Facebook, doğum günü öyküleri hazırlıyor

0

Facebook, doğum günlerinde arkadaşların birbirine göndereceği e-kartları bugün yayın aldı.

Hergün sayısız doğum günü kutlanıyor

Yeni özellik, kullanıcıların doğum günü temalı özel öyküler yaratmalarına ve bunları e-kart olarak doğum gününü kutlayan arkadaşına göndermesine imkan tanıyor.

Birthday Stories ismi verilen kartlar, yine 24 saat boyunca yayında kalacak ve kartı alan kişi bu kartı kimlerin görebileceğini seçebilecek. Böylece doğum günü olan kullanıcılar, arkadaşlarından o güne özel, hikaye formatında kutlama mesajları almaya başlayabilecek. 

Doğum günü Hikayeleri, normal hikayeler gibi, fotoğraf, video veya metinlerden oluşabilecek.

Facebook bu hamlesiyle, Stories özelliğinin kullanımını önemli ölçüde artırmayı planlıyor. Ayrıca yeni özellik, kullanıcıların yavaş yavaş terk etmeye başladığı Facebook’a yeniden dönmesi için de bir bahane oluşturabilir.

Yeni kimlikler ilk olarak sağlık sistemine entegre edilecek

0

Yeni kimliklerle güvenli ve hızlı bir şekilde doğrulama işlemi yapabilen cihazların ilk olarak sağlık sistemine entegre edilmesi öngörülüyor

E-devlet sistemi gereği sağlık, güvenlik ve daha pek çok bilgi yeni kimliklerdeki çiplerde saklı olarak korunuyor. Yeni kimliklerle güvenli ve hızlı bir şekilde doğrulama işlemi yapabilen cihazların ilk olarak sağlık sistemine entegre edilmesi öngörülüyor. Cihazlar kullanıma alınınca doktorlar tek tıkla hastalarının sağlık geçmişlerine ulaşabilecek ve hasta bilgilerinin korunması güvenceye alınacak.

40 milyon vatandaş yeni çipli kimliklere geçiş yaptı
 
Yaklaşık 40 milyon vatandaş yeni çipli kimliklere geçiş yaptı. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin kimliklere elektronik sertifika yükleme çalışmasını başlatmasıyla birlikte çipli kimliklerin sağladığı avantajlardan yararlanmanın yolu da açılmış oldu. “Yeni kimlikler ilk olarak sağlık sistemine entegre edilecek” diyen biOnay Kurucu Ortağı Ümit Yaşar Usta, mevcut avuç izi ve parmak damar izi uygulamalarıyla hastaların biyometrik verilerinin kurum merkezinde tutulduğuna ve yurt dışından getirilen bu tarz cihazların yüksek maliyetli olduğuna dikkat çekti.

Yeni kimliklerdeki biyometrik ve kişisel veriler herhangi bir kurum merkezine gönderilmiyor
 
Yeni sistemde kimlik kartında yer alan parmak izleri güvenlikli cihazlar üzerinde doğrulanıyor ve hastaya ait parmak izi gibi biyometrik ve kişisel veriler herhangi bir kurum merkezine gönderilmiyor, kopyalanmıyor veya bir yerlerde saklanmıyor. Ayrıca acil sağlık bilgileri kimliklerin üzerindeki çiplerde tutulabileceği için, vatandaş bir sağlık kuruluşuna başvurduğunda hekimler hastaya ait sağlık bilgilerine tek tıkla ulaşabilecek. Bu da daha kolay ve verimli bir muayene işleminin önünü açacak.

PTT’den e-ticarette Afrika atılımı

Türkiye ve Tunus arasında e-ticaret anlaşması imzalandı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tunus Dijital Ekonomi ve İletişim Teknolojileri Bakanlığı arasında Dünya Posta Birliği’nin (UPU) Ecom@Afrika Projesi kapsamında  3 Mayıs’ta E-Ticaret İş Birliği Anlaşması imzalandı.

İdari Konsey Başkanlığını Türkiye adına PTT A.Ş’nin yürüttüğü Dünya Posta Birliği (UPU) tarafından dünyada e-ticaret gelişmişlik düzeyini dengelemek amacı kapsamında Afrika kıtasına yönelik olarak tasarlanan Ecom@Africa projesi, Afrika ülkelerinin kapsayıcı bir erişimle e-ticaret sistemine dâhil olmasını hedefliyor.

Afrika ile ticaret hacmi 20 milyar doları aştı

PTT’nin öncülük ettiği projenin hayata geçirilmesine yönelik olarak proje kapsamında yer alan kilit ülkelerden Tunus İletişim Teknolojileri ve Dijital Ekonomi Bakanı, UPU Genel Müdürü ve ilgili ülkelerin posta idarelerinin genel müdürlerinin katılımı ile gerçekleştirilen Ecom@Afrika Projesi kapsamında Ulaştırma ve Altyapı Bakanı  Mehmet Cahit Turhan, E-Ticaret İş Birliği Anlaşması açılışında konuştu. İş birliğini geliştirmek adına ortaya konan ortak irade neticesinde ticaret hacminde kayda değer artış gerçekleştiğini ifade eden Bakan Turhan şöyle devam etti:“Bu ticaret hacmi yaklaşık dört katına çıkarak 20 milyar doları aştı. Afrika kıtası ülkelerini, dünyanın geleceği için giderek yükselen değer olarak görüyoruz. O nedenle de her fırsatta Afrika kıtası ülkeleriyle aramızdaki stratejik ortaklık ve işbirliğini geliştirmek, tahkim etmek adına neler yapılabilir yollarını arıyoruz. Bu anlamda Ecom@Africa projesini yeni bir kanal olarak görüyoruz.” E-ticaret konusunda PTT’nin yanı sıra THY ve İstanbul Havalimanı gibi önemli avantajlara sahip olduklarını dile getiren Turhan, Afrika, son 4 yılda e-ticarete katılan kullanıcı sayısında 225 milyonla, Asya-Pasifik bölgesinden sonra ikinci sırada yer aldığını aktardı. 

