Techinside Google News
Ana Sayfa Blog Sayfa 1655

Pazarlamacılar nesnelerin internetine nasıl bakıyor?

0

IoT_GenericYaygın kullanımıyla nesnelerin interneti, bazı firmalar ise bu teknolojiyi “her şeyin interneti” olarak tanımlıyor. Adına ne derseniz deyin, internete bağlı olmayan neredeyse hiçbir şeyin kalmayacağı bir dünyaya gidiyoruz ve bu teknoloji de başrollerden birine sahip.

eMarketer tarafından yayınlanan bir makale, bu konuda yapılan araştırmaları özetliyor. Örneğin Millward Brown tarafından yapılan bir araştırmaya göre nesnelerin interneti ABD’deki dijital pazarlama profesyonellerinin en önemli gündem maddelerinden biri haline gelmiş durumda. İlk sırada müşteri deneyimi bulunurken, nesnelerin interneti, pazarlamada Büyük Veri kullanımı ve bulut çözümlerinin önünde yüzde 58’lik oranla ikinci sırada yer alıyor.

Bu konuda araştırma yapan elbette tek bir firma yok. PricewaterhouseCoopers’ın Aralık ayında gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre dünya genelindeki CEO’ların yüzde 65’i nesnelerin interneti için stratejik öneme sahip yorumunu yapıyor.

Economist Intelligence Unit araştırmasında da tablo çok farklı değil. Nesnelerin interneti, CMO seviyesindeki pazarlama yöneticileri için 2020’de bir numaralı gündem maddesi olacak. Onu, mobil çalışanların gerçek zamanlı olarak iş süreçlerine dahil edilmesi, giyilebilir teknolojiler ve sanal/zenginleştirilmiş gerçeklik takip ediyor.

“Artık tüm cihazlar akıllı”

1

MWC 2015’te yeni ürünlerini tanıtan Qualcomm, tüm müşterilerini akıllı dünyaya başarıyla hazırlıyor.

“Kurumsal alanda da iddialıyız”

0

MWC 2015 etkinliğinde sohbet etme fırsatı bulduğumuz Fly Türkiye Ülke Müdürü Bilgin Demir ile kurumsal ürünlerini değerlendirdik.

“Büyümemize değer katan bir etkinlik”

0

MWC 2015’te stantlarını ziyaret ettiğimiz Defne Telekomünikasyon Genel Müdürü Oğuz Haliloğlu ile etkinliği değerlendirdik.

“Tasarımla fark yaratıyoruz”

0

MWC 2015’de yeni ürünlerini tanıtan HTC, tasarım ve yeni özelliklerle fark yaratıyor.

Operatörler 4G ihale şartları için ne dedi?

0

4GTelekomünikasyon sektöründe deyim yerindeyse rekabet yeniden başlıyor. 4G için uzun zamandır hazırlık yapan sektör, rekabete dördüncü bir operatörün de katılacak olmasına da açıklamalarında değindi. Hangi operatörün ihaleye dair ne gibi yorumlar yaptığını bize ulaşma sırasına göre yayınlıyoruz.

“4G ihalesine bugünden hazırız”

Açıklamaların bize ulaşma sırasına göre en hızlı isim Turkcell oldu. Turkcell Genel Müdür Vekili İlker Kuruöz imzasıyla yapılan, “Turkcell ipi göğüslemeye hazır” başlıklı açıklamada, Turkcell’in 4G ihalesine bugünden hazır olduğuna vurgu yapıldı.

Turkcell’in 4G ihalesinde en üstün kapasiteli lisansa talip olduğu belirtilirken Türkiye’nin mobil iletişimde dünya sıralamasının en üst diliminde yer aldığı, kapsama ve kalite bakımından dünya çapında lider ülkeler arasında olduğuna vurgu yapıldı.

Şartname ile dördüncü bir operatöre yer açılmasının, düzenleyici kurumun takdiri olduğundan da bahsedildi. Açıklamanın son kısmında ise; “Müşteriye fayda getirecek ve yatırımı teşvik edecek bir rekabet ortamını destekliyoruz. Operatörlerin farklı ihtiyaçları doğrultusunda, farklı yatırım imkânlarından faydalanmalarının doğru olacağı inancındayız. Şartname ile dördüncü bir operatöre yer açılması, düzenleyici kurumun takdiridir. Bizim için rekabetin sayısı ya da izleyeceği stratejisinden ziyade sürecin tüm taraflar açısından adil olacak şekilde ilerlemesi önem taşıyor. Bu noktada Bakanlığımızın sağduyusuna güveniyor ve çizilecek yol haritasının ülkemiz açısından en hayırlı sonucu getirmesini diliyoruz.” sözlerine yer verildi.

“4G’deki global deneyimimizi Türkiye’ye taşıyacağız”

Açıklama paylaşma sıralamasında ikinci şirket Vodafone oldu. Vodafone’un bugüne kadar 18 ülkede 4G hizmeti vermesinin öne çıkarıldığı açıklamada Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt‘ün sözlerine yer verildi.

4G’yi dijitalleşmenin yeni sayfası olarak gördüklerini belirten Öğüt, global pazarda 4G’ye tüm operatörlerden önce geçtiklerini söyleyerek, 4G teknolojisi ve uygulamaları konusunda da iddialı olduklarına dikkat çekti.

“Vodafone olarak, dünyada en çok ülkede kendi markasıyla 4G hizmeti sunan operatörüz. Bu bizi aynı zamanda dünyada en çok ülkede 4G tecrübesi ve altyapısı olan operatör yapıyor. Grubumuz, dünyada 4G teknolojisini yaratan ve bu teknolojiye yön verenler arasında yer alıyor.” diyen Gökhan Öğüt, ihaleye ilişkin basın toplantısında bahsedilen 800 MHz bandının eşit olarak dağıtıldığını görmekten mutlu olduklarını ifade etti.

