En popüler yapay zeka araçları

0

2023 yılının Yapay Zeka yılı olacağına inanılıyor. ChatGPT aracının ve onun çok sayıda takipçisinin piyasaya sürülmesiyle büyük teknolojik atılımlara işaret ediyor. CNBC ve Writerbuddy araştırmasına göre, Open AI’nin alt ürünü ChatGPT, Eylül 2022 ile Ağustos 2023 arasında tek başına 14 milyar ziyarete sahip. Writerbuddy.ai tarafından yapılan bir araştırmaya göre ChatGPT, analiz edilen trafiğin yüzde 60’ından fazlasını kapsayarak dünya çapında en yaygın kullanılan üretken yapay zeka aracı olarak öne çıkıyor.

En popüler yapay zeka araçları listesi

Yılın en iyi performans gösteren araçlarını belirlemek için popüler bir SEO yazılımı olan SEMrush kullanılarak 3.000’den fazla yapay zeka aracı analiz edildi. Toplamda, en iyi 50 yapay zeka aracının 24 milyarın üzerinde ziyareti oldu.

  • ChatGPT -Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla AI Chatbot: 14.6 milyar
  • Character.ai – Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla AI Chatbot: 3.8 milyar
  • Quillbot – Araç kategorisi: Toplam ziyaretlerle Yapay Zeka Yazma: 1.1 milyar
  • Midjourney – Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla Görüntü Oluşturucu: 500.4 Milyon
  • Hugging Face – Araç kategorisi: Veri Bilimi, toplam ziyaret sayısı: 316.6 milyon
  • Bard – Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla AI Chatbot: 241.6 milyon
  • NovelAI – Araç kategorisi: AI Yazma ve toplam ziyaret sayısı: 238.7 milyon
  • Capcut – Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla Video Oluşturucu: 203.8 milyon
  • Janitor AI- Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla AI Chatbot: 192.4 milyon
  • Civitai – Araç kategorisi: Toplam ziyaret sayısıyla Görüntü Oluşturucu: 177.2 Milyon

Yapay zeka araçları, serbest çalışanlara ve küçük işletme sahiplerine önemli ölçüde fayda sağlayabiliyor. Bu araçlar iş operasyonlarını iyileştirebilir, envanter yönetimini basitleştirebilir, müşteri davranışını analiz edebilir ve değerli rekabet verileri sağlayabilir.

Üstelik OpenAI, Kasım 2023’te DevDay 2023 olarak bilinen ilk geliştirici konferansını düzenledi ve burada ChatGPT’nin yaratıcısı çok sayıda yeni özellik ve yetenek sundu. OpenAI, diğer şeylerin yanı sıra, hiçbir programlama becerisine sahip olmayan kullanıcıların bile belirli görevleri yerine getirmek için yapabileceği bir sohbet robotunun özel sürümlerini tanıttı. Şirket, bu tür sürümlerin yaratıcılarına ödeme yapma sözü verdi. Kullanıcılar, algoritmanın yanıt oluşturmak için kullanacağı talimatları ve ek bilgileri sağlayarak ChatGPT sürümlerini diyalog formatında özelleştirebilir.

İsrail’de tesis kurmak isteyen Intel’e dev hibe!

0

İşlemci dünyasının en güçlü isimlerinden Intel, büyük bir yatırım için çalışmalarını sürdürüyor. Şirket, bir süredir İsrail’de gerçekleştireceği yatırım için uğraşıyor. İsrail devleti, bu yatırım için teknoloji şirketine önemli bir destek sunmaya hazırlanıyor.

İsrail, Intel’e 3,2 milyar dolarlık hibe verecek

Intel, İsrail’in kuzeyinde 25 milyar dolarlık yeni çip tesisi kurmak için epey yol kat etti. Bugün yapılan ortak açıklamayla iş birliği resmiyet kazandı. Buna göre İsrail, 25 milyarlık tesis için Intel şirketine 3,2 milyar dolarlık hibe verecek.

İsrail Intel

Yatırım, Gazze’den 42 km uzaklıktaki Kiryat Gat tesisini genişletme planı olarak da isimlendiriliyor. Bu yatırım ilk olarak geçtiğimiz haziran ayında duyuruldu. Intel ve İsrail, fabrikanın 2027 de açılıp en az 2035’e kadar faaliyet göstermesini planlıyor. Yapılan hibenin yanı sıra Intel, yüzde 5’ten yüzde 7,5’e yükseltilmiş bir vergi oranı ödeyecek.

Intel, Pat Gelsinger’in CEO olduğu dönemde rakiplerinin önüne geçmek için 3 kıtada da yatırımlar gerçekleştirdi. Ancak İsrail’e yapılan bu yatırım, şirketin en büyük yatırımı olarak göze çarpıyor. Hali hazırda tesiste 11 bin 700 kişi çalışıyor.

1 saniyede 140 milyon dolar satış yapan telefon rekor kırdı!

1

Akıllı telefon dünyasında rekabet giderek artıyor. Birçok şirket, farklı yönleriyle sektördeki payını arttırma niyetinde. ZTE’nin sevilen markası Nubia, ürettiği orta ve üst donanımlı modelleriyle dikkatleri üzerine çekiyor. Piyasaya sürülen son model, rekorları altüst etti.

Nubia Z60 Ultra, 1 saniyede 140 milyon dolarlık satış gerçekleştirdi

19 Aralık’ta piyasaya sürülen Nubia modeli, kullanıcılar tarafından oldukça beğenilmiş görünüyor. Şirketin paylaştığı veriye göre Nubia Z60 Ultra sadece 1 saniye içinde 140 milyon dolarlık bir satışa imza attı. Cihaz 600 dolar ile 840 dolar arasında değişen versiyonlara sahip.

Nubia Z60 Ultra satış

Nubia modelinin işlemci koltuğunda Qualcomm Snapdragon 8 Gen 3 yer alıyor. Arka panelinde 18 mm 50 Megapiksel ultra geniş açılı lens, 35 mm 50 Megapiksel birincil sensör ve 85 mm 64 Megapiksel telefoto sensörlerinden oluşan üçlü kamera kurulumu yer alıyor.

Ön panele baktığımızda ise 1,5K çözünürlük, 120 Hz yenileme hızı ve 1500 nit maksimum parlaklık sunan 6,82 inçlik BOE Q9+ OLED bir ekran yer alıyor. Cihazın 6.000 mAh’lik bir bataryası 80W hızlı şarj desteğine sahip. Ek olarak 16 GB’a kadar LPDDR5x RAM ve 1 TB UFS 4.0 depolama alanıyla satışa sunuldu.

Nubia Z60 Ultra satış

Nubia Z60 Ultra fiyatı

  • 12 GB RAM + 256 GB: 4,299 Yuan (~$600)
  • 16 GB RAM + 512 GB: 4,699 Yuan (~$660)
  • 16 GB RAM + 1 TB: 5,299 Yuan (~$740)
  • 24 GB RAM + 1 TB: 5,999 Yuan (~$840)
  • Starry Night Collector’s Edition (16GB+512GB): 4,999 Yuan (~$700)

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Odine, telekom sektöründe en iyiler arasına girdi!

0

Telekom operatörlerine ses ve veri şebekesi hizmetleri sunan Odine, Londra merkezli Capacity Media’nın yayınladığı “20 Top Telco Vendors Power List”e girerek en iyi 20 telekom tedarikçisi arasında yer aldı. Bu başarıyla Türkiye’den gelen tek şirket olan Odine, telekom sektöründeki gücünü şebeke sanallaştırma hizmetleriyle artırmaya hazırlanıyor.

Odine, global yolunda!

Odine, 2000 yılından bu yana yerel ve uluslararası telekomünikasyon şirketlerine şebeke yazılımı ve telekom mühendislik çözümleri sunuyor. Odine CEO’su Alper Tunga Burak, telekomünikasyon altyapılarının hızla buluta dönüştüğü bir dönemde global bir teknoloji şirketi olma hedeflerini açıkladı.

Şirket, uluslararası alanda telekom operatörlerine kendi bulut ortamı üzerinden ticari operasyonlarını sürdürmeleri için gerekli altyapı donanımını, depolama hizmetini ve ağ ortamını sağlayarak maliyet avantajı sağlıyor.

