Techinside Google News
Ana Sayfa Blog Sayfa 1647

Türkiye’de mobil internet kullanımı yaygınlaşacak

0

Opera Software, Avea ve Yandex, Türkiye’de mobil internet kullanımını yaygınlaştırmak amacıyla gerçekleştirdikleri iş birliğini İstanbul’da düzenlenen basın toplantısı ile duyurdu. Opera Software, Avea ve Yandex, hem hali hazırda mobil İnternet kullanan, hem de henüz mobil İnternet deneyimi yaşamamış olan, 100 bin Avea abonesine 1 haftalık ücretsiz mobil İnternet hizmeti sunuyor. Bu proje daha fazla insanı İnternet bağlantısına kavuşturmak için Opera Software tarafından geliştirilen Opera Web Pass sisteminin sponorlu olarak Avrupa’da ilk kez kullanılması açısından da büyük önem taşıyor.

Ücretsiz erişimi için ne yapmalı?

Opera Software, Avea ve Yandex işbirliği ile gerçekleşen projedeki 1 haftalık ücretsiz mobil İnternet bağlantı paketine, Opera Web Pass sistemi üzerinden erişilebiliyor. Avea aboneleri, m.opera.com adresinden  Opera Mini tarayıcısını indirip açtıktan sonra tarayıcıda bulunan Hızlı Erişim sekmesinde yer alan Avea mağazasına tıklayıp, karşılarına çıkan seçeneklerden Avea Web Pass adlı ücretsiz paketi alabiliyorlar.

“Avea kullanıcılarına sunulan toplam 100.000 haftalık ücretsiz İnternet paketi, Opera’nın Web Pass teknolojisinin operatörlere ve reklamcılara neler sunabildiğini gösteren bir proje” şeklinde konuşan Opera Software Ürün Ortaklıklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Jan Standal, “Opera Web Pass ile reklamları ücretsiz İnternet bağlantısı gibi ilgi çekici bir olguyla bir araya getirebiliyoruz. Opera Mini’yi kullanan çok sayıda insan var. Her ay yaklaşık 250 milyon kişi Opera Mini kullanıyor ve Opera Software dünyanın dört bir yanında 130’dan fazla operatörle benzer projeler yürütüyor” İfadelerini kullandı.

Avea Mobil Bağlantı Direktörü Baran Yurdagül, Yandex CMO’su Cem Sezer, Opera Software Ürün Ortaklıklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Jan Standal, Opera Bölge Direktörü Hakim Bennis.
Avea Mobil Bağlantı Direktörü Baran Yurdagül, Yandex CMO’su Cem Sezer, Opera Software Ürün Ortaklıklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Jan Standal, Opera Bölge Direktörü Hakim Bennis.

Avea Mobil Bağlantı Direktörü Baran Yurdagül ise “Türkiye mobil internet pazarında 2014 2. çeyrek sonu itibariyle yüzde 47 akıllı telefon penetrasyon oranı ve yüzde 23’e ulaşan toplam servis geliri içerisindeki veri gelir payı ile güçlü konumumuzu sürdürüyoruz. Bu kapsamda Opera ve Yandex ile oluşturduğumuz projemizi de özellikle mobil internet ile yeni tanışacak müşterilerimiz için önemli bir fırsat olarak görmekteyiz” şeklinde konuştu.

Yapılan bu işbirliğinin Türkiye’de insanları mobil İnternet’le tanıştıracak önemli bir adım olacağına inandığını belirten Yandex CMO’su Cem Sezer de “Mobil İnternet kullanımının daha da yaygınlaşması için Yandex olarak bu işbirliğini büyük bir fırsat olarak görüyoruz. Hem şimdiye kadar mobil İnternet kullanma fırsatı bulamamış fakat kullanmak isteyen kişilere ulaşmak, hem de hali hazırda zaten mobil İnternet kullanan kişilere destek olabilmek için Opera Software ve Avea ile birlikte bu değerli projenin bir parçası olmaktan dolayı çok mutluyuz” dedi.

Stuxnet, kullanıcıları tehdit etmeye devam ediyor

0

Araştırma sonuçlarına göre CVE-2010-2568 kodlı güvenlik açığı 2010 yılında, ünlü Stuxnet solucanı ile aynı zamanda keşfedilmişti. Bu zararlı yazılım günümüzde dahi bu açıktan yaygın şekilde faydalanıyor ve kullanıcılar için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Kaspersky Lab uzmanları, kurumsal BT yöneticilerini kurumsal bilgisayarlardaki yazılımın güncel tutulması ve gereken siber tehlike koruma araçlarının kurulması konularına daha fazla dikkat etmeye çağırıyor.