“Yeni entegre yapımızla 4G’ye hazırız”

Üçüncü ve son açıklama ise Türk Telekom Grubu adına CEO Rami Aslan imzasıyla paylaşıldı. “Türk Telekom Grubu olarak Türkiye’nin 4G’ye geçişine yeni ve müşteri odaklı entegre yapımızla ve 81 ili birbirine bağlayan fiber altyapımızla hazırız.” denilen açıklamada, Türkiye’nin 2023 Vizyonu’nda 4G’nin kritik bir rol üstleneceğine dikkat çekildi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın açıkladığı 4G yol haritasına hazır olduklarını açıklayan Türk Telekom Grubu CEO’su Rami Aslan, 4G’ye geçişte sahip oldukları bilgi birikimi ve teknoloji ile çok büyük bir fark yaratacaklarına inandıklarını belirtirken, “Fiber ve 4G birbirinden ayrılmaz bir konsept ve Türk Telekom, 81 ile yayılan 193 bin km’lik fiber altyapısı ile, mobil şebekelerin transmisyon ihtiyaçlarını bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de karşılamaya hazır.” ifadelerine yer verildi.

Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Türk Telekom Grubu Bireysel İş Birimi CEO’su Erkan Akdemir ise Türk Telekom Grubu’nun 4G üzerine çalışmalara yeni başlamadığının altını çizdi. Grubun, 4G’nin başarısı için gereken tecrübe, vizyon ve kaynağa sahip olduğunu belirten Akdemir, yeni dönemin yol göstericisi ve rehberi olacaklarına işaret etti.

“Türkiye 4G’ye hazır”

0

Türkiye’nin önünde 4G konusunda önemli bir süreç başladığını belirten Ericsson Türkiye Genel Müdürü Ziya Erdem ile MWC 2015’te sohbet ettik.

Bakan Lütfi Elvan açıkladı: 4G ihalesi Mayıs’ta

0

4G3G’de olduğu gibi tüm gözler yeni ihaleye yani 4G’ye çevrildi. Bugün gerçekleşen bir basın toplantısında Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan tarafından aktarılan detaylar, merak edilen pek çok sorunun da yanıt bulmasını sağladı.

İhale ne zaman?
Bakan Lütfi Elvan, ihaleye dair hazırlıkları Mayıs ayında tamamlanması için çalıştıklarını ifade etti. Elvan ayrıca yıl sonuna kadar 4G’nin çalışır hale gelmesini beklediklerini sözlerine ekledi.

İhaleye kimler katılıyor?
İhalede dört lisans verilecek. Bu, mevcut oyunculara bir yenisinin ekleneceği anlamına geliyor. Ancak yeni operatör 2600 Mhz frekansı için başvuru yapabilecek. 900 ve 1800 Mhz frekanslarındaki 4G ihalesine şu an aktif olan üç operatör katılabilecek. 800, 900, 1800, 2100 ve 2600 Mhz frekanslarından toplam 390 megahertz için ihaleye çıkılacak.

İşletme aşamasında güçlü bir rekabet olmasını istediklerini söyleyen Bakan Elvan, bu noktada belirli sınırlamalar koyduklarını da kaydetti. Elvan, bu sınırlamalarda şu anki üç operatörün durumlarını da dikkate aldıklarını belirtti.

Ortak fiber altyapı
Bakan Elvan’ın üstünde durduğu bir başka konu ise 4G ile önemi daha da artacak olan fiberoptik altyapı. Elvan, güncel rakamlarla toplam fiber ağın 240 bin kilometreyi geçeceğini söylerken, yeni yatırımlar noktasında ve kabloların geçtiği gözlerin ortak kullanımı noktasında da adımlar atacaklarını belirtti.

Ar-Ge ve yerli ürün kullanım zorunluluğu
3G ihalesinde karşımıza çıkan, operatörlerin zorunlu Ar-Ge personeli istihdamı 4G ihalesinde kısmen şekil değiştirerek yerini aldı. Buna göre 3G için zorunlu tutulan 500 Ar-Ge personeli sayısı 4G için 750’ye çıktı. Ancak Bakan Elvan, bu sayıda operatörlerin kendi Ar-Ge personellerinin de dahil edileceğini söyledi.

Bir başka önemli detay ise yerli ürün kullanımı. Bakan Elvan, operatörlerin altyapı çalışmalarında yerli ürün kullanımı için bazı oranlar getireceklerini ifade etti. Baz istasyonu ve şebeke ekipmanlarına yönelik getirilecek bu oranlar sadece Türkiye’den karşılanamayan, dışarıdan getirilmesi zorunlu ürünlerde geçerli olmayacak.

NetApp, bulutta veri yedekleme için yeni çözümünü duyurdu

0

NetAppNetApp, hibrid BT dağıtımı sırasında veri yedekleme ve veri kurtarma sürelerini iyileştiren yeni yazılım ve çözümlerini piyasaya sürdüğünü duyurdu. NetApp’ın yeni hizmeti, verinin tüm yaşam döngüsü boyunca kontrol altında tutulmasını sağlayacak ve nerede, nasıl, ne zaman depolanması gerektiğiyle ilgili iş ortaklarına daha fazla denetim kabiliyeti kazandıracak. Aynı zamanda yedekleme, kurtarma ve arşivleme sırasında karşılaşılan zorlukları ortadan kaldırmak için Amazon Web Hizmetleri’nin (AWS) esnekliğini de artırmalarına yardımcı olacak.

NetApp, altyapı olarak sadece bulutun kullanıldığı SteelStore yedekleme çözümünün üç yeni modelini Amazon Machine Image (AMI) olarak piyasaya sürdü. AMI, bulut tabanlı iş yüklerinin yedeklenmesinde işletmelere etkili ve güvenli bir yaklaşım sunuyor. Aynı zamanda işletmeler, bulutta kesintisiz ve güvenli bir veri koruma için kendi sistemlerinde aktifleştirilebilecek fiziksel SteelStore araçlarını da tercih edebiliyor.

Yeni hizmet kapsamında ayrıca Amazon S3 (Amazon Basit Depolama Servisi) için destek fonksiyonu da ekleyen NetApp, bu fonksiyonla uzun vadeli arşivleme için ölçeklenebilir ve sağlam bir nesne depolama çözümü olarak sunduğu StorageGRID Webscale için depolama katmanı olarak işlev görüyor. OnCommand Cloud Manager (Bulut Yöneticisi) ve OnCommand Insight (İçgörü) yazılımları ile Cloud ONTAP aboneliği için yeni güncellemeler yayınlayan NetApp, iş süreçlerinde inovasyon ve BT duyarlılığını artırmak isteyen işletmelere yeni kabiliyetler kazandırıyor.

