İyi sürücüleri ödüllendiren mobil uygulama: Kaskopilot

0

Groupama, güvenli ve kurallara uygun sürüşü teşvik etmek amacıyla kasko müşterileri için ‘Kaskopilot’ adında yeni bir mobil uygulamayı hayata geçirdi.

Uygulama, iyi sürücülerin, daha uygun şartlarda kasko sigortası yapabilmesini sağlıyor.

GPS üzerinden gidilen mesafe, ortalama hız ve seyahat haritası gibi bilgileri görüntüleyip sigortalıya raporlayan uygulama, detaylı bir analiz çıkarıyor. Ani fren, ani hızlanma, viraj hızı, sürüş hızı ve yol tahmini faktörlerini göz önünde bulundurarak sürücüye ait profil skoru oluşturan Kaskopilot uygulaması, 100 puan üzerinden skora göre de puanlama yapıyor. 3 aylık periyotlardaki sürüşleri baz alarak 75 ve üzeri skorları ödüllendiriyor. Groupama’dan Kasko poliçesi olan, poliçe vadesi bitiş tarihine 1 ay kalmış ya da poliçe başlangıç tarihinden en fazla 1 ay geçmiş olmak şartıyla, Kaskopilot kullanan iyi sürücüler 1 yıl içerisinde Kasko poliçe tutarlarının toplam %25’ine kadar e-para kazanabiliyor ve Groupama sanal kartlarına topladıkları e-paraları internet üzerinden yaptıkları tüm alışverişlerde anında kullanabiliyorlar.

Uygulama sayesinde, her bir sürüşün ardından sürücü hangi noktada aşırı hızlandığı, nerde ani fren yaptığı vs. gibi verileri harita üzerinde görebiliyor. Güvenli ve iyi bir sürüş için gerekli ipuçlarını öğrenen ve sürüş skoru üzerinden geri bildirim alarak sürüş yeteneklerini geliştirebilme şansı elde eden sürücüler, iyi sürüş performansları karşılığında ödüllendiriliyorlar.

Kasko müşterileri için Sanal Sürüş Koçu

Kaskopilot’un Türkiye’de sürücünün hareketlerine göre puanlama yapıp ödül veren ilk sürüş uygulaması olduğunun altını çizen Groupama Genel Müdürü Ramazan Ülger uygulama ile sigortalının iki kere kazandığını belirterek; “Kasko müşterilerimiz kendi sürüş performanslarını değerlendirmek ve geliştirebilmek için Kaskopilot’u Sanal Sürüş Koçu gibi kullanabilir, sonucunda da ödül kazanabilirler. Uygulamayı şu ana kadar binlerce müşterimiz kullandı. Görüyoruz ki müşterilerimiz bu ödülü kazanmak için son derece hevesli ve kararlılar; bu sayede çok daha iyi ve güvenli sürme eğilimindeler. İyi sürücüleri ödüllendiren bu uygulama Türk sigorta sektöründe bir ilk olma özelliğini taşıyor; bu da Groupama’nın sektördeki yenilikçiliğini ve farkını göz önüne seriyor.” dedi.

Groupama’nın Kaskopilot uygulaması servis avantajlarını da ücretsiz olarak sunuyor. Sigortalı, uygulama sayesinde hasar ihbarı yapabiliyor, tek tuşla çekici, ambulans gibi asistans hizmetlerinden de faydalanabiliyor. Aynı zamanda en yakın Groupama anlaşmalı servis ve acente bilgilerine de uygulama üzerinden anında ulaşabiliyor.

Groupama Kasko poliçesi olan müşteriler Kaskopilot mobil uygulamasını App Store ve Google Play Store’dan ücretsiz olarak yükleyebiliyorlar.

Jaguar ve Shell’den araç içi ödeme uygulaması

Hintli Tata grubu tarafından satın alınan İngiliz otomobil üreticisi Jaguar Land Rover, Shell ile geliştirdiği yeni uygulaması sayesinde, araç içinden çıkmadan yakıt ücretini ödemeyi mümkün kılacak.

iOS için geliştirilen ve aracın bilgi sistemleri ile uyumlu olan yeni uygulama, Shell istasyonlarında yakıt alırken kullanılabilecek.

Aracın konforlu ortamından çıkmadan ödeme yapmak

Buna göre Jaguar Land Rover araç sahipleri, yakıt alırken iPhone araca bağlı ise ve uygulama açıksa, aracın konsolundaki ekran üzerinden ne kadar yakıt aldığını görebilecek ve yakıt alma işlemi bittiğinde, yine konsoldaki ekran üzerinden PayPal veya Apple Pay seçeneği ile ödemeyi yapabilecek. Ödeme yapıldığında, istasyon da aracın ödemeyi yaptığını görebilecek. 

Bu şekilde yakıt alma sürecisini çok pratik hale getiren Jaguar Land Rover ve Shell’in birlikteliğinin, başka markalara da örnek olması ve bu uygulamanın örneklerinin hızla çoğalması bekleniyor.