Stuxnet, halen bir tehdit. Bu tehdit, Kasım 2013‘ten Haziran 2014‘teki sekiz aylık döneme kadar tam 19 milyon kullanıcıyı etkiledi. Stuxnet, CVE-2010-2568 kodlu güvenlik açığından özellikle faydalanıyor. Bu açık saldırganların kullanıcının bilgisi olmadan bir DLL yüklemesini mümkün kılan bir Windows kısa yol yönetimi hatası. Bu açık Windows XP, Vista ve Windows 7’nin yanı sıra Windows Server 2003 ve 2008’i etkiliyor. Bu zayıflıktan en fazla Haziran 2010’da belirlenen ve İran’da bulunan nükleer tesislerdeki uranyum zenginleştirme ekipmanına fiziksel olarak zarar verdiği düşünülen Stuxnet faydalandı.

Etkilenen ülkeler arasında Türkiye de var

2010 sonbaharı itibariyle Microsoft, bu zayıflığı kapatan bir güvenlik güncellemesi yayınladı. Buna rağmen Kaspersky Lab algılama sistemleri hala zararlı yazılımın bu zayıflıktan faydalandığı milyonlarca olay kaydetmekte. Bu açığı hedef alan zararlı yazılım örneklerinin Kasım 2013 – Haziran 2014 arasında en sık görüldüğü ülkelere bakıldığında liste Vietnam (yüzde 42,45), Hindistan (yüzde 11,7), Endonezya (yüzde 9,43), Brezilya (yüzde 5,52) ve Cezayir (yüzde 3,74) şeklinde. Türkiye ise 1.23 oranıyla bu listenin altlarında.

1

Bu araştırma gösteriyor ki Vietnam, Hindistan ve Cezayir, hem en fazla CVE-2010-2568 belirlemenin gerçekleştiği ülkeler listesinde hem de hala Windows XP kullanılan ülkeler listesinde üst sıralarda. Bu işletim sistemi CVE-2010-2568 belirlemelerinde ilk sırada yer almakta: Belirlemelerin yüzde 64,19’u Windows XP kullanılan bilgisayarlarda gerçekleşmiş. Şu anda dünyada en fazla kullanılan işletim sistemi olan Windows 7, belirlemelerin yalnızca yüzde 27,99’u ile ikinci sırada. Daha sonra yüzde 3,99 ve yüzde 1,58 ile Windows Server 2008 ve 2003 geliyor.

Kurumsal BT yöneticileri dikkatli olmalı

Kaspersky Lab Zayıflık Araştırma Ekibi Yöneticisi Vyacheslav Zakorzhevsky şunları ifade ediyor: “Bu durum böyle bir açık içeren sunucuların hala kullanıldığı kuruluşlarda devam eden bir zararlı yazılım enfeksiyonu riski oluşturuyor. Bu nedenle kurumsal BT yöneticilerini kurumsal bilgisayarlardaki yazılımın güncel tutulması ve gereken siber tehlike koruma araçlarının kurulması konularına daha fazla dikkat etmeye çağırıyoruz.”

TechInside Podcast – Bölüm 5

0

[soundcloud url=”https://api.soundcloud.com/tracks/162293974″ params=”auto_play=false&hide_related=true&show_comments=false&show_user=true&show_reposts=false&visual=false” width=”100%” height=”100″ iframe=”true” /]

Bu hafta ele aldığımız başlıklar;

  • CEO’ların sosyal medya ile imtihanı.
  • Kimliğiniz tehlikede mi?
  • Beacon teknolojisine hazır mısınız?
  • Amazon üç boyutlu yazıcı işine girecek mi?
  • CIO ve CMO’lar için birlik vakti…

Sony Eurasia’dan yurtdışına transfer

0

Sony’de 2008 yılından bu yana çeşitli pozisyonlarda bulunan ve son olarak Kişisel Eğlence ve Dijital Görüntüleme Grup Ürün Müdürü görevini yerine getiren Murat Gebeceli, Sony Mısır’a Ülke Müdürü olarak atandı.

Sony Eurasia Kişisel Eğlence ve Dijital Görüntüleme Grup Ürün Müdürü Murat Gebeceli, Ülke Müdürü olarak Sony Mısır’a atandı. Gebeceli, yeni görevi kapsamında Sony tüketici ürünlerinin Mısır pazarındaki tüm satış ve pazarlama faaliyetlerinden sorumlu olacak.