İTÜ Çekirdek’ten teknoloji girişimcilerine 1 milyon TL

0

ITUCekirdek2012 yılında faaliyete geçen ve bugüne kadar girişimcilere 5 milyon TL’den fazla destek sağlayan İTÜ Çekirdek’e bu yıl 2 bin 500’e yakın proje başvurusu bekleniyor. Bu, son üç yılda yapılan başvuru sayısının toplamı anlamına da geliyor.

Teknoloji tabanlı bir ticari ürün ve hizmete dönüşebilir fikri ya da projesi olan “her yaştan” genç girişimcinin katılabildiği İTÜ Çekirdek’te, büyük potansiyele sahip ancak henüz gelişen alanlara özel kategoriler de oluşturularak sektörlerin gelişimine ön ayak olunuyor. Bu kapsamda geçen yıl açılan “Bulut Teknolojileri” kategorisinden sonra bu yıl da “Otomotiv” özel kategorisi açılıyor.

Türkiye ekonomisine katkı sağlayacak şirketleri kuracak girişimcilerin, projelerin ödüllendirildiği İTÜ Çekirdek Big Bang’de dağıtılacak ve toplamda 1 milyon TL’ye çıkarılan ödülden pay alabilmeleri için son başvuru tarihi 13 Mart 2015 olarak belirlenmiş durumda.

İTÜ’den 40 milyon Euro’luk girişim yatırımı

İTÜ Çekirdek’in teknoloji tabanlı girişimciliğin gelişmesi yönünde saygı duyulan bir markaya dönüştüğünü belirten İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Kenan Çolpan; “İTÜ Çekirdek’e kabul edilecek girişimci adaylar 150 saat eğitim, altyapı, laboratuar, toplantı ve konferans salonları, dinlenme alanları, 100 bin liralık İTÜ Çekirdek Ar-Ge Fonu, İTÜ ve İTÜ ARI Teknokent ağı, danışmanlık ve mentorluk desteklerinden yararlanacaklar. Bu süreçte, yapılacak farklı elemeleri aşan ekipler, toplam 1 milyon lira nakit ödüllü İTÜ Çekirdek Big Bang’de sahneye çıkıp yarışmaya hak kazanacak” dedi.

Çolpan, İTÜ Çekirdek’in girişimciliğin gelişmesi için gerekli kaynak, fiziksel alan ve eğitmenlere sahip ideal bir girişim ortamı olduğunu belirtirken; “Gelecek iki yılda 40 milyon Euro’luk bir yatırım planı ile iki yeni bina yapmayı hedefliyoruz. Bu binaların birinde ise 10-14 bin metrekarelik bir kuluçka merkezi yer alacak ve tamamen girişimcilere hizmet verecek. Amacımız girişimcilik alanında Türkiye’de tartışmasız akla gelen ilk marka olmak” değerlendirmesinde bulundu.

Girişimcilere sağladığı 800 metrekarelik açık ve kapalı ofis, laboratuvar, seminer ve toplantı salonları ile bir girişimcinin ihtiyacı olan bütün fiziki olanakları bir arada sunan İTÜ Çekirdek;  Elginkan Vakfı, Cardtek Group, Microsoft, SAP, TEB gibi pek çok önemli kuruluşun destek ve işbirliği ile Türkiye’ye yeni teknoloji şirketleri kazandırıyor.

İTÜ Çekirdek’in bir parçası olma hedefindeki girişimcilerin itucekirdek.com adresi içerisinde yer alan formu doldurmaları ve 3 dakikayı aşmayacak şekilde hazırlayacakları tanıtım filmini, video yükleme alanına eklemeleri yeterli oluyor.

Yerli otomobil enerjisini güneşten alıyor

1

ITUGAE_ArunaTrafiktesiniz, camı açmak istiyorsunuz ancak etraftaki araçların egzoslarından yayılan gaz nedeniyle sıkıntı yaşayacağınız belli. Ancak yakınınızdaki araçlar İTÜ Güneş Arabası Ekibi tarafından üretilen Aruna ise böyle bir sıkıntı yaşamayacaksınız. Çünkü Aruna ihtiyacı olan enerjiyi güneşten alıyor ve sıfır emisyonla çevre dostu bir otomobil olma niteliği taşıyor.

2004 yılından bu yana güneş enerjili otomobil üretimi için çalışan İstanbul Teknik Üniversitesi Güneş Arabası Ekibi (İTÜ GAE), çok yakında önemli bir basamağı daha aşacak. Ekibin ürettiği ve ülkemizin güneş enerjisiyle çalışan ilk aile otomobili olan Aruna yollara çıkmak için gün sayıyor.

Mitolojide güneşin doğuşunu temsil eden kızıllık ve 7 atın çektiği araç anlamına gelen Aruna’nın belki de en önemli yanı tasarım olarak yollardaki otomobilleri andırması. Bugüne kadar üretilen güneş enerjili otomobiller, panellerin şekli ve üretim gücü nedeniyle sadece şoför koltuğu olan, bagajı dahi bulunmayan tasarımlara sahipti. Ancak Aruna, bu algıyı tamamen değiştireceğe benziyor.

İTÜ GAE ekibi, alternatif enerjinin günlük hayatta nasıl kullanılabileceğini göstermek adına araca, yollardaki otomobillerde bulunan dokunmatik ekran, park sensörü, cruise control gibi donanımları da dahil etmiş.

Menzili 700 kilometre

Yapılan açıklamaya göre Aruna 700 kilometrelik bir menzile sahip. Bu da Türkiye’nin pek çok şehri arasında uzun yolculuklar yapabileceği anlamına geliyor. İTÜ GAE, Aruna’nın tanıtımı için Ağustos ayında 26 şehir ve 6 bin kilometreyi kapsayan bir Türkiye turuna çıkmayı planlıyor. Turun son etabında Edirne’den İstanbul’a olan mesafeyi güneş battıktan sonra kat ederek güneş enerjili otomobilin hava karardıktan sonra da yol alabildiğini göstermek hedefleniyor.

