılan bilgilendirme toplantıları tamamlandı.

Avrupa Birliği

 

ICMPD (Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi) tarafından, T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonuyla yürütülen ENHANCER Projesi kapsamında çağrısına çıkılan İstihdam Yaratma Odaklı Kooperatif Hibe Programı’nın her ilde ayrı ayrı gerçekleştirilen bilgilendirme toplantılarına; kooperatif, kooperatif birlikleri, belediyeler ve kamu kurum kuruluşlarının il müdürlüklerinden toplam 150’ye yakın temsilci katıldı.

Avrupa Birliği

Avrupa Birliği başarılı bulunan başvurulara hibe verecek

Hibe Programı kapsamında başarılı bulunan ve hibe almaya hak kazanan başvuru sahipleri 40 bin ile 200 bin Avro tutarları arasında hibe desteği alabilecek. Hibe programının açıklandığı tarihten en az 1 yıl önce kurulmuş kooperatif ve kooperatif birliklerinin başvurabileceği hibe programı rehberinde yer verilen değerlendirme kıstasları kapsamında; kadın kooperatiflerine öncelik verilecek. Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin, Kadınlarımızın ve gençlerimizin kayıtlı istihdamını hedefleyen başvuru sahipleri de yine öncelikli olacak.

Sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen ENHANCER projesi ile birlikte, projenin uygulama illerinde istihdam sayısının da artması amaçlanıyor.

Hibe programına başvurmak isteyen kooperatif ve kooperatif birlikleri, 25 Ağustos 2023 tarihine kadar başvuru yapabilir, ve https://enhancerproject.com/istihdam-yaratma-odakli-kooperatif-hibe-programi-2-hibe-cagrisi/  sayfasından detaylı bilgi alabilirler.  

FBI: Yapay zeka hackerlara yardım ediyor!

FBI, bu Cuma günü telefon röportajında yapay zeka programlarının desteklediği siber saldırıların çoğalmasına ilişkin sert bir hatırlatma ve uyarı yayınladı. Devlet kurumuna göre, kimlik avı saldırılarının veya kötü amaçlı yazılım geliştirmenin bir parçası olarak yapay zeka teknolojisini kullanan ve sapkınlığa dönüşen insanların sayısı endişe verici bir oranda artıyor ve operasyonlarının etkisi yavaş yavaş azalıyor.

ChatGPT gibi kilitli yapay zeka modellerinin bile en son güvenlik sistemlerinden kaçma konusunda becerikli kötü amaçlı yazılımlar geliştirmek için nasıl kullanıldığına dair raporlar ele alındı. Polimorfik kötü amaçlı yazılım, bilindiği üzere, eskiden çok yetenekli bir siyah şapkalı kodlayıcı gerektiren bir yazılım parçası; şimdi, herkes tarafından yapılabiliyor.

Üst düzey bir FBI yetkilisi, “Zamanla yapay zeka modellerinin benimsenmesi ve demokratikleşmesi devam ettikçe bu eğilimlerin artmasını bekliyoruz” diyor.

Ancak Open AI’dan ChatGPT ve Anthropic’ten Claude 2’nin duvarlarla çevrili bahçelerinin ötesinde, açık kaynaklı AI dünyası, kolluk kuvvetlerinin odak noktası. Bu, seçtiğiniz bir temel modeli alabileceğiniz ve onu, özel ihtiyaçlarınıza göre ince ayar yapmak için istediğiniz belgeler üzerinde eğitebileceğiniz dünya olarak karşımıza çıkıyor.

Bu ihtiyaçlar, dünyaya hükmetmeye kararlı, kendi kendini alt eden esprili bir ChatGPT klonundan; Dark Web ve onun dilbilimsel alt kültürü aracılığıyla dolambaçlı yoldan gitmek; ve son olarak WormGPT gibi aboneliğe dayalı tekliflerin kıyılarına kadar uzayan bir iş.

Bu sonuncusu özellikle çetrefilli bir sorun gibi geliyor: Müstakbel bilgisayar korsanları artık abonelik tabanlı, siyah şapka odaklı bir ChatGPT klonunun hizmetlerine erişebiliyor. Birisinin uzaktan kimlik avı saldırısı başlatması için bundan daha uygun bir ortam yok.

Saldırgan, bu araçlarla tüm web sayfasını oluşturmayı, e-posta yanıt zincirini ve süreçle ilgili hemen hemen tüm işi kolayca otomatik hale getirebiliyor. Ya da, mevcut siber güvenlik yeteneklerinden kaçmakta usta olan kod polimorfik kötü amaçlı yazılım ve savunma zaten dezavantajlı durumda. FBI, arama sırasında hangi belirli açık kaynaklı AI modellerinin kullanıldığını belirlemedi, ancak yalnızca bir sorun olduğunun kabul edilmesi bile yeterince açıklayıcı.

FBI ayrıca, gerçekte hiç gerçekleşmemiş ve yapay zeka tarafından üretilen içerik olan deepfakes alanında dava edilebilecek üretici yapay zeka teknolojisinin çoğalmasını çevreleyen güvenlik endişelerini vurguladı. Deepfake, dijital olarak doğrulanamayan bir basın toplantısının yaşadığımız dünyada ne kadar tehlikeli hale getirilebileceğini anlamak zor. Bu sorun, doğrudan sentetik verileri acil verilerden ayırma bilmecesine götürüyor. 

OpenAI, Microsoft, Google ve Meta dahil olmak üzere bir dizi yapay zeka devi yakın zamanda Beyaz Saray’da bu tür filigran teknolojisini tanıtma sözü verdi. Ancak OpenAI, amacı yalnızca bu tür sentetik verileri tanımlamak olan AI Sınıflandırıcı aracını daha bu hafta kapattı. Ancak yalnızca %26’lık başarı oranı nedeniyle OpenAI’ın kapatması en iyisi.

Bu sayfada bağlantılı örneklerin önerdiği gibi, özel olarak uyarlanmış, açık kaynaklı, üretken AI teknolojisinin yaygınlaşması kesin. Açık kaynağa geçtikleri andan itibaren onları kontrol altına alma anı geçti; ve zamanla, daha iyi donanım ve teknikler, özel bir AI modeline sahip herkesin onu geliştirmesine izin verecek.

