InterEast Logistics Türkiye’nin Ülke Müdürü değişti

Lisans ve Yüksek Lisans eğitimlerini Almanya’daki Universitat Stuttgart’ta İktisat ve İşletme bölümlerinde tamamlayan Kaya, profesyonel kariyerine Almanya merkezli DPD Deutschland’da başladı. Daha sonra Stuttgart’taki bir başka küresel lojistik şirketi olan DB Schenker’da çalışan Kaya, ardından Türkiye’ye döndü.

Ekol Logistics, Fevzi Gandur Logistics, Blue Water Shipping Türkiye ve Batu Logistics’te Müşteri Hizmetleri Müdürlüğü, Satış Müdürlüğü, Bölge Müdürlüğü, Fuar Lojistiği, Deniz ve Hava Departman Müdürlüğü gibi farklı görevlerde bulunan Kaya, InterEast Logistics Türkiye’nin Ülke Müdürlüğü göreviyle birlikte ülkedeki yeni dönem yapılanmasından da sorumlu olacak.

Samsung ve Naver, yapay zeka için yeni çip geliştiriyor

Samsung Electronics ve Naver, yapay zeka (AI) alanında önemli bir işbirliği yaparak büyük ölçekli AI modelleri için özel bir yarı iletken çözüm geliştirdi. İki şirket, bu projede Samsung’un çip üretim yetenekleri ile Naver’ın yapay zeka alanındaki uzmanlığını birleştiriyor.

BusinessKorea‘nın haberine göre, ortak projenin ilk çözümü, verilere dayanarak Nvidia’nın AI GPU’larından tam 8 kat daha fazla güç verimliliğine sahip olacak. Naver, bu çözümün Nvidia’nın yapay zeka GPU’larından daha etkili olduğunu belirtse de, cihazın detayları hakkında henüz bilgi verilmedi. İki şirketin bu çözümle ilgili bir sevkiyat ürünü ne zaman geliştireceği ise belirsizliğini koruyor.

Samsung ve Naver, 2022 yılı sonlarında başladıkları bu işbirliği kapsamında, Naver HyperCLOVA X büyük dil modeli için özel olarak uyarlanmış bir yapay zeka yarı iletken çözümü sergiledi. Naver, bu çözümün LPDDR bellek kullanımı sayesinde Nvidia’nın yapay zeka GPU’larından 8 kat daha fazla güç verimliliğine sahip olduğunu iddia ediyor.

İki şirket arasındaki işbirliği, Samsung’un gelişmiş işlem teknolojilerini ve Naver’ın yapay zeka algoritmalarındaki uzmanlığını birleştirerek, hesaplamalı depolama, bellek içinde işleme (PIM), belleğe yakın işleme (PNM) ve Compute Express Link (CXL) gibi yüksek teknolojili bellek çözümlerini geliştirmeyi amaçlıyor.

Samsung Electronics Bellek Küresel Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Jinman Han, “Naver ile işbirliğimiz sayesinde, büyük ölçekli yapay zeka sistemlerindeki bellek darboğazını çözmek için son teknoloji yarı iletken çözümler geliştireceğiz” dedi. “Yapay zeka hizmet sağlayıcılarının ve kullanıcılarının en acil ihtiyaçlarını yansıtan özel çözümlerle, sürekli artan veri ölçeğini tam olarak karşılamak için hesaplamalı depolama, PIM ve daha fazlasını içeren pazar lideri bellek serimizi genişletmeye kararlıyız.” dedi

Mükellef, yılın startup’ı seçildi!

Mikro işletmeler ve KOBİ’lerin şirket kuruluşundan vergi süreçlerine kadar tüm ihtiyaçlarını tek çatı altında karşılayan online platform Mükellef, bu yıl altıncısı düzenlenen PSM Awards’da “Yılın Startup’ı” kategorisinde “altın” ödüle layık görüldü.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere, Türkiye’nin yanı sıra Estonya, Hollanda, Almanya gibi Avrupa Birliği ülkelerine ticaretini taşımak isteyen küçük ve orta büyüklükteki işletmelere, şirket kuruluşundan vergilendirmeye kadar olan süreçte ürün ve hizmetler sunan Mükellef, başarılarını ödüllerle taçlandırıyor. Mükellef, finansal teknoloji dünyasının en önemli ödül organizasyonu olan ve bu yıl altıncısı düzenlenen PSM Awards’da “Yılın Startup’ı” kategorisinde “Altın PSM” ödülünün sahibi oldu.

Mükellef, Yılın Startup’ı kategorisinde Altın PSM’nin sahibi oldu

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Mükellef Kurucu Ortağı ve CEO’su Kenan Açıkelli, bu ödülün bir ekip başarısı olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Elde ettiğimiz tüm başarılar, ekibimizin kolektif yeteneğinin, özverili çalışmasının ve güçlü kararlılığının bir sonucudur. Genç bir girişim olarak başarılarla dolu bir yılı daha geride bırakırken, PSM Awards tarafından Yılın Startup’ı kategorisinde ‘altın’ ödülü almak bizleri çok gururlandırdı. Global ekonomik zorlukların yaşandığı bir ortamda gösterdikleri üstün performanslarıyla bu ödülü almamızda emeği geçen tüm ekip arkadaşlarımın yanı sıra bizlere inan ve güvenen müşterilerimize ve iş ortaklarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Geçmişte olduğu gibi gelecekte de takım ruhuyla başarılarımıza yenilerini eklemeyi sürdüreceğiz.”

Şirket kurma ve yönetme süreçlerini dijitalleştirerek basitleştiren bu platform, girişimcilerin zaman ve kaynaklarını daha verimli kullanmalarını sağlamayı hedefliyor. Şirket kuruluş süreçlerini online olarak tamamlama imkanı sunan Mükellef, bürokratik işlemleri minimuma indirgeyerek girişimcilerin işlerine daha hızlı başlamalarına olanak tanıyor. Ayrıca, finansal süreç yönetimini dijitalleştiren bu platform, karmaşık finansal işlemleri anlaşılır ve yönetilebilir hale getiriyor.

Yapay zeka ürün incelemeleri başarılı mı?

0

Amazon’un yapay zeka ürün incelemeleri olumsuz geri bildirimleri abartıyor. Üretken yapay zeka tarafından oluşturulan inceleme özetleri de bazen ürünleri yanlış tanımlıyor. Amazon satıcı danışmanlık şirketi Black Label Advisor’ı yöneten Jon Elder: “Bir avuç olumsuz geri bildirim alırsanız ve yapay zeka modeli bunu tutarlı bir tema gibi özetliyorsa, bu adil değil. Bunun parasal etkisini yakalamak gerçekten zor ama satıcılar mutlu değil” dedi.

Yapay zeka ürün incelemeleri nasıl çalışıyor?

Hatalı ürün açıklamalarını fark etmek kolay olsa da rapor, yapay zekanın olumsuz geri bildirimleri abartmasının o kadar da belirgin olmayabileceğini belirtti. Örneğin bir masa oyunu 4,7 yıldız derecelendirmesine sahiptir ve incelemelerin yalnızca yüzde 1’inde kullanım kolaylığından bahsedilmesine rağmen, üç cümlelik yapay zeka inceleme özeti “bazı müşterilerin kullanım kolaylığı konusunda karışık görüşlere sahip olduğunu” belirtmişti. Bloomberg, düzinelerce inceleme özetini incelediğini ve yapay zekanın müşteri yorumlarını analiz etme ve tanıtım yazıları oluşturma konusunda tutarsız olduğunu, yalnızca bazılarının kritik geri bildirimleri öne çıkardığını tespit ettiğini söyledi.

Şirketin bir sözcüsü Bloomberg’e satıcılardan ve müşterilerden gelen geri bildirimlere dayanarak teknolojiyi geliştirmek için çalıştığını söyledi. Amazon, müşterilerin bir ürünün kendileri için uygun olup olmadığına karar vermelerine olanak sağlamak amacıyla alışveriş yapanların, incelemelerde sıkça bahsedilen özellikleri ve müşteri düşüncelerini gösteren kısa bir paragrafı ürün detay sayfasında görmelerine olanak sağlamak üzere tasarlanan yapay zeka inceleme özeti özelliğini Ağustos ayında başlattı.

Bu, hasarlı ürünleri tespit etmek veya daha hızlı nakliye ve teslimat için envanterin nereye yerleştirileceğine karar vermek için teknolojinin kullanılmasından bu yıl şirket tarafından tanıtılan çeşitli yapay zeka destekli çözümlerin bir parçası. PYMNTS ayrıca Ekim ayında şirketin, markaların reklamlarının etkinliğini artıran yaşam tarzı görüntüleri oluşturmasına olanak tanıyan bir görüntü oluşturma aracı aracılığıyla daha fazla üçüncü taraf satıcıyı çekmek için yapay zekayı kullanma çabalarını da bildirdi.