Afrika, Asya’dan sonra en büyük ikinci kıta

Tunus Dijital Ekonomi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohamed Anouar Maarouf ise bu etkinliği çok beklediklerini belirterek, organizasyona fikir öncülüğü yapan Bakan Turhan’a teşekkür etti. Afrika’nın 1,2 milyarlık nüfusuyla Asya’dan sonra en kalabalık ikinci kıta olduğu bilgisini veren Maarouf, bölgedeki e-ticaret satış adedinin 2018 itibarıyla 21 milyona ulaştığını bildirdi.

R&M, İstanbul Havalimanı’nın dijital altyapısını hayata geçirdi

0

R&M güvenli kablolama altyapısıyla havaalanının ilk bölümünde kurulu olan 115 bin bağlantıyla binlerce kamera, kart okuyucu ve veri merkezini birbirine bağladı

Dünyanın en gelişmiş ve güvenli tesislerinden gösterilen havaalanları bu şöhreti de en son ve güvenli BT sistemleri sayesinde kazanıyor. Bu alanda öncü çalışmaların çoğu, bu yıl faaliyete geçen İstanbul Büyük Havalimanı (IGA) tarafından yürütülüyor. Dünyadaki en büyük havalimanı olarak gösterilen İstanbul Havalimanı, R&M tarafından sağlanan bir ağa dayanan temel güvenlik, iletişim ve BT fonksiyonları ile de aynı zamanda dünyanın ilk dijital havalimanı unvanına da sahip.

Kabloların sinyal iletim performansı önemli

R&M’in havacılık sektöründe geniş deneyime sahip olduğunun altını çizen İstanbul Yeni Havalimanı CIO’ su ve Genel Müdür Yardımcısı Ersin İnankul “R&M’nin seçilmesindeki kilit faktörlerden diğeri, kabloların olağanüstü sinyal iletim performansını garanti altına alması ve on yıllar boyunca dış etkenlerden etkilenmeden bu performasını sürdürebileceği ön görüsüydü. Projede R&M kablolama sisteminin kalitesi, gerçek zamanlı olarak 9 bin güvenlik kamerası ve 3 bin kart okuyucusunu, herhangi bir iletim girişimine veya kaybına karşı korunacaklarına güvenerek çalıştırmamızı sağladı. Ayrıca, havaalanında tam kapsamlı bir WLAN sağlayan 5 bin Wi-Fi erişim noktasını da birleştiriyoruz. O yüzden bu erişim noktalarının sorunsuz ve hatasız olması gerekiyor. Alanımızda kurulan kablolama altyapısı; aynı zamanda gümrük, güvenlik personeli ve polis gücünün de bilgi teknolojileri ile bağlantılı olmasını sağlıyor” dedi.

R&M CEO’su Michel Riva, R&M’in bu projeyle büyük kablo projelerini özel kablolama çözümleri ile destekleme yeteneğini bir kez daha kanıtladığını söyledi. R&M, inşaatın ilk aşamasında, 5 bin 400 km bakır kablo ve 3 bin 270 km fiber optik kablolama sağladı. Kurulum ayrıca fiber-optik dağıtım kabinleri, patch paneller ve 115 bin konektör portu gerektiriyordu. Ayrıca her alanda renk kodlama sistemi gibi özel gereksinimlerin de karşılanması gerekiyordu.

En yüksek yoğunluğa sahip fiber platform  

R&M, havaalanının veri merkezini, 1U’luk 19 inch kabin ünitesinde 120 porta kadar bağlantı yoğunluğu sağlayan fiber optik yönetim platformu Netscale çözümleriyle donattı. Ayrıca merkeze R&MinteliPhy dijital yönetim ve izleme sistemi de kuruldu. Bu sistem, veri ağının izlenmesini ve çalışmasını merkezi bir konumdan otomatik hale getiriyor. Sistem ayrıca altyapıdaki istenmeyen değişiklikleri veya konektörlere yapılacak istenmeyen müdahaleleri gerçek zamanlı bir şekilde izleyebiliyor.

R&M, alandaki bu kablolama altyapısı için 25 yıllık bir kullanım ömrü ve koşulsuz güvenilirlik garantisi verdi. İstanbul Havaalanı, yolcuları, lojistik şirketleri ve havayolları için yüzde 99.982 güvenilirlik (TIER III) garantisi vermek istiyor. Uzun vadede her yıl 200 milyon kadar yolcunun havaalanını kullanması bekleniyor. Havalimanının yeni açılan ilk bölümü yıllık 90 milyon yolcu kapasitesine sahip. Önümüzdeki 15 yıl boyunca da kapasiteyi 200 milyon kişiye çıkaracak üç ek inşaat aşamasının tamamlanması planlanıyor.

 

 

BSH Türkiye geleceğin liderlerini ağırladı

0

BSH Türkiye, Bir Gün CEO global sosyal sorumluluk programına destek veriyor

BSH Türkiye, destek verdiği Odgers Berndtson’un Bir Gün CEO global sosyal sorumluluk programı çerçevesinde, genç yetenekleri Gaggenau Showroom’da düzenlediği ‘Collaboration Workshop’ etkinliğinde ağırladı. Genç yetenekler başarılı şef Ebru Yalman’ın lezzetli yemekleri eşliğinde, iş hayatı için vazgeçilmez bir değer olan ‘iş birliği’ kavramı üzerine, BSH Türkiye CEO’su Gökhan Sığın ve BSH Türkiye Dijital Dönüşüm Direktörü Ayşenur Evcil’le birlikte sohbet ettiler. 

