COMODO Korugan dünyaya açıldı

0
KoruganTürk mühendis ve girişimci Melih Abdulhayoğlu tarafından kurulan ve siber güvenlik çözümleri konusunda dünyanın öncü firmalarından biri haline dönüşen COMODO, Türkiye’de geliştirdiği Korugan’ın yeni versiyonu Korugan 1.8 ’i dünya pazarına sundu. COMODO’nun Ankara Teknokent’te kurduğu Ar-Ge merkezinde, Türk mühendisler tarafından geliştirilen Korugan, Birleşik Tehdit Yönetimi (UTM) aracı olarak güvenlik duvarı, anti-spam, sanal özel ağ iletişimi, web filtreleme, saldırı önleme sistemi, trafik önceliklendirme, uygulama filtreleme, hotspot, ücretsiz 5651 loglama yazılımı, imza tabanlı antivirüs, dinamik davranış analizi tabanlı güvenlik mekanizmaları ve patentli dijital kafes teknolojisini tek bir paket içinde sunuyor. Düşük maliyetle tam koruma COMODO Korugan Ürün Yöneticisi Bulut Akışık, “Comodo Korugan’ın en önemli avantajı, tek bir paket içinde çoklu güvenlik çözümü sunarak, toplam sahip olma maliyetini düşürmesi ve bilişim yöneticileri için kolay kurulum imkânı sağlamasıdır. Özellikle kendi bilgi işlem departmanlarını kurma imkanı olmayan küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin dışarıdan gelen siber saldırıları kontrol etmek ve engellemek gibi siber güvenlik ihtiyaçları için COMODO Korugan tüm güvenlik çözümlerini tek pakette sunuyor. Ayrıca dijital kafes tekolojisi ile piyasadaki diğer UTM tedrikçilerinin sunmakta olduğu antivirüs teknolojlerinin ötesine geçiyor” dedi. Comodo Korugan’ın öne çıkan özelliklerinden bazıları şu şekilde: • COMODO’nun patent başvurusu yapılmış, otomatik tehdit önleme (Dijital Kafes) sistemi ile şirket ağını, internet üzerinden gelen zararlı sıfırıncı gün yazılımları ve cryptolocker tarzı zararlılara karşı koruma, • Gerçek zamanlı olarak güncellenen, geniş URL veritabanı ile kategorizasyon bazlı web filtreleme, • Ücretsiz Korugan Loglama Yazılımı ile 5651 uyumlu zaman damgalı log depolama, • Saldırı Tespit Sİstemi, VPN, HotSpot, QoS, Anti-Spam ve benzeri birçok güvenlik servisini ek lisans gereksinimi olmadan aynı cihaz üzerinde sunma, • Değişik ağ yönetim araçlarını bir arada kullanarak ağlarını kolay bir şekilde yönetme imkanı, • Şirket ağı içi bağlanırlık ve ağ erişilebilirlik politikalarını oluşturma olanağı, • Ağ kullanılabilirliğinin arttırılmasına yönelik uygulama filtreleme kurallarını uygulama. “Engineered in Turkey” damgasıyla tüm dünyaya ulaşacak COMODO, “Engineered in Turkey” (“Türkiye’de tasarlanmıştır”) damgası ile ürettiği Korugan’ı, bayiler ve iş ortaklarından oluşan güçlü bir pazarlama ağı aracılığıyla dünyanın dört bir yanındaki müşterilerine ulaştıracak. Bu ağın önemli bir üyesi olan Wadeview, Güney Afrika’daki şirketlere türünün en iyi siber güvenlik teknolojilerini sunan öncü aktörler arasında yer alıyor. Wadeview, Güney Afrika’da COMODO’nun Korugan yazılım paketinin dağıtımını gerçekleştiriyor. Wadeview Satış Müdürü Carel van Wyk, ürün ile ilgili olarak, “COMODO Korugan, birleşik tehdit yönetimi araçlarını tek paket halinde arayan küçük ve orta büyüklükteki kurumsal müşteriler için mükemmel bir çözümdür. Bu paket ileri teknoloji bir güvenlik ürününü, düşük bir toplam sahip olma maliyeti ile sunarak müşteri için ‘kazan kazan’ çözümü teşkil ediyor.” değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’de geliştirildi, ilk satış Almanya’ya yapıldı Yüzde yüz Türk mühendisliği ürünü olduğu marka adına da yansıyan Korugan, COMODO’nun ODTÜ Teknokent’te kurduğu AR-GE Merkezi’nde, yaş ortalaması 28 olan 15 kişilik Türk mühendis ekibi tarafından, 18 aylık yoğun çalışma ile geliştirildi. Türkiye’de üretilmesine karşın Korugan’ın ilk satışı Ocak ayında Almanya’ya yapıldı. İlk ihracat dolayısıyla düzenlenen törende Korugan’ı yaratan genç Türk mühendisler teşekkür plaketlerini Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’den aldı. Her büyüklükteki şirkete göre Korugan var Comodo Korugan 1.8 paketi altı üründen oluşuyor. Comodo Korugan 65 ve Comodo Korugan 90 küçük işletmeler için, Comodo Korugan 200, Comodo Korugan 300, Comodo Korugan 600 ve Comodo Korugan 1000 ise orta büyüklükteki işletmeler için tasarlandı. Ayrıca Korugan VM ile aynı güvenlik paketleri bir yazılım çözümü olarak da sağlanıyor. Korugan’ı satın alan Türk firmalar ihtiyaç duyacakları teknik destek ve satış sonrası hizmetini de yine Türkiye’deki Ar-Ge merkezinden alabiliyor.

iyzico yatırıma doymuyor

0
iyzico+Yatirim+iyzico, 16 milyon liralık yeni bir yatırım aldığını duyurdu. Dünya Bankası Grubu bünyesinde faaliyet gösteren IFC’nin liderlik ettiği yatırımda, daha önceki turda da yatırım yapan 212 ve Speedinvest Invest’in yanı sıra Endeavor Catalyst de pay sahibi kuruluşlar arasında yer alıyor. Tüm dünyada, yaptığı yatırımlarla büyümekte olan şirketlerin hem yerel, hem de yabancı pazarlarda genişlemesini hedefleyen ve bu şirketlere danışmanlık da veren IFC, iyzico’ya yapılan yatırımda 8 milyon TL’lik paya sahip. Türkiye’de teknoloji firmalarına erken dönem girişim sermayesi sağlayan ve iyzico’ya yapılan ikinci tur yatırıma dahil olan 212 ise bu turda 6,5 milyon TL seviyesinde bir yatırım yaptı. Toplam 16 milyon TL’ye ulaşan yatırımda, Speedinvest  1 milyon TL,  Endeavor girişimcilerine yatırım desteği sağlayan, Türkiye’de daha önce Yemeksepeti ve Peak Games’e yatırım yapan ve yatırımcıları arasında LinkedIn’in kurucusu Reid Hoffman gibi isimlerin yer aldığı Endeavor Catalyst ise 500 bin TL’lik yatırımla yer alıyor. Yeni yatırım ilgili bir açıklama yapan iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu şunları söyledi: “Dünya Bankası Grubu’na dahil bir kuruluş olan IFC’nin iyzico ya yatırım yapması bizim için çok büyük bir önem taşımaktadır. Kuruluşumuzdan bu yana, kısa bir süre içerisinde Türkiye’de ödeme sistemleri alanında öncü konumuna geldik. Her biri kendi alanında uzman ve geniş tecrübeye sahip isimleri ekibimize katarak ödeme sistemlerinin milli takımı haline geldik. Türkiye’de lisanslı ödeme hizmetleri şirketi olmak için gereken tüm kriterleri yerine getirip, BDDK’ya ilgili başvuruyu yapan ilk şirketler arasında yer alıyoruz. Bu aşamadan sonraki hedefimiz sadece Türkiye’de değil bölgede de lider ödeme sistemi olmaktır. Aldığımız yeni yatırım bu önemli hedefimize ulaşmak için bize çok büyük bir güç verecek. iyzico’nun bölgenin lider ödeme sistemi haline gelmesi için agresif bir şekilde büyümeye devam edeceğiz.” IFC Finans Teknolojileri Yatırım Grubu Başkanı Andi Dervishi ise yapılan yatırım hakkında şunları söyledi: ” iyzico e-ticaret alanında satış yapan ve pazaryeri şeklinde faaliyet gösteren şirketler için çok kapsamlı online ödeme çözümleri sunuyor. iyzico sayesinde, e-ticaret şirketleri kullanıcılarına daha fazla ödeme seçeneğini düşük maliyetle ve yüksek güvenlikle sunabiliyor. iyzico, Türkiye’de hızla büyüyen e-ticaret sektörünün altyapısında çok önemli bir rol oynayacağına inanıyoruz.”

