e-ink ekranlar giyilebilir cihazlarda kullanılabilir
OnePlus kurucusu Carl Pei start-up kuruyor
OnePlus kurucusu Carl Pei için yeni dönem
Günümüzde teknoloji sektörünün önemli markalarında OnePlus, 2013 yılında Carl Pei ve Pete Lau tarafından kurulmuştu. Pei, kendi start-up’ı ile yeni bir yolculuğa başlıyor. OnePlus Ekim ayında kendi start-up’ını kurmak amacıyla şirketten ayrılmıştı. Wired’a konuşan Pei, yakın çevresi ile ilişkileri sonucunda 7 milyon dolar topladığını ve ses üzerine çalışan yeni bir start-up kurmak üzerine olduğunu duyurdu. Yeni start-up’ın iş alanının 2021 yılında duyurulması bekleniyor. Pei’nin bu çalışmasının sadece kulaklık odaklı olmaması, yenilikçi teknolojilerin bu start-up’la hayata geçmesi bekelniyor. Pei Wired röportajında pazarın buna nasıl tepki vereceği konusunda meraklı olduklarını, vizyonları çerçevesinde agresif bir şekilde hareket edeceklerini söylüyor. Ayrıca Pete Lau ile aralarında işten ayrılmayı gerektirecek bir sorun olmadığını da belirtti.comScore ücretsiz erişim istatistiği sunacak
Global bazda medya ölçüm hizmetleri veren comScore, dijital reklamcılık için çok önemli olan erişim istatistiklerini artık ücretsiz olarak sunacağını açıkladı.
Buna göre firma yaz aylarından itibaren dijital erişim istatistiklerini ücretsiz sunarak dijital reklamcılıkta güven ve şeffaflığın artırılmasına yardımcı olmayı hedeflediğinin altını çiziyor.
Dijital reklamcılıkta güven ortamı
comScore aynı zamanda, dijital reklamcılıkta odak noktasının yüksek görüntülenme rakamları olmadığının da altını çizerek, reklamverenlerin kitle, demografi, lokasyon, erişim, sıklık gibi metrikleri göz önünde bulundurması gerektiğini de vurguladı.
Firma, ücretsiz erişim istatisği hizmeti sayesinde dijital reklamcılıkta önemli bir güven ortamının oluşacağını ve içerik üreticilerinin daha kaliteli içerik üretimi için motive olacağını ifade ederek, yaz aylarında başlayacak yeni uygulamanın comScore hizmetlerinin yaygınlaşmasına da katkısı olacağının altını çizdi.
thyssenkrupp Asansör’ün yeni CEO’su Artuğ Özeren oldu
Yapı sektörünün deneyimli ismi
Dokuz Eylül Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Özeren, Leeds Üniversitesi’nde Satış ve Pazarlama alanında MBA yaptı. Çalışma hayatına 1995 yılında tıp sektöründe mühendis olarak başlayan Özeren, 1998 ila 2004 yılları arasında Sabancı Holding bünyesindeki Brisa’da Pazarlama Uzmanı olarak çalıştı. 2004 ila 2007 yılları arasında Legrand’da Marka Müdürü olarak inşaat sektörüne adım atan Özeren, 2008 ila 2010 yılları arasında inşaat malzemeleri sektöründe faaliyet gösteren Schiedel Chimney Systems’da Genel Müdür görevini üstlendi. 2010 yılından günümüze kadar Roto Frank’ta Genel Müdür olarak Yakın Doğu Bölgesi’nde yönetici rolleri de üstlenen Özeren, özellikle stratejik satış, büyüme ve değişim yönetimi konusundaki tecrübesiyle thyssenkrupp Asansör’ün yeni döneminde şirketin büyümesi ve geliştirilmesinden sorumlu olacak.Otonom Tır Girişimi Locomation’a ScaleX Ventures’tan yatırım
“Hedefimiz Locomation ekibi ile bir unicorn yaratmak”
Otonom tırın geleceğin teknolojileri arasında yerini şimdiden almaya başladığını belirten ve konuya ilişkin değerlendirmede bulunan ScaleX Kurucu Ortağı Dilek Dayınlarlı, “İnsansız otonom araçların uzun bir süre daha piyasaya çıkamayacağı geçiş döneminde, yarı otonom araçların kısa vadede yaygınlaşmasını bekliyoruz. Locomation da bu alandaki ilk ticari anlaşmasıyla bir devrim yaratarak başarısını ortaya koydu. Bugün hemen hayata geçebilecek teknolojileri üreten Locomation ile otonom araç alanında yatırım yapan ilk Türk fon olmanın gururunu yaşıyor, kısa sürede dünyada adından söz ettirecek bir unicorn yaratmayı hedefliyoruz” dedi.