İşbirliği için anlayışlı olmaya, kültürel duyarlılığa ve önyargısızlığa ihtiyaç var

Etkinlikte gençlerle sohbet eden BSH Türkiye CEO’su Gökhan Sığın, “İleride iş hayatına atıldığınızda daha net göreceksiniz, içinde bulunduğunuz büyük grupların ve iş birliklerinin ortak bir hedefe ihtiyacı var ve bu ortak hedeflerin de hizalanabilir olması gerekiyor. Çeşitli, farklı ve kalabalık olan ekiplerin beraber çalışabilmesi için anlayışlı olmaya, kültürel duyarlılığa ve ön yargısızlığa ihtiyaç var. Artık yeni iş modellerinde sadece bir ürün ve fikir etrafında düşünebilmeye değil, o fikri eksen kabul edip etrafında yörüngesi olabilecek platformları ve ekosistemleri de düşünebilmek gerekiyor. Dünyanın geleceği burada. Ve bu düzen içinde başarılı olmak akıllı zihinlerin elindedir. Bu sadece bir kitap okumayla, bir seminere katılıp sertifika almakla olacak iş değildir. Sürekli sorgulamak meraklı olmak ve heyecanı hissetmekle geçer.”

Veri okumayı ve veriyle hareket etmeyi alışkanlık haline getirin

Gökhan Sığın’ın ardından söz alan BSH Türkiye Dijital Dönüşüm Direktörü Ayşenur Evcil ise ‘Geleceğin Trendleri’ sunumunda dijital mega trendlerin önümüzdeki yıllarda insanların sosyal ve iş yaşantılarını nasıl şekillendireceğine dair öngörülerini çarpıcı datalarla birlikte paylaştı. Verinin önemine vurgu yapan Evcil; “Trendler hızla değişiyor ve teknolojinin hayatımıza kattığı inanılmaz bir hız ve ivme var. Artık çok daha bağlı bir hayatın içinde yaşıyoruz ve cep telefonlarımızdan ev aletlerine kadar her cihaz akıllı. Dolayısıyla bu akıllı ve bağlantılı tüketici kurgusu hayatımızı çok ciddi anlamda değiştirdi. En önemli trendlerden birinin veri olduğunu düşünüyorum. Benim siz gençlere en büyük tavsiyem veri okumayı ve veriyle hareket etmeyi hayatınızın her alanında bir alışkanlık haline getirin. Bunu yapabilmek için pek çok sistem var ve bu sistemleri öğrenmek için ne kadar erken yatırım yaparsanız o kadar katma değer yaratacaksınız. Önümüzdeki yıllarda başarılı olan organizasyonlar, şirketler, markalar bunu en iyi yapan ve yapmaya devam eden kuruluşlar olacak.” dedi.

Dergilik’te bir ayda 18 milyon gazete ve dergi indirildi

0

Dergilik üzerinden bir ayda okunan dergi 13 milyonu aşarken, gazete sayısı ise 5 milyona yaklaştı

Türkiye’nin en kapsamlı, ilk ve tek dijital yayın platformu Dergilik, zenginleşen içerik ve okunma rakamlarıyla ülkemiz dijital yayıncılık dünyasının nabzını tutuyor. Dergilik, Nisan’da indirilen 18 milyon yayın adediyle, son 1 ayda okunma oranını yüzde 18 artırdı.

Geçen yıl okunan yayın adedine ilk dört ayda ulaştı

Türkiye’deki dijital yayıncılık sektörünün öncüsü Dergilik, 2018’de 80 milyon yayını okuyucularla buluşturmuştu. 2019’un ilk dört ayında ise 88 milyon yayın okuyucuyla buluştu. Böylece Dergilik, geçen yılın rakamlarını 2019’un ilk 4 ayında geçmiş oldu. Bünyesine Türkiye’nin en popüler dergilerinin yanı sıra ulusal ve yerel günlük gazeteleri de ekleyen Dergilik, yüzlerce dergi ve gazeteyi tek bir platform üzerinden sunarken, halihazırda sadece abonelerine özel yayınlanan birçok yayını da okuyucularla buluşturuyor. Platformda, 500’ü yerli 900’ü yabancı olmak üzere 1400 dergi ve 50 gazete yer alıyor.

Tüm operatör müşterileri kullanabiliyor

Tüm operatör müşterilerinin indirip keyifle kullanabildiği Dergilik uygulamasına dileyen aylık abone olabilirken, isteyenler dergileri tek tek de satın alabiliyor. Uçak ya da metroda çevrimdışı iken okuma ve otomatik indirme özellikleri sunan uygulama, Apple Store veya Google Play üzerinden ücretsiz olarak yükleniyor. Uygulamaya giriş yapmak için telefon numarası yazıldıktan sonra SMS ile gelen 4 haneli şifrenin girilmesi yeterli.

Podcast Summit, Kadir Has Üniversitesi’nde düzenlendi

0

Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü ev sahipliğinde, Friedrich Ebert Stiftung’un katkılarıyla Podcast Summit 2019 düzenlendi

İnternet üzerinden otomatik olarak indirilebilen ve dijital formatta yer alan, müzik veya konuşmadan oluşan program podcast,  Kadir Has Üniversitesi’nde ele alındı. 6-7 Mayıs tarihlerinde Kadir Has Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Podcast Summit 2019, Türkiye’de yayın yapan podcast ağları ve podcasterları ağırladı. Kaan Kural, Nilay Örnek ve Ünsal Ünlü’nün de aralarında bulunduğu alanında uzman isimler kendi podcast öykülerini ve Türkiye’deki podcast kültürünü, medya podcastee’lerinin moderatörlüğünde konuklarla paylaştı.

