Sahte e-fatura saldırılarında yeni evre

0
ESET tarafından tespit edilen ve VirLock olarak adlandırılan bu yeni tür  zararlı yazılım, çok biçimli parazit virüs olarak tanımlanıyor. VirLock, bir fidye yazılımı olarak kurbanlarının hem bilgisayar ekranlarını kilitliyor hem de cihazlara zararlı şifre yazılımı bulaştırıyor. Virlock bu özelliği ile şekil değiştiren ilk fidye yazılımı niteliğini taşıyor. Günümüze kadar fidye yazılımları iki ana gruba ayrılmıştı: LockScreens ve Filecoders. Dosyaların şifrelenmesi Filecoder türü zararlı yazılımlarla gerçekleşiyordu. Bu türün en popüler zararlısı Cryptolocker olarak tanımlandı. LockScreen tarzı yazılımlar ise ekranı kilitleyerek, fidye mesajını kurbana iletiyordu. Genellikle mesaj, açılan pencereler halinde ulaştırılıyor ve şifrelenen dosyalar dışında bilgisayar diğer fonksiyonlarını yerine getirebiliyordu. Her iki işlevi de üstleniyor Yeni fidye yazılımı VirLock ise her iki rolü de üstlenerek hem dosyaları şifreliyor hem de fidye mesajını görüntülemek için ekranı kilitliyor. Teknik olarak Win32/VirLock olarak adlandırılan, fidye yazılımları ailesinin bu yeni üyesini analiz eden ESET araştırmacıları, ilk defa bir fidye yazılımının kurbanların cihazlarının ekranını kilitlediğini ve ayrıca cihazlar üzerindeki etkilenmiş dosyalarda çok biçimli parazit virüs şeklinde rol oynadığını tespit ettiler. Polimorfik çalışıyor ESET Güvenlik Araştırmacısı Robert Lipovsky, “Teknik açıdan bakıldığında VirLock virüsünün ilginç tarafı, virüsün polimorfik yani çok biçimli çalışmasıdır. Bunun anlamı şu: Virüsün ana yapısı, her bir etkilenen dosya için farklı çalışıyor. Ayrıca, bizim analizlerimiz sonucunda şifrelemenin çok yönlü olarak yapıldığı ortaya çıkmıştır. Kötü amaçlı yazılım yazarları, yazılımın kodları ile oynamış görünüyor” açıklamasını yaptı.

Hacker’lar nasıl para kazanıyor?

0
Sanal dünyanın tehlikeli yüzleri olan hacker’lar aslında sadece zarar verme peşinde değil. Kodlama konusunda üst seviye yeteneğe sahip olan bazı hacker’lar yan projeleri sayesinde her ay binlerce dolar kazanabiliyor. Oyun stüdyosu Ubisoft’un başkanı Cezar Floroiu‘nun özel bir hacker forumunda bir süre önce açtığı başlık sayesinde ortaya çıkan detaylar oldukça şaşırtıcı. Kendini imha edebilen e-posta hesap hizmetleri, evcil hayvan çözümleri ve banka destek yazılımları sayesinde yasa dışı işlere adım atmadan büyük paralar kazanabilen hacker’lar adına konuşan Floroiu, Business Insider’a bu kazancın sebebinin gelen yoğun talep olduğunu belirtmiş. İnsanların kendilerine tüm platformlarda çözüm yaratacak kişilere ihtiyaç duyduğunu söyleyen Floroiu, hacker’ların bu ihtiyacı karşılayarak para kazandıklarını tekrarlıyor. Bankalar arası aktarma için liste sunan bir hizmet reklamlar sayesinde yazılımcısına para kazandırıyor. Bir başka yöntem ise 10MinuteMail’de olduğu gibi 10 dakika sonra kendini imha eden e-posta hizmetleri.  Sistem aylık 1 milyon tekil kullanıcı sayısına ulaşıyor. Bir başka hacker ise kurduğu tasarım ve uygulama arayüzleri kütüphanesi sayesinde tasarımcı ve geliştiricilere destek sunarak 2014 yılında 45 bin dolar kazanmış. İçlerindeki en dikkat çekenlerden biri ise online ödemeler ile ilgili e-kitap yazarak 42 bin dolar kazanç elde etmiş. Bu yan projelerin en kazançlısı ise video ayıklama siteleri. Belli video sitelerinin linkleri üzerinden medya dosyasını indirmenizi sağlayan servislerden biri olan savdeo, geliştiricisine ayda neredeyse hiç masraf yapmadan 30 bin dolar gelir sağlıyor.

