Techinside Google News
Ana Sayfa Blog Sayfa 1669

Proje Pazarı’nda 144 proje sergilendi

0

Ankara’da yaşayan ve girişimcilik ekosisteminde yer alan tüm paydaşları bir araya getirmeyi amaçlayan proje pazarına toplamda 216 başvuru yapıldı. Sosyal fayda, çevre ve katma değer gibi kritelerlere göre iş fikirlerinin seçildiği proje pazarında toplamda 144 proje ücretsiz olarak sergilenme şansı elde etti. Aralarında Bimetri, Datamed, Deliyalıtkanlar, Do majör, Ecan Yazılım, Göz Mobil, Intest, KV331, Moralabs, Tabim, TK3, Ülkü Bayer, Vaksis, Apabos, Inofab ve Arbatros ‘un da bulunduğu 22 Bilkent Cyberpark Firması’nın iş fikirleri proje pazarında sergilenmeye hak kazandı.

Yatırımcı sunumları için seçilen ilk 10 projede yine Bilkent Cyberpark Firmaları’ndan Intest- Test Otomasyon Sistemi , Do majör-Easy Guitar ve Ecan Yazılım-User Guidance System projeleriyle jüri üyelerinin karşısına çıktı.

Kıyasıya rekabetin yaşandığı elemelerde 3.’lük elde eden Giray Songül “Easy Guitar” adlı ürünü ve beraberinde sunduğu MyChordBook platformu ile gitar çalmanın ne kadar kolay ve pratik olarak öğretilebileceğini göstererek herkesi bir günde “Akdeniz akşamları”nı çalabilir hale getireceklerinin müjdesini verdi. Songül yakında aynı sistemi piyano içinde tasarlayacaklarının işaretini verdi.

Gün boyunca süren etkinliğe Ankara ekosistemi de oldukça yoğun bir katılım gösterdi. Oldukça başarılı ve verimli geçen proje pazarı, Onedio.com’un kurucusu Kaan Kayabalı, Yakın zamanda çok büyük bir yatırım alan Pozitron Firmasının sahibi Fatih İşbecer ve teknoloji ve dijital pazarlamanın duayeni Serdar Kuzuloğlu’nca yapılan birbirinden keyifli sunumlarla katılımcılarda unutulmaz anılar bıraktı.

Kurumlar için esnek ağ çözümü

0

Kablosuz ağ pazarının lider markası TP-LINK, kurumsal pazarda da iddiasını sürdürüyor. Kurumlara yönelik ağ çözümlerine yeni bir switch modelini ekleyen şirket, JetStream serisi T3700G model ile esnek ağ oluşturulmasını sağlıyor.

28 giriş yuvasına sahip olan T3700G, ölçeklenebilir ve farklı ağ protokollerini destekleyen bir ağ desteği sunuyor. Yığınlanabilir ve Gigabit L3 yönetilen bir switch olan ürünün 4 adet 10Gbps’lik SFP girişi, 24 adet RJ-45 girişi bulunuyor.

Tamamen esnek ve ölçeklenebilir ağ oluşturmak için önemli bir ürün olan T3700G, RIP ve OSPF gibi bol katmanlı yönlendirme protokollerini destekliyor. İsteğe bağlı yedek harici güç ünitesi eklenebilen switch, bu sayede daha verimli ve sağlam bir ağ oluşturabiliyor.

Link fazlalıkları için Ring Stacking (halka sıklaştırma) yapabilen cihaz, dağıtılmış link yığını desteği de sunuyor. IEEE 802.1P desteği, sesli VLAN, menzil limiti gibi kaliteli servis destekleri sağlayan switch, yüksek güvenlik için gerekli uygulamalara da sahip. DoS savunma desteği, 802.1x ve RADIUS kimlik sorgulama, port güvenliği, SSL ve SSH şifreleme gibi pek çok güvenlik desteği sunan TP-LINK T3700G, kurumlar için güvenilir ve uygun maliyetli bir çözüm oluşturuyor.

2014’ün sessiz ilkleri

0

Her yıl gerçekleşen ve hem bilim, hem de teknoloji dünyasında devrimsel sayılacak sürprizler sunan gelişmeler aslında beraberinde pek duyulmamış örnekleri de getiriyor. İşte 2014 senesinde gerçek olan ancak çok da fazla dikkatleri çekmeyen önemli 8 gelişme:

1- Fields Medal
Tam olarak 1936’dan beri her yıl gerçekleşen ve Uluslararası Matematik Birliği tarafından verilen Fields Medal adlı ödüller sahiplerini buldu. Edinilmesi Nobel ödüllerinden bile zor bir şeref olarak görülen madalyaların ilki Brezilyalı Artur Avila’ya gitti. Avila, gelecek yarım yüzyılın gündemini belirleyebilecek ayrık dinamik sistemler ilkesi ile ödül sahibi oldu.

İkinci isim, ilk kadın ve ilk İranlı ödül sahibi Maryam Mirzakhani, matematik dünyasının derinlikleri olarak görülen Riemann hipotezi üzerine önemli çalışmalar gerçekleştirdi.

2- Hindistan’ın ilk gezegenler arası araştırma modülü
24 Eylül tarihinde Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu, Mars’a ilk gezegenler arası araştırma modülünü gönderdi. Mars yörüngesine oturan modül, gezegenin yüzeyini ve atmosferini fotoğraflıyor.

3-  Arjantin’in ilk uydusu
Arjantin, tamamı ülke içerisinde geliştirilen ilk uydusunu uzaya ulaştırdı.

4- İlk robotik dış iskelet
FDA onayı alan Rewalk adlı proje bir insan bacağı olarak çalışıyor, engelli kimseler için oturma, yürüme ve hatta koşma konusunda muazzam bir destek sağlıyor.

5-  Çin’in ilk yeni nesil savaş uçağı
Şimdiye kadarki savaş uçağı teknolojileri ile ABD tarafından kolaylıkla egale edilebilecek olan Çin, yeni nesil savaş uçağı J-31’i geliştirdi.

6- Nanoteknoloji’nin ilk mekanik güç ünitesi
Michigan Mühendislik Üniversitesi’nde gerçekleştirilen çalışmalar sayesinde, nanoteknoloji için çığır açacak yeni bir fiber yapı üretildi. Saç telinden de ince olan bu kablo benzeri yapı, mekanik birer güç ünitesi görevi görerek, ilgili cihazı çalıştırmaya ve kontrole imkân tanıyor.

7- Bulut teknoloji için ilk uluslararası servis standartları belirlendi
Avrupa Komisyonu, bürokratlar ve IBM, Microsoft gibi isimlerle ortak bir çalışma yürüterek, Bulut teknolojinin uluslararası pazarda nasıl kullanılabileceği ve standartlar üzerine çalışmalar gerçekleştirdi.

