TweetDeck paralı oluyor!

TweetDeck yeni bir değişiklikle gündemde. Eski adıyla Twitter, olarak da bilinen sosyal ağ X, sonunda TweetDeck’i ücretli bir hizmet yapma sözünü yerine getiriyor gibi görünüyor. Sosyal medya danışmanı Matt Navarra da dahil olmak üzere X’teki birçok kullanıcı, teknik olarak artık XPro olarak adlandırılan TweetDeck’i yüklemeye çalıştıklarında X Premium (eskiden Twitter Blue aboneliği) için bir satış sayfası gördüklerini söylüyor.

Ne yazık ki, X’in 3 Temmuz’da XPro’yu yalnızca abone özelliği yapacağını duyurduğu için bunun geleceğini biliyorduk. O sırada geçişin “30 gün içinde” gerçekleşeceğini söyledi, bu yüzden şirket kendi son teslim tarihini biraz kaçırdı.

Sahibi Elon Musk yönetiminde X, daha uzun gönderiler, biçimlendirme, reklam geliri paylaşımı ve konuşmalarda ve aramada daha yüksek sıralamalar gibi eklemelerle X Premium’u daha cazip bir abonelik haline getirmeye çalıştı. Şimdi şirket, XPro’ya erişimin mavi bir onay işareti için ödemeye değer olduğunu umuyor.

TweetDeck, şirket 2011’de satın alana kadar Twitter‘a erişmek için en popüler üçüncü taraf uygulamalarından biriydi. Birden fazla hesabı ve birden fazla özel yayını destekleme yeteneği, onu gazeteciler, pazarlamacılar ve kendilerini günlük işleri için düzenli olarak Twitter’ı kullanırken bulan diğerleri için güçlü bir araç haline getirdi.

Bunu göz önünde bulundurarak, TweetDeck için ücret almak ve isme bir Pro koymak biraz mantıklı. Ancak daha önce ücretsiz olan kullanışlı bir araç için ödeme yapmak zorunda olmak yine de berbat hissettiriyor.

WhatsApp’a yapay zeka destekli çıkartma oluşturucu geliyor

0

WhatsApp, dünyanın en popüler anlık mesajlaşma uygulamalarından biri olarak sürekli olarak yenilikler sunmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde WhatsApp Web’e “ekran kilidi” ve çoklu hesap kullanımı gibi özellikler eklediğini duyurmuştuk. Son Android beta sürümünde ortaya çıkan yeni bir özellik, kullanıcıların metinlerle yapay zekâ destekli çıkartmalar oluşturabilmesine imkan tanıyor. Bu yeni özellik, WhatsApp deneyimini daha da zenginleştirecek gibi görünüyor.

WhatsApp’ın “2.23.17.14” kodlu Android beta sürümünde keşfedilen yeni özellik, yapay zekâ teknolojisinin benzersiz bir yorumunu sunuyor. Bu özellik sayesinde kullanıcılar, yazdıkları basit metinlerle kendi özgün çıkartmalarını oluşturabilecekler. Bu özellik, DALL-E adlı yapay zekâ aracının temel prensibine dayanıyor. DALL-E, yazılan metinleri görsellere dönüştüren bir yapay zekâ modeli.

Kullanıcılar, yeni özelliği kullanarak çıkartma bölümünde bulunan “Create” (oluştur) seçeneğine dokunarak başlayabilecekler. Bu adımda, basit bir açıklayıcı metin yazılması istenecek. Kullanıcının yazdığı metin, WhatsApp’ın yapay zekâ algoritması tarafından çıkartmaya dönüştürülecek. Örneğin, “smiling baby” ifadesi, Türkçe karşılığıyla “gülen bebek” şeklinde bir çıkartmaya dünüşecek.

Henüz WhatsApp resmi olarak bu özelliğin ne zaman kullanıma sunulacağına dair bir açıklama yapmadı. Ancak, beta sürümdeki bu özelliğin dağıtılmaya başlamış olması, yakın bir gelecekte kullanıcıların bu özellikten faydalanabileceğini gösteriyor.

WhatsApp’ın yapay zekâ destekli çıkartma oluşturucu özelliği, kullanıcıların metinleri görsellere dönüştürerek iletişimlerini daha eğlenceli ve yaratıcı hale getirmelerine olanak tanıyacak gibi görünüyor. Bu yeni özellik, WhatsApp’ın sürekli olarak kullanıcı deneyimini geliştirme çabalarının bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Kullanıcılar, bu yenilikçi özelliği heyecanla bekleyebilirler.

WhatsApp’a gelen yeni özellik hakkında siz ne düşürsünüz? yorumlar kısmında bizle paylaşabilirsiniz

Wellbees YTÜ Yıldız Teknopark’a taşındı

0

Çalışanların ve işverenlerin farklı datalarla esenliklerini güçlendirebilmeleri için öneriler sunan yapay zeka destekli bir yazılım devine dönüşmeyi hedeflediklerini anlatan Wellbees CEO’su Melis Abacıoğlu, “Bu yolculuğu YTÜ Yıldız Teknopark’ta sürdürmemiz başta ürün geliştirme ve yurt dışı pazarlama faaliyetleri olmak üzere pek çok konuda bize önemli avantajlar sağlayacak” dedi. 

Wellbees ürün geliştirme ve yurt dışı pazarlama faaliyetlerine hız verecek

Geliştirdiği yapay zeka algoritması ile 18 ülkedeki 100 bini aşkın çalışana kişiselleştirilmiş esenlik deneyimi sunan Wellbees, Yıldız Teknik Üniversite çatısı altında bulunan YTÜ Yıldız Teknopark Maslak Yerleşkesi’ne taşındı. Geçtiğimiz yıl kurduğu Wellbees Bilim Takımı ile teknoloji alanındaki çalışmalarını uçtan uca kanıtlara dayalı, bilim odaklı bir yaklaşım ile ele almaya başlayan Wellbees, teknopark bünyesinde bu çalışmalarına hız kazandırmayı hedefliyor.

Melis Abacıoğlu: “Dünya genelinde en az bir milyon çalışana ulaşmayı hedefliyoruz” 2013 yılında kurulan Wellbees’in çalışan esenliği alanında global ölçekte akla ilk gelen ve en çok tercih edilen teknolojik çözüm olmasını hedeflediklerini söyleyen Wellbees CEO’su Melis Abacıoğlu, “Tam 10 yıldır dünya genelindeki çalışanların mesleki ve kişisel hayatlarında bütünsel olarak daha iyi olmaları için çalışıyor, bu doğrultuda insan kaynağına ve teknolojiye yatırım yapıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada Amerika’dan Orta Doğu’ya, Avrupa’dan Afrika’ya dünyanın dört bir yanındaki 100 binden fazla çalışan, platformumuz üzerinden kişiselleştirilmiş esenlik deneyimi yaşıyor, kendini çok daha mutlu hissediyor ve sosyalleşme imkanı buluyor. Hedefimiz ilk etapta dünya genelinde en az bir milyon çalışana ulaşmak. Diğer taraftan yapay zeka alanında hem çalışan hem de işverene farklı datalarla esenliklerini güçlendirebilmeleri için öneriler sunan bir yazılım devine dönüşmek için çalışıyoruz. İşte tüm bu süreçte YTÜ Yıldız Teknopark’ta olmamız bize gerek ürün geliştirme gerekse sağlanan teşvik olanakları ve iş birlikleri sayesinde yurt dışı pazarlama faaliyetlerimizi artırma noktasında önemli katkılar sunacak” diye konuştu. 