İnovasyon liderinizi tanıyın

0
Çoğumuz şirketlerimizin başındaki liderlerin bizlere inovasyon konusunda ne gibi destekleri olabilir diye düşünebiliyor. Yenilik ve gelişme için kaynak yönetimini dikkatli biçimde yönetmek ise en büyük gereklilik. Peki ya başınızdaki lider aslında nasıl bir yönetici? Paul Hobcraft, Innovation Excellence’daki yazısında Jean-Philippe Deschamps ve Beebe Nelson tarafından yazılan Innovation Governance kitabına dikkat çekiyor. Kitaba göre iki tip lider var. Bir tanesi önde duran ve diğeri ise arka kısımda kalıp işlerin yürümesini sağlayan. Yazarlara göre organizasyonlar birer kabile formunda yaşar ve her grup kendi kuralları çerçevesinde işlerini görür. Yaptıkları işler, izlemeleri gereken yol ve kurallar ise liderler tarafından yaratılmalıdır. Kitap, her iki lider tipinin de birbirini tamamladığından bahsederken doğru kombinasyona ihtiyaç olduğunu belirtiyor. İki kişi de yönetmek ve yol göstermek için beraber olmalı. Bu iki lider tipini birbirinden ayırt edebilmek içinse geçmişlerindeki takip ettikleri kurallar ve genel yönetim şekli ile davranışları göz önüne almak gerekiyor. Verilen iki örnekten bir tanesi öndeki lider olarak lanse edilen Steve Jobs. Jobs, yeni fikirler için yanıp tutuşan, farklı tasarım ve fikirleri birlikte kombine etmek isteyen biri olarak görülüyor. Büyük kazançlara yoğunlaşan Jobs, risk alıyor, hataları tolore edebiliyor. Beraber çalıştığı kişilere özgürlüklerini de veren isim kontrolü elden bırakmıyor ancak aşırı baskıcı olmuyor. Jobs’ın ölümü sonrası Apple’ın CEO’su olan Tim Cook ise arka plandaki lider tipi olarak örnek gösterilmiş. Cook doğru zamanda doğru ürün düsturunu izleyen, üretim aşamasına özen gösteren, atılımları daha yere basan ve stabilite sağlayan bir yönetici. Her iki isim de birer lider ancak farklı yöntemleri kabul edip, bunları uygulayan yöneticiler.

Microsoft’tan Azure için güvenlik atılımı

0
Microsoft, bulut hizmeti Azure‘u güçlendirmeye devam ediyor. Yeni eklenen güvenlik anahtarı bankası ile bulut işyükünü ve daha geniş sanal makineler ile Docker sanallaştırma tabanlı işyüklerini çok daha güvenli bir ortamda yürütüyor. Microsoft’tan Corey Sanders yaptığı açıklamada, halen bulut bazlı çözümleri basit ve uygun bütçeli formda sürdürüyoruz” şeklinde konuşuyor. Sanders küçük bir de ekleme yapıyor, “Şirketler yeni ölçeklenebilir uygulamalar yazabilirken, bulut da onlarla birlikte hareket edecek”. Azure Key Vault sayesinde organizasyonlar verileri güvenlik altına almak ve şifreleri saklamak için, şifreleme anahtarlarını depolayabilecekleri bir platforma kavuşmuş oluyor. Günümüz donanım güvenlik modülleri ise bu içeriği saklarken yönetim esnasında sıkıntı yaşatabiliyor, yüksek veri trafiğinde aksamalara neden olabiliyor. Yeni hizmet, ekstra trafik akışı sözkonusu olduğunda ölçeklenebilir yapısı sebebiyle birkaç dakika içerisinde yeni veri bankaları ve şifre anahtarlarını talep gelen merkeze yönlendirebiliyor. Hizmet anahtarları Amerikan hükümetinin FIPS (Federal Information Processing Standart) kurallarına uygun olarak 140-2 seviye 2 şifreleme yöntemini kullanıyor. Azure Key Vault halihazıra ön sürümüyle Amerika’nın belli bölgeleri, Avrupa ve Asya’da denemeye açıldı. Diğer bölgeler ise kısa bir süre içerisinde bu servise kavuşacak.

