Techinside Google News
Ana Sayfa Blog Sayfa 1642

Profesyoneller için HP Spectre x360

0
HP Spectre x360
HP Spectre x360

HP,13,3 inç (33,7 cm) boyutundaki ultra ince dönüştürülebilir bilgisayar HP Spectre x360’ı duyurdu. HP Spectre x360, performans ve taşınabilirlik avantajlarıyla öne çıkıyor.

HP Türkiye Baskı ve Kişisel Sistemler Grubu Ülke Direktörü Filiz Akdede yeni ürünle ilgili şunları söylüyor: “Müşterilerimiz kalite, beceri ve taşınabilirliği bir arada sunan, aynı zamanda şık cihazlar talep ediyor. HP Spectre x360, yüksek teknolojili bir dizüstü bilgisayarın üretkenliğinin yanında tablet özelliğiyle taşınabilirliği, çadır modu ile oyun keyfini ve stant görünümüyle de film ve video izleme keyfini ultra ince bir cihazda bir araya getiriyor.”

Maksimum beceri deneyimine yönelik tasarım
Tamamı CNC alüminyum gövdeli HP Spectre x360, yalnızca 15,9 milimetre yüksekliğe ve 1,49 kilo ağırlığa sahip. Tek kesim cilalı metalden imal edilen yan hatlara sahip olan ürün, bu yönüyle doğal gümüş renginde mücevher benzeri bir görünüm kazanıyor.

HP Spectre x360 kullanıcıları birçok farklı modu tek cihazda bir araya getiren ultra ince bir PC’nin avantajlarını yaşıyor. Kullanıcılar iş gereksinimleri için kullanmak istediklerinde dizüstü bilgisayar modunu, film ya da video izlemek istediklerinde stant modunu, dokunmatik ekran deneyimi için çadır modunu ya da ekstra taşınabilirliğe ihtiyaç duyduklarında tablet modunu kullanabiliyor, bu modlar arasında zahmetsizce geçiş yapabiliyorlar.

HP Spectre x360’ın, eşgüdümlü ve kesin hareketliliği sağlayan üç adet dişliye sahip yeni mafsalları, ekranın kolaylıkla kaydırılabilmesini ve kullanıcının istediği yerde sabit olarak kalabilmesini sağlıyor. Dişli içeren mafsal tasarımı HP Spectre x360’ın, kapalı olduğunda tablet modunda da aynı ince görünümünü korumasını sağlıyor.

HP Spectre x360, kullanıcılara rahat bir deneyim sunma adına tam ölçekli, 1,5 milimetrelik seyahat klavyesi ile donatılmış bulunuyor. HP Spectre x360 ayrıca, daha iyi bir gündelik kullanım için ekstra geniş Touchpad’e de sahip.

Ödünsüz, üst düzey kalite
HP Spectre x360, kullanıcılara aradıkları pil ömrünü sunabilmek adına, CNC alüminyum gövdeye tam olarak uyan 56-watt saatlik bir pil ile donatıldı. HP, pil ömrünü tüketen en önemli etmenler arasında yer alan yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekran konusunda da iyileştirmeler yaptı. HP Spectre x360’ın dokunmatik paneli, ekrana optik olarak bağlanmış bulunuyor. Bu sayede parlaklık artıyor ve her bir piksel ekranın yüzeyine çekiliyor. Quad HD ekranlı modellerde, HP Spectre x360, Panel Self Refresh (PSR) teknolojisinden yararlanıyor. Bu teknoloji, görüntülerin ekranda tutulmasını sağlayarak, PC’nin belirli bölümlerinin ekranda hareket eden bir görüntü olmadığında güç tasarrufu yapmasını sağlıyor. Bu sayede HP Spectre x360, 12,5 saate kadar pil ömrüne sahip oluyor.

HP, HP Spectre x360’ın evde, işte ve hareket halinde kullanımı için Wi-Fi performansını da gelişmiş hale getirdi. Kablosuz sürücü, gerçek testlerden elde edilen sonuçlar ışığında kalabalık ağlarda ve geniş çeşitlilikteki erişim noktalarında performansı artıracak şekilde ayarlandı. Ekranın üst bölümünde bulunan yeni anten giriş tasarımı, 2,4GHz ve 5GHz ayarının, dizüstü, stant, çadır ya da tablet modlarının tamamında etkin bir şekilde yapılabilmesini sağlıyor. Bunun sonucunda diğer PC’leri geride bırakan kablosuz yayılımı ve bağlantı hızları elde ediliyor.

Üretkenlik için güç ve akıllı özellikler
Intel Core i5 ve i7 işlemcileri destekleyen HP Spectre x360, en zorlu işleri gecikme olmaksızın sonuçlandırabiliyor. 512GB’ye varan yıldırım hızındaki SSD sayesinde kullanıcılar PC’lerini ve uygulamalarını hızlıca açabiliyorlar.

Tam boyutlu HDMI ve DisplayPort 1.2 uyumlu girişleri destekleyen HP Spectre x360, bu sayede müşterilerin birden fazla sayıda ekranda bulunan içeriklere kolayca erişmelerini sağlıyor. Kullanıcılar, dahili Intel Wireless Display teknolojisi sayesinde en sevdikleri içerikleri oturma odalarındaki TV’lerinde oynatabiliyorlar.  HP x360, çoklu cihaz ve aksesuarların bağlanabilmesi için üç adet USB 3.0 girişi ile donatılmış bulunuyor. HP USB Sleep ve Charge teknolojileri sayesinde kullanıcılar, HP Spectre x360’ı, hareket halindeyken diğer cihazlarını şarj etmek için kullanabiliyorlar. Üstelik Spectre x360 uyku modundayken bile!

Çalışanlara performans, işlevsellik ve şıklık katacak
HP Spectre Pro x360, üretkenliğe yönelik özellikleriyle çalışanların iş hayatında en önemli yardımcısı olacak. HP Spectre Pro x360, 5. nesil Intel Core i5 ve i7 işlemciler üzerinde tercihe bağlı olmak üzere vPro teknolojisini sunuyor. Kullanıcılar Windows 8 Pro işletim sistemini kullanabiliyorlar. Güvenlik ve yönetilebilirlik açısından zenginleştirilmiş ticari ve tüketici versiyonu HP Spectre x360 güvenilen platform modülü (TPM) çipi ile donatıldı. HP Spectre x360 Pro ayrıca, ticari garanti ve servis desteğinin yanı sıra, KOBİ’lerin cihaz ve verilerini kolayca yönetip koruyabilmelerine destek olan, bulut tabanlı çözüm HP Touchpoint Manager’ı da kullanıcılara sunuyor.

HP Spectre x360’ın satış fiyatı ise  3999 TL’den başlıyor.

Software AG müşteri portföyünü genişletti

0
software ag
software ag

Software AG, küresel ekonomideki ve BT sektöründeki hızlı değişimlere ayak uydurabilen dünyanın ilk Dijital Dönüşüm Platformu ile müşteri kazanımında yüksek geri dönüşler elde etti ve partner ekosistemini kısa sürede genişletti. Altı aylık zaman diliminde müşterilerden gelen yorumlar ve talepler doğrultusunda Platform’a yeni işlevler ve yenilikçi kurulum modelleri eklendi.