Türk Telekom yeni yapısıyla geleceğe hazır

1

TurkTelekom_yoneticilerBarselona’da devam eden Mobil Dünya Kongresi’nde Türk Telekom Grup CEO’su Rami Aslan, Grup Bireysel İş Birimi CEO’su Erkan Akdemir ve Grup Kurumsal İş Birimi CEO’su Mehmet Ali Akarca basın mensuplarıyla buluştu.

Toplantıda bir konuşma yapan Türk Telekom Grup CEO’su Rami Aslan, 2014 yılında operasyonel ve finansal anlamda başarılı bir yıl geçirdiklerine dikkat çekerken şunları söyledi:

“Grup olarak konsolide gelirimiz yüzde 3,7 artarak 13,6 milyar TL’ye ulaştı. Mobilde 1,8 milyon yeni abone kazanırken, akıllı telefon penetrasyonu ve faturalı abone oranında Türkiye’de lider konumdayız. Operasyonel olarak abone tabanımızı hem mobil hem de genişbantta artırma başarısını sürdürmekle kalmadık, sabit sesteki düşüş oranını da azaltma başarısını gösterdik. Türk Telekom Grubu olarak, Türkiye’nin dijital dönüşümü hedefiyle sadece 2014 yılında 2,1 milyar TL yatırım yaptık.”

Dünyanın sayılı şirketlerinden biriyiz

Türk Telekom Grubu’nun yeni yapısıyla sektöründe dünyanın en büyük entegre operatörlerinden biri olduğunun altını çizen Rami Aslan “2014 yılında stratejik yatırımlarımızın kapsamını zenginleştirdik ve katma değerli servislerde önemli başarılar elde ettik. Yeni dijital servisler ve uygulamalarla ekosistemi büyütmeye odaklandık. Bu doğrultuda mevcut dijital platformların içeriğini daha da zenginleştirirken, e-ticaretten dijital ödeme sistemlerine kadar birçok yeni iş alanına yöneldik. Yaptığımız yatırımlarla ve yeni yapımızla dünyanın en büyük entegre operatörlerinden biriyiz. 2015 yılında yatırımlarımızla Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük etmeyi, ülkemize değer katmayı ve dünya liginin üst sıralarına yaptığımız hızlı ve kararlı tırmanışı sürmeyi hedefliyoruz. En yenilikçi teknolojileri sunarak ülkemize hizmet ederken, hem bize hem de ülkemize değer katan satın alma fırsatlarını da değerlendireceğiz” dedi.

Türkiye’de ilk kez bir firma, mobil ve sabit tüm iletişim ihtiyaçları ‘tek noktadan’ karşılıyor

Türkiye’nin 81 ilinde 34 bin kişilik istihdam sağlayarak Türkiye’ye büyük bir dinamizm kattıklarını belirten Aslan, “Grup içinde gerçekleştirdiğimiz entegrasyon süreciyle birlikte Türkiye telekomünikasyon sektörü ilk kez bir şirket, müşterilerinin mobil, sabit, genişbant, eğitim ve eğlence gibi tüm iletişim ihtiyaçlarını ‘tek noktadan’ karşılamaya başladı. Bu vizyonla sektöre öncülük ve liderlik etmeye kararlıyız” diye konuştu.

Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni stratejimiz dört başlık üzerinde şekilleniyor: Müşteri segmentleri merkezinde organize olmak, verimli ve etkin operasyonlar sürdürmek, proaktif olarak yeni gelir akışları bulmak ve grubu net, şeffaf, işbirlikçi ve sorumlu bir kurum haline dönüşmek. Entegrasyon, yeni stratejimizin bu dört başlığını biraraya getirme imkanı veriyor. Yeni yapımızı tasarlarken, müşterilerimize daha iyi hizmet vermeyi bir numaralı kriter olarak belirledik. Bundan böyle ‘bireysel, kurumsal ve toptan’ satış olmak üzere üç ana bacağı olan, tam anlamıyla entegre teknoloji ve destek fonksiyonlarına sahip, müşteri odaklı bir hibrit organizasyonuz. Daha hızlı, güçlü ve çevik bir yapıyla, sektörde standartları belirleyen lider oyuncu olarak geleceğe hazırız. Türk Telekom’un entegrasyonu, içerik ve 4G’de de liderliğin yolunu açacaktır” dedi.

Türk Telekom Grubu’nun entegrasyon süreciyle birlikte Erkan Akdemir Grup Bireysel İş Birimi CEO’su, Mehmet Ali Akarca ise Kurumsal İş Birimi CEO’su oldular.

Türk Telekom Grubu olarak 10 yıl içerisinde 17 milyar TL’den fazla yatırım gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Rami Aslan, şunları söyledi: “Bu süre içinde yaptığımız yatırım, sektörde yapılan toplam yatırımın yüzde 51’ini oluşturmaktadır. Buradan Türk telekom sektöründe yapılan toplam yatırımın yarısından fazlasını yaptığımız sonucunu çıkarabiliriz. Bu yüksek yatırımları gerçekleştirirken aynı zamanda her yıl gelirlerimizi de artırmayı başardık. Dünyada bunu başarabilen başka hiçbir yerleşik sabit operatör yok.”

Aslan sözlerini şöyle sürdürdü: “Fibere yapılan yatırımlarla Türk Telekom ülkedeki en geniş fiber ağa sahip oldu. Türkiye’de 4G bizim yıllardır yaptığımız yatırımlarla büyüyen fiber altyapı üzerine inşa edilecek. Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda bilgi toplumuna dönüşme sürecinde 4G çok kritik bir rol oynuyor. Biz de bu alandaki en önemli aktörlerden biriyiz.”