İlk büyük ölçekli ticari otonom tır anlaşması
Geçtiğimiz aylarda Wilson Logistics ile tarihteki ilk ticari otonom araç anlaşmasını gerçekleştiren Locomation ekibi, 2022’den başlamak üzere Wilson Logistics yönetimindeki minimum 1120 tırı, çığır açan “Autonomous Relay Convoy” (ARCTM) teknolojisi ile donatacak. Öte yandan NVIDIA ile de stratejik ortaklık anlaşması imzalayan Locomation, 2022’den başlayarak tırlarında NVIDIA DRIVE AGX Orin platformunu kullanacak. Saniyede 200 trilyondan fazla işlem yapabilen Orin, bir önceki nesil Xavier SoC platformundan yaklaşık 7 kat daha yüksek performansa sahip. Deneyimli bir girişimci ve eskiden Carnegie Mellon’ın Robotik Enstitüsü’ndeki Ulusal Robotik Mühendisliği Merkezi’nde fakülte üyesi olan Locomation CEO’su Çetin Meriçli, ticari ve askeri uygulamalar için karmaşık robotik sistemleri geliştirme konusunda 20 yıla yakın deneyime sahip olmasının yanı sıra çok sayıda uygulamalı robotik projesinin de içinde yer aldı. Şirketin CTO’su Tekin Meriçli de aynı şekilde Carnegie Mellon’ın Robotik Enstitüsü’ndeki Ulusal Robotik Mühendisliği Merkezi’nde ticarileştirme uzmanı olarak görev almasının yanında robotik ve bilgisayar bilimleri alanında 40’ın üzerinde makale yayınladı.Uber otonom sürüş bölümünü Aurora’ya satıyor
Bu iş tek başına yapılamayacak kadar büyük
Otonom sürüş teknolojisini Google’dan çaldığı mahkeme kararıyla tespit edilen Uber, şimdi bu çaldığı teknolojileri Aurora’ya devredecek. Ancak ödeme kısmı biraz karışık. Aurora, Uber’e ortaklık verirken, Uber elindeki teknolojileri devredecek ve üzerine de 400 milyon dolarlık yatırım yapacak. Ayrıca Uber’in CEO’su Dara Khosrowshahi de Aurora’nın yönetim kuruluna girecek. Böylece Aurora, Uber ortaklığı ile otonom sürüş teknolojisi geliştiren bir şirkete dönüşecek ama şirketin yaşayacağı zararlar ve sorunlar, Uber’in bütçesini veya mali raporlarını, ya da hisse değerlerini çok sert şekilde etkilememiş olacak. Uber’in otonom araçları 2018 yılında Kaliforniya’da bir yayayı ezmekten kıl payı kaçabilmişti, bunun üzerine de tüm Kaliforniya halkı Uber araçlarına tepki göstermiş, federal hükumet devreye girerek Uber’in otonom araçlarını şehirden “zorla” çıkarmıştı. Uber marka olarak da bu olaydan büyük hasar almış, halkın sempatisini kaybetmişti. Pek çok insan Uber servisini kullanmaktan vazgeçtiğini duyurmuştu.MIT dünyadaki adres sistemini değiştirecek
Dünyada 4 milyar insanın fiziksel bir adrese sahip olmadığını biliyor muydunuz?