Raporda: “Örnek olarak, düz beyaz bir arka plana yerleştirilmiş ekmek kızartma makinesi gibi izole edilmiş ürün görsellerine sahip olabilecek bir reklamvereni düşünün. Ancak aynı ekmek kızartma makinesi bir yaşam tarzı ortamına dahil edildiğinde, örneğin kruvasanın yanında mutfak tezgahına yerleştirildiğinde Amazon, geleneksel ürün görsellerini içeren reklamlarla karşılaştırıldığında tıklama oranlarının yüzde 40’a kadar artabileceğini söyledi” dedi.

Dijital dönüşüm Azerbaycan’a Doğuş Teknoloji ile gelecek

Doğuş Teknoloji, ekonomisi hızla büyüyen ve her sektörde dijital dönüşüm ihtiyacı bulunan Azerbaycan’da “Future Forward: Automate & Secure” başlıklı bir etkinlik düzenledi. Etkinliğe ülkenin bilgi teknolojileri ekosisteminin önde gelen isimleri katıldı. Doğuş Teknoloji’nin Teknoloji Operasyonları ve Siber Güvenlikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Eray Gözener, “Azerbaycan’ın teknolojik dönüşümünde tıpkı Türkiye’de olduğu gibi öncü ve belirleyici bir rol oynamak istiyoruz” dedi.

Teknoloji dünyasının dönüşümüne öncülük eden Doğuş Teknoloji, Azerbaycan bilgi teknolojileri dünyasının en önemli aktörlerini bir araya getiren bir etkinlik düzenledi. 19 Aralık tarihinde Hilton Baku Oteli’nde düzenlenen “Future Forward: Automate & Secure” başlıklı partner etkinliğinde teknolojik dönüşüme yön veren en güncel konular tartışıldı ve Doğuş Teknoloji tarafından sunulan çözümler tanıtıldı.

Doğuş Teknoloji’nin Teknoloji Operasyonları ve Siber Güvenlikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Eray Gözener, “Azerbaycan’ın bilgi teknolojileri sektörü hızla büyüyor. Dijital dönüşüm, yapay zeka, veri yönetimi, siber güvenlik alanlarındaki lider uygulama ve çözümlerimizle tanınan bir firmayız. Böylesine hızlı büyüyen bir ülkede, öncü olduğumuz teknolojilerimiz ve uygulamalarımızla yer almak ve katılımcılara ilham verici deneyimler sunmak bizler için çok kıymetliydi. Azerbaycan’ın teknolojik dönüşümünde tıpkı Türkiye’de olduğu gibi öncü ve belirleyici bir rol oynamak istiyoruz. Bu ülkedeki değişim ve yeniliğin kapılarını aralamayı hedefliyoruz” dedi.

Dijital Dönüşümde Önemli Konular Tartışıldı

Brandefense, Monofor, Caspisec, HPE Aruba, Netex gibi iş ortaklarının da destek verdiği Doğuş Teknoloji partner etkinliğinde, robotik süreç otomasyonu (RPA) teknolojisinin sağladığı avantajlar vurgulanarak, yeni mezun bir çalışanın yaptığı işi gerçekleştiren “sanal çalışan” kavramı tanıtıldı. Sanal çalışanın faydaları arasında, 7/24 çalışma özelliği ile kesintisiz hizmet, verimlilik artışı, çalışanların daha değerli işlere odaklanması ve şirket hafızasının korunması ön plandaydı.

Siber güvenlik konularında ise kimlik ve erişim yönetiminde güvenli erişim hizmet ucu (SASE)’ye kadar pek çok konuya odaklanıldı.  Bu teknolojilerin kuruluşları güçlendirmesi için çeşitli stratejiler sıralandı. Özellikle kimlik ve erişim yönetimi güvenliğinde çok faktörlü kimlik doğrulama, ayrıcalıklı erişim yönetimi, uzaktan çalışan ekipleri güvenli tekli oturum açma gibi konular da vurgulandı.

Toshiba Tokyo borsasından çıktı

0

Toshiba, Japonya’nın en büyük markalarından birinin batmasına ve satın alma ve belirsiz bir geleceğe yol açan on yıllık çalkantı ve skandalın ardından, Tokyo borsasında 74 yıl geçirdikten sonra listeden çıkarıldı. 14 milyar dolarlık satın alma, pil, çip, nükleer ve savunma ekipmanı üreticisini felç eden denizaşırı aktivist yatırımcılarla uzun süren mücadelelerin ardından Toshiba’yı yerli ellere bıraktı. Şirket yaptığı açıklamada Toshiba’nın “şimdi yeni bir hissedarla yeni bir geleceğe doğru büyük bir adım atacağını” belirterek, paydaşlarının sürekli anlayışını ve desteğini takdir edeceğini de sözlerine ekledi.

Toshiba Tokyo borsasında yer almıyor

Toshiba hisseleri Salı günü son işlem gününü önceki güne göre yüzde 0,1 düşüşle 4.590 yen ile tamamladı. Toshiba’nın yeni sahipleri altında nihai olarak nasıl bir şekil alacağı belli olmasa da, satın almanın ardından görevine devam edecek olan İcra Kurulu Başkanı Taro Shimada’nın yüksek marjlı dijital hizmetlere odaklanması bekleniyor. JIP’in Shimada’ya verdiği destek, devlet destekli bir fonla ekip kurma yönündeki daha önceki planını raydan çıkarmıştı. Sektördeki bazı kişiler Toshiba’yı bölmenin daha iyi bir seçenek olabileceğini söylüyor.

Macquarie Capital Securities’in Japonya araştırma başkanı Damian Thong: “Toshiba’nın yaşadığı zorluklar, sonuçta kötü stratejik kararlar ve kötü şansın birleşiminden kaynaklandı” dedi.

Japonya’nın Toshiba’sı için 15 milyar dolarlık mücadele patlamadan sızlanmaya dönüştü. Toshiba Corp’un açık artırmasının küresel özel sermaye şirketleri arasında en yüksek dolar teklifleri için bir yarış başlatması bekleniyordu. Bunun yerine, aylarca süren bir belirsizlik ve şirketin Japonya’daki iş ortaklarından tek başına, küçültülmüş bir teklif geldi. Yurt içi satın alma firması Japan Industrial Partners (JIP) tarafından yürütülen ve Toshiba’nın yönetim kurulu tarafından geçen hafta kabul edilen 15 milyar dolarlık teklif, sonunda aktivist hissedarlarla yönetim değişikliklerine ve strateji geri dönüşlerine yol açan yıllar süren yorucu savaşlara son verebilir.

Anlaşmanın, 2015’teki muhasebe skandalı ve iki yıl sonra ABD birimi Westinghouse’un iflasından sonra hiçbir zaman tam anlamıyla toparlanamayan 147 yıllık holdingi yeniden canlandırıp canlandıramayacağı ise daha az kesin. Konuya aşina olan kişiler, büyük aktivist hissedarların ayrılmalarının beklendiğini söyledi. En büyük hissedar Effissimo Capital Management da dahil olmak üzere bazıları, 2017’deki kurtarma paketinde hisselerini ucuza satın alarak büyük karlar elde edebilirdi.

Brandefense 2,75 milyon dolar yatırım aldı!

Finans, bilişim, havacılık, sigorta ve e-ticaret başta olmak üzere, sektörünün önde gelen lider markalarına siber güvenlik çözümleri sunan Brandefense, yatırım turunu tamamladı. Şirket, Sabancı Ventures’ın lider olduğu tur sonucunda 2,75 milyon dolarlık yatırım aldı.

Siber güvenlik alanında öncü çözümler üreten Brandefense, başarılı bir yatırım turuyla özellikle yurt dışı büyüme hedeflerine yönelik güçlü bir adım daha attı. Geçtiğimiz sene şubat ayında 600 bin dolar yatırım aldığını duyuran Brandefense bu ilk yatırımıyla birlikte Amerika’da da şirketleşerek dünyaya açılmıştı. Bugün Seri A Öncesi turda 2,75 milyon dolar yatırım aldı. Alınan yeni yatırım ile birlikte dünyanın birçok bölgesine hızlı açılım planlanıyor.

Sabancı Ventures’ın liderliğinde gerçekleşen yatırım turununun katılımcıları arasında Vestel Ventures ortaklığıyla yönetilen Tacirler Portföy Gelecek Etki Fonu, Teknoloji Yatırım A.Ş. (TTGV), Ak Portföy, TechOne VC ve Finberg yer aldı. Son yatırımın ardından Brandefense’in bugüne kadar aldığı yatırımın miktarı 3,4 milyon dolar seviyesine ulaştı.