Her şey gibi, yapay zeka kullanımı da FBI’ın önemsediği şeylerden otomasyon kolaylığı nedeniyle yeni işler kurmaya ve Cyberpunk 2077 gibi oyunlarda tüm maceraları yaratmaya kadar çeşitlilik gösterecek.

Asana nedir? Nasıl kullanılır?

Proje yönetim araçları arasında yer alan Asana önemli bir kullanıcı kitlesine sahip. Peki Asana nedir be nasıl kullanılır?

Asana, çok çeşitli şirketlerin kurumsal ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmayı amaçlıyor. Özelleştirilebilir bir işyeri içerik yönetim sistemi görevi görüyor. Daha açık bir ifadeyle, projeleri kolaylaştırmaya yardımcı olan gelişmiş bir organizasyon aracı.

Asana, her büyüklükteki iş yerinin ilerlemesini analiz edebiliyor. Sorunları tek bir yerde ele alabilmesi için yapılan özel bir akışa sahip. Sürekli toplantılara, e-posta güncellemelerine ve notlara olan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Asana, şirketlerin ve içlerindeki ekiplerin işleri olabildiğince verimli bir şekilde halletmeleri için bir sistem bulmalarına yardımcı oluyor. Bunun için çok çeşitli özelliklere sahip.

Asana’nın ana özelliği, proje ve görev yönetimi araçları olması. Belirli projeleri bir bütün olarak barındırmak için listeler veya panolar oluşturabiliyorsunuz. Bunlar, söz konusu projelerde yer alan tüm girişimleri, toplantıları ve programları detaylandırıyor. Oradan, bu projeleri daha kolay yönetilebilir hale getirmek için görevlere ve alt görevlere bölebilir ve tamamlama adımlarını listeleyebiliyorsunuz.

  • Belirli kişilere görevler verin. Böylece herkes kimin ne üzerinde çalıştığını biliyor.
  • Görevleri düzenli tutmak için bölümler veya sütunlar halinde gruplandırın.
  • Son teslim tarihlerini de kapsayacak şekilde başlangıç ​​tarihlerini ve bitiş tarihlerini atayabilirsiniz.
  • Belirli görevleri için başlangıcı kolay hale getirmek amacıyla yeniden kullanılabilen şablonlar oluşturabilirsiniz.
  • Bazı görevlerin diğerleri başlamadan önce ne zaman tamamlanması gerektiğini belirtmek için görev bağımlılıkları ekleyin.
  • Herkesin projeyi kronolojik olarak görebilmesi için görevlerinizi bir zaman çizelgesinde görüntüleyin.
  • Görev atama ve önceliklendirme gibi süreçleri otomatikleştirmek için kurallar oluşturun.
  • Bir dizi entegre yazılımdan ekler ekleyin.

Gelen Kutunuz, tüm mesajlarınızı ve bunlarla ilişkili görevleri izler. Burada mesajlara görevler ekleyebilirsiniz ve devam eden tartışmalar için proje konuşmalarını kullanabilirsiniz. Ayrıca görüntülerin ve PDF’lerin provasını yapabilirsiniz. Herhangi bir yorum, ekibin hangi düzeltmelerin yapılması gerektiğini bilmesi için görevlere bile dönüştürülebiliyor.

Yönetim ve raporlama araçları

Asana’nın raporlama araçları, proje güncellemelerini düzenli tutmayı ve gerektiğinde güncelleme hatırlatıcıları göndermeyi kolaylaştırıyor. Asana’yı herkesi aynı sayfada tutmak için “Hedefler” ve sıkı çalışmayı ödüllendirmek ve teşvik etmek için “Dönüm Noktaları” belirlemek için kullanabilirsiniz.  Ayrıca, ekibinize hızlı bir şekilde mesaj göndermek için projeler ve portföyler için durum güncellemeleri oluşturabilirsiniz. Devam eden tüm proje ve görevlerin durumunu aynı anda görmek ve gerekirse sorunlu alanları belirlemek için Gösterge Tablonuzu kontrol edebilirsiniz.

Slack nasıl kullanılır?

Slack iş yaşamında mesajlaşmayı kolaylaştırıyor ve iş planlarınızı sade şekilde yapmanızı sağlıyor. Peki Slack nasıl kullanılır?

Slack temelde iş için kullanılan mesajlaşma uygulaması görevi görüyor. Birden fazla cihaz ve platformda kullanılabilen ekipler ve işyerleri içindir ve yalnızca iş arkadaşlarınızla bire bir değil, aynı zamanda gruplar halinde de sohbet etmenize olanak tanıyan sağlam özelliklerle donatılmış.

Diğer uygulama ve hizmetlerle entegre olmanın yanı sıra onlarla dosya yükleyebiliyor ve paylaşabiliyorsunuz. Özel emoji oluşturma yeteneği de dahil olmak üzere hemen hemen her ayarı ayrıntılı olarak kontrol edebiliyorsunuz.

Birkaç adımda Slack

  • Slack’in web sitesinde kaydolmak için e-posta adresinizi girin
  • Slack ekibiniz için bir isim seçin (örn. Workshop Talk)
  • Slack ekibinizin URL’sini düzenleyin (ör. https://workshoptalk.slack.com)
  • Kendiniz için bir kullanıcı adı seçin
  • Slack ekibinize katılmaya davet etmek istediğiniz ortakların e-postalarını girin
  • Slack takım sohbetiniz daha sonra bir tarayıcı penceresine yükleniyor.
  • Temel bilgileri öğrenmek için yanında görünen kısa öğreticiyi gözden geçirin

Slack’ten faydalanabilmek için mobil uygulamayı (iOS / Android) ve masaüstü uygulamasını (Mac / Windows) yükleyebilirsiniz. Aksi takdirde, Slack’e bir tarayıcı penceresinden erişmekle sınırlı kalacaksınız. Bir tarayıcıda kullanılabiliyor ve tarayıcıyı daha da iyi hale getirmek için masaüstü bildirimleri gönderecek şekilde ayarlayabilirsiniz. Ancak özel Slack uygulaması, sohbetleri yönetmeyi ve sohbetleri takip etmeyi çok daha kolay hale getiriyor.