Otoyolun 38. kilometresi
Şehir veya köylerin dışında yaşayan çoğu insan için belirli bir adres sahibi olmak çok zor bir konu. Hatta bu sorunu yenmek isteyen kimi kurumsal şirketler, fabrikalarının veya şirket merkezlerinin adresini belirtmek için “otoyolun 38. kilometresi” gibi ifadeler kullanmak zorunda kalıyorlar ancak bu adresleme yöntemi çok sağlıklı bir sistem değil.
MIT şimdi yapay zeka yardımıyla, dünyanın uydu fotoğraflarından yola çıkarak dünya üzerindeki her bölgeyi adresleyecek bir sistem geliştirmeye çalışıyor.
MIT’e göre, hala kullanılan coğrafi enlem ve boylam sistemi varlığına devam etse de insanların anlayabileceği ve kolaya çözümleyebileceği daha pratik bir sistemi hayata geçirebilirse, dünyada adres sıkıntısı yaşayan 4 milyar insanın sorunu da çözülmüş olacak.
Fortune yılın iş insanlarını açıkladı
Fortune yılın iş insanları listesi
Günümüz iş dünyasının en önemli kaynaklarından Fortune, yılın iş insanlarına yönelik yeni bir liste yayınladı. Yayınlanan listede Elon Musk birinci sırada yer aldı. Listenin en çok dikkat çeken ismi ise AMD’nin CEO’su Lisa SU oldu. Listeye çok hızlı bir giriş yapan Lisa SU, AMD’nin satışlarının geçen yıla kıyasla yüzde 9 artış göstermesinde önemli bir rol oynadı. Bu sayede satıştan elde edilen gelir 9 milyar dolar seviyelerine ulaştı. Ayrıca 2016 yılında 2 dolar olan AMD hisseleri, şu anda 85 dolar seviyelerine ulaşmış durumda. Listenin üçüncü sırada Tayvanlı ve Amerikalı Jensen Huang yer aldı. Nvidia’nın kurucu isimleri arasında yer alan Huang, Nvidia’nın kuruluşundan bu yana başkanlık ve icra kurulu başkanlığı görevini yürütüyor.Yeni Zelanda elektrikli araç kullanımını zorunlu hale getirecek
Yeni Zelanda elektrikli araç stratejisini genişletiyor
Gelişmiş ülkeler karbon nötr olma stratejilerini belirlerken, Yeni Zelanda 2050 yılında karbon nötr olmayı planladığını duyurmuştu. Yeni Zelanda bu stratejisini ilk olarak devlet kurumları için genişletecek. İlk etapta kamu sektöründe karbon nötr olmayı hedefleyen Yeni Zelanda, tüm kamu sektörünün 2025 yılı itibariyle karbon nötr hale gelmesini planlıyor. Yeni Zelanda başbakanı Ardern, tüm kamu binaları için yeşil standardı zorunlu hale getirirken, devlet kurumundaki tüm araçların elektrikli hale geleceğini söyledi. Ayrıca Yeni Zelanda açıklarında petrol ve gaz için yapılan keşiflerin de askıya alındığı duyuruldu. Ardern, iklim değişikliğine karşı harekete geçmezlerse kara sularına karşı acil durumları sürekli kıyılarında göreceklerini söylüyor. Yeni Zelanda 2019 yılında açıkladığı hedefle, 2050 itibariyle karbon sıfır hale geleceğini duyurmuştu. Bununla birlikte 2035 yılında tamamen yeşil enerji kullanacağını da söylemişti. Yeni Zelanda, 2025 itibariyle ise kamu araçlarını elektrikli hale getirecek.Çin hava koşullarını değiştirecek
Çin hava koşulları için çalışıyor