“Dünyayı 5 kez dolaşacak uzunlukta fiberimiz var”

Türk Telekom Grubu’nun Türkiye’deki fiber altyapı yatırımlarına devam edeceğini ifade eden Aslan şöyle devam etti:

“Türk Telekom Grubu olarak, Türkiye’nin 81 ilini birbirine bağlayan 193 bin kilometrelik fiber altyapı kurduk. Bu, dünyayı 5 kez saracak uzunlukta. 2012 – 2014 yılları arasında hanelere ulaşan fiber altyapı uzunluğu yüzde 60 artış kaydetti. Grup olarak bu alandaki yatırımlarımıza devam ederken, Türkiye ekonomisinin teknoloji ile kalkınmasına destek olma sorumluluğuyla yatırımlarımızı çeşitlendiriyoruz.

Türkiye’nin en büyük televizyon yayın kuruluşu olma yolunda da kararlı ve iddialı bir adım attık. Türk Telekom Grubu olarak faaliyet gösterdiğimiz her alanda olduğu gibi liderlik vizyonumuzla, ülkemizdeki televizyon yayıncılığı sektörünü de yeniden şekillendireceğiz. Hedefimiz Tivibu ile Türkiye’deki her eve ulaşmak, 20 milyon hanenin Türk Telekom’un sağladığı yayıncılık ayrıcalığından faydalanmasını sağlamak.”

100’ün üzerinde kurumsal hizmet

Türk Telekom Grubu’nun tüm teknolojik imkanları tek bir yapıdan sunan ilk marka olduğunu belirten Grup Bireysel İş Birimi CEO’su Erkan Akdemir de şunları söyledi, “Bir ailenin ihtiyaçlarını tek elden sunabilecek bir hizmet anlayışını benimsemek ve bunu başarabilmek son derece önemli. Bunun için ekosistemimizdeki herhangi bir hizmete sahip olan müşterilerimiz, sunduğumuz diğer hizmetlerimizden fiyat avantajı ile yararlanabilecek. Burada da sunacağımız çeşitlilik kavramı ön plana çıkıyor. Avea’da başlattığımız ve sektöre örnek olan kampanyaları, internet alanına da taşıyarak buradaki farkımızı da ortaya koyacağız. Müşterilerinin gelmesini bekleyen değil, onlara gitmeyi kendine hedef ve amaç edinen bir yapıya doğru emin adımlarla ilerliyoruz.”

Toplantıda Türk Telekom Grubu’nun 100’ün üzerinde kurumsal hizmet sunduğunu belirten Türk Telekom Grubu Kurumsal İş Birimi CEO’su Mehmet Ali Akarca da “Türk Telekom Grubu Türkiye’nin her noktasında, çeşitli ürün ve servisler ile çok fazla sayıda firmaya hizmet veren bir teknoloji şirketi haline geldi. Esnaftan uluslararası şirketlere kadar, geniş bir müşteri yelpazesine sayısız teknolojik çözümler sunuyoruz. Bu hizmetlerimizle ekonominin ana itici gücü olmaya devam edeceğiz. Kamunun en önemli e-devlet projeleri UYAP, Mernis, Sağlık Bakanlığı randevu sistemi MHRS, halkımızın güvenliğini sağlayan Mobese kamera sistemleri Türk Telekom’un altyapısıyla çalışıyor. Bugün Capital 500 şirketlerinin yüzde 99,6’sına hizmet veriyoruz. Türk Telekom’un Kurumsal Ağ servisinden Türkiye’de birden çok şubesi olan 29 bankanın yüzde 79’u yararlanıyor. Banka şubelerinin yüzde 82’si Türk Telekom’dan hizmet alıyor. Otomotiv sektörünün tüm dünya ile iletişimini sağlayan teknolojisi ENX’in altyapısını Türkiye’de Türk Telekom sağlıyor. Bu sebeple otomotiv sektörünün tamamı da Türk Telekom ile çalışıyor. KOBİ’lere sadece onlara özel kurulan direktörlük ve bağlı müşteri temsilcileri ordusu ile bire bir özel hizmet veriliyor. Türk Telekom Grubu, mobilde ve sabitte Türkiye’nin en büyük, en gelişmiş ve en yaygın iletişim ağına sahip olmanın gücüyle, her ölçekteki iş yeri için, mobilden kurumsal hizmetlere her ihtiyaca uygun iletişim ve teknoloji hizmetlerini Türkiye’nin 81 ilinde tek noktadan sunma gücüne sahip tek şirket” diye konuştu.

Intel’den MWC 2015’te 5G demosu

0
Intel CEO’su Brian Krzanich
Intel CEO’su Brian Krzanich

Mobil dünyadan önemli yenilikleri içeren MWC 2015’te Intel de önemli duyurulara imza attı. Intel CEO’su Brian Krzanich, Dünya Mobil Kongresi’nde aralarında şirketin giriş seviyesi telefonlar, fabletler ve tabletler için ürettiği, yeni düşük maliyetli işlemci (SoC), global bir LTE çözümü, inovatif kişisel bilgisayar deneyimi ve mobil cihazlar ile ağ altyapıları çözümleri konusundaki birçok projeyi açıkladı. Krzanich, Intel’in, silikon, yazılım ve güvenliği barındıran teknolojileri sayesinde cihazlar, ağlar ve bulut bilişim alanında uçtan uca çözüm sunabilecek sayılı şirketlerden biri olduğunu ifade etti.

Tanıtımı yapılan Intel’in giriş seviyesi cihazlar pazarı için ürettiği ilk entegre iletişim işlemci SoC çözümü Intel Atom x3 işlemci serisi ve beş modlu Intel XMM 7360 LTE Advanced çözümü, performans ve dünya çapında çekim alanı için tasarlandı. Buna ek olarak Krzanich, Alcatel-Lucent, Ericsson ve Huawei ile yeni telekomünikasyon, bulut ve veri merkezi hizmetlerine yönelik ağ verimliliğini artıran ve endüstrinin yazılım tanımlı altyapılara geçişini hızlandıran ortak bir girişimle ilgili bilgiler verdi.

Krzanich ayrıca, Samsung Galaxy S6 ve S6 edge kullanıcılarının yeniden dahili McAfee VirusScan Mobile teknolojisiyle zararlı yazılım karşıtı çözüme sahip olacağı bilgisini de paylaştı.