Software AG’nin günümüzün hızla dijitalleşen ekonomilerine ve rekabetçi yeni piyasalarına karşı geliştirdiği Dijital Dönüşüm Platformu, dijitalleşme yolunda ilerleyen işletmeler için kritik bir teknoloji altyapısı sunuyor (infografik) ve farklı kabiliyetleri bünyesinde barındırarak işletmelerin kısa sürede dijital çağa uyum sağlayacak uyarlanabilir uygulamalar geliştirmelerine yardımcı oluyor. Platform; uzun vadeli bir kullanım öngören, durağan ve kullanıma hazır geleneksel ERP ürünlerinin aksine, dijitalleşen yeni iş süreçlerine yönelik esnek ve farklılaşabilen uygulamaların geliştirilmesi konusunda işletmelere destek oluyor.

Software AG CTO’su Dr. Wolfram Jost, “Dijital uygulamalar, zaman içinde değişmek üzere, uyarlanabilirlik özelliği öne çıkarılarak tasarlanmıştır. Dijital dönüşümde fark yaratabilecek uygulamalar, kullanıma hazır yazılımlar gibi piyasadan satın alınamaz; ileri bir teknolojiye sahip gelişmiş bir platform aracılığıyla tasarlanmalılar. Çünkü bu platformlar, kurumsal BT, bulut, hibrit bulut ve kurumların kendi sistemleri dâhilindeki kurulumların geleceğine ışık tutuyor.”

Müşteri odaklılıkta dönüşümün temeli
Müşteri odaklılığın ciddi bir rekabet avantajı yarattığı bir çağda, dijitalleşmek isteyen şirketlerin gündeminde de dönüşüm yer alıyor. Dönüşüm ise, ancak gerçek zamanlı olarak görünür kılınan iş operasyonları, potansiyel sorunların tespiti ve otomatik hale getirilmiş, iyileştirilmiş iş süreçleri sayesinde değişen iş ortamlarına kolaylıkla uyum sağlama kabiliyeti ile gerçekleşebiliyor.

Küresel düzeyde gelişim gösteren dijitalleşme
Dr. Wolfram Jost dijitalleşme ile ilgili olarak şunları söylüyor: “Dijitalleşme her geçen gün küresel düzeyde gelişim gösteriyor. Avustralya’nın lider telekomünikasyon şirketlerinden biri, yakın zamanda iş süreçlerini dijitalleştirerek, ürün ve hizmetlerinin piyasaya sürülme süresini beş kat hızlandırdırdı. Fransa’nın öncü yarıiletken üreticilerinden biri ise, tedarik zincirindeki gecikmeleri önlemek amacıyla sipariş, faturalandırma ve ödeme sistemlerini geliştirecek bir altyapı kurdu. Almanya’da bir lojistik şirketi, müşterilerine daha hızlı yanıt verebilmek ve daha zengin bir ürün portföyü sunabilmek için dijitalleşme yolunda bir adım attı. Bu şirketlerin hepsi, iş süreçlerini dijitalleştirmek amacıyla Dijital Dönüşüm Platformu’nu tercih etti.”

6 aylık gelişim döngüsü
API’lerle etkinleştirilen güçlü bir geliştirme ortamına sahip, hizmet ve olay odaklı Dijital Dönüşüm Platformu, yenilikçi ve kaliteli uygulama hizmetleriyle entegrasyon, süreç, karar verme ve programlama mekanizmalarını destekliyor. Bulut bilişim sistemleri ve mobil cihazlar ile uyumlandırılan Platform, mikro hizmetler geliştirmeye yardımcı olurken, aynı zamanda yazılım tanımlı mimari ilkelerini benimsiyor. Kolay kurulum için stok yönetimi sistemini Platform’a ekleyen Software AG, altı ay önce piyasaya sürülen Dijital Dönüşüm Platformu’nda aşağıdaki beş temel bileşene yeni işlevler dahil etti:

İş ve BT dönüşümü – ARIS ve Alfabet: Alfabet’in son sürümü, bölgesel performans analizi yapabilen geo-map ve kurumsal teknoloji portföy yönetimi sistemi Technopedia BT kataloğu gibi yeni raporlama kabiliyetleriyle daha etkin bir planlama ve yönetim altyapısı sunuyor. Bu sayede işletmelerin müşteri ilişkilerini ve müşteriyle etkileşim halinde olduğu noktaları geliştirerek müşteri odaklı bir dijital dönüşüm sürecinin hayata geçirilmesinde yardımcı oluyor. Yeni ARIS ise, kurumsal bulut hizmetlerinde geniş bir yelpazeyle işletmelerin karşısına çıkıyor.

Bellek içi veri yönetimi – Terracotta: Terracotta BigMemory’nin son sürümü, WAN Replikasyon Hizmeti’ni destekliyor ve Java 8 ile RedHat EL7’ye (sunucu) yönelik daha kapsamlı bir destek sunuyor. Aynı zamanda açık kaynak geliştirmeler için off-heap depolama imkanı sağlıyor.

Entegrasyon – webMethods: Yeni webMethods 9.8 sürümü Software AG’nin bulut bilişim hizmetlerini çeşitlendiriyor. İyileştirilmiş bir mantıksal analiz performansının yanı sıra süreç ve görevlerde çeşitli geliştirmeler sunan yeni sürüm, geliştiricilerin ve kurumsal kullanıcıların verimliliğini artırmaya devam ediyor.

Daha çevik süreçler – webMethods AgileApps: AgileApps ihtisas uzmanlarının ve geliştiricilerin daha kısa sürede üretim yapmasını sağlıyor ve yıllar süren süreç odaklı çözümler geliştirme süresini günlere ve haftalara indiriyor.

Akıllı iş operasyonları (İBO) – Apama: Apama Akış Analitiği Platformu, Software AG’nin Büyük Veri ve Nesnelerin İnterneti gibi gelişmekte olan teknolojilere yanıt olarak sunduğu İBO çözümlerinin temelini oluşturuyor. Yeni Apama sürümü, “Apama Queries” adı altında geliştirilen, yatay ölçeklendirme ve kullanım açısından yeni kabiliyetler sunuyor. Bu özellik, analistlerin ve geliştiricilerin ölçeklenebilir ve esnek uygulamalar geliştirmesine yardımcı oluyor.

Tüm bunlara ek olarak Adabas & Natural yazılımları da Dijital Dönüşüm Platformu’yla kapsamlı bir entegrasyon yapılacak şekilde geliştirilmiş durumda. Güncellemelerin son sürümü olan Event Analytics for Adabas, gerçek zamanlı olarak kritik iş süreçlerinde devreye sokulan Adabas operasyonlarını denetliyor.

Fujitsu Kamu Yararına Teknoloji Konferansı 26 Mayıs’ta

0

FujitsuFujitsu tarafından bu yıl altıncısı düzenlenen Kamu Yararına Teknoloji Konferansı, 26 Mayıs Salı günü JW Marriott Hotel Ankara’da gerçekleşecek. Kamu sektöründe verimliliği artıracak çözümlerin yanı sıra bilişim dünyasına ışık tutacak pek çok önemli konu ele alınacak.

TC Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Davut Kavranoğlu’nun da katılacağı ve Japon Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Takahiko Katsumata’nın konuşma yapacağı Kamu Yararına Teknoloji Konferansı’nda bu yıl, konusunda uzman yerli ve yabancı 20’den fazla konuşmacı yer alacak.

Fujitsu’nun yeni Genel Müdürü Selda Bağdat Bahadır’ın açılış konuşmasıyla başlayacak konferansta; Fujitsu Depolama Ürün Grubu Başkanı Bernhard Brandwitte “İnsan Odaklı İnovasyon”, Fujitsu Laboratuvarları Avrupa Bölgesi Başkan Yardımcısı Dr. Adel Rouz “Fujitsu Ar-Ge Yatırımları ve Stratejileri” ve Fujitsu Global Sunucu Platformları Başkan Yardımcısı Udo Würtz,  “Data Center Konsolidasyon Stratejilerine Bakış” başlıklı bir sunum yapacak.