CES 2015’ten aklımızda kalanlar

0
Dünyanın en önemli teknoloji etkinliklerinden CES 2015, 6-9 Ocak tarihleri arasında ABD’nin Las Vegas kentinde gerçekleştirildi.

Sahibinden.com 2014’ü rekorla kapattı

0
Dijital dünyanın önde gelen araştırma şirketlerinden Gemius Global, Aralık 2014’e ait sonuçları açıkladı. Buna göre Aralık ayında 31.1 milyon tekil ziyaretçiye ulaşan sahibinden.com, Eylül ayındaki 30 milyon tekil ziyaretçiyi geçerek kendi rekorunu yeniledi. Aynı araştırmaya göre yine Aralık ayında 104.8 milyon kez ziyaret edilen sahibinden.com’da toplamda 3.66 milyar sayfa görüntülendi. Site, Eylül ayında 100 milyona yakın ziyaretle 3.6 milyar sayfa görüntülenmeye ulaşmıştı.

Panasonic ISE 2015’te Lazer ve 4K çözümlerini tanıtacak

0
Panasonic’in bu yıl 10-12 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan etkinlikte sunulacak yenilikler arasında piksel sayısını dört katına çıkaran bir 4K projektör ile sektörün en yüksek parlaklık değerine ulaşan lazer projektörler bulunuyor. Panasonic aynı zamanda yeni geliştirdiği uzaktan izlenen ve yönetilen hizmet çözümünü sergileyecek, Çözüm, Panasonic’in M2M teknolojisiyle bağlantılı Erken Uyarı Sistemi’nin kullanıldığı önde gelen bir İngiltere üniversitesinde yapılan bir denemenin sonuçlarını da sergileyecek. Ayrıca bir 98″ 4K profesyonel ekranın tanıtılmasından bir yıl sonra, ISE bu yıl Panasonic’in ilk 4K projektörünün tanıtımı için de kullanılacak.

Kansere yeni umut: Nanobot

0
Eğer bilim ya da teknoloji dünyasından değilseniz, nanobotlarla sadece filmlerde karşılaşmış olabilirsiniz. Ancak onlar gerçek ve yetenekleri gittikçe artıyor. Tıpkı, çok yakında kanser tedavisinde kullanılmaya başlamaları gibi… İsrail Bar-Ilan Üniversitesi üyesi Ida Bachelet, yaptığı açıklama ile birlilkte kansere çare olabileceklerini duyurdu. DNA sarmallarına yapışarak, hücreleri kanserden koruyacak nanobot’lar üzerinde çalıştıklarını bildiren Bachelet, DNA nanoteknoloji alanında da güçlü bir isim olarak tanınıyor. DNA nanobot’ları çok yakında kan kanseri bir hastaya zerk edilecek. İşin en sevindirici yönü ise bu işlemin, diğer kanser tedavileri gibi hastaya zarar verecek olmaması. Sadece kanserli hücrelere müdahale eden bu mikroskobik robot modülleri aynı zamanda sağlıklı insanlara da uygulanabilecek, kanseri önceden engelleme şansı doğacak. DNA’nın temel taşları, DNA sarmallarından kısa olanlar ve uzun olanların tek bir yapı haline getirilmesi ve belli bir forma dönüştürülmesiyle üretilecek. DNA sarmallarına müdahale edecek nanobot modüllerinin hayata geçirilmesi aşamasında kullanılacak olan yeni bir yazılım sayesinde, DNA’nın nasıl tepki vereceği önceden kestirilebilinecek ve ona göre adım atılacak. Şimdilik test aşamasına geçmek üzere olan projenin gerçekten işe yarayıp yaramayacağını ise zaman gösterecek. Eğer başarılı olursa, başta kanser olmak üzere tedavisi zor hastalıklarda sıklıkla kullanılan bir tedavi olarak karşımıza çıkabilir.

