KOBİ’ler buraya

0
Fujitsu; nihai müşteri ve onların kanal ortaklarına yönelik, giriş seviyesinde güçlü depolama sistemleri sunuyor. Yeni Fujitsu ETERNUS DX60 S3; küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) artan veri yönetimi ihtiyacını karşılamak amacıyla etkin bir maliyet çözümü sunuyor. Özel müşteri desteği sağlayan Fujitsu SELECT iş ortakları tarafından satışı yapılan sistem; kurulum, yapılandırma, işletme ve bakımının kolaylığıyla ön plana çıkıyor. Sistem, uygun maliyetle sürekli artan veri miktarlarının yönetilmesini ve depolanmasını sağlıyor. ETERNUS DX60, daha önceki sürümlerle karşılaştırıldığında; daha hızlı bağlantı arabirimi, yüksek performansı, iyileştirilmiş fiyat-performans oranı, iki katına çıkarılan önbellek boyutu ile geliştirilmiş snapshot ve replikasyon özellikleriyle dikkat çekiyor. Sistem diğer yandan, genellikle daha pahalı ve yüksek sınıf sistemlerde bulunan sanallaştırılmış sunucu ortamları desteği ve Thin Provisioning gibi kurumsal özellikleri de bünyesinde barındırıyor. Ayrıca geleneksel kapasite tabanlı modellere oranla daha öngörülebilir lisanslama modeli kullanan, daha zengin özellikler içeren ETERNUS SF sürümüne de yükseltilebiliyor. Fiyatlandırma ve kullanılabilirlik Fujitsu ETERNUS DX60 S3 depolama sistemi, dünya çapında yaygın kanal ortakları aracılığıyla ya da Fujitsu’dan direkt olarak temin edilebiliyor. ETERNUS SF Express depolama yönetimi paketi de fiyata dahil olarak sunuluyor.

Türkiye’de eSpor profesyonel ligine kavuştu

0
Türkiye’de eSpor kavramının en büyük destekçisi Riot Games Türkiye, gnçtrkcll ve Coca-Cola Zero işbirliğiyle Türkiye’nin ilk profesyonel eSpor ligi olan ‘League of Legends Şampiyonluk Ligi’nin başladığını düzenlediği basın toplantısıyla duyurdu. Dünyada milyonlara hitap eden eSpor heyecanını Türkiye’ye taşıyan Şampiyonluk Ligi, sezon boyunca profesyonel takımların çekişmeli mücadelesine sahne olacak. İnternet üzerinden canlı yayınlanacak Lig boyunca gerçekleştirilecek müsabakalar sonucunda final mücadelesine hak kazanan takımlar, Ağustos’ta gerçekleştirilecek muhteşem finalde Türkiye Şampiyonluğu için mücadele edecek. Şampiyon takım ise uluslararası arenada Türkiye’yi temsil edecek. Beşiktaş, eSpor liginde mücadele edecek dünyadaki ilk spor kulübü oldu Türkiye’nin ilk ‘Profesyonel eSpor Ligi’ni hayata geçirmenin eSpor’u desteklemek adına ortaya koydukları çabalar için önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Riot Games Türkiye eSpor Yöneticisi Bora Koçyiğit, şunları söyledi: “Riot Games olarak Türkiye’de eSpor kavramını daha geniş kitlelerle buluşturmak ve yaygınlaştırmak için büyük çaba gösteriyoruz. Bu çabalarımız neticesinde dünyada bir ilk gerçekleşti ve Beşiktaş profesyonel eSpor ligine dahil oldu. Bunun bir benzeri daha yok. Geçtiğimiz yıl 10 binden fazla kişinin katılımıyla Ülker Sports Arena’da gerçekleştirdiğimiz League of Legends Türkiye Finali’nden lider ayrılan takımın Dünya Şampiyonası’nda bölge elemelerine kadar yükselmesi bizim için büyük bir adımdı. Bu yıl gnçtrkcll ve Coca-Cola Zero işbirliğiyle bu vizyonumuzu bir adım daha ileri taşıdık ve Türkiye’nin ilk Profesyonel eSpor Ligi olan Şampiyonluk Ligi’ni hayata geçirdik.” Türkiye’de lisanslı eSporcu sayısı 3 bine yaklaştı Tüm dünyada kısa sürede büyük hayran kitlelerine ulaşan eSpor, ülkemizde de büyük bir ilgiyle karşılanıyor. Türkiye’de eSpor adına 7 bin 757 kayıtlı takım, 42 bin 664 takıma kayıtlı oyuncu ve 2 bin 560 lisanslı sporcu yer alıyor. Riot Games eSporun gelişmesi için 2014 yılı içerisinde 700’den fazla turnuva gerçekleştirdi. Onbinleri statlarda, milyonları ekran başında topluyor eSpor, seyirci konusunda da büyük bir kitleyi peşinden sürüklüyor. Geçtiğimiz yıl 12 Temmuz’da gerçekleştirilen League of Legends Türkiye Büyük Finali için 10 binden fazla eSpor sevdalısı Ülker Sports Arena’ya akın etmiş, 265 bin 550 kişi final mücadelesini bilgisayarları başından canlı olarak izlemişti. Seul’de gerçekleştirilen League of Legends Dünya Şampiyonası finali de 27 milyondan fazla izleyiciyi ekrana bağlamıştı.