Avrupa’nın gündeminde telekom var

0
AvrupaBirligiMobil teknolojilerin ve mobil internet hizmetlerinin ekonomiye olan pozitif etkisi, başta Avrupa kıtasındakiler olmak üzere pek çok ülkede yeni düzenlemelerin gerçekleştirilmesini sağladı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) her ay düzenli olarak hazırladığı “Elektronik Haberleşme Sektöründe Gelişmeler Bülteni“nde de kendine yer bulan bazı gelişmeler, yalnızca o ülkelerdeki şirketleri değil, o ülkelere mobil teknoloji temelli ürün ya da özüm sunmak isteyen farklı ülkelerdeki şirketleri de ilgilendiriyor. BTK’nın kısa süre önce Nisan 2015 sayısını yayınladığı bu bültende mobil genişbant, makinelerarası iletişim (M2M), 4G ve 5G üzerine alınan kararlar dikkat çekiyor. Raporda kendine yer bulan ülke ve uluslararası kurumlar arasında Almanya, ABD, İtalya, İngiltere, İsveç, İrlanda, Çin, Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU), GSM Birliği (GSMA), ICANN, Avrupa Şebeke ve Bilgi Güvenliği Ajansı (ENISA) ve Avrupa Telekomünikasyon Standartları Enstitüsü (ETSI) bulunuyor.

Almanya’da yeni frekans ihalesi

Almanya hükümeti, mobil genişbant konusunda ciddi bir hareketlilik içinde. Hükümet, 700 MHz bandının mobil genişbant hizmetinde kullanılması için bir frekans yönetmeliği değişimine gitti. Ancak asıl hareketlilik burada değil, 27 Mayıs Çarşamba günü gerçekleştirilecek olan yeni ihalede. Ülkedeki düzenleyici kurum BNetzA, 270, 700, 900, 1500 ve 1800 MHz bandlarını kapsayan ihaleye katılacak şirketleri de açıkladı. Önümüzdeki hafta gerçekleştirilecek ihale Telefonica Germany, Telekom Deutschland ve Vodafone’un rekabetine sahne olacak.

İtalya’da gündem M2M

İtalya, ihaleyle değil ama bazı düzenlemelerle geçen ayın telekom gündeminde kendine yer bulmuş. Ülkedeki düzenleyici kurum Agcom, M2M alanında yaşanan bazı sorunların çözümü için harekete geçtiğini açıklamıştı. M2M servis sağlayıcılarının doğrudan son kullanıcı ile bağlantı kurabildiğinden yola çıkan Agcom, bu kapsamda yüketici sözleşmelerinde değişikliğin de yolunu açmış oldu. Agcom’un 2013 verilerine göre İtalya’da 6 milyondan fazla M2M tabanlı cihaz bulunuyor. Kurum, yine M2M alanında küçük işletmecilerin pazara daha rahat giriş yapabilmelerine olanak tanıyacak düzenlemeleri de gündemine almış durumda.

İngiltere’de 5G sesleri

5G teknolojilerinin geliştirilmesi noktasında özel sektör ve üniversite işbirliğinde somut adımların atıldığı İngiltere, bu bakış açısını gelecekteki standartları şekillendirmede de gösteriyor. Ülkede telekom sektörünü düzenleyen kurum olan Ofcom’un gündeminde 5G sistemler için 6 GHz ve üzeri spektrum bantlarının kullanılacağı değerlendirmesi yapılıyor. TechInside okurları, bu gelişmelerin bir kısmına “5G’de saflar netleşiyor” başlığıyla yer verdiğimizi hatırlayacaktır. BTK’nın hazırladığı bültende öne çıkan diğer konular arasında ise İrlanda’nın güncel kullanıcı verilerini açıklaması, İsveç’in yüzde 60’ında 10 Mbit ve üstü hızlarda 4G hizmetinin verilebilmesi -ki bu yüzde 20’lik bir artış anlamına geliyor- ve GSMA tarafından hazırlıkları sürdürülen “tek dijital pazar” için Avrupa Komisyonu’na yaptığı “Hızlı hareket etmelisiniz” uyarısı bulunuyor.

TÜBİSAD: “Sektörümüz 2014’te yüzde 12.1 büyüdü.”

0
Çift haneli büyüme performansını istikrarlı bir şekilde sürdüren Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü, 2014 yılında yüzde 12,1’lik bir büyüme ile 69,4 milyar TL büyüklüğe ulaştı. Sektör, Türkiye ekonomisine 103 bin kişilik istihdam ve 1,34 milyar TL ihracat geliri sağlıyor. TÜBİSAD (Bilişim Sanayicileri Derneği), 2011 yılından bu yana düzenli olarak hazırladığı “Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü Pazar Verileri” raporuyla sektörün gelişim ivmesini gözler önüne seriyor. Ürettiği katma değerle Türkiye için stratejik öneme sahip olan Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörüyle ilgili güvenilir ve doğru bilgi sağlama misyonu ile hazırlanan raporun 2014 edisyonu, TÜBİSAD Başkanı Prof. Dr. Kemal Cılız ve Context CEO’su Howard Davies’in açılış konuşmalarını gerçekleştirdiği bir basın toplantısıyla açıklandı. Basın toplantısında, proje ortağı TOBB Telekomünikasyon Meclisi Temsilcisi ve proje danışmanı Deloitte Türkiye’nin Ortağı Tolga Yaveroğlu’nun yanı sıra, ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Mustafa İhsan Kızıltaş da görüşlerini bildirdi. TÜBİSAD Bilgi Merkezi Komisyonu Başkanı Mustafa Çağan da 2014 yılı verileri hakkında detaylı bilgi verdi. TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Cılız, 2014 yılında; küresel ekonominin genel seyrinin, döviz kurlarındaki hareketliliğin, yerel dinamiklerin ve tüketici finansmanına yönelik düzenlemelerin tüm sektörleri, özellikle de bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünü etkilediğini dile getirdi. Cılız, sektörün bu ortamda büyümeye devam ettiğine de dikkat çekti. Teknoloji kullanımının tüm iş kollarına katma değer sağlamasının yanı sıra,  Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü’nün kendi büyümesiyle Türkiye’nin ekonomik performansına da doğrudan değer kattığını belirten Cılız, “Küresel streslere dirençli ekonomik büyüme istikrarı hedefleyen ülkemizde, teknoloji üretimi, bilişim ve inovasyonla büyüme odağının ekonomi politika ve öncelikleri arasında giderek daha önemli bir konum kazanması bizleri sevindiriyor. Çift haneli büyüme ivmesini sürdüren bilişim sektörü, ekonominin geneline yayılan çarpan etkisi ile kendisine atfedilen bu önemi fazlasıyla hak ediyor. Proje paydaşlarımızla birlikle sorumluluk alarak ve kaynak ayırarak hazırladığımız, sektörünün nabzını tutan bu rapor, bu açıdan son derece değerli. Sektörün ilgisi ve çalışmanın tüm kamu raporlarında referans olarak kullanılmasından aldığımız güç ile her geçen yıl çalışmamızı bir üst seviyeye taşıyoruz.” dedi. 2014 Bilgi ve İletişim Sektörü Pazar Büyüklüğü Çağan’ın verdiği bilgilere göre, Türkiye Bilişim sektörünün 2014 yılı büyüklükleri şu şekilde sıralandı: Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü toplam büyüklüğü yüzde 12,1’lik büyüme ile 2014 yılında 69,4 milyar TL’lik hacme ulaştı. Toplam sektör büyüklüğünü, 48,9 milyar TL ile İletişim teknolojileri, 20,4 milyar TL ile bilgi teknolojileri oluşturdu. 20,4 milyar TL’ye ulaşan bilgi teknolojileri sektörünün alt kategorilerinde 2014 yılı hacimleri şöyle oldu: Bilgi teknolojileri donanım – 10,6 milyar TL Bilgi teknolojileri yazılım – 6,3 milyar TL Bilgi teknolojileri hizmet – 3,6 milyar TL 2013 yılına göre en yüksek büyüme yüzde 12,3 ile bilgi teknolojilerinin yazılım ve donanım kategorisinde gerçekleşti. Böylece, yazılım sektörünün toplam bilgi teknolojilerindeki payı, arzu edilen dağılım doğrultusunda yüzde 30 seviyelerine ulaşmış oldu. 48,9 milyar TL büyüklüğe sahip iletişim teknolojileri sektörünün alt kategorilerindeki 2014 yılı hacimleri ise şöyle oldu: İletişim Teknolojileri donanım – 13,4 milyar TL İletişim Teknolojileri elektronik haberleşme – 35,5 milyar TL İhracat 1,5 milyar TL’ye yaklaşıyor, en çok ihracat yapılan ülke Azerbaycan Sektörün, toplam ihracat rakamı 1,34 milyar TL’ye ulaştı. Toplam ihracatın yarısından fazlası 800 milyon TL ile yazılımdan geldi. Bu da yazılım kategorisindeki cironun yüzde 12,7’lik kısmının, ihracattan elde edildiğini gösteriyor. Ankete katılan firmalara göre, en çok ihracat yapılan ülkeler arasında Azerbaycan başta geliyor. Azerbaycan’ı Almanya, Türkmenistan, Amerika, Hollanda ve İngiltere takip ediyor. Sektörün sağladığı istihdam, bu yıl 2 bin 500 artışla 103 bin oldu.