Abacıoğlu ayrıca teknoparkta yeni ürünleri olan yapay zeka destekli admin panelini geliştireceklerini, bununla birlikte KOBİ’lere özel bir çalışan esenliği platformu tasarlamayı hedeflediklerini ifade etti. 

Apple, MacBook’a Face ID teknolojisi patentini aldı

0

Apple, güvenliğinizi daha da artırmak amacıyla MacBook’lar için yeni bir adım atmaya hazırlanıyor. Şirket, güvenli kimlik doğrulamanın önemini vurgulayan bir patent (Patent No: 11727718) ile MacBook dizüstü bilgisayarlarına Face ID benzeri bir kimlik doğrulama sistemini entegre etmeyi planlıyor.

Patent belgesine göre, modern bilgisayarlar bir dizi hassas görevi yerine getirebiliyor ve bunların arasında kullanıcıya ait gizli verilerin saklanması veya paylaşılması da bulunuyor. Bu nedenle, Apple, bu tür verilerin güvenliğini sağlamak amacıyla MacBook’larında gelişmiş bir kimlik doğrulama yöntemi kullanma ihtiyacını vurguluyor. Ancak, Apple, MacBook’ların genellikle son derece ince tasarlandığına dikkat çekiyor ve bu nedenle Face ID benzeri bir çözümün sadece kompakt olmakla kalmayıp aynı zamanda kullanıcı tanıma ve doğruluk açısından da yüksek standartlara sahip olması gerektiğinin altını çiziyor.

Apple’ın önerdiği çözüm, bir ışık projektörü ve kullanıcının yüzünden yansıyan ışığı algılayabilen bir sensörden oluşan bir “ışık deseni tanıma modülü” üzerine kurulu. Bu özel modül, kullanıcının yüzünden yansıyan benzersiz ışık desenlerini tanıyarak kimlik doğrulamasını gerçekleştiriyor. Ayrıca, yansıyan ışık deseninin önceden belirlenmiş bir hedef desenle ne kadar uyumlu olduğunu değerlendiren bir sensör de bulunuyor. Yani, kullanıcının kimliğini teyit edebilir ve Face ID doğrulamasını geçip geçmediğinizi belirleyebilirsiniz.

Yeni gelişme, MacBook kullanıcılarının güvenliğini daha da artıracak ve özel verilerin yetkisiz erişimden korunmasına yardımcı olacak. Apple’ın bu teknolojiyi nasıl uygulayacağı ve ne zaman kullanıcıların hizmetine sunacağı henüz belli değil.

Apple, MacBook’a Face ID teknolojisi getirmesi hakkında siz ne düşüyorsunuz? yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Ters işlem nedir?

0

Ters işlem e-ticaret’te önemli bir yere sahip. Peki ters işlem nedir ve hangi otelde devam edeceğiz.

Ters işlem; Visa, Mastercard, Amex, Troy gibi uluslararası ödeme kuruluşlarının şartları arasında yer alan ve kart kullanıcısını korumayı amaçlayan kural. Kredi kartı sahipleri, yapmış oldukları işlemler karşısında iş yeri ile sorun yaşarsa önlem alabiliyor. Bununla birlikte kendisi tarafından askında kalan işlemler olduğunu tespit edebiliyor. Bu işlemlerle ilgili olarak kartı veren bankaya harcama itirazı (chargeback) başvurusunda bulunma hakkına sahip. Bu işleme “ters ibraz” deniyor. Bu itiraz ilk olarak kart sahibi tarafından kartının ait olduğu bankaya yapılıyor. Böylelikle banka tarafından işlemin yapıldığı iş yerine bu talep iletiliyor. İlgili banka da iş yerinden itiraza konu olan işlem ile ilgili detayları talep ediyor. peki ters işlem nedir?

Talep edilen detayların yetersiz olması durumunda kart sahibi haklı bulunursa, itiraz edilen işlem tutarı iş yeri bankası tarafından ilgili iş yerinden tahsil ediliyor. Böylelikle kartın ait olduğu bankaya aktarılıyor. Bankalar tüm bu işlemlerde kart kuruluşlarının kurallarına uymak zorunda. Bununla birlikte prosedür, sadece Türk bankaları için devam etmekte olan bir süreç değil. Kart kuruluşlarının kurallarının geçerli olduğu her yerde itiraz şekli aynı. Yurt içi ve yurt dışı pek çok alanda sanal kartlar kullanılıyor.

Hangi nedenlerle ters işlem talep ediliyor?

  • Belge talepleri
  • Kart hamilinin işlemi hatırlamaması
  • Kart hamili onayı dışında gerçekleşen işlemlere itirazlar (Dolandırıcılık İtirazları)
  • Süreç hatası itirazları (Mükerrer işlem, İşlem tutarında farklılık, vb.)
  • İptal/İade işlem itirazları
  • Ürün/Hizmet temini itirazları
  • Satın alınan ürün/hizmetin hasarlı/kusurlu/tarif edildiği gibi olmadığı itirazlar
  • Provizyon hatası itirazları

Denetçi  banka tarafından bir ters ibraz başlatılırsa, amir banka kendi denetçi                ağındaki iletişim yoluyla ters ibraz işlemini kolaylaştırıyor. Daha sonra Ticaret Bankası sinyali alıyor. Böylelikle satıcının onayı ile fonların transferine izin veriyor. Bununla birllikte hileli ödemeler gibi bazı durumlarda, kartı veren banka, talebi bir tahsilat departmanına gönderirken kart sahibine ters ibraz verebiliyor. Bu durumda, bir banka sorumluluğu üstlenir ve iddiayı araştırırken ve çözerken ihtiyat fonları yoluyla maliyeti emiyor.

Sanal kart ne işe yarar?

0

Sanal kartlar ödeme tercihlerinde yoğun bir şekilde tercih ediliyor. Peki sanal kart ne işe yarar ve güvenlik önemleri yeterli mi?

Sanal kart, bir müşterinin kredi veya banka kartı ağları aracılığıyla fiziksel bir kartta olduğu gibi alışveriş yapmasını sağlayan benzersiz bir numara dizisi niteliğinde oluyor. Müşterilerin konsepti anlamalarına yardımcı olmak için bu numaralar genellikle bir banka veya kredi kartının dijital görüntüsünde gösteriliyor. Ancak sanal kartla ilişkilendirilen gerçek, fiziksel bir kart yok. Sanal kartlar çevrimiçi, yüz yüze veya telefonla alışveriş yapmak için kullanılabiliyor. Kart sahipleri ayrıca sanal kart numaralarını bir forma yazabiliyor. Bununla birlikte bir müşteri hizmetleri temsilcisine sesli olarak söyleyebiliyor.