15 milyar dolar değerinde ama kimse tanımıyor

0
Şirketlerin öncelikli amacı kâr elde etmektir. Tüm yeni ürünler, Ar-Ge çalışmaları hep kârı olabildiğince yukarı çekmeyi hedefler. Pazarlama faaliyetleri yapılan işe göre minimum düzeyde tutulabilir. Böyle bir durum şirketin isminin herkes tarafından duyulmasına engel olsa da şirketin cirosunu ya da piyasa değerini küçültmez. Tabii faaliyet gösterdiği sektöre ve hedef kitlesine bağlı olarak… Üstteki tanıma uygun olan Palantir Technologies, Silikon Vadisi‘nin gizemli şirketlerinden biri olarak biliniyor. Yaptığı işin odağında gizlilik bulunmasında bunun önemli bir rolü var. Zira şirketin müşterileri arasında ABD hükümeti, askeri kurumlar ve Wall Street de var… Palantir, geçtiğimiz Kasım ayında 15 milyar dolarlık değere ulaştı ve yeni yatırımlar ile birlikte yükselişine devam ediyor. 11 yıllık şirket, ABD hükümetine ve Wall Street’e veri avcılığı için çeşitli yazılımlar satıyor. Şirket, geçtiğimiz yıl bu sayede 500 milyon dolar gelir elde etmeyi başarmış. Aralık 2013’te 9 milyar dolarlık değere sahip olarak gösterilen Palantir, Wall Street Journal’ın milyar dolarlık startup’lar listesinde Uber ve Çin’in yükselen gücü Xiaomi‘nin hemen ardından üçüncü sırada yer alıyor. Geride bıraktığı isimler arasında Dropbox, Airbnb ve SpaceX gibi şirketler olduğunu belirtmemiz gerek. Hükümet bürolarına veri toplama için yazılımlar satan geliştirici şirket, ürettikleri içerikler sayesinde çok sayıdaki veriyi birbiri ile ilişkilendirerek önemli işlere imza atıyor. Telefon numaraları, banka hesapları, arkadaş listeleri, fotoğraf ya da ehliyetler gibi veriler kısa sürede dikkatlice inceleniyor. Hatta iddialara göre Palantir’in yazılımlarından biri ile Usame Bin Ladin‘in takibi de gerçekleştirilmiş. ABD hükümeti anlaşmalarını paylaşan USAspending.gov adresindeki verilere göre FBI gibi kurumlar şirkete 215 milyon dolarlık ödeme yapmış. Şirketin en büyük alıcıları arasında aynı zamanda bankalar, sigorta şirketleri, perakendeciler, sağlık hizmetleri ile gaz ve petrol markaları bulunuyor.

Super Mario yapay zeka ile buluştu

0
Almanya’daki Tubingen Üniversitesi araştırmacılarının yürüttüğü çalışmada Gameboy platform oyunu Super Mario Advance yeniden programlandı. Çalışmanın neticesinde Mario karakteri kendi kendine hareket edip, mantık yürütebilen bir forma kavuştu. Newsweek’te yayınlanan yazıya göre dinleme, konuşma, öğrenme ve duyguları tecrübe etme şansı sunulan sanal süper kahraman aynı zamanda yaptığı hatalardan da ders alıyor. Öte yandan farklı işlemlerin ne gibi getirileri olduğunu da öğrenebilen karakter örneğin bir altın para aldığında ve para miktarı yükseldiğinde açlığının ortadan kalktığını görüyor. Tekrar acıktığında ise otomatik olarak altın paraların peşine düşüyor!
Araştırmanın başındaki biliminsanı Martin Butz ses tanıma ve öğrenme sistemi üzerine de konuşuyor. Butz’ın dediğine göre sıradan ve basit cümleleri anlayabilen karakter, bir süre sonra kendine bir veri tabanı oluşturuyor. Üstelik de içerisinde bulunduğu dünyada nasıl ve nerede hareket etmesi gerektiğini öğreniyor. Sadece eğlence için başlandığı söylenen projede motivasyonlarının bilişsel bilimlerin nasıl araştırma yaptığını resmetmek olduğunu söyleyen isim, eğer bu kurallar işe yarıyorsa, merak, otonom, dünya ile olan bağ ve onla iletişim konularında nasıl uyumlu sonuçlar yaratılabileceğini öğrenmeyi hedeflediklerini ekliyor.

Avrupa, ABD şirketlerine yeni zorunluluklar getiriyor

0
Avrupa Parlementosu üyesi ve Enformasyon Cemiyeti başkanı Viviane Reding, yaptığı açıklamalar ile ABD’li pek çok büyük şirkete yeni kurallar getirmekte kararlı olduklarını tekrarladı. Avrupalı hükümet yetkilileri ve yasama organları aylardır Google, Amazon ve Facebook gibi markalar ile vergilerden tutun da gizliliğe kadar pek çok konu hakkında çatışma halindeydi. Hatta komisyon, Google’ın meşhur antitröst yasasına karşı çalıştığını iddia etmiş ancak şirket tarafından bu itham reddedilmişti. Amerikan şirketlerinin Avrupa’ya gelerek istedikleri gibi hareket ettiklerini ve yasalar yokmuş gibi davrandıklarını söyleyen Reding, Avrupalı firmaların yasalar ile uğraşırken, ABD’li rakiplerin bunu fırsata da çevirdiğini ekliyor. Öte yandan Arupa Birliği ile ABD arasındaki veri güvenliğini güvence altına alan Safe Harbor anlaşması hakkında da konuşan isim, Avrupalı yetkililerin “Brüksel’de bize yasayı değiştirmek ya da ortadan kaldırmak için baskı yapıyorlar.” sözlerine de yer verdi. Safe Harbor anlaşması, bu sözleşmeye katılan ABD’li şirketlerin Avrupa yasaları altında “veri güvenliği” gerekçeli davalardan korunmasına olanak sağlıyor. Bu anlaşma, ABD’de operasyonlarını yürüten Avrupalı şirketlere aynı güvenceyi sağlaması gerekirken, veri ihlallerine sebep olabiliyor. Avrupa Birliği raporunda ise, Avrupalı vatandaşların Safe Harbor başlığı altında kişisel verilerinin ABD’li makamlara ulaştığını ve AB’deki halleri ile benzerlik gösteremeyebileceği bilgisi yer alıyor. Brüksel’deki ABD büyükelçiliğinden açıklama gelmezken, ABD daha önce uluslararası veri transferinin uluslararası ticaret için çok önemli olduğunu ve AB ile bu konuda ortak paydada buluşmak istediklerini söylemişti.