Erstream 4K videolar için özel sıkıştırma geliştirdi

0
4K+Encoding+for+StreamingTamamen Türk sermayesi ve bilgi birikimi ile kurulan; video platform yayıncılığı alanında anahtar teslim çözümler sunan Erstream, boyutları yüzünden internet üstünden gösterilemeyen 4K kalitesindeki yayınları Türk mühendislerinin geliştirdiği çok özel bir sıkıştırmayla (encoding) 5 megabit gibi çok dar bant genişlikleri üstünden göstermeyi mümkün hale getirdi! Geleceğin video teknolojisi olarak adlandırılan 4K yayınları, daha önceki HD teknolojisine kıyasla çok daha geniş saklama alanı ve yayın gösterimi için de bant genişlikleri gerektiriyor. Bu yüzden de yaklaşık 3 yıldır bu teknolojinin gösterimini mümkün kılan televizyonlar piyasada olsa da 4K bir türlü beklendiği düzeyde ticarileşemedi. Elbette 4K teknolojilerinin olmazsa olmazı bu teknolojiye uyumlu TV ya da monitörlerinizin olması… Bu yayın türünü gösterebilecek televizyonlar, 2012 yılında çıktı. Her yıl üstüne yeni özellikler eklenerek gelişmesini sürdürüyor. 2010’ların başında internet üstündeki Youtube ve Vimeo gibi kanallarda gösterimleri başlayan 4K yayın teknolojisine sahip filmleri kayıpsız bir biçimde izleyebilmek için yaklaşık 50 megabitlik internet bağlantısı gerekiyordu. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun 2014 yıl sonu verilerine göre bu hızlarla Türkiye’nin sadece binde 8’lik bir kesimi 4K yayınlarını seyretmeye yeterli hızlara sahip. Tamamen Türk sermayesi ve bilgi birikimi ile kurulan; video gösteriminde dijital hak yönetiminden, ölçeklenebilir gösterimden video başı ödemelere kadar uçtan uca anahtar teslim çözümler sunan ve CDN alanında Türkiye’nin en büyük şirketi olan Erstream, 4K gösterimlerini herkes tarafından ulaşılabilir hale getirdi: Erstream, tamamı Türk mühendisleri tarafından geliştirilen yeni sıkıştırma teknolojileriyle 50 megabit üstünden yapılan yayınları kayıpsız bir biçimde ortalama 5 megabit üstünden gerçekleştirmeye başladı. Yayınların kayıpsız olması önemli Dünyada görüntü sıkıştırma teknolojileri üstünde büyük bir yarış sürüyor. Ne var ki görüntülerin sıkıştırılması için sürecinde kaliteden ciddi bir biçimde ödün veriliyor. Erstream en kaliteli görüntüyü sağlama iddiasıyla yola çıkan 4K yayıncılığında kaliteyi mümkün olduğunca koruyor. Erstream Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Direktör Oğuz Erginer konu hakkında şunları söyledi: “Yaklaşık 5 yıldır üstünde çalıştığımız video sıkıştırma teknolojilerinde çok önemli bir konuma geldik. MPEGDASH gösterim teknolojisinde kullandığımız sıkıştırmayla futbol maçları ve bol aksiyon sahnelerine sahip filmler gibi aslında sıkıştırması oldukça zor yayınları neredeyse kayıpsız olarak yayımlama imkanı veriyoruz. Mevcut sıkıştırma teknolojileri halen bizden 3 kat daha yüksek hızlar istiyor. Bu yüzden de geçtiğimiz ay içinde ABD ve İngiltere’de katıldığımız fuarlarda dünyanın en büyük yayın ağları ve televizyonlarından çok önemli geri dönüşler aldık… Bir Türk olarak dünya yayıncılık tarihine verdiğimiz bu destek bize gurur veriyor.” Şirketlere rekabet imkanı sağlıyor Yeni sıkıştırma teknolojileriyle Türkiye’de 8 megabite kadar bağlantı imkanı sağlayan ADSL bağlantısıyla dahi 4K yayınları izlemek mümkün. Ancak Erginer sağlanan tek hizmetin yayını izleyenlere sağlanan avantajlardan ibaret olmadığını dile getiriyor: “Daha düşük bant genişlikleri yayın yapan şirketlerin sunucularından daha az veri çıkmasını sağlayarak bağlantıda fiyat avantajı sağladığı gibi 4K yayınlarının da yaklaşık 10 kat daha küçük alanlarda barındırılmasıyla kalıcı bir tasarruf elde edilmesine neden oluyor. 4K’yı yayıncı şirketler erişilebilir, kitlelere ulaştırılabilir ve hesaplı hale getiriyoruz…”

