Avrupa Birliği mobil dolaşım ücretini kaldırıyor

0

Avrupa Birliği ülkelerinde yaşayanlar bundan böyle ülke dışında cep telefonlarını kullandıkları için yüksek dolaşum ücreti ödemek zorunda kalmayacaklar. Almanya’nın ve İspanya’nın uzun yıllardır süren itirazlarına rağmen mobil dolaşım ücretini yasaklatmayı başaran Avrupa Birliği, artık vatandaşlarının telekom şirketlerine fahiş faturalar ödemek zorunda kalmasının önüne geçmiş oluyor.

Avrupa Birliği içinde özellik serbest dolaşım nedeniyle, birkaç kilometre ötedeki komşu ülkeye geçen vatandaşların özellikle data kullanımı nedeniyle, ay sonunda hiç beklemedikleri yüzlerce dolarlık faturalarla karşılaşmaları, büyük şikayet konusu oluyordu. Avrupalı operatörler ise tüm uyarılara rağmen bu “tatlı” gelirden vazgeçmek istemiyor ve dolaşım ücretlerini kaldıracak yasanın geçmemesi için çok uzun yıllardır lobi yapıyorlardı.

Lobiler harekete geçti

Anca bu zafer hala kazanılmamış olabilir. Mobil dolaşım ücretlerinden en çok geliri elde eden Alman ve İspanyol telekom operatörlerinin yeni yasayı geri çekmek için güçlü bir lobi kampanyasına başlamaları bekleniyor.

Yeni yasayla beraber, vatandaşlar artık hangi Avrupa Birliği ülkesinde olursa olsunlar, kendi ülkelerindeki gibi faturalanadırılmaya devam edecekler. Ancak kullanıcılar alt yapı limitleri nedeniyle kıtanın her yerinde kendi ülkelerindeki gibi hizmet alamayabilecekler. Örneğin, ülkesinde 21 Mbps hızında internet bağlantısı olan bir Avrupa Birliği vatandaşı başka bir ülkede, GSM şebekesinin alt yapısı nedeniyle 1 Mbps’in altında kalabilecek. Operatörlerin özellikle bu açığı kullanarak, dolaşımdaki vatandaşa “kapasitem yeterli değil”, bahanesiyle çok düşük kalitede hizmet sunması bekleniyor. 

Intel’den Hindistan’a 178 milyon dolar yatırım

0

ABD’li şirketler Trump’ın çağrısı ile ülke dışına yapacakları yatırımları ABD içine çekerken, teknoloji devi Intel, Hindistan’daki mevcut Ar-Ge merkezini büyütmek için 178 milyon dolarlık fon ayırdığını duyurdu.

Intel yeni yatırımı ile ABD dışındaki en büyük Ar-Ge merkezi konumundaki Hindistan labratuvarlarını akıllı bina ve IoT teknolojileri ile donatacak.

Intel Hindistan’ın genel müdürü, şirketin 1999 yılından beri Hindistan’a toplam 4.5 milyar dolarlık yatırım yaptığını ve Hindistan’daki merkezin Intel’in teknolojisine çok büyük katkı sağladığını hatırlattı. Ayrıca, Tüm dünyada büyük bir devrim yaratan USB teknolojisini icat eden Intel mühendislerinden birinin Hindistan kökenli olduğunun altını çizmek gerekiyor. Intel daha önce bu konuda bir reklam filmi de hazırlamıştı:

Intel’in Hindistan’daki merkezi daha çok işlemci tasarımı geliştirmek üzerine çalışıyor. Ancak yeni yatırımla beraber Intel’in bu merkezde çevreci ve akıllı teknolojileri geliştirmek istediği vurgulanıyor.

Alkollü şoföre mahkemede Uber kullanma cezası

0

ABD Ohio’da bir sürücü alkollü şekilde direksiyon başında yakalanınca, çıkarıldığı mahkemede çok ilginç bir ceza aldı.

Sürücüye cep telefonuna Uber ve Lift uygulamalarını kurmasını ve kredi kartı ile bu uygulamalarda hesap açma cezası veren mahkeme yargıcı, böylece alkollü şekilde trafik polisine yakalanan şoförün bir daha ki sefer alkol aldığında, aracını kullanmak yerine telefonuyla Uber veya Lyft’ten bir araç çağırmasını istedi.

Dava dosyasına, “Teknolojinin bu kadar geliştiği bir çağda, alkollüyken bir taksi çağırmak, telefon ekranına birkaç tıklamadan ibaret. Bu basit işlemi gerçekleştirmeyen insanları bunu yapmaya mecbur etmek de mahkemenin verebileceği bir cezadır,” uyarısını ekleyen yargıç böylece ülkede alkollü şekilde yakalanan diğer şoförlere verilebilecek benzer cezaların da önünü açmış oldu.