SimpliVity, Türkiye’de Avnet ile çalışacak

0
Avnet_HakkiEren
Avnet Genel Müdürü Hakkı Eren
2009 yılında Amerika’ da kurulan ve BT’yi kurumlar için daha kolay hale getirmek sloganı ile yola çıkan SimpliVity, sunucu, depolama ve yedekleme altyapılarını tek bir mimaride buluşturan OmniCube ve OmniStack ürünülerinin Türkiye’deki satış ve pazarlama konularında Avnet ile anlaştı. Geleneksel altyapıların karmaşıklığını ve yüksek işletme maliyetlerini ortadan kaldıran OmniCube ürün ailesi ile müşterilerine çözümler üreterek maliyet avantajı sağlayan SimpliVity, kısa zamanda Türkiye pazarında önemli bir pay elde etmeyi hedefliyor. Avnet Türkiye Genel Müdürü Hakkı Eren, Avnet’in günden güne büyüyen ekosisteminin sağladığı güven ve memnuniyetin Avnet’in tercih edilme sebebi olduğunu belirterek, “Teknolojiyi tüm dünyadaki müşterilerimiz için iş çözümlerine dönüştürüyoruz.  Türkiye pazarında Avnet’in katma değerli hizmetlerinin SimpliVity’nin büyümesine katkı sağlayan en önemli kaynaklardan biri olacağını ve şimdiye kadar olduğu gibi Avnet olarak en son teknolojik ürün ve hizmetlerle Türkiye’nin teknolojik altyapısının gelişiminde önemli bir rol oynadıklarını” ifade etti. Converged olarak adlandırılan ve birçok farklı çözümün yeteneklerini üzerinde barındıran bu tip yeni ürünlerin oluşturduğu kategorinin hızla büyümesini beklediklerini söyleyen Eren, iş ortaklarımız ve son kullanıcı nezdinde bu kategoride teknik bilgi ve deneyim olarak en güçlü distiribütörün Avnet olacağını sözlerine ekledi. SimpliVity Bölge Müdürü Tarcan Serdaroğlu ise, “Bu anlaşmayı yaparken Avnet ile birlikte pazarda önemli avantajlar kazanacaklarına inandıklarını ve  katma değerli servisleri sayesinde özel bir iş modeli ile çalışan Avnet’in SimpliVity ürünlerinin yaygınlığı ve tercih edilmesi noktasında önemli bir güç olacağını belirtti. “OmniCube ürünleriyle veri yönetimini, bilginin korunmasını ve geleneksel çözümlere göre daha kolay şekilde yönetilebilmesini, sermaye masraflarını ve işletme giderlerini arttırmadan sağlıyoruz. Veri merkezlerindeki geleneksel altyapılarının karmaşıklığı ve yüksek masraf yükü gibi etmenler göze alındığında, farklı BT birimlerini tek çatı altında, kolay yönetilebilen sistem içerisinde sunan çözümler, tüm dünyada şirketlere önemli maliyet ve rekabet avantajı sağlıyor.” dedi. SimpliVity’nin ürettiği OmniCube CN ailesi, sektördeki ilk Hyper-Converged (Bütünleşik Altyapı) ürünlerinden biri olarak Türkiye pazarına girdi, VMware vCenter üzerinden yönetilen ve Hyper-Converged mimarisine sahip SimpliVity çözümünün sunucu, veri depolama ve yedekleme gibi geleneksel altyapı bileşenlerini tek çatı altında toplayıp, karmaşıklıklarını ortadan kaldırarak sanallaştırılan sistemlerin,ve uygulamaların  yönetimini kolaylaştırdığı açıklandı.

Ingame Group ve Semih Saygıner’den işbirliği

0
IngameGroup, Facebook’taki ilk 3D bilardo oyunu Pool Elite için dünya bilardo şampiyonu Semih Saygıner ile 5 yıllık bir işbirliği yaparak, Türk oyun sektöründe bir ilki daha gerçekleştirdi.Dijital oyun pazarına, yerli yapım oyunları ve önemli yatırımlarla yeni bir soluk getiren IngameGroup, bünyesinde yer alan Elite Oyun stüdyosu tarafından geliştirilen en büyük projelerinden biri olan Pool Elite oyununu dünya çapında Semih Saygıner ile birlikte tanıtacak. Oyun yayıncılık faaliyetleri ise yine IngameGroup bünyesinde yer alan Lokum Oyun tarafından gerçekleştirilecek. Pool Elite oyunu ile Semih Saygıner’in işbirliğinin duyurulduğu basın toplantısı 21 Ocak Çarşamba günü Sofa Hotel Nişantaşı’nda yapıldı. Toplantıda konuşan IngameGroup Kurucu Ortağı Tuncay Büyükoğlu şunları söyledi: “Dijital bilardo tutkunlarının yeni adresi olan Pool Elite,Facebook üzerindeki bilardo oyunları arasında zirveyi hedefleyen bir oyun.Her tür bilardo oynayan oyuncu tarafından dünyaca tanınan Semih Saygıner’in bizim için doğru isim olduğu ortadaydı. Kendisi oyunun fiziğine de önemli katkılar sağladı. Dünya çapında oyun tanıtımı ve etkinliklerde birlikte yoğun olarak çalışmaya devam edeceğiz.” 50 milyon dijital bilardo oyuncusu var Dünyada 50 milyon dijital bilardo oyuncusu olduğunu belirten Tuncay Büyükoğlu, Pool Elite ile bu pazarın yüzde 10’una ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Tuncay Büyükoğlu, Pool Elite ile ilgili şu bilgileri verdi: “Pool Elite dijital bilardo oyunları arasında yeni bir soluk oldu. Oyun şu an Facebook’ta bilardo oyunları arasında beşinci sırada bulunuyor. Oyunumuzu dünyanın 150’den fazla ülkesinden aylık olarak yaklaşık 400 bin kişi oynuyor. İki yıl içerisinde ilk iki oyundan biri olmayı hedefliyoruz. PoolElite’i Semih Saygıner’in de katkılarıyla 3D en gerçekçi bilardo oyunu olarak geliştirdik. Oyun, çoklu dil desteği ile İngilizce, Portekizce, İspanyolca, Türkçe, Tayca ve Koreceoynanabiliyor. Cross platform yapısıyla yakında bilgisayarın yanı sıra Android, IOS yazılımlı mobil cihazlarda da oynanabilecek olan Pool Elite, E-Spor’a da uygun altyapıya sahip.” Konuşmasında Türkiye oyun pazarı hakkında da bilgiler veren Tuncay Büyükoğlu, Türkiye’nin son 6-7 yıl içinde önemli büyüme gösterdiğini, pazarın yıllık 300 milyon doları aştığını söyledi. Büyükoğlu oyun sektörünün, müzik ve sinema endüstrilerinin toplamından açık ara daha büyük pazar haline geldiğini sözlerine ekledi. Semih Saygıner: “Pool Elite turnuvaları da olacak” Toplantıda konuşanSemih Saygıner ise bilardoya geri döndüğü dönemde yapılan bu işbirliğinin kendisine ayrı bir heyecan yaşattığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyada bilardo alanında isim yapmış bir Türk sporcusu ile dünya çapında başarı hedefleyen bir Türk şirketinin birlikteliği büyük önem taşıyor. Dünya çapında çok güzel bir işbirliği yaptığımızı düşünüyoruz.  Oyunumuza güveniyoruz. Oyunun gelişim aşamalarında da Pool Elite ekibine katkılarım oldu. Benim de tecrübelerimle oyunu gerçekliğe en yakın hale getirdik. Önümüzdeki dönemlerde dijital bilardo tutkunlarının katılabileceği Pool Elite turnuvaları da yapacağız. Böyle bir oyunun marka yüzü olmaktan dolayı çok mutluyum. Hem gerçek hayatta hem de dijital platformda bilardoya dönmüş oldum.” Semih Saygıner, PoolElite’in aynı zamanda Türkiye’de bilardo sevgisinin yaygınlaşmasına katkıda bulunacağını belirterek, “Sosyal medya günümüzün en büyük gerçeği. Facebook platformunda bu oyunla tanışan birinin gerçek hayatta da bilardo oynayacağını ve bu oyunu seveceğini düşünüyorum” dedi.