Çalışanların yüzde 62’sine zam yok

0
Eleman.net’in yaklaşık 11 bin çalışan ile gerçekleştirdiği araştırma, zamların çalışanların beklentilerini karşılamadığını gösteren olumsuz bir tablo ortaya koyuyor. Araştırma sonuçlarına göre, çalışanların yüzde 88’i yapılan zamlardan memnun değil. Çalışanlara sorulan “2015 yılında mevcut işinizi değiştirmeyi düşünüyor musunuz?” sorusuna verilen “evet” cevabı ise yüzde 85’lik bir orana sahip. Bu durum çalışanların memnuniyetsizlikten ötürü yeni yıla iş değiştirme fikriyle girdiğini gösteriyor. Çalışanların zam konusundaki beklentilerinin memnuniyetsizlikle doğru orantılı olması ise, performansa dayalı ücret modelinin kaçınılmazlığını ortaya çıkardı. Çalışanlar tarafından “Yeni yılda yüzde kaç zam aldınız?” sorusuna verilen cevaplar, çalışanların yüzde 62’sinin hiç zam almadığını gösteriyor. Zam oranları konusunda ağırlık, yüzde 1 ile yüzde 5 aralığında toplanıyor. Bu kesim çalışanların yüzde 24’ünü oluşturuyor. Yüzde 6 ile yüzde 10 aralığında zam alanların oranı ise yüzde 8’de kalıyor. Zam miktarı arttıkça, çalışanların oranı da düşüş eğilimi gösteriyor. Yüzde 21’i aşan zam oranları, yüzde 3’lik bir kesim tarafından temsil ediliyor. Ne kadar performans o kadar maaş Yeni yıl ile birlikte yapılan maaş zamlarının hem işverenlerin hem de çalışanların önemli bir gündem maddesi olduğunun altını çizen Eleman.net Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Duyarlar, konuya ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “Her geçen yıl çalışanların zam konusundaki beklentilerinin artış yönünde ilerlediğini görüyoruz. Buna karşılık olarak da, beklenti arttıkça memnuniyet de düşüş eğilimi çiziyor. Araştırma çalışmasının ortaya koyduğu tablonun bizi şaşırtmaması gerek. Bu tablo karşısında çalışma hayatında farklı modellere gidilmesi gerektiğini düşünüyoruz. İşverenler tarafından doğru bir planlama yaparak, performansa göre maaş miktarlarının belirlendiği yeni sistemlerin gündeme alınmasıyla, beklenti ve memnuniyet arasındaki bu uçurumu ortadan kaldırabiliriz. Dünyada insan kaynaklarında gündem konusu olan performansa göre ücretlendirme modeli, Türkiye için de kaçınılmaz bir hale geldi. Bu sene bu modelin sektörümüzün ana gündeminde olacağına inanıyoruz.”