Aslında yargıcın kararı bir sürpriz de değil. Ohio yönetimi, Uber ve Lyft gibi araç paylaşım uygulamalarını, akşamları evlerine alkollü olarak dönmeye çalışan vatandaşlarına bir çözüm olarak kabul ettirmeye çalışıyor. Yargıç da şehir yönetiminin bu politikasına uygun bir “ceza” vermiş gibi görünüyor. Yerel yöneticiler ise, bu yeni politikanın başarılı olamaması ve alkollü sürücülerin neden olduğu kazaların azalmaması halinde, yeniden hapis ve para cezası uygulamasına dönebileceklerinin altını çiziyorlar.

ABD – Kuzey Kore savaşı sanal dünyada başladı

0

ABD ve Kuzey Kore arasında, Trump’ın açıklamalarıyla giderek gerilen ve savaş vurgusu yapılan ilişkilerde, ilk cephe sanal dünyada açılmış olabilir.

ABD hükumeti yaptığı basın açıklamasıyla, 2009 yılından beri ABD’ye karşı sistematik olarak gerçekleştirilen siber saldırıların Kuzey Kore tarafından organize edildiğini vurguladı. Böylece Kuzey Kore’yi ABD’ye saldıran bir düşman olarak resmen ilan etmiş olan ABD sözcüsü, Kuzey Kore’nin önümüzdeki dönemde de ağır saldırılar gerçekleştirmesini beklediklerinin altını çizdi.

Gizli Kobra yeniden saldıracak

ABD’nin iç güvenlik kurumları Department of Homeland Security ve FBI tarafından ortak hazırlanan açıklamada, Kuzey Kore’nin “Hidden Cobra” (Gizli Kobra) olarak isimlendirilen bir siber saldırı ordusu kurduğu ve bu ordunun 2009 yılından bu yana, medya, havacılık endüstrisi, finans kurumları ve kritik kamu kurumları ile enerji alt yapısı gibi hedeflere saldırılar düzenlediği vurgulandı.

Ayrıca Kuzey Kore’nin, Sony’nin ABD’de kurduğu sinema şirketi Sony Entertainment’in henüz yayınlanmamış filmlerini çaldığı ve şirketi yüzlerce milyon dolar zarara soktuğu, tarihin en büyük ve en kapsamlı hacking olayı olarak tanımlanan saldırıyı gerçekleştiren hacker grubunu da sponse ettiği düşünülüyor. 

Kuzey Kore’nin yeni nükleer misil denemeleri yapmaya başlamasıyla ABD ve Kuzey Kore arasında savaşın sınırına gelinen tansiyonun artması nedeniyle ABD’ye yeniden büyük saldırılar gerçekleştirilmesini beklediklerini hatırlatan Department of Homeland Security ve FBI, tüm özel ve kamu kurumlarını, dijital güvenlik açıklarını kapatmaları ve saldırılara karşı tetikte olmaları konusunda uyardı.

Twitter mesaj botları ürün satmaya başlıyor

0

Facebook Messenger gibi popüler servislerdeki mesaj botlarının ürün satın alma seçeneği sunması gibi, artık Twitter üzerinden direkt mesaj atmak kullanılan botlar da ürün satış opsiyonu sunacak.

Bot geliştiricileri bugünden başlamak üzere, botlarına üç yeni düğme ekleyebilecek. Bu düğmeler, doğrudan ürün satmak, web sitesine yönlendirmek veya müşteri hizmetlerine yönlendirme seçeneği sunacak.

Daha çok şirket Twitter’ı aktif kullanacak

Twitter’ın bu yeni hamlesi ile Twitter botları da artık firmalar için doğrudan bir gelir kapısına dönüşmüş durumda. Böylece Twitter’ı sadece müşteri hizmetleri için kullanan büyük firmalarn dışında, satışlarını artırmak isteyen çok sayıda firmanın da Twitter’a akın edeceği ve firmaların Twitter’ı aktif olarak kullanmasının, Twitter’ın kullanıcısı sayısını da olumlu etkileyeceği düşünülüyor. DM üzerinden satışı tetiklemek isteyen firmaların reklam bütçelerinden Twitter’a daha fazla pay ayırmaları da bekleniyor.

Twitter Kasım 2016’dan beri, DM botları ile şirketlerin yeni takipçilerini otomatik olarak selamlamasına ve aldıkları mesajlara otomatik cevaplar vermesine izin veriyordu.

Yahoo’nun satışı tamamlandı

0

Yahoo’nun 4,8 milyar dolar karşılığında Verizon’a satış işlemi tamamlandı. Verizon’un basın açıklamasıyla duyurduğu gelişmeye göre, iki şirketin birleşme süreci son buldu ve Yahoo artık resmen Verizon’un oldu.

Daha büyük bir lansmanla duyurulacak değişim sürecine göre Yahoo artık Oath ismini alacak ve şirketin CEO’su Marissa Mayer de 23 milyon dolarlık tazminatını alarak şirketten ayrılacak.

İşten çıkarma olacak mı?