Bir Slack ekibine katılmaya davet edilenleriniz, davetinizi içeren bir e-posta alacak. Daveti e-posta yoluyla kabul edebilirsiniz. Ardından bir kullanıcı adı ve şifre girebilirsiniz. Tercihlerinizi ise ayarlar bölümünden yönetebilirsiniz. Ayarlar menüsüne erişmek için kullanıcı adınıza veya Slack takım adının yanında açılan oka tıklayabilirsiniz. Buradan tercihlerinizi ayarlayabilirsiniz. Profilinizi ve hesabınızı görüntüleyerek, bir Yardım/Geri Bildirim sayfasına erişebilirsiniz.

Ayrıca yıldız eklediğiniz her şey, Kanallar bölümünün üzerinde ve kenar çubuğunda ekip adınız ve kullanıcı adınızın altında görünüyor. Yıldızlar, Slack’te bir öğeyi önemli olarak işaretlemenin bir yolu. Kanalları veya doğrudan mesajları sol kenar çubuğunuzun üstüne taşımak için yıldız ekleyebilirsiniz. Ayrıca Slack’te mesajlara yıldız ekleyebilirsiniz, böylece onlara daha sonra kolayca geri dönebilirsiniz.

Notion nasıl kullanılır?

0

İş düzenini planlama konusunda Notion önemli bir kolaylık sağlıyor. Peki Notion nasıl kullanılır? Veritabanları ve blok nasıl oluşturulur?

Notion kendisini “hepsi bir arada çalışma alanı” olarak tanımlıyor. Mac ve Windows için masaüstü uygulamalarına sahip. Ancak Notion’a tarayıcınız üzerinden de erişebiliyorsunuz. Notion , yakın geçmişteki en hızlı büyüyen üretkenlik araçlarından biri. Notion’ın boş sayfa yapısı, kullanımı bir hayli kolaylaştırıyor. Bu makalede, Notion’ı kullanmaya başlamanın ve temellerini anlamanın bazı yaygın ve kolay yollarını paylaşacağız.

Notion’ın temel öğesini blok olarak tanımlayabiliriz. Bloklarla her türlü yazılı içeriği oluşturabileceğinizi hızlıca göreceksiniz. Görüntüler, PDF’ler veya YouTube videoları gibi her tür medyayı blokların içine kolayca gömebilirsiniz. . Son zamanlarda bloklar, kullanıcıların Figma dosyalarını doğrudan Notion’a eklemelerine izin verecek hale geldi. Framer prototiplerini, bir Google Haritası ekleyebilir ve hatta OneDrive’da depolanan dosyaları doğrudan bir bloğun içine gömebilirsiniz. Notion’daki temel blok, Notion’ın ilk günlerinden bu yana muazzam bir şekilde gelişti ve şimdi dosyalarla çalışmanın yeni yollarının kilidini açtı.

Veritabanları ile sayfaları düzenleme

Notion’da aslında veritabanları sayfa koleksiyonları işlevi görüyor. Bir veritabanı içindeki her öğe, içinde diğer alt sayfaları vb. depolayabileceğiniz kendi düzenlenebilen sayfa yapısı anlamına geliyor. Bir veritabanındaki her sayfa, kaydedilen dosyalarınızı çeşitli şekillerde görüntülemek üzere etiketlemenize olanak tanıyor.

Her veritabanı görünümü türü bir düzen olarak kabul ediliyor.

  • Tablo düzeni: Bu görünüm, öğelerinizi satırlar ve sütunlardan oluşan bir sayfada gösteriyor.
  • Pano düzeni: Eskiden “Kanban görünümü” olarak bilinen bu görünüm, öğelerinizi özelliğine göre gruplandırıyor. Sayfayı gruplar arasında soldan sağa veya sağdan sola taşımanıza olanak tanıyor.
  • Zaman çizelgesi düzeni: Bu görünüm, öğeleri tarih özelliklerine göre sıralar ve öğeleri soldan sağa bir zaman çizelgesinde görselleştirmenize olanak tanıyor.
  • Takvim düzeni: Bu görünüm ayrıca öğeleri tarih özelliklerine göre sıralar ve öğeleri geleneksel bir takvime yerleştiriyor.
  • Liste düzeni: Bu basit görünüm, tüm öğelerinizi uzun bir listede gösteriyor. Listeyi hangi özelliklere göre sıralayacağınızı özelleştirmenizi sağlıyor.
  • Galeri düzeni: Bu görünüm en iyi şekilde resim özellikleri veya dosyalarla kullanılıyor. Öğelerinizi görseller için harika olan daha büyük kartlarda sergiliyor.

Notion’a alışmanın en iyi yolu, içeri girip bazı bloklar, sayfalar ve veritabanları ile denemeler yapmak. Tüm farklı blok türlerine erişmek tüm seçenekleri görebilirsiniz.

Airbnb nedir? Kullanmadan önce bilmeniz gerekenler

Airbnb mülk kiraya vermek veya kiralamak isteyen kişileri bir araya getiriyor. Peki Airbnb nedir ve nasıl kullanılır?

Airbnb konaklama konusunda benzersiz bir yaklaşım benimsiyor. Paylaşım ekonomisinin bir parçası olan Airbnb, size otel yerine kalacak yer olarak birinin evini sunuyor. Airbnb’de, Avrupa’daki sırt çantalı gezinizde konaklayabileceğiniz yerler bulabilirsiniz. Ayrıca Los Angeles’taki stajınız sırasında bir aylığına kiralayabileceğiniz bir yer seçebilirsiniz. Taşınmayı düşündüğünüz bir şehri keşfetmenin veya sadece bir hafta sonu geçirecekseniz 2022’deki geleneksel otel seçeneklerine bir alternatif bulmanın harika bir yolu. Kendi evinizde fazladan yer kiralamak istiyorsanız Airbnb aracılığıyla ev sahipliği yapabilirsiniz. Bir misafirin konaklamasına izin vererek para kazanabilirsiniz. Peki Airbnb nedir ve nasıl bugüne ulaştı?