Sektörün önemli isimlerinin yer alacağı paralel oturumların yanı sıra “Data Center Konsolidasyonu ve İş Sürekliliği” konulu bir panel gerçekleşecek. Her yıl alanında uzman konuşmacıların yer aldığı panelin konuşmacıları ise şu şekilde sıralanıyor; Bankalararası Kart Merkezi Genel Müdürü Dr. Soner Canko, Intel Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Yalım Eriştiren, Microsoft Türkiye Kamu Sektöründen Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erhan Yalçın, TÜBİSAD Bilgi Merkezi Komisyonu Başkanı Mustafa Çağan ve Türkiye Bilişim Derneği Başkanı İlker Tabak.

İşletmeler yarına hazır

0

Temmuz 2014’te Yarına Hazırım Platformu’nu geliştiren Vodafone, Dijitalleşme Endeksini hesaplayarak verimliliğini artıran işletmelerin başarı hikayelerini, Türkiye’deki diğer işletmelere ilham vermesi için “Yarına Hazır İşletmeler Anlatıyor” platformuyla tüm ülke ile paylaşacak.

Vodafone İş Ortağım çözümleriyle işlerini dijitalleştiren işletmelerin başrol oynayacağı program bir yıla yayılacak. İşletmelerin yakaladıkları büyümenin anlatılacağı “Yarına Hazır İşletmeler Anlatıyor” serisiyle teknolojinin, her işletme için rekabetçilikte vazgeçilmez unsur olarak nasıl öne çıktığı anlatılacak.

Artan rekabette verimliliklerini artırmak, müşteri kazanmak ve ekiplerini yönetmek için farklı ihtiyaçlarına uygun çözümleri Yarına Hazırım Platformu’yla tespit edip Vodafone’la dijitalleşen her ölçekten ve farklı sektörlerden işletmeler, sözkonusu seride yer alabilecek. Bir yıl boyunca 40’tan fazla işletmenin başarı hikayesi televizyon, yazılı basın ve online mecralarda paylaşılacak.

Kurulduğu günden beri 700 binden fazla müşterinin ziyaret ettiği Yarına Hazırım Platformu’nda 17 bine yakın işletme Dijitalleşme Endeksi’ni hesapladı ve ihtiyaçlarını öğrendi. Dijitalleşme Endeksini hesaplayan her iki Vodafone müşterisinden biri Yarına Hazırım Ekibi’nin verimliliğini artıracak önerilerini dinlemek için davet etti. Vodafone İş Ortağım, yaptığı çalışmalarla altı aylık süreçte Türkiye’de Vodafone’lu işletmelerin dijitalleşme endeksini yüzde 48’ten yüzde 52’ye çıkardı.

Sage’in yeni büyüme rotası Türkiye’den geçiyor

0

Sage, Türkiye pazarına yeni ürünü Sage ERP X3 version 7’nin lansmanı ile giriş yaptı. Başarısını dünya çapında 100’den fazla ülkede, 5 bin 100’den fazla kuruluş tarafından kullanılmasıyla kanıtlayan Sage ERP X3 yazılımı, başta üretim, hizmet ve dağıtım olmak üzere farklı sektörlerin özel ihtiyaçlarına cevap verebliyor; özellikle orta ölçekli şirketlerin tercihi olma özelliği taşıyor.

Basın toplantısında söz alan Sage Avrupa Kurumsal Pazarlar Satış ve Pazarlama Direktörü Christophe Vanackère de yazılımın avantajlarının, kullanıcı şirketlerin finansal sonuçlarına net bir şekilde yansıdığını dile getirdi. “Avrupa ve Kuzey Amerika pazarlarında yaptırmış olduğumuz araştırmalar, orta ölçekli şirketlerin kolay erişilen, kolay işlenebilen kaliteli ve akıllı kurumsal veri sayesinde, yıllık bazda yüzde 35’e varan oranda net gelir artışı hedefleyebileceklerini gösteriyor. Yıllık brüt geliri 42 milyon dolar olan bir şirket için bu yılda 980 bin dolar artış, yani fazladan yaklaşık bir milyon dolar kazanmak anlamına geliyor. İş akışlarını kontrol altına almak ve hızlı bir büyüme elde etmek isteyen şirketler için Sage ERP X3 version 7 en akıllı seçim oluşturuyor” diyen Vanackère, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Günümüzün orta ölçekli şirketleri, enternasyonel özellik taşıyan bir ihtiyaç setine sahip. Sage ERP X3 version 7, farklı ülke mevzuatlarını tek bir klasörde toplaması gibi benzersiz özellikleriyle, coğrafi farklılık gösteren bu tür ihtiyaçları en iyi şekilde karşılıyor. Bu özellikler, ihracatla büyümek isteyen orta ölçekli Türk şirketleri için önemli kolaylıklar sunuyor. Sage ERP X3 version 7, özellikle orta ölçekli şirketlerin ihtiyaçları ön planda tutularak geliştirilmiş bir ürün olarak, müşteri kazanımını ve karlı büyümeyi kolaylaştırıcı özelliklere sahip. Daha basit, daha hızlı, esnek ERP sunan ürünümüzle, Türkiye pazarında ilgi göreceğimize inanıyoruz.”

Tayvanlı yeşil ürünler Türkiye’ye çıkarma yaptı

0

Tayvan’ın “Yeşil Sanayi Programı” ile birlikte devleşen “çevreci sanayi” kolundan  10 Tayvanlı üretici firmanın birbirinden etkileyici özeliklere sahip ürünleri, 15-19 Mayıs tarihleri arasında İstinye Park’ta, “Tayvan Yeşil Ürünler Etkinliği” kapsamında kurulanz “Tayvan Yeşil Ürünler Pavilyonu”nda tanıtıldı. Tayvanlı Well-LingCo, Long Chen Technology , Nano Win Technology, GeStream Technology, Yantouch, SunUp Eco, Absolute Technology, Crosscarf, Green First Corporation, Papershoot Technologies ve Cashido Corporation isimli firmaların ürettiği 16 farklı “yeşil” ürün Türk üreticileri ve tüketicileri ile buluştu.

RobotTayvan Ekonomi Bakanlığı (MOEA) tarafından düzenlenen ve Tayvan Ekonomi Bakanlığı Çevreci Ürünler Departmanı (GTPO) ve Tayvan Ticaret Merkezi (TAITRA) tarafından desteklenen etkinlikte, Guiness Rekorlar kitabına giren “Dünyanın en küçük ilk insansı robotu” olan “Berobot”etkinliğin en dikkat çeken ürünlerinden biri oldu. “Berobot”, 10 santimlik boyu ve yaptığı birbirinden ilginç figürleri ile çocukların ve teknolojiseverlerin gönlünü fethetti. Etkinliğin bir diğer dikkat çekici ürünü ise NanoWin Technology’nin ürettiği  suya dayanıklı, katlanabilirDünyanın ilk katlanabilir elektrikli scooterı” oldu.