Intel’in yeni mobil iletişim ürünleri

Daha önce kod adı “SoFIA” olarak bilinen Intel Atom x3 işlemci serisi, Intel’in giriş seviyesi tabletler, fabletler ve akıllı telefonlar için ürettiği ilk entegre iletişim platformu olarak öne çıkıyor. 3G ya da 4G LTE bağlantısı ile 64-bit çok çekirdekli Intel Atom işlemcileri bir araya getiren entegre iletişim işlemci; uygulama işlemcisi, görsel algılayıcı işlemci, grafik, ses, bağlantı ve güç yönetimi bileşenlerini tek bir işlemci setinde buluşturuyor. Bu entegrasyon, cihaz üreticilerinin tüm özellikleri barındıran tabletler, fabletler ve akıllı telefonları uygun fiyatlarla giriş seviyesi pazarlarda satışa sunabilmelerine olanak tanıyor.

Intel, entegre Intel mimarisi ve kablosuz bağlantıların sunduğu faydalarını, Çin ekosistemi de dahil olmak üzere müşterilerine sunuyor. Aralarında ASUS ve Jolla’nın da bulunduğu 20 şirket, Intel Atom x3 tasarımını kullanacaklarını açıkladı.

Giriş seviyesinden en üst seviyedeki performans ürünlerine kadar geniş bir mobil portföye sahip olan Intel, kendisinin ilk 14 nanometre Intel atom işlemci platformu olan Intel Atom x5 ve x7 işlemci serilerini (kod adı “Cherry Trail) yeni nesil tablet ve küçük ekranlı 2’si 1 Arada laptoplar için tanıttı. Hem Windows hem de Android için 64-bit desteği, Intel Gen 8 grafikleri ve yeni nesil LTE Advanced bağlantıyla bir araya gelme seçeneği veren Intel Atom x5 ve x7 işlemci serileri birçok üst seviye cihazın performansını artıracak. Intel’in “conflict-free” olarak tanımladığı bu işlemciler, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde insan hakları ihlalleriyle ortaya çıkarılan tantal, tungsten ve altın gibi mineralleri barındırmıyor.

Acer, ASUS, Dell, HP, Lenovo ve Toshiba’nın aralarında bulunduğu markalar ile şimdiden işbirliğine gidildi ve bu platform üzerinden üretilen İlk cihazların bu yılın ilk yarısında piyasaya sürülmesi bekleniyor.

5G’ye hazırlık

Tüm bunların yanı sıra Intel, üçüncü nesil beş modlu LTE Advanced Kategori 10 modemini de tanıttı. Intel XMM 7360, 3 adet taşıyıcı birleştirme, 450 megabite kadar indirme hızını destekliyor. Kompakt yapısı ve güç tasarrufuyla Intel XMM 7360, akıllı telefonlardan fabletlere ve tabletlerden kişisel bilgisayarlara kadar birçok farklı cihaza uyum sağlayabiliyor. Intel’in LTE çözümleri portföyünü de genişleten ürün, cihaz üreticilerine de birçok farklı pazarda hızla LTE cihazlar üretme fırsatı vererek yeni bir rekabet seçeneği sunuyor. Mobil Dünya Kongresi’nde Intel, uçtan uca Intel teknolojisini kullanarak saniyede 1 gigabitten daha fazla hız sunabilmek için 802.11ad ile LTE’yi bir araya getiren 5G öncesi konsept sistemin de demosunu gerçekleştirdi.

HTC, akıllı bilekliği Grip’i tanıttı

0

HTC_GripHTC ilk yüksek performanslı, akıllı fitness takipçisi olan GPS özellikli HTC Grip’i, Barselona’da devam eden Dünya Mobil Kongresi’ndeki “Ütopyaya Yolculuk” etkinliğinde tanıttı.

Amerika’nın ünlü spor giyim ve aksesuar markası Under Armour’un sporcular ve fitness meraklıları için tasarladığı yeni sağlık ve fitness ağı UA Record üzerinde çalışacak olan Grip, sporcuların çeşitli spor ve kişisel hedefler belirlemelerine ve bu hedefleri yakalayıp aşmalarına imkân veriyor.

Android ve iOS cihazların yanı sıra kalp atış hızı monitörleri gibi Bluetooth özellikli aksesuarlar ile de uyumlu olan Grip, fonksiyonelliğini artırarak Under Armour Connected Fitness platformuna ek performans verileri sağlıyor.

En zorlu antrenman rejimlerini dahi rahat şekilde desteklemek üzere tasarlanan Grip’in kıvrımlı su geçirmez bandı, antrenmanlar sırasında cildinizi sıkıştırmadan veya kıyafetinize takılmadan bileğinize uyum sağlayabiliyor. Eğimli PMOLED ekran, hareket halindeyken zamanı, mesafeyi ve uyarıları okumayı da kolaylaştırıyor. İdeal şekilde oturmasını sağlamak için üç farklı boyutta temin edilebilen Grip, hem tarz hem de performans olarak en gelişmiş antrenman ekipman ve kıyafetlerini dahi tamamlıyor.

Kalp atışları, adımlar, performans ve uyku takip altında

Koşudan bisiklete ve spor salonunda geçirilen zamana kadar çeşitli egzersizleri takip ve kayıt edebilen Grip’in su geçirmez yapısı, cihazı spor salonundan duşa ve ötesine kadar her adımı takip etmek için uygun bir seçenek yapıyor. 100 mAh pili, entegre GPS açıkken beş saate kadar ömür sağlarken Grip’in tümü de UA Record ile gerçek zamanlı olarak senkronize olabilen güzergah, mesafe, tempo ve yakılan kalori bilgilerini doğru şekilde yakalamasına imkan veriyor. Aynı zamanda aralarında Under Armour A39’un da bulunduğu bir dizi harici kalp atış hızı monitörüne de bağlanabilmesi Grip’i kalp atış hızını takip etmek isteyen sporcular için ideal hale getiriyor. Günlük kullanım için, tek şarjda 2,5 güne kadar dayanan Grip, günlük faaliyetleri takip etmek için ideal.

Grip, bir Android veya iOS akıllı telefona bağlandığında sadece bileğinize bakarak gelen çağrı ve mesajları tek bir adımı atlamadan veya akışınızı engellemeden görmenize imkân veriyor. Net, 1,8 inçlik PMOLED ekran en son gerçek zamanlı istatistiklerinizi göstererek müzik çalma listenizi bileğinizden uzaktan kontrol etmenizin de kolay bir yolunu sunuyor.