Turkcell’den Türkiye’nin enerji faturasında 30 milyon TL’lik tasarruf

0
Turkcell ve grup şirketlerinden Turkcell Superonline, iş süreçlerinin her aşamasında hayata geçirdiği enerji tasarrufuna yönelik teknoloji ve uygulamalarla, hem çevre korumasına hem de ülkemizin enerji faturasının azaltılmasına katkı sağlıyor. Uygulanan verimlilik ve tasarruf çözümleri sayesinde, 2014 yılında, 30,7 milyon TL’ye karşılık gelen 111 milyon kilovat saatlik enerji tasarrufu sağlandı. Turkcell, hibrit iletişim ünitelerinin yanı sıra elektrik şebekesinin ulaşamadığı 26 noktaya kurulan güneş panelleri ve rüzgâr tribünleriyle çalışan iletişim üniteleri ve şebekede yapılan diğer tasarruf çalışmaları sayesinde bir yılda 87 milyon kilovat saatlik enerji tasarrufu elde etti. Bu tasarrufla çevreye yaklaşık 52.200 ton daha az karbondioksit salınımı gerçekleştirilirken, ortaya çıkan enerji tasarrufunun miktarı ise 32 bin 200 hanenin bir yıllık toplam elektrik tüketimi seviyesine ulaştı. Turkcell ayrıca, bir yılda yaptığı toplam karbondioksit azaltımıyla, 83bin 780 adet yetişkin kızılçam ağacının yaptığına eşit oranda karbondioksit azaltımı yapmış oldu. Turkcell ayrıca, binalarındaki elektrik ve mekanik sistemlerde de enerji tasarrufu çalışmalarını sürdürdü. Bu sayede de bir yılda 1670 hanenin yıllık enerji tüketimine karşılık gelen 4,5 milyon kilovat saat enerji tasarrufu sağlandı. Turkcell Superonline, altyapı çözümleriyle tasarruf sağlıyor Turkcell Superonline ise, GPON teknolojisine sahip şebekesiyle, bir yılda yaklaşık 19,5 milyon kilovat saat elektrik enerjisi tasarrufu elde etti. Ayrıca bu teknolojinin kullanımıyla, cihazların ve soğutma sistemlerinin yayacağı 26,7 milyon kilovat saatlik ısı enerjisi de engellenmiş oldu. 10 Gbps yerine 100 Gbps’lik dalga boyuna geçen şirkette, yaklaşık 299.000 kilovat saat elektrik enerjisi tasarrufu sağlandı. Turkcell Superonline yaptığı tasarruflarla toplamda 7256 hanenin elektrik tüketimine denk gelen enerji tasarrufunu sağladı. Yılda 5 bin 712 ağaç e-fatura ile kesilmekten kurtuluyor Turkcell, enerji tasarrufu bilincini şirketle sınırlamayarak abonelerine de yaymayı amaçlıyor. Bu kapsamda hem kağıt tüketimini hem karbon salınımını azaltan çevre dostu bir uygulama olarak  e-fatura kullanımını teşvik eden Turkcell’de, e-fatura kullanımı ile sadece 1 ayda 28 ton daha az kağıt kullanılarak 476 ağaç kesilmekten kurtarılıyor. Bu da yılda 5.712 ağacın varlığının korunması anlamına geliyor. M2M çözümleriyle daha az yakıt tüketildi Lojistikten tarıma, su ve elektrik sayaçlarından beyaz eşya sektörüne ve konutlara kadar kullanım alanı çok geniş olan M2M teknolojisi sayesinde bir yılda ülke ekonomisine, 1,8 milyar TL’den fazla fayda sağlandı. Turkcell M2M Akıllı Araç çözümleri sayesinde ise sadece trafikteki araçların yakıt tüketiminin azalmasıyla 1,3 milyar TL tasarruf sağlanmış oldu.

Bümed Business Angels, Segmentify’a yatırım yaptı

0
Barış Yurduseven, Murat Soysal, Yavuz Gökırmak ve Ergin Eroğlu tarafından İngiltere merkezli kurulan spin-off girişime, toplam 150.000 GBP (530.000 TL) değerinde ayni ve nakdi destek sağlayan BUBA, Segmentify’ın Türkiye pazarındaki konumunu güçlendirmek amacıyla da yeni satış kanalları yaratarak girişime destek oluyor. Bulut servis modeliyle hizmet veren Segmentify, web sitesi sahiplerinin ziyaretçi davranış analizlerini hızlı ve kolay bir şekilde yapabilmelerini, kişiye özel içerikler ve teklifler sunabilmelerini ve bu sayede gelirlerini artırmalarını sağlıyor.