Outlook.com için abonelik dönemi başlıyor

0

Microsoft’un popüler web tabanlı e-posta servisi Outlook.com, profesyonel kullanım için ABD’de ücretli aboneliğe açıldı.

Yıllık 50 dolar ücreti olacak serviste reklam gösterilmeyecek ve kullanıcılara outlook.com dışında kendi alan adları üzerinden e-mail hizmeti alma imkanı sunulacak.

Kendi adınızla e-mail servisi

Hizmet sadece kurumları ve profesyonel kullanımı değil, ev kullanıcılarını da hedefliyor. Outlook veya hotmail gibi jenerik bir email adresi yerine kendi isimlerine/soyadlarına göre e-mail adresi almak isteyenler de Microsoft’un hedef kitlesi arasında yer alıyor.

Microsoft, gerekli alan adlarının alınıp kiralanması gibi işlemleri de basitleştirerek, bu işlemleri kullanıcılar için otomatik olarak gerçekleştirecek. 

Nesnelerin interneti ile ev güvenliği nasıl sağlanacak?

Buzdolaplarından saatlere, giyim eşyalarından otomobillere ve ampullere kadar nesnelerin interneti ile farklı bir deneyim sunulacak. İnternete bağlı ürünlerin sayısı kısa sürede çok yüksek bir rakama ulaşacağından dolayı tüm bu yüksek kapasitenin kontrol edilmesi ve özellikle ev güvenliğinin sağlanabilmesi adına da farklı soru işaretleri bulunuyor. Tahminlere göre 2020’ye gelindiğinde yaklaşık 20 milyar nesne, internete sahip olacak ve kullanıma sunulacak. Bu durum özellikle 2016’nın son çeyreği itibari ile ev güvenlik endüstrisinin de değişmesini sağladı.

Ev Güvenliği Nasıl Sağlanacak?

Bir evdeki etkinliği izlemek için farklı seçenekler olduğundan dolayı bu konuda güvenliğin de es geçilmemesi bir zorunluluk durumda. Bu konuda ise farklı girişimler şu an için ön plana çıkıyor. Bu noktada ise;

  • 180 derece döndürülebilen ve mobil cihaz üzerinden takip edilebilecek bir sistem sunan iSensor HD.
  • Ev ortamını izlemek için termostatları ve duman alarmı gibi güvenlik sistemlerini bir araya getirerek özel bir çözüm sunan Nest.
  • Evdeki olası hırsızlıklara karşı ses dinleyerek kişilerin evde bulunmadığı durumlarda güvenlik sağlayacak Point.

Tüm bu yenilikler, ev güvenliğinin sağlanabilmesi adına nesnelerin interneti ile birlikte kullanıcılara sunulacak önemli gelişmeler arasında. Eskiden basit kameralar ve bazı sistemler ile ev içerisinde güvenlik sağlayan firmalar da nesnelerin interneti ile birlikte değişim içerisine girdi. Hizmet yelpazesine nesnelerin interneti desteğini ekleyen firmalar, bu bakımdan farklı çözümleri sunarak evleri daha güvenli hale getirecek. Üstelik son dönemlerde bütünleşik uygulamalar ortaya çıkarak bu konuda farklılık da yaratıyor.

Priceline Group, Momondo’yu 550 milyon dolara aldı

0

Avrupa’da özellikle seyahat ve yolculuk alanında etkin bir yıl geçirilirken, yeni bir satın alma haberi daha geldi. Priceline Group tarafından yapılan açıklamalarda Momondo’nun 550 milyon dolar karşılığında satın alındığı duyuruldu.

Otel arama ve uçuş biletinin satın alınması noktasında en etkin markalardan birisi olarak kabul edilen Momondo, bugüne kadar sektörün en güçlü markalarından birisi olarak görülüyordu. Bu bakımdan Priceline Group tarafından böyle bir satın almanı gerçekleştirilmesi, firmanın bu alandaki faaliyetlerini daha da arttıracak. Faaliyetlerini Danimarka ve Birleşik Krallık ağırlıklı olarak sürdüren markanın satın alınması, ayrıca bu bölgelerdeki Priceline Group ağırlığını da arttıracak.

Yeni Satın Alma Priceline Group’a Ne Katacak?

Priceline Group, çoğu kişi tarafından bilinmese de otel ve seyahat alanının en önemli firmalarından bir tanesi. Dünya genelinde en çok kullanılan Booking.com gibi dev markaları yaratmayı başaran Priceline Group, araç kiralama gibi farklı sektörlerde de etkin durumda. Satın alma ayrıca markanın başarısız olduğu bölgelerde de etkin hale gelmesini sağlayacak. Bu bakımdan satın alma Priceline Group gücüyle birlikte birleştirildiğinde daha iyi ve yüksek değerli bir marka yaratabilir.

Bugüne kadar özellikle fonlama noktasında dikkat çeken Momondo, bundan sonraki süreç içerisinde de benzer bir yönetim ile sürdürülürse, çok daha başarılı bir hale gelebilir.

Dedrone için 15 milyon dolar yatırım alındı

0

Dedrone olarak adlandırılan yeni girişim Türkiye’de de ilgi çekerken, yeni girişim için 15 milyon dolarlık bir yatırım geldiği duyuruldu.