Verizon, Yahoo’da işten çıkarma yapılıp yapılmayacağına dair açıklama yapmadı ancak Verizon’un Yahoo’da önemli oranda yeniden yapılanmaya girişmek istediği biliniyor. Dolayısıyla, önümüzdeki günlerde Yahoo’da toplu işten çıkarmaların da gündeme gelmesi mümkün görünüyor.

Verizon çatısı altında AOL ile birlşeyen Yahoo’yu artık AOL’un CEO’su Tim Armstrong yönetecek. Armstrong, Yahoo’nun popüler servisi Yahoo Finance’ın AOL ekonomi servisleri ile hemen entegre olacağının da altını çiziyor.

Yahoo’nun Alibaba hisseleri ise Yahoo Japonya ile birlikte ayrı bir şirket altında toplanacak. Altbaba ismini alacak yeni şirketi Yahoo’nun yönetim kurulu üyesi Thomas McInerney yönetecek.

Uber’in patronu ofisten kovuldu!

0

Uber, Şubat ayında patlayan ofisteki cinsel taciz skandalının artçı depremlerini çok ağır yaşıyor. Daha önceki haberimizde şirketin yönetim kurulunun, yaşanan skandaldan Uber’in kurucusu ve CEO’su Travis Kalanick’i sorumlu tuttuğunu ve şirketin medya önündeki imajının toparlanması için Kalanick’i üç ay izine göndermeyi tartıştığını vurgulamıştık.

O tartışma artık karara bağlanmış bulunuyor. Travis Kalanick, şirket içinde çalışanlara gönderdiği memoda, izne ayrılma kararı aldığını duyurdu.

Kalanick çalışanlarına yazdığı mektupta, Uber’i çok başarılı bir şirkete dönüştürdüğünü ve yönetim takımının da işlerini çok iyi yapan profesyoneller olduğunun altını çizdi ancak ne kadar süreliğine tatile çıktığını açıklamadı. Şirketin yönetim kurulunda yapılan tartışmalarda hissedarların ve yönetim kurulu üyelerinin Kalanick’i en az 3 aylığına ofisten uzaklaştırmak istedikleri biliniyordu. Dolayısıyla Kalanick’in üç ay veya daha fazla süre Uber yönetiminden uzak kalacağı düşünülüyor.

Öte yandan yönetim kurulunun Kalanick’in yokluğunu, onun yerine gelebilecek yeni CEO adaylarını denemek için bir fırsata dönüştürmek istedikleri de vurgulanıyor. Uber’i kuran ve kurulduğu günden beri hiç tatil yapmadan çalışan Kalanick’in Uber içinde çok güçlü bir simge olduğu ve çalışanlar üzerindeki etkisi nedeniyle o ofisteyken yeni bir CEO arayışının sonuç vermeyeceği düşünülüyor. Dolayısıyla, şimdi kendi kurduğu şirketten yönetim kurulu baskısıyla uzaklaştırılan Kalanick’in yerine kimin gelebileceği tartışmaları başlayacak gibi görünüyor. 

Kalanick’in Uber’den uzaklaştırılması, 80’li yıllarda kendi kurduğu Apple’dan kovulan Steve Jobs’ı hatırlatıyor. Steve Jobs da Kalanick gibi, büyük tartışmalarla Apple’dan “kovulmuş”, ancak yerine gelen CEO’lar Apple’ı başarıya ulaştıramayınca hissedarlar Jobs’ı yeniden göreve çağırmıştı.

Ayrıca, Kalanick’in ayrılması ile birlikte şirkette “yapısal değişime” gidileceği konusu, Kalanick’in mektubunda da yer alıyor. Uber’deki cinsel taciz iddialarını araştıran özel ekibin başındaki emekli yargıcın şirket yönetimine yazdığı raporda, yönetimin çalışanlar arasındaki taciz iddialarını ciddiye almadığı ve skandallara bu tepkisiz tavrın neden olduğu vurgulanmış, konuya duyarsız kalan şirket yöneticilerinin değiştirilmesi gerektiğinin altı çizilmişti. Bu noktadan sonra ise gözler Travis Kalanick’e çevrilmişti çünkü kendisinin daha önce çalışanlar arasındaki ilişkiler hakkında alaycı yorumlar yaptığı ortaya çıkmış, skandala giden yol boyunca Travis Kalanick’in sorunu görmezden gelerek büyümesine neden olan tavrı eleştiri konusu olmuştu.

Trump’a açıkça destek verdiği için medyada ve teknoloji sektöründe çalışan genç Amerikalılar arasında büyük tepki toplayan Kalanick, şimdi medyadan gelen darbeler sonrası yönetim kurulunda da ağır şekilde sıkıştırılarak, şirketten ayrılmaya mecbur bırakılmış gibi görünüyor.