6. Girişimci Akademisi’nde 1000 girişimci bir arada

1
6.GirişimcilikAkademisi6. Girişimci Akademisi’nde başarılı liderler ve iş insanları yetiştirme misyonuyla danışmanlık ve eğitimlerine devam eden Sinan Ergin ve liderlik, takım çalışması, yönetim ve iletişim alanlarında seminerleri ve kitaplarıyla tanınan Ahmet Şerif İzgören, deneyimlerini girişimciler ve girişimci adaylarına aktardı. İncir.com’un da yatırımcı ortağı olan Türkiye’nin süper melek yatırımcısı Hasan Aslanoba, incir.com’un diğer melek yatırımcıları Kaan Karamancı ve Cem Tüfekçi ile birlikte fikir, tecrübe ve proje ile ilgili vizyonlarını paylaşarak etkinliğe katkıda bulundu. incir.com’un Kurucusu ve CEO’su Yusuf Yıldırım 6. Girişimci Akademisi’nde yaptığı konuşmasında “incir.com olarak 13.500’ün üzerinde girişimcimiz ile her ay on binlerce müşteriye ulaşarak 5 milyon TL üzerinde satış gerçekleştiriyoruz ve son 1 yılda %2500’lük bir büyüme yakaladık. 2015 yılının sonunda 25 bin, 2016 da ise 50 bin girişimciye hizmet veren bir Sosyal eTicaret Platformu haline gelmeyi hedefliyoruz. Bu hedefimiz doğrultusunda, girişimcilere ve girişimci adaylarına ilham vermek amacıyla Girişimci Akademileri düzenliyor, tecrübeleriyle onlara yol gösterecek isimlerin başarı hikayelerini dinlemelerini sağlıyoruz. Girişimci Akademisi’ne şu ana kadar binlerce girişimci katıldı. 6. kez düzenlediğimiz son akademimize de rekor düzeyde katılım oldu. Girişimcilere ve dolayısıyla ülke ekonomisine katkı sağlamanın verdiği sorumluluk bilinciyle Girişimcilik Akademilerini düzenlemeye devam edeceğiz” dedi. 7. Girişimci Akademisi Yeniden İstanbul’da Türkiye’nin 81 şehrinde aktif incir.com girişimcileri bulunduğunu söyleyen Yusuf Yıldırım “Girişimcilik Akademisi’nin ilkini geçtiğimiz yıl Antalya’da düzenlemiştik. Bir yıl içerisinde Antalya, Afyon, Düzce, İzmir, Antalya ve son olarak da İstanbul’da girişimciler ile buluştuk. İstanbul’da Ağustos ayında gerçekleştireceğimiz bir sonraki Akademi’de, Türkiye’nin dört bir yanından bu kez 1500’e yakın girişimci ile bir araya gelmeyi hedefliyoruz” diye bilgi verdi. Üç gün süren 6. Girişimci Akademisi, incir.com’un başarılı girişimcilerinin başarıya ulaşırken yaşadıkları tecrübelerini de paylaştığı takdir ve ödül töreniyle son buldu.

Hedefli atakların kurbanı olmayın!

0
Intel Security tarafından Enterprise Strategy Group’a (ESG) hazırlatılan Tackling Attack Detection and Incident Response (Saldırı Tespit ve Olay Müdahalesi) başlıklı yeni raporda, kurumların güvenlik stratejileri, siber saldırı ortamı, olaya müdahale etmede yaşanan zorluklar ve ihtiyaçlar değerlendirildi. Anket sonuçlarına göre, güvenlik alanında çalışanlar, güvenlik olaylarıyla boğulmuş durumda; geçtiğimiz yıl her bir şirket için ortalama 78 inceleme yapılmış olup bu olayların yüzde 28’i, siber saldırılar arasında en tehlikeli ve potansiyel olarak en çok zarar veren saldırı şekli olan hedefli saldırı niteliğindeydi. Ankete katılan bilgi işlem ve güvenlik profesyonellerine göre, saldırılara müdahale etme sorunlarını aşmak için daha iyi tespit ve analiz araçlarını kullanmak, verilecek olan eğitimlerle personelin verimlilik ve etkinliğini arttırmak başlıca çözümler arasında yer alıyor. ESG’de kıdemli yönetici analist olarak çalışan Jon Oltsik,saldırı tespit ve tepki konusunda “zaman” ve “saldırının yol açacağı zarar” arasında çok büyük bir korelasyon olduğunun altını çiziyor. Oltsik’e göre organizasyonun tespiti, soruşturması ve tepki vermesi ne kadar uzun sürerse, kıymetli verilerin ihlalinin önüne geçmek de bir o kadar zorlaşıyor. Bu yüzden Oltsik, CISO’ların saldırı verilerini toplamanın ve işlemenin, tehdit tespiti ve cevabındaki önemini hep akılda tutmaları gerektiğini öğütlüyor. Konuyla ilgili Intel Security Türkiye ve Azerbaycan Ülke Sorumlusu İlkem Özar’la konuştuklarımız videomuzda.

NFC ile cepten bulut tabanlı temazsız ödeme

0
NFC-ODEMEING Bank, yeni nesil mobil finans çözümü ParaMara ile müşterilerinin hayatını kolaylaştırmaya devam ediyor. Türkiye’nin ilk bulut tabanlı MasterCard temassız ödeme uygulaması olan ParaMara Temassız ile ING Bank müşterileri artık plastik karta ihtiyaç duymadan cep telefonuyla ParaMara uygulaması üzerinden temassız ödeme gerçekleştirebiliyor. HCE teknolojisi sayesinde, ING Bank müşterileri GSM operatörlerine gitmeden veya SIM kartı değişikliğine ihtiyaç duymadan ParaMara Temassız ile cep telefonlarına temassız ödeme özelliği kazandırıyor ve bulut ortamında bilgilerini saklayarak ödemelerini hızlı ve güvenli bir şekilde gerçekleştiriyor. ING Bank kredi kartı müşterileri, Android 4.4 ve üzeri işletim sistemli, yakın alan iletişimi (NFC) uyumlu cep telefonlarına indirdikleri ParaMara uygulaması üzerinden oluşturdukları ParaMara Temassız ile anında tüm dünyadaki MasterCard temassız ödeme noktalarında ödemelerini akıllı telefonlarını POS’a okutarak gerçekleştirebiliyor. ParaMara Temassız ile Türkiye’deki yüz bine yakın temassız ödeme kabul eden iş yerinden yapılan 50 TL altındaki alışverişlerde şifre gerekmiyor, 50 TL üzerinde ise POS cihazı üzerinden kart şifresi giriliyor ve kartlı işlemlerdeki müşteri deneyimi korunarak ödeme yapılabiliyor. ParaMara uygulamasını indiren ING Bank kredi kartı müşterileri için akıllı telefonlarına temassız ödeme fonksiyonu kazandırmak çok kolay. Müşteriler, ParaMara üzerinden ParaMara Temassız oluşturmak istediklerinde saniyeler içerisinde işlemlerini tamamlıyor ve sistem otomatik olarak ING Bank kredi kartlarından birisine temassız özelliği tanımlanabiliyor. Birden fazla ING Bank kredi kartı olan müşteriler, ParaMara Temassız oluştur komutunu verdiğinde tüm ING Bank kredi kartları uygulama içerisinde karşılarına çıkıyor ve kendi seçtikleri karta temassız özelliği verebiliyorlar. Ayrıca ParaMara Temassız ile yapılan tüm ödeme işlem hareketleri de anlık olarak ParaMara üzerinden görüntülenebiliyor.  

Bir günde 87 bin uçak yere çakılacak!