Son dönemlerin en heyecan verici cihazları arasında görülen drone için pek çok resmi mevzuat da var. Bu konuda çeşitli tehlikelerin ortaya çıkması, bu sektörün kontrol altına alınmasını zorunlu hale getirirken, Dedrone böylesine bir durumda oldukça dikkat çekti. Drone savar olarak oldukça dikkat çeken bu yeni girişimde, kayıtsız ya da yasak bir şekilde kullanılan droneler için avlama işlemi yapılacak. Drone avcısı olarak tanımlanan Dedrone, bu bakımdan sektörde büyük bir eksiği de giderek. Özellikle terör gibi farklı ve kötü faaliyetler için kullanılacak dronelerde devreye girecek Dedrone aldığı yatırım ile birlikte bu konuda hızlanarak, daha kısa süre içerisinde piyasaya giriş yapabilecek.

Dedrone Çalışma Prensibi Nasıl?

Pek çok şehirde kullanılması yasaklanan ve Türkiye’de dahi kısıtlamalar ile kullanılması mümkün olan drone için yeni teknoloji gelişmiş özellikleri ile dikkat çekiyor. Tüm droneleri tanıma özelliği bulunan yeni cihaz, sensörler sayesinde belirlenen bölgeyi sürekli kontrol atlında tutuyor. Yaklaşık 1 kilometrelik bir menzili bulunan sistemde, amaç dronelerin sinyallerinin kesilerek düşürülmesi. Bu bakımdan belirlenen bölgede drone uçması imkansız hale geliyor.

Farklı etkinliklerde test edilen ve başarılı sonuçlar veren Dedrone için önümüzdeki dönemler oldukça parlak geçecek. Kaçakçılık, saldırı gibi yasadışı olaylara karşı hükümetler tarafından da kullanılabilecek olan bu sistem, pek çok olayın önlenmesinde de etkili olacak. Alınan son yatırımlar ile birlikte firma 27,9 milyon dolarlık bir gelir sağlarken, bu durum kuşkusuz projenin hızlı bir şekilde ilerlemesinde etkin bir güç olacak.

Brexit, girişimleri AB ülkelerine itiyor

0

İngiltere’nin gündeminde yer alan brexit, iş sektöründe de ciddi bir tedirginlik yaratmış durumda. Konuyla ilgili yapılan güncel araştırmalar, tedirginliğin net bir şekilde görülmesini sağlarken en önemli araştırmalardan bir tanesi Silicon Valley Bank tarafından yapıldı.

Firma tarafından yapılan araştırmalarda, brexit nedeniyle durumun çok parlak olmadığı ifade edilirken, ülkedeki her 5 girişimciden 1’i ülkeden çıkarak diğer AB ülkelerine taşınma planları yapıyor. Bu girişimlerin yüksek olduğu bir ülke için oldukça yüksek bir rakam ve henüz kesin karar verilmeden bu kadar yüksek bir orana ulaşılmış durumda. Özellikle mevcut planların uygulanması halinde bu oranın daha da artabilmesi söz konusu.

5 Girişimden 1 Tanesi Brexit Nedeniyle Gidecek

Paylaşılan rapor, kısa süre içerisinde iş dünyasında dikkat çekerken, raporda dikkat çeken noktalar şöyle oldu;

  • İngiltere’den taşınmayı planlayan kişiler için hedef ülkeler Almanya ve Fransa olarak ön plana çıkıyor.
  • Girişimlerin yüzde 20’si ülke dışına çıkmayı ciddi ciddi düşünüyor.
  • Girişimlerin yüzde 11’lik bölümü brexit için daha somut adımların atılmasını bekliyor.
  • Ülke dışına çıkılmasındaki en önemli etkenlerden bir tanesi çalışanların büyük bir bölümünün İngiltere dışından olması
  • Sermaye bulma ve iş kurma konusunda ülkedeki şartların daha da zorlayıcı olması girişimleri engelliyor

Mevcut durum ülke ekonomisi adına ciddi bir risk taşıyor. Daha önceki açıklamalar ve raporlar da göz önüne alındığında brexit ile birlikte ülkeden çıkış yapacak girişimler olacak. Raporlarda dikkat çeken bir diğer nokta ise AB kararı nedeniyle ülke dışına çıkılacak olsa tercihler yine başka bir AB ülkesi için olacak.

Amazon’dan Yeni Servis: Chime

0

Amazon Web Services (AWS) iş dünyasına yönelik farklı girişimler yaparken, yeni bir gelişme daha duyuruldu. Yapılan resmi açıklamalara göre yeni uygulamanın iş dünyasında fark yaratacağı ve kolaylık sağlayacağı belirtilirken, yeni servisin adı Amazon Chime olarak belirtildi.

Amazon Rekabete Dahil Oldu!

Yeni uygulama için yapılan açıklamalarda Amazon’un sektördeki Google Hangouts ve Skype for Business gibi uygulamalara rakip olacağı belirtilirken, bu yeni girişim ile birlikte sektördeki dengelerin nasıl değişeceği ve Amazon Chime uygulamasının piyasadan ne kadarlık bir pay almayı başaracağı merak ediliyor.