8- İlk sentetik kimyasal evrilme
Glasgow Üniversitesi’nden Dr. Lee Cronin, zeytinyağı gibi cansız maddelerin, su gibi malzemeler içerisinde bağımsız olarak hareket etmesini sağladı. Zeytinyağı bağımsız ve canlı bir madde gibi su içerisinde değişim gösterdi.

Dijital dünyada başarılı işbirliklerinin sırları

0

Gelişmekte olan ya da halihazırda hazır bir pazarda gerçekleştirilecek stratejiler her daim zorlu olmuştur. Yeni müşteri segmentleri, bilinmeyen taze marketler, günümüzün ileri düzeydeki rekabet ortamında sıkıntı yaratabiliyor. Peki dijital dünyada, BTC (business to consumer) ve BTB (business to business) şirketleri nasıl gelişir, ortaklıklar kurar ve kullanıcı deneyimlerini genişletir. İşte dijital dünyada başarılı işbirliğinin sırları:

1- Asla tek başınıza yenilik üretmeyin
Üreteceğiniz çözümleri sadece kendi çatınız altında halletmeyin. Farklı isimler ile çalışın, yatırımlar, yeni stratejiler ve kaynak yönetimlerini alternatif çözüm ortakları ile halledin.

2- Tek başınıza müşteri tercihlerini araştırmayın
Veri avcılığı yöntemi ile elde edilen data’ları bünyenizde çözümlemeye çalışmayın. Farklı partnerler bulun, veri ayıklama konusunda değişik bakış açıları ile müşterilerin değişen alışkanlıkları üzerine çalışın.

3-  Kullanıcı memnuniyetini merkeze alın
Sadece kazanç ve başarıya odaklanmak yerine size yakın alanlardaki isimler ile çalışın, müşteri portföyünüzü nasıl daha fazla memnun edebileceğinizi araştırın. Farklı çözümler ile karşılıklı kazanç elde edin.

4- Ölçekleme ve özelleştirme arasındaki dengeyi sağlayın
Geniş ağ yapısına sahip ortaklıklar kurmak zordur. Her iki marka da ölçeklenebilir içerik ve düşük maliyetli özelleştirme seçenekleri ister. Bu süreçte yaratılacak yeni teknolojiler ve uygulama ile yazılım çözümleri firmalar arasında uzun zamanlı kâra dönüşür.

5- Ortaklarınızı kendi işinizmiş gibi görün
Stratejik ortaklıklarda her iki taraf da kendi faydasına bakacaktır. Bu süreçte elde edilecek maddi kazanç ve bilinirlik için ortağınıza, size getiri sağlayacak olan işinizmiş gibi önem göstermeniz, karşılıklı fayda sağlayacaktır.

İngiltere Bankası sosyal ağları izleyecek

0

Bank of England, oluşturduğu özel ekip ile internet ve sosyal ağları tarayacak, İngiltere’nin ekonomisine dair erken tahminlerde bulunacak. Bankanın yetkili ekonomisti Andy Haldane, İngiltere’nin ekonomisindeki iniş ve çıkışları takip edecek ve çeşitli kaynaklardan elde edilen verileri işleyecek ekibin başındaki isim.

Sky News‘a konuşan Haldane, hazırladığı bu özel grubun işlenmemiş, ham veriler üzerinden gideceğini ve sosyal ağların da dâhil olduğu interneti takip altına alarak, ilk resmi verilerden önce kendi tahminlerini oluşturacaklarını açıkladı.

İnternet üzerinden gerçekleşen iş aramaları ya da farklı işlere biçilen fiyatlar Bank of England için faiz oranları konusunda da önemli başlıklardan olacak. Yeni kaynaklar kullanılarak, mortgage konusundaki devasa “büyük veri” veritabanlarına ulaşılacak, emlak sektöründeki gelişmeler için tahminler yürütülecek.

Bulut bilişimi 2015’te neler bekliyor?

0

Türkiye özellikle bilişim teknolojileri sektöründe çok hızlı bir ilerleme kat ediyor. Satın alımlar ya da birleşmeler yoluyla sektör aralıksız büyümesini sürdürüyor. Firmaların vizyonları da buna paralel olarak büyüyor. Büyüyen piyasa hacminden Türkiye’nin önemli bir pay alacağını belirten daha.net Genel Müdürü Emin Gür, Türkiye hosting sektorünün büyüme potansiyelini yüksek gördüğünü ifade ediyor. Büyümede etkili faktörler arasında Türkiye’nin Avrupa ve Asya arasında adeta bir teknoloji koridoru olan konumu, büyük BT firmalarının yakın zamanda Türkiye’ye yaptığı yatırımlar ve yerel firmaların büyümesi gibi noktalara işaret ediyor.

Amerikalıların bulut bilişimle imtihanı
ABD’de Ağustos 2012’de Wakefield Research tarafından bulut bilişim hakkında yapılan anket sonuçlarını aktaran Emin Gür teknolojiyi seven bir ülke olan Türkiye’nin de hosting konusunda alacağı daha çok yol olduğunu ifade ediyor. Anket sonuçlarına göre 2012 yılında Amerikalıların yüzde 54’ü Facebook, Gmail ve ya Youtube gibi bulut servislerini kullanıyor olsa bile bulutu hiç ya da hemen hemen hiç kullanmadıklarını söylüyor. Yüzde 51’i hava durumunun bulut bilişimi etkileyebileceğini düşünüyor (teknolojiye adını veren bulut ismi, internet altyapısını temsil eden bulut biçiminden geliyor). Yüzde 22’si en az bir kez bulutun nasıl çalıştığını anlıyormuş gibi yaptığını itiraf ediyor. Yüzde 17’si çıktıkları bir randevuda, yüzde 14’ü bir iş görüşmesi sırasında bulutu anlıyormuş gibi yapmış.

Türkiye’de bireysel, kurumsal ve bayi hosting paketleri, İngiltere ve Kuzey Amerika destekli Cloud VPS (Bulut Sanal Sunucu) barındırma hizmeti veren daha.net’in Genel Müdürü Emin Gür 2015 hedeflerini şöyle açıklıyor: “Bizim 2015 için hedeflerimiz kurduğumuz bulut altyapısını genişleterek, müşterilerimize güvenli, sürdürülebilir ve genişletilebilir Cloud sunucu hizmetini daha da uygun şartlarda sunabilmek. Türkiye’de müşterisine kesintisiz ve kaliteli hizmet veren daha.net gibi hosting firmalarının önü 2015 ve sonrasında çok açık.”