0
teknolojiGerçek zamanlı olarak toplanan ve ileri teknoloji araçlarla analiz edilen veriler, doğru kararlar alma konusunda yöneticilere yardımcı oluyor. Veri günümüzde işletmeler için her zamankinden çok daha değerli olduğu için gerektiği gibi korunması, depolanması ve yönetilmesi gerekiyor. Hassas ve kritik verilerin kaybı sonucunda oluşabilecek finansal kayıplar, müşteri ve iş ortaklarının güveninin sarsılması veya şirketin büyümesine engel oluşturabilecek önemli operasyonel sorunların ortaya çıkması, lokal düzeyde büyük zararlar verebiliyor. İşletmelerin yaşam döngüsünde bu kadar önemli bir yer tutan verinin, gündelik yaşamımızdaki yansımaları ve küresel ölçekteki etkileri ise, “veri”siz geçen bir günün özetiyle daha görünür kılınıyor. Verinin olmadığı bir günde: Dünya çapındaki 1,75 milyar akıllı telefon sahibi telefonlarını kullanamayacak. Dünya çapındaki e-posta kullanıcıları, eskiden olduğu gibi 24 saat içinde 182 milyar mesaj gönderip alamayacak. 4.9 milyon Skype kullanıcısı anlık mesajlaşma ve video arama uygulamasında 2 milyar dakika geçirme gibi bir lükse sahip olamayacak. Geçmiş döneme ait hava durumu bilgileri, güncel gözlem verileri ve uzun vadeli ağır hava şartları arasında bağıntı kurmak mümkün olmayacak çünkü doğru tahminlerde bulunabilmek için her gün milyarlarca hesap yapılıyor ve 10.000 güne yayılan gözlem verileri inceleniyor. E-ticaret yapanlar 2 milyar dolarlık satış kaybı yaşayacak. 244 milyon Amazon, 149 milyon eBay üyesi bundan olumsuz etkilenecek. Dünyanın bir diğer ucundan bankadaki hesaplara erişilemeyecek. 2018’de 1,12 milyar olacağı tahmin edilen, petrol ve doğalgaz endüstrisinde kullanılan, hücresel bağlantı veya uydu bağlantısına sahip cihazlar kullanılamayacak. Dolayısıyla zorlu şartlara sahip uzak diyarlardaki hidrokarbon avında sektör aktörlerine hiçbir fayda sağlamayacak. ABD’de masa başındaki hekimlerin yüzde 78’i ve hastanelerin yüzde 59’u hastaların elektronik sağlık kayıtlarına erişemeyecek; hayati tehlike oluşturan tıbbi sorunlarda bu kayıtlar referans olarak alınamayacak. Sosyal medyada 500 milyon tweet, 70 milyon Instagram fotoğrafı paylaşılamayacak. O gün, 864 milyon Facebook kullanıcısı ise, ortalama 39 dakikasını geçirmek, yaklaşık 4.75 milyar paylaşım yapmak ve 10 milyardan fazla mesaj göndermek için bu mecrayı kullanamayacak. YouTube kullanıcıları da aynı gün 4 milyardan fazla video izleme fırsatı bulamayacak. Dünya çapındaki 903.3 milyon pay-TV abonesi boş ekranla yetinmek zorunda kalacak. Dünya çapında 16 milyon 320 bin arabaya yol gösteren navigasyon cihazları çalışmayacak. Google’ın geliştirdiği “kendi kendine giden araba”, aracın konumunu saptamak için gereken tüm o verileri (1GB/saniye) sensör sistemlerinden toplayamayacak. Hava trafik kontrol sistemleri çalışmayacağı için 87 bin uçak yere çakılacak. Kendilerine gönderilen postaları dört gözle bekleyen insanlar, o gün UPS’te 58.3 milyon, FedEx’te 50 milyon posta takip bilgisi talebi oluşturamayacak. Büyük bir heyecanla iPhone 6 ve iPhone 6 Plus siparişlerini bekleyen insanlar, 4 milyon telefonun bir türlü kendilerine ulaşmaması yüzünden büyük bir hayal kırıklığına uğrayacak.

Defne Telekomünikasyon Filistin’de faaliyete başladı

0
20’den fazla ülkede, telekom operatörlerine farklı çözümler sunan Defne Telekomünikasyon ve 140 ülkede binin üzerinde şebekeye ağ ekipmanları sunan Ericsson, bilgi ve deneyimlerini birleştirerek ortak geliştirdikleri projelere bir yenisini daha ekledi. Defne Telekomünikasyon ve Ericsson işbirliği ile Filistin’in lider operatörü Jawwal’ın abonelerinin komşu ülke iletişim ağlarına istem dışı dahil olmalarını önleyen Border Roaming Controller çözümü devreye alındı. Bu çözüm ile aboneler, faturalarına farkında olmadan yansıyacak roaming bedellerinden kurtuldu. Defne Telekomünikasyon Genel Müdürü Oğuz Haliloğlu, Filistin’de mobil abonelerin sıklıkla karşılaştığı en önemli sorunlardan birinin, komşu ülke operatörlerinin ağlarına istem dışı otomatik bağlanma olduğunu belirterek, anlaşma ile ilgili şu bilgileri verdi: “Ülke sınırları yakınında, komşu ülke iletişim ağlarının sinyalleri bazen daha kuvvetli olabilir ve bu bölgelerde bulunan aboneler istemeden otomatik olarak yabancı iletişim ağına bağlanabilir ve servislerini kullanabilir. Bu da abonelerin farkında olmadan yüksek roaming ücretlerine tabii kalmalarına, ‘fatura şoku’ yaşamalarına neden olabilir. Müşteri memnuniyetsizliği ve bu nedenle yaşanan çeşitli tazminat sorunları ile sonuçlanan bu problem, operatörün gelirlerine ve maliyetlerine de olumsuz etki yapar. Filistin’de de bu sorun sıklıkla yaşanıyordu.”  Oğuz Haliloğlu sözlerine şöyle devam etti, “Gelişmiş ve kaliteli müşteri hizmeti verebilmek, ve hem kendilerinin hem de abonelerinin maliyetini azaltabilmek için, mobil operatörler iletişim ağlarının kapsamı olduğu her yerde abonelerine kendileri servis verebilmek ister. Defne Telekomünikasyon’un Ericsson işbirliğiyle Jawwal iletişim ağında hizmete soktuğu Border Roaming Controller ürünü, kendi iletişim ağı kapsama alanı içinde olan sınır bölgelerdeki abonelerinin farkında olmadan komşu ülke iletişim ağına geçmelerini engelleyen akıllı bir çözüm.” Filistin’in lider mobil ve sabit hat operatörü olan Jawwal’ın Switching Departmant Manager’ı, Khaldoun Qawasmi, Border Roaming Controller servisinin abonelerinin yaşadığı önemli bir soruna çözüm getirdiğini belirterek, “Hem kaliteli hizmet verebilmek, hem de abonelerimizin maliyetlerini azaltabilmek için Defne Telekomünikasyon ve Ericsson ile önemli bir hizmeti gerçekleştirdik. Projenin uygulamaya geçmesinin ardından, roaming ücretlerinin abonelerimizde yaratmış olduğu müşteri memnuniyetsizliği giderilirken, iletişim ağı gelirimiz de yükseldi,“ diye konuştu. Ericsson Key Account Manager’ı, Hekmat Daqqah, Filistin’de gerçekleştirdikleri anlaşmadan duydukları memnuniyeti dile getirerek; “2006 yılından bu yana Defne Telekomünikasyon ile farklı ülkelerde birçok önemli proje gerçekleştirdik. Birlikte, Filistin’in lider operatörü Jawwal ile yine önemli bir anlaşmaya ve projeye imza attık. Orta Doğu ve Afrika ülkelerindeki GSM operatörleri ve telekomünikasyon ağları için birçok çalışmayı da beraber yürütmeye devam ediyoruz. Defne ile olan işbirliğimizi daha uzun yıllar yenilikçi servislerle de devam ettireceğiz.” dedi.

Yealink’in akıllı konferans çözümü: CP860

0
CP860+%2B+CPE80Başta ses performansı olmak üzere çarpıcı özellikleri ile öne çıkan Yealink CP860, özellikle küçük ve orta ölçekli toplantı odalarında gerçekleştirilen telekonferans görüşmeleri için şirketlerin en büyük yardımcısı olmaya aday. Elmas biçimli köşeli tasarımıyla, modern toplantı odalarının dekorasyonunun kusursuz bir parçası olan Yealink CP860 IP konferans telefonunun güçlü özellikleri, telekonferans görüşmelerinin en yüksek verimlilikle yapılmasına yardımcı oluyor. Ürünün Optima HD ses ve akustik yankı engelleme özellikleri sayesinde, konuşma kalitesi en üst seviyeye çıkıyor. Üç adet dahili mikrofon üç metrelik dairesel alanda ses yakalayabilirken, opsiyonel olarak sunulan kablolu harici mikrofonlarla konuşma alanı daha da genişletilebiliyor. Yealink CP860’ın hayatı kolaylaştıran en önemli özelliklerinden biri de görüşmelerin kaydedilmesine olanak sağlaması. İstenen telekonferans görüşmeleri USB portuna takılan harici diske kaydedilebilirken, PC’nin yanı sıra Skype ve Lync gibi softphone bağlantısı sayesinde, her yerden her cihaz ile bağlantı kurularak tümleşik iletişim avantajlarından da yararlanılabiliyor. Yealink CP860 diğer özellikler: -Auto-Provision: FTP, TFTP, HTTP, HTTPS, PnP -TR69 ve SNMP ile yönetim -Arka plan seslerini engelleme -5 Yönlü konferans -1000 Satır rehber -XML ve LDAP Rehber entegrasyonu -192×64 Piksel LCD Grafik ekran