Kiraya ver veya kirala

Airbnb’nin kurucuları Joe Gebbia, Brian Chesky ve Nathan Blecharczyk, işi 2008’de geliştirdi. Başlangıçta Gebbia ve Chesky, kira ödemek için fazladan birkaç dolar kazanmak için kendi yerlerini pansiyon olarak kullanmaya başladı. San Francisco bölgesine gelen büyük bir tasarım konferansı ve o sırada biletleri tükenen otellerle dolu bir şehirle, fikir için potansiyel bir pazar gördü. Daha sonra airbedandbreakfast.com adlı bir web sitesi geliştirdi.

Başlangıç , birkaç iniş ve çıkış yaşadı ve en az üç ayrı lansmandan geçti. Son olarak, Air Bed & Breakfast, yeni finansmanla 2009’da Airbnb oldu. Bu, şirketin dönüm noktası oldu. Airbnb, 2020’de ABNB altında halka açılarak önemli bir başarı elde etti. Aslında Airbnb mülk sahibi değil Kiraya vermek isteyenler ile kiralık yer arayanlar arasında aracı görevi görüyor. Airbnb’de hesap oluşturmak ücretsiz ve nispeten basit. Bunu yapmak için adınızı, e-posta adresinizi, doğum gününüzü ve bir şifre giriyorsunuz. Airbnb ayrıca ırk, din, cinsiyet veya diğer faktörlerden bağımsız olarak herkese eşit davranmayı kabul etmenizi istiyor. Kabul ettiğinizde hesabınız aktif hale geliyor. Ayrıca Facebook veya Google üzerinden kayıt olabilirsiniz. Airbnb, Savannah, Georgia’dan Honolulu, Hawaii’ye ve uluslararası listelere kadar haritanın her yerinde kayıtlara sahip. Hizmet şu anda dünya çapında yaklaşık 220 ülkede 5.6 milyondan fazla listeye sahip. Bir kaydı tıkladığınızda, o kayıtla ilgili yerin boyutu ve olanakları, check-in ve fiyatlandırma bilgileri, alanın ayrıntılı açıklaması, ev kuralları, güvenlik özellikleri ve kullanılabilirlik. Ayrıca diğer konukların yorumlarını ve ev sahipleriyle ilgili bilgileri de göreceksiniz. Örneğin, Honolulu’daki bir kaydın sahipleri “sörf yapmayı, tüplü dalışı, uçurtma sörfünü, koşmayı ve Oahu’daki güzel doğa parkurlarında yürüyüş yapmayı sevdiklerini” söylüyor.

Listeyi beğendiyseniz, rezervasyon talebinde bulunabilirsiniz. Site, bilgilerinizin daha fazlasını girmek gibi birkaç adım daha uygulamanızı istiyor. Bu adımları bitirdikten sonra, talebinizi tamamlayabilirsiniz. Daha sonra ise odanızın ödemesini yapabilirsiniz. İlk rezervasyonunuzdan sonra süreç çok daha hızlı ve kolay.

X, araştırmalarından dolayı bir grubu tehdit etti!

X, bir tane daha açık sözlü eleştirmenlerinden birine karşı yasal işlem başlatabilir. Dijital Nefretle Mücadele Merkezi (CCDH), bir mektupta X’in, nefret karşıtı grubu sosyal medya devine karşı “yanlış veya yanıltıcı” iddialarda bulunduğu ve reklamcıları korkutmaya çalıştığı iddiasıyla 20 Temmuz’da dava açmakla tehdit ettiğini söylüyor. Merkez, Haziran ayında, X’in, aksi yöndeki politikalara rağmen, bildirildikten günler sonra bile açıkça rahatsız edici içeriklere sahip gönderilere izin verdiğini iddia eden bir araştırma makalesi yayınladı.

X, CCDH‘yi zayıf metodoloji kullanmakla ve hizmette her gün 500 milyon gönderiyi incelemek ile suçladı. The New York Times’a göre, Merkez’in “gizli bir gündemin” parçası olarak rakiplerden veya yabancı hükümetlerden fon aldığını da ileri sürdü. Hiçbir zaman kapsamlı bir çalışma yürüttüğünü iddia etmediğini belirten ve belgelenmiş metodolojisine işaret eden CCDH tüm iddiaları reddediyor. X’in neyin yanlış olduğunu asla söylemediğini ve şirketlerden veya hükümetlerden herhangi bir fon kabul etmediğini ekliyor.

Araştırmacılar ayrıca, X’in sözde sınırlı araştırmalara saldırdığı ve aynı zamanda bu çalışmaları yürütme yeteneğini engellediği için ikiyüzlü davrandığını iddia ediyorlar. Platform kısa bir süre önce, aşırı veri kazımayı önlemek için geçici bir önlem olduğunu söylediği okuma oranı sınırlarını uygulamaya koydu. Şirket, bazı kazıyıcıların yapay zeka modellerini eğitmek ve manipülasyon kampanyaları yürütmek için araçlarını kötüye kullandığına inanıyor. Blue aboneleri bile günde 8.000 gönderiyi görüntüleme sınırına sahip, bu da kapsamlı araştırma yapmayı pratik yapmıyor.

X, iletişim ekibini dağıttı ve yorum yapmak için müsait değil. CCDH, “zorbalığa uğramayacaklarını” ve araştırmasını yayınlamaya devam edeceğini söylüyor. Ayrıca orijinal mektubu yayınlamayı planlıyor ve “anlamsız” iddialarla açılan bir davanın riskli olabileceğine inanıyor.

Raporlar, Musk’ın şirketi geçen yıl satın almasından bu yana X’in reklam satışlarının yarı yarıya düştüğünü gösteriyor. Yönetici, göçü firmayı kasıtlı olarak iflas etmeye çalışan Avrupalı ​​ve Kuzey Amerikalı pazarlamacılara bağladı, ancak NYT ile konuşan çalışanlar, reklamverenlerin Musk’ın satın almasından sonra nefret söylemlerindeki artışa karşı çıktıklarını ileri sürdüler. GM ve Volkswagen gibi markalar, X için reklam harcamalarını dondururken, diğerlerinin çabalarını azalttıklarına inanılıyor.

X, son haftalarda başkalarına karşı yasal işlem başlatmak ile tehdit ediyor. Microsoft’u veri kullanım politikasını ihlal etmekle suçladı ve Meta’yı, sözde temel özellikleri Threads ile kopyaladığı için dava etmekle tehdit etti. Teknoloji devi ayrıca, önceki yönetimin Musk’a devri sırasında fazla fon aldığı iddiasıyla bir hukuk firmasına da dava açtı.

