Avrupalı girişimci atılımlar için dikkatli
Londra’dan Berlin’e kadar çok sayıdaki Avrupalı şirket bilindiği gibi Amerikalı isimlerle rekabet edecek gücü kendilerinde buluyor. Bunların başında ise teknoloji markaları geliyor. Yine de iki şehirdeki Avrupa’nın en hızlı yükselen girişimcileri yatırım için zorluk çekmeye devam ediyor.
ABD’nin teknoloji merkezi Silikon Vadisi geçtiğimiz yıla oranla yatırım akışını sağlayan tutarı iki katına çıkarttı ve 2014’te 22 milyar doları garanti altına aldı. Araştırma şirketi CB’e göre New York merkezli şirketler geçen yıla oranla yatırım miktarını yüzde 44 arttırarak 4.5 milyar dolara ulaşmışlar. Londra’da bu değer sadece 1.4 milyar dolara denk gelmiş.
Öte yandan Alman SoundCloud ve Wooga, hem mühendislerine ödediği maaşlar hem de ödediği kiralar konusunda New York merkezli isimlerin yanına yaklaşamıyor. Berlin’deki teknoloji bazlı girişimler için toplanan yatırımlar 2013’e oranla yüzde 140 artarak 1.1 milyon dolara ulaşıyor.
Bu gibi sebeplerde ötürü de hem şirket sahipleri, hem de yatırımcılar oldukça dikkatli adımlar atmaya gayret ediyor.
BT dünyası 2015’te hangi trendleri izleyecek?
Henüz adım attığımız yeni yıl BT şirketleri ve toplulukları için beraberinde hem eski hem de yeni çözümleri getiriyor. Çok sayıda isim halihazırda tercih edilen çözümleri farklı şekillerde kullanmaya devam edecek iken, bazıları da yeni yollara adımını atacak.
1) Bulut teknolojisi
Yeni yılda BT organizasyonları, BT hizmetlerini üçüncü parti bulut hizmetleri sunan şirketlere yönlendirmeye devam edecek, güvenlik endişeleri devam etse de hibrit bulut çözümlerine adım atılacak. Bu sayede masraf ve performans dengesi iyice yükselecek.
2) Otomasyon yükseliyor
İş gücü için yapılan harcamalar doğal olarak aynı seviyede ve hatta belki de daha yüksek bedellere ulaşacak olsa da, otomasyonun yükselişi yeni bir denge getirecek. Bireylerin oluşturduğu çözümler otomasyon sayesinde daha hızlı hale getirilecek, daha hızlı ve hatasız işler hayata geçirilecek. Puppet ve Chef gibi otomasyon araçları ise 20015’te BT grupları üzerindeki baskıyı azaltacak ve masrafların düşününü sağlayacak.
3) Aydınlanma
BT organizasyonları Shadow BT ve BYOD (Bring Your Own Device) gibi içeriklerin tüketici IT ve bulut hizmet sağlayıcıları tarafından değil, kendi yatırımcılarının beklentileri ile kullanıcı tecrübesi, ulaşılabilirlik ve hizmet konularındaki başarıları tarafından kontrol edildiklerini fark edecek.
Sadece daha iyi hizmet, güçlü uygulama çözümleri, servis hızı ile BYOD konusundaki akılcı yaklaşımların değil, mobil güvenliğin öneminin de farkına vararak, veri güvenliği için güçlenecekler.
4) Daha geniş BT çözüm alanları yaratmak
Şirketler kendilerini yüzüstü bırakan ve zarara sebep olan dışkaynak çözümlerinden uzaklaşacak, hizmet yönetimi ve entegrasyonu ya da çoklu dışkaynak destekleri yönetimi ile yollarına devam edecek. Bu seçim sadece büyük isimlerin önceki dışkaynak çözümlerini değiştirmeleri değil, küçük organizasyonların üçüncü parti çözüm ortaklarını gözdem geçirmeleri ile hayat bulacak. Bu da daha çok çalışan ve yeteneklerine yapılan yatırımlar, yeni ya da elden geçirilmiş ücüncü parti hizmet sağlayıcıları yönetim şemalarını beraberinde getirecek.
5) Büyük veri çözümlerinde yenilenme
Big Data (Büyük Veri) işleme süreci değil, bu işlemleri yürüten kişilerin revizyonu önemli olacak. Büyük Veri teknolojilerinden çok, bu verileri işleyen çalışanların yetenek ve motivasyonları gelişmeyi sağlayacak.
6) Önemli isimler için hayaller
Pekçok marka yöneticisi, Amazon, Google ve Facebook gibi isimlerin başarılı konusunda düşünecek, kendi şirketlerinin nasıl bu seviyeye evrilebileceklerinin planlarını yapacak.
Türkiye masaüstünden vazgeçmedi
Türkiye’de toplam PC pazarında yüzde 25.7 gibi bir rakamla liderliğini sürdüren Lenovo, yılın üçüncü çeyreğinde masaüstü bilgisayar (desktop) segmentinde de yıldan yıla yüzde 143 büyüyerek yüzde 18.6 pazar payı ile liderliğe oturdu.
Son yıllarda mobil bilgisayarlarda yaşanan büyük artışa rağmen rakamlar tüketicilerin masaüstü bilgisayarlardan da vazgeçmediğimizi gösterdi.