Bitcoin New York borsasına girdi

0
largest-bitcoin-exchange-suspends-withdrawals.siDijital para birimleriyle tanışalı aslında çok uzun zaman olmadı. Birkaç sene öncesine kadar, hepimizin şüpheyle yaklaştığı dijital para birimleri, bugün çok sayıda “dijital yatırımcı”nın ortaya çıkmasına neden oldu. Dijital madencilik yöntemiyle evlerindeki boş işlemci gücüyle ürettikleri dijital para birimlerini, gerçek dolarlara çeviren dijital yatırımcılar aynı zamanda dijital cüzdanlarına doldurdukları Bitcoin gibi dijital para birimlerinin zamanla aşırı değerlenmesi nedeniyle çok büyük kazanç sahibi de oldular. Yine de dijital para birimi devletler tarafından bir türlü beklediği ilgiyi görmedi. Bunda da aslında şaşıracak bir şey yok. Hiçbir devlet, ekonomisinin kendi kontrolü dışında başka bir kaynak tarafından üretilmiş parayla dönmesini istemez. Üstelik bu para birimi, kimden geldiği kime gittiği belli olmayan, takibi yapılamayan bir yapıya da sahip olunca, ister istemez karanlık işler peşindeki çevrelerin gözdesi olmuşsa, problem daha da büyümüş demektir. Yasadışı işlemler için Bitcoin Bitcoin’in başına da bu geldi. İnternet üzerinden uyuşturucu satmak veya satın almak isteyen kişilerin, banka hesapları, kredi kartları gibi kolayca izlenebilen finansal araçları devreden çıkararak, arkasında hiçbir iz bırakmayan Bitcoin’i kullanarak işlemler yapmaya başlamaları ABD yönetimini o kadar çileden çıkardı ki, Bitcoin’in borsası haline gelen bir siteyi işleten bu bu işten kısa sürede 20 milyon dolar kazanç sağladığı tespit edilen bir genci, laptopuyla birlikte, oturduğu kafede tutuklayıverdiler, siteyi de kapattılar. ABD’ye göre, dünyanın uyuşturucu trafiğinin önemli bölümü bu site üzerinde dönmeye başlamıştı. Screen-Shot-2015-05-19-at-3.18.23-🌙İşte şimdi o ABD, BitCoin’i kendi borsası üzerinde takip etmeye başlıyor.  New York borsası (NYSC) dün yaptığı duyuruyla, kısa bir süre deneme amaçlı olarak, Bitcoin indeksi açtığını belirtti. Yeni Bitcoin indeksi günde bir kere hesaplanacak ve iki saat içinde yayınlanacak. New York borsası başkanı, yatırımcıların Bitcoin değerini de sağlıklı şekilde görmeyi talep ettiklerini ve bu şekilde yatırımlarını daha doğru değerlendirdiklerini vurguladı. New York borsası, Bitcoin değerini ise Coinbase isimli bir dijital takas sitesinden alacak ki, NYSC sene başında bu siteye küçük bir yatırım yaparak ortak olmuştu. Kısaca söylemek gerekirse, ABD Bitcoin’i yasal ve izlenebilir bir para birimi haline getirmek için uğraş veriyor. Bu çabanın sonucunda diğer dijital para birimlerinde ani yükselişlerin yaşanmasını bekleyebiliriz ama aynı zamanda sıradan vatandaşın da yakında kendi dijital cüzdanlarını açıp yatırımlarını dijital para birimlerine yönlendirdiğini görebiliriz. Bilgisayarının çalışmadığı zamanda madencilik programlarını açıp üç kuruş ek gelir kazanmak isteyecek insanların sayısında önemli bir artış olabileceğini de unutmayalım.  

MasterCard yeni servisi Send’i tanıttı

0
21132-a1ecb13a_945_556ABD’de Paypal, hesap açarken kullanıcılarını yanılttığı ve kullanıcılarına beklenmedik ücretler çıkardığı için mahkemede anlaşma yoluna giderek ceza ödemeyi kabul ederken, MasterCard Paypal’e ve diğer P2P ödeme sistemlerine rakip olacak yeni servisi Send’i tanıttı. Send sayesinde kullanıcılar bir banka hesabı belirtmeksizin, üzerinde MasterCard logosu olan kredi kartları veya banka kartları ile Send üzerinde hesap açıp diğer Send üyelerine dijital olarak para yollayabilecekler. MasterCard sistemin nasıl işlediğine dair henüz detaylı bilgi vermedi ancak ilk aşamada ABD’de geçerli olacak hizmet sayesinde kullanıcıların herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda, dilediği cihazdan hesaplarına ulaşabileceklerinin altını çizdi. Send sistemine para gönderip almak için bankalar devre dışı kaldığı için, ödemelerin anında kullanıcıların kartına geçeceğinin de altı çizildi.  

Alibaba’nın vergisi Yahoo’yu yaktı!

0
Marissa MayerAlibaba, Çin’in ve belki de dünyanın en büyük online ticaret şirketi. Tüm dünyadan sayısız müşteri, hergün Çin malları sipariş etmek için Alibaba üzerinde yüklü alışverişler yapıyorlar. Bu karlı şirketin yarısını alarak geleceğini garanti almak isteyen Yahoo, Alibaba’nın yüzde 40 hissesi için 1 milyar ödeme yapmış ve Alibaba’ya ortak olmuştu. Alibaba şimdi, Yahoo’nun elindeki hisselerin yarısını geri almak için Yahoo’ya 7.6 milyar dolar ödüyor. Yahoo’nun eline vergiden sonra 4.3 milyar dolar kalması bekleniyor. Ancak bu karşı alışverişe rağmen Yahoo’nun hisleri dün aniden yüzde 7 oranında değer kaybetti. Uzun süredir stabil seyreden hisse senetlerindeki bu keskin düşünün nedeni  Yahoo’nun beklenenden daha fazla vergi ödemek zorunda kalma ihtimali bulunuyor. ABD Gelir İdaresinin yurt dışında kurulan veya satın alınan yavru şirketlerin gelirlerinin vergilendirilmesi konusunda yeni bir düzenleme yapması bekleniyor zira Apple gibi şirketlerin yurt dışında kurdukları şirketler vasıtasıyla çok az vergi ödeyerek ticaret yaptıkları biliniyor. Hisse değeri 44 dolardan 41 doların altına inen Yahoo için ayrıca, Alibaba gibi karlı bir Çin şirketindeki hisse payını azaltması da olmusuz bir etki yarattı. Yatırımcılar, Alibaba’daki hisselerinin yarısını kaybeden Yahoo’nun şirket değerinin düştüğünü hesaplayarak hisse senetlerini satma yoluna gittiler.  

Dünya Bilgi Toplumu ve Telekomünikasyon Günü

0
article3217.w_lTüm Telekomünikasyon İş Adamları Derneği (TÜTED) tarafından düzenlenecek olan 2015 Dünya Telekomünikasyon Günü, “Telekomünikasyon ve Bilgi & İletişim Teknolojileri: İnovasyonun Sürücüleri” teması etrafında şekillenecek. TÜTED, bu tema çerçevesinde gerek kamu gerekse telekomünikasyon sektörünün önde gelen firma temsilcilerini İstanbul’da düzenleyeceği etkinlikte bir araya getirmeyi planlıyor. Organizasyon, T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin’in katılımı ile İstanbul Grand Cevahir Hotel’de gerçekleşecek. Etkinlik Turkcell, Türk Telekom, ve Vodafone’un ana sponsorluğunda düzenlenecek. Dünya Telekomünikasyon Günü etkinliği Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, BTK Kurul Başkanı Dr. Tayfun Acarer ve TÜTED Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Dilek Ataman Bağdatlıoğlu’nun açılış konuşmaları ile başlayacak. Etkinliğe Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Genel Sekreteri Houlin Zhao ve ICANN Başkanı Fadi Chedade’nin de katılması bekleniyor. Bu yıl ITU’nun 150. kuruluş yılı olması nedeniyle ITU’nun 150. yılına yönelik çeşitli kutlamalar da gerçekleştirilecek. Etkinlikte mobil ve sabit iletişim sektörleri ile ağ teknolojileri sektörünün lider markaları Cisco, Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone’dan üst düzey yöneticilerin katılacağı ortak panelde “İnovasyonun Sürücüleri” konuşulacak. Panelin moderatörlüğü BTK Kurul Üyesi Celalettin Dinçer tarafından yapılacak. TÜTED ile Dünya Telekomünikasyon Günü Her yıl Mayıs ayında Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’nin (ITU) kuruluş yıldönümü olan Dünya Telekomünikasyon ve Bilgi Toplumu Günü’nü kutlamaları, telekomünikasyon sektörünün bir araya gelmesine vesile oluyor. Telekomünikasyon sektöründe kurulmuş ilk sivil toplum kuruluşu olan TÜTED, her yıl başarılı organizasyonlara imza atıyor. 2014’te tüm dünyada düzenlenen etkinliklerde “Sürdürülebilir Kalkınma için Geniş Band” teması konu alınmıştı.