CherryBlos kişinin fotoğraflarını tarayıp şifrelerini kırıyor!

Son birkaç yılda, tehdit aktörlerinin yetkisiz erişim elde etme ve zor kazanılmış paranızı çalma çabalarını artırdıkları bir sır değil. Bu çabaların bir parçası olarak bilgisayar korsanları, kurbanların fotoğraflarını şifreliyor ve hassas bilgiler için taramak üzere optik karakter tanıma kullanan ‘CherryBlos’ ve ‘FakeTrade’ adlı iki yeni kripto para hırsızı kötü amaçlı yazılım geliştirdiler.

İlk olarak Trend Micro tarafından keşfedilen ve Nisan 2023’ten beri dağıtımda olan CherryBlos kötü amaçlı yazılımı, çeşitli sosyal medya ağları aracılığıyla yayılarak masum yapay zeka araçları veya kripto para madencileri kılığına girerek masum kullanıcıları kandırıyor. Kötü amaçlı yazılım yüklendikten sonra önemli işlevlere erişmek için izin ister ve ardından kendisine ek ayrıcalıklar vererek kullanıcının zararlı faaliyetlerini durdurmasını zorlaştırıyor.

Kötü amaçlı bu yazılım, oturum açma kimlik bilgilerini ele geçirmek için resmi uygulamaları yakından taklit eden sahte kullanıcı arayüzlerini yüklemek gibi genel taktikleri kullanırken, aynı zamanda virüslü cihazda depolanan resimlerden ve fotoğraflardan değerli verileri çıkarmak için OCR’yi kullanıyor. Bunun nedeni, birçok kripto para cüzdanının, bir kullanıcının asıl cüzdanını unutması durumunda kurtarma parolasına sahip olması. Bununla birlikte, kullanıcılar genellikle kurtarma parolasının ekran görüntülerini alır ve OCR, kötü amaçlı yazılımın bu tür ekran görüntülerini aramasına ve bunları uzak bir sunucuya yüklemesine izin vererek kurbanın hassas verilerini önemli ölçüde risk altına sokuyor.

CherryBlos kötü amaçlı yazılımına ek olarak, aynı tehdit aktörleri, Play Store’da Malezya, Vietnam, Endonezya, Filipinler, Uganda ve Meksika’daki kullanıcıları hedefleyen dolandırıcılığı para kazandıran şaşırtıcı uygulamayı içeren geniş FakeTrade kampanyasının da arkasındaydı.

Tehdit aktörlerinin çeşitli kanallar aracılığıyla kötü amaçlı yazılım yayması yeni bir şey olmasa da, bu kötü amaçlı APK’lardan birinin, yani Synthnet’in meşru bir uygulama kılığına girerek Google Play’e girmesi ciddi endişelere yol açıyor. Neyse ki Google, önemli bir zarara yol açmadan hemen müdahale etti ve uygulamayı kaldırdı, ancak uygulama binin üzerinde indirme topladı.

Bu tür tehditlere yanıt olarak Google, 31 Ağustos 2023’ten itibaren kuruluş olarak kayıt olan tüm yeni geliştirici hesaplarının, uygulamaları göndermeden önce Dun & Bradstreet tarafından atanan geçerli bir D-U-N-S numarası sağlamasını zorunlu kılacak. Bu hamle, yalnızca platformun kötü amaçlı yazılımları dağıtmak için kötüye kullanılmasını önlemekle kalmayacak, aynı zamanda genel güvenliği de artıracak.

Android cihazlara ChatGPT geldi, Türkiye’de de kullanılabilecek

OpenAI’nın ChatGPT uygulaması, 160’dan fazla ülkede Android üzerinde kullanıma sunuldu.

Android için ChatGPT uygulaması, Türkiye, İngiltere, Kanada, Avrupa Birliği ülkeleri ve Ukrayna da dahil olmak üzere 160’dan fazla ülkede kullanıma girdi. Android için ChatGPT, bir sohbet botuyla yazışmanıza ve sorularınıza yanıt almanıza olanak sağlıyor. Geliştiriciler, OpenAI’nın Whisper konuşma tanıma sistemi sayesinde sesle sorgu girişi yapma yeteneğini de eklediler.

Ayrıca, cihazlar arasında sohbet geçmişini senkronize etme ve yazışmaları dışa aktarma fonksiyonları mevcut. İstenirse, kullanıcı sohbet botunun dil modelini yeniden eğitmek için veri toplamasını önleyebilir.

Uygulama, Google Play Market‘ten indirilebiliyor. Sistem yazılımı olarak Android 6.0 ve üzeri gerekiyor.

Red Hat İsviçre federal demiryollarını buluta taşıyor

0

Red Hat Consulting, demiryolu şirketinin işleri için kritik öneme sahip olan uygulamalarını Red Hat AMQ Streams ile yeni bulut ortamına taşımasına yardımcı oluyor. Açık kaynak çözümlerinde dünya lideri Red Hat, İsviçre Federal Demiryolları (Swiss Federal Railways, SBB) ile geniş kapsamlı bir BT taşıma projesi için birlikte çalıştığını duyurdu. Red Hat ConsultingRed Hat AMQ Streams‘i kullanarak SBB’nin Apache Kafka hizmetlerini yeni bulut ortamına en düşük kullanım dışı kalma süresiyle taşımasına yardımcı oldu.

Artan maliyetlerin baskısı, COVID-19 pandemisi sırasında önemli seviyelere ulaştı. Bunun sonucunda SBB’nin BT ekibi de esnekliklerini artırmak ve maliyetlerini azaltmak için iş yüklerini farklı bir bulut ortamına taşımaya karar verdi.

SBB’nin BT departmana bu projeyi kısa sürede tamamlama görevi verildi. Uygulama hizmetlerinin büyük bir kısmı planlandığı şekilde başarıyla taşınsa da Apache Kafka gibi altyapının taşınmasında gecikmeler oldu. SBB de taşıma sırasındaki teknik karmaşıklıkları aşmalarına yardımcı olması için Red Hat ile iletişime geçti.