Sanal kart numaraları, genellikle fiziksel kart numaralarını yöneten aynı kurallara göre oluşturuluyor. Bu kartlar bir son kullanma tarihi, kart ağının adı kodu ve müşterinin adı ile geliyor. Sanal kartlar, sanal kartlardan ayrı bir kart türü olan dijital kartlarla karıştırılmamalı. Dijital kartlar genellikle Apple Pay ve diğer mobil cüzdanlarla ilişkilendiriliyor.

Juniper Research‘ün tahminine göre, 2027’ye kadar sanal kartlar, ekonomide önemli bir yer edinecek. ABD’li işletmeler için 71 milyar dolar gelir sağlayacak. Bu nedenle sanal kartların popülaritesinin artmaya devam etmesi sürpriz olmayacak. Teknoloji şirketleri ve müşterileri için net avantajlar sağlıyor.

Sanal kart özellikleri

  • Hız: Sanal kartlar anında oluşturulabiliyor. Müşteriler bunları dakikalar içinde ödeme yapabilmeniz için kullanabiliyor.
  • Maliyet: Sanal kart oluşturmanın minimum maliyeti var. Bu nedenle siz ve müşterileriniz için gerektiği kadar çok kart oluşturmak daha kolay.
  • Programlanabilirlik: Sanal kartlar yüksek oranda programlanabiliyor. Siz ve/veya müşterileriniz fonların nasıl harcanacağını yöneten kurallar belirleyebilirsiniz.
  • Güvenlik: Siz ve müşterileriniz, tek kullanımlık kartlar da dahil olmak üzere sanal kartların nasıl kullanılacağına ilişkin kısıtlamalar oluşturabilirsiniz. Bu, güvenlik ihlallerine karşı bir koruma sağlayabiliyor.
  • Tasarım esnekliği: Sanal kartlar, pazara giriş hızınızı artırabilecek tasarımlar içermeli.
  • Gelir: Sanal kartlar, müşterileriniz kart satın aldığında değişim geliri sağlıyor.

Son müşteriler için sanal kartlar, fiziksel kartlardan daha güvenli oluyor. Sanal kartlar fiziksel olarak kaybolmuyor. Telefonlarda, cihazlarda ve web sitelerinde karta erişen kişinin aslında kart sahibi olduğundan emin olmak için birçok güvenlik önlemi var. Sanal kartları bir kullanımdan sonra sona erecek şekilde programlamak, kullanımlarını belirli satıcılar ve üye işyeri kategorileriyle sınırlamak kontrolü kolaylaştırıyor. Harcama limitlerini uygulamak daha kolay olabilir. Tüm bu kısıtlamalar, çalınmaları durumunda kart numaralarıyla yapılabilecekleri azaltabilir.

Discord’da büyük veri ihlali: 760.000 kullanıcının verileri çalındı!

0

Popüler görüşme uygulaması Discord’un özel bağlantılar oluşturma hizmeti olan Discord.io, eklentisi büyük çaplı bir veri ihlali nedeniyle kapatıldığını duyurdu.Bilgisayar korsanının 760.000 kullanıcının verilerini çalarak bu verileri satmak üzere yayınladığında ortaya çıktı.

Discord.io, kullanıcıların özel bağlantılar oluşturmasına izin veren bir hizmet olarak geniş bir kullanıcı kitlesi tarafından benimsenmişti. Ancak son zamanlarda yaşanan büyük çaplı bir veri ihlali, platformun faaliyetlerini sonlandırma kararı almasına yol açtı. TechRadar’ın haberine göre, bilgisayar korsanı 760.000 kullanıcının verilerini çalmayı başardı ve bu verileri alıcılara satmak amacıyla Breached Forums adlı platformda örnek bir veri paylaştı.

Veri ihlalinde sızan bilgiler arasında, kullanıcıların hassas bilgiler bulunuyor. Kullanıcıların dahili kimlikleri, avatarları, hesap durumları ve jeton bakiyeleri gibi bilgiler sızdırıldı. Ayrıca, API anahtarları da bu ihlalin bir parçasıydı, ancak bu anahtarların hesap erişimi sağlamadığı belirtildi. Kullanıcıların kayıt tarihleri, son ödeme tarihleri ve premium üyeliklerinin sona erme tarihleri gibi bilgiler de tehlikeye giren veriler arasında.İhlalde yer alan l olarak hassas bilgiler arasında kullanıcı adları, Discord kimlikleri ve e-posta adresleri bulunuyor.

Bu Saldırganlar, ayrıca şifrelerin de çaldı. Bu, 2018 yılından önce Discord dışında başka giriş seçenekleri sunulduğunda hesaplarını oluşturan kullanıcıları etkiliyor. Şifreler endüstri standartlarına göre şifrelense de, başka yerde kullanılan şifrelerin güvenliği tehlikeye girebilir, bu nedenle etkilenen kullanıcılar başka platformlarda aynı şifreyi kullanmışlarsa güncelleme yapmaları öneriyoruz.

Özetle, popüler bağlantı hizmeti Discord.io, büyük bir veri ihlali sonucunda faaliyetlerini durdurma kararı aldı. Kullanıcıların hesaplarına ilişkin çeşitli bilgilerin çalındığı bu ihlal, platformun kullanıcı güvenliğini tehlikeye soktu. Kullanıcıların dikkatli olmaları ve diğer platformlarda aynı bilgileri kullanmaktan tavsiye ediyoruz .

Samsung XR prototipi sızdı: Apple Vision Pro rakibi geliyor

0

Samsung, uzun süredir gündemde olan karma gerçeklik başlığı XR’ın prototipi sızdırıldı. Bu yeni cihaz, Apple’ın Vision Pro’suna rakip olacak ve beklenenden daha güçlü özelliklere sahip olabilir. Samsung, özellikle artırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR) alanlarında geride kalmıştı, ancak bu yeni başlıkla durum değişebilir.

Apple’ın Vision Pro’suna rakip olma amacıyla Samsung, Galaxy XR planlarını gözden geçirdi. Sızdırılan bilgilere göre, Galaxy XR OLED mikro ekranlar, Exynos 2200 yonga seti, çift RGB kamera, derinlik sensörü, dahili göz izleme sensörleri ve el takibi temelinde çalışan bir cihaz olarak tasarlandı. Tasarımı henüz tam anlamıyla olgunlaşmış olmasa da, bu bir prototip olduğunu unutmamız önemlidir.

Ancak cihazın iptal edilme ihtimali hayla var. yonga seti tasarımındaki sorunlu olmasından dolayı yonga setinin değişebilir. Exynos 2200 yonga seti çıkışından itibaren çeşitli sorunlar yaşadı, bunlar arasında gecikmeler, ekran ve pil ömrü sorunları bulunuyordu. Bu nedenle Samsung, Galaxy S23 serisinde Snapdragon yonga setlerine geçiş yaptı. Benzer bir hareketin karma gerçeklik cihazı XR için de planlanmış olabilir.

