e-Defter kullanıcıları 100 bine ulaşacak

0
E-Defter+infografike-Fatura ve e-Defter kullanıcı sayısı 2015 yılı başı itibariyle yaklaşık 20 bine ulaştı. 2015 yılı başına kadar Elektronik Fatura Kayıt Sistemi üzerinden düzenlenen fatura sayısı ise 6 milyarı aştı. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yapılan düzenlemeler ile e-Fatura ve e-Defter uygulamalarının yaygınlaştığına dikkat çeken TÜRKKEP Genel Müdürü Yüksel Samast, Türkiye’deki e-dönüşüm sürecini şu sözleriyle değerlendirdi: “2015-2019 e-Devlet Stratejisi ve Eylem Planı çerçevesinde ilk etapta 20 bin şirket için zorunlu olan e-Fatura’nın ardından, e-Arşiv ve e-Defter gibi uygulamalar hayata geçirilmeye başlandı. 2 yıl içinde e-Fatura uygulamasına kayıtlı kullanıcı sayısının 100 bine, e-Defter uygulamasına geçen mükellef sayısının da 50 bine ulaştırılması öngörülüyor. Bu uygulamalar ile sağlanacak ekonomik katkının 2 milyar TL’ye ulaşacağını tahmin ediliyor. 2015’te E-Fatura ve faturaların elektronik ortamda oluşturulup muhafaza edilmesi ve gerektiğinde elektronik olarak ibraz edilmesini sağlayan e-Arşiv ile birlikte kullanıcı ve fatura sayılarında ciddi bir artış olacak.” E-Fatura gönderimlerinde herhangi bir kargo ücretinin ödenmemesinin, kesilen faturanın tek tıkla alıcısına ulaştırılabiliyor olmasının, kâğıt kullanımındaki gözle görülür düşüşün kurum ve kuruluşlar için önemli avantajlar sağladığını dile getiren Samast, “Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan rapora göre, 2015 yılında, e-Fatura ve e-Arşiv ile sistemde 250 milyon e-fatura dolaşacak. 250 milyon e-fatura, şirketlerin ekonomisine 500 milyon TL’ye yakın tasarruf olarak geri dönecek. 2015 yılında, e-Fatura mükellefi olan 20 bine yakın işletmedeki toplam tasarruf oranı, ayda 20 milyon TL’yi bulacak. E-fatura ve e-defter uygulamasının hemen ardından gelecek e-Arşiv ile birlikte, sistemdeki fatura sayısının yaklaşık 10 kat artış göstermesi bekleniyor.” dedi.

Avea çözümleri ödül peşinde koşacak

0
Avea_labsDünya GSM Birliği (GSMA) 2015 Dünya Mobil Kongresi kapsamında verilecek olan Global Mobil Ödülleri kapsamında 2 ayrı kategoride 2 ayrı ödül için finalde yarışacak olan Avea, iş dünyasının Oscar’ları olarak nitelendirilen Uluslararası Stevie Ödülleri’nde de 8 farklı kategoride birden finale kalarak önemli bir başarıya imza attı. Avea, 2015 Dünya Mobil Kongresi kapsamında dağıtılacak olan Global Mobil Ödülleri’nde “Sesli Adımlar” uygulaması ve “Kayıp Suriyeli Ailelerin Birleştirilmesi” projeleriyle finalde yarışacak olan Avea, Şubat ayı sonunda Las Vegas’ta düzenlenecek olan ve iş dünyasının Oscar’ları olarak bilinen Uluslararası Stevie Ödülleri’nde 8 ayrı kategoride uluslararası derece ve liderlik mücadelesi verecek. Avea’nın 27 Şubat’ta verilecek olan Stevie Ödülleri’nde yarışacağı kategoriler şu şekilde sıralanıyor: Yılın İletişim Merkezi, Yılın Müşteri Hizmetleri Departmanı, Yılın Müşteri Hizmetleri Lideri, Yılın İş Geliştirme Profesyoneli, Yılın Müşteri Hizmetleri Müdürü, Yılın Müşteri Hizmetleri Şikayet Yönetimi Takımı, Müşteri Hizmetlerinde İnovasyon, Müşteri Hizmetlerinde En İyi Teknoloji Kullanımı.