Sony Mısır Ülke Müdürü Murat Gebeceli
Sony Mısır Ülke Müdürü Murat Gebeceli

2008 yılından bu yana Sony bünyesinde görev alan Gebeceli, daha önce Ev Ses ve Görüntüleme Kategorileri Ürün Müdürü, Fotoğraf Makineleri Ürün Müdürü, Kişisel Eğlence Kategorileri Grup Ürün Müdürü pozisyonlarında çalıştı. Sony’ye katılmadan önce Philips ve Mercedes Benz Türkiye’de çeşitli pozisyonlarda görev aldı. Cağaloğlu Anadolu Lisesi’ndeki eğitimi sonrasında Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Makine Mühendisliği ve Boğaziçi Üniversitesi’nden Executive MBA derecelerini aldı. Evli ve bir çocuk babası olan 1979 doğumlu Murat Gebeceli, iyi seviyede İngilizce ve Almanca konuşuyor.

e-ticarette 2,9 milyon liralık yatırım

0

iyzico, 2,9 milyon liralık bir yatırım aldığını duyurdu. Yatırım, Türkiye odaklı yatırım şirketi 212 Capital Partners ve iyzico’ya daha önce de yatırım yapan Avusturya odaklı Pahicle Invest tarafından yapıldı. Bu sayede iyzico, Türkiye pazarına yönelik hamlelerini daha hızlı hayata geçirmek için çalışacak.

Geçen sene aldığı 2,5 milyon TL’lik yatırımdan bu yana Kredi Kartı Saklama, Abonelik Sistemi ve iyzico Platform gibi pek çok yeni hizmet ve çözüm geliştiren iyzico, 2,9 milyon TL’lik son yatırım ile yenilikçi, güvenilir ve kaliteli hizmet sunma anlayışına devam edecek. iyzico’nun yeni ödeme kurumu lisanslı çalışmalarına hız katacak olan yatırım ile yerel ve global çapta bir satış ekibi de kurulacak.

Ödeme sistemleri ve banka sektörleri konusunda tanınmış bir isim olan, Stefan Klestil liderliğindeki Speedinvest’in de içinde bulunduğu, Avrupa ödeme dünyasından birçok üst düzey ismin ortaklığındaki Pahicle Invest, iyzico’nun Avrupalı yatırımcısı. Numan Numan ve Ali Karabey tarafından 2010 yılında kurulan 212 ise Türkiye’de teknoloji firmalarına erken dönem girişim sermayesi sağlayan bir yatırım şirketi. Bu iki grubun ortaklaşa gerçekleştirdiği yatırım, iyzico’nun hedeflerine hem ekonomik hem de vizyon anlamında önemli katkılar yapacak.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu, şunları söyledi: “Yeni aldığımız yatırım ile iyzico’nun büyümesine hız verip, müşterilerimize ilk günden beri vermeye özen gösterdiğimiz kaliteli servisi daha da artırmaya devam edeceğiz. Türkiye odaklı 212, piyasadaki bağlantı ve tecrüberleri ile bize büyük değer katacak. Numan Bey gibi start-up dünyasını büyütmek için çalışan değerli bir kişiyi  iyzico‘nun yönetim kuruluna kazandırabilmek bizi çok mutlu etti” dedi.

Aynı gün teslimatın cazibesi

0

Amazon bir süredir Amerika’daki belli eyaletlerde ve şehirlerde aynı gün içinde teslimat hizmetini veriyor. Pek çok kişinin satın alma kararını doğrudan etkileyecek bu hizmet için geri kalmak istemeyen Barnes & Noble da Google ile bir anlaşmaya girerek benzer bir hizmeti başlatıyor. Ancak bu hizmetin maliyetini göz ardı etmemek gerek. Eğer 10 dolar fiyatlı bir kitabı 15 dolara aynı gün teslim alabilecekseniz muhtemelen iki kez düşüneceksinizdir.

Ülkemizde de büyük şehirlerde benzer hizmetleri e-ticaret sitelerinin vermeye başladığını görüyoruz. Öte yandan Türkiye’de aynı günü bir kenara koyarsak siparişi verdikten 15 gün sonra bile ürününü teslim alamayanların olduğunu göz ardı etmemek lazım. Bu konu ile alakalı sikayetvar.com sitesinde binlerce şikayet olduğunu görüyoruz. Bu durum kısmen e-ticaret sitelerinden kaynaklandığı gibi ülkemizdeki lojistik sektörünün genel durumundan da kaynaklanıyor.

Açıkçası bu durumun bir fırsata dönüştürülebileceğini ve bu konuda müşteri memnuniyeti sağlayan şirketlerin kısa sürede pazarın devlerine karşı meydan okuyabileceklerini düşünüyoruz.

İstanbul, bulut konferansına ev sahipliği yapacak

0

Schneider Electric’in her yıl Dubai’de gerçekleştirdiği Power to the Cloud Konferansı, bu yıl bilişim sektörünün nabzını İstanbul’da tutacak. 16 Eylül tarihinde, Hilton Hotel İstanbul’daki Kongre ve Sergi Merkezi’nde bilişim sektörünün küresel uzmanlarını ağırlayacak Power to the Cloud Istanbul’da, BT sektöründeki son gelişmeler ve şirketlerin işini kolaylaştıran yenilikçi çözümler üzerinde durulacak.