HID Global’e inovasyon ve liderlik ödülleri

0
Güvenli kimlik çözümleri alanında dünyanın önde gelen firmalarından biri olan HID Global, Çin’in güvenlik alanındaki tanınmış yayını A&S China tarafından üst üste on birinci kez İlk 10 Geçiş Kontrolü Markası arasında yer aldı. Sektörde lider distribütörler, sistem engetratörleri, kurulumcular, son kullanıcılar ve tasarımcılardan gelen oylarla belirlenen A&S İlk 10 Ödülü, güvenli kimlik ihtiyaçlarını karşılama potansiyeline sahip şirketleri desteklemek amacıyla veriliyor. Türkiye’de ÖLÇSAN tarafından temsil edilen HID Global’e ödülü kazandıran, tek bir akıllı kart veya başka bir aygıt üzerindeki birden fazla uygulamanın kesintisiz yakınsamasını etkinleştirme konusunda iCLASS SE çözümleri oldu. Altyapısı şirketin Seos teknolojisi tarafından sağlanan iCLASS SE platform çözümleri, okuyucuları, birlikte çalışabilir mikroişlemci tabanlı kimlikleri (kartları, akıllı telefonları ve diğer mobil cihazları) ve kodlama araçlarını içeriyor. Platform, fiziksel ve lojik geçiş kontrolü, biyometri, nakitsiz otomat, müşteri sadakat programları, transit ve diğer uygulamalarda kimliklerin oluşturulmasını, kullanılmasını ve yönetilmesini kolaylaştırıyor.

Bankanızla görüntülü görüşme dönemi başlıyor

0
Banka ve sigorta sektörüne yönelik özel bir etkinlik düzenleyen Vitel, distribütörü olduğu Vidyo firmasının bu sektörlere yönelik çözümlerini tanıttı. Müşteri temsilcileriyle internet ya da mobil iletişim altyapısı üzerinden görüntülü görüşme olanağı sunan Vidyo, ayrıca VTM gibi görüntülü görüşme olanağı sunan ATM’ler ya da kioskları da portföyünde bulunduruyor. Bu teknolojinin neler sağlayabileceğini Vitel A.Ş. Genel Müdürü Deniz Eşiyok ile konuştuk.

Karma bulut sıçrama yapacak

0
Müşterilerin işletme yapıları geçtiğimiz birkaç sene içinde önemli düzeyde değişti. Önceleri yalnızca BT sistemleri konusunda sorumlu olan CIO’lar’ın, artık işletmelerin büyümesine olanak sağlayacak dijital stratejileri de uygulamaları bekleniyor. CEO’lar ise yeni teknolojilerin üç kilit hedefe uygunluğundan emin olmak için, değişim projelerinin içinde yer alıyor. Bu üç hedef: Farklılaşma, Çeviklik ve Büyüme. Türkiye ve Doğu Avrupa Bölgesi Kanal Satış Müdürü Erkut Göktan; 2015’te kanal için önemli olacağına inandığı trendlerin altını çizerken; “2015 yılında karma bilişim teknolojilerinin kurumsal BT dünyasında yarattığı dalgayla, iş ortakları çok yüksek büyüme potansiyeline sahip yeni alanlar görmeyi bekleyebilir. Ancak iş ortakları, bu alanlardaki fırsatlardan işletmelerinde -özellikle yetenek yönetimi konusunda bazı önemli değişiklikler yapmadan- yararlanamayacak” diyor. Karma Bulut sıçrama yaparken Flash, entegrasyon ve yazılım gibi teknolojileri büyütecek 2015, her boyutta işletmenin hem özel hem de açık bulutun unsurlarını bir araya getiren altyapılar oluşturmaya başladığı, “Karma Bulut” yılı olacak. Bunun sonucu olarak da Karma Bulut’u destekleyen üç teknolojide aşırı büyüme gözlemleyeceğiz. Bu teknolojilerden ilki, tamamen flash tabanlı dizilimler. Flash, bulut ortamları için altta yatan fiili teknoloji olma yönünde ilerliyor. Tamamı flash dizilimlerin satışı 2015’te katlanarak artacak. İkinci önemli unsur ise yakınsanmış ve referans mimari gibi entegrasyon teknolojileri. Bu teknolojiler de kanalın büyümesi için uygun bir iş alanı sunuyor. Yapısal veri merkezleri ile daha yüksek düzeyde entegrasyon özelliğine sahip çözümler, özellikle iş ortakları için karlı olacak. Üçüncü olarak ise yazılım tanımlı veri depolama ve yazılım tanımlı veri merkezlerinin işleyişini mümkün kılan her tür yazılım çözümü, yüksek satış geliri getirecek. 2015’te toplam sanallaştırma maliyeti ve sanallaştırmanın getirdiği çeviklik avantajları sayesinde, bu yükseliş devam edecek.