Şirket telefonlarında çöpçatan tehlikesi

0
IBM_datingIBM Güvenlik Birimi tarafından yapılan yeni bir araştırmaya göre en popüler mobil arkadaş bulma uygulamalarının yüzde 60’ından fazlası, kişisel kullanıcı bilgilerini ve kurumsal verileri riske atan, çeşitli internet saldırıları için risk taşıyor. IBM’in, geliştirdiği AppScan Mobile Analyzer aracıyla gerçekleştirilen araştırmasına göre bu uygulamaların birçoğunun (kamera, mikrofon, depolama, GPS konumu ve sanal cüzdan fatura bilgileri gibi) aygıttaki diğer özelliklere de erişimi bulunuyor ve dolayısıyla da güvenlik açıklarıyla birlikte hacker’lar için cazip duruma getiriyor. Araştırmada yer alan kuruluşların hemen hemen yarısındaki çalışanların iş için kullandıkları mobil aygıtlarda, en popüler arkadaş bulma uygulamalarından en az biri kurulu bulunuyor. Pew Araştırma Şirketi’ne göre Amerika’daki her 10 kişiden biri (yaklaşık 31 milyon kişi) bir arkadaşlık sitesine üye ya da arkadaş bulma uygulamasını kullanıyor ve son sekiz yılda internet ortamında tanışarak flört edenlerin sayısı yüzde 66’ya yükseldi. IBM Güvenlik Birimi’nin araştırmacıları bu çalışmada Android mobil platformundaki 41 arkadaş bulma uygulamasından 26’sının orta ya da yüksek düzeyde güvenlik açıkları bulundurduğunu saptadı. Bu analiz; Ekim 2014’te Google Play mağazasında var olan uygulamalar temel alınarak yapıldı. IBM araştırmacıları, bu durumla ilgili işletmelere çeşitli tavsiyelerde de bulunuyor. Dört ana başlıkta toplanan bu maddeler şu şekilde sıralanıyor: Doğru koruma ilkesini benimseme: Kuruluşun güvenliğini korurken çalışanların kendi aygıtlarını kullanmasını sağlamak için mobil tehdit yönetimi (MTM) yetenekleriyle Kurumsal Mobil Yönetimi (EMM) ürünlerinden yararlanmak. Yüklenebilir uygulamaları belirleme: Çalışanların Google Play, iTunes ve kurumsal uygulama mağazası gibi yalnızca yetkili uygulama mağazalarından uygulamalar yüklemesine izin vermek. Eğitim: Üçüncü parti uygulamaları yüklemenin tehlikeleri ve uygulamalara izin verildiğinde bunun ne anlama gelebileceği konusunda çalışanlara eğitim vermek. Olası tehditleri anında gündeme getirme: Bir cihazın tehlikede olduğu saptanırsa ya da kötü niyetli uygulamalar bulunursa anında harekete geçen, akıllı telefonlar ve tabletler için otomatikleştirilmiş ilkeler oluşturmak. Bu, sorun çözülürken kurumsal kaynaklar için koruma sağlar.