Bu arada küreselde 2014 yılı boyunca satın alma ve birleşmelerle olağanüstü bir büyüme yaşayan Lenovo, 3. sıradan girdiği dünya akıllı telefon kategorisinin Türkiye lansmanını Ocak 2015’te gerçekleştirmeye hazırlanıyor.
Madrid’in sokakları ışıl ışıl
Madrid şehir yönetimi ‘Akıllı Şehir’ uygulaması kapsamında tüm şehrin aydınlatılmasında Royal Philips’i tercih ederek sokak aydınlatmasının yüzde 100’ünü tasarruflu Philips teknolojisine dönüştürme kararı aldı. Madrid şehir yönetiminin ‘Akıllı Şehir’ amacına destek olmak için, Philips’ten alınan 225 bin yeni, enerji verimliliği yüksek lambası ile şehri yeniden aydınlatıyor. Tüm şehrin aydınlatma sisteminin, Philips bağlantılı LED’lerle ve diğer tasarruflu aydınlatmalarla yenilenmesi bu projeyi, şehir aydınlatması alanında dünyada bugüne kadar yapılmış en büyük iyileştirme çalışması olarak tanımlanıyor.
Kamu ihalesi sonucunda ESCO enerji hizmeti şirketleri işbirliği ile başlanan projede Philips, aydınlatma teknolojisi sayesinde Madrid sokaklarında yüzde 44 enerji tasarrufu öngörüyor. Bu tasarruf sayesinde hiçbir ek maliyet olmadan, en kaliteli sokak aydınlatması ile Madrid sokaklarının daha aydınlık, güvenli ve akıllı bir şehir haline getirilmesi planlanıyor. Yeni şehir aydınlatma sistemi, aydınlatmaya en fazla nerede ihtiyaç duyulduğuna bağlı olarak tüm şehirde aydınlatmanın süresini ve yoğunluğunu düzenleyebilen bir kumanda panelinden faydalanıyor.
Philips İberya’nın CEO’su, Juan Sanabria “Madrid’de gerçekleştirilen aydınlatma yenileme projesi, geleceğe hazırlanan bir şehrin yaratılmasında ileriye doğru atılmış önemli bir adımdır” dedi. Sanabria şöyle konuştu: “Philips’in, Madrid’in daha akıllı, güvenli ve yüksek enerji verimliliğine sahip bir şehir olma yolundaki çabalarına katkısı büyüktür. Çünkü burada, kentte yaşayanların yaşam kalitesini artırmaya yönelik bir çalışma var. Vatandaşların ve tüketicilerin ihtiyaçlarını gözününde bulundurarak, aydınlatmanın ötesinde fayda sağlayan bir altyapı sağlıyor Bunun yanı sıra dünyada her geçen gün azalan enerji kaynaklarının da tasarruflu kullanılması mümkün oluyor. Önümüzdeki süreçte bu anlayış kenti ve kentlileri doğrudan etkileyecek” dedi.
Fotoğrafa bakarak parmak izi kopyaladılar
Chaos Computer Club (CCC) adlı bir hacker ağının iddiasına göre, sadece fotoğraflara bakılarak ünlü bir politikacının parmak izi başarı ile yeniden yaratıldı. Ekibin temsilcisi Jan Krissler yaptığı açıklamada standart fotoğraf makinelerince çekilmiş birkaç fotoğraf sayesinde, Alman Savunma Bakanı Ursula von der Leyen’in parmak izi kopyalandı.
Krissler’ın söylediğine göre ellerinde Leyen’in herhangi bir fiziksel parmak izi örneği bulunmuyor. Sadece basın tarafından çekilmiş ve farklı açılardan yakalanmış olan ellerin görselleri yer alıyor. Krissler, uzmanların biometrik tarayıcıların halihazırda güvenli olmadığını da hatırlatıyor.
Avrupa’nın en büyük hacker ağlarından birinin üyesi ola ve Starbug olarak tanınan 31 yaşındaki adam, politikacıların bu tip toplantılarda mutlaka eldiven giymesi gerektiğini, böylesi basit bir yöntemle bile kopyalama yapılabilindiğinin altını çiziyor.
The Interview, webden 15 milyon kazandırdı
Sony’nin uğradığı siber saldırıların sebebi olarak lanse edilen The Interview filmi gündemde kalmaya devam ediyor. Sony, Güney Kore’den aldığı tehditler sonrasında filmi vizyona sokmaktan vazgeçmiş ancak daha sonra kararını değiştirerek sınırlı sayıda sinemada gösterime başlamıştı.
Bu arada yapımı bir yandan da web üzerinden dağıtıma çıkaran şirket, dijital satın alım ve kiralama için 6 dolar talep etti. Sony bugün yaptığı açıklama ile bu süreçte toplam 15 milyon dolarlık gelir elde ettiğini duyurdu. Markaya göre toplamda 2 milyonluk tekil satış gerçekleşmiş.
The Interview, Kuzey Kore lideri ve dünyaca bir diktatör olarak görülen Kim Jong-un’un Amerikalı iki arkadaş ile olan enteresan serüvenini anlatıyor.
Sansasyonel proje geçtiğimiz gün itibariyle Google ve Microsoft’tan sonra Apple platformu iTunes’a da geldi. Filmi izlemek isteyen Apple’cılar iTunes üzerinden The Interview’a artık ulaşabilir. Film aynı zamanda Google Play Store, YouTube Movies ve Xbox üzerinden de arzu edenler için sanal olarak erişilebilinir durumda.