Pebble batıyor mu?

0
time_steel_3upKickstarter’da ortaya çıkan bir akıllı saat projesi olarak büyük başarı yakalayan ve henüz büyük markaların akıllı saatleri ortada yokken kullanıcılarına akıllı saat ulaştıran Pebble için işler artık iyi gitmiyor olabilir. Yeni saati için Kickstarter’da 20 milyon dolarlık fon toplayan Pebble’ın, bir bankaya olan 5 milyon dolar borcunu yeniden yapılandırmak ve 5 milyon dolar daha kredi almak için başvurması, şirketin maddi durumunun iyi olmadığı söylentilerine yol açtı. 10 milyon dolarlık yeni kredi başvurusunda bulunan Pebble’a bankadan olumsuz cevap verilmesi de işin ciddiyetini ortaya koyuyor. Ayrıca şirketin çalışanlarının da çok huzursuz olduğu ve şirketin iyi yönetilmedini düşündükleri dila getiriliyor. Apple, Samsung, Motorola, LG gibi dev markalar artık pazarda kendi akıllı saatleriyle bulunurken Peeble’ın güvendiği tek kozu, piyasadaki bağımsız akıllı saat üreticisi olarak kullanıcıların desteğine sahip olmaktı. Ancak şirket çalışanları artık bu desteğin de ortadan kalktığını düşünüyorlar. Dahası, Olio Watch gibi yeni bağımsız akıllı saat üreticilerinin kullanıcıların daha fazla ilgisini toplaması da Pebble’ın tahtını kabetmek üzere olduğunun işareti olarak görülüyor. Ayrıca Peeble’ın, işe alım sürecini devrettiği bir insan kaynakları şirketinin, işe katkıda bulunabilecek pek çok yeni çalışan adayını, sevimsiz bazı prosedürler ile eliyor olması da çalışanları rahatsız ediyor. Toplam 150 kişilik bir ekibe sahip olan şirketin çalışanlar, yeni işe alım sürecinde Pebble yöneticilerinin birebir devrede olmasını istiyorlar, zira üzerlerindeki iş yükünü hafifletecek doğru çalışma arkadaşlarını seçmek konusunda, insan kaynakları şirketlerinin yeterli olamadıklarını düşünüyorlar.  

Twitter yeni rekorunu Güney Amerika’da kıracak

0
twitterUsta pilot Chesley B. Sullenberger, 15 Ocak 2009’da kurtardığı hayatların bir sosyal medya mecrasını nasıl fersah fersah ileri taşıyacağından habersizdi. Kalkıştan hemen sonra motora giren kuş sürüsü nedeniyle iki motoru da duran uçağı Hudson Nehri’ne indirerek 150 yolcu ve 5 mürettebatın hayatını kurtaran Sullenberger’e yalnızca yolcuların ve yakınlarının değil, Twitter yöneticilerinin de teşekkür etmesi gerek. O gün, uçak nehre doğru süzülme manevrası yaparken Twitter’da birbiri ardına mesajlar gönderilmişti. Uçağın çalıştığı binanın önünden süzülerek Hudson Nehri’ne indiğini paylaşanlar, uçak nehre indikten sonra fotoğrafını çekip yine Twitter üzerinden gönderenler, kendi helikopteri bulunan haber kanallarına bile fark atarak olayın televizyonlardan çok önce tüm dünyaya yayılmasını sağlamıştı. Örneğin, nehre inmiş uçağın bir fotoğrafını paylaşan Janis Krüms‘ün çekip Twitpic üzerinden Twitter’da paylaştığı fotoğraf 1 milyondan fazla görüntülenmişti. Bu olay, “Evet, Twitter ciddiye alınması gereken bir medyadır.” görüşünü güçlendirmişti. Twitter o günden bu yana pek çok kez kendi rekorunu kırmayı başardı. Futbol dünya kupası, ABD’deki önemli spor organizasyonlarının finali derken Türk kullanıcılar da ülkemizde yasaklandığı dönemde normalden iki üç kat fazla paylaşım yaparak ilginç bir rekoru sahiplenmişti.

Yükselen değer: Güney Amerika

Twitter, bir sonraki rekorunu ise Güney Amerika’dan çıkaracağa benziyor. Bunun iki önemli nedeni var: Brezilya’da düzenlenen FIFA Dünya Kupası ve yine Brezilya’nın başkenti Rio de Janerio’da düzenlenecek Yaz Olimpiyatları. Araştırma sonuçları da bu iddiayı destekliyor. GlobalWebIndex’in raporuna göre aktif Twitter kullanıcılarının yüzde 23’ü Güney Amerika ülkelerinde bulunuyor. 16-64 yaş aralığındaki kullanıcıları baz alan araştırmaya göre en yüksek pay ise yüzde 29 ile Ortadoğu ve Afrika bölgesinde. Araştırmada son 1 ay içinde herhangi bir cihazdan Twitter hesabına giriş yapmış olan kullanıcılar değerlendirmeye alınmış. eMarketer’in Nisan 2015 tarihli araştırmasına göreyse ülke bazında Brezilya Güney Amerika ülkeleri arasında 14.2 milyon kullanıcıyla ilk sırada bulunuyor. 2013-2019 arasının ele alındığı projeksiyona göre bu ülkede 2019 sonunda 17.8 milyon Twitter kullanıcısı bulunacak. İkinci sırada yer alan Meksika‘nın 8.1 milyondan 11.2 milyona, üçüncü sıradaki Arjantin‘in ise 4.1 milyondan 5.9 milyon kullanıcıya çıkması bekleniyor. Bölge genelinde 2013’te yüzde 43.6’lık bir kullanıcı artışı yaşanırken, bu oranın nüfusun daha fazla kesimine ulaşması nedeniyle yıldan yıla azaldığı görülüyor. 2015 sonu için öngörülen bölgedeki toplam Twitter kullanıcısı ise 30 milyonu geçiyor.

Yeni rekor Güney Amerika’dan çıkacak

Screen_Shot_2014-07-14_at_10.22.50Yukarıda bahsettiğimiz hızlı yükselişte, geçen yıl Brezilya’da düzenlenen FIFA Dünya Kupası’nın önemli bir rolü var. Twitter’ın kendi verilerine göre #WorldCup etiketiyle toplam 672 milyon tweet atılmış. Bunlar arasında öne çıkansa Brezilya – Almanya arasındaki yarı final maçı. 8 Temmuz’daki bu maç için atılan tweet sayısı tam 35.6 milyon. Almanya – Arjantin arasındaki final maçı için bu sayı 32.1 milyon. Aynı dakika içinde atılan en fazla tweet ise Almanya’nın kupayı kazanması sonrası gönderilmiş: Tam 618.725 tweet. İkinci sırada ise Almanya milli takımından Mesut Özil’in Sami Khedira’ya yaptığı asistle atılan gol var: 580.166 tweet. Yine bir ek bilgi olarak bu tweet’lerin dağılımının yalnızca Amerika kıtası odaklı olmadığını, saat farkına rağmen özellikle Batı Avrupa’da daha yoğun bir kullanım olduğunu belirtelim. Benzer, hatta daha yüksek adetlere ise 2016’daki Yaz Olimpiyatları’nda ulaşıldığını görmek sürpriz olmayacak. Özellikle Güney Amerika ülkelerindeki hızlı kullanıcı sayısı artışı, Olimpiyatlar sırasında kırılacak rekorların (Usain Bolt’un yeni 100 metre rekorunu bir kez daha kırdığını düşünün) anında tüm dünyayla paylaşılması Twitter adına yeni rekorlar getirecektir. Rekoru oluşturan tweet’lerin dağılımında ise anında paylaşanlar ile olimpiyat ruhunu yaşayıp bir iki dakika geç paylaşanlar arasındaki farka bakmak gerekecek.