Samsung’un erteleme kararı nedeniyle, Galaxy XR’nin çıkışı ertelenmişti. İlk başta XR başlığının Şubat 2024’e kadar çıkması bekleniyordu, ancak şu anda 2024’ün ortasına veya sonuna doğru piyasaya sürülmesi bekleniyor. Aynı tarih aralığının Apple Vision Pro için de geçerli olduğu belirtiliyor. Apple’ın XR başlığı, 3.499 dolar fiyat etiketiyle 2024’ün başında piyasaya sürülecek.

Bu gelişmeler, Samsung’un AR ve VR alanındaki rekabet gücünü artırma çabalarını görüyoruz. XR başlığının prototipinin sızdırılması, şirketin gelecekteki yeniliklerine ve teknolojilere ne kadar önem verdiğini yansıtıyor.

Samsung XR hakkında siz ne düşünüyorsunuz? yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Netflix, dediğini yaptı! Televizyondan da oyun oynanabilecek

iOS denetleyici uygulamasının piyasaya sürülmesinin ardından Netflix, oyunlarını TV’niz üzerinden yayınlamak için “sınırlı” bir beta testi uygulamaya başladı. Netflix, duyuruyu PC ve Mac’in yanı sıra TV ekranlarına akış planlarını detaylandıran bir blog gönderisinde yaptı.

Beta şu anda Birleşik Krallık ve Kanada’da belirli TV’lerde ve “az sayıda” platform abonesi için mevcut. Daha fazla insana “sürekli” bir hizmet sağlanabilmesi için üzerinde çalışılıyor.

Video platformunun web sitesi üzerinden PC’lerde ve Mac’lerde akış desteği “önümüzdeki birkaç hafta içinde” eklenecek. Bir TV’ye akış yaparken, telefonlar denetleyici olarak kullanılacak. PC’ler ve Mac’ler için klavye ve fareyi her zamanki gibi kullanabileceksiniz.

Netflix, betanın amacının “oyun akış teknolojisini ve denetleyiciyi test etmek ve zaman içinde üye deneyimini geliştirmek” olduğunu belirtti.

Platformun 2021’de mobil oyunlara uygun şekilde girmesinin ardından, şirket çoğunlukla iOS ve Android’e bağlı kaldı. Netflix Games Studio’nun çalışmalarında büyük bütçeli bir PC oyununa dair raporlar ve şirketin bulut oyunlarına olan ilgisi geçen yılın sonlarında ortaya çıktı.

Şirketin oyun noktasındaki çerçeveyi gelecekti hangi oyunlara kadar genişletebileceği noktası süprizlere açık. Ama şu an için bile oldukça yenilikçi bir yaklaşım sergiliyorlar. Tüm bunlarla birlikte kullanıcılar platformlara sürekli olarak yapılan zamlardan ve çeşitli platformların ülkelere yönelik farklı fiyat politikaları izlemelerine bu kadar öfkeliyken Netflix’in oyun girişiminin platform fiyatlarını etkileyip etkilemeyeceği oldukça önemli.

Vispera, Arya GSYF’den 250,000 dolar yatırım aldı

0

Türkiye’nin ilk ve tek cinsiyet dengesi odaklı girişim sermayesi yatırım fonu Arya GSYF, perakende sektöründe yapay zeka tabanlı çözümlerle fark yaratan teknoloji firması Vispera’ya stratejik bir yatırım gerçekleştirdiğini duyurdu.
 
Vispera, Prof. Dr. Aytül Erçil ve Dr. Ceyhun Burak Akgül liderliğinde, 2014 yılında kurulmuş bir teknoloji firması. Derin bilgi birikimi ve deneyime sahip olan Vispera, perakende sektöründeki müşterilere iş süreçlerini dönüştürme ve müşteri deneyimini optimize etme olanağı sağlayan yapay zeka tabanlı yenilikçi çözümler sunuyor.
 
Arya GSYF’nin gerçekleştirdiği bu stratejik yatırım, Vispera’nın perakende sektöründe öncü yapay zeka tabanlı teknolojileriyle bir adım öne çıkmasını destekleyecek. FMCG ve perakende şirketlere ölçeklenebilir ve kâr arttırıcı çözümler sunması, yatırımın etkileyici noktaları arasında yer alıyor.
 
Arya GSYF’nin sağladığı 250,000 ABD doları tutarındaki köprü finansmanı ile Vispera’nın değerlemesi 44,8 milyon ABD dolarına ulaştı. 35 ülke pazarında kendini başarıyla kanıtlayan Vispera daha önce Koç Grubu (Koç Holding, Koç GSYF, Inventram), Omurga, CaBo Capital, Esor Capital, Finberg, Keiretsu Capital ve Hayat SA gibi birçok başarılı VC’den de toplamda 13 milyon ABD doları yatırım almıştı.
 
Arya GSYF’nin yatırım yapma kararı; tecrübeli ve başarılı kurucuların önderliği, şirketin güçlü ve genişleyen küresel müşteri ağı ve pozitif kârlılık sağlayan iş modeli ile destekleniyor. Firmanın ürünleri; işlevsellik, ölçeklenebilirlik ve teknolojik avantajlarıyla rakiplerinden ayrışıyor.

Vispera 35’den fazla ülkeye yüksek teknoloji ihraç ediyor ve Coca Cola, Unilever, Carlsberg, Colgate gibi global lider firmalarla çalışıyor. FMCG ve perakende şirketlere sunmakta olduğu inovatif görüntü analiz çözümleri, sektörde yenilikçi bir dönüşüm yaratmayı hedefliyor.

Beklenen oldu! “Okuma modu” Android cihazlara da geldi

Tüm avantajları bir yana, Android daha önce hiçbir zaman iyi bir Okuma moduna sahip olmadı. iOS’ta Safari, bir makaleden biçimlendirmeyi, reklamları ve medyayı kaldıran “Okuyucu Görünümü”ne sahip. Ancak, yalnızca Safari‘nin uygulama içi tarayıcısını kullanmayı seçen uygulamalarda kullanılabiliyor. Şimdi Google, her ne kadar partiye geç kalmış olsa da, herhangi bir uygulamada her zaman erişilebilir bir şekilde kendi okuma modunu uyguladı.

Android’de okuma modu, Google’ın erişilebilirlik özelliklerinin bir parçası. Bu nedenle biraz kurulum gerektiriyor, ancak Android 9 veya üstü çalıştıran herkes bunu yapabilir.

Nasıl kullanılıyor?

Önce Google’ın Okuma modu uygulamasını yükleyerek başlamanız gerekecek. Uygulama az gören, kör olan veya disleksisi olan kullanıcılar için tasarlandı, ancak herkes tarafından kullanılabiliyor. Tetiklendiğinde, geçerli sayfayı mevcut uygulamanın üstünde yeni bir okuma görünümünde açıyor. Burada, oynatma özelliği makaleyi size yüksek sesle okuyacağından, makaleyi dikkat dağıtıcı olmadan okuyabilir veya hiç okumayabilirsiniz. Yazı tipi boyutundan, renginden ses ve anlatım hızına kadar her şey özelleştirilebiliyor.

Uygulama yüklendikten sonra, bir kez açın ve kurulum ekranından geçin. Erişilebilirlik ayarlarına yönlendirileceksiniz. Okuma modu kısayol özelliğini etkinleştirin ve erişilebilirlik özelliğinin ekranınızı kontrol etmesine izin verin.