Alper Tunga Burak, Odine’nin telekomünikasyon bulut pazarındaki büyümeyi değerlendirdiğini ve sektörde öncülük ederek müşterilerini güçlendirmeyi misyon edindiklerini belirtti.

Telekomünikasyon bulut pazarının önümüzdeki yıllarda yüzde 23,1 yıllık bileşik büyüme oranıyla 32,5 milyar dolara ulaşması öngörüldüğünü söyleyen Burak, Odine’nin bu büyüme fırsatını değerlendirerek global pazardaki başarılarına vurgu yaptı.

Odine’nin ses şebekesi çözümleri ile halihazırda dünya çapında faaliyet gösterdiğini vurgulayan Burak, şirketin esnek teknolojisi sayesinde dünyanın dört bir yanında geniş bir müşteri kitlesine hizmet sunduğunu belirtti.

Geçtiğimiz aylarda Sermaye Piyasası Kurulu’na başvurarak halka açılmayı planlayan Odine’nin, büyüme hedeflerini gerçekleştirmek adına Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası ile Yatırım Finansman liderliğinde gerçekleştirilecek halka arzın kapılarını araladığını söyledi.

Odine, aldığı ödüller ve global operasyonlarıyla telekom sektöründeki lider konumunu daha da pekiştirirken, halka arzdan elde edilecek kaynakların yurt dışı yatırımlarına yönlendirileceğini açıkladı. Bu adım, Odine’nin sürdürülebilir büyüme ve küresel rekabetteki gücünü artırma stratejisinin bir parçası olarak öne çıkıyor.

Beyaz Saray füzeleri durdurmak için hackerlarla çalışacak!

0

Beyaz Saray, Kuzey Kore’nin füze programını durdurmak için bilgisayar korsanları ile çalışacak. Biden yönetimi, kripto para birimi soygunlarının ülkenin silah programlarını güçlendirdiği endişeleri nedeniyle Kuzey Koreli bilgisayar korsanlarına karşı koymak için daha fazlasını yapıyor. Biden yönetimi son iki yılın çoğunu Rusya, İran ve Çin’den gelen siber saldırılara karşı önemli ABD ağlarını ve altyapısını desteklemekle geçirdi. Ancak Kuzey Kore’den gelen dijital tehditleri engelleme çabalarını artırırken farklı bir strateji izliyor: Kriptoyu takip edin ve durdurun.

Beyaz Saray füzeleri durdurmak için strateji belirliyor

Kuzey Kore’nin bilgisayar korsanlığını öncelikle nakit sıkıntısı çeken Kim Jong Un rejimine para aktarmanın bir yolu olarak gördüğüne inanan Beyaz Saray, ülkenin siber saldırılar yoluyla çaldığı kripto para birimini aklama yeteneğini engellemeye odaklandı. Geçtiğimiz yıl yönetim, Kuzey Koreli bilgisayar korsanlığı gruplarına, paravan şirketlere ve BT çalışanlarına karşı bir dizi yaptırımı açıkladı ve bunların çalıntı fonları aklamak için kullandıkları birden fazla kripto para birimi hizmetini kara listeye aldı. Bu ayın başlarında, ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan, Japonya ve Güney Kore ile Pyongyang’ın kripto zenginliğini çökertmeyi ve böylece nükleer ve konvansiyonel silah programlarına para ayırmayı amaçlayan yeni bir ortaklık yaptığını duyurdu. Beyaz Saray füzeleri tespit edip engellemek için çalışacak.

Ulusal Güvenlik Konseyi’nin üst düzey siber güvenlik yetkilisi Anne Neuberger bir röportajda, “Kuzey Kore’nin siber operasyonlarına karşı koyarken ilk önceliğimiz kripto soygunlarına odaklanmak oldu” dedi. Neuberger, Kuzey Kore’nin siber operasyonlarını köreltmeye yönelik artan çabaların, bu saldırıların meyvelerinin nereye gittiğine dair artan alarmdan kaynaklandığını söyledi. Hacking’in, Kuzey Kore’nin “ya yaptırımlardan kaçmasına ya da uluslararası toplumun silahların yayılmasını, füze rejimini ve gördüğümüz fırlatma sayısındaki artışı hedef almak için attığı adımlardan kaçmasına” olanak sağladığını savundu.

Start-up’ların hakim olduğu hızla büyüyen kripto para endüstrisindeki zayıf düzenleme ve kalitesiz güvenlik, onu Pyongyang’ın bilgisayar korsanları için kolay bir hedef haline getiriyor. Kripto paranın yerleşik gizlilik özellikleri ve fare altlığı tıklamasıyla sınırların ötesine gönderilebilmesi nedeniyle, yaptırımları atlatmak için de güçlü bir araç sunuyor.

Geçtiğimiz yıl yaklaşık 100 balistik füze testi gerçekleştiren Kuzey Kore , beş ay aradan sonra ilk kıtalararası balistik füze testini Aralık sonunda gerçekleştirdi. Güney Kore istihbarat servislerine göre Kasım ve Ağustos ayları arasında Rusya’ya bir milyondan fazla top mermisi ihraç edildi. ABD’li yetkililer, bu tür faaliyetleri yavaşlatmanın anahtarının bilgisayar korsanlığı ve kripto para biriminin kesişiminde yattığına giderek daha fazla inanıyor. Kripto para izleme firması Chainalytic’in tahminlerine göre, geçen yıl Pyongyang bağlantılı bilgisayar korsanları yaklaşık 1.7 milyar dolar değerinde dijital para çaldı.

Apple, ChatGPT ile rekabet etmek için yayıncılarla anlaşmalar yapıyor

Apple, yapay zeka dünyasındaki önemli oyuncular arasında kendine sağlam bir yer edinmek için yeni bir strateji belirlediğini açıkladı. Bu strateji, popüler yapay zeka araçları arasında yer alan ChatGPT ve Google Bard gibi modellerle rekabet etmeyi amaçlıyor. New York Times‘ın son raporlarına göre, Apple, bu hedefe ulaşabilmek adına büyük haber yayıncıları ile en az 50 milyon dolar değerinde uzun vadeli anlaşmalar yapma planları yapmaktadır.

Apple ChatGPT stratejisinin merkezinde, önde gelen yayınların zengin içerik arşivlerine erişim sağlamak bulunuyor. İlgili ve geniş veri setleri üzerinden, Apple, kendi yapay zeka modellerini eğitmeyi planlıyor. Bu, özellikle apple ChatGPT-4 gibi büyük dil modellerini (LLM’ler) içeriyor. Şu an için müzakere masasında Condé Nast, IAC ve NBC News gibi sektörün önde gelen yayıncıları bulunuyor; ancak, henüz hiçbir anlaşma neticelenmiş değil.

Apple ChatGPT

Stratejinin temel odak noktası, yapay zeka modellerini eğitmek için geniş bir metin veri kümesini kullanmak. ChatGPT ve Bard Gemini gibi LLM’ler, tutarlı ve bağlamsal olarak ilgili cümleler oluşturmak için kapsamlı metin veri kümelerini analiz ediyor.

Apple, bu verilere erişim için yazarlara ve yayıncılara tazminat ödemeyi taahhüt ediyor. Bu, Apple’ın fikri mülkiyet konularında şeffaf bir şekilde işbirliği yapma niyetini ortaya koyuyor. Bu, bazı yapay zeka şirketlerinin aksine, eğitim verilerinin kaynağı konusunda daha açık bir tutumu temsil ediyor.

Bu stratejik hamle, Apple’ın yapay zeka alanındaki etkileşimini artırmayı ve ChatGPT gibi rakiplerle başa çıkabilmeyi amaçlıyor. Ancak, sektördeki telif hakkı sorunları ve fikri mülkiyet endişeleri göz önüne alındığında, müzakerelerin ilerleyişi ve potansiyel anlaşmaların detayları, Apple’ın gelecekteki yapay zeka yeteneklerini nasıl şekillendireceğini göstermede kritik olacak. 2024’te bu alandaki gelişmeleri dikkatle takip edeceğiz.