Kadir Has Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Suncem Koçer, “Türkiye’de de son birkaç yıldır popülerleşen podcast, bugün oldukça önemli bir yere sahip. Kadir Has Üniversitesi’nde gerçekleşen zirvenin de bu popülerleşmenin sonucu ve birçok şeyin adının konulmasının platformu. Bu türün pratisyenleri bir araya geldi burada. Birbirleri ile deneyim aktarımında bulundular. Nasıl motivasyonlarla podcast programları yapıyorlar, ne tür programlar nasıl teknik altyapıyla oluyor gibi konuları işin tarihsel ve sosyal arka planı ışığında konuştular. Türkiye’de podcast yayıncılığının önemli dinamiklerinin oturması açısından bu zirvenin çok önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

Podcast ana akım olacak

“Podcastın türlü türlü janralarda programlandığı bir mecra olduğunu belirten Doç. Dr. Suncem Koçer, “Üretimi teknik olarak kişilerce yapılabildiği ve belli bir kurumsallık gerektirmediği için çeşitliliğe imkân veren bir tür. Podcast alternatif bir tür olarak ortaya çıktı ama örneğin Spotify gibi küresel aktörler bu alana girmeye başladı. Mesela Spotify birtakım podcast ağlarını satın aldı. Yani podcast biraz daha ana akımlaşacak. Bu durum ilginç dinamikler getirecek. Onu da zaman içinde göreceğiz. Kıyıda köşede kalmış bir tür değil artık daha ana akımlaşmış bir tür olarak karşımıza çıkacak diye düşünüyorum” dedi

Bosch 2020’ye kadar dünya genelinde ‘sıfır karbon’ olacak

0

Şirket enerji verimliliği için bir milyar Euro’nun üzerinde yatırım yapacak

Bosch Grubu, önümüzdeki yıl iklim açısından tamamen ‘sıfır karbon’ olacağını duyurdu. Bu açıklama, Grubun dünya genelinde 400’den fazla lokasyonu ile bunların mühendislik, üretim ve yönetim tesislerinin artık bir karbon ayak izine sahip olmayacağını ifade ediyor. Bosch böylece, dünyadaki büyük sanayi işletmeleri arasında iddialı ‘sıfır karbon’ hedefini gerçekleştiren ilk büyük sanayi işletmesi olacak.

Bosch Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Volkmar Denner, “İklim eylemini sorumluluğumuz olarak görüyor ve şimdi harekete geçmemiz gerektiğine inanıyoruz” dedi.

‘Sıfır karbon’ statüsünü hızlı elde etme yolunda Bosch, yakın dönemde daha fazla yeşil elektrik satın alacak ve kaçınılamaz karbondioksit (CO2) emisyonlarını karbon ofsetle dengeleyecek. Şirket, 2030 yılına kadar, ürettiği ve satın aldığı enerjide yenilenebilir enerjinin payını kademeli olarak artıracak ve lokasyonlarındaki enerji verimliliğini artırmak için bir milyar Euro yatırım yapacak.

Bosch iklim açısından nötr olduğunda, atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonunu artık olumsuz yönden etkilemeyecek. Böylece şirket, 2015 yılında onaylanan ve küresel ısınmanın önceki sanayi seviyelerinin iki derece altında tutulması çağrısında bulunan Paris İklim Anlaşmasına önemli bir katkıda bulunurken, Bosch CEO’su Dr. Denner da “Herkes iklim eylemine katkıda bulunmalıdır” çağrısı yaptı.

Daha fazla enerji verimliliği için bir milyar Euro yatırım yapılacak

Bosch, önümüzdeki 10 yılda fabrikalarının ve binalarının enerji verimliliğine bir milyar Euro’luk yatırım yapacak. Dr. Denner, “Enerji tüketimini ve karbondioksit emisyonlarını, sadece değer yaratmak için değil, mutlak anlamda azaltmak istiyoruz” dedi. 2030 itibarıyla şirket, yılda yaklaşık 1,7 terawatt saatlik bir ek enerji tasarrufu sağlamayı planlıyor. Bu, mevcut yıllık tüketiminin beşte birinden fazlasına denk geliyor ve Köln’deki özel haneler tarafından tüketilen elektrikle karşılaştırılabilir bir miktar oluşturuyor.

Uzun yıllardır çevre yönetimi uygulamalarını aktif bir şekilde sürdüren şirket, sadece 2018’de enerji tüketimini yaklaşık yüzde 1,5 oranında düşüren 500 civarında enerji verimliliği projesi yürüttü. Ağa bağlı üretim de önemli bir verimlilik faktörü haline geldi. Bosch, şirketin Sanayi 4.0 çözüm portföyünün bir parçası olan ve her bir makinenin güç tüketimini izleyerek kontrol edebilen bulut tabanlı özel enerji platformunu, dünya genelinde 30’dan fazla fabrikada kullanıma soktu.

Feuerbach’da çalışanlar ve makineler sayesinde enerji tasarrufu

1909 yılında kurulan ve Bosch’un dünyadaki en eski üretim tesisi olan Feuerbach Fabrikası, şirketin genel enerji verimliliğine katkıda bulunmak üzere sürekli ve sistematik bir şekilde modernize ediliyor. ‘Energieerlebniswelt’de (Enerji Deneyimi Dünyası) gerçekleştirilen eğitimler ile yerel ekip, enerji izlemeye ve işgücünde farkındalığı artırmaya odaklanıyor. Fabrika, ısı geri kazanımı, oda otomasyonu, makine kapatma yönetimi ve atölye yenileme projelerini büyük bir başarıyla uyguluyor. Bu çalışmalar sonucunda, enerji ihtiyacı 2007 yılına göre yüzde 50’nin üzerinde azalırken değer oluşturma açısından karbon emisyonları da yüzde 47 geriledi.