Kim Dotcom’un üstün güvenlikli servisi başlıyor
Dosya depolama ve paylaşım merkezi olarak da bilinen Megaupload’un kurucusu Kim DotCom, resmi Twitter hesabından yaptığı duyuru ile birlikte yeni projesinin hayata geçmek üzere olduğunu açıkladı. Dotcom Megaupload platformu yüzünden evine yapılan bir baskın ile yakalnmış, uzun süren bir yargılama sürecine dahil olmuştu.
Ünlü ismin yeni çalışması MegaChat ise isminden de anlaşılacağı üzere özel online sohbet merkezi. MegaChat’i özel yapan şey ise üstün seviyede güvenlik protokollerine sahip olması ve sohbet içeriklerinin kesinlikle ele geçirilemeyecek olması. Hatta Kim Dotcom’un açıklamasına göre uzun süre boyunca skandallarla adı anılan NSA bile kayıtlara ulaşmayı başaramayacak.
Yüksek boyutlu dosyaların paylaşılabilineceği, hem sesli hem de görüntülü sohbetin de mümkün olacağı MegaChat‘in tüm içeriği özel şifreleme yöntemleri ile ulaşılamaz kılınacakmış.
Dotcom, MegaChat’in çok kısa bir süre içerisinde kullanıma hazır olacağını söylüyor.
Türk Telekom’da yapılanma tamamlandı
Bireysel, kurumsal ve toptan satış olmak üzere üç ana alanda ürün ve hizmetlerin pazara sunulması stratejisi kapsamında; Türk Telekom Grubu perakende satış, pazarlama, müşteri hizmetleri ve bu işlerle doğrudan ilgili finans fonksiyonlarını Bireysel ve Kurumsal İş Birimleri altında topladı. Yeni organizasyonel yapılanma ile Türk Telekom Grubu dünyanın en büyük entegre operatörlerinden biri haline geldi.
Türk Telekom CEO’su Rami Aslan’ın liderliğinde Türk Telekom Grubu’nda iş segmentleri bazında yeniden oluşturulan yapıda Avea CEO’su Erkan Akdemir, Bireysel İş Birimi Genel Müdürü görevini üstlenirken, daha önce Türk Telekom Grubu’nda çeşitli üst yönetim görevlerinde bulunan Mehmet Ali Akarca, Kurumsal İş Birimi Genel Müdürü görevine getirildi.
Konuyla ilgili detaylara www.shiftdelete.net üzerinden ulaşabilirsiniz.
Yüz tanıma özellikli Shuttle güvenlik sistemi
Shuttle’ın Türkiye distribütörü DataStar, güvenlik amaçlı kullanılan Shuttle HR70 biyometri sistemini satışa sundu. En yeni yüz tanıma teknolojisine sahip olan Shuttle HR70, hepsi bir arada bir sistem ve kullanıcı dostu arayüzü sayesinde son derece kolay kullanıma sahip.
Hassas ve hızlı yüz tanıma yapabilen sistem, performanslı çift çekirdekli işlemci kullanıyor. İki adet tam HD kamerası, artı-eksi 15 derecelik açılarla yüz tanıma yapabiliyor. HR70’de ek olarak bulunan LED aydınlatma sayesinde düşük ışıklı ortamlarda bile sorunsuz ve güvenli olarak çalışabiliyor. Çok sayıda I/O arabirimine sahip olan Shuttle HR70’e çevre birimleri de bağlanabiliyor. Başta okul, kamu kurumları olmak üzere kurumsal alanda kullanılabilen ürün aynı zamanda apartman, site gibi toplu yaşam alanları için de ideal bir çözüm.
Hızlı ve hassas tanıma yeteneği
Shuttle HR70, içindeki çift çekirdekli işlemci sayesinde veritabanında kayıtlı yüzleri kısa sürede arayıp, tanıma işlemini birkaç saniyede yapabiliyor. Hata oranı çok düşük olan ürünün Yanlış Kabul Oranı (FAR) yüzde 1.9, Yanlış Reddetme Oranı (FRR) ise yüzde 0.01 gibi çok düşük oranlar.
HR70’in alt ve üst bölümünde iki adet 2M piksel tam HD kamera yer alıyor. 60 cm mesafeye kadar özel olarak yapılanarak tanıma yapabiliyor. RS232, RS485 ve GPIO arabirimleri sayesinde farklı cihazlar da sisteme bağlanabiliyor. Özellikle GPIO arabirimi daha sıkı güvenlik uygulamaları için kullanılan mekanizmaları sistemle bütünleştirmede önemli bir özellik olarak sunuluyor.
2015’te pazarlama dünyasını değiştirecek 8 trend
Birçok kavramla, birçok yenilikle yüzleştik bu yıl. İçerik pazarlaması, gerçek zamanlı pazarlama, fayda odaklı pazarlama kavramları artık ezberimizden çıkmazken; giyilebilir teknoloji ve paylaşım ekonomisi gibi konuların hayatımıza girişine şahit olduk.
Türkiye’nin en çok takip edilen pazarlama bloglarından olan Pazarlamasyon.com da alanlarında uzman 6 isme 2015’te göreceğimiz pazarlama eğilimlerini sordu ve bu trendleri derlediği raporu yayına aldı. İşte bizi 2015’te bekleyen pazarlama eğilimleri:
1- Mobil ödeme trendi yükselecek
2015’te mobil ödeme ve mobil ödemedeki kullanıcı sayısı, bu yıla oranla çok daha fazla bir artış gösterecek. PayPal’ın kredi kartı olmayan kullanıcılara banka hesaplarını bağlama özelliği, ApplePay’in Türkiye’ye gelişi (2015 sonunu bulacaktır), oyun şirketlerinin komisyon oranlarını düşürebilmek için mobil ödeme şirketleri ile yürüttükleri çalışmalar ve mobil ödeme pazarına yapılan yurtdışı yatırımlar, bu trendin yükseleceğinin en önemli belirtileri.