“Ülkemizin yurtdışı standartlarında girişimler ve girişimcileri daha fazla çıkarabilmesi için katma değerli ürünlere daha fazla odaklanmasının yanı sıra pazarlama konusundaki eksikliğini gidermesi gerek diye düşünüyorum” diyen Emin Gür, Mart 2013 tarihli BT Business “Apps Survey” anketine verilen cevaplara göre bulut teknolojilerini kullanan şirketlerin kazandığı avantajları şöyle sıralıyor:

Bulut işinize nasıl yardımcı olabilir?

  • Yüzde 42 Veriye istenilen yerden, istenilen zamanda ve istenilen cihazdan erişim
  • Yüzde 20 Ofisten uzak merkezi bir konumdan güvenli veri depolama
  • Yüzde 10 Maliyetin azalma potansiyeli
  • Yüzde 10 Verilerin güvenli yedeklemesi sayesinde esneklik artışı
  • Yüzde 5 Sunucu ve diğer depolama donanımlarına daha az ihtiyaç
  • Yüzde 4 Çalışanlar arasında daha iyi işbirliği ve paylaşım imkanı
  • Yüzde 3 İşin ihtiyaçlarını karşılayabilecek sınırsız kapasite ve ölçeklenebilirlik

Bulut’un en önemli faydası nedir?

  • Yüzde 100 Güncel, bakım gerektirmeyen yazılım
  • Yüzde 94 Veriniz üzerinde kontrol ve güvenli depolama
  • Yüzde 52 Uzun vadeli ücretlerin ve kurulum ücretlerinin olmaması
  • Yüzde 22 Esneklik
  • Yüzde 21 Öngörülebilir aylık fatura
  • Yüzde 18 Yönetim uygulamaları için kolay kullanılabilir gösterge paneli

Vodafone bayilerinde dijital dönüşüm

0

Türkiye genelinde 1.200’den fazla mağazasının dijital dönüşümü için bayi yatırımları da dahil 2 yılda 200 milyon TL’nin üzerinde yatırım yapmayı hedefleyen Vodafone, mağaza yatırımcılarını ve çalışanlarını Antalya’da gerçekleştirdiği Vodafone Ticari Operasyonlar Zirvesi’nde bir araya getirdi.

Antalya Rixos Sungate Otel’de 3.200’ü aşkın kişinin katılımıyla düzenlenen zirveye, Türkiye’nin 81 ilinden 570 Vodafone yatırımcısı, 2.190 mağaza çalışanı ve 509 Vodafone çalışanı katıldı. Beş gün süren zirve, Vodafone mağazalarının dijitalleşme sürecinin ele alındığı çeşitli oturumların yanı sıra üretici firmaların renkli etkinliklerine de ev sahipliği yaptı. Gala yemeğinde Kubat’ın, kapanış partisinde ise Kenan Doğulu’nun sahne aldığı zirveye ilgi büyük oldu.

Vodafone Ticari Operasyonlar Zirvesi’nde telekomünikasyon pazarında gelecek 5 yılda öngörülen trendlerin yanı sıra Vodafone’un perakende vizyonu ve yatırım planları paylaşıldı. Zirveyi değerlendiren Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Sinan Kızıldağ, şunları söyledi:

“Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik etme vizyonumuz doğrultusunda “Mükemmel Müşteri Deneyimi için Hizmet” alanında önemli yatırımlara imza atıyoruz. Bu kapsamda, ülke genelinde 1.200’den fazla mağazamızı dijital bir tasarımla yeniliyoruz. Mağazalarımızın dijital dönüşümü için bayi yatırımları da dahil olmak üzere 2 yılda toplam 200 milyon TL’nin üzerinde yatırım yapacağız. Yenilenen mağazalarımızla, Türkiye’nin her yerinde aynı kalitede hizmet sunmayı ve daha yüksek müşteri memnuniyeti sağlamayı hedefliyoruz.

Bu hedefimize ulaşmamızda önemli rolü olan mağaza yatırımcılarımızı ve çalışanlarımızı Vodafone Ticari Operasyonlar Zirvesi’nde bir araya getirmekten mutluluk duyuyoruz. Zirve, perakende kanalındaki paydaşlarımızla en son gelişme ve hedeflerimizi paylaştığımız önemli bir platform oldu. Türkiye için değer yaratma vizyonumuz çerçevesinde bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de yatırımlarımızı artırarak sürdürme kararlılığındayız.”

Toplantıya Kiğılı giyim mağazaları zincirinin kurucusu ve sahibi Abdullah Kiğılı da konuşmacı olarak katılarak, büyüme hikâyesini ve perakende sektöründeki tecrübelerini Vodafone yatırımcılarıyla paylaştı. Diğer yandan, tüm Türkiye’den Vodafone mağaza çalışanlarının katıldığı Bayi Çalışanları Toplantıları’nda ise başarılı mağaza müdürlerine plaket takdim edilirken, Vodafone’un mağaza çalışanları için tasarladığı sadakat ve eğitim programları da tanıtıldı.

Vodafone Ticari Operasyonlar Zirvesi’nin hazırlık çalışmaları yaklaşık 5 ay sürdü. Bu kapsamda, Vodafone’dan 7 kişilik bir proje ekibinin yanı sıra ajans ve tüm tedarikçilerden 200 kişilik bir ekip, 80 kişilik bir teknik ekip ve 28 kişilik bir film ve sunum prodüksiyon ekibi de görev yaptı. 22 tır dolusu teknik ekipmanın kullanıldığı kurulum için 60 kilometrelik kablo, 300 adet robot ışık ve 5 adet 400 kilowatt jeneratör kullanıldı. 72 saat süren kurulumda, bin kilowatt enerji ve 48 bin watt ses gücü harcandı. Ayrıca, sahne, ışık düzeni ve toplantıda kullanılan intro teknolojisi, Türkiye’de ilk kez Vodafone Ticari Operasyonlar Zirvesi’nde uygulandı.

 

Teknoloji, tasarım ve inşaat dünyasını değiştirecek

0

2015 yılında küresel ve bölgesel mimarlık, mühendislik, inşaat ve altyapı sektörleri, değişim ve büyüme trendini sürdürecek. Değişerek büyüme ihtiyacının her alanda ve her bölgede, ama en çok da bu sektörlerde kendini göstermesiyle birlikte, ilgili sektörlerde çalışan profesyonellerden düşük bütçelerle daha kapsamlı projeleri hayata geçirmeleri bekleniyor. Üstelik iş başarmanın en büyük kriterlerinden biri olan yetenekli/nitelikli çalışan havuzu her geçen gün kan kaybederken. Bu aşamada maliyet etkinliğini artıracak, yeni yetenekleri çekecek, tasarım ve inşa etme şeklimizi baştan aşağı değiştirecek ve kendi şekillendirdiğimiz dünyamızı daha sürdürülebilir, yaşanabilir ve ekonomik anlamda daha canlı kılacak yeni teknolojiler her geçen gün daha fazla önem kazanıyor.