Veri merkezleri için küresel uzmanları tek çatı altında toplayacak olan konferans, bilişim sektörü ve veri merkezi yönetiminde en yenilikçi çözümleri tartışacak. Konferansta bilişim teknolojileri uzmanları ve Türk hükümetinden yetkililer, 40 yıl içinde iki katına çıkması beklenen enerji tüketimi gibi konuları masaya yatıracak. Ayrıca, karbon dioksit emisyonlarını azaltma yolları ve veri merkezlerinin artan rolü konuşulacak. Bilişim teknolojileri şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin yanı sıra bölgesel ve uluslararası müşteriler konferanstaki konuşmacılar arasında bulunacak.

 

Gulf Countries_web banner

 

Ayrıca, Schneider Electric‘in çözümlerine de odaklanılacak konferans, enerji yönetim sistemleri, akıllı güç dağıtım şebekeleri, yazılım çözümleri, bina enerji güvenliği gibi konularda bir sergi alanına ev sahipliği yapacak. Konferansa katılım için Power to the Cloud Türkiye web sitesini ziyaret ediniz. Konferansla ilgili tartışmalara #PTTCIstanbul hashtagini kullanarak katılmak mümkün.

Nitelikli insanları kendinizden kaçırmayın!

1

Business Insider’da yer alan bir Reuters haberine göre NSA nitelikli insan gücü bulmakta zorluk çekiyormuş. Bunun arkasında ise geçtiğimiz yıl yaşanan küresel güvenlik skandalının olduğu düşünülüyor.

Bu durum faaliyet alanları ve çalışma şartları ne olursa olsun işletmelerin nitelikli insanları kendinden kaçırması için güvenilirliğini kaybetmesinin yeterli olduğunu gösteriyor. Özellikle dijital dünyada sosyal medyanın ne kadar yaygın kullanıldığı ve toplumsal tepkilerin ne kadar hızlı şekillendiği göz önüne alınırsa bu durum daha net bir tehdit olarak karşımıza çıkıyor.

Öte yandan insanların nitelikleri yükseldikçe şirketlerin onları seçmesi yerine onların şirketleri seçme lüksüne sahip olduğunu düşünürsek, işletmelerin bu tehditten korunmak için attıkları her adıma dikkat etmesi gerekiyor.

Oracle’a göre BT harcamaları artacak

1

Oracle tarafından CIO’ların iş stratejilerine ışık tutmak ve pazardaki dinamikleri belirlemek adına yapılan mobil saha araştırmasının sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre sıkıntıda olduğu gözlenen pazarı önümüzdeki iki yılda yüzde 50 artması öngörülen yatırımlar hareketlendirecek.

Araştırmaya göre kurumsal sistemlere bağlı mobil cihazların hızlı yükselişi firmaları da bu alana yatırım yapmaya teşvik edecek. Bu hareketlilik de doğal olarak pazar dinamiklerine yansıyacak. Günümüzde geldiğimiz noktada işletmelerin mobil yatırımlara ya başlamış olması ya da başlamayı planlaması da bu araştırmanın sonuçlarını destekleyen diğer etkenler.

Oracle

Oracle sponsorluğunda gerçekleştirilen araştırmada, yalnız bugün için değil yakın gelecekte de artacak yatırımların pazarı hareketlendireceğine vurgu yapıldı. Yapılacak yatırımlarla birlikte mobil uygulamalar ve cihazlar için kısa vadede ihtiyaç duyulacak teknik destek geliştirme ve dağıtım gibi başlıklar da yine pazarı hareketlendirecek unsurlar. Ayrıca anket, arka uç sistemleri ile mobil güvenlik birimlerinin entegrasyonu konusunda BT yöneticilerini artan endişeleri olduğunu da ortaya koydu.

Araştırmaya CIO, CTO’lar, kıdemli başkan yardımcısı veya başkan yardımcıları da dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanından toplam 414 BT yöneticisi katıldı.

Intel’in başını ağrıtan haber bülteni

0

Dün bazı basın kanallarına (yurt dışında) Intel‘den bir bülten geldi. Bu bültene göre Intel kurumsal mesuliyetlerini göz önüne alarak; İsrail’in Gazze’deki kuşatması sonucu gerçekleşen ölümler nedeniyle, İsrail’de yaptıkları yatırımları askıya aldıklarını açıklıyordu. Bülten içinde Intel’in online basın odasına bir link ve ve bir telefon numarası da mevcuttu. Telefon numarası arandığında cevaplayan kişi bu bültenin gerçek olduğuna dair onay veriyordu.