Güçlü adımlar atmaya devam ediyoruz

Brandefense, dijital ortamı sürekli tarayarak marka itibarının korunması için hassas bilgileri, ağları, web sitelerini ve sosyal medya hesaplarını koruma odaklı çözümler sunuyor. Dijital risk koruma servisleri (DRPS), harici saldırı yüzeyi yönetimi (EASM), tedarik zinciri güvenliği ve tehdit istihbaratı (TI) gibi çözümleriyle, kurum ve kuruluşlara yönelik potansiyel riskleri en aza indirmeyi hedefliyor.

Yatırım turunun sonuçlanmasına ilişkin açıklamalarda bulunan Brandefense CEO’su Hakan Uzun, “Teknolojik gelişmelerin artmasıyla şirketler, çevrimiçi varlığını daha da genişletti. Bu genişleme neticesinde siber güvenlik hizmetleri sunan bir kuruluş olarak bize düşen sorumluluk da arttı. Bu sorumluluğu en iyi biçimde yerine getirmek için çalışmalarımıza devam ederken dijital riskleri minimize etme konusundaki kararlılığımızı sürdürerek kurum ve kuruluşların dijital tehditlere karşı daha hazırlıklı olmalarını sağlıyoruz. Türkiye’nin ötesine geçen etki alanımızla yurt dışında da önemli projelere imza atıyor, aldığımız yatırım ile büyüme potansiyelimizi daha da ileriye taşıyarak güçlü adımlar atmaya devam ediyoruz.” dedi.

Birleşik Krallık, yapay zeka araçlarının insanlaşmasına izin vermiyor!

Britanya Yüksek Mahkemesi, mucit olarak yapay zeka aracı DABUS’u adlandıran patentler isteyen Imagination Engines Inc. kurucusu Stephen Thaler’ın talebini reddetti. Patent kanunları bir mucidin gerçek kişi olmasını gerektiriyor ve DABUS kesinlikle gerçek bir kişi değil.

Karar, ABD ve Avrupa Birliği’ndeki kararlarla aynı tutumu izlese de; herhangi bir ülkenin en yüksek mahkemesi tarafından verilen ilk karar. Birleşik Krallık’ın AI teknolojilerinde öncü bir rol hedeflediği ve paydaşların bu konudaki güvenlik önlemlerini ve düzenlemeleri tartıştığı bir dönemde bu durum önem kazanıyor.

Bir içecek kabı ve yanıp sönen bir ışık için birden fazla ülkede patent tescili yapmayı deneyen Thaler, mucidin DABUS olduğunu söyleyerek, “Bilim sağduyu ile son derece önemli bir şekilde çarpıştı.” dedi.

Davada Thaler’ı temsil eden Williams Powell hukuk firmasının ortağı Robert Jehan, kararın Birleşik Krallık’ı yapay zekaya bağımlı endüstrileri destekleme konusunda önemli bir dezavantaja soktuğunu ve yapay zeka sistemleri tarafından icatların ifşa edilmesini engelleyebileceğini söyledi.

Ayrıca, “Bu, mevcut Birleşik Krallık patent yasasının, Birleşik Krallık’ı yapay zeka ve veri odaklı inovasyon için küresel bir merkez haline getirme amacını ne kadar zayıf desteklediğini gösteriyor.” diye ekledi.

Revo Capital yapay zeka

Linklaters hukuk firmasının ortaklarından Yohan Liyanage, AI yeteneklerinin geliştirilmesindeki çarpıcı hız göz önüne alındığında, sorunun “gelecekte tekrar ele alınması gerekebileceğini” söyledi. Liyanage, “Birleşik Krallık hükümeti kendisini bir yapay zeka süper gücü olarak kurma konusunda ciddiyse, yapay zeka sistemleri tarafından bağımsız olarak oluşturulan buluşların patentlenebilirliğine izin vermek için yasal müdahale gerekebilir.” dedi.

Mahkemeye göre karar, otonom yapay zeka destekli bir makinenin gerçekleştirdiği teknik ilerlemelerin patentlenebilir olup olmadığına ilişkin daha geniş bir soruyla ilgili değildi.

Powell Gilbert hukuk firmasının ortaklarından Rajvinder Jagdev, “Karar, bir kişinin bir buluş tasarlamak için AI kullanmasını engellemez; böyle bir senaryoda, o kişinin mucit olarak tanımlanması koşuluyla patent başvurusunda bulunmak mümkün olacaktır.” dedi.

Yargıçlar, Thaler’in talebine izin verilmesinin Birleşik Krallık’ı aykırı bir değer olarak bırakacağını savunan hükümet avukatlarıyla aynı fikirdeydi. Avukat, eğer Thaler’in talebi kabul edilirse, gelecekte mucitlerin bir kediyi ve hatta kozmik güçleri bile dahil edebileceğini savundu.

Birleşik Krallık Fikri Mülkiyet Ofisi, kararın ardından e-postayla gönderilen bir bildiride Birleşik Krallık’ın AI için küresel bir merkez haline gelmesine yardımcı olacak patent yasalarında yapılacak herhangi bir değişikliğin ancak uluslararası düzeydeki müzakerelerin ardından gerçekleşebileceğini söyledi. 

Hükümet yine de Birleşik Krallık patent sisteminin Birleşik Krallık’ta yapay zeka inovasyonunu ve yapay zeka kullanımını desteklediğinden emin olmak için bu hukuk alanını inceleme altında tutacak.

Dizüstü bilgisayar özellikleri nasıl olmalı?

0

Piyasada herhangi bir zamanda yüzlerce farklı dizüstü bilgisayar modeli bulunuyor. Her kategoride bunlardan sadece birkaçı en iyilerden. İnternette alışverişe çıktığınızda hangi özellikleri aramalısınız?. Yeni bir dizüstü bilgisayar satın alırken nelere dikkat etmeniz gerektiğine dair hızlı ve basit bir başlangıç ​​yapabilirsiniz.

Dizüstü bilgisayar özellikleri

Peki 2024 yılında hangi dizüstü bilgisayar özellikleri olmazsa olmazlar arasında yer alıyor? İlk adım, bütçenize ve kategorinize göre alabileceğiniz en yeni işlemciyi seçmek. Depolamayı ve hatta bazen belleği yükseltmek mümkün olsa da CPU cihazın ömrü boyunca orada kalır, dolayısıyla satın alma sonrasında yükseltme bir seçenek değil. Uzatılmış pil ömrü çoğu kullanıcı için en pratik seçim olacak. USB-C şarjı, sonunda şarjı doldurmanız gerektiğinde fiş bulmanızı daha kolay hale getiriyor. Tek seferde 100 watt’ın üzerinde güç tüketen, en çok enerji tüketen oyun modelleri hariç, günümüzde çoğu dizüstü bilgisayarda USB-C şarj cihazı bulunuyor.

USB-C bağlantı noktasının üstünde ek bir özellik olan Thunderbolt 4, aranacak harika bir özellik. Saniyede 40 gigabite kadar veri aktarım hızlarına ek olarak Thunderbolt, monitör veya TV videosu, ses, Ethernet, ekstra depolama veya USB girişi için standartlaştırılmış sinyaller taşıyor. Dizüstü bilgisayarınızı USB-C bağlantı istasyonuna sahip bir masaüstüne dönüştürmek için mükemmel. Eğer mümkünse, yazma tarzınıza uygun olduğundan emin olmak için dizüstü bilgisayarınızın klavyesine (belki fiziksel bir mağazada) göz atmayı unutmamalısınız. Marka model bazlı ise şu yorumları yapabiliriz:

Dell XPS 13 üstün performans, göz kamaştırıcı bir ekran ve modern bir tasarım sunarak bunu hareket halindeyken bilgisayar kullanımı için en iyi premium ultra taşınabilir bilgisayarlardan biri haline getiriyor. Apple MacBook Air M2’nin çoğu insan için en iyi dizüstü bilgisayar olduğunu düşünüyoruz. Bu modern makine, yenilenmiş bir tasarım ve üst düzey Apple silikonuyla birlikte geliyor. Alienware X14 oyun oynamak için en iyi dizüstü bilgisayar. Piyasada daha güçlü oyun dizüstü bilgisayarları var. Ancak hiçbiri bu kompakt Alienware dizüstü bilgisayarın gerçek taşınabilirliğine sahip değil. Microsoft Surface Laptop Go 2 (hemen satın alın), Microsoft’un birinci sınıf dizüstü bilgisayarlarının çekiciliğini daha uygun bir fiyata sunuyor. Öğrenciler için mükemmel, son derece taşınabilir bir araç. 12,4 inç PixelSense ekrana sahip alüminyumdan yapılmış olan bu, fiyatına göre harika bir dizüstü bilgisayar.