Autodesk, 2015 yılında bu değişimi tetikleyecek beş ana trend olan Büyük Veri, Nesnelerin İnterneti, 3D Yazıcı, Üçlü Bilanço (Triple-bottom line) ve Gerçeklik Yakalama’nın inşaat, mimarlık ve tasarım sektörlerini nasıl etkileyeceğini sizler için derledi:

Büyük Veri, BIM ve Bulut
Bulut tabanlı güçlü Yapı Bilgi Modellemesi (BIM) araçları, 2015 yılında sektörlerin değişimini tetikleyecek.

  • Şehir planlaması: Tüm dünyada şehir planlamacıları, artık şehirlerle ilgili tüm verilerin toplandığı canlı veya sanal modeller yaratıyor. Sadece caddeleri dolduran milyonlarca binanın verisinden bahsetmiyoruz; fırtına, sel gibi doğal felaketler, yaya yolu ve araç trafiği, enerji kullanımı, güneş enerjisi potansiyeli, rüzgar akımları gibi şehir hayatını etkileyen onlarca konunun terabaytlarca verisi BIM araçlarında toplanıyor. Birbirinden bağımsız bu veriler, bulut bilişimin gücüyle birleştiğinde mühendislerin yeni bir transit hat ya da yeni bir yol inşasıyla şehrin tüm toplu taşıma sisteminin nasıl etkileneceğini doğrudan görmesini sağlıyor.

Nesnelerin İnterneti (IoT)
2020 yılına kadar 50 milyar adete ulaşması beklenen bağlantılı cihazların yaygınlaşması ile birlikte yeni bir “Bağlanabilirlik Devri” de ortaya çıkıyor. Bugün bağlanabilirliğin artmasıyla farklı sektörlerde çalışan proje ekipleri, dünyanın herhangi bir yerinden uzmanlık bilgisine erişebiliyor, gerçek zamanlı işbirlikleri gerçekleştirebiliyor.

3D Baskı
2014 yılında 3D baskı teknolojisinin gidebileceği uç noktalar, vizyonerlerin bir hayli dikkatini çekmişti. 2015, 3D baskı ile ilgili daha somut sonuçlar göreceğimiz bir yıl olacak. 

  • Mimari ve binalar: 3D baskı teknolojisi, küçük ölçekli modellerden gerçek ölçekli bina prototipi üretmeye doğru bir gelişim gösteriyor. Önümüzdeki dönemde ise 3D baskı teknolojisiyle bir bina duvarının yaratıldığına tanık olacağız. Bina bileşenlerini 3D yazıcı ile üretmek, inşaat süreçlerinin daha verimli ve güvenli olmasını sağlayacak. Verimlilik artırma konusunda yıllardır çözüm üretemediği ve güvenlik önlemlerini artıramadığı için eleştirilen bir endüstri için 3D yazıcılar, büyük bir devrim anlamına gelecek.

Takipçin kadar konuş (!)

0

Fiziksel anlamda yemek ve suya duyduğumuz ihtiyacın bir benzerini psikolojik anlamda sosyal medyaya duyar hale geldik. Kimimiz beğendiği videoları paylaşma, kimimiz özlü bir söz yazma, çoğumuz da gün içinde çektiği fotoğrafı yayınlama derdinde… Kısaca hepimiz bir şekilde içerik üretiyor ve bunu yaymak için efor sarfediyoruz.

Peki sosyal medyayı bu kadar cazip hale getiren şey içerik üretebiliyor olmak mıdır? Hiç sanmıyorum… Bizi sosyal medyaya bağlayan belki de yegane “şey” ürettiğimiz içeriğe yapılan geri bildirimler. Paylaştığımız bir fotoğrafın aldığı “like” sayısı ya da doğum günümüzde duvarımıza yazan insanların fazlalığı çok şey ifade ediyor… Peki neden?

Çünkü beğenilmek, yaptığı bir eylem karşısında geri bildirim almak biz insanoğlunun doğasında var. Bu, küçük bir çocuğun kendi yaptığı resme “aferin” alma içgüdüsü ile yetişkin bir kişinin sosyal medyada yaptığı paylaşıma “like” alma içgüdüsü ile aynı duygu. Tamam bu duygu sadece dijitalde değil hayatın her evresinde var fakat bu durum, özellikle sosyal medyada biraz takıntı derecesinde. Bunun sebebi olarak da, sosyal medyanın gerçek hayata göre biraz daha kalabalık bir ortam olduğu gösterilebilir. Gerçek hayatta aldığımız iltifatlar belki sadece bize yapılıyor olabilir ancak sosyal medyada aldığımız beğenileri herkes görüyor… Bu da bir sonraki paylaşımımızı daha değerli hale getiriyor. Sebep? Çünkü ne kadar çok kişi tarafından takip edilirsek o kadar çok beğeniliriz(!)

Bu bağlamda sosyal medyada takipçi sayımızın; ne kadar değerli, ne kadar popüler, ne kadar akıllı, ne kadar zeki olduğumuz ile doğrudan ilişkili olduğu algısı hakim. Bu yüzden kimimiz takipçi kazanmak için olduğundan çok farklı davranıyor, kimimiz de para vererek takipçiler satın alıyor. Amaç (Takıntı) belli; daha popüler, daha güçlü, daha komik, daha zeki vb. görünmek.

Sosyal medya mecralarının bir çoğunun yapısal olarak yapılacak geri dönüşün pozitif olması yönünde tasarlanması, bu takıntıyı tetikler nitelikte… Twitterda retweet, fav, Facebook ve Instagram’da like, share gibi etkileşim yönlerinin tamamı olumlu bir izlenim bırakıyor. Haliyle sosyal medya kullanıcıları olarak bizler, bir nevi yaptığımız paylaşımlara olumlu tepkiler dışında bir şey gelmeyeceğinin garantisini almış oluyoruz. Bu da paylaşım yaparken bir çoğumuzu daha özgür hale getiriyor.

Düşünsenize Facebook’ta “unlike” butonu olduğunu…

Bir paylaşımın like’dan çok unlike alması olasılığını göz önünde bulundurmak, bir çoğumuzu yapacağı paylaşımdan önce 2 kez düşündürecektir. Bu da içinde bulunduğumuz mecranın canlılığının azalması anlamına geliyor. Bay Zuckerberg’de bu konunun farkında olacak ki, her seferinde bu konuda çekimser açıklamalar yapıyor.