İngiltere’den Avustralya’ya iki saatte gidilecek

0
Birleşik Krallık yönetiminin hazırladığı tasarıma göre uzay gemisi limanı buna benzeyecek.
Birleşik Krallık yönetiminin hazırladığı tasarıma göre uzay gemisi limanı buna benzeyecek.

Totall Recall, yani Gerçeğe Çağrı filminin 2012’de çekilen yeni versiyonunda dünyada yaşanabilir iki bölge kalmıştı. Bugünkü İngiltere’nin olduğu kısım merkezi, Avustralya’nın olduğu bölge ise koloni olarak tanımlanıyordu. Filmde, Avustralya’da çalışan işçiler bir çeşit metro hattıyla dünyanın çekirdeğinden geçerek oldukça hızlı bir şekilde İngiltere’ye ulaşıyor ve akşam mesai bitiminde evlerine dönüyordu.

Filmdeki bu senaryo ilerde gerçekleşir mi bilemeyiz. Ancak Birleşik Krallık hükümeti yer altından olmasa da uzaydan benzer bir yolculuk için hazırlık yapıyor. 2018’de ticari uçuşların başlaması hedeflenen uzay yolculukları, bu hazırlığın temelini oluşturuyor.

Yönetim, şu sıralar uzay gemilerinin yanaşacağı yeni nesil bir liman için yer arayışında. Sydney’den Manchester’a yapılacak bu yolculuklar için aday lokasyonlar İskoçya’daki Campbeltown, Glasgow ve Stornoway ile İngiltere’deki Newquay ve Galler’de bulunan Llanbedr.

Bu uzay gemisi limanının inşaa edileceği yer neresi olursa olsun ticari uçuşlara önemli bir yenilik getireceği kesin. Günümüz koşullarıyla uzun saatler süren bu yolculuğun yalnızca iki saate inmesi iş dünyasını da önemli ölçüde değiştireceğe benziyor.

Elbette bu yeni ulaşım seçeneğinin hayat bulması için bu alanda çalışan Virgin Atlantic ve Scaled Composites şirketlerinin çalışmalarını hızlandırması gerek. Zira, standart bir yolcu uçağının gelişimi ve uluslararası havacılık kurumlarından onay almasının bile uzun yıllar aldığını düşünürsek, sivil yolcu taşıyan uzay gemilerinin ticari hale gelmesi bir hayli vakit alacak.

Birleşik Krallık yönetimi, bu projeyi yalnızca uzak bölgelere hızlı erişim için planlamıyor. Ana hedef, Londra ve bölgesini uzay üstünden yapılan uçuşlarda bir hub, merkez haline getirmek.

4G ihalesinde sürpriz dördüncü aday

2

Mobile UseMobil iletişimde önemli bir eşiği temsil eden 4G teknolojisi yakında resmen Türkiye’de olacak. Bugüne kadar operatörlerin ve çeşitli üreticilerin yaptığı hız testleriyle karşımıza çıkan 4G, 2015’te kullanıcılarla buluşmaya başlayacak.

Sabah gazetesinden Timur Sırt’ın haberine göre yeni ihale yeni bir ismin sektördeki rekabette yerini almasına neden olabilir. Yarın yapılması beklenen ihaleye dair açıklamada dördüncü bir lisansın da dahil edileceğini yazan Sırt, yetkilendirme ihalesinin 2015’in ilk yarısında tamamlanmasının beklendiğini de habere eklemiş.

Daha önce çok telaffuz edilmeyen dördüncü lisansın sektör rekabetini artıracağını söylemek mümkün. Ancak bu rekabetin, adayların ihalede çıkacağı fiyatları – yatırımın geri dönüşünün daha uzun sürecek olması nedeniyle – olumsuz etkileme ihtimali de bulunuyor.

Bununla birlikte, yeni dahil olacak operatörlerin mevcut baz istasyonlarını ortak mı kullanacağı yoksa kendi baz istasyonu yatırımını mı tercih edeceği de bir başka akla gelen soru.

Haberde planlama sırasında yerli teknolojilerin kullanımı ve kırsal alanlara yapılacak yatırımların ön planda tutulacağına da değinilmiş. 3G ihalesinde de gördüğümüz, yerli Ar-Ge’yi teşvik yöntemlerinin 4G için de geçerli olmasını olumlu olarak nitelendirebiliriz.

Sektör içinde, fiyatlar 3G’deki kadar yüksek olmayacak, daha o ihalede ödenen paraların geri dönüşü sağlanmadı yorumlarıyla karşılaştığımızı düşünürsek, 4G sonrası ilginç bir tabloyla karşılaşacağımızı öngörebiliriz.

Metric büyümesini sürdürüyor

0

2007 yılında kurulan Metric, analitik uygulamalar ve iş zekâsı konularındaki uzmanlığını iş süreçleri deneyimiyle birleştirerek kuruluşların ihtiyaçlarına özel çözümler geliştiren ve SAP BusinessObjects sertifikalı geniş danışman kadrosuyla uzmanlık konularında hizmetler sunan bir yazılım ve danışmanlık firması. Metric’in SAP Türkiye’nin BusinessObjects konusunda Gold Partner seviyesine ulaşmış ilk iş ortağı olduğunu belirten Metric Genel Müdürü Gökhan Arıksoy, “Yedi yılı aşkın süredir, SAP BusinessObjects uygulamaları konusunda tüm faaliyetlerimizi, koşulsuz müşteri memnuniyetine dayanan bir hizmet anlayışıyla sürdürüyoruz. Metric, SAP Türkiye iş ortakları arasında İş Zekası ve Veri Ambarı gelirlerine göre 1. sırada, Bilişim 500 araştırma sonuçlarına göre yine aynı kategoride 6. sırada yer alıyor. Konularında uzman ve sertifikalı geniş danışman kadromuzla küresel ekonominin gerektirdiği üstün teknoloji standartlarını kullanarak, ulusal ve uluslararası düzeyde başarılı projelere imza atıyoruz” dedi.