Bulut Tabanlı Sistem

İş dünyasına yönelik sunulan bu yeni sistemde, bulut tabanlı bir yazılımın kullanılması dikkat çekiyor. Üstelik yazılım aşamasında farklı detayların düşünüldüğü Amazon Chime, farklı platformları destekliyor. Böylece hem masaüstü hem de cep telefonları üzerinden Amazon Chime kullanılması mümkün olacak. İş dünyasının yeni iletişim platformu olarak tanıtılan Amazon’un yeni servisi, kuşkusuz ücretli değil ve aylık 2,50 Dolardan başlayan ödemeler ile üyelik alabilmek mümkün. Ücretsiz kullanımda ise çok kısıtlı imkanlar sunulduğundan dolayı ihtiyaçların tam olarak karşılanması pek mümkün değil.

Online toplantı uygulamaları piyasada oldukça ilgi görürken, Amazon yeni uygulaması ile birlikte Amazon’un asıl hedefi bu sektör.

Toshiba’nın CEO’su istifa etti

0

Japon elektronik devi Toshiba’nın CEO’su Shigenori Shiga şirketin 3,4 milyar dolar zarar açıklamasından saatler sonra istifa ettiğini duyurdu.

Şirketin ayrıca ABD’deki, nükleer reaktörlerden 6.3 milyar dolar daha zarar ettiğinin ortaya çıkması, Shigenori Shiga’nın istifasını hızlandırdı.

Hisse senetleri dibe gidiyor

Bu ağır zararlardan sonra ekonomik analistler, şirketin geleceğinin riske girdiğinin de altını çiziyor. Shigenori Shiga ise, “bu ağır kayıpların yönetim sorumluluğunu üstlenmek” adına istifa ettiğinin de altını çizdi. Açıklanan zarardan sonra şirketin hisse senetleri %9 değer kaybederken, Aralık ayından bu yana borsadaki değer kaybı %50’yi buldu. Yani şirketin değeri sadece bir buçuk ayda yarıya indi.

Toshiba’nın bu ağır kayıplardan sonra, yeni CEO ile özellikle nükleer sektörden çıkması bekleniyor.

Volkswagen, Mobileye ile işbirliği açıkladı

Alman otomotiv devi Volkswagen, akıllı otomobiller için sensör sistemleri üreten Mobileye ile işbirliği yapacağını duyurdu. Volkswagen’in açıklamasına göre şirketin otomobilleri 2018’den itibaren Mobileye sensörleri ile fabrikadan çıkacak.

Mobileye’ın kamera tabanlı navigasyon ve harita servislerini kullanacak olan Volkswagen böylece çarpışma uyarıları, akıllı sürüş teknolojileri gibi konularda daha avantajlı otomobiller üretebilecek. 

Volkswagen de artık Mobileye kullanacak

Mobileye ürünleri, aralarında Audi, BMW, General Motors,Ford ve Tesla’nın da olduğu bir düzine otomobil üreticisi tarafından kullanılıyor.

Mobileye sayesinde Volkswagen otomobillerinde Road Experience Management (REM) adı verilen yeni bir akıllı sürüş teknolojisini kullanıma alacak. REM sayesinde otomobil ön tarafında bulunan kameradan gelen verilerle, çevresindeki alanın anlık olarak yüksek çözünürlüklü haritasını çıkaracak. Böylece daha emniyetli bir sürüş için gerekli verileri elde etmiş olacak. 

Dubai’de drone’lar insan taşımaya başlıyor

0

Kargo taşımacılığından sonra drone’ların insan taşımaya ne zaman başlayacağı sorusu büyük bir merak konusuydu.

Şimdi bu sorunun cevabı Dubai’den geldi. Teknoloji fuarlarında görmeye alıştığımız insan taşıyan drone’lar, 2017 yazından itibaren Dubai’de kullanıma girecek.

CES 2016’daki drone

Dubai’nin Karayolları ve Ulaştırma Ajansı’dan yapılan bildiriye göre, Çin yapımı EHang 184 yolcu drone’u Temmuz 2017’den itibaren Dubai’de düzenli hizmet vermeye başlayacak. EHang 184 ilk kez CES 2016 fuarında görücüye çıkmış ve büyük ilgi toplamıştı.

Sözkonusu drone halen Dubai’nin dev gökdeleni Burj Al-Arab’ın çevresinde test uçuşu yapıyor ve yolcuları binanın çatısına taşıyor. Testlerden alınan sonuçlar ise olumlu görünüyor ve Dubai yönetimi şimdi aynı drone’u şehir trafiği içinden daha aktif şekilde kullanmayı planlıyor.

Bolstra, 1.5 Milyon dolar yatırım almayı başardı

0

Müşteri yönetimi şirketi olarak ön plana çıkan Bolstra, ürün geliştirme ve büyüme için uzun zamandan beri finansman ararken, sonunda beklenen yatırımın alındığı duyuruldu.