Sıkışık takvime, ekiplerin öğrenimi için ayrılan kısa zamana ve SBB’nin Kafka veri platformuna dair bilgi birikiminin taşıma sırasında istikrarlı şekilde artmasıyla SBB Kafka ve RH Consulting ekipleri 57 uygulamayı zamanında taşımayı başardı. Taşınan uygulamalar arasında müşteri hizmetleri için araçlar, kurumsal arka yüz (backend) sistemleri ve kapasite planlama çözümleri bulunuyordu. SBB’nin işleri için kritik öneme sahip olan hizmetleri gibi veri açısından büyük uygulamalar bile bu süreçte en düşük kullanım dışı kalma süresiyle çalışmaya devam etti.

SBB ve RH ekipleri, ekipler arası iş birliğiyle sürekli iyileştirilen DevOps prensiplerine bağlı olarak daha dayanıklı ve adım adım bir taşıma süreci yürütmeyi hedefledi. Platform mühendisleri BT operasyonlarını kolaylaştırmaya ek olarak geliştirme ekipleri için yeni hizmetlerin devreye alınmasını ve çalıştırılmasını hızlandırmaya yardımcı olmak için otomatikleştirilmiş altyapı operasyonlarıyla self servis imkanlar sağlamaya yardımcı oldu.
 
Red Hat İsviçre Ülke Müdürü Richard Zobrist, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Pandemiden beri demiryollarının hissettiği artan maliyetler göz önünde bulundurulduğunda çevik ve başka sistemlerle birlikte çalışabilen bulut platformları oluşturmak, demiryolu şirketlerinin teknoloji yatırımlarından en yüksek değeri elde etmeleri için hayati önem taşıyor. Red Hat’in açık iletişim, çeviklik ve DevOps çalışmalarındaki uzmanlığı, SBB’nin daha esnek bir bulut ortamına verimli bir şekilde geçmesine yardımcı oldu.”
 
SBB Ürün Müdürü Thierry Peng ise “Red Hat’in uzman ekibiyle birlikte çalışmak çok güzeldi. Birlikte karmaşık bir projeyi belirlenen zamanda bitirmeyi başardık. Buluta geçiş yapmak BT modernizasyonumuzda önemli bir kilometre taşıydı ve SBB’nin müşterilerinin ilerleyen duyacağı ihtiyaçları şimdiden gidermesini sağladı” diyor.

Airbnb için sertifika ve vergi zorunluluğu geliyor!

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Airbnb gibi platformlar için sertifikalandırma ve vergi zorunluluğu getireceğini duyurdu. Yıl sonuna kadar uygulamaya konulması planlanan düzenleme ile Airbnb gibi platformlarda evlerini kiraya veren bireylerin elde ettikleri gelirler üzerinden vergi alınacak.

2023 Değerlendirme Toplantısı’nda 2021 yılının ilk altı ayına ait turizm istatistikleri değerlendirilirken, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Airbnb gibi platformlar üzerinden günlük kiralanan evlere yönelik düzenlemeler getirileceğini belirtti.

Yıl sonuna kadar gelmesi beklenen düzenlemeler çerçevesinde, günlük kiralanan evler için normal kiralama dışında bir sertifikasyon belgesi zorunluluğu getirilecek ve kullanıcıların bu belgeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alması gerekecek. Evlerini platform üzerinden kiralayan bireyler, otellerde olduğu gibi, konaklayanları düzenli olarak bildirmek ve elde ettikleri gelir üzerinden vergi ödemekle yükümlü olacaklar.

Airbnb mevzuatlara uygun bir şekilde çalışmalı

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, konu ile ilgili yaptığı açıklamada; “Dünyada nasıl oluyorsa Türkiye’de de o şekilde mevzuatları şekillendiriyoruz. Hepsi kayıtlı ekonomi haline gelecekler. Ancak bu, günübirlik evlere karşı olmadığımız anlamına gelmiyor. Biz sadece dünyada olduğu gibi belgelendirme ile ve mevzuatlara uygun bir şekilde yapılmasını savunuyoruz. Bu da bir turizm şekli ve dünyada olduğu gibi bizde de talep çok yüksek. Bu talepten faydalanmamız gerekiyor,” dedi.

AMD, 3D V-Cache teknolojisine sahip ilk mobil işlemcisini duyurdu

0

Gecikmeyi en aza indirmek, tepkiselliği en üst düzeye çıkarmak ve en iyi oyun deneyimini sunmak için tasarlanan AMD 3D V-Cache™ teknolojisi mobil platforma geliyor.

AMD, şirketin ünlü Ryzen işlemci ailesine çığır açan bir eklenti ve AMD 3D V-Cache Teknolojisine sahip ilk mobil işlemci olan AMD Ryzen 9 7945HX3D’yi duyurdu. İlk olarak ASUS ROG Scar 17 modeli ile piyasaya sürülecek olan işlemci, olağanüstü performans sunmak üzere tasarlandı ve sektörün mobil cihazlar için ilk 3D V-Cache teknolojisi entegrasyonunu sunuyor.

“Zen 4” mimarisine dayanan, 5,4 GHz’e kadar çıkan ve hiper verimli 55W TDP paketi ile Ryzen 9 7945HX3D, günümüzün en zorlu oyunlarının üstesinden gelmek için gereken en yüksek performansı sunmak üzere tasarlandı. Yeni bir mobil bilgisayar çağına güç veren kullanıcılar, sektörde kendini kanıtlamış AMD V-Cache teknolojisine sahip dizüstü bilgisayarlarda benzersiz performans, olağanüstü yanıt hızı ve sürükleyici oyun deneyimi yaşayacak.

Ryzen 9 7945HX3D özellikli ASUS ROG Scar 17 dizüstü oyun bilgisayarı yakında satışa çıkacak. Ryzen 9 7945HX3D hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayın.

Intel için tehlike çanları çalıyor!

Intel’in geliri üçüncü çeyrekte %20 düştü ve yarı iletken çip endüstrisi, makroekonomik yavaşlama ve ABD’nin Çin’e ihracat üzerindeki sıkı kontrolleri nedeniyle küresel çip ihtiyacına destek için hazırlanıyor.

Amerikalı çip üreticisi, Perşembe günü dördüncü çeyrekte daha fazla düşüş olacağı konusunda uyardı ve 2022 için tam yıllık rehberliğini düşürdü.