Dassault, sistem entegrasyonu alanında öncü

0
3DEXPERIENCE, Dassault Systèmes danışmanlık ve sistem entegrasyon ortaklıkları stratejisini genişlettiğini ve hizmet faaliyetlerini, dünyanın her yerinden müşterilerinin iş yerlerini dönüştürmelerine yardımcı olacak şekilde yeniden konumlandırdığını duyurdu. Bu genişletme, müşterilerinin Dassault Systèmes’in entegre iş ve teknoloji danışmanlığı ekosistemine ayrıcalıklı erişim yoluyla zenginleştirilmiş ve hızlandırılmış değer yaratma taleplerine verilen bir yanıt olacak. 3DEXPERIENCE platformu, müşterileri için yeni değer yarama mekanizmaları üretmek için mühendislik uygulamalarının çok ötesine giden yeni iş deneyimlerinin önünü açıyor. Dassault Systèmes, dijital iş danışmanlığı ve teknoloji hizmetleri içeren güçlü bir global ağın bu değişimde önemli bir rol oynadığını kabul ediyor. Şirket, iş fikrinden 3DEXPERIENCE iş sunumlarına kadar bir müşterinin dönüşümünün tüm unsurları için şirket içi uzmanları ve danışmanlık ve sistem entegrasyon ortaklarıyla birlikte dünya çapında yönetim ve teknoloji danışmanlığı uygulamaları sunacak. Bu uygulamalar her boyuttan ve her coğrafyadaki şirketin yenilikçi çözümlerden, gelişmiş ölçeklendirilebilirlikten ve proje teslimat başarılarından faydalanmasını sağlayacak. Bu yeni hizmet girişiminin bir parçası olarak Dassault Systèmes, Geometric Ltd. ile Hindistan’da, şirketin teslimat ekosistemine verimlilik ve hız katacak global bir hizmet merkezi oluşturdu. Bu yeni alt şirket, 3DEXPERIENCE platformunun her boyuttan proje üzerinde uygulanmasını, yükseltme, geçiş, bakım, destek ve eğitim hizmetleri gibi hizmetlerle geliştirecek.

Siber saldırıların dörtte biri finansal verileri hedefledi

0
Dolandırıcılığa devam eden siber suçlular odaklarını bankalardan ödeme sistemlerine ve çevrimiçi alışveriş sitelerine de yöneltmeye başladılar.
  • Siber suçlular saldırıların yüzde 16,3’ünde ünlü bankaların adlarını kullandı; 2013 yılında banka kimlik avcılığı seviyesi yüzde 22,2 seviyesindeydi
  • Ödeme Sistemleri kategorisinde siber suçlular genellikle Visa card (Ödeme Sistemleri kategorisindeki algılamaların yüzde 31,02’si), PayPal (algılamaların yüzde 30,03’ü) ve American Express (yüzde 24,6) kullanıcılarına ait verileri hedefledi
  • Ünlü çevrimiçi alışveriş sitelerinin adları saldırıların yüzde 7,3’ünde kullanıldı (2013’te yüzde 6,5)
  • Vakaların yüzde 5,1’inde Kaspersky Lab’ın koruma teknolojileri ödeme sistemlerinden söz eden kimlik avı sayfalarınca tetiklendi. Bu oran 2013 yılının oranından 2,4 yüzde puanı yüksek.
  • Mac OS X için Kaspersky Lab güvenlik ürünlerinin tetiklendiği tüm örneklerin yüzde 48,5’ine karşılık gelen Mac sistemlerinde algılanan finansal kimlik avı oranı geçtiğimiz yıla göre 9,6 yüzde puanı arttı.
Türkiye’de kimlik avı saldırılarında en çok bankalar hedef alındı. Yine sosyal ağlar, bloglar, ödeme sistemleri ve telekom şirketleri de bu saldırılarda en çok kullanılan kaynaklar oldu. Kimlik avcılığı, popüler çevrimiçi kaynakları taklit etmek için sahte web sayfaları oluşturarak kullanıcıları bilgilerini (hesap oturum açma bilgileri, parolalar ve diğer kişisel bilgiler) vermeleri için ikna etmek amacıyla siber suçlular tarafından kullanılan bir tür İnternet dolandırıcılığı. Geçtiğimiz yıl tüm kimlik avı saldırılarının arasında finansal kimlik avcılığının oranı, bankacılık kimlik avcılığındaki azalmaya paralel olarak 2013 yılına göre 2,7 oranında azaldı. Aynı zamanda diğer finansal kategorilerdeki kimlik avcılığı hedef sayısı da orantılı olarak arttı. Ödeme Sistemleri kategorisinde siber suçlular genellikle Visa (Ödeme Sistemleri kategorisindeki algılamaların yüzde 31,02’si), PayPal (algılamaların yüzde 30,03’ü) ve American Express (yüzde 24,6) kullanıcılarına ait verileri hedefledi; Ayrıca 2014 yılında, PayPal’dan söz edilen kimlik avı sayfası algılamaların payı 2013 yılına kıyasla 14,09 yüzde puanı azaldı. Amazon, çevrimiçi alışveriş kategorisinde en sık saldırıya uğrayan marka olarak kaldı – bu kategorideki saldırıların yüzde 31,7’sinde Amazon‘un adı verilen kimlik avı sayfaları kullanıldı. Bununla birlikte bu oran, bir önceki yıla göre 29,41 yüzde puanı daha azaldı. Kaspersky Lab uzmanları ayrıca Mac OS X kullanıcılarına karşı finansal kimlik avı saldırılarının oranında da bir artış gördü. Toplamda, Mac için Kaspersky Lab güvenlik ürünleri bulunan bilgisayarlarda algılanan tüm kimlik avı saldırılarının yaklaşık yüzde 48,5’i finansal verileri çalmak üzere tasarlanmıştır. Saldırıların yüzde 29’unda bankaların, yüzde 11,21’inde ödeme sistemlerinin ve yüzde 8,32’sinde çevrimiçi alışveriş sitelerinin adları verildi.