Homburg’da enerji tasarrufu için yoğun veri analizi

Almanya’nın Saarland eyaletinde bulunan Homburg’daki Bosch lokasyonu, enerji verimliliğine sahip, kendi kendine öğrenen fabrika vizyonuna giderek daha da yaklaşıyor. Bu tesis, dünyayı son iki yılda 5 bin ton ve 2007’den bu yana ise 23 bin tondan fazla karbondioksitten kurtardı. Bu yaklaşım, teknik inovasyonla maksimum şeffaflığı bir araya getiriyor. Bosch tarafından geliştirilen bir enerji yönetimi platformu, yaklaşık 10 bin ölçüm noktasında makinelerden toplanan verileri kullanıyor. Çalışanlar, her bir makinenin enerji tüketimini izleyebiliyor, kontrol edebiliyor ve optimize edebiliyor. Teknik çözümler arasında üretim atölyelerinin gerektiği gibi havalandırılması, çeşitli işleme proseslerinden kaynaklanan atık ısının kullanımı ve makineler için akıllı tüketim yönetimi yer alıyor.

Renningen’de yeşil çatılar, fotovoltaik sistemler ve karbon nötrlüğü

Renningen’deki Bosch lokasyonu, Ocak 2019’dan bu yana karbon nötr durumda bulunuyor. Karbon ofsetleri, ısıtma sistemi tarafından yakılan doğal gazın karbon ayak izini tamamen dengeliyor. Tesis, enerji ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeşil elektrik satın alıyor. Binaların çatısına monte edilen 460 fotovoltaik modül ise yerleşkenin kendi kullanımı için elektrik üretiyor. Binaların içindeki sıcaklıkları kontrol altına almaya yardımcı olmak üzere, araştırma yerleşkesindeki çatılar yeşil alanlarla kaplandı, 3 bin 600 metreküplük yeraltı sarnıcı, iklimlendirme sisteminin soğutma kulelerinde kullanılmak üzere fabrika kapağından sızan yağmur suyunu topluyor. Yeşil çatılar ayrıca doğrudan güneş ışığına ve tavanda aşırı ısı birikimine karşı yalıtıcı bir koruma sağlıyor. Bu kombinasyon, binaların iklimlendirilmesi için gereken enerji miktarını yüzde 20 ila 30 oranında azaltıyor. Lokasyon, Bosch’un yılda yaklaşık 20 bin metreküp içme suyu tasarrufu yapmasını sağlayan bir su arıtma tesisine de sahip bulunuyor.

Rodez’de sürdürülebilir ısıtma

Rodez/Fransa’daki ekip, 2009 yılında tesisin karbon ayak izini azaltma hedefiyle yola çıktı. Lokasyon, 2013 yılından beri düzgün ve sorunsuz şekilde çalışan bir biyokütle ısıtma tesisine sahip bulunuyor. Yerel sertifikalı sürdürülebilir orman kaynaklarından elde edilen odun yongalarını yakılarak çalışan Rodez Fabrikası, ısıtma gereksinimlerinin yüzde 90’ını bu yolla karşılıyor. Fabrika, yılda 6 bin 600 ton ağaç yongası tüketiyor. Bu biyokütlenin yanması, ağaçların atmosferden aldığından daha fazla karbon emisyonuna neden olmuyor. Fabrika, yıllık emisyonlarını yaklaşık 600 ton azalttı.

Hindistan’daki karbon ayak izini, içeriden sağlanan enerjiyle azaltma

Bosch Hindistan, yerel doğal enerji kaynaklarını kullanarak karbon nötrlüğünü sürdürüyor. Gündüz saatlerinde lokasyona tamamen yenilenebilir enerji sağlama fikrinden yola çıkan Nashik lokasyonundaki ekip, 2015 yılında ilk fotovoltaik sistemlerini kurmaya başladı. Şu anda, fabrikanın her yıl ihtiyaç duyduğu enerjinin yaklaşık yüzde 20’sini üretmek üzere çatılarda, otoparklarda ve zeminde 50 bin güneş paneli bulunuyor. Tesis, 2015 yılından beri karbon emisyonlarını yaklaşık 23 bin ton azalttı ve yaklaşık 25 bin megawatt saat enerji tasarrufu sağladı. Bu, 23 bin 500 Hint hanesinin tükettiği enerjiye eşdeğerdir. Ayrıca Bosch uzmanları, modülleri temizlemek için de çevre dostu bir çözüm geliştirdi. Buna göre su, birkaç kez geri dönüştürülüyor ve çevre açısından sağlam yöntemler kullanılarak arıtılıyor.

 

Red Bull Basement Festival genç girişimci adaylarını bekliyor

0

Sosyal inovasyon etkinliği girişimci adaylarını bekliyor

Daha iyi bir gelecek inşa etmeye inanan ve değişimin öncüsü olmak isteyen genç girişimci adayları, 18 Mayıs’ta Boğaziçi Üniversitesi’nde Red Bull Basement Festival’de buluşacak. Festival boyunca sosyal inovasyonun gelişimi için sektörün önde gelen isimleri çeşitli konuşmalar, paneller ve atölyelerle hem Albert Long Hall Sahnesi’nde hem de Boğaziçi Üniversitesi’nin bahçesinde olacak. Müziğin iyileştirici etkisine odaklanan Dimitrios and The Music Medicine’in müzikleriyle güne başlanacak olan festivalde; MUST kurucusu Mehmet Ünal’dan Patronlar Okulu kurucusu Sibel Kaya’ya, Onaranlar Kulübü kurucu ortaklarından Doğukan Güngör ile Ufuk Emin Akengin’den Kadın Ustalar Kurucu Ortakları Sibel ve Seyhun Ayhan’a kadar sosyal inovasyon sahnesinden isimler konuşmacı olarak yer alacak.

Ufuk açıcı bir program

Festival boyunca ayrıca Onaranlar Kulübü; Cafe Reparo ile standa getirilen bozuk eşyaları tamir ederken; ATÖLYE, Hackquarters ve Farkındalıkçı gibi ekipler de hem içeride hem dışarıda atölyeler düzenleyecekler. Gün boyunca teknolojiden müziğe, çağdaş sanattan yapay zekâya kadar projelerini daha iyi bir yarın için kurgulayan girişimlere yer veren Red Bull Basement Festival; girişimci adaylarına ufuk açıcı bir program sunacak.