12. eTR Ödülleri sahiplerini buldu

0
TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) tarafından, Vodafone Türkiye ana sponsorluğunda düzenlenen “12. e Türkiye (eTR) Ödülleri” hakkında Dijital Türkiye Platformu Koordinatörü Behçet Envarlı ile konuştuk.

Shazam milyar dolar sınırına ulaştı

0
“Bu şarkı neydi?” sorusunun yanıtını bulma konusundaki yetenekleri sayesinde uzun yıllardır müzikseverlerin en sevdiği uygulamalar arasında bulunan Shazam milyar dolarlık şirketler arasındaki yerini aldı. Dünya genelinde 100 milyon aktif mobil kullanıcıya ulaşan Londra merkezli şirket geçtiğimiz günlerde 30 milyon dolarlık yeni bir yatırım almıştı. İşte bu yatırım, milyar dolarlık değere sahip şirketler kulübüne üyeliğin kapısını açmış oldu. Bu başarının ardında Shazam’ın yıllar içindeki gelişiminin önemi büyük. 2002’de SMS yoluyla hizmet vermeye başlayan Shazam, bugün mobil uygulamalarının haricinde Shazam for Mac ile mobilin dışına da çıkmış, akıllı televizyonlara da geçiş yapmıştı. Yeni yatırım sonrası şirketin farklı ülkelerdeki sekiz ofisini artırması ya da yeni çözümler sunması şaşırtıcı olmayacak.