 

3. BNP Paribas International Hackathon İstanbul ayağı TEB ev sahipliğinde gerçekleşti

Türk Ekonomi Bankası (TEB), 9-11 Haziran tarihlerinde Saklıköy TEB Formasyon Akademisi’nde düzenlenen BNP Paribas International Hackathon’a ev sahipliği yaptı. 10 ülkede eş zamanlı olarak gerçekleşen Hackathon’da girişimciler müşteri deneyiminde fark yaratmaya yönelik projeler geliştirmek üzere çalıştılar.

Jürinin değerlendirmeleri sonucu dereceye giren ilk iki proje 20’şer bin TL’lik para ödülünün sahibi olurken şampiyon takım Digital Bootcamp’e katılım hakkı ve Paris’te gerçekleştirilecek Demo Day’de büyük finalde 10 ülke arasında Türkiye’yi temsil etme  fırsatının da sahibi oldu.

Türk Ekonomi Bankası (TEB), stratejik ortağı BNP Paribas ile birlikte bankacılık ve finans dünyası için müşteri deneyiminde fark yaratacak girişimci fikirlere destek olmak amacıyla BNP Paribas International Hackaton’un üçüncüsünü 9-11 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirdi.

İstanbul, San Francisco, Paris, Brüksel, Roma, Lüksemburg, Berlin, Varşova, Singapur ve Nanjing olmak üzere 10 farklı şehirde eş zamanlı düzenlenen global yazılım maratonu BNP Paribas International Hackaton’da girişimciler, belirlenen 5 temada aralıksız 48 saat boyunca kod yazarak mobil veya web tabanlı yazılım geliştirdi.

Bu yılın temaları Müşteri işlem, onay ve talimat yapısının dijitalleşmesi’, ‘Finansal ve finansal olmayan hizmetlerin dijital platforma taşınması’, ‘Müşteri doğrulama ve siber güvenlik uygulamaları için akıllı çözümler’, ‘Firmaların tüm bankalardaki hesap hareketlerini gerçek zamanlı alarak, minimum veri girişi ile nakit akışı takibi ve tahminleme yapılabilecek çözümler ile Sigorta satışını arttıracak dijital çözümler oldu.

Bu temalara yönelik olarak 48 saat boyunca proje geliştiren girişimciler, TEB’lilerden ve girişim ekosisteminin öncü isimlerinden mentorluk desteği aldılar. Süre sonunda girişimcilerin projeleri, teknoloji ve finans dünyasının önde gelen isimleri, TEB ve BNP Paribas yöneticilerinden oluşan bir jüri tarafından değerlendirildi.

Jüri değerlendirmesinin ardından Endeksa ekibi birinciliği, Kiraplus ekibi ikinciliği ve T2 Software ekibi jüri özel ödülünü elde etti. Geliştirdikleri projelerin tüm haklarının yanı sıra toplamda 50 bin TL’lik para ödülü kazanan girişimciler, TEB Girişim Evi’nden de danışmanlık desteği almaya hak kazandı.

“Girişimcilerle sürüdürülebilir bir bağ kurmayı hedefliyoruz” 

Ödül töreninde konuşma yapan TEB İK ve İnovasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Nilsen Altıntaş: “Adı inovasyonla anılan, Türkiye’nin dört bir yanında yenilikçi fikir ve proje üretilmesi için çalışan bir banka olarak, BNP Paribas International Hackathon’un İstanbul ayağına üçüncü kez ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz ” dedi.

International Hackathon’u inovasyon stratejilerinin önemli bir parçası olarak gördüklerini söyleyen Altıntaş, konuşmasını “BNP Paribas International Hackathon’un ülkemizde giderek yükselen girişimcilik ekosistemine fayda sağlayacağına ve sektörümüz için gerekli yenilikçi fikirlerin hayata geçirilme süresini kısaltma amacımıza katkıda bulunacağına inanıyorum” diyerek sonlandırdı.

Şampiyon proje uluslararası jürinin karşısına çıkacak

Uzun soluklu bir programın ilk aşaması olarak tasarlanan Hackathon kapsamında, 10 ülkede eş zamanlı olarak tamamlanan 48 saatlik maraton sonunda kazanan girişimci ekip, 10 haftalık dijital eğitim kampı Digital Bootcamp’e katılarak uzmanlarla birlikte projelerini geliştirme imkanı elde edecek.

Geliştirdikleri projeleri Aralık ayında Paris’te düzenlenecek Demo Day’de BNP Paribas uluslararası jürisinin karşısına çıkarak Türkiye’yi temsil edecek olan girişimci ekibe Demo Day öncesinde özel koçluk desteği verilecek. Hackathon’da seçilen takım ayrıca TEB’in stratejik ortağı BNP Paribas’ın 80’e yakın ülkedeki global ağı sayesinde yeni müşterilere ulaşma ve iş birliği şansına da sahip olacak.

Bu kulaklık yabancı dilleri simültane çeviriyor

0

Birleşmiş Milletler’in, yapay zeka teknolojilerinin dünyanın yararına kullanılması amacıyla İsviçre’de düzenlediği etkinlikte, çok ilgi toplayan bir cihaz ortaya çıktı.