Festival için kayıtlar www.redbullbasement.com adresi üzerinden yapılacak.

Geleceğin Mucitleri’nde ödüller dağıtıldı

0

Samsung Geleceğin Mucitleri Yarışması ödülleri açıklandı

Samsung Electronics, Yaratıcı Çocuklar Derneği ile düzenlediği “Samsung Geleceğin Mucitleri” bilim yarışması ödül töreni gerçekleştirildi. Türkiye İnovasyon Haftası’nın ikinci gününde, gerçekleştirilen ödül töreninde genç mucitler projelerini sergileme fırsatı da buldu.

Çocuklara bilimi sevdirerek onları yaratıcı düşünmeye ve yeni buluşlar yapmaya teşvik etmek amacıyla ortaokul öğrencileri arasında 2017-2018 Eğitim Öğretim yılında 5’cisini gerçekleştirilen yarışmanın birincisi, Afyon Sermaye Piyasası Kurulu Yatılı Bölge Ortaokulu’ndan Elmas Beyza Yılmaz oldu. Küçük mucit birinciliği, Çift Fileli Masa Tenisi  projesiyle kazandı.

Dereceye giren projeler

Bu yıl yarışmaya başvuran 395 proje arasından yapılan ön eleme sonrası, inovatif ve dikkat çekici fikirleriyle, geleceğin 10 mucidi finale kaldı. Finale kalan projeler arasından, İstanbul Haliç Etap Okulları’ndan katılan Müjdat Kartal ve Rengin Asan Oksijen Üreten Gece Lambası adlı projeleriyle ikinci oldu. Afyon Dumlupınar Bilim ve Sanat Merkezi’nden katılan Egemen Bozca ve Kazım Fincankaya Serum Yönetim Sistemi adlı projeleriyle üçüncülük ödülü aldı.

Yarışmada dereceye giren öğrenciler ödüllerini Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Samsung Electronics Türkiye Kurumsal Projeler Müdürü Cüneyt Bilgiç, Ankara Patent Bürosu Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Dericioğlu, Yaratıcı Çocuklar Derneği Yürütme Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan ve Yaratıcı Çocuklar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Didem Çapa’dan aldı.

 

 MANSİYON ÖDÜLLERİ

ÇEVRECİBOT
Aykut Yiğit Ortaokulu / Sakarya
Semih Polat

GÖRME ENGELLİ BASTONU N-BOT
Özel Eskişehir Doğa Ortaokulu / Eskişehir
Beray Yaşar

 PATİBANK
Özel Adana Okyanus Ortaokulu / Adana
Ela Nur Kurt

ÖN ELEMEYİ GEÇİP İLK 10 PROJE İÇİNDE YER ALANLAR

BORUDAKİ ÇATLAĞI BELİRLEMEK
İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı Özel Ortaokulu / İstanbul
Kerim Berk Bezirci / Batuhan Hallaçoğlu / Arda Örer

ÇALIŞTIRAN PEDALLAR
Özel İskenderun Bahçeşehir Koleji Ortaokulu / Hatay
Sevim Mistikoğlu

HER SINIF İÇİN BİR ROBOT
Özel Gökkuşağı Ortaokulu / İstanbul
Asım Aktaş  / Salih Efe Uyar / Yunus Emre Köyceğiz

SOLAR KOLLUK
İTÜ Geliştirme Vakfı Özel Beylerbeyi Ortaokulu / İstanbul
Alper Arslan 

Kripto para dolandırıcılığı vakaları artıyor

Kripto para dolandırıcılığı vakaları son yıllarda artış gösteriyor. Fransa’da AMF tarafından yayınlanan bir raporda, dolandırıcılık vakalarına yönelik istatistikler açıklandı.

Kripto para dolandırıcılığı yüzde 14 bin arttı

Fransa Finansal Piyasalar Otoritesi (AMF), kripto para sektöründeki suç faaliyetlerine yönelik yeni bir rapor yayınladı. 2016 ve 2018 tarihlerini içeren raporda, 2 yıllık süreçte yaşanan dolandırıcılık vakaları incelendi. Rapora göre kripto para sektöründe 2016 yılında sadece 18 adet dolandırıcılık soruşturma talebi bulunurken, 2018 yılında bu 2 bin 600’ü geçti. Yani dolandırıclık vakaları yüzde 14 bin artış gösterdi.

Kripto para piyasasının tam aksine diğer alanlardaki dolandırıcılık vakalarında ise azalma görüldü. Forex ve opsiyon piyasalarda dolandırıcılık 2016 yılında 3 bin 768 dolandırıcılık vakası görülürken, 2018 yılında bu sayı binin altına düştü. Özellikle kripto para piyasasında yaşanan yükseliş, kötü niyetli kişilerin de bu alana yönelmesine neden oldu.

Madencilik şirketi Hut 8 zarar etti

Bitcoin madencilik şirketi Hut 8, 2018 yılına yönelik mali sonuçlarını açıkladı. Hut 8, 2018 yılında zarar eden şirketler arasında yer aldı.

Madencilik şirketi Hut 8 neden zarar etti?

2018 yılı birçok kripto para şirketi için zorlu bir yıl olsa da bundan en çok Bitcoin’e yönelik faaliyet gösteren şirketler etkilendi. Kendisini en büyük halka açık kripto para madencilik platformu olarak lanse eden Hut 8 de kripto para piyasasındaki bu fırtınadan etkilenen şirketler arasında yer aldı.

Dünya çapında 85 kripto param merkezini işletmekte olan Hut 8, 2018 yılı mali tablosuna göre 49.4 milyon dolar gelir elde etti. Ancak şirketin 136.7 milyon dolar zarar etmesi, işleri zor duruma soktu.