Sahte e-faturadan en çok Türkiye etkilendi

1

ESET’in Kanada’daki Araştırma ekibi, fidye yazılımı Cryptolocker’in bir versiyonu olan ve çok hızlı yayılma gösteren TorrentLocker’i  inceledi. Bu fidye yazılımı ve türevleri, kullanıcıların dijital cihazlarında yer alan dosyaları ve fotoğrafları şifreliyor ve bu dosyaları geri vermek için de fidye talebinde bulunuyor. Fidye ise Bitcoin olarak talep ediliyor.

En son dalgada, fidye yazılımı global olarak 40 bin sistemi etkisi altına aldı ve 280 milyondan fazla belgeyi şifreledi. Yayılma ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerinde görülmekle birlikte Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’yı da yoğun olarak etkilenmiş görünüyor. ESET, bu fidye yazılımının arkasındaki siber suçluların bu dalgada 600 bin dolar değerinde Bitcoin elde ettiklerini tahmin ediyor.

Türkiye’de etkilenme yüksek
ESET Kanada Araştırma Ekibi’nden Marc-Etienne M. Léveillé öncülüğünde yapılan çalışma sonucu, dünyada etkilenen 40 bin sistemden 11 bin 700 adetinin Türkiye’de olduğu tespit edildi. Türkiye’yi 9 bin 400’u aşkın etkilenmiş sistemle Avustralya, 4 bin 600’e yakın etkilenmiş sistemle de İtalya takip ediyor. Türkiye’de 100 milyonu aşkın şifrelenmiş dosya olduğu tahmin ediliyor. Siber suçlular, şifrelenmiş dosyaları açmak için 1000 ile 1500 Euro arasında değişen fidye ödemeleri talep ediyor.

Nasıl bulaşıyor?
ESET tarafından teknik olarak “Win32/Filecoder.DL“ olarak tanımlanan bu Crptolocker şifre yazılımı, Türkiye’de ağırlıklı olarak telekomünikasyon şirketlerinden geliyormuş gibi görünen sahte e-faturalar ve onların .exe uzantılı ekli dosyaları yoluyla bilgisayarlara bulaşıyor. Eklenti açıldığı an, zararlı yazılım sisteme  yükleniyor. Ardından bilgisayardaki dokümanları şifreliyor ve kullanılamaz hale getiriyor.

Cryptolocker_Sifre

Sahte güvenlik hissi yaratıyorlar
“Saldırganlar, kurbanları kandırmak için sahte güvenlik hissi yaratmak adına herkesce bilinen simgeleri sayfalarına ekliyorlar” açıklamasını yapan Marc-Etienne M. Léveillé, şifre yazılımının zararlarını ortadan kaldırmak için dosyaları zaman zaman çevrim dışı yedeklemeyi öneriyor. Léveillé, “Eğer yedeğiniz bilgisayarınıza bağlı ya da ağ sürücüsü bağlanabilir durumdaysa, TorrentLocker bu içerikleri şifreleyebilir“ uyarısında bulunuyor.

Neden Türkiye çok etkileniyor?
ESET uzmanlarına göre Türkiye’deki geniş yayılmanın en temel nedeni, güncel olmayan işletim ve güvenlik sistemlerinin yoğun kullanımı. Güncel olmayan sistemler en büyük savunma zaafiyetini oluşturuyor.

Bir diğer önemli neden ise kullanıcıların, meraklarına yenilip gelen dosyayı ısrarla açmaya çalışması. ESET uzmanları bu noktada uyarıda bulunuyor: “Antivirüs yazılımınız virüs uyarısı veriyorsa, dosyayı açmaya zorlamayın, ilgili kurumun çağrı merkezi yoluyla borç durumunuzu kontrol edin“.

ESET NOD32, ESET Smart Security ve ESET Mobile Security gibi ESET ürünleri “Win32/Filecoder“ ve türevleri gibi Crytolocker tarzı gibi kötü amaçlı yazılımlara karşı koruma sağlıyor.

Yılbaşı alışverişi için 5 altın uyarı

0

Trend Micro, yılbaşı için çevrimiçi alışveriş platformlarını kullanacaklara önerilerde bulunuyor. Trend Micro’nun yaptığı araştırmaya göre çevrimiçi alışverişte en çok satın alınan ürünlerin başında bilgisayar, tüketici elektroniği, oyuncak ve kıyafet geliyor. Kullanıcıların bu ürünlere ilgisinin farkında olan bilgisayar korsanları sahte sipariş siteleri ve kimlik avı saldırıları gibi birçok yöntemle kredi kartı bilgilerimizi çalmaya çalışıyorlar. İnternet üzerinde herhangi bir sorun yaşamadan güvenli bir şekilde sevdiklerine hediye almak isteyen herkesin dikkat etmesi gereken noktalar ise şu şekilde:

  • E-postalarla gelen sahte sipariş sayfalarına dikkat edin

Siber suçlular kullanıcılara gönderdikleri e-postalarda özellikle herkesin ilgi gösterdiği ürünler için sahte kampanyalar içeren e-postalar yolluyorlar. Bu e-postalardaki bağlantılara tıklayıp alışverişini oradan yapan kişilerin kredi kartı bilgileri bilgisayar korsanları tarafından çalınıyor.

Ne yapılmalı? Kullanıcılar gelen e postaları güvenlik yazılımıyla taramalı ve eğer şüpheli bir kaynaktan geldiğini düşünüyorsa itibar etmemeli.

  • İyi fiyata bir ürün almak için arama motorlarını kullanmayın

Web tehditleri arama motorlarında sıkça ilk sıralarda yer alabiliyor. Kötü niyetli kişiler tarafından düzenlenen popüler alışveriş sitelerinin sahte sürümleri, arama motorlarının ilk sonuçları arasında yer alabiliyor. Bu sitelerden alışveriş yapan kişiler ise kredi kartı bilgilerini doğrudan bilgisayar korsanlarına vermiş oluyorlar.

Ne yapılmalı? Güvendiğiniz ve daha önceden alışveriş yaptığınız çevrimiçi alışveriş sitelerinin adreslerini internet tarayıcınıza kendi elinizle yazarak giriş yapın. Bu sayede arama sitelerinden yönlendirilerek değil, kendi yazdığınız doğru site adresiyle erişim sağlayabilirsiniz.

  • İndirim olasılıkların üzerindeyse inanmayın

Yarı yarıya promosyonlar ve aşırı indirimler görüldüğünde bir kez daha düşünmekte fayda var. Çünkü saldırganlar bu tür mesajları kullanmayı oldukça seviyor.

Ne yapılmalı? İnternet üzerinde karşılaştığınız gerçekçi olmayan indirimler hakkında ilgili marka ile iletişime geçerek böyle bir şeyin gerçekten olup olmadığını araştırın.