Tayvan Ticaret Merkezi (TAITRA) Direktörü Suna Chen, açılış konuşmasında, “Küresel çapta çevrenin korunması kaygısı hızla yükseliyor. Dünya genelinde birçok ülke çevre politikalarını ve standartlarını yeniden gözden geçiriyor. Tayvan, yeşil konseptli ürünlerde küresel çapta öncü bir ülke olarak görülüyor. Tayvan,  geliştirdiği çevreci teknolojiler ile uluslararası alanda liderlik ediyor. Bu başarımıza paralel olarak, bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz ‘Tayvan Yeşil Ürünler Pavilyonu”nda ‘yeşil’ ürünlerimizi size tanıtmaktan gurur duyuyoruz. Pavilyonumuzda, robottan, LED aydınlatmalara, güneş enerjisi ile çalışan ürünlere kadar birçok, yenilikçi ‘yeşil’ ürün bu etkinlikte yer tanıtıldı. Biz Tayvan olarak ‘yeşil sanayi’nin başarısı ile uzun vadeli küresel çevre yararını gözeten ürün ve çözümleri sunuyoruz” dedi.

TAIPEI Ekonomi ve Kültür Kurulu Ankara Ekonomi Direktörü Juan-Pai Fan ise “Sektörlerinin öncüsü Tayvanlı üreticilerin yenilikçi ve yeşil ürünlerinin Türk üreticileri ve tüketicileri ile buluştuğu bu etkinlikte  çevre dostu etkinlikte olmaktan dolayı onur duyuyorum. Türk üreticilerine Tayvanlı yeşil teknoloji ürünlerini tanıtmaktan dolayı gurur duyuyorum.

Tayvan’ın 2008 yılından bu yana uyguladığı “Yeşil Enerji Sanayi Programı’nın bir sonucu olarak, 2008 ve 2013 yılları arasında yeşil ürün sektöründe yüzde 165 artışla 13.6 milyar dolarlık ürün üretildi. Yeşil sanayiye 9.13 milyar dolarlık yatırım yapıldı. Sektörün istihdama katkısında da grafik hızla yükseliyor. 2.008 yılında 52 bin 500 olan yeşil sanayinde çalışan kişi sayısı,  2013 yılında 69 bin 300’e ulaştı. 2015 yılında yeşil sanayi sektörü ürünlerinin toplam değerinin 16,5 milyar dolara, istihdam rakamının da73 bin 100kişiye ulaşacağı öngörülüyor.

Tüm başarıların sayesinde, Tayvan Yeşil Sanayi programının harika sonuçlar getirmesi sayesinde bugün buradayız. Bu ürünlerin Türkiye ve diğer birçok ülkeye yarar sağlayacağını vurgulamak istiyoruz” dedi.

İşletmelerde maliyet avantajı için çare bulutta

0

CommVault, herkese açık ve melez bulutlarda bulunan verileri, güçlü stratejik bilgi varlıklarına dönüştürerek kurumların bir sonraki bulut uygulamasına geçişini sağlayan ürün portfolyosunun yanında birçok ek özelligini duyurdu. Şirket, Commvault Cloud Disaster Recovery, Commvault Development and Test, Commvault Cloud Gateway ve Commvault Cloud Replication’ı piyasaya sunarak günümüzde kurumlar tarafından talep edilen bir kaç kritik ihtiyaca hitap ediyor.

İşletmeler, verileri herkese açık ve melez bulutlara aktarmaya devam ettiği için maliyetleri azaltmak, kullanımı geliştirmek ve bulut projelerinin gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak amacıyla karışık ve silo haline getirilmiş yönetimleri basitleştirmek için fırsatlar aramaktadır.

Commvault’in en son bulut çözümlerinin tümü, bulut otomasyonu ve hata kurtarma, aktarma, destekleme ve arşivleme için önde gelen bulut platformları ile entegre halde olan orkestrasyon cihazları sağlayarak kurumların bulut yatırımlarına değer katmak üzerine yoğunlaşmaktadır.

3d47563
Commvault Cloud Business Birimi Başkanı Sarinath Rao

Commvault Cloud Business Birimi Başkanı Sarinath Rao:
“Kurumlar, uygulamalar ve zamanı daha hızlı değerlendirmek için bulut kullanımını faaliyete geçirmeye başlıyorlar. Bizim çözümlerimiz, datadan başlayıp ve ardından girişleri kontrol etmek ve kullanımı optimize etmeye kadar yayılıp yerinde ve bulutta olan yapıları derinlemesine entegre ederek müşterilere bulut yatırımından değer elde etmeyi daha da kolay hale getiriyor. Data koruması ve bilgi yönetimi liderliğimizde birleşen bu yeni bulut çözümleri Commvault’u, buluta geçen müşteriler için güvenilir bir danışman yapıyor” dedi.

TechInside’ın 9. sayısı çıktı

0

TechInside-Dergi-Sayi-009-1Değerli TechInside okurları,

Her geçen sayıda daha kaliteli bir içerik ve kapsamla sizlerle buluşturmayı amaçladığımız TechInside dergimizin 9. sayısıyla sizlerleyiz.

Dergimizin bu yeni sayısında, neredeyse artık her kurumun vazgeçilmezi haline gelen “İş Analitiği” konusunu ele aldık. Her zaman olduğu gibi sektörden uzman görüşleriyle sunduğumuz kapak konumuzu dört ana başlık altında ele aldık. İş Zekası, Büyük Veri, Veri Kalitesi ve İş Analisti gibi teknolojiyle hayatımıza giren yeni konu ve meslekleri detaylı olarak ele aldığımız yazılarımızın faydalı olacağını umuyoruz.

Dergimizde bu ay, farklı konuları ele almayı da elbette ihmal etmedik. Dergimiz baskı sürecine girdikten sonra ertelenen 4G ihalesi gündemi değiştirse de bir sonraki nesil olan 5G için şimdiden uluslararası ittifakların kurulduğunu görmezden gelmemek gerekiyor. “5G’de saflar netleşiyor” başlığıyla verdiğimiz bu yazımızın ilginizi çekeceğini umuyoruz.

TechInside’ın yeni sayısında ayrıca 2015’e rekorla başlayan girişim sermayesi yatırımlarını da masaya yatırdık. Hem ABD hem de Avrupa’daki yükselişin etkileri ülkemizin sınırlarından Yemeksepeti’nin 589 milyon dolara satın alınmasıyla girmişti. Analiz olarak ele aldığımız ve yılın yatırımcıları ile yatırım yapılan alanları derlediğimiz yazı, ülke ekonomilerine de yön verecek bilgiler içeriyor.

Yine teknolojinin iş dünyasıyla buluştuğu farklı bir nokta olan Endüstri 4.0‘a dair kapsamlı bir raporu da sayfalarımızda bulabilirsiniz. Endüstrinin yakın gelecekte yalnızca makineden ibaret olmayacağını kanıtlayan bu raporun işinize dair aldığınız kararlarda destek olacağını söyleyebiliriz.

Bunların haricinde, sizlere gelecekten bahsetmeye de devam ediyoruz. Birleşmiş Milletler’in özel oturumlar düzenlediği Uzay Hukuku, bugünün değil ama geleceğin gündemlerinden biri olacağını kanıtlamış durumda. Elbette tüm bu yazılar haricinde sektörün önde gelen isimleriyle gerçekleştirdiğimiz özel röportajları da dergimizden okuyabilir, ilgili sayfaların üst kısmında bulunan QR kod aracılığıyla videolarına ulaşabilirsiniz.

TechInside dergimizin dijital kopyasını her zaman olduğu gibi bu linkten ücretsiz indirebilirsiniz.

Eğer herhangi bir işletmede yönetici, medya veya PR ajansı çalışanı iseniz, bu formu doldurarak dergimize ücretsiz aboneliğinizi başlatabilirsiniz.