UN’s Artificial Intelligence for Good Summit isimli etkinlikte Avustralyalı Lingmo International isimli startup, sekiz farklı dili birbirine aynı anda çevirebilen simültane bir kulaklık tanıttı. IBM’in yapay zeka servisi Watson’dan gücünü alana kulaklık, karşıda konuşan kişinin dilini aynı anda kullanıcının anladığı dile çevirerek kulağına iletebiliyor.

TranslateOne2One isimli kulaklığını medyaya tanıtan firma, yaklaşık 200 dolar satış fiyatına sahip olacak kulaklığın yakında piyasaya çıkacağını vurgularken, ürünün  IBM Global Entrepreneur programından destek aldığının da altını çizdi.

İngilizce, Japonca, Fransızca, Çince, İtalyanca, İspanyolca, Almanca ve Portekizce’yi anlayabilen kulaklık, bu diller arasında anında çeviri yapabiliyor. Birleşmiş Milletler ise, farklı toplumlar arasındaki yabancı dil engelini kaldırarak turizmin ve ticaretin gelişmesini sağlayacak olan bu teknolojinin, dünya tarihinde çok önemli bir devrimin kapısını açacağının altını çiziyor.

 

Amazon ofis yazılımları mı geliştiriyor?

0

Amazon kısa süre sonra kendini Microsoft’un en büyük rakibi olarak ilan edebilir. ABD’da Amazon’un eski bir çalışanına açtığı dava, şirketin Microsoft’a rakip olmak üzere gizli hazırlık içinde olduğunu gösterdi.

Amazon’un bulut servis sağlayıcı şirketi Amazon Web Services’in (AWS) eski yöneticisi şirketten ayrılıp ofis yazılımları geliştiren bir startup kurunca AWS de eski yöneticisini dava etti. AWS’nin iddiasına göre, eski yönetici şirkette henüz medyaya duyurulmamış çok gizli ofis yazılımları geliştiriyordu ve bu konuda AWS içinde edindiği birikimleri kendi şirketine taşıyarak haksız rekabet yaratmış oldu.

Amazon’un mahkemeye verdiği bu bildiri ile şirketin ofis verimlilik yazılımları geliştirdiği ortaya çıkmış oldu. Böylece Amazon’un Google gibi kendi ofis yazılımlarını hayata geçirmek üzere olduğu ve Microsoft’a rakip olarak ortaya çıkacağı anlaşıldı.

AWS halihazırda Microsoft ile bulut servisleri konusunda rekabet ediyor ancak ofis yazılımları alanı Microsoft’un en güçlü olduğu alan ve Microsoft bu alanda şimdiye dek Google dışında onu zorlayacak başka bir rakiple karşılaşmamıştı. Dünyanın en zengin insanı sıralamasında Bill Gates’i geçip birinci olmaya çok az bir farkı kalan Jeff Bezos şimdi bu hamlesi ile rakibinin elinden alacağı küçük de olsa pazar payı ile birinciliği garantileyebilir.

BlackBerry Messenger geri dönüyor

0

Bir dönem kurumsal kullanıcılar arasında çok popüler olan BlackBerry markasına ait anında mesajlaşma yazılımı BBM, yeniden kurumsal alanda popülerlik kazanabilir.

BlackBerry şirketi, Android ve iOS uygulama geliştiricileri için BBM’in kurumsal sürümü BBM Enterprise’ın SDK uygulamasını yayınladı. Böylece Android ve iOS için uygulama geliştirenler uygulamalarına BBM’in uçtan uca şifrelenmiş mesajlaşma yazılımını entegre edebilecekler. Bu da söz konusu kurumsal uygulamayı kullanırken yapılan yazışmaların üçüncü kişiler tarafından okunamayacağı anlamına geliyor.

BlackBerry popüler olduğu dönemlerde, şifrelenmiş e-posta hizmetiyle, özellikle kurumsal kullanıcılar arasında çok popüler olmuştu. Ancak şirketin şifreli yazışma teknolojisi, internet trafiğini izlemek isteyen devletler için ilk büyük kabus olmuş, çoğu devlet BlackBerry’den şifre anahtarlarını teslim etmesini istemişti.

BBM Enterprise uygulaması ayrıca kurumsal kullanıcılara dosya paylaşımı, aynı dosya üzerinde çalışma yeteneği gibi imkanlar sağlıyor. BlackBerry’nin bu yeni hamlesi, yıllar önce kurumsal pazara odaklanmayı bırakıp son tüketiciye ve gençlere yönelik ürünler geliştireceğini açıklayan firmanın yeniden kurumsal alana dönüşü olarak yorumlanıyor.

WordPress San Francisco ofisini kapatıyor

0

İnternet dünyasının en popüler içerik yönetim sistemi olan WordPress’in sahibi Automattic, San Francisco’daki ofisini kapatma kararı aldı. 