Bolstra, hizmet olarak oldukça uygun bir iş çözümü sunarken, mevcut hizmetlerin geliştirilmesi ve farklı yazılımların geliştirebilmesi adına maddi açıdan bazı çözümlerin arandığı biliniyordu. Firma tarafından yapılan son açıklamalarda ise yatırım konusunda müjdeli haber verildi. Platform 1,5 milyon dolarlık finansman ile destekleneceği yönündeki haberlerle gündemde yer alırken, böylesine bir yatırım firma adına işleri kolaylaştıracak.

Yatırım turunda Allos Ventures ve 4G Ventures ön plana çıkarken, özel yatırımcıların destekleri ile birlikte 1,5 milyon dolar gibi yüksek bir rakama ulaşılması da Bolstra adına beklentileri aşan bir durum oldu.

İş Çözümlerinde Bolstra Daha Etkin Olacak

Müşteri yönetim sistemi olarak tanınan firma, bu konudaki başarılarıyla çoğu firma için en önemli iş ortaklarından birisi olmasını sağlıyor. Satış öncesi ve sonrasında müşteri yönetimi ve takibi adına önemli bir destek veren marka, bu yatırım sonrasında farklı özellikleri de sunmayı başarabilir.

Marka CEO’su Haresh Gangwani, Aralık ayındaki ürün lansmanından hemen sonra gelen olumlu tepkinin bir fırsat olarak değerlendirildiğini söyledi. Ürünün büyüme hızını daha da artırmak için hem geçmiş hem de yeni yatırımcılardan sermaye almayı başardıklarını söyleyen CEO, yaptığı bu açıklama ile birlikte oldukça etkin bir şekilde ilerlemelerini sürdüreceklerini söyledi.

Türkiye’deki e ticaretin yeni markası: SamsungWA

Son dönemlerde Türkiye’ye yönelik etkinliklerini artıran Samsung, yayınlanan son blog yazısı ile birlikte yeni bir girişimi duyurdu. Türkiye’ye özel olarak e-ticaret sitesi açtığını duyuran Samsung, SamsungWA adını verdiği e-ticaret sitesi ile birlikte artık Türkiye pazarında daha etkin bir şekilde yer alacak. Daha önce de ilk inovasyon merkezini İstanbul’da açan Samsung, e-ticaret sitesiyle birlikte Türkiye’de yer alacağını duyurulması oldukça dikkat çekti. Zira markanın şu ana kadar sadece Güney Kore’de yer alan sistemi, Güney Kore’den sonra ilk kez Türkiye’de yer alacak ve bu açıdan da Türkiye adına önemli.

SamsungWA Fark Yaratabilir

Samsungwa.com.tr adresi üzerinden hizmet verecek Samsung, bu girişimi ile birlikte Türkiye’deki sektöre de hareketlilik katacak. Site üzerinden satışa çıkarılacak ürünler ise cep telefonları aksesuarları üzerine olacak. WA olarak adlandırılan SamsungWA’nın açılımı ise Wearables & Accessories. Bu açıdan SamsungWA ile birlikte marka giyilebilir teknoloji ürünlerine ve aksesuarlarına yönelerek bunların satışını online olarak yapacak.

Bu konuda ilgi duyan kullanıcılar ise Samsung garantisi ve güvencesi ile ürünleri internet üzerinden alabilecek. Çok farklı kategoride sunulacak ürünlerin, Türkiye’de ilgi çekmesi bekleniyor. Samsung’un Türkiye’deki yeni girişimi için en dikkat çeken nokta ise satışa çıkarılacak ürünlerin sadece Samsung markası ile sınırlı olmayacak olması.

Snapchat reklam konusunda hedeflerinin gerisinde kaldı

0

Snapchat platform üzerinden daha fazla gelir elde edebilmek adına özel bir plan yürütse de paylaşılan son bilgilere göre bu konuda istenilen seviyeye gelinemedi.

Snapchat için paylaşılan son raporlarda, kullanıcıların yüzde 60’ı Snapchat’te görüntülenen reklamları hemen es geçiyor ve atlıyor. Böylesine yüksek bir orana ulaşılması ise Snapchat reklam yeniliklerinin kullanıcılar nezdinde çok ilgi çekmediğini ve bu nedenle de reklam platformu olarak Snapchat’in iyi bir seviyede olmadığını gösteriyor.  

Pay To Play Tutmadı Mı?

Snapchat, reklam çalışmalarında pay to play sistemini belirlerken, reklam alternatifi için alınan raporlar beklentilerin altında kaldı. Mevcut döneme kadar yapılan reklam çalışmaları için aynı zamanda testler de yapılırken, 3 bin 327 kullanıcı için yapılan yeni araştırma beklentilerin ötesinde olan Snapchat için kötü bir tablo çizdi.

Snapchat’e yönelik özel bir araştırma Fluent tarafından yapılırken, araştırma sonuçlarına göre yaş oranı düştükçe reklamların daha fazla atlandığı görüldü. Genel kullanıcılar için yüzde 69 oranındaki bu atlama oranı, kullanıcıların yaş gruplarına göre incelendiğinde çok daha farklı bir durumu ortaya çıkarıyor. Öyle ki yaş arılığı 18-24 olan kullanıcılar için bu oran yüzde 80’lere kadar dayanıyor. Bu da sistemin kullanıcılara çok fazla dokunamadığını gösteriyor. Üstelik reklam çalışmalarına farklı platform rakamlarına bakıldığında da yüzde 69 (ve hatta yüzde 80) oldukça yüksek bir oran.