Bilgi Üniversitesi “idLAB”i açtı

0
İstanbul Bilgi Üniversitesi, mühendislik alanındaki eğitim standartlarına artı değer katacak yeni inovatif laboratuvarı “idLAB”i (Innovation and Dream Laboratory) hem öğrencilerinin, hem iş dünyasının kullanımına açtı. 12 Şubat Perşembe günü İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral İstanbul yerleşkesinde düzenlenen törenle açılan “idLAB” ve 3D Laboratuvar, Üstünberk Holding işbirliği ile İstanbul Bilgi Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nin yeni binasında hayata geçirildi. Üniversite bünyesinde yer alan 8 mühendislik bölümünün yanı sıra Bilgisayar Bilimleri ve Matematik Bölümü öğrencilerinin de faydalanabileceği laboratuvarlarda, hayallerini tasarıma dönüştürebilen ve iletişim becerisi yüksek mühendisler yetiştirilecek. İstanbul Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Rifat Sarıcaoğlu, Rektör Prof. Dr. Remzi Sanver, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ata Akın’ın katılımıyla gerçekleşen açılış töreninde, Üstünberk Holding CEO’su Ömer Altun da yer aldı. Bilgi’nin her zaman farklı ve yenilikçi bir vizyona sahip olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Remzi Sanver, “Bilgi’nin ilke ve değerlerinden uzaklaşmadan daha fazla öğrenciye ulaşmayı amaçlıyoruz. Büyük bir heyecanla açılışını gerçekleştirdiğimiz idLAB ve 3D Laboratuvarı ile hayallerini tasarıma dönüştürebilen ve iletişim becerisi yüksek mühendisler yetiştirilecek.” şeklinde konuştu. Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ata Akın idLAB açılışında “Öğrencileri sanayiyle buluşturabilecek bir yaklaşıma ihtiyaç olduğu düşüncesiyle laboratuvarın kurulduğunu dünyayı değiştirecek mühendisler yetiştirmek istediklerini” vurguladı. Üstünberk Holding CEO’su Ömer Altun ise yurt içinde ve yurt dışında rekabetçi, yenilikçi tasarım ve üretimlerin gerçekleştirilmesi için gurur duyacağımız gençlerimizin yetiştirilmesi için İstanbul Bilgi Üniverisitesi’nin verdiği gayretlere teşekkür ederek uzun soluklu bir işbirliğine de atım attıklarını konuşmasında belirtti. BİLGİ sosyal mühendisler yetiştirecek Bugüne kadar alışılagelen “mühendis yetiştirme” biçimlerine BİLGİ’nin “hayat için eğitim” vizyonu ile yenilik katacak olan eğitimlerde, öğrenciler sadece teknik bilgi ve donanım değil; iletişim, tasarım, iş geliştirme, takım çalışması gibi konularda da beceri kazanacak. idLAB, giderek daha disiplinlerarası bir alan haline gelen mühendislikte sadece proje üreten, geliştiren değil; projesini yaratıcı bir tasarımla hayata geçirebilen ve etkin bir iletişimle sunabilen “sosyal mühendisler”in deneysel öğrenimini teşvik eden bir fikir yuvası olarak hizmet verecek. idLAB iş dünyasına da açık olacak Öğrenciler için düzenlenecek bilgi panelleri ve workshopların yanı sıra iş dünyasından uzmanların mentorluk verebileceği İnovasyon ve Hayal Laboratuvarı’nın, şirketlerin projelerinin de çalışabileceği bir alan olması hedefleniyor. idLAB, aynı zamanda sanayi ile işbirliği kurulmasını sağlayacak bir yapı olacak. Böylece, iş dünyasıyla bağımsız projeler yürütülebilecek ve araştırma hedeflerinde sektörel destek sağlanabilecek.