Space Perspective, turistleri uzaya taşıyacak uzay kapsülünün test modelini tanıttı

Uzay turizmi alanında öncü firmalardan biri olan Space Perspective, heyecan verici bir adım atarak turistlere yönelik tasarladığı uzay kapsülünü tanıttı. Bu yeni kapsül, şaşırtıcı bir şekilde bir balon ile yörüngeye çıkmayı hedefliyor.

Space Perspective‘in planlarına göre, bu uzay yolculuğu sekiz ücretli yolcu ve bir pilottan oluşan grupları, 30.480 metre yüksekliğe taşıyacak. Turistler, bu 6 saatlik yolculuk sırasında dünyanın eğriliği ve uzayın karanlığı gibi benzersiz manzaraların tadını çıkaracaklar.

Space Perspective

Yolcular, Spaceship Neptune adını taşıyan basınçlı kapsüle binerek, bu kapsülü hidrojen dolu dev bir balonun altına asılı duracak şekilde gökyüzüne yükselecekler. Yükseklik noktasına ulaşmak için geçecek 2 saatlik yolculuktan sonra, turistler 2 saat boyunca serbestçe gezinebilecek ve ardından 2 saatlik iniş süreci başlayacak.

Ancak bu lüks yolculuk biraz pahalıya mal olacak. Neptune kapsülünde yer alacak olan pelüş koltuklar, içecek barı, Wi-Fi iletişim sistemi, 360 derece panoramik pencereler ve güverte altındaki tuvalet gibi özelliklere sahip olmak isteyenler, bu deneyimin tadını çıkarmak için 125 bin dolar‘ı gözden çıkarmak zorunda kalacaklar.

Space Perspective, tamamlanan test modeli ile şirketin ticari faaliyete geçmesinin önünü açtı. Şirket, ilk uçuşları mürettebatsız olarak gerçekleştirecek ve önümüzdeki yılın ilerleyen dönemlerinde mürettebatlı uçuşları başlatmayı planlıyor.

Uzayın derinliklerinde eşsiz bir deneyim sunmayı hedefleyen Space Perspective, bu yeni uzay kapsülü ile turizm dünyasında benzersiz bir konum elde etmeye hazırlanıyor.

Telekom tedarikçisi Odine halka açılıyor!

0

Ulusal ve uluslararası alanda telekom operatörlerine ses ve veri şebekesi hizmetleri sunan Odine, alanında en iyi 20 tedarikçi arasına giren tek Türk şirketi oldu. Son yıllarda Telekom operatörlerine şebeke sanallaştırma alanında hizmet vererek, fiziksel sunucu bağlılığını ortadan kaldırmaya ve operasyonel verimliliğe odaklanan Odine, şimdi global pazarda bu hizmet ile gücünü artırmaya hazırlanıyor.

Odine, telekom sektörünün en etkili yayın kuruluşlarından biri olan Londra merkezli Capacity Media’nın yayınladığı 20 Top Telco Vendors Power List’de ilk 20’ye giren tek Türk şirketi oldu. Telekom operatörlerine şebeke sanallaştırma hizmeti vererek, fiziksel sunucu bağlılığını ortadan kaldırmaya ve operasyonel verimliliği artırmaya odaklanan Odine, böylece global pazar hedefinde çıta yükseltti.

Telekom altyapımızda kullanılan sistemlerin yerli ve ve milli olması stratejik önem taşıyor. Yerlilik oranında neredeyiz, hem devlet hem de özel sektör açısından atılması gereken adımlar neler? Türkiye’de Telekom operatörlerine uçtan uca bulut tabanlı dijital dönüşüm yazılım hizmeti veren Odine CEO’su Alper Tunga Burak ile mercek altına aldık!

Global Pazar hedefleniyor

Odine CEO’su Alper Tunga Burak
Odine CEO’su Alper Tunga Burak

Yerel ve uluslararası telekomünikasyon şirketlerine 2000 yılından bu yana şebeke yazılım ve telekom mühendislik çözümleri sunduklarını belirten Odine CEO’su Alper Tunga Burak telekomünikasyon altyapılarının hızla buluta dönüştüğü bu dönemde global bir teknoloji şirketi olmayı hedeflediklerini belirtti. Burak, “Kurduğumuz model ile uluslararası alanda tüm telekom operatörlerine kendi bulut ortamımız üzerinden ticari operasyonlarını sürdürebilmeleri için gereken altyapı donanımını, depolama hizmetini ve ağ ortamını sağlıyoruz. Böylece operatörler ekipman satın almadan, yönetmeden veya bakımını yapmadan sürdürülebilir bir altyapıya kavuşmuş oluyor. Capacity Media 20 Top Telco Vendors Power listesinde yer almanın da hedeflerimizdeki kararlılığımızın ve küresel çaptaki başarılarımızın önemli bir göstergesi olduğunu düşünüyorum” dedi.  

Ciddi bir maliyet avantajı sağlaması nedeniyle telekomünikasyon sektörünün geleneksel sistemlerden bulut ve yazılım tabanlı sistemlere dönüşümünün hızlandığını da vurgulayan Alper Tunga Burak, şu bilgileri verdi: “Markets and Markets Telecom Cloud Market raporuna göre, telekomünikasyon bulut pazarının 2027 yılına kadar yüzde 23,1 yıllık bileşik büyüme oranı ile 32,5 milyar dolar düzeyine ulaşması öngörülüyor. Odine olarak telekomünikasyon bulut pazarındaki bu önemli büyüme fırsatını değerlendiriyoruz ve geleceğin telekomünikasyon ihtiyaçlarına öncülük ederek, müşterilerimizi bu dinamik sektörde güçlü kılma misyonu ile ilerliyoruz. Sektöre yönelik sunduğumuz sanallaştırma altyapı çözümleri ile müşterilerimiz, operasyonel süreçlerini optimize ederek rekabet avantajı elde edebiliyorlar. Bugün Türkiye’de dünya ölçeğinde bir telekom bulutu kurarak rüştümüzü ispatlamış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Şimdi sırada bu hizmeti, halihazırda ses şebekesi çözümlerimiz ile yıllardır iş yaptığımız global pazara taşımak var.” 

Dünyanın dört bir yanına hizmet ihracatı

Ses şebekesi çözümleri ile halihazırda global bir oyuncu olduklarının altını çizen Alper Tunga Burak,Yeni Zelanda, Endonezya, İsviçre, İngiltere, Hollanda gibi yaygın bir coğrafi alanda faaliyet gösteriyoruz. Ses şebekesi çözümlerimiz son derece esnek ve her lokasyona uzaktan uygulanabilen bir teknoloji barındırıyor. Bu nedenle dünyanın dört bir yanında geniş bir müşteri kitlesine sahibiz” dedi.

Halka açılmak için SPK’ye başvurdu

Yurt dışında büyüme planlarını hızlandırmak adına geçtiğimiz aylarda halka açılmak için Sermaye Piyasası Kurulu’na (SPK) başvurduklarını da vurgulayan Alper Tunga Burak, halka arzın Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası (TSKB) ile Yatırım Finansman eş liderliğinde gerçekleştirileceği bilgisini verdi.

Sermaye artırımı ve ortak satışı yöntemi ile gerçekleştirilecek halka arzdan sağlanacak kaynağın, büyüme hedefleri doğrultusunda kullanılacağınıkaydeden Alper Tunga Burak, gelirin yarısından fazlasının global operasyonların büyütülmesi kapsamında yurt dışı yatırımlarına yönlendirileceğini de söyledi. 

Telekom sektörü yayınlarının diğer bir öncü kuruluşu olan Carrier Community tarafından 2023 yılında ikinci kez The Cloud Innovative (Bulut İnovasyon) ödülüne layık görülen Odine, aldığı ödüllerin yanı sıra Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi (UDHAM) liderliğinde gerçekleştirilen 5. Nesil (5G) Mobil Haberleşme Altyapısının Geliştirme Projesi’nde de yer alıyor.