Henüz kaydolmadıysanız haftalık e-posta bültenimize de dahil olmanızı tavsiye ediyoruz.

Artan sayfa sayımız ve içeriğimizle ilgili görüşlerinizi her zaman olduğu gibi bekliyoruz.

TechInside

Projektör sektöründe liderlikle geçen 14. yıl

0
Epson Türkiye Müdürü Sevil Kanat
Epson Türkiye Müdürü Sevil Kanat

Bu sonuç Epson’un görsel görüntüleme sektöründe süre giden başarısının altınız bir kez daha çizen bir kilometre taşı. En yeni Futuresource bulguları, Epson’un 500 lümen ve üzeri projektörlerde en büyük pazar payına sahip olduğunu gösteriyor.

Epson Türkiye Müdürü Sevil Kanat görüntüleme çözümlerinde global liderliklerini korumaktan büyük mutluluk duyduklarını belirterek; “Pazar trendlerine yanıt vererek, çığır açıcı ürünler ve teknolojilerin geliştirilmesine sürekli olarak yatırım yaparak amacımız, bir pazar lideri olarak konumumuzu her yıl güçlendirmeye devam etmek. Global liderliğimizin yanı sıra Türkiye pazarında da hiçbir markanın sunmadığı kadar geniş bir ürün portföyüyle yer alıyoruz. Dolayısıyla her ihtiyaca yönelik çözümümüz mevcut.  Futuresource’un bu yeni verileri bizim için heyecan verici ve projektörlerimizin pazardaki tanınırlığını ve pazar payını büyüttüğünü görmek gurur verici. Epson’un geliştirdiği ‘eşit oranda parlak Renkli ve Beyaz Işık Çıkışı’ dediğimiz CLO teknolojisinin de projektör pazarı liderliğimizde önemli bir etkisi var” dedi.

Epson, sabit, taşınabilir, ultra kısa yansıtma, etkileşimli, profesyonel ve ev sineması ürünlerini içeren geniş bir görsel görüntüleme ürün yelpazesine sahip. Epson projektörlerinin kalbindeki 3LCD teknolojisi, Epson projektörlerinin piyasadaki en net, en canlı ve en gerçekçi görüntüleri sağlamasına yardımcı oluyor.

Sağlık teknolojisinde genç girişimciler aranıyor

0

Bayer_StartupBayer HealthCare, sağlık alanındaki yenilikçi projeleri ile genç girişimcileri Grants4Apps Accelerator programına davet ediyor. Sağlık alanındaki süreçleri geliştirecek projeleri ile başvuranlar arasından kazanan beş projenin sahipleri Berlin’e gitme şansı yakalayacak.

Programa, 18 yaşını doldurmuş tüm genç girişimciler, hastalarla iletişimi kuvvetlendirecek veya sağlık alanındaki süreçlere katkı sağlayacak projeleri ile katılabiliyor. Adaylar, mobil uygulama, tıbbi cihaz, giyilebilir teknolojik ürün, yazılım veya donanım projeleri ile 31 Mayıs’a kadar grants4apps.com/accelerator adresinden başvuru yapabiliyor.

Yarışmada ilk beşe girenler 50.000 Avro’luk ödülün yanı sıra 10 Ağustos – 4 Aralık 2015 tarihleri arasında Bayer Berlin Genel Merkezi’nde kendilerine ayrılacak ofislerde konusunda uzman mentorlarla çalışma fırsatı yakalayacak.

Hacker’ların yeni gözdesi veri bankaları

0
Keren Elezari
Keren Elezari

İstanbul Bilgi Üniversitesi Marka Okulu Yüksek Lisans Programı tarafından düzenlenen Domino Konuşmaları’nda siber güvenlik uzmanı Keren Elazari öğrencilerle bir araya geldi. Önemli siber güvenlik grupları At&T, PriceWaterhouseCoopers ve Verint Systems  gibi global firmalar ile devlet organizasyonlarında çalışmış olan Keren Elazari, şirketlerin kadrolarına dahil ettiği hacker’lar ile inovasyon konusunda nasıl daha yaratıcı ve etkin sonuçlara ulaştığını anlattı.

Dünyaca ünlü siber güvenlik uzmanı Keren Elazari, “Günümüzde sadece devlet kurumları hacklenmiyor. Büyük firmaların çok ciddi veri bankaları var ve bu veri havuzları hacker’ları ciddi şekilde cezbediyor” diyerek markaların veri güvenliği konusunda önlemler almaları gerektiğini vurguladı.

Elazari, hacker’ların sadece karanlık işler yapan korsanlar olmadığını, birçoğunun kendisini yeniçağın bağışıklık sistemi olarak gördüğünü söyledi. Hacker’ların kendilerine yeni amaçlar edindiklerini ve amaçlarının sadece var olan şifreleri kırmak olmadığını belirtti. Keren Elazari, “Örneğin bir hacker diyabet hastaları için doğru miktarda insülin verilmesini sağlayan bir makina geliştirmiş. Artık günümüzdeki en başarılı girişimcilerin birçoğu hacker’ları bünyelerinde barındırıyor” dedi.

Ücretsiz uygulamaların veri üretme amacının gözden kaçırılmaması gerektiğine dikkat çeken Keren Elazari, bilgi çağında markaların bilgi peşinde koştuğunu hatırlatarak “Bir firmanın sunduğu herhangi bir uygulamadan ücretsiz olarak faydalanıyorsanız, bilin ki siz firmaya veri sağlayarak uygulamanın amacını gerçekleştirmesine yardımcı oluyorsunuz.” diyerek kullanıcıları bilinçli olmaları konusunda uyardı.

İcat çıkaran yeni isimler belli oldu

0

TEB_IcatCikarTürk Ekonomi Bankası’nın (TEB), 8 yıldan bu yana inovasyonu ülke gündemine taşıdığı Akıl Fikir Yarışması “Çevik Ol, Sonuç Al” teması ile gerçekleşti. TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici ve TEB İnsan Kaynakları ve İnovasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Nilsen Altıntaş’ın ev sahipliğinde 15 Mayıs, Cuma günü gerçekleşleşen buluşmaya, dünyanın en önemli fikir önderi ve danışmanlarından biri olan “Çevik İnovasyon Gurusu” Langdon Morris de konuşmacı olarak katıldı.

8. Geleneksel TEB Akıl Fikir Yarışması Öğrenci-Yeni Mezun kategorisinde birinci olan Defne Ege Ozan – Ecem Alantuğ – Mustafa Doğa Doğan 20.000 TL ve Bahçeşehir Üniversitesi MBA Bursu, ikinci Fatih Durmaz 10.000 TL ve Bahçeşehir Üniversitesi MBA Bursu, üçüncüsü Eren Erdoğan ise 5.000 TL ödül ve Bahçeşehir Üniversitesi MBA Bursu ve tüm finalistlere iPad hediye edildi.

Müşteri kategorisinde birinci Hakan Gedikoğlu 20 bin TL ödülün yanı sıra Fransa Açık Tenis Turnuvası Roland Garros seyahati, ikinci Ibrahim Cem Sarı 10 bin TL, üçüncü Ömer Faruk Öztürk ise 5 bin TL ödülün sahibi olurken olurken; Jüri Özel Ödülü ise Güney Koreli katılımcı Jihye Kim’in oldu.