Rekor sosyal medya reklam harcamalarında da kendisini gösterecek

Güney Amerika’nın bu çıkışı sosyal medyada yapılan reklam harcamalarında da etkisini gösteriyor. Yine eMarketer’in rakamlarına göre bölgedeki sosyal medya odaklı reklam harcamaları 2015 sonunda 700 milyon dolara yaklaşacak. Fikir vermesi için tüm dünyadaki sosyal medya reklam harcamalarından Twitter’ın 2 milyar dolar, Facebook’un 15.5 milyar dolar ve LinkedIn’in 903 milyon dolar gelir elde ettiğini ekleyelim. 2015 için dünya genelindeki beklenti 23.6 milyar dolar. Pastadan büyük dilimi alan Kuzey Amerika’nın 2013’teki 4.94 milyar dolarlık hacminin bu yıl 10 milyar dolar barajını aşacağını, Güney Amerika’nın ise Olimpiyatlar’ın düzenleneceği önümüzdeki yıl 700 milyon dolara ulaşacağını söylememiz gerek. WorldWebIndex’in araştırmasında oran olarak en fazla aktif Twitter kullanıcısına sahip olan Ortadoğu ve Afrika bölgesi ise reklam harcamalarında son sırada yer alıyor. Mecra farketmeksizin geçen yıl 100 milyon dolar barajını aşabilen sektörün 2017 sonunda bile ancak 280 milyon dolara çıkması bekleniyor.

Autodesk, Windows 10 ve Hololens’e giriyor

0
Autodesk, 3B yazıcı platformu Spark’ın Windows 10 sürümünde yer alacağını duyurdu. İki şirket, 3B dijital modellerin Microsoft HoloLens’le çalışabilir olması için de işbirliğini sürdürüyor. 3B tasarım yazılımı şirketi Autodesk, geleceğin dijital ve fiziki üretim trendlerini hızlandırmak için Microsoft’la gerçekleştirdiği işbirliği kapsamında, Windows 10 sürümünde açık kaynaklı 3B baskı platformu Spark ile yer alacak. Şirket 3B modelleme yazılımlarını Microsoft’un hibrit gerçeklik ortamı Microsoft HoloLens’e uyumlu hale getirmeyi de hedefliyor. Windows 10’a 3B baskı desteği İşbirliğinin ilk adımı olarak Autodesk Spark 3B baskı yazılımının, Windows 10’da yer alması sağlanacak. Bu sayede Windows kullanıcıları en iyi ve güvenilir 3B baskı deneyimine doğrudan erişebilecek ve “katmanlı üretim” (additive manufacturing) sürecini çeşitli yazılım, malzeme ve yazıcı tercihlerine göre kolayca yürütebilecekler. SPARK API’lerini Microsoft geliştirici topluluğuna ücretsiz olarak sunacak olan Autodesk, böylece 3B baskı endüstrisinin erişim alanını ve büyümesini hızlandırmayı amaçlıyor. Autodesk ve Microsoft, 3B baskı teknolojisini daha ulaşılabilir hale getirmeye yönelik ortak hedefleri doğrultusunda 3B Üretim Formatı (3MF) Konsorsiyumu’nun kurucu üyeleri olacak ve standart bir 3B veri paylaşımı ve baskı formatı geliştirmek üzere birlikte çalışacak. Autodesk HoloLens ile uyumlu çalışacak İşbirliğinin ikinci adımında Autodesk yazılımları ile yaratılan 3B modellerin, Microsoft HoloLens sanal gerçeklik ortamına yerleştirilmesi hedefleniyor. Maya ya da Fusion 360 gibi Autodesk yazılımları ile gerçekleştirilen dijital modellerin HoloLens’in sunduğu hibrit gerçeklik ortamında görüntülenebilmesini sağlayacak olan çalışma kapsamında, oyun geliştiriciler ve film yapımcıları yeni nesil eğlence deneyimlerini çok daha kolay hayata geçirebilecekler. Tasarımcılar ve mühendisler ise ürün geliştirme sürecinin tasarım aşamasında, tam ölçekli bir modeli dijital olarak görüntüleyebilecek ve üretime geçmeden önce fiziki prototip hazırlamak için gereken ekstra zaman ve maliyetten tasarruf edebilecekler. Gelecekte tasarımcı ve mühendisler, Fusion 360 gibi Autodesk yazılımları ile fikirlerini 3B modellere dönüştürebilecek; modellerini HoloLens’le görüntüleyip Spark uyumlu yazıcılardan 3B baskısını kolayca alabilecekler.

Periscope üzerinden ilk marka lansmanı

0
Periscope_Lansman_1Bilginet’in Genel Müdür Yardımcısı Tolga Yücel, yeni nesil bir iletişim aracı olan Periscope üzerinden Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen canlı yayında, Bilginet ’in yeni kurumsal kimliği ve markanın yeni mimarisi hakkında bilgiler verdi. Tolga Yücel, konuşmasında e-ticaretin bugünü ve geleceği ile ilgili tespitlerde bulunurken “Dijitalleşmeye bağlı olarak değişen tüketici alışkanlıkları ve satın alma davranışlarındaki yeni eğilimler, ticaretin ve iş yapma biçimlerinin kurallarını değiştiriyor. Kuralların değişiminde lokomotif durumda olan e-ticaret sektörü, dünyada 1,3 trilyon dolarlık bir hacme ulaştı. Gelişmiş ülkelerde e-ticaret üzerinden yapılan alışverişler, perakende sektörünün toplam büyüklüğünün %20’sini oluşturuyor. Büyüme hızı açısından ele alındığında, Türkiye’de de durum farklı değil. Ancak benzer büyüklükleri yakalamak için daha çok yol kat edilmesi gerekiyor. E-ticaret kullanıcısının 12 Milyona ve e-ticaret hacminin de 20 Milyar TL’ye yaklaştığı ülkemizde, sadece 22 bine yakın aktif e-ticaret sitesi bulunuyor” dedi. Türkiye’nin mevcut durumunun gelişmeye açık olduğunu belirten Yücel “Arz piyasasında, dijital dönüşümün yaygınlaşmaması ve daha fazla yeni oyuncunun e-ticarete girmemesinin sonuçlarının rakamlara yansıdığını görüyoruz. Online perakendenin toplam perakende sektörü içindeki oranı hâlâ %1,5 ile %2 arasında. Bu oranın gelecekte, gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşacağı düşünüldüğünde, Türk girişimcilerini yeni nesil ticarette büyük fırsatlar bekliyor” diyerek girişimcinin daha fazla yanında olacaklarını belirtti. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre Türkiye’de internetten alışveriş yapanların %63’ü ayda 1 veya daha az e-ticaret yapmakta. Tüketicilerin kart kullanım alışkanlıklarına bakıldığında ise taksitli alışverişin %37, tek çekim alışverişin ise %63 oranında olduğu görülüyor. Yeni kurumsal kimliğinde, bereket ve seçenek özgürlüğünü ifade eden “Nar”ı ana görsel olarak kullanan Bilginet, marka vaadini de “Hepimiz için E-Ticaret” olarak yeniledi. Ayrıca yeniden tasarladığı e-ticaret paketlerinde; sınırsız trafik, e-mail hesabı, sınırsız web alanı, sınırsız depolama hizmeti ve sınırsız ürün çeşidinin girişine imkân tanıyan bir altyapı sunan Bilginet, 5 ayrı segment için tasarlanmış paketiyle iş dünyasının yanında daha fazla olmayı amaçlıyor.