Yeni teknoloji, güneş panellerinin ömrünü uzatıyor

Singapur Nanyang Teknoloji Üniversitesi’nden (NTU Singapore) çıkan EtaVolt adındaki spin-off şirketi, güneş panellerinin ömrünü gençleştiren ve uzatan bir teknoloji geliştirdi. Yeni cihaz, ısı ve ışığı kullanarak eski ve yeni güneş panellerini hızla restore edebiliyor. Bu teknoloji, zorlu çevre koşulları nedeniyle özellikle tropikal bölgelerde hızla bozulan güneş panelleri için önemli bir çözüm sunuyor.

Güneş panelleri, kurulumdan kısa bir süre sonra özellikle ilk yıl içinde verimlilik kayıpları yaşayabiliyor. Bu performans düşüşü, küresel 1 terawatt güneş enerjisi kapasitesi göz önüne alındığında küresel enerji kaybına neden olabilir. EtaVolt’un Advanced Regeneration Technology, bu sorunu ele alarak, bor, oksijen, kusurlar ve safsızlıklar içeren silikon güneş panellerinin yüzde 90’ından fazlasında işe yarıyor.

EtaVolt’un Kurucu Ortağı Dr. Stanley Wang, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Solar gençleştirme yöntemimiz sadece titizlikle test edilip onaylanmakla kalmadı, aynı zamanda çeşitli ticari uygulamalarda sahada kanıtlanmış sonuçlar gösterdi. Bu teknoloji, yenilenebilir enerji çözümleri firması Vector Green gibi güneş enerjisi sektöründeki büyük ortaklarla gerçekleştirilen projelerde başarıyla uygulanarak etkinliğini ve yaygın olarak benimsenme potansiyelini ortaya koymuştur.”

yeni teknoloji güneş panellerinin ömrünü uzatıyor

Geliştirilen cihaz, 2,3 metreye kadar olan güneş panelleri üzerinde otomatik olarak hareket edebiliyor ve bu panellerin tedavi edilmesine ve kaybedilen alan performanslarının %5’ine kadarının geri kazanılmasına yardımcı oluyor. Hızlı ve etkili bir şekilde gerçekleşen bu işlem, güneş panelinin türüne bağlı olarak beş yıla kadar koruma sağlayabiliyor. Ayrıca, iç mekanlarda veya dış mekan güneş enerjisi çiftliklerinde de kullanılabiliyor.

EtaVolt’un sunduğu bu teknoloji, güneş enerjisi sektöründe bir dönüm noktası olabilir, çünkü sadece eski panellerin değil, yeni panellerin de ömrünü uzatarak enerji verimliliğini artırıyor. Bu yenilikçi çözüm, sürdürülebilir enerji alanında daha geniş bir kabul görmeyi hedefleyerek güneş enerjisi kullanımının etkinliğini artırabilir.

Apple ve Beeper savaşı kızışıyor

Apple, uzun süredir iMessage aracılığıyla mesajlaşma konusunda sahte sosyal tekelini koruyarak iPhone kullanıcılarına daha iyi bir deneyim sunuyor. Beeper Android’i devreye sokmaya çalışıyor. Apple’ın özel iMessage kulübü, bu ayın başlarında, iPhone olmayanların mavi kabarcık tedavisine erişmesini sağlayan bir Android uygulaması olan Beeper Mini sayesinde bazı ihlallere tanık oldu.

Apple ve Beeper savaşı için yeni gelişme

Bu, Beeper Mini uygulamasını kullanan bir Android cihazının, iMessage’daki kişilere şifreli mavi baloncuklar, okundu bilgileri, satır içi yanıtlar ve yüksek kaliteli multimedya ile sanki bir iPhone kullanıyormuş gibi mesaj gönderebileceği anlamına geliyor. Bu durum, Cupertino’nun güvenlik endişelerini öne sürerek uygulamayı engellemesi ve Beeper’ın  Android kullanıcılarını iMessage’a yeniden bağlamanın yeni yollarını bulması ile Apple ile Beeper arasında hızla bir çatışmaya yol açtı.

İki şirketin mesajlaşma konusunda pes etmesi biraz tuhaf görünse de bu durum  Apple’ın mobil pazarı kontrol etme stratejisiyle derinden bağlantılı. Apple, WhatsApp gibi üçüncü taraf mesajlaşma uygulamalarının norm haline gelmesinden önce, 2011 yılında iMessage’ı piyasaya sürdü. O günden bu yana Apple büyüyerek multitrilyon dolarlık bir teknoloji devi haline geldi. Piper Sandler’ın araştırmasına göre Z kuşağı kullanıcılarının yüzde 87’lik şaşırtıcı bir oranıyla ABD cep telefonu pazar payının yüzde 57’sini elinde tutuyor. Apple’ın yazılım ve cihazlardan oluşan kapalı ekosistemi, Apple cihazı sahibi kişileri yalnızca Apple cihazlarını satın almaya teşvik ederek şirketin hakimiyetini artırıyor. Kurucusu Carl Pei’ye göre, Nothing gibi bir butik telefon üreticisinin iMessage’a karmaşık bir arka kapı oluşturmak için yolunun dışına çıkması gerekmesinin nedeni de bundan kaynaklanıyor.

Apple’ın iMessage’ı Amerikan iletişiminde temel dayanak noktası haline geldi ve insanların birbirleriyle etkileşimini etkiliyor. Arkadaşlarınızı ve ailenizi iPhone’a geçmeye ikna etmeye yönelik sosyal baskı,  Apple’ın tasarımından kaynaklanıyor. Şirket, mahkeme belgelerinde iMessage’ı Android’e koymanın yalnızca “iPhone ailelerinin çocuklarına Android telefon vermelerinin önündeki engeli ortadan kaldırmaya hizmet edeceğini” söyleyerek bunu açıkladı. Ancak gidişat değişiyor gibi görünüyor. Apple Kasım ayında Mesajlar uygulamasını RCS adı verilen daha yeni, daha zengin özelliklere sahip mesajlaşma protokolüyle çalışacak şekilde açacağını söyledi.

Elektrikli dorse, tırlar için menzil sorununu çözecek!

Tırlar, elektrikli motora sahip dorselerle hibritleşiyor ve menzil sorununa çözüm buluyor. Elektrikli tırların yaygınlaşmasını engelleyen sorunlara karşı geliştirilen bu yenilikçi çözüm, taşımacılık sektöründe önemli bir adım olarak öne çıkıyor.

Elektrikli tırların menzil sorunu Elektrikli dorse ile , uzun mesafe seyahatlerinde şarj planlaması gerektirmesi ve dizel tırlara kıyasla yetersiz menzil sunması gibi nedenlerle çözülemiyordu. Ancak Range Energy tarafından geliştirilen bir çözüm, elektrik motorlu dorselerle tırların hibrit bir yapıya kavuşmasını sağlıyor.

Bu sistemde, tır üzerindeki dizel motor normal bir şekilde çalışırken, dorse tekerlekleri elektrikli motordan güç alarak itiş sağlıyor. Tır ile dorse arasındaki bağlantılı arayüz, hızlanma ve yavaşlama isteklerini algılayarak işlem yapıyor. Aynı zamanda sürücünün frene bastığını fark ettiğinde rejeneratif frenleme yaparak enerjiyi bataryada depoluyor.

Sistemin özellikleri şu şekilde:

  • Batarya Boyutu: 200 kWh
  • Voltaj: 800 volt
  • Motor Gücü: 350 kW
  • Tork: 14000 Nm
  • Şarj: 19 kW (10,5 saat)
  • Hızlı Şarj: 350 kW (45 dakika)

Üçüncü parti bir şirket tarafındanElektrikli dorse gerçek dünya testinde %36,3 oranında yakıt tasarrufu sağlandığı onaylanmıştır. Bu hibrit sistem, tırın işleyişini ve taşıma kapasitesini bozmadan yakıt tüketimini azaltıyor. Dorse istenildiğinde çıkarılabiliyor ve tır tamamen dizel güce geçebiliyor.

Rakip teknolojiler arasında tamamen bataryalı sistemler bulunsa da, ağırlık ve taşıma kapasitesi konularında sınırlamalara neden olmaktadır. Tesla Semi gibi modellerde yüksek batarya kapasitesi ve ağırlık, taşıma kapasitesini azaltmaktadır. Hidrojenli sistemler ise istasyon yetersizliği ve bakım zorlukları gibi nedenlerle kısıtlı kullanıma sahiptir.