Şirket bütün dünyada çok popülerken ve WordPress kullanıcılarının sayısı her sene katlanarak artarken bu kapatma kararını, işe gelmeyen çalışanları nedeniyle aldı. Şirketin CEO’su, “1500 metre karelik ofisimizde çalışması gereken yüzlerce insan olması gerekiyor ancak kimse işe gelmiyor. Çoğu zaman ofiste sadece 4-5 kişi oluyor. Kişi başına 300 metrekare düşen bir ofisi daha fazla açık tutmanın anlamı kalmadığını düşünüyoruz,” diyerek kapatma kararının nedenini açıkladı.

Çalışanlar işten çıkarılacak mı?

Elbette San Francisco’daki çalışanlar işten çıkartılmıyor. Tüm çalışanlar bugüne kadar yaptıkları gibi, evden çalışmaya devam edecekler. IBM gibi dev şirketler, evden çalışma formatını terk ederken Automattic’in kararı, evden çalışma taraftarı olan şirketler ve çalışanlar için önemli bir model olacak.

Automattic’in San Francisco ofisi aslında tam anlamıyla bir “zorunlu” ofis değildi. Şirket 550 çalışanını işe alırken evden çalışabileceklerii sözleşmelerinde belirtmiş bulunuyor. Ofis ise toplantıların veya ortak çalışmanın gerektiği dönemlerde çalışanların hizmetine sunuluyordu. Ancak yine de rağbet görmeyen dev ofisi şimdi kapatılacak. Automattic, 1500 metre karelik dev ofis yerine daha küçük bir yeni ofise taşınacak.

Medimarkt 106 ton elektronik atığı geri dönüşüme kazandırdı

MediaMarkt, çevreyi ve iklimi korumaya yönelik hayata geçirdiği projelerle hem tüketicilerin hem de çalışanların sosyal sorumluluk bilincini artırmaya devam ediyor.

Çevreye verilen zararı en aza indirmeyi hedefleyerek geliştirdiği e-atık uygulamasıyla da mağazalarda toplanan kullanılmış elektronik ürünleri geri dönüşüme kazandırıyor.

Türkiye’de 2009 yılında başlattığı elektronik atık toplama projesiyle, her mağazaya belli büyüklüklerde üniteler yerleştirerek atıkların bu ünitelerde birikmesini sağlayan MediaMarkt, bugüne kadar toplam 106 ton elektronik atık topladı.

Hem tüketiciler hem çalışanlar bilinçleniyor

Çevreye karşı duyarlı davranarak toplumda bilinç yaratmayı amaçlayan MediaMarkt, mağazalarda tüketiciler tarafından ünitelere geri dönüştürülmesi amacıyla bırakılan telefon, beyaz eşya, televizyon, DVD ve pil gibi ürünlerin tehlikeli kısımlarını ayrıştırarak tekrar kullanılabilir hale getiriyor.

MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, “2009 yılında başlattığımız elektronik atık toplama projemiz ile her mağazamızda belli büyüklüklerde üniteler yerleştirerek elektronik atıkların burada birikmesini sağlıyoruz. ” dedi.

Sözlerine “Aynı şekilde genel merkez binamız ve tüm mağazalarımızda Elektronik Ekipman Atık Yönetimi uygulamalarını hayata geçirdik. Bu sayede MediaMarkt olarak, çevreye verilen zararı hem tüketicilerimizin hem de çalışanlarımızın desteğiyle en aza indiriyoruz ” devam eden Yenal Gökyıldırım, “Elektronik atıklarla ilgili müşterilerimizi teşvik etmek ve bu işi sahiplendiğimizi göstermek amacıyla e-atık getiren müşterilerimize de teşekkür sertifikası veriyoruz” dedi.

Ayrıca mağazaya gelen ve aldığı ürünü ‘eve teslim’ ettirmek isteyen müşterilerin talep etmesi durumunda şirket, tüketicilerin evlerindeki eski ürünlerini alarak geri dönüşüme kazandırıyor.

Uber’in patronuna zorunlu izin

0

Uber yönetim kurulu, şirketin kurucusu ve CEO’su Travis Kalanick’i üç aylık zorunlu izine gönderme konusunu tartışıyor. Söz konusu izin, şirketin son dönemde aldığı derin yaraların iyileşmesi ve halkın gözündeki imajının tamiri için kullanılacak.

Uber’in şirket kültüründeki rahatsız edici detaylara göz yummakla suçlanan Travis Kalanick, son yaşanan cinsel taciz sarsıntısıyla şirketi düzgün yönetemediği iddialarının hedefi haline gelmişti. Uber’i sıfırdan kurarak 70 milyar dolarlık bir dünya devine dönüştüren Kalanick, Trump’ı açıkça desteklemesi veya yanında iki kız arkadaşıyla sarhoş şekilde gece yarısı Uber şoförleri ile kavga etmesi gibi olaylarla medyada gündem olunca halk desteğini kaybetmeye başlamıştı.