Varsayılan olarak, bu, ekranın sağ alt köşesinde kalan bir kayan sanal erişilebilirlik düğmesini etkinleştirir. Modu anında tetiklemek için ona dokunun. Ancak kayan bir düğme istemiyorsanız, Daha fazla seçenek bölümünün altındaki Kısayol ayarlarında iki parmak yukarı kaydırma hareketine de geçebilirsiniz. Fiziksel düğmeye basmayı tercih ederseniz, kurulum sırasında Ses Düğmelerini Tut seçeneğine de geçebilirsiniz. Bu şekilde, her iki ses düğmesini bir arada basılı tuttuğunuzda Okuma modu görünecek.

Aselsan’dan yeni rekor: Büyümeye devam ediyor!

0

Şirketin brüt kârı, geçen yılın ilk yarısına göre yüzde 68 seviyesinde artarken; Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kârı (FAVÖK) geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 62 artış göstererek 4,4 milyar TL’ye yükseldi. FAVÖK marjı yüzde 24 olarak gerçekleşti.

Aselsan, rekor seviyede kar ile büyümeye devam ediyor!

Aselsan’ın net kârı da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde yüzde 42 oranında artarak 5,4 milyar TL seviyesine ulaştı. Şirketin öz kaynaklarının aktife oranı yüzde 51 olarak gerçekleşti. Aselsan Genel Müdürü Ahmet Akyol, şirketin sürdürülebilir büyümesine devam ettiğini vurguladı. Aselsan’ın ilk yarıyıl finansal sonuçlarıyla ilgili değerlendirmede bulunan Akyol, şu ifadeleri kullandı:

“ASELSAN’ımız yılın ilk altı ayında yeni başarı hikayeleri yazmaya devam etti. Finansal sonuçlara göre 2023 yılının ilk yarısını yüksek bir kârlılık oranı ve başarıyla geride bıraktık. Yeni sözleşmelerin altına da imza attığımız 2023 yılının ilk yarısında ASELSAN’ın bakiye siparişleri 8,4 milyar Amerikan dolarına ulaştı. 2023 yılının ilk altı ayında tedarikçilerimize yaklaşık 17,8 milyar TL ödeme yaptık. 2023 yılının ilk altı ayında 68 adet ürünün millileştirilmesini başarı ile tamamladık.

Türkiye’ye askeri teknolojide liderlik ederken, son beş yılda millileştirdiğimiz ürün sayısını 738’e çıkardık. Böylece 900 milyon doların üzerindeki bir büyüklüğün ülkemizde kalmasını sağladık. Aynı zamanda geride bıraktığımız ilk altı aylık dönemde önemli ihracat sözleşmeleri imzaladık. Söz konusu sözleşmelerin olumlu yansımalarını bundan sonraki dönemlerde göreceğimize inanıyorum.

Önümüzdeki dönemde ihracatımızı artırmak, yüksek teknolojiye odaklanmak ve daha fazla millilik oranına ulaşmak istiyoruz. İstikrarlı büyümemizi devam ettirirken, sürdürülebilirlik konusunda da Türkiye’nin milli gücü olmaya devam ediyoruz. Bu nedenle sürdürülebilir büyümesini koruyan, rekabet gücü ile tercih edilen, güven duyulan, çevreye ve insana duyarlı bir teknoloji firması olma vizyonunu benimsiyoruz.

Ürettiğimiz ileri teknolojilerle hayatın birçok farklı alanında önemli görevler üstlenirken, sürdürülebilirliği de ön plana alıyoruz. Yurt içinde ve yurt dışında kullanıcılarımıza sunduğumuz rekabet gücü yüksek çözümlerle ülkemizin katma değerli ihracat hedeflerine en yüksek girdileri sağlayacağız. Milletimizden aldığımız güçle, çığır açıcı milli projelere imza atmayı sürdüreceğiz.”

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Elektronik para kuruluşları neler sunuyor?

0

Elektronik para kuruluşları elektronik para yönetiminin yapılmasını mevzuat kapsamında gerçekleştiriyor. TCMB bu kuruluşların yetkilerini tanımlıyor.

Elektronik para, elektronik veya manyetik olarak saklanan parasal bir değeri temsil ediyor. Bir elektronik para kurumu, parasal değeri merkezi bir muhasebe sisteminde saklıyor. Bununla birlikte çip gibi bir elektronik taşıyıcı üzerinde saklayabiliyor. Bu parasal değer daha sonra elektronik parayı çıkaran taraf dışındaki taraflarda ödeme yapmak için kullanılabiliyor.

Elektronik paraya örnek olarak mağazalarda ve internet mağazalarında ödeme yapmak için kullanılabilen plastik hediye çekleri gösterilebiliriz.

Elektronik para yönetimi üç kategoride yapılıyor. Bu kategorileri aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz.

  • Elektronik para kuruluşları: Elektronik para ihraç edebilen, özel olarak lisanslanan işletmeler.
  • Muaf durumdaki kuruluşlar: Muafiyet Yönetmeliği kapsamında lisans gerekliliğinden muaf olan işletmeleri tanımlıyor. Yurt dışında muaf bir yapıdaki hizmet verenin, DNB teşebbüsü kamu siciline muaf elektronik para kuruluşu olarak girene kadar elektronik para ihraç etmeye başlamasına izin verilmiyor.
  • Bankalar: Bankalar, lisanslarının izin verdiği ölçüde, bir kredi kuruluşunun işini yapma yetkilerine dayanarak elektronik para hareketliliği sağlayabilen kuruluş olarak hareket edebilir. Elektronik para ticareti yapabilen kuruluşlar için lisans şartından muaf durumda. TCMB’den paylaşılan bilgilere göre elektronik para yönetimi belirti kanunlarla güvence altına alınıyor. Elektronik para hareketliliği sağlayabilen kuruluşlarının tamamı 6493 sayılı Kanun’un 18 inci maddesine tabi durumda. Böylellikle ikinci fıkrası uyarınca elektronik para ihraç edebiliyor. İlave olarak, 6493 sayılı Kanun’un 12 nci maddesi uyarınca yetkili oldukları ödeme hizmetleri de belirtiliyor.

Sektör araştırma raporundan notlar

T.C. Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’nın hazırladığı sektör araştırma raporu bu konuya açıklık getiriyor. Kuruluşlar aşağıdaki işlemleri yapma konusunda yetkili durumda.

  • Ödeme hesabına para yatırma ve para çekmeye imkan sağlıyor. Hizmetler de dahil olmak üzere ödeme hesabının işletilmesi için gerekli tüm işlemleri yapabiliyor.
  • Ödeme kartı ya da benzer bir araçla yapılan ödeme işlemi ile düzenli ödeme emri dahil para transferini yapabiliyor.
  • Ödeme aracının ihraç veya kabulünü yapabiliyor.
  • Para havalesini gerçekleştirmek.
  • Mal veya hizmet sağlayan arasında sadece aracı olarak faaliyet gösteren bir bilişim veya elektronik haberleşme işletmecisine yapıldığı ödeme işlemini gerçekleştirebiliyor.
  • Fatura ödemelerine aracılık edilmesine yönelik hizmetleri yapmak.