  • Mobil cihazlardan çevrimiçi alışveriş yaparken dikkat edin

Eğer çok fazla çevrimiçi alışveriş yapıyorsanız ve bu alışverişlerinizi mobil cihazlar üzerinden gerçekleştiriyorsanız, mutlaka güvenilir mecraların uygulamalarını kullanın. Çünkü mobil görünüme sahip web sitelerinin sahtelerini üretmek saldırganlar için çok daha kolayken, kullanıcılar için anlaşılması bir o kadar zor oluyor.

Ne yapılmalı? Mobil tarayıcı üzerinden alışveriş yapmak yerine büyük markalara ve güvenilir uygulama üreticilerine ait çevrimiçi alışveriş uygulamalarını kullanın. Mobil cihazınızı mutlaka kapsamlı bir güvenlik programıyla güvenlik altına alın.

  • Bir güvenlik çözümü kullanın

Gerçek zamanlı olarak güncellenen bir güvenlik yazılımı, kullanıcıların sahte web sitelerine girmesine engel olacak ve tehditlerden koruyacaktır. Mobil cihazları da koruyan güvenlik yazılımlarının tercih edilmesi kullanıcıların her platformda güvenli bir internet deneyimi yaşamasını sağlayacaktır.

ABD’de yüksek hızlı internet yaygınlaşıyor

0

Google Fiber’in gigabit bağlantılarının hızlı olduğunu mu düşünüyorsunuz? Google’ı unutabilirsiniz zira Minneapolis’tekiler için gelecekte bu hız adeta 56k gibi kalacak. Amerikalı internet servisleri şirketi US Internet şehre önümüzdeki yazdan itibaren şehre saniyede 10 gigabit hızında bağlantı sağlayacağını açıkladı. Servis aylık 400 dolarlık ücretiyle biraz pahalı da olsa, daha “normal kalan” gigabit internet 65 dolarlık ücrete sunulacak. Firmanın yüksek hızlı interneti sadece şehrin batı yakasındaki 30.000 hane için sunulacak.

Üstelik Minessota bölgede interneti hızlanan tek eyalet olmayacak. Bir başka proje Kentucky’nin doğu kısımlarına yüksek hızda internet getirecek. Eyaletin doğu kısımları tam olarak bir teknoloji cenneti olmasa da devlet görevlileri bunu değiştirebilecek bir anlaşmaya imza attılar. Önümüzdeki birkaç yıl içinde Macquire Capital 5 Kentucky şehrinden geçen bir fiber ağı kuracak ve 2018 yılına kadar tüm eyalet fiber ile donatılacak.

Milletvekili Hal Rogers anlaşma hakkında “Doğu Kentucky limitsiz teknoloji tümcesi ile eş anlamlı olacak. Coğrafi problemlerden dolayı çizilen sınırlar ortadan kalkacak” diye konuştu.

Müşteriye neden iyi davranılmalı?

0

Hayır, iş dünyasının her tarafında böyle olduğu içim değil. Müşteriye (veya bir tedarikçiye, çalışana, patrona) karşı neden nazik olunması gerektiğinin en büyük sebebi, müşterinizle sıradan bir buluşmanızın aslında son buluşmanız olması ihtimali.

Forbes’tan Micah Solomon’un anlattığına göre kendisi bir sabah uyandığında hiç bir şirket sahibinin görmek istemediği bir şey görmüş: müşterisinin gazetedeki ölüm ilanından kendisine bakan yüzünü. Bir zamanlar birlikte çalışmaktan gurur duydukları, sektörde oldukça deneyimli ve sevilen bir kişiymiş. Hüzünlü bir şekilde notlarını karıştırarak son görüşmelerinde onunla ilgili yazdıklarını bulmuş.

Notlarında küçük aksaklıklarla başlayan bir proje ve kendilerine işleri düzeltmeleri için merhametli bir şekilde şans veren bir müşteri görmüş. Elbette kimse bunun o kişinin son projesi olduğunu bilmiyormuş.

Aslında müşterisi Solomon’un şirketinden kaynaklanan sorunları onlara küçük ve önemsiz göstermiş zira tarzı o şekildeymiş. Bunu da e-postalarında önce şirketin yaptığı iyi şeylerden bahsedip sonra esas sorunlarından bahsederek yapmış. Böylece en sonunda taraflar arası ödeme işlemi gerçekleşirken tatminkar bir hava varmış – sorunlar taraflar arasında nazik bir şekilde iletilmiş ve kalpler kırılmamış.

Bu da ilişkileri sonlandırmak için gayet iyi bir aşama zira bir daha karşınızdaki kişiyle hiç görüşmeyebilirsiniz.

ABD’de PlayStation ve Xbox hizmetleri çöktü

0

Hackerlar dün meydana gelen Sony Playstation ve Microsoft Xbox oyun konsollarındaki servis kesintisini üstlendiler.

Playstation ve Xbox yetkilileri ağlardaki servis kesintisini Twitter üzerinden yaptıkları açıklamalarla doğrulayarak hizmeti tekrar ulaşılabilir hale getirmek için çalıştıklarını ifade ettiler.

“Lizard Squad” isimli bir Twitter hesabı kesintileri üstlenerek “tüm ülkeyi kontrol altına aldıklarını” iddia etti. Çarşamba günü açılan hesap cevap ve yorum isteklerine dönüş yapmadı. Lizard Squad ismi daha önceden de sanal dünyada karışıklık çıkarmış bir hacker grubunun adı olarak biliniyor. Grup ay başındaki Playstation Network ve Xbox Live ağındaki çöküntüleri de üstlenmişti.

Servisin gitmesinden dolayı kullanıcılar da kızmış durumda. Xbox, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada servisin ne zaman geri döneceğini bilmediğini söyledi.

Netaş Cezayir’de

0

Netaş, Cezayir’in mobil operatörlerinden ATM Mobilis’in 2G ve 3G transmisyon altyapısının iyileştirilmesi ve radyo frekansı (RF) optimizasyonu çözümlerini içeren proje kapsamında, ilk yıl tutarı yaklaşık 8,6 milyon dolar olan beş yıllık sözleşme imzaladı. Yıllık kendini yenileyen ve toplamda 5 yıllık bir kontrata bağlanan projenin 30 Kasım 2019’da tamamlanması bekleniyor. Netaş proje kapsamında PIWORKS firmasıyla iş ortaklığı yapacak.

Cezayir’in 3 GSM operatöründen biri olan devlet iştiraki Telecom Algerie’nin GSM operatörü ATM Mobilis, 2013 yılı itibarıyla yaklaşık 10,6 milyon aboneye sahip. Netaş, operatörlerin mevcut kullandığı altyapı sistemlerini verimli hale getiren ve optimizasyon imkânı sağlayan çözümü sayesinde, etkili altyapı iyileştirmesi gerçekleştirerek operatörün hizmet kalitesini artıracak. ATM Mobilis, proje sayesinde yatırım yapmadan mevcut altyapısını ve GSM ağını daha etkin kullanarak gelir artışı sağlayacak.