2- Müşteri odaklı pazarlama ve hedeflemenin önemi daha da artacak
Müşteri odaklı kampanyalar ve hedeflemenin önemi 2015’te çok daha fazla artacak. Bu doğrultuda pazarlama stratejileri geliştirilecek. Müşterilerinin davranışlarını analiz eden ve bu deneyimler ile reklam ve kampanyalarına yön veren markalar, rakiplerinden bir adım daha öne çıkacak.
3- Dijital reklam yatırımları artacak
2014’ün ilk yarısını 650 milyon lira ile kapatan (2013 kapanış 1.169 milyar lira) dijital reklam sektörü, önümüzdeki yıl, 2014’e benzer bir çizgide devam edecek. Arama motoru yatırımları, display yatırımları ile arayı biraz daha açarak yılı önde kapatacak.
4- Büyük Veri daha çok önem kazanacak
Son dönemde gerek BT gerek pazarlama ekiplerinin çok sık duyduğu bir kavram büyük veri. Dünyadaki mevcut datanın yüzde 90′ının son iki yılda oluştuğunu göz önüne alırsak 2015’te bu alanda gerek donanımsal gerek organizasyonel anlamda yatırım yapmayan şirketler, bu alanda geri kalmaya mahkûm olacak.
5- Giyilebilir Teknolojiler pazarlama faaliyetlerinde daha çok kullanılmaya başlanacak
Google glass, reklamcılara “pay per gaze (bakış yaparak ödeme)” sistemiyle dijital ve dijital olmayan ortamları bütünleştirme şansı tanıdı. Artık şirketler bu özellik sayesinde billboard’lar ya da dergi reklamları gibi mecraları tıpkı dijitaldeki gibi hızlı ve kolay bir şekilde ölçümleyebilecek.
6- Maksimum şeffaflık yeni pozisyonların doğmasına zemin hazırlayacak
İnsanların artık şirketleriniz hakkında inanılmaz bilgiye erişimi var ve sizinle iş yapıp yapmayacakları hakkında karar verirken ellerinin altında inanılmaz seviyede bilgi var. Bu yüzden değerleriniz çalışanlarınızla tüketicilerinizle veya hissedarlarınızla aynı değilse, hayat bundan sonra sürekli daha zor hale gelecek.
7- Video hız kesmeyecek, rekabet artacak
2014’ün yükselen trendi video, 2015’de daha fazla önem kazanacak. Gelecek yıl açısından bize ipucu veren bu detay doğrultusunda 2015’te Facebook ve YouTube video içerik rekabetinin de artacağını öngörülmekte.
8- Paylaşım ekonomisi yeni bir dönemin başlangıcı
Birbirini fiziksel anlamda hiç görmemiş insanların alışverişlerine, paylaşımlarına zemin hazırlayan dijital platformların ortaya çıkması hayatımızı her açıdan yeni bir boyuta taşıyor. Tanımadığımız, aslında dijital kimlikleri sayesinde tanıdığımız insanların evinde kalıyoruz (Airbnb), arabalarına biniyoruz (Uber, Lyft), bisikletlerini (Spinlister) veya ev aletlerini (Zilok) kullanıyoruz, projelerine veya gelecek hayallerine (Kickstarter, Indiegogo) ortak oluyoruz.
Bu gelişme geleneksel iş modellerinde faaliyet gösteren markaları da gerek iş yapış şekli gerekse de pazarlama iletişimi açısından değişime zorlayacak. Tarihsel gelişime ayak uyduramayanların her zaman olduğu gibi kaybettiğine şahit olacağız.
İşletmelere çağrı merkezi çözümleri
Avaya işletmelere yenilikçi çağrı merkezi çözümleri sunmak için Google ile birlikte çalışacağını açıkladı. Bu işbirliği, Avaya’nın müşteri ilişkileri teknolojilerindeki uzmanlığı ile Google’ın internet uygulamalarındaki ve Chromebooks’taki başarısını bir araya getirerek çağrı merkezi operasyonlarına daha fazla kolaylık, esneklik ve maliyet avantajı sağlamayı hedefliyor.
Projenin başlangıç safhası, müşteri temsilcileri ve süpervizörlerin herhangi bir lokasyonda kolaylıkla konumlandırılabilmesini sağlıyor. Bunun sonucunda yoğun veya dönemsel talepler daha rahat karşılanırken, aynı zamanda iş sürekliliğine, mobil ve uzaktan bağlanan temsilcilere yönelik stratejilere de katkı sağlanıyor.
Müşteri temsilcileri, bu sistemde WebRTC destekli arayüz ile Chromebooks üzerinden Avaya çağrı merkezi temsilcisi ekranlarına erişebiliyorlar. Avaya Agent for Chrome çözümü, müşteri temsilcisinin PC’sine çağrı merkezi uygulamasının önyüzünü yükleme gerekliliğini ortadan kaldırırken, yüksek oranda yönetim verimliliği ve müşterilere gerçek zamanlı cevap vermeye olanak tanıyan tüm teknolojilere de uygun maliyetli ve hızlı erişim sağlıyor.