Google, hakkımızda neler biliyor? Bu siteden bakabilirsiniz

0

Google, yapılan araştırmalara göre kullanıcıları hakkında en çok veri toplayan şirketlerden biri. Bu bilgi, Google’ın dünya üzerinde en yaygın kullanılan arama motoru olduğu gerçeğiyle birlikte dehşet verici bir tablo ortaya çıkıyor.

Google’ın hakkımızda neler bildiğini görmenin bir yolu var. Bu elbette size elindeki tüm bilgileri sizinle paylaşacağı anlamına gelmese de fikir edinmenizi sağlayacak. Tarayıcı, kullanıcıların maruz kalacakları reklamları kendilerine özgü filtreleyebilmesi için bir imkan tanıyor.

Bu imkandan faydalanmak için Google’da ilgili linke tıkladığınızda site size reklamla ilgili tüm parametreleri sunuyor. Dolayısıyla, doldurmanız gerekenler kadar onların elinde neler olduğunda görmüş oluyorsunuz.

Nasıl yapılıyor?

1- Öncelikle Google tarayıcınızı açın ve “Ads Ayarları” aramasını yapın ve fotoğraftaki linke tıklayın.

2- Açılan sayfada sağ alt köşede yer alan Gizliliği Yönetin’e tıklayın.

3- Çıkan sayfada Google’ın reklamla ilgili sizi yerleştirdiği parametreleri ve elindeki bilgileri görebilirsiniz. Eğer maruz kaldığınız reklamları kişiselleştirerek deneyiminizi artırmak isterseniz de buradaki boş parametreleri doldurabilirsiniz.

Google’a göre tüm bu veri toplama, size ilgi alanlarınızla ilişkili reklamlar göstermelerini sağlamak içindir. Belirli kategorileri kapatmak mümkün. Örneğin, yaşınıza göre herhangi bir reklam istemiyorsanız, bu verileri kullanmamasını söyleyebilirsiniz.

Fortinet güvenlik operasyonlarını yapay zeka ile değerlendiriyor

Fortinet, güvenlik operasyonları çözümlerini kullanmanın müşterilere sağladığı faydaları ölçmek için Enterprise Strategy Group (ESG) tarafından yapılan bağımsız bir analizin sonuçlarını açıkladı. Analiz, müşterilerin tespit, kontrol altına alma, araştırma ve müdahaleyi önemli ölçüde geliştirirken, güvenlik ekiplerini operasyonel olarak yüzde 86’ya kadar daha verimli hale getirdiğini belirledi. İncelenen kurumlar siber riski azalttı, üretkenliği artırdı ve mevcut ekiplerin daha az zamanda daha çok iş yapmasını sağladı. Ve tüm bu iyileştirmelere, bir ay gibi kısa bir yatırım geri dönüş süresi de ekleniyor. 

Fortinet Pazarlama Direktörü ve Ürün Stratejisinden Sorumlu Başkan Yardımcısı John Maddison konuyu şöyle değerlendiriyor: “Hızla genişleyen saldırı yüzeyini hızlanan siber tehditlere karşı güvence altına almak için kurumlar, entegre bir siber güvenlik platformunun merkezinde yapay zekadan [AI] yararlanan siber güvenlik çözümleri kullanmalıdır. ESG’nin, Fortinet’in güvenlik operasyonlarına [SecOps] yaklaşımının çarpıcı faydalarını ölçmesinden ve işletmelerin otomatik olay tespiti ve kontrol altına almanın yanı sıra daha geniş araştırma ve müdahalenin avantajı hakkında bilinçli kararlar vermelerine yardımcı olmasından memnuniyet duyuyoruz” 

Fortinet SecOps Fabric’in Faydaları 

ESG analizinin temeli, son kullanıcılarla yapılan derinlemesine görüşmelerdir ve bu görüşmeler sırasında her bir kuruluşun olayları tespit etme, doğrulama ve kontrol altına alma süresinin yanı sıra bunları tam olarak araştırma ve düzeltme süresi gibi kritik güvenlik operasyonları işlevlerini yerine getirme süresini belirlediler. Teknik dokümantasyon, mevcut vaka çalışmaları, üçüncü taraf analizleri ve sektör verileriyle birlikte ESG daha sonra bu işlevlerle ilgili nitel ve nicel kıyaslamalar gerçekleştirerek, özellikle de ortalama bir kurumun bekleyebileceği potansiyel risk, zaman ve maliyet tasarrufları oluşturabildi. 

ESG analizine göre Fortinet Güvenlik Operasyonları çözümlerini uygulayan kurumlar üç alanda önemli tasarruf ve faydalar elde etti: 

  • Erken tespit ve önleme (EDP): Yapay zeka (AI) ve diğer gelişmiş davranışsal analitikleri kullanan FortiEDR, FortiDeceptor, FortiRecon, FortiSandbox ve FortiNDR’ı içeren Fortinet EDP teknolojileri kullanılarak tehditleri tespit etme süresi 168 saatten (21 iş günü) bir saatten daha aza ve genellikle sadece saniyelere indirildi. Fortinet’in entegre yaklaşımı sayesinde bu tehditleri önceliklendirme süresi sekiz saatten 10 dakikaya, kontrol altına alma süresi ise 4,2 saatten bir dakikaya düştü. 
  • Merkezi analiz ve müdahale otomasyonu (CARA): FortiAnalyzer, FortiSIEM, FortiXDR, FortiSOAR ve yönetilen tespit ve yanıt hizmetlerini içeren Fortinet CARA bileşenlerinin içgörü ve otomasyonu kullanılarak tehditleri araştırma süresi 6 saatten 1 dakikaya (veya daha azına) düştü. Daha da önemlisi, bu tehditleri düzeltme süresi çoğu durumda 12,5 saatten 5-10 dakikaya düşürüldü. 
  • Eğitim ve hazırlık: Fortinet’in sunduğu son kullanıcı ve analist eğitimleri, kimlik avı saldırılarından kaynaklanan riskleri azalttı ve olaylara hazırlıklı olma ve müdahale etme sürelerini iyileştirdi. Bir müşteri, zararlı bağlantılara tıklayan kişi sayısının (yüzde 84) düştüğünü tahmin etmektedir.. Buna ek olarak, siber güvenlik uzmanı eğitimi daha hızlı işe alım ve güvenlik ekibi üretkenliği, verimliliği ve yeteneklerinde artış sağladı. 

Fortinet teknolojileri ile operasyonel tasarruf 

Olayları tespit etmek, kontrol altına almak, araştırmak ve müdahale etmek için hızlandırılmış sürenin ötesinde ESG, katılımcılar tarafından bildirilen güvenlik ekibi verimliliği ile ilgili beklenen operasyonel tasarrufları modelledi. Sonuçlar, Fortinet EDP teknolojilerinin olay başına harcanan ortalama süreyi yüzde 86 oranında azaltarak aynı miktarda işi gerçekleştirmek için yılda 993.000 dolar harcanmasını önleyebileceğini gösterdi. Fortinet CARA teknolojilerinin eklenmesi ise yüzde 99 zaman tasarrufu sağlayarak yıllık 1,14 milyon dolarlık operasyonel maliyetten kaçınılmasını sağlayabiliyor. 