Türkiye İnovasyon Haftası İzmir’den başlıyor

0

TurkiyeInovasyonHaftasiTürkiye İhracatçılar Meclisi tarafından 2015 Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri 19-20 Mart 2015 tarihlerinde Ege İhracatçı Birliklerinin ev sahipliğinde İzmir’de başlayacak.

‘İnovasyon Haftası-İzmir 2015’ programı Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Ege Bölgesi üniversiteleri, işadamları ve bu yıl etkinliklere partner ülke olarak katılan İsviçre’nin İzmir Fahri Konsolosu Hasan Umur’un katılımıyla açıklandı.

İzmir etkinlikleri kapsamında dünyaca ünlü birçok isim İzmir’e gelerek bilgi ve deneyimlerini inovasyon meraklıları ile paylaşırken yenilikçi birçok proje de sunulacak. Ayrıca inovasyon, teknoloji, tasarım, internet ve mobil dünya, akıllı kentler, sinema, Türk iş dünyası, kariyer başlıkları altında, yerli ve yabancı konuşmacılar eşliğinde konferans, panel, sunum ve paralel etkinlikleri gerçekleştirilecek. Konferans ve panellerle eş zamanlı olarak canlı workshoplar, girişimci-mentor buluşmaları, öğrenci-işadamı buluşmaları organize edilirken, farklı sektörlerde daha önce yapılmış olan Ar-Ge ve Tasarım yarışmalarında sergilenen ya da ödüle layık görülen birçok proje de etkinlikler süresince sunulacak.

Wacom’dan dijital içerik üretenlere özel ürün

0

Cintiq_13HD_touch_DTH1300_RightView_PenOnScreen_RGBWacom, önde gelen profesyonel dijital içerik yaratıcıları için Cintiq 13HD touch’ın duyurusunu yaptı. Yaratıcı kalem monitörleri serisine en son eklenen Cintiq 13HD touch, tasarımcılara, sanatçılara ve görüntü editörlerine doğal bir kalem ve dokunma deneyimi sunmak üzere tasarlandı. Wacom’un yenilikçi yaratıcı kalem monitörü, kağıt ve tuval üzerinde çizim veya resim yapma deneyimini taklit eden dijital bir iş akışı sağlayarak özel dokunma ve kalem kapasitesi sunuyor.

Cintiq 13HD touch’ın kompakt ve ince tasarımı hem Mac hem de PC bilgisayarlara kolayca bağlanıyor. Tam bir konfor sağlamak için, Cintiq 13HD touch’ın ayarlanabilir tablası masa üstüne ya da dizüstüne konduğunda düz, 22°, 30° ve 50°  olmak üzere toplam dört ayardan birinde kullanılabilecek şekilde optimize edildi.

Cintiq 13HD touch’ın profesyonel sanatçılar, grafik tasarımcıları ve fotoğrafçılar için mükemmel olan parlak ekranları, canlı renk kalitesi sağlamak için 16,7 milyon rengi görüntüleyebiliyor. Ayrıca, geniş ekran formatındaki HD LED monitörlerin 178° izleme açısı ve 1920×1080 çözünürlüğü, ince ayrıntılara sahip grafik veya resimlerle çalışanlar için özellikle birebir.

2048 basınç hassasiyeti seviyesi ile eğim tanıma özelliklerini sunan Pro Pen, Cintiq 13HD touch üzerindeki yaratıcı deneyimin genel olarak başını çekerken, kullanıcının özgürleştirici ve içgüdüsel bir biçimde masaüstünde dolaşmasına veya bir resmi veya çizimi döndürmesine, yakınlaştırıp uzaklaştırmasına yeni eklenen multi-touch entegrasyonu olanak tanıyor.

İş akışını ve verimliliği daha da iyileştirmek için, sık kullanılan kısa yol komutaları, Cintiq 13HD touch’ın dört adet kişiselleştirilebilir ve uygulamaya özel ExpressKeys ve Rocker Ring seçeneğiyle kullanıcılara sunuluyor. Bu kısa yolların kullanılması klavyeye olan bağımlılığı asgariye indirerek zamandan tasarruf sağlıyor.

Melekler şehrinden nesnelerin interneti şehrine

0
Los Angeles Valisi Eric Garcetti
Los Angeles Valisi Eric Garcetti

Los Angeles Valisi Eric Garcetti, Recode için kaleme aldığı yazıda yönettiği şehrin yeni vizyonundan bahsetti. Popüler kültürde Melekler Şehri olarak adlandırılan Los Angeles, Garcetti’nin açıkladığı vizyona göre teknolojinin ve nesnelerin internetinin kalbi olmaya aday.

Şehrin resmi internet sitelerinin her ay beş milyondan fazla insan tarafından ziyaret edildiğine dikkat çeken Garcetti, artık cihazların da önemli bir rol üstlendiğini kaydediyor.

Nesnelerin interneti ile şehirdeki hizmetlerin daha kaliteli hale getirmek için çalıştıklarını belirten Vali, örnek olarak otobüs ve metro seferlerinin çok daha kullanışlı hale geleceğini söylüyor. Şehir genelindeki ve araçlardaki sensörlerin bunu sağladığını belirten Garcetti, çok sayıda evde telefonla kontrol edilen, akıllı termostatlar bulunduğuna da dikkat çekiyor. Garcetti, bu tür konularda tüm büyük hizmet sağlayıcılarının ve markaların uymak zorunda olduğu kurallara kendilerinin de eşlik ettiğini ifade ediyor.

İnternetin öneminin her alanda ve her yerde hızla yükseldiğini dile getiren Eric Garcetti, kentte sınırlı sayıda üstün hızlara sahip geniş bant hizmet sağlayıcılarının olduğunu ve yine belli sayıda kablolu (ve daha da az kablosuz) sağlayıcıya sahip olduklarını hatırlatıyor.

Ağustos ayında FCC’ye (ABD Ulusal Ticaret Komisyonu) “eşit internet hizmeti” için başvuruda bulunduk.” diyen Vali, internetin herkes için ve kolayca erişilebilir olması gerektiğini belirtiyor. Hedef ise Los Angeles’ın bu konuda gerçek bir örneğe dönüşmesi.