1 Aralık 2014 tarihinde başlayan projede, henüz bir ay tamamlanmadan 75 baz istasyonunda yapılan çalışma doğrultusunda temel performans göstergelerinde yüzde 50, işletme giderlerinde ise %70 oranında iyileştirme gerçekleştirildi.

5 yıl sonunda projenin değeri 64,2 milyon dolar olacak 
Netaş CEO’su C. Müjdat Altay 5. yılın sonunda projenin toplam iş hacminin 64,2 Milyon ABD Dolarına ulaşmasını beklediklerini belirterek “Netaş olarak, ‘Dünya standartlarında çalışan, Türkiye’nin ve bölgenin 1 numaralı sistem entegratörü olmak’ vizyonu doğrultusunda çalışıyoruz. Cezayir’de gerçekleştirdiğimiz bu proje, bölgenin lider teknoloji markası olmak için attığımız önemli bir adım. Netaş; kendi teknolojisini üretme yetkinliğine sahip, mühendislik ve Ar-Ge yönü güçlü, dinamik bir yapısı olan benzersiz bir sistem entegratörü olarak faaliyet gösteriyor. Bu özelliklerimiz sayesinde ATM Mobilis’te olduğu gibi katma değeri yüksek, nitelikli ve kompleks projeler için müşteriler Netaş’a güveniyor. Cezayir dışında Bangladeş, Kazakistan gibi yakın coğrafyadaki ülkelerde gerçekleştirdiğimiz projeler var. Bu projeleri önümüzdeki dönemde artırmayı hedefliyoruz. Türkiye’nin, bulunduğu bölgede bir teknoloji üssü olması ve kendi teknolojisini ihraç eden bir ülke haline gelmesi için Netaş olarak elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

Çözüm gençlerden, destek Intel’den

0

Gençlere, proje geliştirme eğitimleri, işbirliği fırsatları, mentorluk ve yatırım desteği sunarak iş çözümlerini hayata geçirmede gerekli tüm aşamalarda destek olan ve Türkiye’de gerçekleştirilen en kapsamlı girişimcilik ve sosyal inovasyon projesi olan Intel Çözüm Kumbarası’nda final heyecanı yaşandı. Çözüm Kumbarası projesi kapsamında bir yıl boyunca 6 ilde, 6 üniversite ziyaret edilerek 1665 genç ile buluşuldu. Ashoka, Endeavor ve Galata İş Melekleri (GBA) işbirliğiyle hayata geçirilen projede, daha iyi bir toplum ve gelecek için teknoloji kullanımıyla toplumsal faydanın sağlandığı yenilikçi iş çözümlerinin üretilmesi amaçlandı.

Çözüm Kumbarası’nın finalinde, son 10 proje arasından en iyi üçü jüri üyeleri tarafından belirlendi. Online alışverişler üzerinden sivil toplum örgütlerine destek sağlayan ve kar amacı gütmeyen sosyal girişim olan Yuvarla birinci, duruş bozukluklarını önlemeyi amaçlayan giyilebilir sağlık cihazı Paó ikinci ve MENA-CIS bölgesini kapsayan vizyonla hareket eden lokal bir kitlesel fonlama platformu olan Fongogo ise üçüncü seçildi.

“Dünyadaki tüm toplumların geleceğine yatırım yapıyoruz”
Türkiye’de gerçekleştirilen en kapsamlı girişimcilik ve sosyal inovasyon destek projesi olma özelliği taşıyan Çözüm Kumbarası’nın ödül alan ilk üç projesinin basın toplantısında bir konuşma yapan Intel Yeni Teknolojiler Bölümü Dünya Başkan Yardımcısı Ayşegül İldeniz;  bugüne kadar hep gelişmiş ülkelerden çıkan inovasyonun, son yıllarda artık gelişmekte olan ülkelerden de çıkmaya ve dünyaya yayılmaya başladığını vurguladı. İldeniz,  Türkiye’nin sahip olduğu genç nüfus ile önemli bir inovasyon potansiyeli taşıdığının ve sosyal inovasyon projeleri ile daha iyi bir geleceğin bizleri beklediğinin altını çizdi.

Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın, Intel olarak yenilikçi bakış açılarını inovasyon ağırlıklı böyle bir projeye aktardıkları için memnun olduklarını belirtti. Gelişen teknolojiye herkesin uyum sağlaması gerektiğinin altını çizen Aydın, “Intel olarak sadece teknolojinin değil, dünyadaki tüm toplumların geleceğine yatırım yapıyoruz. Gençleri odak noktamız olarak belirliyor ve çalışmalarımızı bu yönde sürdürüyoruz. Intel inovasyon ve ekonomik gelişime, toplumsal ihtiyaçlara teknolojik çözümler getirerek katkı sağlıyor” dedi.

Çözüm Kumbarası’nın sosyal inovasyon ve girişimcilikte yarattığı farka da dikkat çeken Aydın, “Çözüm Kumbarası diğer oluşumlardan farklı olarak çok yönlü bir birliktelik sunuyor ve girişimci adaylarımızın fikirlerinin gelişimine katkı sağlayacak tüm destek ve yönlendirmeleri bir arada sunarak yüksek fayda sağlıyor. Çözüm Kumbarasına katılan tüm projeler bizi çok heyecanlandırdı.  Teknoloji bazlı geliştirilen sosyal inovasyon projelerinin Türkiye’nin gelişiminde büyük katkısı olacağı kanısındayım.” dedi.

Aydın sözlerine şöyle devam etti: “Biz Çözüm Kumbarası’nda ilk üçe giren projeleri belirlerken, iş ortaklarıyla birlikte sosyal sorunlara reel ve sürdürülebilir çözümler sunan ve potansiyel barındıran fikirleri seçmeye çalıştık. Ödüle layık görülen üç proje de özgün, yenilikçi ve teknolojiye kolayca adapte olacak parlak fikirler. Bundan sonraki süreçte de bu projelerin inovatif bir yaklaşımla çözümler üreteceğine dair inancımız tam.”

PİLOTT’a ODTÜ’den Kristal Ağaç ödülü

0

Türk Telekom, ODTÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Kristal Ağaç Ödül Töreni’nde PİLOTT Girişimcilik Programı ile ödül kazandı.

2014 yılı içerisinde fark yaratmış, yenilikçi düşüncelerini hayata geçirmiş ve başarılı olmuş girişimcileri ve kurumları ödüllendirmek amacıyla ODTÜ Genç Girişimciler Topluluğu tarafından düzenlenen Kristal Ağaç Ödül Töreni’nde PİLOTT, ‘Yılın Girişimci Destekçi Kurumu’ seçildi.