Günümüzde hava koşullarına müdahale eden ve yapay yağmur yağdıran sistemler alışık olduğumuz bir durum diyebiliriz. Ancak Çin, bunu çok büyük ölçekli bir şekilde hayata geçirecek. Gelişmiş hava müdahalesi sistemi isimli bu sistemi Çin 2025 yılına kadar hayata geçirmeyi planlıyor. Sistem ile Çin, hava olaylarını kontrol edecek ve deneyler gerçekleştirecek. Pekin yönetimi, toplamda 5.5 milyon kilometrekarelik bir alanda yağmur yağdırılacak. Ayrıca dolu sağınağını önlemek için ise 580 bin metrekarelik bir alanda da ek çalışmalar yürütülecek. Çin yönetimi bu projeyle birlikte kuraklık ve dolu olaylarının önüne geçmeyi planlıyor. Ayrıca orman ve çayır yangınlarına acil olarak müdahale etme imkanı da sağlanacak. Çin uzun bir süredir hava durumu yönetimi üzerine çalışmalar yürütüyor. 2012 ila 2017 yılları aralığında hava koşullarına müdahale edebilmek için 1 milyar dolardan fazla harcama yapılmıştı. Ancak sistemin geleceğinde yaşanan belirsizlikle bu projede duraklamaya geçilmişti.Google Stadia ağını genişletiyor
Google Stadia ağı 8 ülkede daha sunuldu
Bulut oyun servisleri, son yıllarda çok hızlı bir şekilde yükseliş gösteriyor. Google’ın çok yakın bir zamanda duyurduğu Google Stadia servisi de bu alanda büyük bir önem taşıyor. İlk etapta sınırlı sayıda ülkede kullanıma sunulan Google Stadia ağını, 8 ülkede daha kullanıma sunuldu. Bu 8 Avrupa ülkesiyle birlikte Google Stadia ağını’nın kullanımda olduğu toplam ülke sayısı 22’ye yükseldi. Google Stadia’nın sunulduğu 8 ülke arasında; Avusturya, Çekya, Macaristan, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya ve İsviçre bulunuyor. Henüz ülkemizde kullanıma sunulmayan Google Stadia’nın ülkemizde ne zaman kullanıma gireceği ise halen merak ediliyor. Google Stadia’da oyunun Stadia’da oynanabilmesi için bu oyunun Stadia üzerinden satın alınması gerekiyor. Bu yönüyle izlenen strateji de biraz farklı diyebiliriz.ABD’nin ilk solar otoyolu açıldı
Güneş enerjisi ile sonsuz enerji
ABD Georgia’da ülkenin ilk solar otoyolu açıldı. Fransız Wattway şirketinin özel güneş panelleri ile donatılan otoyolda güneşten toplanan elektrik enerjisi otoyolda bulunan şarj istasyonlarına aktarılıyor. Böylece yoldaki araçlar enerji ihtiyacı için bu istasyonlarda durup şarj yapabiliyorlar. Petrol ekonomisini sonlandıracağını açıklayan Biden’in başkanlığa geçmesiyle beraber, bu tür girişimlerin sayısının ABD’de hızla artması bekleniyor. Trump, ABD’li petrol üreticisi şirketlerin ve bu şirketler üzerinden gelir sağlayan sayısız Amerikalının kazanç kapısının kapanmaması için petrolden elektriğe geçişin çok daha yavaş olmasını planlıyordu. Ancak Trump seçimi kaybedince, ABD petrol ekonomisi de kaybetmiş oldu.ABD Çinli SMIC’e ambargo uygulayacak
Bu şirketleri askeri şirketler mi?
Savunma Bakanlığı tarafından yapılan hamle sonrasında SMIC artık ABD’nin askeri düşmanları listesine girmiş oldu ve SMIC ile çalışacak ABD’li şirketlerin ABD yönetiminden özel izin alması gerekecek. ABD Savunma Bakanlığı’na göre, SMIC gibi sivil şirketler, Çin yönetimi tarafından Çin ordusunu modernize etmek amacıyla askeri olarak kullanılıyor. Dolayısıyla şirket sivil görünebilir ama askeri amaçla çalıştığı vurgulanıyor. Elbette ABD’nin bu bahaneyi, ABD şirketlerine karşı rekabet oluşturan Çin’li şirketlere zarar vermek için kullandığı da biliniyor. Yani, ortalık yine karışacak. ABD daha önce bunu Huawei ve ZTE dahil, Apple’ı sıkıştıran güçlü Çinli rakiplere de yapmıştı.Elektrikli otomobiller çevre için daha büyük tehlike olabilir mi?