Citrix’ten dört yeni ürün

0
Citrix, XenMobile kurumsal mobilite yönetimi (EMM) çözümünün yeni sürümünü duyurdu. XenMobile 10, son kullanıcıların mobilite deneyimini optimize ederken, BT dağıtım ve yönetim süreçlerini de otomatize ediyor ve basitleştiriyor. Bu lansman, XenMobile paketinin bir parçası olan kolaylaştırılmış iş akışları için etkili tasarım yenilikleri içeriyor ve bu bakımdan kullanıcıların mobil cihazlarıyla en iyi şekilde iş yapma deneyimi elde etmelerini sağlıyor. BT ekipleri için yeni sürüm, mobil uygulamaların, verilerin ve aygıtların yönetimini ve dağıtımını basitleştiren birleşik bir EMM platformu sayesinde, işletmelere kolayca ölçek değiştirebilmeleri için esneklik ve güvenlik sunarken büyüyen mobil iş gücünü de destekliyor. XenMobile, mobil kullanıcılara optimize edilmiş bir iş deneyimi sunmak üzere eksiksiz bir iş verimliliği uygulama seti sunuyor. Yeni sürüm, yoğun kullanıcılar için toplam deneyimi geliştiren ve XenMobile bütünleşik iş uygulamaları paketiyle yeni iş akışları oluşturmalarını sağlayan çok sayıda tasarım geliştirmesi sağlıyor. Citrix, tanıtımı 2015 yılının birinci çeyreği için planlanan önde gelen ürün gamı XenApp ve XenDesktop için çıkacak olan yeni özelliklerin ve teknolojilerin duyurusunu yaptı. Yeni özellikler, müşteriler tarafında kullanıcılara eşsiz bir deneyim yaşatacak en son geliştirmeleri sunmak, yeni güvenlik özellikleri eklemek ve uygulama ve masaüstü temini için artan esneklik sağlamak üzere mevcut XenApp ve XenDesktop dağıtımlarına güncelleme eklentisi olarak kullanılabiliyor. Özellikler bakımından yapılan yükseltmeler, Citrix müşterilerinin mevcut ortamlarından katma değer kazanabilmeleri için en son uygulama ve masaüstü sanallaştırma gelişmelerinden yararlanmalarını sağlayacak. Citrix, işbirliğini, güvenliği ve performansı artıracak aşağıdaki özellik yükseltmelerinin lansmanını 2015 yılının birinci çeyreğinde yapacak.
  • Lync İyileştirme Paketi – Citrix, Lync 2013’ün Linux ve Mac ile çalışan cihazlardaki kullanımını genişletmek için Microsoft Lync HDX İyileştirme Paketini güncelleyecek ve kullanıcıların tümleşik iletişimden eksiksiz bir şekilde yararlanmalarını kolaylaştırmak üzere yeni sesli iletişim özellikleri getirecek.
  • Yönetici Oturum Kaydı – BT ve güvenlik yöneticilerine kullanıcı oturumları ile ilgili daha ayrıntılı kavrayış kazanma imkânı veren bu özellik sayesinde denetimlerin kalitesi artacak ve sorun giderme yetenekleri daha proaktif bir hale gelecek.
  • XenServer 6.5 – XenServer hipervizörü üzerinde XenApp ve XenDesktop çalıştıran müşteriler için XenServer 6.5’e yapılan yükseltme, özellikle tasarımcılar ve mühendisler gibi yüksek kaliteli grafik performansı talep eden kullanıcılar açısından faydalı olacak.
Citrix yeni nesil XenServer’ı tanıtıyor Citrix, şirketin açık kaynak Xen Projesi hipervizörüne dayalı ticari sanallaştırma platformunun en yeni sürümü olan XenServer 6.5’i duyurdu. XenServer, müşterilerinin en yeni donanım ve işletim sistemi platformlarından yararlanmalarını sağlayan tam bir 64-bit çekirdek mimarisi sunuyor. Ayrıca kurumsal sınıf ağ yapılarını, depolamayı ve iş yükü yönetimini destekliyor. XenServer, hipervizördeki izinsiz değişiklikleri algılayarak uygulamaların potansiyel tehlike içeren bir makinede çalışmalarını engelleyen Intel Güvenilir Yürütme Teknolojisi’ni (Intel TXT) destekliyor. Citrix, modern çalışma alanlarını düzene koyan bütünleşik altyapı için yeni yazılım çözümlerini tanıtıyor Citrix, ayrıca yakın zamanda Sanbolic’ten aldığı yazılım tanımlı depolama yeteneğinden de faydalanarak modern çalışma alanlarının sunumu konusunda tam entegre bir yazılım çözümü olan Citrix WorkspacePod’ın da tanıtımını yaptı. Teknoloji iş ortakları ile işbirliği içinde Citrix, Windows, Web ve Linux gibi uygulamalar da dahil olmak üzere uygulama temini maliyetlerini ve karmaşıklığını azaltmak amacıyla entegre işlem, depolama ve ağ iletişimini de içeren hazır paketlenmiş teklifler geliştirmekte. Müşteriler ve iş ortakları; üstün ve öngörülebilir bir performans ile binlerce kullanıcıya kadar ölçekleme yapabilen çalışma alanı çözümleri dağıtmak ve yüksek kaliteli sezgisel son kullanıcı deneyimleri sunmak amacıyla WorkspacePod’ları kullanabilirler. WorkspacePod teknik ön izlemesi, 2015 yılının birinci çeyreğinde kullanıma sunulacak. Citrix WorkspacePod’lar, mobil çalışma alanı pazarında kullanıcı başına sunduğu uygun maliyetlerle basit ve ölçeklenebilir bir bütünleşik altyapı sağlayacak.

BTK telekom firmalarının yetki iptallerine başladı

0
Birkaç hafta önce medyada çıkan haberler, BTK‘nın bugüne kadar yetki verdiği çeşitli servis / hizmet sağlayıcıların yetkilerini ellerinden alacağını içeriyordu. BTK, sabit telefon hizmeti veren kurumları içeren bu haberlerle ilgili bir açıklama yayınlamış, sabit telefon hizmeti vermek isteyenlerin yalnızca kullanım hakkı ile yetkilendirileceğini duyurmuştu. Konu o dönem için kapanmış olmakla birlikte, BTK’dan bugün yapılan bir açıklama sabit telefon ve hosting firmalarını, dolayısıyla müşterilerini ilgilendiriyor. Zira BTK, bu alanda çalışan tam 23 firmanın yetkisini elinden aldı. Yetkilendirme Dairesi Başkanlığı’nın aldığı karar, “İdari Ücretin Ödenmemesi“ni gemrekçe gösteriyor. Buna göre 31 Aralık 2014 itibariyle yetkileri sonlandırılan 23 firma şu şekilde sıralanıyor; – 12M Bilişim Hizmetleri – Aras Telekomünikasyon Elektronik ve İletişim Hizmetleri – Artı Net ADSL İnternet ve Telekomünikasyon İletişim Hizmtleri – Bodrum Telekomünikasyon Haberleşme ve İletişim Hizmetleri – Boğaziçi Bilgi Teknolojileri Uydu Haberleşme Telekomünikasyon Hizmetleri – Cellfon Telekomünikasyon – EBR İletişim Bilişim Sistemleri – Ecatel Telekomünikasyon ve Bilişim Teknolojileri – Egetek Bilişim İletişim Teknoloji Hizmetleri – Emirsel Telekomünikasyon ve Aracılık Hizmetleri – Esnet İnternet Telekom Teknoloji Bilişim Hizmetleri – HRV Bilişim Teknolojileri ve Telekomünikasyon – İletix İletişim Hizmetleri – İltek İletişim Hizmetleri – Maya İletişim Ticaret – MC Grup Teknolojileri Telekomünikasyon ve İletişim Hizmetleri – Özgüntek Telekomünikasyon – Radore İnternet Hizmetleri – Sağlam İletişim ve Bilgi Teknolojileri – Teklan İnternet Erişim Hizmetleri – Virgo Telekomünikasyon ve İletişim Hizmetleri – Vuranyap Uydu Haberleşme Altyapı İşletme Hizmetleri – Wireless Cloud TTH Telekomünikasyon Servisleri Yayınlanan karar metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.