Müşterilerine 100 ülkede 153 noktadan hizmet veren bir paketleme ve lojistik şirketi olan MeadWestvaco (MWV), Avaya Agent for Chrome kullanarak müşteri ilişkileri operasyonlarını kolaylaştırıyor. Şirket, bu çözümle iş sürekliliği, daha verimli bir operasyon ve ilk iletişimde çözüm sunarak daha yüksek müşteri memnuniyeti sağlamayı ve şirket büyümesine katkıda bulunmayı hedefliyor.
Bu proje, Avaya’nın WebRTC standartını geliştirmek ve iletişim ile işbirliği çözümlerine 21. yüzyıl yaklaşımını getirmek için yaptığı en son girişimler arasında. Şirket ayrıca, Avaya’nın yeni nesil iş araçlarını benimseme stratejisinin bir parçası olarak, birçok alana ‘İş Amaçlı Google Uygulamaları’ (Google Apps for Work) entegre ederek işbirliğini hızlandırmayı ve Avaya çalışanları tarafından paylaşılan materyallere daha fazla erişim sağlamayı planlıyor.
Google, Avaya teknolojisini şirket içinde hem uluslararası telefon altyapısını güçlendirmek hem de çağrı merkezi operasyonlarını yönetmek için kullanıyor.
Yeni bir güneş santrali geliyor
Tunçmatik’in yan kuruluşu Powergie tarafından kurulacak olan Türkiye’nin en büyük güneş enerjisi santrali, Konya Kızören’de bulunan 144 dönümlük alana inşa edilecek. Yeni güneş santrali yılda 6500 ton CO2 salınımını önleyecek. Yılda 12.800,000 kwh enerji üretimi yapması hedeflenen güneş enerjisi santralinin Temmuz 2015 tarihinde devreye girmesi öngörülüyor.
Kurulacak santral, 50 bin kişinin elektrik ihtiyacını karşılayacak
Dünyada öncü olan Alman malı invertörler ve yüksek performanslı endüstriyel güneş panelleri, yüksek sıcaklığa dayanıklı ve hava şartlarından etkilenmeyen ürünler kullanılan sistem, yaklaşık 50 bin kişinin elektrik ihtiyacını karşılayacak.
Tunçmatik-Powergie Genel Müdürü Mehmet Özer; “Türkiye’nin en büyük güneş enerjisi santrali projesine imza atmış olmak tüm Tunçmatik ailesi olarak bizleri gururlandırıyor. Türkiye güneş enerjisi konusunda önemli bir potansiyele sahip ve bu potansiyeli yatırıma dönüştürmenin önemi büyük. Tunçmatik Türkiye’de 30 yıl endüstriyel ömürlü, ileri mühendislik ve optimizasyon tekniklerinin doğru uygulanması ile yüksek verimli güneş santralleri kurarak, ülkemizde yeni oluşmakta olan güneş enerji sektöründe fark yaratmayı hedeflemektedir. Santralin yatırımcısı Baycan Yapı firmasının Türkiye’nin temiz geleceği ve ekonomik gelişimi açısından son derece önemli olan bu yatırımda iş ortağı olarak bizleri tercih etmesinin heyecanını yaşıyoruz. Tunçmatik-Powergie’e duydukları güven ve bu sağlam iş birliği için sonsuz teşekkürler” dedi.
Vodafone’da bir yıl böyle geçti
2014 yılında Dijital Dönüşüm Hareketi’ni ilan eden Vodafone Türkiye, mobil teknolojilerle müşterilerinin hayatlarını kolaylaştırdığı ve yeni rekorlara imza attığı bir yılı daha geride bıraktı. Abone sayısı rekor seviye olan 21 milyona yaklaşan Vodafone Türkiye, sürekli yatırımlarıyla abonelerinin 2014’te de mobil iletişim teknolojilerinden özgürce yararlanmasını sağladı.
Her geçen gün büyüyen Vodafone ailesinin yaklaşık 21 milyon üyesi, 2014’te abone başına aylık ortalama 408 dakika konuştu, 205 adet SMS gönderdi ve toplamda 42 milyar MB data kullandı. Teknolojiyi herkes için erişilebilir kılma yaklaşımı ile 2014 yılında ilk yerli üretim akıllı telefon Blade V ve 4G uyumlu ilk yerli üretim akıllı telefon Smart 4 power’ı müşterilerinin beğenisine sunan Vodafone Türkiye’nin abonelerinin internet kullanımı, 3G’nin hayata geçtiği 2009’dan bu yana tam 35 katına ulaştı.
Vodafone Red’liler 33 ülkede 4G teknolojisini deneyimledi
Yurt dışında tarifelerindeki dakika, mesaj ve interneti sanki Türkiye’deymiş gibi özgürce kullanan Vodafone Red’liler, Türkiye’den de 22 ülkeyi ararken sanki yurt içini arıyormuş gibi hiçbir ek ücret ödemeden dakikalarını kullanabildiler. Ayrıca 33 ülkede 4G teknolojisini deneyimleme fırsatına sahip oldular. Vodafone Red’liler 2014 boyunca uçak biletlerini kişisel asistan aracılığıyla edinme, havaalanına VIP transfer ve havaalanlarında özel lounge’lardan ücretsiz yararlanma fırsatı buldu. Vodafone Red, abonelerine bu dönemde 151 milyon TL‘yi aşan fayda sağlandı.