Ancak gerçeğin anlaşılması çok uzun sürmedi. Bülten, kurulan site ve telefonun ucundaki kişi tümüyle sahteydi. Intel bir açıklama yaparak bu bültenin kendileri ile alakalı olmadığını ve bilgilendirmenin yanlış olduğunu açıkladı. Farklı bir deyiş ile Intel İsrail’deki 6 milyar dolar değerindeki yatırım planını askıya almadığını ifade etmiş oldu.

Aradan geçen kısa bir süre sonra bu olayın arkasındaki kişi yeni bir mail göndererek şu açıklamayı yaptı; “Amacım şirketin kurumsal mesuliyet ve insan haklarına saygı noktasında söylemiş oldukları ile yapmış oldukları arasında bir bağlantının olmadığını göstermekti.”

Bu durum gelişen teknolojik imkanların yanıltıcı amaçlar için ne denli kolay kullanılabileceğini gösteriyor. Öte yandan belki de Intel gibi dev küresel markalar için söylem ve faaliyetlerinde paralel bir duruş sergilemek bu gibi yanıltıcı durumlara karşı alınabilecek en güçlü önlem olacaktır.

 

AirTies, final için koşuyor

0

AirTies, 802.11ac teknolojisine sahip yeni ürünü Air 4820 ile Uluslararası Kablo ve Uydu Ödüllerinde “En iyi Tüketici Teknolojisi” kategorisinde finale kaldı.

Evde video aktarımını kablosuz olarak yapabilmenin en kolay çözümünü sunan AirTies Air 4820, dünyanın en hızlı Kablosuz Video Erişim Köprüsü olma özelliğine sahip. Air 4820, hızı 600 Mbps’den 1.7 Gpbs’ye çıkaran en ileri teknolojiyi kullanırken, geleneksel kablosuz video hızına kıyasla 5 kat daha hızlı.

Ayrıca, aynı anda 10 cihaza kadar yüksek çözünürlüklü (High DefinitionHD) video aktarımı yapabilen Air 4820, evinizin her yerinde interneti aynı hızda kullanmanızı mümkün kılıyor.

AirTies Yönetim Kurulu Başkanı ve Kurucusu Bülent Çelebi konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Bu önemli sektörel ödül için finalist olarak gösterilmekten dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Air 4820 oyunun kurallarını değiştiren bir ürün. Kullanıcılar birden fazla cihazda, kesintisiz yüksek çözünürlüklü görüntü aktarımı talep ederken, operatörler de kurulumu kolay ve arıza müdahalelerini azaltacak problemsiz cihazlara ihtiyaç duyuyorlar. Ev içi kablosuz yaşam için kusursuz ürünler sunma noktasında ön saflarda yer almaktan gurur duyuyor ve IBC’de son nesil kablosuz video köprülerimizi ve set üstü kutularımızı tanıtacak olmanın heyecanını yaşıyoruz” dedi.

Finalist 12 Eylül’de Amsterdam’da gerçekleşecek IBC 2014’te açıklanacak olup, AirTies IBC 2014’de 5.B33 no’lu stantta yer alacak.

Geldiğimiz noktada video işletmeler için çok önemli. Yıllardır ülkemizi uluslararası arenada temsil eden bir Türk şirketinin bu alanda kablosuz teknolojiler için Ar-Ge yapması ve başarı elde etmesi de göğsümüzü kabartıyor.

Bitly verilerinde maden arayışı

0

Sizlerin de bildiği gibi Bitly internet üzerinden bağlantı paylaşmak için link kısaltma hizmeti sunan bir servis. Her ay 8 milyardan fazla kısaltılmış bağlantı tıklaması elde eden Bitly bu bağlantılar üzerinde veri madenciliği yapmaya başladı.

Bitly CEO’su Mark Josephson VentureBeat’e yaptığı bir açıklamada; “Sahip olduğumuz bu değerli veri üzerinde araştırma çalışmaları yapmaya başladık” dedi.

Bitly’nin aylık tıklamalarının dört milyarı Facebook, bir milyarı Twitter ve geri kalan kısmının büyük çoğunluğu SMS ve ePosta servisleri içinden oluşuyor. Bu tıklamalardan özellikle sosyal medya cephesinde markalar için çok değerli sonuçlar çıkartmak mümkün.

Görünen o ki kurulduğu 2008 yılından bu yana 31,4 milyon dolar yatırım alan Bitly, bu yatırımı yaptığı iş için değil topladığı veri için almış.

Facebook güvenliğe yatırım yapıyor

0

Facebook bu sabah Palo Alto merkezli güvenlik firması PrivateCore’u satın aldığını açıkladı. Facebook bu satın alma ile kullanıcılarına hizmet verdikleri sunucuları daha güvenli hale getirmek istediklerinin altını çiziyor.

Facebook’un bu satın alma için ne kadar bir ödeme yaptığı açıklanmış değil ancak Cruchbase verilerine göre PrivateCore daha önce 2,3 milyon dolar tutarında bir yatırım almıştı.