Logitech CES’te ödül aldı

0
CES 2015’in renkli katılımcılarından Logitech, CES İnovasyon Ödüllerinden başarıyla çıktı.

Ruslar 2030’da ayda yaşamaya başlayacak

0
Dünya artık yetmiyor. Artan şehirleşme oranları, daha yılın ortasında bir yıl yetecek kaynak kadar tüketim yapmamız, hızla yükselen nüfus derken insanlık gözünü uzay boşluğuna çevirdi. 2014, bu anlamda önemli bir yıl oldu. NASA’nın Curiosity adlı aracından Mars’la ilgili yepyeni bilgiler geldi. Avrupa Uzay Ajansı’nın Rosetta’sı kuyruklu yıldıza sendeleyerek de olsa iniş yapmayı başardı. Japonya’nın Hayabusa 2’si ise Rosetta’nınkine benzer görevle bir meteordan toz toplamak için yılın son döneminde yola çıktı. Mars araştırmalarını bir kenara bırakırsak diğer keşifler ya bilinmeyeni ya da yakın geleceğin yeni mesleklerinden uzay madenciliği için yapıldı. Ancak konu yerleşim olduğunda Rusya merkezli Lin Industrial’ın açıklamasını masaya yatırmak gerek. Lin Industrial, 2030’da Ay’da bir üs kurmayı hedefliyor. Bunun için 9.4 milyar dolarlık bir bütçe ayırdığını belirten şirketin böyle büyük bir işe girişmesinin ardında sadece dünyadaki kaynakların azalması ve ülkeler arası uzay rekabeti yok. Açıklama sonrası yapılan analizler, Uluslararası Uzay İstasyonu‘nun 2020’de kullanım süresinin dolacak olmasının da önemli bir faktör olduğunu söylüyor. Şirketin uzay macerasının bu projeyle başlamadığını da belirtmemiz gerek. Ürettikleri Taymyr isimli roketle bugüne kadar üretilmiş en hafif uzay roketlerinden birini geliştiren Lin Industrial, duyurduğu Ay’a yerleşiyoruz haberinin en önemli gereksinimlerinden birine şimdiden sahip.