Bu yenilikçi çözüm, tırların elektrikli hale geçiş sürecini kolaylaştırarak çevre dostu taşımacılık alanında önemli bir adımı temsil ediyor.

Nvidia RTX 50 serisi için yeni tarih geldi!

0

Nvidia’nın yeni nesil Blackwell mimarili GeForce RTX 50 ekran kartları için yeni bir tarih ortaya çıktı Nvidia’nın heyecanla beklenen GeForce RTX 50 serisi, yeni nesil Blackwell mimarisiyle birlikte önemli bir dönemeçte bulunuyor. Ada Lovelace mimarisinin sektördeki hakimiyeti devralacak olan bu GPU ailesi, performans konusunda iddialı geliştirmeler sunacak.

GeForce RTX 50 ekran kartları, üretim sürecinde TSMC’nin en gelişmiş 3nm fabrikasyon teknolojisini kullanacak. Bu yeni süreç, mevcut 4nm’ye göre yüzde 25-30’a kadar güç verimliliği artışı, transistör başına yüzde 10-15’e kadar performans artışı ve yoğunlukta 1.7 kat artış sağlayarak dikkat çekiyor.

Bununla birlikte, donanım dünyasındaki hızlı evrim sadece üretim süreciyle sınırlı değil. Yeni GPU’lar, GDDR7 bellek teknolojisi ve AMD’nin Radeon RX 7000 serisinde bulunan DisplayPort 2.1 standardını destekleyerek, grafik deneyimini daha da geliştirecek.

Sızıntı kaynaklarına göre, bu heyecan verici gelişmelerin lansmanı, 2024’ün 4. çeyreğinde gerçekleşecek. Nvidia’nın genellikle iki yılda bir lansman gerçekleştirdiği göz önüne alındığında, RTX 50 serisinin piyasaya sürülme tarihi, bu alanda liderliği sürdürme stratejisinin bir parçası gibi görünüyor.

Ancak, sızıntı kaynakları aynı zamanda RTX 50 serisinin, önceki RTX 30-40 nesillerine kıyasla daha küçük ancak etkileyici gelişmeler sunacağını belirtiyor. Bu, DLSS 3.0 veya Frame Generation gibi yeni teknolojilere işaret edebilir, ancak tam detayları öğrenmek için bir süre daha beklememiz gerekecek. Nvidia’nın bu yeni nesil GPU’larıyla, grafik performansında nasıl bir evrim yaşanacağını görmek için sabırsızlanıyoruz.

Toon Metal Games Boğaziçi Ventures’dan yatırım aldı 

Boğaziçi Ventures, BV Growth fonu ile uluslararası pazarlarda büyüme potansiyeline ve kanıtlanmış iş modellerine sahip yetenekli ekiplere odaklanarak teknoloji odaklı yatırımlar gerçekleştirmeye devam ediyor. Sadece finansal destek sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda girişimlere sunduğu mentorluk ve iş ağı oluşturma fırsatlarıyla, girişimlerin uluslararası büyüme süreçlerinde de destek sağlamaktadır.

Boğaziçi Ventures 2023 yılı bitmeden yeni bir oyun yatırımı daha tamamladı ve Casual ve Hybrid Casual oyun türlerinde oyunlar geliştiren Toon Metal Games’i BV Growth Fonu portföy şirketleri arasına dahil etti. Boğaziçi Ventures’ın yatırım portföyüne yeni katılan Toon Metal Games, 2.5 milyon dolar değerleme üzerinden 250 bin dolar değerinde yatırım aldı. Boğaziçi Ventures Yönetici Ortağı Burak Balık bu yatırım ile Boğaziçi Ventures’ın oyun sektöründeki güçlü varlığını ve stratejik yatırım portföyünü daha da genişletme hedefi olduğunu belirterek sözlerine şunları ekledi; ‘‘Oyun sektöründeki yenilikçi projelere odaklanarak, girişimcilere destek verme ve sektöre değer katan teknolojilere yatırım yapma konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz. Boğaziçi Ventures olarak, yaratıcı fikirleri ve inovasyonu destekleyerek, oyun endüstrisinin dönüşüm sürecine liderlik etmeye devam edeceğiz.’’

Toon Metal Games’in gelecek hedefi, Arcade Idle mekanikleri ile birleştirilmiş çok oyunculu RPG oyunlarını geliştirmek. Boğaziçi Ventures’ın teknoloji odaklı ve geleceği şekillendiren girişimlere yönelik yatırım stratejisi ile güçlenen Toon Metal Games, Türk oyun sektörünü küresel arenada daha da parlak bir geleceğe taşımayı amaçlıyor. 

Podcast endüstrisinden rekor bekleniyor!

Podcaster’lar artık daha yeni ve daha özgün etkileyiciler haline geldi. Z kuşağının yarısından fazlası (yüzde 58) diğer bir medya formuna kıyasla podcastte üreticiye daha yakın ve samimi hissediyor. Bu da üreticileri çekerek dinleyici kitlesinin bu kadar yoğun bir hacimde Poddy’ye gelmeye başlamasının ardındaki neden olarak dikkati çekiyor. Ancak podcast’lerin çekiciliği bunlarla da sınırlı değil. Sosyal podcast uygulaması Poddy’nin CEO’su Cüneyt Göktürk bu gelişmelerle ilgili görüşlerini şöyle ifade ediyor: “Araştırmalar podcast endüstrisinin sadece kültürel bir güç değil; aynı zamanda finansal bir güç merkezi olduğunu gösteriyor. Şu anda 23,56 milyar dolar değerinde olan küresel podcast pazarının 2030 yılına kadar 131,13 milyar dolara fırlayacağı tahmin ediliyor. ABD’de 2021 yılında 1 milyar doları aşan podcast gelirinin 2024 yılında 4 milyar dolara ulaşması bekleniyor.” 

Podcast’ler artık yalnızca bir eğlence kaynağı değil

Podcast’ler beklentilerin ötesinde gelişiyor ve geleneksel tanımlardan kurtuluyor. Zira podcast’ler artık yalnızca bir eğlence kaynağı değil; eğitim araçları, pazarlama platformları ve daha fazlası haline geldi. Belirli konulara veya sektörlere odaklanan niş podcast’ler ve interaktif formatlar büyük popülerlik kazanıyor. 

Podcast reklamcılığı sadece etkili olmakla kalmıyor; önemli ölçüde gelir de sağlıyor. Podcast tüketicilerinin yüzde 90’ı podcast reklamlarını etkili buluyor ve yüzde 55’i podcast reklamlarından etkilenerek alışveriş yapıyor. 

Dinleyicilerin yüzde 60’ı bir podcast’te duyduktan sonra o ürün veya hizmetleri ararken, reklamcılık sektörü hızla büyüyor ve gelirin 2027 yılına kadar 5 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor. 

Günlük yeni kullanıcı kayıtlarında yüzde 330, podcast dinlemelerinde yüzde 500 artış 

Türkiye’de podcast yayıncılığı eşi benzeri görülmemiş bir yükseliş yaşıyor. Poddy’nin son verileri, günlük yeni kullanıcı kayıtlarında yüzde 330, dinlemelerinde yüzde 500 ve uygulama kullanımında genel bir artış olduğunu gösteriyor. Platformun sesli medya ortamına yeni araçlar eklemesi yalnızca daha fazla içerik ve dinleyici çekmekle kalmadı, aynı zamanda reklamveren talebini de artırdı. Kısacası, 2024’ün ötesinde podcast sektörünü daha da parlak bir gelecek bekliyor! 

Tesla’nın pil hücresi üretiminde zorluklar devam ediyor

Tesla’nın beklenen elektrikli kamyon modeli Cybertruck’ın üretim sürecinde temel bir sorun ortaya çıktı. Bir grup Tesla çalışanının ifadesine göre, şirketin Cybertruck’ları yüksek hacimde ve güvenilir bir şekilde üretme çabaları, özellikle yeni kuru kaplama teknolojisine sahip 4680 bataryalardaki üretim sorunu nedeniyle sekteye uğramış durumda.