NetApp, 2015’e iddialı girdi

0
NetApp, gerçekleştirdiği basın toplantısında yeni yıla damgasını vuracak teknoloji trendlerine yönelik öngörülerini açıkladı. Teknoloji pazarındaki değişimleri geleceğin BT teknolojileri doğrultusunda değerlendiren NetApp, aynı zamanda Türkiye’deki yerel BT pazarının geleceğine dair vizyonunu da sundu. Yeni performans ve hız odaklı hibrid Flash ürün grubunun yeni üyelerini tanıtan NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı, All-Flash array sistemler arasında bir milisaniyenin altındaki ortalama tepki süresiyle dikkat çeken EF560 ve NetApp E-Serisi’nin en yeni hibrid üyesi E5600‘e ait detayları paylaştı. Bulutta yedekleme ve kurtarma mümkün olacak Yumrukçallı NetApp’ın 80 Milyon Dolarlık SteelStore satın alması ile ilgili olarak “Bulut, yedekleme ve sistem kurtarma pazarındaki en yıkıcı teknolojilerden biri haline geldi. Müşteriler artık her geçen gün veri koruma ve veri yönetimini operasyonlarını nasıl daha iyi çözümler ile birleştirebileceklerini hesap etmeye çalışıyorlar. Ürün portföyümüzü zenginleştiren SteelStore ürün grubu, bu anlamda müşterilerimizin hibrid bulut girişimlerini destekleyecek ve kurumsal verilerini yedekleme ve arşivleme seçeneği olarak onlara bulut depolama entegrasyonu sunacak. yorumunu yaptı.” 2015’in yıkıcı teknolojileri Toplantı sırasında NetApp CTO’su Jay Kidd tarafından açıklanan 2015 öngörülerini de değerlendiren Behçet Yumrukçallı, 2015 teknoloji trendlerinde ilk başta Flash sistemleri masaya yatırdı. Sıkıştırma ve veri tekilleştirmenin hem disklerde hem de Flash sistemlerde kullanılacağını söyleyen Yumrukçallı, tüm depolama mimarilerinin “sıcak” verinin hızına yetişmek için Flash sistemleri bünyesine katacağını aktardı. Yumrukçallı, yalnızca Flash ile çalışıp diğer Hibrid Flash/Disk array’ler ile entegrasyon kurmayan mimarilerin, güvenli ve güvenilir bir depolama sistemi altyapısı oluşturmadıkları için BT dünyasında rağbet görmeyeceğinin de altını çizdi.