PrivateCore’un elindeki teknoloji uzaktaki sunucuların bütünselliğini denetlemek ve içlerindeki verileri korumaya odaklanıyor.

Google ve Yahoo’nun mail iletişiminde güvenlik işbirliğini ele aldığımız haberin paralelinde aslında Facebook’un bu yatırımını NSA skandalı sonrası zarar gören güveni tekrardan tesis etmek adına atılmış bir adım olduğunu söyleyebiliriz.

DELL’in depolama çözüm stratejisi

0

Yaklaşık son altı yıl boyunca pazardaki pek çok farklı alanda faaliyet gösteren depolama çözüm firmalarını satın alan DELL‘in bu güne kadar bu farklı alanlardaki ihtiyaçlara cevap veren farklı bölümleri bulunuyordu. Her bir bölümün kendine has pazarlama ve etkileşim alanları olmasına şaşırmamak gerekiyor. Ancak DELL bu yapıyı değiştirmeye karar verdi ve artık depolama söz konusu olduğunda BT satın alma kararı veren kişilere DELL’in basit bir mesajı var; “Aradığınız her şeyi bende ve tek bir merkezde bulabilirsiniz.”

DELL bu stratejiyi hayata geçirmek için öncelikle son bir yılda tüm ürün ailesine ait isimlerde düzenlemeye gitti. Örneğin daha önce Compellent SC4020 olan ürün adını DELL Storage SC4020 olarak değiştirdi. Sonrasında ise merkezi bir internet sitesi olan DELLStorage.com altında tüm çözümleri konsolide etti.

Şüphesiz ki dünyanın en büyük sunucu çözümlerini sağlayan firmalardan birisi olan DELL’in muhatapları için bu güzel bir gelişme. Öte yandan DELL’in bu stratejisi yoğun satın almaların olduğu ve farklı marka dönüşümlerinin nasıl yönetilmesi gerektiğine dair de bize ip uçları veriyor.

 

Google ve Yahoo işbirliği yapacak

0

Rakamlara göre dünyada 425 milyondan fazla kişi Google Gmail ve 273 milyondan fazla kişi de Yahoo Mail servislerini kullanıyor.

Yahoo yaklaşık bir yılı aşkın bir süredir web tabanlı mail servisindeki mesaj akışının şifreli hale getirilmesi için çalışmalarına devam ediyordu. Google da benzer şekilde mail iletişimini daha korumalı hale getirmek için büyük gayret gösteriyor. Ancak bu tarz şifreli iletişimler sadece aynı servisi kullanan kişiler arasında kullanılabiliyor.

Yapılan son açıklamaya göre artık Google ve Yahoo bu alanda bir işbirliğine gidecek ve her iki servisin kullanıcıları da kendi aralarında şifreli olarak mail iletişimi yapabilecek.

Elbette bu işbirliğinin arkasındaki en büyük nedenlerden birisini, her ikisi de ABD merkezli olan bu şirketlerin NSA skandalından sonra kendilerine karşı olan iddiaları ve şüpheleri ortadan kaldırma gayreti olarak görebiliriz.

İşletmeler açısından bu yaklaşım bir örnek teşkil etmeli ve eğer kendi sunucularınız üzerinde mail servislerine sahipseniz kritik mesajlarınız için şifreleme işlemlerini kendiniz yapmalısınız. Ancak bu hizmeti dışarıdan alıyorsanız SLA anlaşmalarınızda mail trafiğinizin üçüncü partiler tarafından okunabilir olmayacağına dair garanti talep etmenizde fayda var.

Google’ın son icadı: MESA

0

Google gibi büyük miktarda veri ile çalışan bir firmanın en çok meşgul olduğu konuların başında veri merkezi yönetimi geliyor. Bu alanda araştırma yapan Google mühendislerinin yayınladığı bir araştırma çalışmasında MESA adındaki yeni projenin detayları yer alıyor.

Bu çalışmaya göre MESA petabyte boyutundaki veriler üzerinde, saniyede milyonlarca satır işleyebilecek ve bir günde milyarlarca sorgu ile trilyonlarca işlem gerçekleştirebilecek kadar güçlü yeni bir veri merkezi sistemi.

Google’ın geliştirdiği bu veri merkezi teknolojisi sadece bu kadar güçlü veri işlemekle kalmıyor aynı zamanda dünyanın farklı yerlerinde konumlandırılmış dağıtık yapısı ile kesintilere karşı da inanılmaz seviyede esnek. Bir başka deyiş ile MESA’nın devre dışı kalması için dünyaya dinozorları yok eden büyüklükte bir meteor çarpması veya nükleer bir dünya savaşı çıkması gerekiyor.