Tesla’nın 2025 yılına kadar yılda 250.000 adede çıkarma hedefine ulaşmasını engelleyen en büyük faktör olarak belirtilen bu sorun, özellikle Giga Texas tesisinde üretilen 4680 bataryalardaki kuru kaplama teknolojisinin endüstriyel ölçekte henüz geliştirilememesi olarak açıklandı. Şu anki üretim kapasitesi yılda sadece 24.000 adet olan bu bataryalar, Cybertruck’a olan talebi karşılamaktan uzak.

Tesla, 4680 pil hücresinde kullanılan kuru kaplama anot ve katotları mükemmelleştirmeye odaklanmış durumda. Ancak bu teknolojinin ölçeklendirilmesi ve sürecin hızlandırılmasıyla ilgili yaşanan zorluklar, şirketin kendi ekipmanlarını geliştirme ihtiyacını da beraberinde getiriyor.

Bu durum, kuru kaplama anot ve katotların laboratuarlarda ve bazı pillerde uygulandığını, ancak elektrikli otomobil bataryaları için henüz ticarileştirilmediğini göz önüne seriyor. Tesla, bu alanda öncü bir rol üstlenerek, sadece üretimi artırmakla kalmayıp aynı zamanda kendi ekipman ve araçlarını da geliştirmek durumunda. Şirketin bu teknolojik zorlukları aşarak Cybertruck üretimini hedeflediği düzeye çıkarması, merakla beklenen bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor.

Cep telefonu faturası ile ödeme seçenekleri artıyor!

0

HiDoctor ile Paycell iş birliği sayesinde, online psikolojik danışmanlık ve diyetisyen hizmetleri Turkcell faturası ile ödenebilecek. Danışmanlık platformu HiDoctor ile dijital ödeme ve finansal hizmetler platformu Paycell, danışmanlık ücretlerinin cep telefonu faturalarına yansıtılmasına olanak sunan bir iş birliğine gitti. Türkiye’de bir ilk olan uygulama sayesinde, daha geniş kitlelerin psikolojik danışmanlık ve diyetisyen hizmetlerinden yararlanması hedefleniyor. 

Pandemi, savaşlar, ekonomik zorluklar derken, toplumda psikolojik destek ihtiyacı her geçen gün artıyor. Yapılan araştırmalarda özellikle kadınlar ve gençler, bu hizmete en fazla ihtiyaç duyan iki grup olarak öne çıkıyor. HiDoctor ve Türkiye’nin en kapsayıcı finansal hizmetler platformu Paycell iş birliğiyle, danışmanlık ücretlerinin GSM faturalarına yansıtılması sağlanıyor. 

Dünya’da benzeri bir uygulama bulunmuyor

HiDoctor CEO’su Ahmet Bal
HiDoctor CEO’su Ahmet Bal

Özellikle öğrencilerin bu hizmet sayesinde büyük kolaylık yaşayacağına işaret eden HiDoctor CEO’su Ahmet Bal, “Uygulama Türkiye’de bir ilk, dünyada da benzer bir uygulamaya rastlamadık. Psikologlarımızdan veya diyetisyenlerimizden danışmanlık almak isteyen kullanıcılar, HiDoctor ödeme sayfasında Paycell ile öde seçeneğini gördüğünde cep telefonu numarasını girip gelen SMS’i onayladığında, ödemesi Turkcell faturasına bağlı şekilde gerçekleşiyor. Bu sistem, özellikle ailesinden uzakta okuyan ve parasının hesabını herkesten daha çok yapmak zorunda olan öğrenciler için büyük kolaylık olacak” şeklinde konuştu.  

Paycell CEO’su Serhat Dolaz ise iş birliğine ilişkin şunları kaydetti: “Türkiye’nin en yenilikçi dijital ödeme ve finansal hizmetler platformu olarak, müşterilerimizin her türlü ihtiyacına yönelik kullanıcı deneyimini merkeze alan çözümler sunmaya devam ediyoruz. Teknoloji ve finansal servisleri birleştirerek sunduğumuz hızlı ve güvenli ödeme çözümlerimiz, daha fazla kullanıcının finansal hizmetlerden faydalanmasını sağlıyor. HiDoctor ile iş birliğimiz sayesinde sağlık alanındaki öncü uygulamalara sektöründe bir ilk olan çözüm ortaklığımızla destek sunmaktan heyecan duyuyoruz.”

Alışveriş sırasında anında alışveriş kredisi almak mümkün oluyor!

Payten Teknoloji’nin Payten Payment Gateway ile mevcut ödeme altyapılarına entegre ettiği yeni alışveriş kredisi ile ödeme çözümü sayesinde müşteriler ihtiyaçları olan ürün ve hizmetlere rahatça ulaşırken, firmalar da yeni müşteriler kazanıyor. 

Sanal POS altyapılarını sağladığı 27 banka ve 50 binden fazla üye iş yeri ile Türkiye’nin en büyük online ödeme altyapısını yöneten Payten Teknoloji, firmalara ve tüketicilere yenilikçi, pratik ve karlı bir alışveriş deneyimi sunan alışveriş kredisi ile ödeme çözümünü kullanıma sundu. Payten’in çözümü ile firmalar, müşterilerinin finansal ihtiyaçlarına duyarlı ve hızlı bir şekilde yanıt vererek satış hacimleri ve müşteri memnuniyetini artırırken müşteriler de kolayca erişebildikleri alışveriş kredisi ile ihtiyaç duydukları ürün ve hizmetlere anında sahip oluyor ve karlı bir alışveriş deneyimi elde ediyorlar. 

Tüketiciye finansal rahatlık sağlıyor

Payten Payment Gateway ödeme geçidine entegre sunulan alışveriş kredisi ile ödeme seçeneği; banka veya kredi kartı kullanmayı tercih etmeyen veya kart ve hesap limiti yeterli olmayan kullanıcılara, finansmana erişmenin daha hızlı ve daha kolay yolunu sunarken, üye işyerlerinin de daha geniş bir tüketici kitlesine ulaşmasını sağlıyor. Müşteriler ödeme adımında alışveriş kredisi seçeneğine tıklayarak, dijital ortamda hızlı ve kolay erişebilecekleri alışveriş kredisi ile ödemelerini güvenle tamamlayarak ihtiyaçlarını anında karşılayabiliyorlar. Başvuru sırasında faiz oranları ve vade süreleri, ödeme planlarına en uygun olan bankanın kredi altyapısını kendileri belirleyebiliyorlar. Alışveriş kredisi ile ödeme yöntemi, müşteri memnuniyetini artırmanın yanı sıra firmaların olası satış kayıplarını da önlemelerine yardımcı oluyor. Alışverişlerde özgürlük sunan ve faizsiz veya tüketici dostu faiz oranlarıyla finansal rahatlık sağlayan çözüm, tüketicilere ise nakit akışı ve bütçelerini daha verimli şekilde yönetebilme imkanı tanıyor.  

Kolay entegrasyon ile alışveriş kredisi ile ödeme seçeneği sunuluyor

SaaS ortamda çalıştığı için herhangi bir kurulum gerektirmeyen Payten Payment Gateway, teknik açıdan son derece kullanıcı dostu ve tüm altyapılara cevap veren esnek entegrasyonlar sunarak, firmaların alışveriş kredisi ile ödeme seçeneğini web sitelerine kolayca entegre etmelerini sağlıyor. API aracılığıyla ve web tabanlı ödeme sayfası entegrasyonları ile işletmeler, oldukça pratik ve karlı olan alışveriş kredisi hizmetlerini pürüzsüz bir şekilde müşterilerine sunabiliyorlar. Müşteri panelinde yer alan alışveriş kredisi parametre yönetimi menüleri de, bu süreci daha da kolaylaştırarak işletmelerin verimliliğini ve operasyonel etkinliklerini artırıyor. Payten Payment Gateway’in şu an için entegre olduğu 7 bankanın hepsi veya tercih ettikleri ile ticari anlaşmalarını yaptıktan sonra firmalar, müşterilerine geniş kapsamlı bir kredilendirme altyapısını tek ekranda sunabiliyorlar. 