2015 yılında yeni açılan Teknolojik Girişim Kategorisi’nde Şahin İncik 10 bin TL, ikinci Sezen Gizem Gürel 5 bin TL, üçüncü Ömür Eselioğlu ise 5 bin TL ödül kazandı. Jüri Özel Ödülü Erdem Erikçi’ye giderken; Sosyal Sorumluluk Ödülü ise Emre Danacı – Erdi Yerebasmaz’ın oldu. Teknolojik Girişim Kategorisi’nde ilk beşe giren bütün finalistler, TEB Girişim Evi’ne katılım hakkı kazandı.

2014 yılında İnovasyonu bir adım öne taşımak amacıyla Türkiye’e bir ilki gerçekleştiren TEB’in Kurumiçi Girişimcilik Programı ödülleri de törende dağıtıldı. Programa 150’den fazla çalışan projeleri ile başvurdu; 40 yarı finalist iç girişimci adayı ve projesi belirlendi. Program ile yenilikçi ve bankanın geleceğini değiştirebilecek projeler üreterek hayata geçirebilecek ‘İç Girişimciler’ yetiştirilmesi amaçlanıyor.

4G ihalesi ertelendi, peki neden?

0

4GSon birkaç gündür, sektörde gizliden gizliye 4G ihalesinin ertelenmesinin kesinleştiği dedikoduları dolaşıyordu. Bazı söylentiler ihalenin tamamen erteleneceği yönündeyken, bazılarında ise ihale tarihinin öteleneceği söyleniyordu.

Bugün, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), resmen ikinci ihtimalin gerçekleştiğini, yani ihalenin ertelendiğini duyurdu. BTK’dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun, 4, 5, 6, 8 ve 9’uncu maddeleri, Elektronik Haberleşme Sektöründe Yetkilendirmeye İlişkin İhale Yönetmeliği’nin 4 ve 16’ncı maddeleri ile ilgili diğer mevzuat hükümlerine istinaden; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın 14.05.2015 tarihli ve 33528 sayılı yazısı ve  ilgili  ihale  komisyonunun  tutanağı  çerçevesinde, IMT  Hizmet ve Altyapılarına  İlişkin Yetkilendirme İhalesi’nin yapılma tarihinin 26.08.2015  tarihine ertelenmesiyle ilgili gerekli değişikliklerin  yapılmasına  yönelik  iş  ve  işlemlerin  yürütülmesini teminen icraya yetki verilmesi hususuna karar verilmiştir.”

Ertelemenin gerekçesi

Yapılan açıklamada belirtilen maddelerde kurumun, yani BTK’nın ihaleyi yapıp yapmamakta serbest olduğu bilgisinin yanında, “ihale kararının karar tarihinden itibaren en geç onbeş işgünü içinde ihale yetkilisi tarafından onaylanabileceği ya da iptal edilebileceği” bilgisi de yer alıyor. Diğer yandan ilgili 16. maddede şartnamede değişiklik yapılmaması gerektiği, bunun sadece maddi veya teknik hatalar ya da eksiklikler olduğu takdirde yapılabileceğine değiniliyor.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın yaptığı resmi açıklamada ise erteleme kararının, ihaleye katılan operatörlerle birlikte alındığına vurgu yapılıyor. “İsteklilerin şartnameye yönelik değişiklik taleplerinin değerlendirilmesi ve ihaleye katılacak isteklilerin teknik ve finansal hazırlıklarını tamamlayabilmek için ilave zaman talepleri üzerine” ifadesinin yer aldığı açıklamada ihalenin 26 Ağustos 2015 tarihine ertelendiği belirtiliyor.

İhale şartlarında değişiklik olacak mı?

4G ihalesine girecek tüm operatörler uzun zamandır teknoloji ve hazırlık olarak 4G’ye hazır olduklarını ifade etmişti. Bu açıdan bakıldığında, Bakanlık açıklamasında yer alan “İsteklilerin şartnamye yönelik değişiklik taleplerinin değerlendirilmesi” ifadesi karşılığını bulmakta zorlanıyor. Bir diğer deyişle konunun operatör talebiyle değil, hükümet tarafındaki karar değişikliği sebebiyle olmasının daha büyük bir ihtimal olduğunu öngörebiliriz.

Peki şimdi ne olacak? İhaleye katılacak isimler zaten belli olduğu -ve mevcut koşullara hazır olduklarını belirttikleri- için şartnamede ufak tefek rötuşlar dışında ciddi bir değişiklik olmayacağını söyleyebiliriz. Daha önce gündeme gelen yerli 4G baz istasyonu gibi teknolojilerin sadece üç ay içinde tamamen hazır hale gelmesi de yine düşük bir ihtimal.

İşin mali boyutunda ise, hükümetin ihaleden 2,3 milyar Avro beklediği zaten açıklanmıştı. Erteleme sonrası bu tutarda da ciddi bir değişiklik olmayacağını düşünürsek, ihalenin ertelenmesini sadece 7 Haziran’daki seçim nedeniyle olduğunu söyleyebiliriz.

Kablosuz şarj otomobillere geliyor

1
Bu teknolojinin işlerlik kazanması için araçların da uygun olması gerekiyor. Infiniti’nin LE Concept modeli buna olanak tanıyan ilk örneklerden biri.

Hemen değil, ama özellikle 2030’dan sonra yollarda çok daha az fosil yakıt kullanan araçla karşılaşılması bekleniyor. Bu, aynı zamanda bugünkü akaryakıt istasyonlarının da dönüşümünü temsil ediyor.

Navigant Research tarafından yapılan bir araştırma, yalnızca araç şarj hizmeti verenlerin bile 11 milyar doların üzerinde bir hacim oluşturacağını gösteriyor. 2014 ila 2023 yılları arasındaki dönemin projeksiyonunu çizen araştırma, yaklaşık 10 yıllık bu dönemde karşılaşacağımız farklı şarj tekniklerini de ele alıyor.

Rapora göre, 2014’te global araç şarj servisi ekonomisi 81.1 milyon dolara ulaştı. Yalnızca 8 yıl sonra, yani 2023 için beklenen büyüklük ise 2.9 milyar dolar.

Otomobilinizi şarj etmek için kablo gerekmeyecek

Bugün kullanılan şarj sistemlerinde alternatif akım ve doğrudan akım teknikleri daha yaygın kullanılmakta. Ancak, pazarı asıl büyütecek olan, alıştığımız kablo ile şarjdan ziyade kablosuz şarj olacak. Burada ise iki farklı yöntemle karşılaşmamız olası.

Yöntemlerden biri, aracınızı bıraktığınız otoparkta bu şarj işleminin gerçekleşmesi. Araç, otoparkta kaldığı süre boyunca zeminin altında bulunan bir sistem aracılığıyla şarj olacak ve teslim almaya gittiğinizde “deposunu” doldurmuş olacak.

Bu yöntemin daha kısa süreli bir versiyonu, yakın gelecek senaryolarında yerini almış durumda. Özellikle şehir içi ulaşımda kullanılan otobüsler için düşünülen sistemde, otobüsün yanaştığı durağın hemen önünde yine zemin altındaki bir sistemle ya da durağın üzerinde, otobüsün üst kısmına denk gelecek şekilde yerleştirilen bir sistemle otobüsü kısmen de olsa şarj etmek mümkün olacak. Hazırlanan konseptlerde otobüs durağının üst kısmının güneş panelleri ile kaplandığını ve gereken enerjinin bir kısmının bu panellerden sağlandığı görülüyor. Durak içinde otobüs şarjı konusunda şimdilik yeterli verim alınamasa da öncelikli amacın, otobüsü bir sonraki durağa götürecek kadar enerji alması olduğunu ekleyelim.