Teknoloji dünyası Davos’ta ne kadar temsil ediliyor?

0
Türkiye’deki kamu yönetiminin 6 yıl aradan sonra yeniden üst düzey katılma kararı verdiği Dünya Ekonomik Forumu, İsviçre’nin Davos kasabasında bugün başladı. Politikacıların dışında iş dünyasından pek çok ismin de yerini aldığı organizasyona sektörler özelinde baktığımızda 25 farklı sektörden temsilciler olduğu görülüyor. Kamu, sivil toplum ve akademi dünyası 816 katılımcıyla ilk sırada yer alırken, onu 363 temsilciyle medya ve eğlence, 247 temsilciyle ise finans dünyası izliyor. Teknoloji dünyası nerede? Davos’ta teknoloji nerede diye baktığımızda ise Bilgi Teknolojileri‘nin 122 temsilciyle altıncı sırada kendine yer bulduğu görülüyor. Telekom sektörü ise 82 kişiyle temsil edilmiş. Dünya Ekonomik Forumu için aynı zamanda global ekonominin ne yöne doğru ilerlediğini ortaya koyan bir gösterge demek de mümkün. Alt sektörlere bakıldığında karşımıza çıkan “Enerji Teknolojileri“, kapsadığı Akıllı Şebekeler (Smart Grid) ve akıllı sayaçlar gibi konularla karşımıza çıkıyor. Bu sektör, 28 katılımcıyla Davos’ta yerini almış. Önümüzdeki yıllarda daha yukarılarda görmek şaşırtıcı olmayacak.
 
Neden Davos? Organizasyonun bu kadar popüler olmasında, yeni iş bağlantılarına olanak tanıyan kurgusunun büyük önemi var. Düzenlenen özel yemekler, eğlenceler, organizasyonlar bu bağlantıların kurulmasını kolaylaştırıyor. Forum’un küçük bir kasabada yapılması ve her yere yürüyerek gidilebilmesi de artı değer katıyor. Türkiye’nin durumu Bu yılki Dünya Ekonomi Forumu’na Türkiye’den katılan isim sayısı 30. Karşılaştırma için Yunanistan’ın 4, İtalya’nın 37, İngiltere’nin 283, ABD’nin ise 791 isimler yerini aldığını ekleyelim. Rusya’nın 67, Kore’nin 25, Çin’in 56, Japonya’nın ise 56 katılımcısı bulunuyor. Diğer detayları yazımızın içindeki interaktif infografikten inceleyebilirsiniz.

Çalışırken rahatsız edilmeye son

1
Ofiste masanızdasınız. Önemli ve yetiştirilmesi gereken bir işle uğraşıyorsunuz. Böyle bir durumda en son istediğiniz şey rahatsız edilmemektir. Ancak bu çoğu zaman mümkün olmaz. Bir başka çalışan yanınıza gelebilir ve sizi engellediği gibi dikkatinizi toplamanızı da güçleştirir. Letonya merkezli bir şirket, bu sorunu teknolojiyi kullanarak basit bir şekilde çözmeyi amaçlıyor. Luxafor isimli ürün, çalışma esnasında durumunuza göre farklı renkler alarak çalışma arkadaşlarınıza o esnada müsait olup olmadığınızı gösteriyor. Luxafor’un çeşitli uygulamalar ile ortak çalıştığını belirten ekip, sistemin o esnada ne yaptığınızı analiz ettiğini, örneğin Facebook ya da YouTube gibi bir web mecrasındaysanız yeşil ışık yakarak çevrenizdekilere “uygunum” mesajı verdiğini söylüyor. Eğer isterseniz bilgisayarınıza yüklediğiniz yardımcı bir program ile manuel olarak da durumunuzu değiştirebiliyorsunuz.
Günümüz çalışma ortamında çeşitli sohbet programlarında dahi “meşgul” ibaresine rağmen rahatsız edilebildiğimizden bahseden geliştirici ekip, kendi ofislerinde yaptıkları denemeleri örnek gösteriyor. Söylenene göre ilk günlerde çoğu iş arkadaşı sisteme dikkat etmeden ya da umursamadan Luxafor sahibini rahatsız etmeye, bir şeyler sormaya devam etmiş. Bir süre sonra ise, günler ilerledikçe, bu kişilerin sayısı azalmış ve sisteme uyum sağlanmış. Luxafor aynı zamanda kullanıcısının da verimli çalışmasına destek oluyor. Örneğin ürünü kullanan kişi yeni bir e-posta aldığında otomatik olarak uyarılıyor. Luxafor’un KickStarter’da fon toplama girişimleri devam ediyor. Haberi hazırladığımız sırada 7500 dolarlık fon toplayan projede hedef 42 bin dolar olarak belirlenmiş.