Yaratıcı ve iyileştirici yazmayı oyunlaştıran uygulama!

0

Türkiye’nin öncü yaratıcı ve iyileştirici yazma platformu “Yaz ve Yarat”, kişisel gelişim ve terapötik faydalar sunan interaktif bir mobil uygulama haline geliyor. “Yaratıcı Yazarlık Deneyim Defteri” kitabının yazarları tarafından geliştirilen bu platform, okuryazar her bireyin kendine özgü ifade şekillerini keşfetmesine ve içsel potansiyelini en iyi şekilde kullanmasına olanak tanıyor.

Yaz ve Yarat, kullanıcılarına yaratıcılık ve terapötik yazma alanlarında zengin içerikler sunarak, yazmanın sadece bir ifade biçimi değil, aynı zamanda bir iyileşme ve kişisel gelişim aracı olduğunu göstermeyi amaçlıyor. Kurucusu Canan Kılınç’ın öncülüğünde, bir ekip tarafından hazırlanan bu platform, yazma sanatını herkes için erişilebilir ve eğlenceli hale getiriyor.

Uygulamanın öne çıkan özellikleri:

  • İnteraktif yazma atölyeleri: Kullanıcılar, her yerden erişebilecekleri atölyelerde yaratıcı yazma ve terapötik yazma tekniklerini öğreniyor ve uyguluyorlar.
  • Oyunlaştırma özellikleri: Yazma süreci, oyunlaştırma teknikleriyle daha etkileşimli ve motive edici hale getiriliyor. Kullanıcılar eserlerini kaydedebilir, paylaşabilir ve topluluk içinde geri bildirim alabilirler.
  • Kişisel gelişim ve yaratıcılık dersleri: Uygulama, kullanıcıların dil becerilerini geliştirmelerine ve yazma alışkanlıklarını kazanmalarına yardımcı olacak dersler sunuyor.

Destek ve katılım:

Yaz ve Yarat uygulamasının geliştirilmesi ve daha geniş kitlelere ulaşması için topluluk desteği büyük önem taşıyor. Proje, katkılarınızla daha fazla insanın hayatına dokunmayı ve yazmanın iyileştirici gücünü yaymayı hedefliyor. Destekçilere özel ödüller ve daha birçok sürpriz, projeye destek olan herkesi bekliyor.

Ekibin mesajı:

“Yaz ve Yarat’la, herkesin içindeki yaratıcı ve iyileştirici gücü keşfetmesini ve bu güçle kendi yollarını aydınlatmasını umuyoruz. Destekleriniz ve iyi dileklerinizle, hep birlikte daha aydınlık bir geleceğe yazıyoruz.” – Yaz ve Yarat Ekibi

Moore Threads, son teknoloji yapay zeka çiplerini tanıtıyor!

Şirketin yepyeni amiral gemisi, her biri 1.000 S4000 GPU’dan oluşan kümeler içeren bir veri merkezi olan KUAE Akıllı Bilgi İşlem Merkezi’nde yer alacak. Moore Threads ayrıca KUAE donanım ve yazılım ekosistemini hayata geçirmek için Lenovo dahil diğer birçok Çinli şirketle ortaklık kuruyor.

Moore Threads, S4000 GPU’su hakkında bilinmesi gereken her şeyi açıklamamış olsa da; bu kesinlikle S2000 ve S3000’e göre büyük bir gelişme. S2000 ile karşılaştırıldığında S4000 iki kattan fazla FP32 performansına, beş kat daha fazla INT8 performansına, %50 daha fazla VRAM’e ve muhtemelen çok daha fazla bellek bant genişliğine sahip.

GPUMTT S4000MTT S3000MTT S2000
Mimari3. nesil MUSA1. nesil MUSA1. nesil MUSA
SPU’lar (GPU çekirdekleri)?40964096
Çekirdek Saat?1,8–1,9 GHz~1,3 GHz
TFLOP’lar (FP32)2515.210.6
ÜSTLER (INT8)20057.642.4
Hafıza kapasitesi48GB GDDR632GB32GB
Bellek Veri Yolu Genişliği384 bit256 bit256 bit
Bellek Bant Genişliği768 GB/sn448 GB/snBilinmeyen
TDP?250W150W

Yeni amiral gemisi aynı zamanda ikinci nesil MUSA mimarisini kullanırken, S2000/S3000 birinci nesil mimariyi kullanıyor.

Nvidia modelleriyle karşılaştırıldığında S4000, 2018’deki Turing tabanlı Tesla sunucu GPU’larından daha iyi ancak yine de sırasıyla 2020 ve 2022’de piyasaya sürülen Ampere ve Ada Lovelace’in gerisinde.

S4000 özellikle ham beygir gücü açısından eksik, ancak yine de oldukça fazla bellek kapasitesi ve bant genişliğine sahip; bu, Moore Threads’in amiral gemisinin kullanılacağını öngördüğü AI ve büyük dil modeli (LLM) iş yükleri için kullanışlı olabilir.

S4000 aynı zamanda bir karttan diğerine 240 GB/s veri bağlantısı ve RDMA desteğiyle GPU’dan GPU’ya kritik veri yeteneklerine de sahip. Bu, NVLink‘in Hopper’daki 900 GB/sn bant genişliğinden çok uzak, ancak S4000 muhtemelen çok daha zayıf bir GPU ve bu kadar yüksek miktarda bant genişliğini gereksiz kılıyor.

Moore Threads, S4000’in yanı sıra KUAE Akıllı Bilgi İşlem Merkezini de tanıttı. Şirket bunu, tam özellikli S4000 GPU‘nun merkezde olduğu “yazılım ve donanımı birleştiren tam yığın çözüm” olarak tanımlıyor. KUAE kümeleri, her biri sekiz S4000 kartına sahip olan MCCX D800 GPU sunucularını kullanıyor. Moore Threads, her KUAE Kilocard Kümesinin 1.000 GPU’ya sahip olduğunu, bunun da küme başına toplam 125 MCCX D800 sunucusu anlamına geldiğini söylüyor.

Yazılım tarafında Moore Threads, KUAE’nin GPT gibi ana akım büyük dil modellerini ve DeepSpeed ​​gibi çerçeveleri desteklediğini iddia ediyor. Şirketin MUSIFY aracı görünüşe göre S4000’in Nvidia GPU’larına dayanan CUDA yazılım ekosistemiyle çalışmasına izin veriyor ve bu da Moore Threads ve Çin’in yazılım endüstrisini tekerleği yeniden icat etme zorunluluğundan kurtarıyor.

Görünüşe göre bir KUAE kümesi, bir yapay zeka modelini kabaca bir ay içinde eğitebilir; ancak bu, büyük ölçüde bazı ayrıntılara bağlı. Örneğin Moore Threads, 70 milyar parametreli Aquila2 modelinin eğitiminin 33 gün sürdüğünü, ancak parametrelerin 130 milyara çıkarılmasının eğitim süresini 56 güne çıkaracağını söylüyor.

Bu tür bir donanım ve yazılım ekosistemini desteklemek her şirket için zorlayıcı olabilir ancak Moore Threads’in bu işi tek başına yapması neredeyse imkansız olurdu; özellikle de birçok çalışanını işten çıkarmak zorunda kaldıktan sonra. Şirketin, Moore Threads ve diğer birçok Çinli şirket arasında bir ortaklık olan Akıllı Bilgi İşlem ve Büyük Model Ekolojik İttifakı’nı kurmasının nedeni muhtemelen bu. Çinli GPU üreticisi en önemli desteği uluslararası varlığı da olan Lenovo’dan aldı.

Her ne kadar Moore Threads yakın zamanda Nvidia, AMD veya Intel gibi firmalarla kesinlikle rekabete girmeyecek olsa da, bu Çin için tamamen gerekli değil.

ABD yaptırımları, güçlü GPU’ların Çin’e ihracatını engelledi; bu, yalnızca Çin’in yerel yarı iletken endüstrisine var olmak için iyi bir neden vermekle kalmadı, aynı zamanda Moore Threads ve rakibi Biren gibi şirketlerin rekabetini de zayıflattı. Nvidia’nın Çin’e özel kartlarıyla karşılaştırıldığında S4000 ve KUAE’nin şansı yaver gidebilir.

İGA İstanbul Havalimanı’nda Newton Uçuş Akademisi açıldı

0

Lansman etkinliği; proje ortakları, havacılık ve eğitim alanında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlardan temsilcilerin yanı sıra İstanbul Havalimanı Mülki İdare Amiri İlker Haktankaçmaz, ABD İstanbul Başkonsolosu Julie Eadeh ve Arnavutköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Hasip Turhan’ın katılımlarıyla İGA Kampüs’teki Newton Uçuş Akademisi’nde gerçekleştirildi.