Google’ın MESA ile sadece veri depolama ve üzerinde sorgu yapmak gibi bir hedefi olduğunu düşünmek naiflik olur. MESA ile Google aynı zamanda Microsoft ve Amazon gibi bulut alanında çözüm sunan diğer dev firmalara karşı da hazırlık yapıyor.

Steve Bell 9 Ekim’de Türkiye’de

0

Bilgi teknolojilerinin işletmelerde yenilikçilik aracı olarak potansiyelini ortaya koyan Yalın BT kavramının ilkeleri hakkında birçok kitaba imza atan Steve Bell, 9 Ekim’de İstanbul’da iş dünyasının profesyonelleri ile buluşuyor. “Yalın İş… Yalın Teknolojiler!” mottosu ile 10+ yıldır Türkiye’nin önde gelen markalarına bilişim hizmetleri sunan BT Bilgi Teknolojileri’nin davetlisi olarak gelen Yalın BT gurusu Steve Bell, iş dünyasının liderlerine özel bir sunum gerçekleştirecek.

Steve Bell bu seminerle aynı günlerde ülkemizde yayınlanacak olan ve “İşlet Büyüt Dönüştür: İş ve Yalın BT’nin Entegrasyonu” adını taşıyan kitabının da tanıtımını gerçekleştirecek.

Bilişim teknolojilerinde Yalın (Lean) ilkelerin ve iş pratiklerinin öncüsü Steve Bell, bu alanda üç kitabın ve saygın dergilerde yer alan çok sayıda makalenin yazarıdır. Organizasyonel kültürü geliştirme konusunda iş dünyası liderlerinin yakından izlediği saygın kurumlardan biri olan Shingo Research tarafından ödüllendirilen Bell, Lean Enterprise Institute’e öğretim görevlisi olarak katkı vermekte ve Lean Systems Society’nin yönetiminde yer almaktadır.

Yenilikçilik ve operasyonel mükemmellik alanında dünyanın önde gelen profesyonellerine koçluk yapan Steve Bell, dünyanın her tarafında katıldığı çalıştaylarda sayısız strateji geliştirme ve yaygınlaştırma çalışmasına öncülük etmektedir. Steve Bell, BT Bilgi Teknolojileri’nin organizasyonuyla düzenlenen İstanbul’daki seminerinde, gerek kitabında yer alan, gerekse farklı Yalın BT iş pratiklerinden edindiği zengin deneyimleri izleyicilerle paylaşmayı planlıyor.

Güncelleme yapmayanlardan mısınız?

3

İlk kez 2010 yılında İran‘daki nükleer tesislerde bulunan bilgisayar sistemlerine sızan ve fiziksel sorunlara yol açan Stuxnet solucanı özellikle Windows XP, Vista ve Windows 7’nin yanı sıra Windows Server 2003 ve 2008 üzerinde bulunan CVE-2010-2568 kodlu güvenlik açığından faydalanıyordu. 

2010 sonbaharı itibariyle Microsoft, bu zayıflığı kapatan bir güvenlik güncellemesi yayınladı. Buna rağmen Kaspersky Lab algılama sistemleri hala zararlı yazılımın bu zayıflıktan faydalandığı milyonlarca olay kaydetmekte. Bu açığı hedef alan zararlı yazılım örneklerinin Kasım 2013 – Haziran 2014 arasında en sık görüldüğü ülkelere bakıldığında liste Vietnam (%42,45), Hindistan (%11,7), Endonezya (%9,43), Brezilya (%5,52) ve Cezayir (%3,74) şeklinde. Türkiye ise 1.23 oranıyla bu listenin altlarında.

usb-gun

Kaspersky Lab uzmanları bu belirlemelerin önemli bir kısmının güncellemeleri düzenli olarak yapılmayan veya herhangi bir güvenlik çözümü kurulu olmayan sunuculardan kaynaklandığını öngörmekte.

Siz, güncellemeleri yapıyor musunuz?

Her ne kadar güncellemeler artık genellikle otomatik olarak gerçekleşse de sistem yöneticilerinin bu konuda hassas olmaları gerekiyor. Görülen o ki ülkemizde bu konuda bilinç düzeyi oldukça yüksek zira açıklamalara göre Türkiye listenin altlarında yer alıyor ancak bu açığı kapatma oranı hala yüzde 1’in üzerinde.

Kurumsal BT yöneticileri dikkatli olmalı

Kaspersky Lab Zayıflık Araştırma Ekibi Yöneticisi Vyacheslav Zakorzhevsky şunları ifade ediyor: “Bu durum böyle bir açık içeren sunucuların hala kullanıldığı kuruluşlarda devam eden bir zararlı yazılım enfeksiyonu riski oluşturuyor. Bu nedenle kurumsal BT yöneticilerini kurumsal bilgisayarlardaki yazılımın güncel tutulması ve gereken siber tehlike koruma araçlarının kurulması konularına daha fazla dikkat etmeye çağırıyoruz.”