Winter Green Research tarafından 2013 sonunda yayınlanan bir başka araştırma ise, 2019’da kablosuz araç şarjı pazar büyüklüğünün 4.6 milyar dolara çıkacağını öngörüyor. Araştırmanın yapıldığı dönemde 1.7 milyon dolar olduğu belirtilen raporda pazar lideri olarak Bosch’un ismi geçerken, bu alanda yatırım yapan ya da planlayanlar arasında Apple, Google, Intel, Nokia, Duracell, Qualcomm, Samsung ve Texas Instruments gibi teknoloji dünyasının yakından tanıdığı isimler göze çarpıyor.

Şarj eden otoyol şeritleri

Karşımıza çıkacak diğer farklı yöntem ise hareket halinde araçların şarj edilmesi. Özellikle uzun yollarda otomobil, kamyon ya da otobüslerin bu yöntemle şarj ihtiyacını karşılaması için çalışmalar yapılıyor. Bu modelde araçlar, trafik levhalarıyla önceden bildirilmiş “elektrikli şeritlere” girerek, belirli bir hızı aşmayacak şekilde yol alıyor. Şarj işlemi, yukarıda bahsettiğimiz gibi asfaltın altına yerleştirilmiş sistemler aracılığıyla kablosuz olarak gerçekleşiyor. Türkiye için bunu, otobanda 120 ile giderken, 1-2 kilometrelik bir mesafe için hızınızı 50 km’ye düşürmek gibi algılayabilirsiniz. Bugün pek çok araçta bulunan hız sabitlemenin yanında, çeşitli radar sistemleriyle öndeki araçla mesafenin otomatik olarak korunması şarj sırasında yaşanabilecek kazaların önüne geçecektir.

Ancak bu sistemin devreye girmesi için verimlilik ve güvenlik anlamında atılması gereken adımlar bulunuyor. Bu nedenle öncelikle Siemens’in eHighway konsepti gibi uygulamaların daha erken yaygınlaştığını görebiliriz.

 

Hastanelerde biyometrik kimlik doğrulama tekrar başlıyor

0

bioposSosyal Güvenlik Kurumu Biyometrik Kimlik Doğrulama Projesi bugün tekrar uygulanmaya başlıyor. Uygulama sayesinde SGK bünyesinde sağlık hizmeti almak isteyen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları çok daha güvenli ve doğru hizmet alabilecek.

“Halen hem biyometrik kimlik doğrulama sistemi kullanılmaksızın hem de kişinin açık rızasının alınması şartıyla biyometrik kimlik doğrulama sistemi kullanılarak MEDULA sisteminden provizyon alınabilmektedir.” açıklamasını yapan SGK, bugün yeniden başlatılan uygulamaya dair “Mevzuat hükümleri doğrultusunda sağlık yardımları kurumumuzca karşılanan kişilerin özel sağlık hizmeti sunucularına başvurularında istisnai durumlar haricinde biyometrik kimlik doğrulama sistemi kullanılmaksızın MEDULA sisteminde provizyon verilmeyecektir.” bilgisini de paylaştı.

BioPOS ile parmak damar izi doğrulaması nedir?

Parmak damar izi doğrulaması, her insanda benzersiz bir yapıya sahip olan parmak damarı izinin özel bir algoritma ile şifrelenip, Türk teknoloji şirketi Proline tarafından geliştirilen BioPOS cihazı sayesinde analiz edilmesine dayanıyor. Vatandaşlar, sağlık kuruluşlarına yapacakları ilk müracaatta danışma bankolarında kurulacak olan BioPOS cihazlarına parmak damar izlerini kaydettirerek sisteme dahil oluyorlar. Vatandaşların parmak damar izleri SGK merkezinde bulunan sunucularda kriptolu olarak saklanıyor. BioPOS cihazı sağlık hizmeti almaya gelen vatandaşların parmak damar izleri ile T.C. kimlik numaralarını eşleştiriyor ve hizmet almak isteyen vatandaşın kimliğini onaylıyor. Böylelikle haksız hizmet alımının önüne geçilmesi amaçlanıyor.

Türk teknoloji şirketi Proline Bilişim’in Ar-Ge Merkezi tarafından geliştirilen sistem, kimlik mahremiyetini zedelemeyecek kullanım şartlarına uyumlu olarak geliştirildi.

Turkcell’den Büyük Veri yarışması

0

Turkcell_HackhathonYazılım geliştiricilere yönelik olarak düzenlediği uygulama maratonları ile dikkat çeken Turkcell, bu etkinliklere bir yenisini daha ekliyor. Tüm yazılım geliştiricilerin katılımına açık olan Turkcell Big Data Hackathon 23-24 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

Yarışma, Turkcell Big Data Hackathon Kod Yarışması ve Proje Yarışması olmak üzere iki bölümden oluşacak. Bireysel katılım esasına göre gerçekleşecek olan Kod Yarışması, zorluk dereceleri farklı olan 10 sorudan oluşacak, doğru cevaplanan sorulardan alınan puanlara göre sıralama yapılacak. Bireysel veya ekip olarak katılımın mümkün olduğu Proje Yarışması’nda ise katılımcılardan sahip oldukları yazılım fikrini hayata geçirebilecek şekilde olgunlaştırmaları bekleniyor. Proje yarışmasında; fikirlerin müşteri ihtiyaçlarını karşılaması, iş modelinin belirlenmesi, sistem mimarisinin ve kodlama için gereksinimlerinin çıkartılması hedefleniyor.

23 Mayıs 2015 Cumartesi günü saat 09.00’da başlayacak olan etkinlik, 24 Mayıs 2015 Pazar günü Turkcell Teknoloji Grubu Genel Müdür Yardımcısı İlker Kuruöz’ün katılacağı ödül töreni ile sona erecek. Hackathon’un Kod Yarışması bölümünde başarılı olan ilk üç yazılım geliştiriciye sırasıyla MacBook Pro, MacBook Air ve iPad hediye edilecek. Proje Yarışması’nda ise ilk üçe giren grup üyeleri, grup başı 1.000 dolarlık Microsoft Azure hediye çeki ve gruptaki her üye için Turkcell’in geçtiğimiz hafta lanse ettiği T serisi akıllı telefon ailesinin en yeni üyesi Turkcell T60 kazanacak.

Türkiye’nin verisi HDS ile dönüşecek

0

Bilgi teknolojileri ve çözümleri ile kurumların çevikliklerinin artırılmasına ve bilgi ile  inovasyon sağlayarak rakiplerinden farklılaşmasında öncü rol alan Hitachi Data Systems (HDS), Sosyal Inovasyon konusundaki odaklanarak  daha sağlıklı, güvenli ve refah bir toplum yapısının veriyi doğru kullanmaktan geçtiğine inanarak çalışmalarını sürdürüyor. Dünya çapında 100’den fazla ülke ve bölgede faaliyet gösteren HDS, 2012 yılından bu yana Türkiye ofisiyle hizmet veriyor. Bir BT altyapı sağlayıcısından bilgi çözümleri şirketine dönüşen HDS, bulut bilişim, içerik, mobilite ve büyük veri gibi yenilikçi teknolojilere liderlik ederken Hitachi’nin endüstriyel uzmanlıklarını da kullanarak hem başarılı olup hem de insanlığa değer katacak çözümler geliştirilebileceğini gösteriyor.