Raporda ESG ayrıca Fortinet ürünlerinin riske maruz kalınan ortalama süreyi EDP ile yüzde 97, EDP ve CARA ile yüzde 99 oranında azaltarak kurumların siber saldırıların beklenen maliyetinden ortalama 1,3 milyon dolar kaçınmasına yardımcı olabileceğini öngörüyor.  

Verimlilik ve maliyetlerdeki iyileşme ile riskten kaçınma tasarrufları birleştirildiğinde Fortinet EDP için 1 ila 2,5 ay, EDP ve CARA kombinasyonu için ise 1 ila 1,7 ay arasında bir geri ödeme süresi ortaya çıkıyor. 

Güvenlik Operasyonları Otomatikleşti 

Fortinet SecOps Fabric, geleneksel güvenliği atlamak ve meşru operasyonlar arasında gizlenmek için tasarlanmış bileşenleri ve etkinlikleri tespit eden ağ, uç nokta, uygulama ve bulutu kapsayan dağıtılmış güvenlik kontrolleri ile genişletilmiş dijital saldırı yüzeyinde yapay zeka, makine öğrenimi ve entegrasyon uyguluyor. Aynı zamanda, daha geniş çaplı araştırma ve müdahaleye yönelik merkezi bir yaklaşım, kurumların güvenli operasyona dönüşünü hızlandırıyor. 

Xiaomi’nin yeni nesil yapay zeka köpeği: CyberDog 2

0

Xiaomi, bugün düzenlediği özel etkinlikte bir dizi yenilikçi ürünü tanıtarak teknoloji dünyasına yepyeni bir soluk getirdi. Etkinlikte tanıtılan ürünler arasında Mix Fold 3, Pad 6 Max, Smart Band 8 Pro gibi ilgi çekici cihazların yanı sıra, dikkat çekici bir yenilik de yer aldı: Xiaomi CyberDog 2.

Firma CEO’su Lei Jun tarafından tanıtılan Xiaomi CyberDog 2, yapay zeka teknolojisinin son derece etkileyici bir örneği olarak karşımıza çıkıyor. İlk nesil CyberDog’unun başarısının ardından geliştirilen bu ikinci nesil robot köpek, gerçek köpeklere olan benzerliğiyle dikkat çekiyor. Tasarımı tamamen elden geçirilerek Doberman şeklini andıran bir görünüm kazandırılmış ve böylece CyberDog 2, kullanıcılarına daha gerçekçi bir deneyim sunacak.

Xiaomi CyberDog 2’nin teknik özellikleri de oldukça etkileyici. Bu akıllı robot köpek, yapay zeka desteğiyle donatılarak 30.000 robot köpek modeli ile eğitiliyor ve geliştiriliyor. Sahip olduğu 19 farklı sensör sayesinde görme, dokunma ve işitme yeteneklerine sahip olan CyberDog 2, karmaşık manevraları bile başarıyla gerçekleştirebiliyor. Xiaomi’nin geliştirdiği CyberGear mikro-aktüatörleri sayesinde hareket kabiliyeti artırılan bu robot köpek, kullanıcıların karşısına oldukça akıllı ve yetenekli bir şekilde çıkıyor.

Bununla birlikte, Xiaomi CyberDog 2’nin en dikkat çekici özelliklerinden biri de açık kaynak olması. Firma, geliştiricilerin köpeğe özel programlar oluşturmasını desteklemek amacıyla programlama araçlarını ve köpek algılama yeteneklerini kullanıma sunmayı planlıyor. Bu sayede, kullanıcılar ve geliştiriciler farklı alanlarda bu teknolojiyi kullanarak yenilikçi çözümler geliştirebilecekler.

Xiaomi, CyberDog 2’nin fiyatını da duyurdu. Bu benzersiz teknolojiye sahip robot köpeği edinmek isteyenlerin yaklaşık 1.789 doları gözden çıkarmaları gerekecek. Üretici firma, henüz resmi bir çıkış tarihi vermemiş olsa da, merakla beklenen CyberDog 2’nin yakın zamanda teknoloji severlerle buluşacağını belirtiyor.

Xiaomi’nin bu çarpıcı yeniliği, yapay zeka ve robotik teknolojisinin geldiği son noktayı göstermesi açısından oldukça anlamlı bir adım. Teknoloji dünyası, Xiaomi CyberDog 2’nin ne gibi farklı alanlarda kullanılabileceğini ve ilerleyen süreçte nasıl gelişimler kaydedeceğini heyecanla bekliyor.

Xiaomi’nin yeni yapay zeka köpeği: CyberDog 2 hakkında siz ne düşüyorsunuz? yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Tesla casusluk için kullanılabilir mi?

0

Sentry Mode, Tesla araçlar için tartışmalara neden oluyor. Tesla casusluk için kullanılabilir yönündeki endişeler artıyor.

Amerikan teknoloji devleri ile Çin hükümeti arasındaki ilişki hiç bu kadar kolay olmamıştı. Apple’ın dünyanın en büyüğü olan Çin’deki devasa akıllı telefon pazarını fethetmeye çalışırken kendisini nasıl bir çıkmazın içinde bulduğunu görmüştük. Teknoloji devi, veri düzenlemesi ve sansür konusunda hemfikir olmayan Pekin ve Batılı politikacıları yatıştırmayı dengelemek zorunda.

Tesla, Çin’de büyük bir elektrikli araç oyuncusu haline gelirken, kendisini benzer bir ikilemde buluyor. Pekin’in casuslukla mücadele mevzuatında yakın zamanda yapılan geniş kapsamlı bir güncelleme yabancı firmaları ulusal güvenliği en yüksek önceliğe dönüştüren ülkede faaliyet göstermenin risklerine daha yakından bakmaya teşvik ediyor.

Sentry Mode endişeye neden oluyor

Yabancı otomobil üreticileri onlarca yıldır Çin’de bulunuyor. Ancak internete bağlı araçlar, geleneksel otomobil üreticilerini etkilemeyen bir dizi yeni veri uyumluluğu gerekliliğine yol açtı. Tesla zaten ülkede veri güvenliği tepkileriyle karşılaştı.

Yerel basında, bir milyon nüfuslu güneydeki bir şehirdeki bir havaalanının Tesla araçlarının park etmesinin “gizlilik endişeleri” nedeniyle yasaklandığı, ancak yolcu indirme ve teslim alma işlemlerine hala izin verildiği bildirildi. Bir havaalanı çalışanı basına “birçok yerde benzer bir kural var” diyor.

Politikanın Tesla’nın “Sentry Mode”una bir yanıt olduğu varsayılıyor. Araç gözetimsiz bırakıldığında şüpheli etkinliği tespit etmek için aracın harici kameralarını kullanan özellik, izinsiz girişlere ve hırsızlıklara karşı koruma sağlayacak şekilde tasarlanmış durumda. Diğer yerel elektrikli üreticilerindeki benzer özelliklere rağmen, Tesla’nın yabancı kimliği açıkça daha fazla güven sorununa yol açıyor.