Vodafone Arena sosyal medya hesapları yoğun ilgi gördü
Beşiktaş JK tarafından Vodafone Türkiye sponsorluğunda inşa edilen ve Türkiye’nin ilk akıllı stadyumu olacak Vodafone Arena’nın sosyal medya hesapları da taraftarlardan yoğun ilgi gördü. Vodafone Arena Facebook hesabı 1,3 milyonun, Twitter hesabı 160 binin, Instagram hesabı ise 45 binin üzerinde hayran sayısına ulaştı.
Vodafone Arena’ya “Stat Abi” diye hitap etmeyi uygun gören taraftarlar Stat Abi içerikli 8 bini aşkın tweet/yorum attı; Vodafone Arena inşaatı önünde 6 bini aşkın selfie çektirdi; Vodafone Arena web sitesine 21 binden fazla taraftarın gönderdiği mesajlar kâğıtlara basılarak inşaatın temeline gömüldü.
Vodafone Arena inşaat çalışmaları internet üzerinden canlı yayınlandı ve yıl boyunca yaklaşık 6 milyon kez izlendi, günlük ortalama izlenme sayısı ise 30 bin oldu. Vodafone Arena için çekilen iki film de internetten toplam 1 milyon 200 bin kez izlendi.
Proje Pazarı’nda 144 proje sergilendi
Ankara’da yaşayan ve girişimcilik ekosisteminde yer alan tüm paydaşları bir araya getirmeyi amaçlayan proje pazarına toplamda 216 başvuru yapıldı. Sosyal fayda, çevre ve katma değer gibi kritelerlere göre iş fikirlerinin seçildiği proje pazarında toplamda 144 proje ücretsiz olarak sergilenme şansı elde etti. Aralarında Bimetri, Datamed, Deliyalıtkanlar, Do majör, Ecan Yazılım, Göz Mobil, Intest, KV331, Moralabs, Tabim, TK3, Ülkü Bayer, Vaksis, Apabos, Inofab ve Arbatros ‘un da bulunduğu 22 Bilkent Cyberpark Firması’nın iş fikirleri proje pazarında sergilenmeye hak kazandı.
Yatırımcı sunumları için seçilen ilk 10 projede yine Bilkent Cyberpark Firmaları’ndan Intest- Test Otomasyon Sistemi , Do majör-Easy Guitar ve Ecan Yazılım-User Guidance System projeleriyle jüri üyelerinin karşısına çıktı.
Kıyasıya rekabetin yaşandığı elemelerde 3.’lük elde eden Giray Songül “Easy Guitar” adlı ürünü ve beraberinde sunduğu MyChordBook platformu ile gitar çalmanın ne kadar kolay ve pratik olarak öğretilebileceğini göstererek herkesi bir günde “Akdeniz akşamları”nı çalabilir hale getireceklerinin müjdesini verdi. Songül yakında aynı sistemi piyano içinde tasarlayacaklarının işaretini verdi.
Gün boyunca süren etkinliğe Ankara ekosistemi de oldukça yoğun bir katılım gösterdi. Oldukça başarılı ve verimli geçen proje pazarı, Onedio.com’un kurucusu Kaan Kayabalı, Yakın zamanda çok büyük bir yatırım alan Pozitron Firmasının sahibi Fatih İşbecer ve teknoloji ve dijital pazarlamanın duayeni Serdar Kuzuloğlu’nca yapılan birbirinden keyifli sunumlarla katılımcılarda unutulmaz anılar bıraktı.
Kurumlar için esnek ağ çözümü
Kablosuz ağ pazarının lider markası TP-LINK, kurumsal pazarda da iddiasını sürdürüyor. Kurumlara yönelik ağ çözümlerine yeni bir switch modelini ekleyen şirket, JetStream serisi T3700G model ile esnek ağ oluşturulmasını sağlıyor.
28 giriş yuvasına sahip olan T3700G, ölçeklenebilir ve farklı ağ protokollerini destekleyen bir ağ desteği sunuyor. Yığınlanabilir ve Gigabit L3 yönetilen bir switch olan ürünün 4 adet 10Gbps’lik SFP girişi, 24 adet RJ-45 girişi bulunuyor.
Tamamen esnek ve ölçeklenebilir ağ oluşturmak için önemli bir ürün olan T3700G, RIP ve OSPF gibi bol katmanlı yönlendirme protokollerini destekliyor. İsteğe bağlı yedek harici güç ünitesi eklenebilen switch, bu sayede daha verimli ve sağlam bir ağ oluşturabiliyor.
Link fazlalıkları için Ring Stacking (halka sıklaştırma) yapabilen cihaz, dağıtılmış link yığını desteği de sunuyor. IEEE 802.1P desteği, sesli VLAN, menzil limiti gibi kaliteli servis destekleri sağlayan switch, yüksek güvenlik için gerekli uygulamalara da sahip. DoS savunma desteği, 802.1x ve RADIUS kimlik sorgulama, port güvenliği, SSL ve SSH şifreleme gibi pek çok güvenlik desteği sunan TP-LINK T3700G, kurumlar için güvenilir ve uygun maliyetli bir çözüm oluşturuyor.