Şirket, Taiwan Semiconductor Manufacturing Co. ve Samsung ile rekabet edebilmek için çip dökümhanesi işini büyütmek için milyarlarca dolar harcarken, ana hattaki sorun nakit akışı üzerinde daha fazla baskı oluşturuyor. Yanıt olarak Intel, maliyetleri 2023’te 3 milyar $ ve 2025’e kadar 10 milyar $’a kadar düşürmeyi planladığını açıkladı.

Intel hisseleri, iddialı maliyet düşürme hedefiyle Perşembe günü mesai sonrası işlemlerde %5’ten fazla yükseldi.

Gelirler düşüyor

1 Ekim’de sona eren üç aylık dönemde Intel, 15,3 milyar dolar gelir kaydetti. Bir yıl önce bu rakam 19,2 milyar dolardı. Şirket, çeyrek için bir önceki yıla göre %85 düşüşle 1 milyar dolar net gelir bildirdi.

Intel CEO’su Pat Gelsinger

Intel CEO’su Pat Gelsinger Perşembe günkü konuşmasında, “Tüm sektörü etkileyen ekonomik endüstri belirsizliği dönemini ve dönüşümünü hızlandırmak için kendi artan yatırımımızı geçtikten sonra, serbest nakit akışı büyümesini yeniden hızlandıracağımıza ve önde gelen serbest nakit akışı marjlarını artıracağımıza güveniyoruz.” dedi.

En büyük gelir kaynağı olan kişisel bilgisayarlar için çip satışlarını da içeren istemci bilgi işlem grubu (CCG) işi yılda %17 düştü. Intel, düşüşü kişisel bilgisayarlara olan talebin azalmasına bağladı.

Intel’in CFO’su David Zinsner bir kazanç görüşmesi sırasında, “Yüksek derecede makroekonomik belirsizlik var ve mevcut zorlu pazar ortamı, küresel bir durgunluk potansiyeli ile birlikte 2023’e kadar uzayacak gibi görünüyor” dedi.

Intel, geçen yıl Asyalı rakiplerinden pazar payı kapmayı denemek için dökümhane işini – sözleşmeli çip üretimi – yapmaya karar verdi. Arizona’daki bir başka 20 milyar dolarlık genişlemenin ardından, Eylül ayında Ohio’da 20 milyar dolarlık bir fabrikasyon tesisinin temellerini attı.

Şirket, çeyrekte herhangi bir yeni dökümhane müşterisi kazandığını açıklamadı, ancak kazanç açıklamasına göre, “en büyük 10 dökümhane müşterisinden yedisine, 35 müşteri yeni test çipini içerecek şekilde sipariş verildi”  iddiasıyla katılımlarını genişlettiğini söylüyor.

Üçüncü çeyrekte, Intel Foundry Service geliri yıllık %2 düşüşle 171 milyon $’a geriledi.

Şirket, gelir düşüşünün dördüncü çeyrekte de devam edeceği konusunda uyardı ve gelecek çeyrek gelirinin, geçen yılın aynı döneminde kaydettiği 20,5 milyar $’a kıyasla %23 ila %28 düşüşle 14 milyar ila 15 milyar $ aralığında olmasını sağlıyor.

Intel ayrıca 2022 tam yıl görünümünü revize ederek yıllık gelir beklentisini 64 milyar dolardan 63 milyar dolara düşürdü ve önceki kılavuza göre 2 milyar $’ı 4 milyar $’a düşürdü.

Intel, dökümhane işini ikiye katlarken, 2022’de toplam 21 milyar dolarlık sermaye harcaması tahmin ediyor, bu da tüm yıl boyunca serbest nakit akışını negatif 2 milyar dolar ila 4 milyar dolar aralığına sokacak ve bu da başlangıçta tahmin edilenden daha fazla nakit yakıldığını gösteriyor.

Nakit akışı üzerinde daha fazla baskı ve zayıf çip pazarı talebiyle karşı karşıya kalan Intel, maliyetleri düşürme sözü de veriyor.

Intel, işten çıkarmaların geleceğini söyledi. Gelsinger, “Bunlar, sadık Intel ailemizi etkileyen zor kararlar,” dedi.

Intel, Ekim ayı başlarında sözleşmeli çip üretim birimi ile çip tasarım işletmeleri arasında bir miktar ayrım yaratacak dahili bir dökümhane modelinin oluşturulduğunu duyurdu. Intel, dökümhane ekibinin iç ve dış müşterilere daha eşit davranmasına ve maliyet verimliliğini artırmasına yardımcı olacağını söylüyor.

Startup Burada 2023 1. dönem kampanya raporunu yayınladı 

Startup Burada Mapplico, Meet The Music, Pazardan ve Mutlumesaj gibi 4 girişimi platformunda yatırımcılarla buluşturdu.

Yayınladığı kampanyaların tamamını hedef fona ulaştıran İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş., diğer adıyla Startup Burada, hedefine başarı ile ulaşan ve Kitle Fonlaması Tebliğinin olanak sağladığı ek fonlamayı da gerçekleştiren girişimlere toplamda 11.413. 367 TL aktardı. 

Başarılı kampanyaların ortalama fonlanma süresinin 43 gün olarak gerçekleştiğini açıklayan Startup Burada, kampanya başına düşen yatırımcı sayısını  ise ortalama 500 olarak açıkladı.

İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. (Startup Burada) 2023 1. Dönem Kampanya Raporu, 27 Ekim 2021 Tarih ve 31641 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren KİTLE FONLAMASI TEBLİĞİ (III – 35/A.2) Platformların Faaliyetlerine İlişkin Esaslar Genel esaslar başlıklı ÜÇÜNCÜ BÖLÜM MADDE 11’in 15’inci fıkrası olan ‘ Altı aylık ve yıllık takvim dönemleri itibarıyla platformlar tarafından asgari olarak fonlaması gerçekleşen, gerçekleşmeyen ve iptal edilen toplam kampanya sayıları ile fonlaması gerçekleşen kampanyalara üyeler tarafından sağlanan toplam fon tutarı bilgilerini içeren rapor hazırlanarak ilgili dönemin sona ermesini takip eden otuz gün içinde elektronik ortamda Kurula iletilir ve platform internet sitesi üzerinden kamuya duyurulur.’ hükmü gereğince hazırlandı.