Bitcoin’in değerinde yüzde 80 oranında dalgalanma yaşaması, bu düşüşün ana nedenleri arasında yer alıyor. Dünyanın en büyük madencilik şirketi olan Bitmain’in bile küçülmeye gittiği bir dönemde, Hut 8’in zarar etmesinin pek de sürpriz olmadığını söyleyebiliriz.

Bitcoin işlem ücreti zamlandı

Bitcoin işlem ücreti Nisan ayında beklenenin çok üstünde artış gösterdi. Yeni işlem ücreti, kripto para kullanıcılarını zor durumda bırakabilir.

Bitcoin işlem ücreti için 2 kat zam

Kripto para sektörüne yönelik yaptığı araştırmalarla bilinen Diar, Bitcoin’e yönelik yeni bir araştırma raporu yayınladı. Rapora göre Bİtcoin’in işlem ücreti Nisan ayında, Mart ayına kıyasla yüzde 200 oranında artış gösterdi. İşlem ücretinde yaşanan bu artış, yapılan işlemlerde Bİtcoin kullanıcılarının daha fazla kesinti ücret ödemesi anlamına geliyor.

Diar yayınladığı raporda ayrıca madencilerin elde ettiği gelir miktarına yönelik de bilgiler paylaştı. Rapora göre madenciler Nisan ayı içerisinde Bitcoin madenciliği ile 13.7 milyon dolar gelir elde etti. Mart ayında ise elde edilen gelir 3.9 milyon dolar seviyesinde kalmıştı.

Nisan ayı içerisinde Bitcoin ağındaki işlemlerin yaklaşık yüzde 40’lık bölümü Segregated Witness’da gerçekleşti. Ayrıca Nisan ayında Bitcoin işlem hacmi yüzde 43 oranında artış gösterdi.

Apple büyük gazetelerle ortaklık peşinde

0

Apple, abonelik modelli içerik projesi için, NewYork Times, WSJ ve Washington Post gibi büyük gazetelerle bundle yapmak amacıyla görüşmelere başladı.

Dergilerin Netflix’i

Apple’ın, yeni abonelik usulü dergi/gazete sisteminde yer almak isteyen New York Times, Wall Street Journal ve Washington Post gazetelerinin de Apple ile anlaşma imzalamak için hazırlık yaptığı vurgulanıyor.

Apple kısa süre önce Dergilerin Netflix’i olarak tanınan Texture isimli içerik uygulamasını satın almış ve bu uygulamanın abonelik modeliyle çalışan içerik sunma modelini genişleterek, kendi müşterilerine sunmayı hedeflemişti.

 

Sürdürülebilir İş Ödülleri’ne başvurular başladı

0

İş dünyasında sürdürülebilirliğin Oscar’ları 6 yaşında

Sosyal, ekonomik ve çevresel konularda önemli etkiler yaratan başarılı sürdürülebilir iş modellerini ödüllendirmek ve geniş kitlelerle paylaşmak amacıyla bu yıl altıncısı düzenlenen Sürdürülebilir İş Ödülleri için başvurular 2 Mayıs’ta başladı. Toplam 15 kategoride yapılacak başvurular, 30 Haziran’a kadar devam edecek.

Büyük ölçekli işletmeler, KOBİ’ler, startup ve sosyal girişimler ile belediyelerin başvuru yapabildiği yarışmanın sonuçları, alanında uzman isimler ve akademisyenlerden oluşan seçkin bir jüri tarafından yapılacak değerlendirmenin ardından açıklanacak. Sürdürülebilir iş modelleriyle örnek olan şirketlere ve tüm sektörlere açık olarak gerçekleşen ‘Sürdürülebilir İş Ödülleri’, Türkiye’de sürdürülebilirlik dönüşümünü hedefleyen birçok yenilikçi projenin ortaya çıkmasına ilham ve yön vermeyi amaçlıyor. Sosyal, ekonomik ve çevresel konularda önemli etkiler yaratan başarılı sürdürülebilir iş modellerini ödüllendiren platformda, geride kalan beş yılda sektöründe lider birçok firma ödül kürsüsüne çıktı.

 15 kategoride sürdürülebilirlik liderleri seçilecek

Enerji Yönetimi, Atık Yönetimi, Su Yönetimi, Sürdürülebilirlik Raporlaması, Karbon Yönetimi, Sürdürülebilir İnovasyon, Sosyal Etki, Çeşitlilik ve Kapsayıcılık, İşbirliği, Sürdürülebilirlik İletişimi, Tedarik Zinciri Yönetimi, Kadının Güçlendirilmesi, Çalışan Katılımı, Sosyal Girişim ve Startup kategorilerinde başvuran kurum ve projelerin alanında uzman isimlerinden oluşan seçkin jüri üyeleri tarafından yapılacak değerlendirmesinin ardından, yarışmanın kazananları ekim ayında düzenlenecek ödül töreninde açıklanacak.

Sürdürülebilir İş Ödülleri başvuruları, https://surdurulebilirisodulleri.com/ sitesi aracılığıyla yapılabiliyor.

ABD’de hastane odalarına Alexa yerleştirilecek

0

Akıllı hoparlör hastanelerin de hizmetinde

ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki Los Angeles şehrinde bir hastaneye Amazon Alexa akıllı hoparlör yerleştirilecek. Los Angeles’taki Cedars-Sinai isimli hastanede 100 hastanın odasına yerleştirilecek Alexa’lar ile hastalar hemşireleri çağırabilecek. Ayrıca TV’leri kumanda etmek de mümkün olacak.

Aiva nasıl çalışıyor?