Medyanın ilgisine yanıt olarak Tesla, bir Weibo gönderisinde, Sentry Mode’dan üretilen verilerin “yalnızca arabanın içindeki USB cihazında çevrimdışı olarak saklandığını” ve diğer bazı markaların aksine “ne sahibi ne de Tesla”nın uzaktan görüntüleyemediğini belirtti.

Tesla China’nın web sitesine göre, Sentry Mode’un aracın sistem ayarlarında manuel olarak etkinleştirilmesi gerekiyor ve kamera, bir USB flash sürücü de takılı olması koşuluyla yalnızca bir tehdit algılandığında kayda başlayacak. Tesla, Weibo gönderisinde ayrıca , Çin’in 2021’de uygulamaya koyduğu otomobil veri koruma önlemlerine uygun olarak uzun süredir bir veri yerelleştirme merkezi kurduğunu da hatırlatıyor.

YouTube, zararlı kanser tedavisi videolarını kaldırmaya başlıyor

0

Dünyanın önde gelen video platformlarından biri olan YouTube, sağlık alanında zararlı kanser tedavisi videolarını toplu olarak yayından kaldırma kararı aldı. Platform, ileriye dönük sağlık politikalarını belirlerken, insanları profesyonel tıbbi tedavi aramaktan caydıran içeriklere karşı da sıkı bir önlem almaya karar verdi. Bugün yapılan resmi açıklamada, YouTube’un “zararlı veya etkisiz olduğu kanıtlanmış kanser tedavilerini” teşvik eden veya “izleyicileri profesyonel tıbbi tedavi aramaktan caydıran” içeriklerin platformdan kaldırılacağı duyuruldu. Bu hamle, YouTube’un özellikle Covid-19, aşılar ve üreme sağlığı gibi konulardaki yanlış bilgilerle mücadele çabalarını sürdürdüğü bir dönemde geldi ve tıbbi moderasyon yönergelerini güncelleme amacını yansıtıyor.

YouTube, tıbbi yanlış bilgilendirmeye karşı daha sıkı politikalar belirliyor

Tıbbi yanlış bilgilendirmenin yüksek halk sağlığı riskleri taşıdığı ve resmi sağlık otoriteleri tarafından desteklenen rehberliklerin önemli olduğu durumlarda yeni politikaları uygulamaya koymayı planlıyor. Platform, özellikle tıbbi konularla ilgili zararı en aza indirmeyi ve aynı zamanda sağlıklı tartışmalara izin vermek arasında denge kurmayı hedefliyor. YouTube’un güncellenen politikaları hem kanıtlanmış şekilde zararlı olan içeriklere hem de kanıtlanmamış ve yerleşik tıbbi yöntemlere alternatif olarak sunulan tedavilere karşı harekete geçecek. Örneğin, bir video kullanıcıları radyasyon tedavisinin yerine C vitamini takviyesi almaya teşvik edemeyecek.

Bu adım, YouTube’un sağlık alanında yanlış bilgilendirme ile mücadelesini sürdürdüğünün bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Video platformu, Covid-19 yanlış bilgileriyle mücadele kapsamında daha önce aşı karşıtı içerikleri kısıtlamış ve pandeminin etkisi altında Ekim 2020’de Covid-19 aşı yanlış bilgilerini platformdan kaldırmıştı. Ayrıca, “güvenli olmayan kürtaj yöntemleri” gibi zararlı içeriklere karşı da önlemler alınmıştı.

YouTube’un bu güncellenen politikaları, büyük teknoloji platformlarının Covid-19 yanlış bilgileriyle mücadelede ortak bir taahhütte bulunduğu üç yıl süren çabaların ardından geldi. Ancak, bazı platformların yaklaşımları farklılık gösterdi.

Zuckerberg ve Musk kafes dövüşü yapacak mı?

0

Zuckerberg ve Musk kafes dövüşü ile sık sık gündeme geliyor. Musk, yine ortalığı kızıştıran bir açıklama yaptı.

Zuckerberg’in önerilen kafes maçından “harekete geçme zamanı” geldiğini söylemesinin ardından Musk, Zuckerberg’in evine dövüşmek için geleceğini söyledi.

Musk X’te “Bu akşam Palo Alto’daki Tesla FSD test sürüşü için arabadan @finkd’nin evine gitmesini isteyeceği. Eğer şansımız yaver giderse ve Zuck gerçekten kapıyı açarsa, mücadele başlar!” dedi.

Musk, Zuckerberg’in evine gidecek

Bir zamanlar bir kullanıcının jetinin yerini yayınlamasını “suikast koordinatlarını” paylaşmaya benzeten Musk, “macera”yı X’te canlı yayınlayacağını söylüyor. Görünüşe göre Zuckerberg bunlardan hiçbirine sahip değil. Zuckerberg’in Meta’daki sözcüsü Iska Saric: “Mark şu anda seyahat ediyor ve Palo Alto’da değil. Ayrıca Mark bu sporu ciddiye alıyor ve evine rastgele gelen biriyle dövüşmeyecek” dedşç

Zuckerberg, haftalarca Musk’ın kafes maçları için bir tarih onaylamaması ve ardından ameliyat olması gerekebileceğini ve dövüşün UFC’nin katılımı olmadan Roma’da gerçekleşeceğini öne sürmesinin ardından kısa süre önce havlu attı. İtalyan hükümeti, bunun Roma’da gerçekleşeceğini hemen yalanladı. Düzenli olarak antrenman yapan ve jiujitsu turnuvalarında yarışan Zuckerberg, dövüşün profesyonelce organize edilmesi konusunda kararlıydı.

Zuckerberg kısa süre önce Musk’a bir kısa mesajda “Asla olmayacak bir şeyi abartmak istemiyorum, bu yüzden ya bunu yapacağınıza karar verip bir an önce yapmalısınız ya da devam etmeliyiz” dedi. Musk daha sonra bugün Zuckerberg’in arka bahçesinde bir kavga teklif etti ve ona “belki de modern bir Bruce Lee’sin ve bir şekilde kazanacaksın” diyerek alay etti. Musk, elbette, ilk önerdiği dövüşün şartlarını sürekli değiştirmenin Zuckerberg’i geri adım atması için baskı yapacağını bilmeliydi.

Musk’ın bu tarz çıkışlarına aslında bir hayli alışığız. İlginç açıklamalarla gündeme gelen Musk, bu sefer Zuckerberg’i sinirlendirmeye devam ediyor. İkili sürekli olarak kafes dövüşü ile gündeme geliyor. Ancak bu dövüşün yapılması çok düşük bir ihtimal olarak görülüyor. Ayrıca Zuckerberg genellikle ortamı yatıştıran taraf olurken, Musk bir hayli sorun yaratıyor. Elon Musk ve Mark Zuckerberg arasondaki kavga yeni bir saçmalık düzeyine ulaştı diyebiliriz. İkilinin bu polemiğinin ne zaman sona ereceği de merak ediliyor.