Kullanım Alanı Farklı

Snapchat için diğer önemli detay, sistemin çok fazla haber ve bilgi alma amacıyla kullanılmaması. Öyle ki kullanıcıların yarısından fazlası haber ya da farklı bilgi alma kanallarını takip etmeye çok fazla istekli değil. Kullanıcıların Snapchat için en önemli görüşü ve isteği eğlenceli içerik.

Nura 4.6 milyon dolarlık finansman aldı

0

Nura, son dönemlerde piyasaya sunduğu özel cihazları ile dikkat çekerken, özel kulaklıklar için 4.6 milyon dolarlık finansman sağlandığını duyurulması da oldukça dikkat çekti.

Sydneysiders ve Blackbird Ventures’ın liderliğinde elde edilen 4.6 milyon dolarlık finansman, Nura adına önemli bir maddi güç sağlayacak.  Bu açıdan önümüzdeki günlerde Nura’nın kulaklıkları için çok daha etkin bir şekilde piyasada yer almayı başarabilecek.

Nura CEO’su Durumdan Memnun

Nura CEO’su Slater konuyla ilgili özel açıklamalar yaparken, özellikle firmaya duyulan güvenin bu yatırım ile net bir şekilde görülebileceğini söyledi. Nuraphones olarak da bilinen kulaklıklar ile kişiye özel çözümler sunduklarını söyleyen Slater, bu yeni ürünleri sayesinde çok farklı bir kullanım sağlayacaklarını ve bu konuda oldukça iddialı olduklarını söyledi. Dinleyiciler için Nuraphones’un kişiselleştirilmiş bir ses deneyimi oluşturabilen tek ürün olduğunu vurgulayan Slater, kullanıcıların bu ürünle tanıştıktan sonra dinleme deneyimini çok seveceklerini belirtti.

Kullanıcının kulağını kapsayan özel tasarımı, kullanım kolaylığı ve eşsiz kişiselleştirilebilir ses deneyimi ile gelen cihaz 399 Dolarlık etiket fiyatı ile satılacak.

Uber’in iddialı haritalama projesi Asya’da başlıyor

0

Uber, büyük ölçekli haritalama projesi üzerinde uzun zamandan beri ciddi bir şekilde çalışmalarını sürdürürken, Asya’ya da açılma kararı alan Uber, şimdi Singapur’un sokaklarını haritalamaya başlayarak bu projenin de startını vermiş olacak.

Uber tarafından yayınlanan yeni blog yazısı ile birlikte firmanın bu konudaki amaçlarını öğrenebilmek mümkün olurken, Uber’in projesinin en önemli bölümü trafiğin daha iyi bir şekilde tanınması olacak. Uber sistemi için trafik durumunu öğrenilmesi büyük bir kolaylık sağlayacağı gibi sürücülerin nereden yolcu olabileceği, nerelerde Uber faaliyetlerinin daha iyi bir şekilde sürdürülebileceği yeni proje sayesinde çok daha kolay olacak. Yapılan resmi açıklamalarda Uber yeni proje sayesinde sistemin daha da geliştirilmesinin amaçlandığı belirtildi.

3 Ayda Bitecek

Uber tarafından Kanada, ABD, Meksika, İngiltere, Güney Afrika ve Avustralya’ya yönelik yapılan çalışmalara benzer bir şekilde yürütülecek bu yeni projede Singapur’un üç ay içerisinde tamamen haritalandırılması bekleniyor.

Uber ilk olarak 2015 yılında harita odaklı bir çalışmanın ilk adımlarını atmış ve özellikle Google’dan iki yönetici kiralayarak sistemin temellerini iyi bir şekilde atmayı başarmıştı.

Grab, online ödeme servisini satın aldı

Uber’in önemli rakiplerinden biri olan araç paylaşım servisi Grab, 100 milyon dolar ödeyerek bir online ödeme servisini satın aldı.

Endonezya temelli bir ödeme start-up’ı olan Kudo için 100 milyon dolar ödeyen Grab, böylece kendi ödeme servisi olan araç paylaşım uygulaması olarak ayrıca bir avantaj elde etmiş oluyor.

Endonezya’da özellikle banka hesabı olmayan kullanıcıları ve küçük köy yerleşimlerinde yaşayan, bankaya erişim imkanı bulamayan ama online alışveriş ihtiyacı duyanları hedefleyen Kudo ülkede önemli bir kullanım oranına sahip. Grab’ın da Endonezya’da önümüzdeki 4 yıl içinde önemli oranda yatırım yapma sözü bulunuyor. Dolayısıyla şirketin Kudo’ya yatırım yapması sürpriz değil. 