2014’ün sessiz ilkleri
Her yıl gerçekleşen ve hem bilim, hem de teknoloji dünyasında devrimsel sayılacak sürprizler sunan gelişmeler aslında beraberinde pek duyulmamış örnekleri de getiriyor. İşte 2014 senesinde gerçek olan ancak çok da fazla dikkatleri çekmeyen önemli 8 gelişme:
1- Fields Medal
Tam olarak 1936’dan beri her yıl gerçekleşen ve Uluslararası Matematik Birliği tarafından verilen Fields Medal adlı ödüller sahiplerini buldu. Edinilmesi Nobel ödüllerinden bile zor bir şeref olarak görülen madalyaların ilki Brezilyalı Artur Avila’ya gitti. Avila, gelecek yarım yüzyılın gündemini belirleyebilecek ayrık dinamik sistemler ilkesi ile ödül sahibi oldu.
İkinci isim, ilk kadın ve ilk İranlı ödül sahibi Maryam Mirzakhani, matematik dünyasının derinlikleri olarak görülen Riemann hipotezi üzerine önemli çalışmalar gerçekleştirdi.
2- Hindistan’ın ilk gezegenler arası araştırma modülü
24 Eylül tarihinde Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu, Mars’a ilk gezegenler arası araştırma modülünü gönderdi. Mars yörüngesine oturan modül, gezegenin yüzeyini ve atmosferini fotoğraflıyor.
3- Arjantin’in ilk uydusu
Arjantin, tamamı ülke içerisinde geliştirilen ilk uydusunu uzaya ulaştırdı.
4- İlk robotik dış iskelet
FDA onayı alan Rewalk adlı proje bir insan bacağı olarak çalışıyor, engelli kimseler için oturma, yürüme ve hatta koşma konusunda muazzam bir destek sağlıyor.
5- Çin’in ilk yeni nesil savaş uçağı
Şimdiye kadarki savaş uçağı teknolojileri ile ABD tarafından kolaylıkla egale edilebilecek olan Çin, yeni nesil savaş uçağı J-31’i geliştirdi.
6- Nanoteknoloji’nin ilk mekanik güç ünitesi
Michigan Mühendislik Üniversitesi’nde gerçekleştirilen çalışmalar sayesinde, nanoteknoloji için çığır açacak yeni bir fiber yapı üretildi. Saç telinden de ince olan bu kablo benzeri yapı, mekanik birer güç ünitesi görevi görerek, ilgili cihazı çalıştırmaya ve kontrole imkân tanıyor.
7- Bulut teknoloji için ilk uluslararası servis standartları belirlendi
Avrupa Komisyonu, bürokratlar ve IBM, Microsoft gibi isimlerle ortak bir çalışma yürüterek, Bulut teknolojinin uluslararası pazarda nasıl kullanılabileceği ve standartlar üzerine çalışmalar gerçekleştirdi.
8- İlk sentetik kimyasal evrilme
Glasgow Üniversitesi’nden Dr. Lee Cronin, zeytinyağı gibi cansız maddelerin, su gibi malzemeler içerisinde bağımsız olarak hareket etmesini sağladı. Zeytinyağı bağımsız ve canlı bir madde gibi su içerisinde değişim gösterdi.
Dijital dünyada başarılı işbirliklerinin sırları
Gelişmekte olan ya da halihazırda hazır bir pazarda gerçekleştirilecek stratejiler her daim zorlu olmuştur. Yeni müşteri segmentleri, bilinmeyen taze marketler, günümüzün ileri düzeydeki rekabet ortamında sıkıntı yaratabiliyor. Peki dijital dünyada, BTC (business to consumer) ve BTB (business to business) şirketleri nasıl gelişir, ortaklıklar kurar ve kullanıcı deneyimlerini genişletir. İşte dijital dünyada başarılı işbirliğinin sırları:
1- Asla tek başınıza yenilik üretmeyin
Üreteceğiniz çözümleri sadece kendi çatınız altında halletmeyin. Farklı isimler ile çalışın, yatırımlar, yeni stratejiler ve kaynak yönetimlerini alternatif çözüm ortakları ile halledin.
2- Tek başınıza müşteri tercihlerini araştırmayın
Veri avcılığı yöntemi ile elde edilen data’ları bünyenizde çözümlemeye çalışmayın. Farklı partnerler bulun, veri ayıklama konusunda değişik bakış açıları ile müşterilerin değişen alışkanlıkları üzerine çalışın.
3- Kullanıcı memnuniyetini merkeze alın
Sadece kazanç ve başarıya odaklanmak yerine size yakın alanlardaki isimler ile çalışın, müşteri portföyünüzü nasıl daha fazla memnun edebileceğinizi araştırın. Farklı çözümler ile karşılıklı kazanç elde edin.
4- Ölçekleme ve özelleştirme arasındaki dengeyi sağlayın
Geniş ağ yapısına sahip ortaklıklar kurmak zordur. Her iki marka da ölçeklenebilir içerik ve düşük maliyetli özelleştirme seçenekleri ister. Bu süreçte yaratılacak yeni teknolojiler ve uygulama ile yazılım çözümleri firmalar arasında uzun zamanlı kâra dönüşür.
5- Ortaklarınızı kendi işinizmiş gibi görün
Stratejik ortaklıklarda her iki taraf da kendi faydasına bakacaktır. Bu süreçte elde edilecek maddi kazanç ve bilinirlik için ortağınıza, size getiri sağlayacak olan işinizmiş gibi önem göstermeniz, karşılıklı fayda sağlayacaktır.