Bir sistem yöneticisi olmasanız bile işletmenizde sistemlerinizin güncel kaldığından emin olmalısınız. Aksi takdirde genel etkilerinin üzerinden uzun zaman geçmiş tehditler bile hiç beklemediğiniz anlarda tekrardan karşınıza çıkabilir.

Turkcell’den çevre dostu teknoloji “Scada”

1

Konya Selçuklu Belediyesi, vatandaşına yerinde, zamanında ve kaliteli hizmet vermek amacıyla Turkcell’in desteğiyle hayata geçirdiği Atık Scada Sistemi Projesi’yle şehrin tamamına yayılmış atık konteynerlerini anlık olarak takip edebiliyor. Turkcell’in makineler arası iletişim teknolojisi(M2M), çöp konteynerlerinin yüzde 75 doluluk oranına ulaşılması durumunda merkeze SMS ve e-posta ile uyarı bilgisi ileterek ekiplerin yönlendirilmesini sağlayabiliyor, kül ve izmarit kaynaklı sıcaklık yükselmelerini merkeze bildirilerek konteyner zararını minimum seviyeye indirebiliyor.

Selçuklu Belediyesi’nin atık konteynerlere yerinde ve zamanında müdahalesini mümkün kılan teknolojiyle iş gücü verimliliği ve zamandan tasarruf sağlanırken, aynı zamanda bölgelerin atık üretme alışkanlıkları tespit edilip, bu konusundaki yatırım planlamaları daha doğru verilerle yapılabiliyor.

Çevre dostu bir teknolojiye sahip Atık Scada Sistemi, enerjisini güneşten alıyor, ekstra kablolamaya ihtiyaç duymuyor. Sistem sadece çöp konteynerinde bulunan atık miktarı seviyesini değil, aynı zamanda tıbbi atık ve atık yağ toplama birimlerini de yönetebiliyor. Mevcut altyapı yatırımının değiştirilmesine gerek kalmadan, hali hazırda kullanılan konteynerlere, araçlara ve diğer unsurlara rahatlıkla monte edilebilen ve şu anda Selçuklu Belediyesi’nin 15 konteynerinde uygulanan teknoloji, yakın zamanda toplamda 3.850 çöp konteyneri için de kullanılacak.

Sistem bir sensör grubu, mikro işlemci, GSM haberleşme modülü ve bataryası bulunan güneş panelli güç sisteminden oluşuyor. Ölçülmek istenen veriye göre sensörler ve ölçme sistemleri sisteme dahil edilebiliyor. Bilgi girişleri isimlerinin, kullanıcı tarafında oluşturulabildiği veya değiştirilebildiği proje esnek bir yapıya sahip. Konteyner adres bilgisi ise GPS sisteminin kullandığı koordinat verisinden elde ediliyor. Sensörlerden toplanan bilgiler micro işlemci modülünde işlendikten sonra ana sunucuya gönderiliyor. Kullanıcılar da internet üzerinden, sabit veya mobil terminallerle izleme ve komut gönderiminde bulunup, sunucu yazılımı üzerinde bulunan esnek adres sistemi ve özet–anlık raporlarla konteynerlerde anlık planlama -denetim yapabiliyor.

Avea büyümeye devam ediyor

0

Avea, yılın 2.  çeyreğinde gerçekleşen 493 bin abone artışıyla pazarda en çok büyüyen operatör oldu. Şirket bu sonuçlarla, yılın ilk 6 ayında kazandığı 1,3 milyon aboneyle, 2007’den bu yana  en yüksek ilk yarıyıl abone büyümesini gerçekleştirdi.

Toplam tabanda geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre gerçekleştirdiği yüzde 14 oranındaki artışla toplam abone sayısını da 15,8 milyona yükselten Avea, elde ettiği bu sonuçlarla kesintisiz 12 çeyrektir “pazarda en çok büyüyen operatör” olmayı da sürdürdü.

2. çeyrekte net 384 bin abonenin numarasını Avea’ya taşımasıyla birlikte, 2014’ün ilk yarısında numara taşıma net kazanımını 1,1 milyon aboneye çıkaran Avea, elde ettiği bu sonuçla,2014’ün ilk yarıyılını numara taşımada pozitifte kapatan “tek operatör” olarak tamamlarken; bu alandaki kesintisiz liderliğini de 9. çeyreğe taşıdı.

Avea’nın finansal sonuçları, GSM şirketlerinin geleceği olarak görülen mobil data gelirlerine de damga vurdu. Gelir büyümesinin lokomotifi olan mobil data gelirlerini 2010’dan bu yana12 katına çıkartan Avea, bu alandaki gelirlerini geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 75 büyümeyle 231 milyon TL’ye yükseltti.