Norveç merkezli bir sivil toplum kuruluşu olan FIRST Scandinavia’nın tasarladığı, Boeing’in desteği ve İGA İstanbul Havalimanı’nın ev sahipliği ile hayata geçirilen Newton Uçuş Akademisi’nin faaliyetleri, bilim eğitiminde uzmanlaşmış bir sivil toplum kuruluşu olan Bilim Kahramanları Derneği tarafından yürütülecek. Profesyonel eğitimlerde kullanılanlarla benzer üç adet tam hareketli ve üç adet sabit olmak üzere toplam altı adet uçuş simülatörü ile laboratuvar alanı bulunan merkez, 11-18 yaşları arasındaki öğrencilere temel uçuş prensiplerini deneyimleyerek öğrenme fırsatı sunuyor. Uygulanacak program kapsamında, matematiksel hesaplama, navigasyon, meteoroloji, aerodinamik ve biyoyakıt konuları bir STEM (fen, teknoloji, mühendislik ve matematik) müfredatı kapsamında öğrencilere sunulacak. Bu program kapsamında, özel hazırlanmış eğitim modülleriyle öğrencilerin küçük gruplar halinde bir uçuşu önce hazırlayıp planlaması, sonrasında da simülatörlerde uygulamalı olarak gerçekleştirmesi hedefleniyor. Newton Uçuş Akademisi, gençleri havacılık dünyası ile tanıştırırken, bu benzersiz deneyimle öğrencilere hem eğlenme hem de öğrenme fırsatı sunuyor. 

Boeing Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Ayşem Sargın
Boeing Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Ayşem Sargın

Boeing Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Ayşem Sargın, “Newton eğitim programını, geçtiğimiz yıl açılışını gerçekleştirdiğimiz Newton Gezici Bilim Atölyesi ile ilk defa Türkiye’ye getirmiştik. Aradan geçen bir buçuk yılı aşkın sürede gezici bilim atölyemizi ziyaret eden binlerce gencimizi uygulamalı STEM eğitimi ve havacılığın bilimsel temelleriyle tanıştırdık. 2024 yılında Newton Gezici Bilim Atölyemizi, Türk Hava Yolları ile iş birliği yaparak depremden etkilenen gençlerin yaşadığı bölgelere de götürmeyi planlıyoruz. Bu alandaki faaliyetlerimizi Newton Uçuş Akademisi’nin açılışıyla daha da ileriye taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Cumhuriyetin yeni yüzyılını emanet edeceğimiz gençlerimize ve Türkiye’nin büyüyen havacılık sektörünün geleceğine yönelik bu projeye katkılarından dolayı İGA İstanbul Havalimanı, FIRST Scandinavia ve Bilim Kahramanları Derneği’ne teşekkür ediyoruz. 2017 yılında uygulamaya başladığımız Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı çerçevesinde, bugün Newton Uçuş Akademisi’nin de aralarında olduğu pek çok projemizle Türkiye’nin havacılık alanındaki insan kaynağına yatırım yapmaya devam ediyoruz. Newton Uçuş Akademisi’ndeki uçuş simülatörleri ve eğitim modüllerinin öğrencilerimize ilham vereceğine, hızla büyüyen havacılık sektörünün ihtiyacı olan insan kaynağının karşılanmasında Türk gençlerinin katkısını artıracağına inanıyorum.” açıklamasında bulundu.

İGA İstanbul Havalimanı olarak Boeing, FIRST Scandinavia ve Bilim Kahramanları Derneği iş birliğinde hayata geçirilen projeye ev sahipliği yapmaktan dolayı memnuniyet duyduklarını belirten İGA İstanbul Havalimanı CEO Vekili Selahattin Bilgen, “Havacılık sektörünü gençlere sevdirmek ve toplumumuzla sektörümüzü tanıtmak amaçlı etkileşimde bulunmak, Newton Uçuş Akademisi ile sürdürülebilirlik yaklaşımımız doğrultusunda hedeflediğimiz en temel amaçlarımızdan biri. Türkiye’de ve dünyada havacılığın merkezi olarak konumlandırdığımız İGA İstanbul Havalimanı için bütünleştirici bir proje olduğuna inanıyoruz. Böylelikle, havacılıkta lider konumdaki bir havalimanı olarak sektörün ihtiyaç duyduğu insan kaynağını yetiştirme ve eğitim verme anlamında da önemli bir rol üstlendiğimize inanıyorum. Bu anlamda son iki yıldır, yıllık bazda binden fazla stajyer öğrenciye kapılarımızı açtık ve geçtiğimiz günlerde ülkemizin “En Çok Staj İmkânı Sunan Özel Sektör Kuruluşu” olma gururunu yaşadık. Sektör paydaşlarımızla attığımız bu güçlü adım sayesinde, yalnızca bir havalimanı değil, küresel aktarma ve buluşma merkezi olan İGA İstanbul Havalimanı’nın, Türkiye’ye ve toplumumuza sınırların ötesinde bir hizmet anlayışıyla yaklaştığını bir kez daha gösteriyoruz,” dedi.

FIRST Scandinavia’nın CEO’su ve kurucusu Per-Arild Konradsen, “5 yıl önce heyecan verici bir fikirle başlayan bu yolculuğun sonunda bugün, Newton Uçuş Akademisi’nin açılışını duyurmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Büyük bir dönüm noktası olan Newton Uçuş Akademisi İstanbul, Türkiye’deki öğrencilerin Newton konseptini heyecan verici bir ortamda keşfetmelerini ve gelecekteki kariyer olanakları hakkında fikir sahibi olmalarını sağlayacak. “dedi.

Bilim Kahramanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sıddıka Semahat Demir, “Bilim Kahramanları Derneği olarak 2011 yılındaki kuruluşumuzdan bu yana çocukları ve gençleri erken yaşlardan itibaren bilim ve STEM alanları ile tanıştırıyoruz. Bütün çalışmalarımız bilimin, gelecek için tek umut kaynağı olduğu inancıyla gerçekleşiyor. İş birliğini Boeing, İGA İstanbul Havalimanı ve FIRST Scandinavia ile yaptığımız Newton Uçuş Akademisi İstanbul, ortaokul ve lise öğrencilerini havacılık odaklı STEM deneyimi ile tanıştıracak benzersiz bir girişimin ikinci ayağını oluşturuyor. Bu projenin gençlerimize havacılık ve STEM alanlarında bir kariyer sahibi olmaları yönünde ilham vereceğine inanıyoruz. Bilim Kahramanları Derneği olarak kıymetli ortaklarımız ile Türkiye’deki gençlere sunabildiğimiz Newton Uçuş Akademisi İstanbul için oldukça heyecanlı ve gururluyuz. Türkiye’nin kuruluşunun 100. yılında hayata geçirilen bu projemizin çocuklara ve gençlere yeni ufuklar açmasını umuyoruz.” dedi. 

İlk olarak 2016 yılında Norveç’in Bodø şehrinde faaliyetlerinde başlayan Newton Uçuş Akademisi’nin ikincisi geçtiğimiz yıl İskoçya’nın Glasgow şehrinde, üçüncüsü ise bu yıl Çin’in başkenti Pekin’de kuruldu. 2016-2022 yılları arasında 24binin üzerinde kişinin ziyaret ettiği ve uçuş eğitimlerine katıldığı Newton Uçuş Akademileri, İstanbul’da açılan son merkezle birlikte çok daha fazla genci havacılık odaklı STEM eğitimi ve uçuş simülatörü deneyimiyle tanıştırmaya devam ediyor.

Newton Uçuş Akademisi, ayrıca, Newton konseptinin Türkiye’deki ikinci aşamasını teşkil ediyor. 28 Nisan 2022 tarihinde Boeing, FIRST Scandinavia ve Bilim Kahramanları iş birliğinde hayata geçirilen Newton Gezici Bilim Atölyesi, o zamandan bu yana İstanbul’daki üç farklı lokasyonda 2.000’den fazla ortaokul ve lise öğrencisini ağırladı. Atölyenin önümüzdeki dönemde Anadolu’nun farklı şehirlerindeki okulları kapsayan bir tura çıkması planlanıyor.

Kanada, elektrikli otomobil ve kamyon teşvikine yönelik hedeflerini açıkladı!

Guilbeault, Elektrikli Araç Kullanılabilirliği Standartı’nın otomobil üreticilerini Kanada için daha fazla pille çalışan otomobil ve kamyon üretmeye teşvik edeceğini söyledi.