Kampanya raporunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz

ChatGPT’nin artık güçlü bir rakibi var; İşte Calude 2 !

0

OpenAI’in eski çalışanları tarafından kurulan Anthropic, tamamen ücretsiz olan Claude 2 yapay zekayı yayınladı. Ve bu yapay zeka gerçekten güçlü. Ayrıca çok daha uzun işlemleri kabul edebiliyor. Anthropic’in ürünün ChatGPT’ye göre bazen üstünlükleri de var:

1- ChatGPT-4 yaklaşık 64.000 kelime analiz edebiliyorken bu ürünle 75.000 kelime kolayca analiz edilebiliyor.

2- Birden fazla belge yükleyebilir ve onlar hakkında sorular sorabilirsiniz.

3- Çok daha verimli kodlamalar yapabilirsiniz. Human Eval kodlama testi nde GPT-4 %67 başarı gösteriyorken Claude 2 %71,2’lik bir başarıya sahip.

4- GPT-4’ün maliyeti yaklaşık 120 dolar iken bu yapay zekanın maliyeti ortalama 32 dolar.

Tüm bunların yanı sıra bu yapay zekanın üreticilerinin eski OpenAI çalışanı olduğu, yani oradaki tecrübeyi de buraya taşıdığı unutulmamalı. Yapay zeka teknolojisi her geçen gün gelişiyor ve değişiyor bununla birlikte yapay zeka ile bağlantılı noktalarda endişeler da artıyor. Tüm bu teknolojiler gelişirken teknolojinin ihtiyaç duyduğu enerji ve soğutması için tüketilen su miktarı oldukça ciddi boyutlarda.

Bu nedenle geliştiricilerin yapay zekanın efektifliği kadar sürdürülebilirliği ve doğa dostu olması boyutuna da daha fazla eğilmesi gerekiyor. Bu noktada görev geliştiriciler ve düzenleyiciler kadar; kamuoyu oluşturma boyutuyla kullanıcılara, kullanıcılara bu gerçekleri göstermek boyutuyla medya organlarına düşüyor.

Geçtiğimiz birkaç gün içinde Elon Musk’ın yatırımları için duyduğu enerji ihtiyacını yönelik yaptığı açıklama aslında bunun için en güzel örneklerden biri. Yakın zamanda bunun sonuçlarının ne olacağını görülecek.

Android ve iOS: hangisi siber saldırılara karşı daha güvenli?

0

Gelişen teknolojiyle birlikte akıllı cihazlar hayatta çok daha büyük bir yer kaplamaya başladı. Bununla birlikte cihazlar daha fazla veri toplamaya başladı ve bu verilerin korunması gibi yeni ve önemli bir alan da ortaya çıktı. Son zamanlarda en çok tartışılan konulardan biri de bu konuda Android ve iOS ikilisinden hangisinin daha güvenli olduğu ile ilgili.

Hangi platformun siber tehditlere karşı daha güçlü koruma sunduğunu belirlemek için, güvenlik açıklarını, güvenlik önlemlerini ve kullanıcı uygulamalarını karşılaştırarak Android ve iOS güvenliğinin nüanslarını anlamak oldukça önemli.

Android ve iOS’un her ikisi de güvenlik önlemlerini iyileştirmede önemli adımlar attı, ancak yaklaşımları ve güvenlik açıkları bakımından farklılık gösteriyorlar. Android’in open-source doğası ve özelleştirme seçenekleri, onu belirli siber saldırı türlerine karşı daha duyarlı hale getirirken, iOS’un kapalı ekosistemi daha kontrollü ve güvenli bir ortam sunuyor.

iOS, güvenlik söz konusu olduğunda üstünlük sağlarken, nihayetinde kullanıcılar bir mobil cihaz seçerken kendi tercihlerini, risk toleransını ve güvenliğin önemini göz önünde bulundurmalı. Kullanıcılar, her platformun güçlü ve zayıf yönlerini anlayarak, cihaz güvenlikleri hakkında bilinçli kararlar verebilir ve kişisel bilgilerini korumak için uygun önlemleri alabilirler.

Android vs iOS

Güvenlik YönüAndroidiOS
İşletim Sistemi TürüAçık kaynakKapalı kaynak
Ekosistem ParçalanmasıBirçok şirketten çok çeşitli donanım ve yazılım yapılandırmalarıBir şirket tarafından yönetilen donanım ve yazılım ekosistemi
Güvenli Yerleşim BölgesiÖzel güvenli yerleşim bölgesi yokGelişmiş veri koruması için güvenli yerleşim bölgesini içerir
Saldırganlara ÇekicilikDaha büyük pazar payı daha fazla kötü amaçlı yazılım geliştiricisini kendine çekiyorDaha küçük pazar payı saldırganlar için çekiciliği azaltır
Kötü Amaçlı Yazılım Güvenlik AçıklarıÜçüncü taraf uygulama mağazalarından ve yandan yüklenen uygulamalardan kötü amaçlı yazılım potansiyeliSıkı App Store inceleme süreci nedeniyle daha az kötü amaçlı yazılım örneği
App Store GüvenliğiGoogle Play Protect uygulamaları tarar ve uyarılar sağlarApp Store’un sıkı inceleme süreci kötü amaçlı uygulamaları en aza indirir
Kullanılabilirlik ve YamalamaParçalanmış ekosistem, güvenlik güncellemelerinin sunulmasında gecikmelere ve tutarsızlıklara neden olurMerkezi kontrol, güvenlik güncellemelerinin hızlı ve tek tip dağıtımına izin verir
Kullanıcı Uygulamaları ve GüvenlikUygulamaları yandan yükleme ve üçüncü taraf uygulama mağazalarını kullanma esnekliğiYandan yükleme zorluğu nedeniyle App Store ile sınırlıdır, bu da kötü amaçlı yazılım sızma olasılığını azaltır
Kullanıcı GizliliğiKullanıcılara verileri üzerinde daha fazla kontrol sağlamak için gizlilik kontrolleri ve girişimlerUygulama İzleme Şeffaflığı gibi özelliklerle kullanıcı gizliliğine bağlılık