Türkiye EMEA Bölgesi’nde en hızlı büyüyen ülke
Gelişmekte olan EMEA bölgesinde en hızlı Türkiye’de büyüyen HDS, bu doğrultuda dünyada eşi görülmemiş bilgi ve yönetim teknolojileri ile işletmelerin ihtiyaç duyduğu veri odaklı dönüşüme öncülük ederken nesnelerin interneti kavramını daha anlamlı hale getirmenin yanı sıra bulut çözümleri ve hizmetleriyle bulunduğu tüm ülkelerdeki gelişime katkı sağlıyor. Fortune 100 listesinin yüzde 70’i Fortune Global 100 listesinin yüzde 80’i HDS’nin müşterileri arasında yer alıyor. Ethisphere Enstitüsü tarafından 2015 yılında dünyanın en etik şirketleri arasında gösterilen HDS, bu başarıyı beş yıldır üst üste tekrarlıyor.

Son 5 yılda 25 milyar dolarlık Ar-Ge yatırımı yapan HDS, dünyada her gün üretilen veriyi işleyip tüm insanlığa faydalı sonuçlar sağlamayı hedefliyor. HDS Türkiye Genel Müdürü Serdar Sayar, HDS’nin kurum kültürü ve Türkiye’deki hızlı büyümesiyle ilgili şunları söylüyor:

“Hitachi, yaklaşık 25 yıldır Türkiye’deki iş ortakları aracılığıyla çalışmalarını sürdürüyordu. Bu temsili doğrudan açtığı ofisle sürdürmek isteyen Hitachi, 2012 yılında HDS Türkiye Ofisi’ni kurarak Türkiye’deki müşterileri ve iş ortaklarıyla birebir iletişime geçme kararı aldı. Türkiye’de kurulduğu günden bu yana çift haneli büyüme rakamlarına ulaşmanın yanı sıra veriden enformasyona giden yolda liderliğimizi sürdürüyoruz.”

Verinin arşivlenmesi, korunması, mobil hale getirilmesi ile bütünleşik sistemler ve altyapı platformlarıyla sadeleşmeye odaklandıklarını, değişik endüstrilerdeki uzmanlıklarımız ile büyük verinin analizi ve bulut bilişim gibi önemli trendlere öncülük ettiklerinin altını çizen Sayar, “Türkiye’deki işletmelerin yeni eğilimlere ve düzenlemeleri kolayca hayata geçirebilmeleri için çalışıyoruz. Bu konuda bir altyapı sağlayıcısının çok daha ötesine geçerek sosyal inovasyon altında büyük verinin sektörel birikimlerimizi de kullanarak analiz edilmesi ile sağlanacak avantajları kurumlara yansıtmayı hedefliyoruz” diyor.

Çin’de 4G aboneleri 500 milyona ulaşacak

0

4GABI Research tarafından yapılan bir araştırma, Çin’in en fazla 4G abonesine sahip ülke olacağını ortaya koydu. 2014 sonunda 100 milyon LTE abonesi bulunan ülkede, 2015’in sıçrama yılı olması bekleniyor.

Bu hızlı artıştaki en önemli etken ise Mart 2015’te verilen lisanslar. Ülkenin iki büyük mobil operatörü China Unicom ve China Telecom tarafından alınan lisanslar sonucu yaşanacak hızlı abone artışı, ülkeyi halen en fazla 4G-LTE abonesinin bulunduğu ABD’nin önüne taşıyacak.

Aynı araştırmaya göre, dünyada LTE abonelerinin sayısı sadece 2014’ün son çeyreğinde 149.1 milyon arttı. 3G abone sayısının, 2015-2020 arasında 3.5 milyara çıkacağını öngören araştırmaya göre 2G aboneleri 2020’de 1.69 milyara yükselecek.

4G abonelerinin dünyadaki dağılımına bakıldığındaysa Asya-Pasifik bölgesinin yüzde 48,6’lık payla lider olduğu görülüyor. Bu bölgeyi Kuzey Amerika ve Batı Avrupa takip ediyor.

Tesla’nın ev bataryası 800 milyon dolar topladı

0

tesla_powerwallTesla CEO’su Elon Musk, Bloomberg’e verdiği bilgilere göre, devasa batarya üretim fabrikasını yeterli bulmuyormuş. 30 Nisan’da gerçekleştirilen yeni nesil bataryalar için ilk alıcı rezervasonlarındaysa 800 milyon dolar değerinde sipariş söz konusu olduğunu söyleyen Musk’ın bu açıklaması, Tesla’nın 2015’in birinci çeyreğindeki otomobil satışlarından elde ettiği gelir ile neredeyse eşit.

İşin “unutulmaması gereken kısmı” ise 800 milyon dolarlık bu değerin henüz tam olarak kazanca dönüşmemiş olması. Powerwall ev depolama bataryaları başta olmak üzere, yapılan ön siparişlerin tamamı satışa dönüşmüş olmayacak. Zira arzu eden herkes anlaşma imzalamadan ya da ön ödeme yapmadan bu teknoloji için başvuru yapabiliyor. Tesla Motors’un Model X isimli yeni aracında ise müşterilerin 5 bin dolar depozito ödemeleri gerekiyordu.

Musk, şirketinin 2016 yılı ortasına kadarki bataryaları şimdiden ön siparişe ayırdığını ve bahsi geçen miktarın sadece yüzde 20 civarındaki bir kısmının brüt kâr olacağını söylüyor.

Yenilenebilir enerji kullanımı için önemli bir adım olan bu batarya teknolojisi için Bloomberg Business’ın paylaştığı veriler şu şekilde sıralanıyor;

– Powerwall ev bataryaları mekanların çatı katlarında yer alacak ve şimdiye kadar 38 bin adet ön sipariş almış,
– Bazı müşteriler birden fazla adette batarya talep etmiş.
– Powerall iki ayrı model ve fiyat ile geliyor: 3 bin ve 3 bin 500 dolar.
– Toplam Powerall sipariş değeri 178.8 milyon.

Elon Musk tarafından paylaşılan bilgiler ise şu şekilde;

– Şirket ticari temelli batarya satışı için 2 bin 500 rezervasyon almış, Bu modeller tek bir inşaa için 10 adet Powerpack demek oluyor. 25 bin adet ürün ise 2.5 milyon kilowatt saate eşit.
– Her bir kilowatt/saat için Powerpack ederi: 250 dolar.
– Toplam Powerpack siparişi şimdiye kadar 625 milyon dolar değerine ulaştı.

Üç boyutlu deneyim ile el anatomisinde uzmanlaşın

0

boneboxDassault Systèmes tarafından hazırlanan “Bones Box”, oyuncuların konsantrasyon, bellek, hızlı düşünme ve kıvraklık kabiliyetlerini kullanarak rekor süre içinde eldeki tüm kemikleri doğru şekilde birleştirmelerini isteyen çevrimiçi, 3D ve gerçek zamanlı bir “serious game” (eğitim amaçlı oyun).

Günlük işlevine bakıldığında ne kadar karmaşık olduğunu anlamanın zor olduğu bu önemli insan vücudu parçasının kemik yapısında uzmanlaşmak isteyen herkes, oyunla becerilerini test edebiliyor. İnsan iskeletindeki farklı şekil ve boyutlardaki 206 kemikten 27’si bir araya gelerek parmaklar, avuç içi ve bileği oluşturuyor.

Bones Box, Paris-Descartes Üniversitesi’ndeki dijital teknolojiler ve simülasyonlar üzerinde çalışan tıbbi eğitim amaçlı üniversite laboratuvarı ve European Georges Pompidou Hospital’da el, üst uzuvlar ve periferik sinir cerrahisi bölüm başkanı Profesör Emmanuel Masmejean ve iLumens işbirliği ile geliştirildi.