TBV’den “Erişimin engellenmesi” yasasına eleştiri

0
Türkiye Bilişim Vakfı (TBV), 19 Ocak’ta TBMM Başkanlığı’na iletilen, “5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkındaki Kanun“a dair bir açıklama yaptı. Erişimin engellenmesi tedbirinin hemen uygulamaya konulacak bir araç haline getirilmesinin hukuksal kazanımları olumsuz etkileyeceğine dikkat çeken TBV‘nin yaptığı açıklamanın tam metni şu şekilde; “Bu madde ile, yaşam hakkı ile kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması sebeplerinden bir ve bir kaçına bağlı olarak hakim veya geciktirilmesinde sakınca olan hallerde Başbakanlık; milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması ile ilgili Bakanlıkların talebi ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından içeriğin yasaklanması, yayından çıkartılması veya erişimin engellenmesi kararı verilmesi öngörülüyor. Bu Kanun Teklifi, ülkemizin uzun süredir içerik düzenlemeleri konusunda geldiği noktayı çok geriye götürecek. Bu konuda AB ve diğer demokratik ülkeler ile Türkiye’yi “arası kapanmaz bir uçurumla birbirinden ayıracak.” Ayrıca ülkemizin, uluslararası toplum tarafından, içerik düzenlemeleri bakımından temel hak ve özgürlük düzleminden ayrılmış, internetin doğasına uygun olmayan bir düzenleme rejimi öngören bir ülke olarak görülmesine neden olacak. Yargı kararıyla bir ceza soruşturması kapsamında “ölçülülük” ilkesi süzgecinden geçirilerek başka kişilerin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermeden “en son çare” olarak başvurulması gereken “erişimin engellenmesi” tedbirinin Taslak’da öngörülen çok geniş kapsamlı ihlaller için hemen uygulamaya konulacak bir araç haline getirilmesi, ülkemizin tüm hukuksal kazanımlarını örseleyecek, bilgi temelli ekonomiye geçişte olması gereken temel düzenleme çerçevesinden Türkiye’yi uzaklaştıracak, ülkemizdeki yatırım yapma ortamına içerik düzenlemleri bakımından büyük bir darbe vuracaktır. Ülkemizde yatırım yapma ortamının en temel eksiklerinden birisi, ülkemizin bütün olumlu özelliklerine rağmen, “öngörülebilir ve uluslararası hukukla uyumlu temel düzenlemelere sahip olmaması.” Söz konusu Kanun Teklifi, bu noktada, ülkemizin bu eksikliğini daha da pekiştiriyor, ülkemizin bilgi temelli ekonomide küresel bir oyuncu olmasının önünde büyük bir engel teşkil ediyor. Bu çerçevede, Kanun Teklifi’nin yasalaşması yolunda adım atılmamasını, Yüce Meclis’imizin içerik düzenlemeleri bakımından yatırım yapma ortamını destekleyici, AB ile uyumlu ve bilgi temelli ekonomiye geçişteki engelleri kaldırıcı düzenlemeler üzerinde çalışarak ülkemizin önünü açmasını bekliyoruz.”

Google uzaya SpaceX ile çıkabilir

0
The Information’ın haberine göre Google şu günlerde Elon Musk‘ın roket ve uzay şirketi SpaceX ile hararetli görüşmeler gerçekleştiriyor. İçeriden sızan bilgiler doğru ise şirket, SpaceX’e yaklaşık olarak 10 milyar dolarlık özel bir yatırım yapacak. Anlaşmanın gerekçesi halen kesinleşmemiş olsa da, tahminler Google’ın ucuz internet çözümleri için çabaladığı yönünde. Elon Musk geçtiğimiz Cuma günü paylaştığı haberlerde SpaceX’in özel uydular üreterek, internetsiz milyonlarca insana en uygun şekilde interneti sunmak gibi özel planları olduğununda bahsetmişti. Aynı planları bir süredir Google da yapıyor. Kısacası iki isim tek bir amaç için birlikte çalışabilir. Google’ın benzer amaçlı Project Loon konsepti ise insanları dev balonlar sayesinde bir ağa bağlayacak farklı bir çalışmaydı. Google konu hakkında henüz resmi bir açıklama yapmış değil. Ancak dedikoduların bu kadar artması gerçeklik payı olduğu ihtimalini de güçlendiriyor. Güncelleme: Yapılan resmi açıklamayla Google’ın, SpaceX yatırımı netlik kazanmış oldu. Açıklamaya göre SpaceX’e Google’ın haricinde Fidelity Investments da yatırım yaptı. İki şirketin yaptığı yatırımın toplamı 1 milyar doları bulurken, bu iki şirketin SpaceX’teki hisselerinin oranı ise yüzde 10’u buldu. SpaceX’e daha önce Founders Fund, Draper Fisher Jurvetson, Valor Equity Partners ve Capricorn yatırım yapmıştı.

Kurumlara özel projektör

0
Panasonic LB 280 XGA ile işletmeler ve özellikle eğitim kurumları önemli maliyetlerini en aza indirebilecek.

Yazılım testi terimleri sözlüğü artık Türkçe

0
Bilişim sektörünün gelişimi için, yazılım test ve kalite alanında dünyanın en saygın gönüllü organizasyonu olan International Software Testing Qualifications Board’a (ISTQB) bağlı olarak çalışan Yazılım Test ve Kalite Derneği, Türkiye’deki bilişim sektörüne katkı vermeye devam ediyor. Dernek, bilişim sektöründeki birçok alanda olduğu gibi, yazılım testi alanında da terimlerin ortaklaşılmış Türkçe karşılıklarının bulunmadığını tespit ederek, uzun ve titiz bir çalışmanın sonucunda ISTQB Yazılım Testi Terimler Sözlüğü’nü Türkçeleştirdi. Farklı sektörlerden Yazılım Testi alanında uzmanlaşmış profesyonellerin titiz çevirisi ile ortaya çıkan sözlük, “ISTQB Standard Glossary of terms used in Software Testing” terim sözlüğünü esas alıyor. 29 sektör uzmanının özenli çalışması sonucunda ortaya çıkan doküman, ISTQB Sertifikasyonlarını almak için gerekli Temel Seviye Sınavı’nın da ana dokümanı olarak kullanılıyor. ISTQB temel seviye sertifikasyonunu almak isteyenlerin ISTQB Temel Seviye Sınavı’na girmesi gerekiyor. 40 sorudan oluşan 1 saatlik sınavda yüzde 65’lik başarı oranını yakalayan katılımcılar ISTQB Test Uzmanı Sertifikası alabiliyor. Katılımcılar, ders programında da ayrıntılı bilgileri bulunan “yazılım yaşam döngüsü boyunca test”, “statik teknikler”, “test tasarım teknikleri”, “test yönetimi” ve “test için araç desteği” gibi temel test bilgileri açısından sınava tabi tutuluyor. Yazılım test mühendisliğinin birçok farklı disiplin ile içiçe olması gerektiğini ve bu etkileşimin sağlıklı yapılabilmesinin, tarafların birbirini kolayca anlayabilmesi ile mümkün olduğunu söyleyen Yazılım Test ve Kalite Derneği Başkanı Koray Yitmen, “Türkçeleştirme esnasında yazılım testinin iç içe olduğu iş analistliği, kullanılabilirlik, kullanıcı deneyimi tasarımı, yazılım geliştirme ve proje yönetimi gibi disiplinlerde kullanılan terimler de göz önünde bulunduruldu,” diye konuştu.