Avrupa ve ABD, çevreye verdikleri ağır zarar ve yüksek mitarda CO2 gazı ürettikleri için dizel motorlu araçları yasaklarken, fosil yakıtlı motor üretimini de tamamen kesmek istiyorlar.
Elektrikli dedik ama meğer çok kirliymiş
Ancak Japon otomoitv devi Mazda’nın yaptığı bir araştırma, şok edici sonuçlar ortaya çıkardı.
Mazda’ya göre, küçük pil kapasiteleriyle şehir içindeki kısa mesafelerde kullanılmak için üretilen küçük elektrikli otomobillerin dizel araçlara göre çevreye etkisi olumlu. Ancak iş uzun mesafeler kat edecek, ağır ve donanımlı elektrikli araçlara gelince işler değişiyor.
Mazda’nın araştırmasına göre bu yüksek pil kapasiteli araçları üretmek ve pillerinin sürekli değişmesi için pil endüstirisini ayakta tutmak için yapılan endüstriyel üretimin dünyaya yaydığı CO2 gazları, dizel araçların yaydığı gazlardan çok daha fazla. Tek başına yüksek kapasiteli bir elektrikli otomobil, dizel motorlu bir otomobilin yıllara yayılmış şekilde yarattığı CO2 kirliliğinden daha fazlasını daha üretim aşamasında peşin peşin yaratıyor. Bu da küresel ısınmanın ve çevre kirliliğinin çok daha hızlı şekilde artırması anlamına geliyor.
Mazda bu nedenle, yüksek kapasiteli pillerle donanmış elektrikli otomobil üretmeye yanaşmadığının da altını çiziyor. Bu raporun, çevre kirliliği hakkında çalışan bilim insanlarının ve politik liderlerin bakış açısında bir değişim yaratıp yaratmayacağını da yakında göreceğiz. Ortalık çok karışacak.
Toyota Ar-Ge yatırımlarını ve yeni hizmetlerini Kenshiki Forum’da tanıttı
AR-GE’nin yüzde 40’ı güç üniteleri için kullanılacak
Toyota, gerçekleştirdiği forumda gelecek için yol haritasını belirlerken, Ar-Ge yatırımlarının yüzde 40’ını geleceğin güç ünitelerinin geliştirilmesinde kullanılacağını açıkladı. 2025 yılına kadar 60 yeni veya yenilenmiş elektrik motorlu model sunacağını bildiren Toyota, bu araçların 10 veya daha fazlasının bataryalı elektrikli veya yakıt hücreli olacağının altını çizdi. 2025’te global olarak 5.5 milyon elektrik motorlu satışı planlayan Toyota, 2030’da ise, yakıt hücreli ve bataryalı elektrikli dahil olmak üzere 1 milyondan fazla sıfır emisyonlu satışı gerçekleştirmeyi de hedefliyor. Böylelikle; 2050’ye kadar Avrupa’yı iklim açısından nötr hale getirme vizyonu uygun olarak AB’nin Yeşil Anlaşmasına uyum sağlanacak. Geleceğin enerji kaynağı olarak gösterilen hidrojen için dolum altyapısı ve elektrikli şarj ağı yatırımları da desteklenecek.
Toyota hidrojenli toplum geleceğini hızla yaklaştırıyor
Toyota, Kenshiki Forum’da sıfır emisyonlu bir toplum için “hidrojen potansiyelini” bir kez daha ortaya koydu. Global Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nde de (SDG) altı çizildiği gibi, son dönemde işletmelerin ve tüketicilerin, geniş uygulama alanları açısından hidrojenin avantajlarına gittikçe artan bir ilgi gösterdikleri ortaya çıktı.