İngiltere Bankası sosyal ağları izleyecek
Bank of England, oluşturduğu özel ekip ile internet ve sosyal ağları tarayacak, İngiltere’nin ekonomisine dair erken tahminlerde bulunacak. Bankanın yetkili ekonomisti Andy Haldane, İngiltere’nin ekonomisindeki iniş ve çıkışları takip edecek ve çeşitli kaynaklardan elde edilen verileri işleyecek ekibin başındaki isim.
Sky News‘a konuşan Haldane, hazırladığı bu özel grubun işlenmemiş, ham veriler üzerinden gideceğini ve sosyal ağların da dâhil olduğu interneti takip altına alarak, ilk resmi verilerden önce kendi tahminlerini oluşturacaklarını açıkladı.
İnternet üzerinden gerçekleşen iş aramaları ya da farklı işlere biçilen fiyatlar Bank of England için faiz oranları konusunda da önemli başlıklardan olacak. Yeni kaynaklar kullanılarak, mortgage konusundaki devasa “büyük veri” veritabanlarına ulaşılacak, emlak sektöründeki gelişmeler için tahminler yürütülecek.
Bulut bilişimi 2015’te neler bekliyor?
Türkiye özellikle bilişim teknolojileri sektöründe çok hızlı bir ilerleme kat ediyor. Satın alımlar ya da birleşmeler yoluyla sektör aralıksız büyümesini sürdürüyor. Firmaların vizyonları da buna paralel olarak büyüyor. Büyüyen piyasa hacminden Türkiye’nin önemli bir pay alacağını belirten daha.net Genel Müdürü Emin Gür, Türkiye hosting sektorünün büyüme potansiyelini yüksek gördüğünü ifade ediyor. Büyümede etkili faktörler arasında Türkiye’nin Avrupa ve Asya arasında adeta bir teknoloji koridoru olan konumu, büyük BT firmalarının yakın zamanda Türkiye’ye yaptığı yatırımlar ve yerel firmaların büyümesi gibi noktalara işaret ediyor.
Amerikalıların bulut bilişimle imtihanı
ABD’de Ağustos 2012’de Wakefield Research tarafından bulut bilişim hakkında yapılan anket sonuçlarını aktaran Emin Gür teknolojiyi seven bir ülke olan Türkiye’nin de hosting konusunda alacağı daha çok yol olduğunu ifade ediyor. Anket sonuçlarına göre 2012 yılında Amerikalıların yüzde 54’ü Facebook, Gmail ve ya Youtube gibi bulut servislerini kullanıyor olsa bile bulutu hiç ya da hemen hemen hiç kullanmadıklarını söylüyor. Yüzde 51’i hava durumunun bulut bilişimi etkileyebileceğini düşünüyor (teknolojiye adını veren bulut ismi, internet altyapısını temsil eden bulut biçiminden geliyor). Yüzde 22’si en az bir kez bulutun nasıl çalıştığını anlıyormuş gibi yaptığını itiraf ediyor. Yüzde 17’si çıktıkları bir randevuda, yüzde 14’ü bir iş görüşmesi sırasında bulutu anlıyormuş gibi yapmış.
Türkiye’de bireysel, kurumsal ve bayi hosting paketleri, İngiltere ve Kuzey Amerika destekli Cloud VPS (Bulut Sanal Sunucu) barındırma hizmeti veren daha.net’in Genel Müdürü Emin Gür 2015 hedeflerini şöyle açıklıyor: “Bizim 2015 için hedeflerimiz kurduğumuz bulut altyapısını genişleterek, müşterilerimize güvenli, sürdürülebilir ve genişletilebilir Cloud sunucu hizmetini daha da uygun şartlarda sunabilmek. Türkiye’de müşterisine kesintisiz ve kaliteli hizmet veren daha.net gibi hosting firmalarının önü 2015 ve sonrasında çok açık.”
“Ülkemizin yurtdışı standartlarında girişimler ve girişimcileri daha fazla çıkarabilmesi için katma değerli ürünlere daha fazla odaklanmasının yanı sıra pazarlama konusundaki eksikliğini gidermesi gerek diye düşünüyorum” diyen Emin Gür, Mart 2013 tarihli BT Business “Apps Survey” anketine verilen cevaplara göre bulut teknolojilerini kullanan şirketlerin kazandığı avantajları şöyle sıralıyor:
Bulut işinize nasıl yardımcı olabilir?
- Yüzde 42 Veriye istenilen yerden, istenilen zamanda ve istenilen cihazdan erişim
- Yüzde 20 Ofisten uzak merkezi bir konumdan güvenli veri depolama
- Yüzde 10 Maliyetin azalma potansiyeli
- Yüzde 10 Verilerin güvenli yedeklemesi sayesinde esneklik artışı
- Yüzde 5 Sunucu ve diğer depolama donanımlarına daha az ihtiyaç
- Yüzde 4 Çalışanlar arasında daha iyi işbirliği ve paylaşım imkanı
- Yüzde 3 İşin ihtiyaçlarını karşılayabilecek sınırsız kapasite ve ölçeklenebilirlik
- Yüzde 100 Güncel, bakım gerektirmeyen yazılım
- Yüzde 94 Veriniz üzerinde kontrol ve güvenli depolama
- Yüzde 52 Uzun vadeli ücretlerin ve kurulum ücretlerinin olmaması
- Yüzde 22 Esneklik
- Yüzde 21 Öngörülebilir aylık fatura
- Yüzde 18 Yönetim uygulamaları için kolay kullanılabilir gösterge paneli