Telefon bankacılığında yapay zeka çözümü

0
SESTEK, doğal konuşmayı anlayabilen Sesle Doğal Diyalog teknolojisiyle, Türk Ekonomi Bankası (TEB) müşterilerine özel gelişmiş konuşma-tanıma uygulaması desteği veriyor. SESTEK ve TEB’in birlikte yürüttüğü ve müşteri memnuniyetine katkı sağlayan proje, Pratik Telefon Bankacılığı kapsamında, TEB sesli yanıt sisteminde (IVR) hizmet veriyor. Yapay zekâ altyapısı olan ve “call steering” olarak da bilinen Sesle Doğal Diyalog teknolojisi, yalnızca sınırlı komutlarla yönlendirilebilen temel konuşma tanıma sistemlerinin aksine, kullanıcıların doğal konuşmalarını da anlayabiliyor. Teknoloji sayesinde TEB Telefon Şubesini arayan müşteriler karşılarında  gerçek bir insan varmış gibi konuşarak ilgili menüye doğru bir biçimde yönlendiriliyor ve işlemlerini  kısa sürede gerçekleştirebiliyor. Telefon bankacılığını kullanan müşteriler, her seferinde tüm menüyü dinlemek yerine yapmak istedikleri işlemi birkaç kelimeyle söyleyerek, güvenli ve hızlı şekilde işlem yapacakları menüye yönlendiriliyor. Sistem, arayanların “Kredi kartımın toplam borcunu ödemek istiyorum”, “Kredi kartı şifremi unuttum”, “Maaşım yatmış mı?”, “Ek hesabımda ne kadar var?” gibi ifadelerini anlıyor ve ilgili bölüme aktararak kısa sürede çözüm sunuyor. Ayrıca, kayıtlı telefon numaralarından TEB Telefon Şubesini arayan müşteriler, son 3 ay içinde gerçekleştirdikleri işlemler temel alınarak, doğrudan kendilerine özel belirlenen menülere yönlendiriliyor.

KOBİ’ler e-Ticaret satışlarını yüzde 30 artırdı

0
2014 yılı Türkiye KOBİ E-Ticaret Raporu adını taşıyan araştırma, IdeaSoft’un hizmet verdiği 5 bin e-ticaret şirketinin verilerinin analiz edilmesiyle ortaya çıkmış. 45 farklı sektörden IdeaSoft altyapısı kullanan 5 bin e-ticaret sitesi üzerinde yapılan analizlere göre, e-ticarete yatırım yapmış ve bu alanda çalışmalarına devam eden KOBİ’ler, 2014 yılında 1,5 milyon sipariş adedine ulaşarak, 2013 yılına oranla satışlarını yüzde 30 artırdı. Sepet ortalaması 206 TL Tüketicilerce verilen siparişlere ilişkin yapılan analizlere göre, 2014 yılında tüketicilerin alışveriş sepeti ortalamasının 206 TL’ye ulaştığı görülüyor. 100 TL altındaki işlemlerde kredi kartı kullanan tüketicilerin yüzde 78’i taksiti tercih etmezken, 100 TL üzeri online alışverişte ise kredi kartı kullananların yüzde 55’i taksitlendirmeyi tercih ediyor. 2014’te; tekstil-hazır giyim, tesettür giyim, organik ve doğal ürünler, el yapımı özel ürünler ile elektronik ürünlerin en çok tercih edildiği e-ticarette, siparişler yüzde 54 oranıyla en çok Anadolu’dan veriliyor. Büyük illere bakıldığında ise yüzde 29’luk oranla en çok sipariş verilen il olan İstanbul’u, Ankara yüzde 8, İzmir yüzde 6 ve Bursa yüzde 3’lük oranla takip ediyor. Kredi kartının yanı sıra kapıda ödeme gibi farklı ödeme alternatifleri ve mobil ticaretin de etkisiyle ivme kazanan e-ticaret sayesinde KOBİ’ler kendi ürünleri direkt olarak online ortamda daha fazla tüketiciye ulaştırabiliyor. Tüketiciler ise hem tasarımları hem de sunduğu alışveriş deneyimiyle profesyonel algıladıkları ve iletişim kurabildikleri güven veren online mağazaları tercih ediyorlar. Rapora göre 2014 yılında KOBİ’lerin sahibi olduğu e-ticaret sitelerinin ziyaretçi sayısının da geçtiğimiz yıla göre yüzde 25 arttığı görülüyor. Pazar daha da büyüyecek 10 yıldır Türkiye’de ve 2014’ten itibaren ise Shopio markasıyla yurt dışına e-ticaret yazılımı ihraç ettiklerini belirten IdeaSoft Genel Müdürü Seyhun Özkara, araştırma sonuçlarına dair şu yorumu yapıyor: “BKM’nin paylaştığı verilere göre Türkiye’deki e-ticaret hacmi 50 milyar TL’ye ulaştı. Vergi ödemeleri ile uçak biletleri gibi harcamaların dahil olmadığı ve müşterilerimizin hizmet alanına giren, e-perakende sektörüne baktığımızda ise 5-6 milyar TL’lik önemli bir hacimden bahsediyoruz. E-ticaret pazarını büyütmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. 2015 yılı içinde KOBİ’lerin daha fazla satış yapabilmesi için özel eğitimler ve projeler hedefliyoruz. Bu paralelde IdeaSoft müşterilerinin 1 milyar TL’lik satış gelirine ulaşacağını öngörüyoruz. 5 bini aşkın KOBİ’nin gerçek zamanlı verilerinden yola çıkarak hazırladığımı bu rapor eminiz ki hem e-ticaret sektörü hem de bu sektöre girmek isteyen KOBİ’lere büyük motivasyon olacak.”