Toyota, dikkat çekici bu ilgi karşısında Avrupa’da hidrojenden maksimum oranda faydalanmak adına Yakıt Hücresi İş Grubu’nu kurdu. Brüksel’de kurulan grup, hidrojenin mobilite ve diğer alanlarda uygulanmasının hızlanmasını sağlayacak ve yeni ticari partnerlerin elde edilmesine katkıda bulunacak.
Hidrojen teknolojisinde öncü konumda olan Toyota, geçtiğimiz hafta yakıt hücreli Mirai’nin ikinci neslini tanıtarak bir kez daha dikkatleri üzerine toplamayı başarmıştı. Toyota ilk neslini 2014’te tanıttığı Mirai’nin yakıt hücresi sistemini geliştirerek daha küçük, daha hafif ve enerji yoğunluğu daha yüksek hale getirdi. Toyota 2021’de yollara çıkacak olan Mirai ile hidrojenin yüksek potansiyelini ortaya koymaya devam edecek.
Bu teknolojinin sadece otomobillerde değil, ağır ticari araçlar, otobüs filoları, forkliftler ve jeneratörler gibi birçok farklı alanda kullanıldığının altını çizen Toyota, tekneler ve trenler için de testlere de devam ettiğini açıkladı.

Toyota’nın yeni mobilite hizmeti ”KINTO Europe”
Toyota, Kenshiki Forum’da KINTO’nun bir mobilite hizmet markası projesinden KINTO Europe ismiyle yeni bir mobilite şirketine dönüştüğünü de açıkladı. Bu yeni oluşum mobilite hizmetleriyle geleneksel işlerin ötesine geçmesini sağlamayı hedefliyor. Toyota Motor Europe (TME) ve Toyota Financial Services (TFS) işbirliği ile kurulan KINTO Europe, Almanya’da Köln’de konumlandırılacak. Avrupa genelinde büyüyen KINTO mobilite hizmetleri ve ürünlerini yönetecek şirket Nisan 2021’de faaliyete geçecek. Bilindiği gibi Covid-19 salgını, otomotiv şirketlerine ve tüketicilere olumsuz koşullar yaratırken, diğer yandan birçok insanın yaşam tarzı ile önceliklerini yeniden gözden geçirmeye yöneltti. Toyota bunu yenilikçi mobilite hizmetlerini bir fırsat olarak değerlendirerek, esnek mobiliteye olan ilginin artmasını bekliyor. KINTO Europe şirketlere, şehirlere ve kişilere özel hazırlanmış araç abonelikleri, araç paylaşımı, araç havuzu ve çoklu çözümler gibi hizmetlerle bu gereksinimleri karşılamak için ideal bir marka olarak öne çıkıyor. KINTO Europe’un gelişiminde Toyota’nın Avrupa bayi ağı yine kritik bir rol oynamaya devam edecek. Toyota, bayilerinin bir Mobilte Hizmet Sağlayıcısı’na dönüştürerek köklü işbirliğini daha da güçlendirmeyi amaçlıyor. KINTO bayilerin geleneksel satış ve servis işlerinin ötesine geçerek müşterilerin tam olarak istedikleri hizmetleri vermesini sağlayacak.ABD donanması 3D yazıcı ile denizaltı yaptı
Facebook yeni reklam kontrolleri geliştiriyor
Facebook, kullanıcıların reklamlar ve mahremiyet konusunda daha fazla kontrol sahibi olabilmesi için yeni ayarları devreye alıyor.
Mahremiyet endişeleri zirvede
Pek çok reklamveren şirket, YouTube’da kullanıcıların online aktivitilerini rahatça izleyebiliyor. Hangi sitelere girip çıktıklarını, aramalarını, lokasyonlarını takip edebiliyor.
Facebook şimdi kullanıcılara bu verilerini silebilmeleri için yeni bir araç sunuyor. Böylece kullanıcılar, başkaları tarafından görünmesini istemedikleri hareketlerini temizleyebilecekler.