Yenilikçi ödeme teknolojiler kritik önem taşıyor 

Payten Türkiye Ülke Lideri ve Paratika CEO'su Burak Kutlu
Payten Türkiye Ülke Lideri ve Paratika CEO’su Burak Kutlu

Sundukları yeni çözüm hakkında bilgi veren Payten Türkiye Ülke Lideri ve Paratika CEO’su Burak Kutlu,“Pandemi sonrasında karşılaşılan küresel ekonomik yavaşlamanın etkisiyle, tüketiciler bütçelerini daha verimli bir şekilde yönetmek için her fırsatı değerlendiriyorlar. Bir yandan, işletmelerin de müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarabilmeleri ve rekabetçi ortamda ayakta kalabilmeleri için yenilikçi ödeme teknolojilerini sunmaları kritik önem taşıyor. 

Alışveriş kredisi entegrasyonu gibi yenilikçi çözümler, işletmeler için; satış dönüşüm oranlarını, ortalama sepet değerini ve tekrar satın alımları artırmanın çok etkili yöntemleri. Alışveriş kredileri; kredi kartı, havale/EFT kullanmayı tercih etmeyen, kart ve hesap limiti yeterli olmayan ya da kart bakiyesini doldurmak istemeyen, genç kullanıcıları da içeren tüketici kitlesi için çok cazip avantajlar sunan yeni trend bir ödeme yöntemi. Payten Payment Gateway’in alışveriş kredisi ile ödeme entegrasyonu ile alışılmışın dışında bir müşteri kitlesini e-ticarete ve markalara kazandırıyoruz. 

Bunun yanı sıra, Paratika altyapısı üzerinden sunduğumuz alışveriş kredisi ile ödeme yöntemimizle de üye işyerlerimize kolaylık sağlıyoruz. Bu yapıda firmaların bankalarla ayrı bir finansal anlaşma yapmasına da gerek kalmıyor. Paratika ile gerçekleştirilen tek bir sözleşme ve tek entegrasyon ile anlaşmalı olduğumuz bankaların kredi seçeneklerini müşterilerine kolayca sunabiliyorlar. Üstelik, banka tarafından Paratika’nın koruma hesabına aktarılan kredi bakiyesi üye iş yerinin hesabına anında aktarılıyor. 

Böylelikle Paratika olarak üye işyerlerimize kusursuz bir ödeme akışı, müşterilerine de pürüzsüz bir alışveriş deneyimi sağlayabiliyoruz.  Günümüzde e-ticarette çok kanallı alternatif ödeme yöntemleri ile kullanıcıya özgür ve kişiselleştirilmiş bir ödeme deneyimi sunabilmek mümkün. Ödeme çeşitliliğini artırarak müşterilerine daha fazla finansal seçenek, haliyle daha fazla hareket alanı sunabilen firmalar, ödeme adımında sepeti terk etme oranlarını düşürüyor, memnuniyeti artırarak marka ve müşterileri arasındaki ilişkiyi güçlendiriyor ve sonucunda işlerini daha hızlı büyütebiliyor. Bu entegrasyonumuz, firmaların pazarda daha etkin bir konuma ulaşmalarına ve müşteri deneyimlerini zenginleştirmelerine büyük katkı sağlıyor. Firmalar müşteri ağlarını daha da genişletme imkânına sahip olurken, AI ve ML destekli gelişmiş anti-fraud çözümü ile 360 derece korunan uçtan uca güvenli bir altyapıda ve PCI DSS Level 1 sertifikasyon güvencesi ile sağladığı kredili ödeme yöntemlerini, müşterilerine gönül rahatlığıyla sunabiliyorlar.

Şu ana kadar 7 banka ile entegre olduk,  diğer bankalar ile de görüşmelerimiz ve entegrasyon çalışmalarımız devam ediyor. Dijital çağda firmaların dönüşümlerine cevap veren, tam kapsamlı çözümler sunma yaklaşımımızla tüm kredi seçeneklerini müşterilerimize ve son kullanıcıya sağlamayı hedefliyoruz. Firmalara ve onların müşterilerine değer katan yenilikçi ödeme çözümlerini ve modülleri kapsayan Payten Payment Gateway, bir şirketin online ödemeler konusunda ihtiyacı olan tüm çözümleri tek ürünle sunma kabiliyetine sahip Türkiye’nin en geniş kapsamlı ödeme geçidi konumunda. İnovasyonun geleceğimiz için öneminin farkındayız. Bu sebeple 24 yılı aşkın süredir Ar-Ge kurum kültürümüzün merkezinde yer alıyor. Bundan böyle de, İTÜ ARI Teknokent’te bulunan AR-GE merkezimizde tecrübeli ve yenilikçi ekiplerimizle çözümlerimizi durmaksızın geliştirerek, müşterilerimize en yenilikçi ödeme teknolojilerini ve değer odaklı servislerimizi tek merkezden sunmaya devam edeceğiz.” dedi.

Yapay zeka marketlerde de görev başında olacak!

Çevrimiçi alışverişin ortaya çıkmasından bu yana geleneksel fiziksel perakendeciler, Amazon gibi internet devlerine karşı dezavantajlı durumda. Müşterilerin çevrimiçi olarak deneyimlediği teşvik sonucu gerçekleşen satış ve çapraz satış fırsatları için kişiselleştirilmiş ürün pazarlamasının bir benzerini kolayca oluşturamadılar. Ancak Panasonic Connect Europe’un İş ve Endüstri Çözümleri Satış Mühendisliği Müdürü Jens-Michael Pohl, konuyla ilgili “Yapay zeka sayesinde her şey değişmek üzere olabilir” diyor.

“Geçen gün yazıcım için biraz mürekkep almak için hemen Amazon’u açtım. İhtiyacım olan markayı buldum, yazıcı mürekkebi fiyatında her zamanki anlık şokumu yaşadım ve sepetime ekledim. Sayfanın altında bir tavsiye gözüme çarptı. A4 kağıdında da iyi bir fiyat vardı. Elimdeki kağıdı kontrol ettim ve azaldığı için onu da aldım. Bu aslında çevrimiçi perakendecinin anında bir çapraz satış fırsatıydı ve kağıdının bitmek üzere olduğunu bilmediğim memnun bir müşteriydim.

Eminim pek çok kişinin her gün yaptığı bu aktivite, çevrimiçi rekabet başladığından beri geleneksel fiziksel perakendecilerinin karşılaştığı zorluğu da özetler nitelikte. Çerezlerin ve veri analitiğinin harikaları sayesinde, çevrimiçi perakendeciler için çok büyük bir potansiyeli olan çapraz satış ve satışa teşvik eden fırsatların bir benzerini şimdiye kadar ana caddede oluşturmak neredeyse imkansızdı.”

Yapay zeka perakendecileri kurtarabilir 

Avrupa’daki e-ticaret pazarının 2023’ten 2027’ye kadar yüzde 9,31 büyüyeceği ve 2027’de 902,30 milyar Euro’luk bir pazar hacmine ulaşacağı tahmin ediliyor. Bir yandan da High Street’te yapılan alışverişler, verilerdeki düşüşe karşı mücadele etmeye devam ediyor. Perakendeciler, çekişmede yardımcı olacak teknolojiyi arıyor ve yapay zeka da bu alanda büyük bir fırsat gibi görünüyor.

Yapay zekanın potansiyel faydaları son 12 ayda durmadan konuşuluyor gibi görünüyor, ancak gerçek dünya uygulamaları zaten perakendeye fayda sağlıyor ve mevcut yapay zeka uygulamalarına Gelişen Yapay Zeka’nın eklenmesi, mağazadaki müşteri perakende deneyiminde devrim yaratmak üzere.

“Sıcak ve güneşli bir günde girdiğim bir süpermarket hayal edin. Sonrasında televizyonda en sevdiğim yerel futbol takımının büyük derbisini izlemeyi dört gözle bekliyorum. Arkadaşlar barbekü için bana katılıyor ve ben de malzeme almak için oradayım.