40 yaş krizi sert oldu

Yönetim kurulu ve hissedarlar, kısa süre önce annesini tekne kazasında kaybeden ve babasını da hastaneye yatıran 40 yaşındaki Kalanick’in üç aylık bir izine çıkıp dinlemesini ve ailevi sorunları ile ilgilenmesini istiyor. Bu sırada yerine ikamet edecek daha “düşük profilli” bir yöneticinin şirketin aldığı hasarı tamir etmek için çalışması mümkün olacak. Ancak bu tatil aynı zamanda Kalanick’in CEO’luk görevinin sonu da olabilir çünkü yönetim kurulu şirketin onsuz daha iyi sonuçlar aldığına ikna olur da bu şekilde devam etmek isterse, Kalanick’i CEO görevinden de alabilir.

Uber 2016’da ABD Başkanlık seçimleri sonrasında, Kalanick’in Trump’ı desteklemesi nedeniyle halktan büyük tepki almış, hemen arkasından, Şubat ayında, eski Uber mühendisi Susan Fowler’ın şirket içinde ağır ve sistematik cinsel tacize uğradığını anlatmasıyla medyanın gündemine oturmuştu. 

Almanya sosyal alanlarda yüz taramaya başlıyor

İngiltere’nin ardından şimdi de Almanya sosyal alanlarda güvenlik kameralarıyla halkın üzerinde yüz taraması yapmaya başlayacak. Terörizme karşı yüz tarama teknolojisini hayata geçirmek isteyen Almanya böylece aranan kişileri bulmak için teknolojiden yardım almış olacak.

Uygulamanın ilk ayağı Almanya’nın en kalabalık noktalarından biri olan Berlin Südkreuz tren istasyonunda yaz aylarında başlayacak. Polis ilk aşamada sistemi gönüllülerle birlikte test edecek. Ardından terör şüphelilerini tespit etmek için sistem gerçek taramalara başlayacak.

12 kişinin katili kalabalık içinde kayboldu

Almanya’da 2016 kamyonla gerçekleştirilen terör saldırısında 12 kişi hayatını kaybetmiş, saldırgan ise tren istasyonunda kalabalığın arasına karışarak izini kaybettirmeyi başarmıştı. Yeni uygulama ile kameralar bir kez tespit ettiği kişiyi, ülkenin her köşesindeki diğer kameralarla ortak şekilde aramaya devam edebilecek.

İngiltere de sadece birkaç gün önce ilk defa aranan bir kişiyi yüz tarama teknolojisi ile kalabalığın arasında tespit edip tutuklamıştı. Teknolojinin yaygınlaşması ile artık resmen aranan ve fotoğrafı polisin elinde olan kişilerin sokaklarda dolaşması imkansız hale gelecek. 

Otonom sürüş dünya ekonomisini yılda 7 trilyon dolar büyütecek

0

Intel tarafından hazırlanan yeni bir araştırma, otonom sürüş teknolojisinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göz önüne serdi. Araştırmaya göre, otonom sürüş teknolojisi tam anlamıyla hayata geçtikten ve günlük yaşama girdikten sonra dünya ekonomisini çok hızlı bir şekilde büyütecek. Öyle ki, 2050 yılında sadece otonom sürüş nedeniyle dünyanın ekonomik büyüklüğü her yıl 7 trilyon dolar büyüyecek. Bu rakam, Almanya’nın 2016’daki ekonomik büyüklüğünün iki katı, Kanada’nın beş katı anlamına geliyor. Bir diğer deyişle dünya ekonomisi otonom sürüş nedeniyle her sene iki yeni Almanya veya beş yeni Kanada kurulmuş gibi genişleyecek.

Elbette bu büyüme adım adım gerçekleşecek ve öncesinde de etkileri hissedilecek. 2035’te yılık büyümeye etkisi 800 milyar dolara ulaşacak.

Şoförler işsiz mi kalacak?

Öte yandan, otonom sürüş teknolojisinin şoförlerin işini elinden alacağı düşünülse de aslında pratikte, ilk aşamada sürücü bulamayan araçların otonom araçlarla yer değiştireceği düşünülüyor. Şu anda dünyada önemli oranda sürücü açığı bulunuyor ve çok sayıda firma, sürücü bulamadığı için, kamyonunu veya taksisini boş bekletmek zorunda kalabiliyor. 2025’te sürücü açığı ABD’de 200 bin kişi, İngiltere’de ise 100 bin kişi olarak gerçekleşecek. 2016 yılında Hindistan’daki toplam tır/kamyon filosunun %10’unun sürücü bulunamadığı için boş beklediğini hatırlamak gerekiyor.

Ayrıca, sadece 2035 ve 2045 arasındaki 10 yıllık dönemde, otonom sürüşün sağladığı güvenlik sayesinde 600 bin insan trafik kazalarında hayatını kaybetmek yerine yaşamlarına devam edebilecek. Yaklaşık 240 milyar dolarlık maddi hasarlı kaza da önlenmiş olacak.