Grab aynı zamanda Güney Doğu Asya’da Uber’in en büyük rakibi olarak kabul ediliyor. Endonezya ise 250 milyon kişilik nüfusu ile Çin’den sonra bölgedeki en önemli pazarlardan biri. Grab şimdi Kudo sayesinde ülkede banka hesabı/kredi kartı olmayan müşterileri de kazanma imkanı yakalayacak.

Dijital fabrikaların robotları üretimde verimliliği artırıyor

0

Mitsubishi Electric, imalat sanayisi alanında Avrasya’nın en büyük etkinliklerinden biri olan ve bu yıl 9-12 Şubat tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Win Eurasia Metalworking Fuarı’nda yeni nesil otomasyon çözümleri ile büyük ilgi topladı.

Robot teknolojilerinin üretim süreçlerindeki artan önemine dikkat çekmek amacıyla fuar kapsamında düzenlenen II. Robotik Forumu’nda, Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri OEM İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Tolga Bizel, markanın e-F@ctory konseptini, bütünleşik otomasyon yapısı iQ Platform’u ve birbirleriyle konuşabilen ileri robot teknolojilerini anlattı. Fuarda, Mitsubishi Electric’in 6 eksenli robotu tezgah besleme uygulamasıyla da dikkat çekti.

Kişiselleştirilmiş ve daha akıllı ürünler üretilecek

Tüketici taleplerinin her geçen gün çeşitlenmesi ve kişiselleşmesiyle birlikte Dördüncü Sanayi Devrimi’ne geçildiğini belirten Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri OEM İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Tolga Bizel, sözlerine şöyle devam etti; “Sanayi 4.0, çok kısaca siber fizik sistemlerini kullanarak üretim süreçlerinin rehabilite edilmesi olarak değerlendirilebilir. Bu yeni endüstri evresiyle birlikte oldukça karmaşık ve çok daha akıllı ürünlerin üretilmeye başlanacağını düşünüyoruz. Makineler bugün çevrelerinde olup bitenleri anlayabiliyor ve birbirleriyle internet protokolleri aracılığıyla iletişim kurabiliyor. Bu sayede fabrikalardaki üretim hatlarının kişisel bazı ihtiyaçlara göre optimize edilmesiyle pazardaki rekabet koşullarına ayak uydurmak artık daha kolay hale geliyor. Mitsubishi Electric ise bu yeni endüstri evresine dijital fabrika konsepti e-F@ctory ile yanıt veriyor.”


Türk sanayisi e-F@ctory konseptine yoğun ilgi gösteriyor

Mitsubishi Electric’in e-F@ctory konseptinin özellikle uzun üretim bantlarında hızlı üretim yapan fabrikalarda dikkat çektiğini söyleyen Tolga Bizel, “Üreticiler artık, fabrikalarının planlama bölümlerinde yapılan planlamanın, üretim bölümlerinde anında işlenmesi ve üretim süreçleri boyunca ortaya çıkan tepkilerin de planlama bölümü veya kaynak yönetimi bölümleri tarafından değerlendirilmesini bekliyor. Mitsubishi Electric ürünlerinin tamamı bu beklentileri karşılayabilecek kapasiteye ve özelliklere sahip. Bu noktada, Türk sanayisi hem hızlı hem de kalitesi ve verimliliği yüksek üretim gücünü daha da güçlendirmek amacıyla e-F@ctory konseptimize yoğun ilgi gösteriyor” diye konuştu.


Birbirleriyle konuşabilen robotlar kendilerini kontrol ediyor

e-F@ctory sayesinde, gelecekte adından daha sık söz ettirecek dijital fabrikaların bugünden inşa edilebileceğini belirten Bizel, sözlerini şöyle sürdürdü; “Mitsubishi Electric’in birbirleriyle konuşabilen ileri robot teknolojileri sayesinde robotlar artık kendi kendilerini daha detaylı ve koordineli kontrol edebiliyor. e-F@ctory ile robotlar üretim hattındaki diğer ürünlerle de haberleşebiliyor. Bilgileri insan kontrolünden bağımsız olarak hem kendi aralarında hem de fabrikayı kontrol eden ana sistemle paylaşıp verimliliği artırmak için hazırlar.”

Tüm otomasyon bileşenleri bir arada çalışıyor ve haberleşiyor

e-F@ctory konseptinin oluşturulmasını sağlayan iQ Otomasyon Platformu’nun tüm önemli otomasyon bileşenlerini tek bir yapıda birleştiren nadir ürün ailelerinden biri olduğunun altını çizen Bizel, “iQ Platform, Mitsubishi Electric’in CNC (Bilgisayarlı Sayısal Kontrol), Motion (Hareket), Robot, PLC ve Proses uygulamaları olmak üzere tüm otomasyon disiplinlerini bir araya getirerek aynı anda çalışabilmelerini ve herhangi bir haberleşme kanalı kurmadan birbirleriyle konuşabilmelerini sağlıyor. Tüm otomasyon yaşam döngüsünde oluşturabileceği maliyetleri ve mühendislik zamanlarını azaltıp üretkenliği artıran ve sahadaki bilgiye ulaşımı kolaylaştıran Mitsubishi Electric iQ Platform, bu sayede ilk yatırım sırasındaki giderleri (TCO: Toplam sahip olma maliyeti) minimize ediyor. iQ Platform ile iki veya daha fazla robot dar bir hücre içerisinde birbirlerine temas etmeden çalışabiliyor ve birbirleriyle senkron olarak hareket edebiliyor” şeklinde açıklamalarda bulundu.