Mağazaya baktığımda, tıpkı benim gibi aynı şeyi yapan epeyce insan olduğunu fark ediyorum. Koridora döndüğümde ise benim için kişiselleştirilmiş bir reklam olan bir ekran görüyorum. “Maçı arkadaşlarınızla mı izleyeceksiniz? Barbeküde bir burgere ve herkes için buz gibi biralara ne dersiniz?” yazıyor ve ardından özel teklifin ayrıntıları yer alıyor. Kulağa fütüristik geliyor ama bugün mümkün.”

Mağazadaki kameralar artık sadece güvenlik için değil. Entegre yapay zekaya sahip kameralar, mağazadaki kişilerin demografik bilgilerini (asla kişisel verilerini dahil etmeden) izleyebilir.  Kameralar, alışveriş yapan kişilerin genel profillerini tanımlar ve asla kişisel verileri tanımlamaz. Bu sayede gizlilik endişelerini de ortadan kaldırıyor. Bu bilgiler, hava durumu veya yerel etkinlikler gibi ek bilgilerle birlikte arka uç perakende sistemindeki satın alma tercihleri ve eğilimlerle birleştirilebilir. Daha sonra anında kişiselleştirilmiş reklamlar mağazada gösterilebiliyor.

Bugün hepsi yapay zeka sayesinde mümkün. Profilleri birleştirmek için kameralarda, ürünleri ve profilleri eşleştirmek ve gerçek zamanlı olarak teklifler önermek için arka uç sisteminde yapay zeka, anında kişiselleştirilmiş reklamlar oluşturmak için Chat GPT4’ün Gelişen Yapay Zeka özellikleri kullanılıyor. Elbette, yayınlamadan önce iletişimlerde kalite kontrolü için her zaman bir insan kontrolü öneriyoruz, ancak bu çözümü temelinde yapay zeka tarafından otomatikleştirilmiş bir sistem olarak tanımlayabiliriz.

Panasonic’ten mağaza içi yapay zeka çözümü  

Panasonic, bu üst düzey alışveriş deneyimini hayata geçirmek için önde gelen veri ve yapay zeka uzmanı ADEAL Systems ile iş ortaklık kurdu. Bu işbirliği kapsamında yapay zeka destekli kişisel alışveriş asistanı CUSAAS’ı (CUstomer Segmentation As-A-Service) Panasonic’in en gelişmiş perakende teknolojisi birleştiriliyor. CUSAAS, sektör için önemli bir perakende teknolojisi uygulaması olarak kabul ediliyor. İlk geliştirme, Alman Hessen Dijital Strateji ve Kalkınma Bakanı (“Distr@l Förderprogramm des Landes Hessen”) tarafından finanse edildi. Ekim 2023’te CUSAAS, Alman Federal Ekonomik İşler ve İklim Eylemleri Bakanlığı tarafından desteklenen uluslararası bir program olan German Accelerator Kickstart programı tarafından küresel ölçekte ölçeklenme desteği için seçildi.

Bu en yeni eksiksiz uçtan uca çözüm şu anda Münih’teki Panasonic Müşteri Deneyimi Merkezinde (CXC) sergileniyor. Bu merkezde Panasonic’in tüm B2B çözümleri sergileniyor ve bu çözümleri deneme imkanı da bulunuyor. Panasonic bu merkezde Yapay Zeka Kameraları ve 4K Ekranları ve perakende danışmanlık deneyimini sunuyor. ADEAL Systems, veri analitiği ve CUSAAS yapay zeka destekli motor sağlarken FRAMR ise kişiselleştirilmiş reklamları ekranlara gönderiyor.

Sistem, perakendecilerin mevcut E-ticaret, CRM, ERP ve Veri Deposu verilerini bir araya getirir ve bunları hava durumu, haberler ve etkinlik akışları gibi diğer web tabanlı hizmetlerle birleştirir. Yüksek miktardaki bu veriler daha sonra 50’den fazla pazarlama temel performans göstergesini oluşturmak ve önerilerde bulunmak için kullanılırken yapay zeka ile analizi yapılabiliyor. Gelişmiş yapay zeka daha sonra özelleştirilmiş Kapsamlı Dil Modelleri’ni kullanarak kişiselleştirilmiş pazarlama içerikleri ve reklamlar üretiyor.

Bunun sonucunda mağazanıza daha kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimleri getirmek isteyen bir perakendeciyseniz, Panasonic’in CXC’sindeki tanıtım çözümü artık pilot projeler oluşturmanıza yardımcı olmak için orada. Alışveriş yapan biriyseniz, gelecekteki mağaza ziyaretlerinizde sizinle konuşan yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş reklamlara dikkat edin. Umarım mağazadan bir şeyler almayı bir daha asla unutmamanızı sağlar!

Kuantum bilişim pratik uygulamalar konusunda geride!

0

Kuantum bilgisayar devrimi, birçok kişinin inandırıldığından daha ileride ve daha sınırlı olabilir. Bu, gelişmekte olan kuantum hesaplama endüstrisinin içindeki ve çevresindeki küçük ama sesini duyuran bir grup önde gelen şüpheciden gelen mesaj diyebiliriz. Kuantum bilgisayarlar finansal modelleme , lojistiğin optimize edilmesi ve makine öğreniminin hızlandırılması da dahil olmak üzere çok çeşitli sorunlara çözüm olarak öne sürülüyor. Kuantum bilgisayar şirketlerinin önerdiği daha iddialı zaman çizelgelerinden bazıları, bu makinelerin yalnızca birkaç yıl içinde gerçek dünya sorunlarını etkileyebileceğini öne sürüyor. Ancak çoğu kişinin teknolojiye yönelik gerçekçi olmayan beklentilere karşı tepkisi artıyor.

Kuantum bilişim pratik uygulamalar için elverişli değil

Meta’nın yapay zeka araştırmalarından sorumlu başkanı Yann LeCun, kuantum bilgisayarların yakın gelecekte anlamlı bir katkı sağlayacağı ihtimaline soğuk su dökerek kısa süre önce manşetlere çıktı. Meta’nın Temel Yapay Zeka Araştırma ekibinin 10. yıl dönümünü kutlayan bir medya etkinliğinde konuşan Meta, teknolojinin “büyüleyici bir bilimsel konu” olduğunu ancak “gerçekten kullanışlı kuantum bilgisayarları üretme olasılığı” konusunda daha az ikna olduğunu söyledi.

LeCun kuantum hesaplama konusunda uzman olmasa da alanın önde gelen isimleri de bir uyarıda bulunuyor. Amazon Web Services’in kuantum donanımı başkanı Oskar Painter, şu anda sektörde “muazzam miktarda heyecan” olduğunu ve “iyimser olanı tamamen gerçekçi olmayandan ayırmanın zor olabileceğini” söylüyor. Günümüzün kuantum bilgisayarları için temel zorluk, bunların hatalara çok yatkın olması. Bazıları, bu sözde “gürültülü orta ölçekli kuantum” ( NISQ ) işlemcilerin halen yararlı işlerde kullanılabileceğini öne sürdü. Ancak Painter, bunun olası olmadığının giderek daha fazla kabul edildiğini ve kuantum hata düzeltme planlarının pratik kuantum bilgisayarlara ulaşmada anahtar olacağını söylüyor.

Öncü öneri, daha sağlam “mantıksal kübitler” oluşturmak için bilginin birçok fiziksel kübit üzerine yayılmasını içeriyor. Ancak bu, her mantıksal kübit için 1.000 kadar fiziksel kübit gerektirebilir. Bazıları, ana görüş olmasa da kuantum hatasını düzeltmenin temelde imkansız olabileceğini öne sürdü. Painter, her iki durumda da bu planların gereken ölçekte ve hızda gerçekleştirilmesinin uzak bir hedef olduğunu söylüyor. Painter: “Binlerce kübit üzerinde milyarlarca kapıyı çalıştırabilen, hataya dayanıklı bir kuantum bilgisayarının gerçekleştirilmesinde kalan teknik zorluklar göz önüne alındığında, bunun üzerine bir zaman çizelgesi koymak zordur, ancak en az on yıl sonrasını tahmin ediyorum” diyor.

QuEra’nın pazarlama şefi Yuval Boger: “Kuantumun dünyanın tüm sorunlarını çözeceğini söylediğinizde çözmüyor ya da şu anda çözmüyor, bu biraz hayal kırıklığı yaratıyor” diyor.