Kristal Ağaç Ödülü’nü Türk Telekom adına PİLOTT Yöneticisi Duygu Öktem aldı. PİLOTT, girişimci adaylarını başarılı işler yapmaya teşvik etmesi ve girişimcileri en çok destekleyen program olması sebebiyle ödüle layık görüldü.

PİLOTT ile hayaller gerçek oluyor
PİLOTT ile birlikte Türk Telekom, girişimcilik ekosistemini güçlendirmeyi ve girişimcileri desteklemeyi hedefliyor. Program ile sektöre ve Türk Telekom Grubu’nun hizmet ağına katkı sağlayabileceği öngörülen girişimciler, Türk Telekom’un bilgi birikiminden, kanallarından ve altyapı imkanlarından yararlanabilmenin yanı sıra Türk Telekom’la stratejik ve ticari iş birliği geliştirme fırsatı yakalıyor.

Programın sonunda seçilen ilk 3 girişim Silikon Vadisi’ne yaptıkları seyahat ile dünyanın önemli girişimci ve yatırımcılarıyla bir araya gelerek birlikte potansiyel yatırım ve iş birliği fırsatlarını değerlendirme şansı yakalıyor.

Turkcell Superonline’dan süper hizmet SüpereSor

0

Turkcell Superonline, teknoloji dünyasıyla ilişkileri kolaylaştıran yeni bir hizmeti müşterileriyle buluşturdu. Turkcell Superonline bireysel müşterileri, teknoloji uzmanları ile uzaktan bağlantı ve 7/24 kesintisiz canlı destek imkanı sunan SüpereSor ile artık bilgisayarda yaşadıkları her türlü sorunu hızlı ve güvenilir şekilde çözebiliyor.

Yazılım güncellemesinden e-posta kurulumuna geniş hizmet içeriği
SüpereSor kapsamında sunulan hizmetler arasında bilgisayarların performans ayarlarının güncellenmesiyle yavaşlık sorunlarının çözümü; kamera, yazıcı, tarayıcı gibi tanımlama bilgisi gerektiren bilgisayar çevre birimlerinin kurulumu ve desteği yer alıyor. Aynı zamanda satın alınan yazılımların kurulumu ve gerekli ayarları SüpereSor ekibi tarafından gerçekleştirilebiliyor. Sistemi bozan ve yavaşlatan virüs, trojan gibi zararlı kodların temizlenmesi; işletim sisteminin sürüm güncellemesi ve yükseltmesi ile e-posta hesap kurulum ve ayarları da SüpereSor bünyesinde verilen hizmetler arasında yer alıyor.

İlk ay ücretsiz
Turkcell Superonline müşterilerinin teknolojide yeni çözüm ortağı SüpereSor ilk ay ücretsiz olarak sunuluyor. Herhangi bir taahhüt gerektirmeyen SüpereSor uygulamasının aylık fiyatı 4,90 TL; telefonla destek imkanı içeren Alo Destek paketi ile birlikte ise 6,90 TL.

Türkiye’de patent sayıları artıyor

0

Türk Patent Enstitüsü tarafından açıklanan 2014 yılı başvuru rakamlarına göre Türkiye’de 2014 yılında alınan patent sayısı, 2013 yılına göre sadece yüzde 3 oranında artış gösterdi. 2014 yılında Türkiye’de yerli şirketlerin patent başvuru sayısı genel toplamda 4 bin 665 adet olarak gerçekleşti. 2013 yılında ise bu rakam 3 bin 930 adet olmuştu.

Türkiye’deki yabancı şirketlerin ise patent başvuru sayısında ise bir önceki yıla oranla büyük bir değişiklik olmadığı dikkat çekerken, 2014 yılında 7 bin 470 adet olarak gerçekleşen patent başvuru sayısı 2013 yılında 7 bin 526 adet rakamına ulaşmıştı.

Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, daha fazla patentli ürün üreterek dünya pazarlarına açılması gerektiğine dikkat çekerek, “Türkiye”nin 2023 hedeflerine ulaşması için gerçekleştirilebilir hedefler koyması ve belirli sektörlerdeki şirketleri doğrudan teşvik etmesi gerekiyor. 2023 yılına önümüzde 8 yıl var, çok fazla zamanımız kalmadı.” diye konuştu.

Yerli ve yabancı patent başvurusu 12 bin 135 adet oldu
Türkiye’de 30 yılı aşkın süredir patent ve marka tescil vekili hizmeti veren Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, 2014 yılında gerçekleşen ve Türk Patent Enstitüsü (TPE) tarafından yayınlanan patent başvurusu rakamlarını değerlendirdi. 2014 yılında patent başvurusu sayısı geçtiğimiz yıla oranla yüzde 3 artış kaydetti. Türkiye’de yerli ve yabancı şirketlerin patent toplam başvuru sayısı 2014 yılında ise bu sayı 12 bin 135 adet olurken 2013 yılında 12 bin 53 adet adete ulaştı.

CMC’nin Anadolu çalışmaları tam gaz

0

Anadolu’ya yaptığı yatırımlarla şehirlerin kalkınmasına önemli katkılar sağlamayı ve gençlere kariyer imkânları oluşturmayı amaçlayan CMC, Türkiye İş Kurumu’na (İŞKUR) bağlı Şanlıurfa Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen “3. Kariyer Günleri” etkinliğinde, “Kentte En Fazla İstihdam Sağlayan Şirket” ödülünü aldı.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Konferans ve Sergi Salonu’nda düzenlenen törende CMC, Şanlıurfa’da istihdamın artırılması amacıyla İŞKUR’la yaptığı işbirliği ve kentte yeni iş imkânlarının yaratılması yönündeki çalışmaları nedeniyle ödüle layık görüldü. Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük’ün de katıldığı törende, kentte İŞKUR aracılığıyla en fazla istihdam sağlayan kuruluşlar arasında yer alan CMC’ye plaketini Karaköprü Merkez İlçesi Belediye Başkanı Nihat Çiftçi verdi.

CMC Genel Müdürü Tolga Başarır, Şanlıurfa’da böyle bir ödül almaktan büyük memnuniyet duyduklarını belirterek “Malatya’dan sonra Şanlıurfa ilimizde de en büyük işveren konumuna geldik. Anadolu’da açacağımız yeni lokasyonlarda da aynı başarıyı gösterip, ülkemize istihdam sağlamaya devam edeceğiz. İlerleyen dönemde Şanlıurfa’daki lokasyonumuzda görev yapan çalışan sayımızı 2 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Anadolu’ya yaptığımız yatırımlarla sürdürülebilir ekonomik kalkınmaya destek olmaya ve Türkiye’nin birçok ilinde iş olanaklarının artırılması amacıyla İŞKUR’la işbirliği içinde çalışmaya devam edeceğiz” dedi.