Kanada’da EV satışlarındaki büyük artışa ve talebin daha önce mevcut arzı geride bıraktığına dikkat çekerek, “Bunda şüphe yok. Bir devrilme noktasındayız.” dedi.

Otomobil üreticilerinin önümüzdeki 12 yılda içten yanmalı motorlu otomobilleri, kamyonları ve SUV’ları aşamalı olarak kullanımdan kaldırmaları ve her yıl satışa sundukları elektrikli modellerin oranını kademeli olarak artırma zorunluluğu olacak.

Elektrikli araç satış talimatı düzenlemeleri bu haftanın sonlarında yayınlanacak. Her otomobil üreticisinin satışa sundukları araçların minimum bir yüzdesinin tamamen elektrikli veya daha uzun menzilli plug-in hibrit olduğunu göstermek zorunda olacağı bir sistem kuruyorlar.

2026’da yüzde 20 ile başlayacak ve 2027’de hafif bir artışla yüzde 23’e çıkacak. Bundan sonra elektrikli araçların payı çok daha hızlı artmaya başlayacak, dolayısıyla 2028 yılına kadar satılan tüm araçların yüzde 34’ünün elektrikli olması gerekecek.

Bu sayı 2035’te yüzde 100’e ulaşana kadar artmaya devam edecek.

Guilbeault, Toronto’daki bir basın toplantısında “İki eyalet halihazırda yüzde 20 eşiğinin üzerinde.” dedi ve tüm eyaletlerin EV planına “katılımcı” olması gerektiğini ekledi.

Federal hükümet, EV tedarik zincirine milyarlarca dolarlık yatırım yapıyor. Ontario hükümetinin, BC hükümetinin veya Nova Scotia, Prince Edward Adası ve Quebec hükümetinin yaptığını yapmaması için hiçbir neden yok.” diye konuştu ve bu illerin elektrikli araç alımını teşvik etmek için daha fazla çaba harcadığını kaydetti.

Guilbeault, federal hükümetin Ontario’nun, Başbakan Doug Ford hükümeti 2018’de kaldırana kadar eyalet Liberalleri altında yürürlükte olan EV indirim programını sürdürmesini memnuniyetle karşılayacağını ekledi.

Guilbeault, hükümetin şarj istasyonlarının yayılmasını teşvik etmek için ulusal inşaat mevzuatını revize etmeye çalıştığını söyledi.

Güncellenen yönetmelik, 2025’ten sonra inşa edilen konut binalarının şarj istasyonlarını barındıracak elektrik kapasitesine sahip olmasını sağlayacak.

Bu yılın ilk üç ayında tescil edilen 10 yeni araçtan yaklaşık biri elektrikliydi ve bu da EV satışlarının önümüzdeki üç yıl içinde iki katına çıkması gerektiğini gösteriyor.

Son üç yılda zaten ikiye katlandılar ve 2020’nin ilk dokuz ayında satılan 38.425 EV’den 2023’ün ilk dokuz ayında 132.783’e yükseldi. Politika, Kanada Çevre Koruma Yasası kapsamında düzenlenecek ve otomobil üreticilerine sattıkları EV’ler için kredi verecek.

Genel olarak tamamen elektrikli bir model bir kredi üretirken, plug-in hibritler tek şarjla ne kadar ileri gidebileceklerine bağlı olarak kısmi veya tam kredi alıyor. Her yılın hedefine ulaşmak için ihtiyaç duyduğundan daha fazla EV satan üreticiler; ister bu kredileri gelecek yıllardaki hedeflerine ulaşmak için bankaya yatırır, isterse de yeterince satamayan şirketlere satabilir.

Ayrıca üreticiler, Kanada için halka açık hızlı şarj istasyonlarına yatırım yaparak her yıl ihtiyaç duydukları kredinin yüzde 10’una kadarını karşılayabiliyorlar. 2027’den önce çalışan DC hızlı şarj cihazlarına harcanan her 20.000 dolar, bir krediye eşdeğer sayılacak.

Satış gereksinimlerini karşılayamayan otomobil üreticileri, hedeflerini aşan diğerlerinden kredi satın alarak veya şarj istasyonlarına yatırım yaparak aradaki farkı kapatabilecek.

Otomobil üreticileri önümüzdeki iki yıl içinde 2026 ve 2027 hedeflerine yönelik bir miktar kredi kazanmaya başlayabilirler; bu, hükümetin daha hızlı bir geçişi teşvik etme teklifi.

Yapı Kredi Mobil inovasyon ödülü aldı!

0

Yapı Kredi Mobil’de “Benim Dünyam” menüsü altında ilk olarak “Aracım+” mini uygulaması hayata geçirilmiş, ardından Evim+, Bankam+ ve Seyahatim+ gibi farklı ihtiyaçları karşılamaya yönelik platformlar da müşterilerin hizmetine sunulmuştu.

Tüm ihtiyaçlara tek noktadan erişim

Yapı Kredi Mobil’i sadece finansal ihtiyaçları değil, hayatın her alanında ihtiyaçları yönetmeye yardımcı bir süper uygulama olarak konumlandırdıklarını söyleyen Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Yakup Doğan, konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Yapı Kredi olarak insanı merkeze alan yaklaşımımızla müşterilerimizin önündeki sınırları kaldırmaya ve değer yaratmaya devam ediyoruz. ‘Sınırsız Bankacılık’ yaklaşımımızla, tüm müşterilerimize kusursuz bir deneyim sunmak için Yapı Kredi Mobil’i sürekli geliştiriyoruz. Mobil uygulamaların yaygınlaştığı ve kullanıcıların onlarca uygulamayı aynı anda kullandığı bir dünyada artık müşteri ihtiyaçlarına tek noktadan erişim sağlamak çok daha kritik hale geldi.

Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Yakup Doğan
Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Yakup Doğan

Biz de bu doğrultuda Yapı Kredi Mobil’i, Türkiye’de bankacılık sektörüne öncülük yaparak ‘Benim Dünyam’ ile süper uygulamaya dönüştürdük. Kısa sürede 1,5 milyondan fazla kullanıcıya erişen Aracım+ mini uygulamamızın yanında, Evim+, Bankam+ ve Seyahatim+’ı da bu çatı altında konumlandırdık. Geldiğimiz noktada ‘Benim Dünyam’ ile 5 milyona yakın müşterimize dokunuyor ve tüm ihtiyaçlarında yanlarında oluyoruz. World Pay ile temassız ödeme çözümleri ve Sürdürülebilir Tercih Programımız Yapı Kredi Step gibi menülerle çerçevesini daha da genişlettiğimiz ‘Benim Dünyam’ ile Yapı Kredi Mobil’in finans dışı ihtiyaçları da karşılayabilen çok kapsamlı bir süper uygulama olmasını sağladık. Ulusal ve uluslararası arenada kazandığımız ödüller de doğru yolda ilerlediğimizin ispatı olarak bizi oldukça gururlandırıyor. Son olarak aldığımız global çapta en prestijli araştırma kurumlarından biri olan Gartner’ın düzenlediği ‘Eye on Innovation Awards for Financial Services’de ‘İnovasyon’ kategorisinde ödüle layık görüldüğümüz için çok mutluyuz. Önümüzdeki dönemde de müşterilerimizin ihtiyaç duydukları her anda onların yanlarında olmaya ve sınırları kaldırmaya devam edeceğiz.”

Kitle fonlama sisteminin girişim ekosisteminde etkileri büyüyor

Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yetkilendirilen ve girişimcilik ekosisteminin öncü isimlerinden biri haline gelen Fonangels, 2022 yılında Türkiye’nin en yüksek kitle fonlamasını gerçekleştiren ve birçok başarılı projeye hayat veren bir kitle fonlama platformu oldu.

Can suyunu Platform üzerinden alan girişimlerin arasında, 2022 yılında tek seferde Türkiye’nin en yüksek kitle fonlamasını gerçekleştiren, birçok özelliğiyle işletmeleri birer Fintech’e çevirirken aynı zamanda onlarca markanın dijital cüzdanını ve kampanyalarını tek bir uygulamada birleştiren bir pazaryeri uygulaması haline gelen Macellan SuperApp,

Sanatın hiçbir alanını ayırt etmeksizin sesli içerik sunan yeni nesil bir radyo uygulaması olan Karma Türkiye

Yatırım turunu tamamlamasının ardından bir sene içerisinde kitle fonlamadan çıkan girişimlere yapılan en büyük doğrudan kamu ortaklığı yatırımını alan tek çatı altında bütüncül veri felsefesiyle farklı entegrasyonlara gerek olmadan üretim ve e-ticaret yapabilen bir ERP çözümü olan KiviERP,

Geliştirdikleri yazılım ürünleri sayesinde şirketlere, web site ve mobil uygulamalarını kod yazmadan müşterilerine 3D ürün konfigürasyonu, ürün, renk, kumaş, boyut değişikliği ve artırılmış gerçeklik teknolojisi ile ürünlerini deneyimleme fırsatı sunan ve bir hafta içerisinde yatırım turunu tamamlayarak yatırımcıların güvenini kazanan son dönemde Türkiye’nin en büyük mobilya ve yapı firmaları ile yaptığı işbirliği sayesinde büyümesine devam eden Sugartech, 

Atletico Madrid ile imza attığı işbirliği anlaşmasıyla adından söz ettiren 2023 yılının “toplumsal fayda yaratan” ödülünün sahibi Türkiye’den dünyaya yayılan ve adımları bağışa çeviren ilk sağlık uygulaması olan Help Steps, 

2023 yılının Girişimcilik ödülünün sahibi olmaya hak kazanan yabancı dil konuşma probleminin, sosyalleşerek çözülmesini sağlayan BukyTalk projeleri de yer alıyor.

Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Kuş’tan stratejik açıklamalar

Kitle fonlama sisteminin ülkemizde yasal zemine kavuşması ile hali hazırda içten gelen sorumlulukları bulunduğunu belirten Fonangels Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz KUŞ, platformun girişimcilik ekosisteminde rota belirleyici bir sorumluluk üstlendiğini ve erken aşama girişimlerin global pazarda yer almasını hedeflediklerini belirtti. KUŞ, 2024 yılında üniversite temsilcilikleriyle bu hedeflere ulaşmayı ve yatırım ekosistemini geliştirmeyi planladıklarını ifade etti. Albaraka portföy ile anlaşmasını yaptıkları girişim sermayesi yatırım fonunun SPK tarafından onaylanması akabinde kurulan GSYF aracılığı yatırım turuna çıkan girişimlere destek olacaklarını iletti.

Fonangels’ın gelecek planları

Yavuz KUŞ, Girişimcilik Ekosisteminin yatırımcıya kazanç getirme olanağı kapsamında hisselerin alım satımının kolay bir şekilde gerçekleşmesi maksadıyla tabi oldukları tebliğe aykırılık teşkil etmeden bir platform hazırlığı içerisinde olduklarını duyurdu. Fonangels, ABD, Avrupa ve MENA bölgesinde de önde gelen bir platform olmayı planlıyor. Platform, 2024 yılı içerisinde markasını daha da büyütmeyi ve ulusal, uluslararası iş birliklerini artırmayı amaçlıyor.

Fonangels’ın etkinlikleri

Fonangels, 2 bin üzeri proje başvurusunu değerlendirdi ve 100 milyon TL’ye yakın fonlama desteği sağladı. Ayrıca, iş dünyası buluşmaları ve çeşitli etkinlikler düzenleyerek girişimcilik ekosistemine katkıda bulundu. Yapılan bu etkinlikler, girişimcilerin projelerini tanıtmalarına ve başarı hikayelerini paylaşmalarına olanak sağlıyor. Bu yıl ABD’de düzenlenen CES (Consumer Electronics Show) fuarına katılan 53 girişimden biri olan Macellan SuperApp girişimi gibi Fonangels aracılığı ile kitlelerin desteğini kazanmış olan girişimlerin kendilerini tanıtabilme alanı bulmasına katkı sağlıyor. Fonangels, Fintech, Vergi ve Denetim, Bankacılık, Katılım Finans alanında başarılı isimleri ailesine dâhil etti. 2024 yılı içerisinde ekibin büyümesini ve birikimlerini artırabilmesi amacıyla eğitim faaliyetlerine ağırlık verecek.

Fonangels, Türkiye girişimcilik ekosisteminin güçlenmesine büyük katkı sağlayarak, yerli ve uluslararası pazarda önemli bir rol oynuyor. Bu platform, girişimciler için sadece bir finansman kaynağı değil, aynı zamanda bir rehber ve destekçi olarak önemli bir pozisyonda bulunuyor.

Bluepath Robotics’ten otonom mobil robotlar

0

Bluepath Robotics, CNR Expo’da düzenlenen olan Robot Yatırımları Zirvesi’nde, geleceğin fabrikalarını şekillendirecek çözümlerini sektör profesyonelleri ile buluşturdu. Şirket, otonom mobil robotlar, trafik yönetim sistemi yazılımı, tesis iletişim yazılımı ve tamamlayıcı yazılımlar gibi geniş bir ürün yelpazesiyle katılımcılara sektördeki dönüşüme yön verecek teknolojik çözümlerini tanıttı. Bu ürünlerin yanı sıra Bluepath Robotics’in güçlü satış sonrası destek hizmetleri, prosese özel çözümleri ve yatırım geri ödeme süresi gibi özellikleri de öne çıktı. Şirket, öncü teknolojileri ve inovatif ürünleri ile geleceğin fabrikalarının temelini oluşturacak yenilikleri katılımcılarla paylaştı.

Endüstrideki dönüşümü yönlendirmeyi hedefliyor

Bluepath Robotics, endüstriyel otomasyon ve malzeme taşımacılığı alanında öncü bir isim olarak öne çıkıyor. Ford Otosan girişimi olan şirket, geliştirdiği otonom mobil robotlar ve endüstriyel otomasyon çözümleriyle geleceğin fabrikalarını şekillendirme vizyonuyla hareket ediyor. İnovatif teknolojileri, geniş ürün yelpazesi ve güçlü satış sonrası destek hizmetleriyle sektörde fark yaratıyor. Bluepath Robotics, sektör profesyonellerine çözümlerindeki özgünlüğü, esnekliği ve verimliliği sunarken, aynı zamanda teknoloji meraklılarının ilgisini çekiyor. Şirketin odak noktası, endüstriyel alandaki ihtiyaçlara uygun özelleştirilebilir çözümler sunmayı ve endüstrideki dönüşümü yönlendirmeyi hedefliyor.

Sektördeki verimliliği artırmak için tasarlandı

Bluepath Robotics CCO’su Fehim Düzgün
Bluepath Robotics CCO’su Fehim Düzgün

Günümüzde endüstriyel otomasyon ve malzeme taşımacılığının hızla değişen bir dönüşüm sürecinden geçtiğini vurgulayan Bluepath Robotics CCO’su Fehim Düzgün, “Bluepath Robotics, teknolojiyi kullanarak geleceğin fabrikalarını inşa etme vizyonuyla öne çıkıyor. Otonom mobil robotlarımız ve endüstriyel otomasyon çözümlerimiz, sektördeki ihtiyaçlara çözüm sunmak, verimliliği artırmak ve işletmelerin rekabet gücünü yükseltmek adına geliştiriliyor. Müşterilerimize özelleştirilebilir, güvenilir ve inovatif çözümler sunmak için çalışıyoruz. Aynı zamanda, sektördeki gelişmeleri yakından takip ederek sürekli olarak ürün portföyümüzü ve hizmetlerimizi iyileştiriyoruz. Bluepath Robotics olarak, endüstrideki dönüşümü şekillendirme ve müşterilerimizin ihtiyaçlarına cevap verme konusundaki kararlılığımızı sürdürerek, teknolojiyle donatılmış, verimli ve esnek işletmelerin oluşumunda aktif rol alıyoruz. Bugün sektörün nabzının attığı bu önemli zirvede yer aldığımız için oldukça mutluyuz. 2024 yılında da sektörümüz için kritik tüm etkinliklerde yer alarak teknolojinin olduğu her yerde var olmaya devam edeceğiz” açıklamalarında bulundu.

Insomniac Games’den 1,3’den milyon dosya çalındı

Oyun geliştiricisi Insomniac Games, geçtiğimiz hafta hedef aldığı fidye yazılımı saldırısıyla sarsıldı. Siber güvenlik uzmanları Cyber Daily tarafından hazırlanan kapsamlı bir rapora göre, saldırıyı gerçekleştiren Rhysida adlı fidye yazılımı grubu, Insomniac’ın sunucularından muazzam bir veri çalma operasyonu düzenledi. Toplamda 1.67 terabayttan fazla veri çalındı ve bu çalınan veriler dark web üzerinde paylaşıldı.

Çalınan 1,3 milyon dosya arasında, şirket içi dosyaların yanı sıra çalışanların kişisel bilgileri de bulunmaktadır. Rhysida’nın iddiasına göre, ağ yöneticisinin kimlik bilgilerine sadece 25 dakika içinde erişim sağlanarak, Insomniac’ın sunucularından dosyalar kopyalanmıştır. Bu çalınan veriler arasında, Insomniac Games’in son dönemde piyasaya sürdüğü önemli oyunlardan biri olan Spider-Man 2‘nin de bulunması dikkat çekiyor. Ancak, oyuncu verilerinin çalınıp çalınmadığı konusunda henüz bir açıklama yapılmadı.