Cedars-Sinai bu projeyi Aiva adını verdiği bir platform üzerinde yürütüyor. Hastanenin verdiği bilgiye göre, bu proje Alexa ile çalışan dünyanın ilk hasta merkezli sesli asistan platformu olacak. Aiva şu şekilde çalışıyor: Hasta, örneğin, “Alexa, hemşireye tuvalet gitmek istediğimi söyler misin?” Aiva platformu bu Alexa üzerinden müsait durumdaki hemşire veya doktorun telefonuna mesaj gönderiyor. Hastalar ayrıca Alexa ile oda içi eğlence seçeneğini de kullanabilir. Yani, hastalar sesli asistan ile TV’nin sesini açma-kapama, kanal değiştirme, müzik çalma,sesli kitap okuma ve hava durumunu kontrol etme gibi özelliklerinden de faydalanabiliyor.

Doktor ve hemşirelere özgürlük

Projeye ilişkin görüşlerini paylaşan Cedars-Sinai Medikal Direktörü Peachy Hain, “Alexa hastaların hastane deneyimini genişletiyor. Bu cihaz ayrıca hastalara doktor veya hemşirelerini hemen bulma fırsatı sağladığı gibi onlara özgürlük de sunuyor” diyor.

Bin TL’lik cep telefonunun vergisi yüzde 82 oldu

0

Vergi ve danışmanlık firması telefonlar için belirlenen yeni oranları değerlendirdi

KPMG Türkiye, 1 Mayıs tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1013 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yeniden belirlenen cep telefonlarına yönelik Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) oranlarını değerlendirdi.

Yeni düzenleme uyarınca; ÖTV matrahı 640 TL’yi aşmayan cep telefonları için yüzde 25, 640 TL ile bin 500 TL arasında olanlar için yüzde 40, bin 500 TL’yi aşanlar için ise yüzde 50 oranında ithalat anında veya yurt içi tesliminde ÖTV tahsil edilecek.

Tüketicilere sunulan cep telefonlarının büyük çoğunluğunun ithalat kanalı ile tedarik edildiği dikkate alındığında; ithalat ve ihracat miktarlarının izleyeceği seyir cep telefonu piyasasını yakından ilgilendiriyor. 2018 yılında ithal edilen cep telefonu miktarı bir önceki yıla göre yüzde 20 oranında bir düşüş gösterdi.

İthalat azalacak

1 Mayıs 2019’tan önce, TRT bandrol ücreti ve ÖTV’nin ithalde veya yurt içinde tahsil edilen KDV matrahına ilave edilmesi nedeniyle bin TL değerindeki bir cep telefonun ithalatında veya yurt içi tesliminde 622,50 TL ithalat vergisi ödeniyordu. Yeni düzenlemeyle birlikte 1 Mayıs’tan sonra bin TL değerindeki bir cep telefonunun ithalatında tahsil edilecek vergi miktarı 817,2 TL’ye yükseldi.

KPMG Türkiye Gümrük ve Dış Ticaret Direktörü Hakan Uçak, cep telefonu teslimlerinde uygulanacak yeni ÖTV oranlarındaki artış neticesinde bin TL değerinde cep telefonunun teslimindeki vergi yükünün yüzde 81,72’ye yükseleceğini vurguladı. Uçak, “Söz konusu vergi yükünün tüketicilere yansıtılması durumunda cep telefonu fiyatları artacaktır. Vergi artışlarının fiyat mekanizması içerisinde tüketicilere yansıması talebi etkileyecek; dolayısıyla da ithalat miktarını azaltacak” diye konuştu.

ISS’nin satışı yalan mı oluyor?

0

ABD Başkanı Trump’ın, dünyanın yörüngedeki evi Uluslararası Uzay İstasyonu’nu özel sektöre devretme planı suya düşmüş olabilir.

Trump’ın başkanlık seçimleri sırasındaki vaatlerinden biri olan Uzay İstasyonu’nu özel sektörün yönetimine verme konusu NASA’ya da bir hedef olarak iletilmişti.

2025’te satılabilecek mi?

Ancak NASA uzmanları 2025’te gerçekleşmesi istenen bu satışın mümkün olmayacağı görüşündeler zira istasyonu satın alacak ve işletmeye başlayacak şirketlerin istasyonun ağır giderlerini karşılamasının mümkün olmadığını düşünüyorlar. 

Bu yüzden de ISS’nin, devletler tarafından kar beklentisi olmadan finanse edilmesi gereken önemli bir bilimsel proje olduğunun altını çizen NASA uzmanları, SpaceX’in dünyaya geri dönebilen roketleri gibi gelişmelerin yaygınlaşması ve uzaya yolculuğun maliyetinin düşmesi halinde özel şirketlerin Uzay İstasyonu ile ilgilenebileceğini, hatta kendi istasyonlarını kurabileceklerini vurguluyorlar.

Trump’ın 2025’te görevde kalmama olasılığının da yüksek olması nedeniyle NASA’nın Trump’tan aldığı ISS’i satın emrini çok ciddiye almadığı tahmin ediliyor.

FBI router’lar konusunda uyardı

0
Rusya’nın Ukrayna’aya saldırı düzenlemek için harekete geçen hacker’ları FBI’ın alarm zilleri çalmasına neden oldu.

Hedef Ukrayna ama…

Kısa süre önce dijital güvenlik şirketleri pek çok router’da Rusya kaynaklı zararlı yazılımı tespit etmiş ve bu yazılımın Ukrayna’daki dijital hedeflere saldırma amacını taşıdığını açıklamışlardı. FBI şimdi ABD’de bir uyarı yayınlayarak özellikle şirketlerde ve home ofislerde çalışan routuer’ların reboot edilmesini, mümkünse de router’lara firmware güncellemesi yapılmasını istedi. Bu şekilde zombi haline getirilmiş router’ların kurtulacağını vurgulayan FBI, Rus hacker’ların bu zombi router’lar ile Ukrayna dışında ABD hedeflerine saldırmasından da çekiniyor.