Evernote ve LinkedIn artık daha uyumlu

0
Evernote, en yeni mobil tarama uygulaması Scannable ile kullanıcıların hayatını kolaylaştırmaya ve çalışma alanlarını zenginleştirmeye devam ediyor. Belge kenarlarını otomatik olarak algılama özelliğine sahip Scannable, taranacak her belgenin görüntüsünü net bir şekilde anında yakalıyor ve cihaz üzerindeki taranan belgeler bölümüne kaydediyor. Bunun için uygulamayı faturalarınızın, kartvizitlerinizin ya da belgelerinizin üzerine sabitlemek yeterli oluyor. Scannable, belge kenarlarını ayarlama telaşı olmadan ve renkleri belirginleştirmekle uğraşmadan otomatik olarak tarama olanağı sunuyor. Scannable uygulaması, Evernote ve LinkedIn’e bağlanıldığında daha önceden taranmış olan kartvizitlerde yer alan bilgileri hemen kişiselleştirmeye başlıyor. Kişilerinizin LinkedIn profillerinden fotoğraf içeren ayrıntıları da ekleyerek eksiksiz bir profil listesi oluşturulmasını sağlıyor. Scannable uygulaması, taramalar arasında hızlı bir şekilde hareket imkanı sunarak, birden fazla sayfanın taranmasını da kolaylaştırıyor. Tarama işlemi gerçekleştirilen her belgeyi, Evernote’ta bulunan notlar aracılığı ile ya da cihaz üzerinden SMS, e-posta ve AirDrop kullanarak istenilen kişiyle paylaşmak mümkün. Masaüstü uygulaması olarak da kullanılan ScanSnap Evernote Edition ile Scannable, tüm ofis ekiplerini destekleyecek bir cihaza da dönüşüyor. Scannable, Wi-Fi ile doğrudan Evernote Edition tarayıcısına bağlanarak, herkesin telefonuna kaydettiği taranmış belgelerini diledikleri yere göndermelerini kolaylaştırıyor. Şu anda iPhone ve iPad için geliştirilen Scannable uygulamasına, önümüzdeki günlerde farklı platformlar üzerinden de ulaşılabilecek.

Teknoloji sektörüne güvenlik uyarısı

0
ABD’nin tüketici hakları makamı olarak bilinen birimi Federal Ticaret Komisyonu (FTC), son günlerde büyük yükseliş gösteren teknoloji firmalarını uyardı. Son dönemin yükselen trendi nesnelerin interneti üyesi pek çok teknolojik ürün öyle ya da böyle kullanıcısının bilgilerini topluyor. Federal Trade Commission’ın amacı ise toplanan verilerin güvenliğinden emin olabilmek. Birbirine bağlı olarak çalışan ve genel bir ağa bağlanan ürünler milyar dolarlık market anlamına geliyor. Bunun farkında olan FTC Başkanı Edith Ramirez ise küresel markaları uyarıyor. Ramirez’e göre ürünlerin geliştirilme sürecinde, son kullanıcının veri güvenliğini sağlayacak şekilde hareket edilmeli. Akıllı televizyon ya da akıllı sağlık ürünlerinin bizlere ait çok sayıda kişisel bilgiyi topladığını ve çoğu zaman üretici ya da anlaşmalı kuruma gönderdiğine dikkat çeken Ramirez, bu verilerin genellikle ticari amaçlı olarak kullanıldığının altını çiziyor. Ramirez’in söylediğine göre büyük markalar satın alacağınız ürünler ile ilgili araştırmaları da bu gibi akıllı cihazlar üzerinden takip ediyor ve stratejilerini buna göre belirliyor.

BlackBerry Passport’a yeni model

0
CEO’su John Chen sayesinde büyük bir yıkımdan kurtulan Kanadalı BlackBerry, Las Vegas’ta düzenlenen CES 2015 etkinliğinde küçük bir sunum yaptı. Şirketin yükselişe geçmesinde büyük bir payı olan ve daha çok iş dünyasını hedef alan BlackBerry Passport söylenene göre farklı bir fiziksel formda daha satışa sunulacak. Standart modeli köşeli, kare bir şekle sahip olan BlackBerry Passport, John Chen’in açıklamasına göre Amerikalı hizmet sağlayıcısı ve dağıtımcı AT&T için kıvrımlı köşelere sahip bir modelle satışa sunulacak. Chen’e göre bunun özel bir sebebi yok. CEO “Bazılarımız köşeli ve bazılarımız da kavisli cihazlar seviyor, sadece bu” şeklinde konuşuyor. Yakın bir zamanda kontratsız olarak AT&T modeli BlackBerry Passport 649.99 dolardan satışa sunulacak. Yeni modellerden biri olan BlackBerry Classic için talep edilen fiyat ise 419.99 dolar olarak belirlenmiş. Bu arada CES 2015’teki BlackBerry sunumunda şirket, Android Wear işletim sistemli akıllı saatler için yeni bir BlackBerry Messenger uygulaması geliştirdiğini açıkladı ve küçük bir de sunum yaptı.