Insomniac Games'

Rhysida, çalınan verilerin sızdırılmaması karşılığında şirketten 2 milyon dolar talep etti. Ancak Insomniac Games’ten gelen herhangi bir geri dönüş olmadığı için, Rhysida çalınan bilgileri internet üzerinde açık artırmaya çıkardı. Açık artırmada istediği parayı toplayamayan grup, dosyaları internette paylaşma tehdidinde bulundu.

Özellikle şirket için büyük bir darbe olan durum, sızdırılan dosyalar arasında henüz tanıtılmamış olan yeni Wolverine oyununa ait tasarım belgelerinin bulunmasıdır. Aynı şekilde, geliştirilmekte olan iki X-Men oyununa ait belgelerin de kopyalandığı düşünülmekte.

Insomniac Games, saldırı sonrasında yaşanan kayıpların yanı sıra, Wolverine ve diğer projelerle ilgili çalınan tasarımların ifşa edilmesi nedeniyle büyük bir itibar kaybına uğradı. Şirket, siber güvenlik önlemlerini güçlendirmek ve gelecekte benzer saldırıları önlemek adına acil önlemler almıştır. Oyuncuların ve çalışanların güvenliği için gereken adımlar atılmış, ancak konunun daha fazla derinleştirilmesi ve sorunun çözülmesi için detaylı bir soruşturma başlatıldı.

Türkiye girişimcilik ekosisteminin 2023 performansı nasıldı?

Türkiye’deki girişimcilerin geliştirilmesi ve desteklenmesine yönelik faaliyetler gerçekleştirmek ve girişimcilikle ilgili politikaların tasarım süreçlerine küresel bilgi birikimiyle katkı yaparak, Türkiye girişimcilik ekosistemini güçlendirmek için kurulan GEN Türkiye, geride bıraktığımız yılı bir basın toplantısıyla değerlendirdi. 

GEN Türkiye Yönetim Kurulu Üyeleri ve basın mensuplarının katıldığı buluşmada, GEN Türkiye Yönetim Kurulu üyeleri GEN Türkiye’nin 2023 yılı boyunca gerçekleştirdiği çalışmalardan bahsettiler.

GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Aydın ile Türkiye girişimcilik ekosistemini, fırsatları ve sorunları konuştuk. Yatırımcıların girişimcilik ekosistemine bakışını ve hedeflerini de değerlendirdik.

Buluşmaya GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Aydın, GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır, GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Koton Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Yılmaz, GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve SEDEFED Başkanı Emine Erdem, GEN Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Google Türkiye Ülke Direktörü Mehmet Keteloğlu, GEN Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve ALZ Grup A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Alagöz, GEN Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Funika Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Civan Sözkesen katıldı.

Buluşmada GEN Türkiye’nin yürütücülüğünü yaptığı Global Girişimcilik Haftası, Girişimcilik Dünya Kupası, Open House Meeting, G3 Girişimcilik Zirvesi hakkında bilgilendirme yapıldı. Ayrıca, Eylül ayında Avustralya Melbourne’de gerçekleşen ve GEN Türkiye üyelerinin de katılım sağladığı Global Girişimcilik Kongresi, GEN Türkiye’nin deprem bölgesinde gerçekleştirdiği çalışmalar kamuoyuyla paylaşıldı. Bunların yanında ülkemiz girişimcilik ekosisteminin 2023 yılı performansı da buluşmada değerlendirildi. 

Global Entrepreneurship Network; dünyadaki tüm girişimcilerin birbiri ile iletişime geçmelerini; birbirinden öğrenmelerini, yeni pazarları tanımaları ve bu pazarlama açılabilmelerine destek olmak; yatırımcılarla güçlü bağlantılar geliştirmelerini sağlamak amacıyla sivil toplum kuruluşlarının, ulusal ve uluslararası şirketlerin ve girişimlerin, akademik kuruluşların ve politika yapıcıların iş birliği içerisinde çalışmasını teşvik ediyor.  

İşte bu iş birliğini Türkiye’de daha güçlü bir şekilde sağlayabilmek için 2020 yılının Aralık ayında ses getiren bir lansmanla startı verilen, Türkiye’de ve küresel girişimcilik ekosistemi arasında köprü olma amacıyla kurulan GEN Türkiye, Habitat Derneği idari yönetiminde faaliyetlerini yürütüyor.

GEN Türkiye, Türkiye’deki girişimleri GEN’in 200 ülkesindeki iyi örneklerle buluşturarak; Türkiye ekosistemiyle global girişimcilik ekosistemi arasında köprü görevi görüyor. GEN Türkiye Yönetim Kurulu, Türkiye ekonomisini ve toplumunu geliştirmek için girişimcilik ve yeniliğin gücüne inanan, alanında tanınmış liderlerden oluşuyor ve GEN Türkiye Yönetim Kurulu, GEN aracılığıyla ulusal girişimcilik ekosistemini ileriye taşıyarak, ülke ekonomisine destek olmayı amaçlıyor.  

Bulutistan globalleşme yolculuğunda “ICT Cloud” ile hızlanıyor

Türkiye’nin önde gelen yerli ve milli bulut servis sağlayıcısı Bulutistan, yurt dışı operasyonları için hayata geçirdiği “ICT Cloud” markasıyla globalleşme sürecini hızlandırıyor. Azerbaycan’da başlayan ve Almanya operasyonlarıyla Avrupa pazarında büyüyen Bulutistan, yeni yılda Dubai’de açacağı ofis aracılığıyla Ortadoğu ve Afrika operasyonlarını yönetecek. 2024 yılında, Suudi Arabistan pazarına “ICT Cloud” ve Kazakistan pazarına “Bulutistan” markaları ile giriş yapmayı planlayan şirket, Avrupa, Ortadoğu ve Suudi Arabistan pazarlarında büyümeyi hedefliyor. Şirket, 2024 sonunda İngiltere ve 2025 başında Asya Pasifik (APAC) pazarlarında “ICT Cloud” markasıyla yer almayı planlıyor.

Dijital dönüşümün anahtarı olan bulut teknolojilerine olan talebin artmasıyla Türk bulut pazarının aktörleri de yeni nesil teknoloji ve ürünleriyle küresel şirketlere meydan okuyor. 2021 yılında yurt dışı açılımını başlatan Bulutistan, “ICT Cloud” markasıyla yurt dışı operasyonlarında yeni bir döneme giriyor. Türkiye’de hızla büyüyen şirket, yurt dışı operasyonlarını artırarak küresel bulut teknolojileri pazarında Türkiye’nin gücünü temsil ediyor.

Bulutistan CEO’su Begim Başlıgil, Bulutistan ve ICT Cloud markalarının sırasıyla Türkiye ve Orta Asya ile dünya genelindeki operasyonları yöneteceğini belirtti. Türkiye pazarında her yıl ortalama %300 büyüme kaydederken, yurt dışı gelirlerinin toplam cironun yaklaşık %15’ini oluşturduğunu ifade eden Başlıgil, 2024 yılında yurt dışı gelirlerini %100 artırarak ciroya katkısını %30 seviyelerine çıkarmayı hedeflediklerini açıkladı.

Azerbaycan, Almanya ve Kazakistan’da yatırımlarla yurt dışındaki faaliyetlerini genişleten Bulutistan, 2023 yılında Azerbaycan pazarında büyük bir ivme yakaladı. Almanya operasyonuyla Frankfurt’taki cloud node’u kurma çalışmalarına başladı ve ülkedeki önemli yazılım ve çözüm firmalarıyla iş ortaklıkları geliştirdi. GITEX Fuarı’ndaki varlığı ile Kazakistan’daki müşteri potansiyelini artıran şirket, bu pazarda da şirket kurmayı planlıyor.

Başlıgil, 2024 yılında Dubai’de kurulacak yeni şirketle Ortadoğu ve Afrika operasyonlarını yöneteceklerini, Suudi Arabistan ve diğer Orta Asya ülkelerinde Bulutistan markasıyla ilerleyeceklerini söyledi. Almanya operasyonunu Kıta Avrupası’nda genişletmeyi ve Dubai’deki yeni şirketle Ortadoğu ve Suudi Arabistan pazarlarında büyümeyi hedeflediklerini ifade etti. 2024’ün, Avrupa’daki ilk cloud node üzerinden hizmet vermeye başlayacakları, Dubai’de cloud node kurulumları yapılacağı ve hızlı pazar penetrasyonunun başlayacağı bir yıl olacağını belirtti. Bulutistan, 2024 sonunda İngiltere ve 2025 başında Asya Pasifik (APAC) pazarlarına adım atmayı hedefliyor.