Sınırsız menzile sahip drone’lar geliyor

1

Drone teknolojisinin, yakın geleceği şekillendirecek en önemli gelişme olduğunu herkes kabul ediyor. Yapay zeka sahibi dronelar ve robotlar dünyada işlerin çok daha hızlı ve sorunsuz sürmesini, ağır lojistik problemlerinin çözülmesini, ticaretin hızla büyümesini, sokakların temizlenmesinden, insanların ulaşımına kadar her türlü alanda büyük gelişmeler yaşanmasını sağlayacaklar.

Ancak bugüne kadar dronelar hakkındaki en büyük problem, çok sınırlı menzile ve sınırlı çalışma süresine sahip olmalarıydı. 

Amazon gibi dev drone filoları kurmak niyetindeki şirketler bu sorunu çözmek için şehirler içinde merkezi drone istasyonları kurarak, kargosunu bırakıp dönen drone’ların bu merkezlerde şarj olmasını planlıyordu.

Sınırsız menzil

Havacılık sistemleri geliştiren İngiliz SkyX şirketi şimdi bu soruna daha pratik bir çözüm geliştirdi. Düşük maliyetli drone şarj istasyonları geliştiren şirket, farklı rotalar üzerine yerleştirilecek bu minik istasyonlarla drone’ların yol arasında kendilerini otomatik olarak şarj etmesini sağlayarak, menzil ve çalışma süresi kısıtını ortadan kaldırıyor.

Drone yaklaştığında kendiliğinden açılan kapağı ile drone’u içine alan ve ardından şarj ederek tekrar uçmasını sağlayan şarj istasyonları, Amazon gibi dev şirketlerin, her şehre yüksek maliyetli drone merkezi kurma zorunluluğunu ortadan kaldırarak, yüzlerce kilometre yarıçapındaki alanlara hizmet verecek tek bir drone merkezini mümkün kılacak.

Kaspersky Microsoft’a dava açıyor

0

Rus Antivirüs üreticisi Kaspersky Lab, Microsoft’un antivirüs politikası nedeniyle yazılım devine Avrupa’da dava açıyor. Microsoft’un hakim konumunu kötüye kullandığını ve rakip antivirüs programlarının rekabet şansını yok ettiğini savunan Kaspersky Avrupa’da haklı bulunursa, Microsoft antivirüs programları otomatik olarak yüklü gelen Windows’lar satmayı kesmek zorunda kalacak. 

Microsoft, antivirüs programı yüklü olarak gelen Windows uygulamasına uzun zaman önce, kullanıcıların Windows kurduktan sonra antivirüs kurmayı ihmal etmesi nedeniyle yaşanan geniş saldırıları durdurmak için başlamıştı. Bu amaçla kendi antivirüs ürünlerini Windows ile beraber bilgisayarlara otomatik olarak kurması ise antivirüs sektöründe büyük tepki toplamıştı.

Kaspersky ise kısa süre önce Rusya’da aynı suçlamayla Microsoft’a dava açmış, Microsoft bunun üzerine Windows üzerinde bağzı değişiklikler yapmış ancak bu değişimler sadece Rusya ile sınırlı kalmış ve Kaspersky’ı tatmin etmemişti. Antivirüs geliştiricisi şimdi Avrupa Birliği içinde açtığı dava ile Microsoft’u Avrupa içinde tekel konumuna düşürebilirse yazılım devine karşı çok güçlü bir koz elde etmiş olacak. 

Toshiba’nın çiplerine yeni talip çıktı

0

Toshiba’nın ABD’de Westingouse ismiyle işlettiği nükleer santrallerin onlarca milyar dolar zarar etmesi, şirketin işlemci birimini satışa çıkararak zararı kapatma yoluna gitmesine neden olmuştu.

Apple ve Foxconn’un ortak teklif verdiği işlemci bölümü için şimdi yeni bir rakip daha ortaya çıktı. Ünlü sabit disk üreticisi Western Digital’in Toshiba işlemci bölümü için teklif verdiği bilgisi dışarı sızdı. Western Digital’in teklifinin ise 18 milyar dolar olduğu anlaşıldı. Böylece Western Digital, 13-15 milyar dolar arası teklif yapmak isteyen Apple ve Foxconn konsorsiyumunun teklifini geçmiş bulunuyor ancak Apple’ın yeni turda kesenin ağzını açması da olası görünüyor.

Japonya Foxconn’u istemiyor

Öte yandan Japonya hükumeti, Toshiba’nın sahip olduğu teknolojilerin Çin’le çok sıkı fıkı olan Foxconn’un eline geçmesini istemiyor. Dolayısıyla, Foxconn’un ihaleyi kazanması halinde hükumetten veto yeme ihtimali var.

Toshiba şu anda NAND hafıza çipleri konusunda dünyanın ikinci büyük üreticisi konumunda. Dolayısıyla, fabrikayı kim satın alırsa dijital dünyada çok önemli bir pazarın büyük oyuncusu konumuna yükselecek.