Çarpışmadan çalışabilen akıllı robotlar

Robotların mekanik yapısının yanı sıra kullanılan motorların ve aktarmaların hassasiyetinin de performansı etkilediğini ifade eden Bizel, Mitsubishi Electric’in 6 eksenli endüstriyel robotlarıyla ilgili şu bilgileri aktardı; “Mitsubishi Electric’in robot kontrol ünitesi; hareket kontrolünün esnekliğini, sistemin hızını, doğruluğunu ve hassasiyetini sağlıyor. Ayrıca esneme fonksiyonları ile robot kolu bir çeşit yay görevi görerek kuvvete göre esniyor. İleri uygulamalar için Mitsubishi Electric robotlarına konveyör (taşıma bandı) ve ürün izleme, kuvvet kontrolü ve görme özellikleri kolaylıkla entegre edilebiliyor. “Sensörsüz Çarpışma Kontrolü” özelliği, robotun manuel ya da otomatik modda herhangi bir engele temas ettiğini tespit edebiliyor ve bu sayede çarpışmalardan kaynaklanabilecek hasar önlenebiliyor.”

İnsan kolu hareketlerini taklit eden robot teknolojisi

Mitsubishi Electric’in RV-F serisi son derece dinamik 6 eksenli robotunun, insan kolu hareketini taklit edebilmesi ve 0,32 saniyelik döngü süreleri sayesinde çok yüksek hızlı sistemlerde kullanılarak verimliliği artırdığını söyleyen Bizel, “Dinamik yapısıyla esnek figürleri bile kolayca yapabilen 6 eksenli endüstriyel robotun çift kol yapısı, sadece hareket özgürlüğü açısından artı değer sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda daha fazla kararlılık ve çok yönlülük sunuyor. RV-F serisi için çok dar alanlarda çalışmak hiç zor olmadığı gibi robotların duvar veya tavana monte edilmesi de sorun oluşturmuyor. Modele bağlı olarak 504 ila 1.503 milimetre aralığında yer alan Mitsubishi Electric robotlar, 2’den 20 kilograma kadar taşıma kapasitesine sahip” diyerek sözlerini tamamladı.

Uludağ Üniversitesi Bilişim Zirvesi’ne hazırlanıyor

0

Bu yıl ilki düzenlenecek olan Bilişim Zirvesi, KA3 (Key Action 3) projesi kapsamında Uludağ Üniversitesi’nde gerçekleşecek.

5 Gün sürecek eğitim programının ardından düzenlenecek zirve ile bilişime dair her konu Türkiye’nin dört bir yanından gelen üniversite öğrencilerinin katılımıyla ele alınacak.

‘Genç Beyin, Genç Bakış, Genç Bilişim’ projesi kapsamında android, bulut depolama, bilişim güvenliği, hacking, dijital iletişim, DDoS konuları konuşulacak.

‘Genç Beyin, Genç Bakış, Genç Bilişim’ Projesi Nedir?

Uludağ Üniversitesi Proje Atölyesi tarafından düzenlenen proje, Türkiye Ulusal Ajansı ve Avrupa Birliği ve Projeler Koordinasyon Daire Başkanlığı tarafından desteklenmesiyle dikkat çekiyor. 

6 gün sürecek projemizde katılımcılar otelde konaklayacak ve tüm gün yukarıdaki konular hakkında alanlarında uzman kişilerden eğitimler içeren projenin kapanış günü olan 23 Şubat’ta Bilişim Zirvesi’nde yer alan birbirinden değerli konuşmacılar da sunumlarını yapacak.

Neden bu projeye katılmalıyım?
‘Genç Beyin, Genç Bakış, Genç Bilişim’ Projesi sayesinde çok kısa sürede bilişim üzerine eğitimler alabilirsiniz. Bunun yanı sıra zirve günü ile alanlarında uzman kişilerle tanışma ve onları dinleme fırsatı yakalayabilir, Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden gelen 70 öğrenci ile tanışma ve kişisel gelişime katkı sağlayabilirsiniz. Proje sonucundan ise uluslararası geçerliliği olan Youthpass sertifikasına da sahip olarak oldukça donanımlı bir etkinlikten ayrılmış olacaksınız.

Nerede ve Ne Zaman?
‘Genç Beyin, Genç Bakış, Genç Bilişim’ Projesi 18 Şubat 2017 tarihinde Uludağ Üniversitesi’nde başlayacak. 5 Günlük eğitimin ardından Bilişim Zirvesi 23 Şubat 2017 tarihinde saat 10.00’da Uludağ Üniversitesi Prof. Dr. Mete Cengiz Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenecek. Tamamen ücretsiz olan bu etkinlik ile ilgili detayları uludagbilisimzirvesi.com adresinden edinebilirsiniz.