Teknolojiyi bilen personel arayan şehirler

1
angry-employee-sinirli-calisanBrookings tarafından hazırlanan 88 sayfalık America’s Advanced Industries adlı rapora göre Amerika’nın teknoloji bağlantılı 50 iş kolu, ülkenin inovatif, düzenli ve kapsamlı örneklerinin başını çekiyor. Bunlar arasında ise otomobil üretimi, bilgisayar yazılımı, enerji ve benzeri başlıklar mevcut. Ülke geneline bakıldığında en büyük yüz merkez, ABD’nin ileri endüstri iş kollarındaki yüzde 70’lik kısmı kapsıyor. San Jose yüzde 30’luk iş gücü payını elinde tutarken, Seattle’da bu oran yüzde 16 olarak görülüyor. Diğer veriler ise Wichita (15.5), Detroit (14.8), veSan Francisco (14.0) şeklinde. Öte yandan 24 büyük merkez en az 10 bin ileri endüstri işini kaybederken, başı Los Angeles, New York, Chicago, Cleveland, Rochester ve New York çekiyor. Son olarak en büyük 100 ABD metropolü bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) mezunu genç nüfus (20 ile 34 yaş arası) Finlandiya’nın sahip olduğu toplam miktarı geride bırakıyor. Boston, San Jose, Raleigh, ve Provo başı çeken isimler oluyor. Ancak 33 büyük ABD metropolü ise STEM mezunu çalışan kitlesi açısından İspanya’nın ardından geliyor. Bu kentler ise Phoenix, Las Vegas, Miami, Dallas, Detroit, Houston, ve Kansas City olarak not düşülüyor.

İnternette Çin ve Rusya’nın gücü artıyor

0
Amerika her ne kadar online medya ve eğlence sektöründe 1 numara olarak yoluna devam etse de, Çin, Hindistan, Rusya ve Meksika gibi ülkeler de bu konuda elini güçlendirmeye başlayan ülkeler arasına katılıyor. Ernst&Young’ın raporuna göre internet penetrasyon oranı bu isimler sayesinde yükselişe geçecek. 2016’da 2 milyar genişbant bağlantısı ve 2014 ile 2018 arasındaki dönemde iki katı akıllı telefon satışı da öngörülüyor. Çin güçlenmekte olan online medya pazarında tam tamına 500 milyon kablosuz genişbant bağlantısına sahip olacak (2016) diyen araştırma, işin çok daha ileri seviyelere taşınacağını da belirtiyor. Örneğin Facebook ve Google gibi iki ABD devi bu ülkede sınırlı kullanımda ya da yasaklı. Bu da yerel markalar için muazzam bir yükseliş fırsatı sunuyor. Bir diğer yandan Hindistan da online medya şirketlerinin sınırlı akıllı telefon ve genişbant penetrasyonu yüzünden sıkıntı çektiği biliniyor. Ernst&Young’a göre yakın dönemde diğer gelişmekte olan pazarlara oranla, bu gibi sebepler yüzünden Hindistan bu alanda kolay kolay güçlenemeyecek. Rusya ise hem genişbant hizmetleri hem de akıllı telefonlar penetrasyon oranlarıyla dikkat çekerken, Çin’de olduğu gibi bazı engellemeler ile öne çıkıyor. Ancak bu durum ülkenin pazardaki imajına zarar verebiliyor. Son olarak Meksika, dolandırıcılık gibi sebepler ile bu alanda bocalıyor. Medya ve eğlence markalarının bu nedenle daha yüksek risk taşıdığını belirten Ernst&Young’ın raporu, buna rağmen ülkedeki kişi başına düşen harcama oranının 11 bin doları bulduğunu ekliyor.

Otomobil firmalarının frekans savaşı

1
V2VAmerika Birleşik Devletleri meclisi ABD yasama organları, acele edildiği eleştirilerine maruz kaldığı bir kararla, 5.9 GHz frekans bandının ticari Wi-Fi için kullanılabilir olmasını istiyor. Bu sayede akıllı cihazlar çok daha hızlı bir biçimde bağlantıya kavuşabilecek. Ancak diğer yandan otomotiv endüstrisinin önde gelen isimleri de aynı frekans bandını kullandığı için hükümetten bu girişimi durdurmasını talep ediyor. Otomotivciler, 5850-5925 MHz bantlarını kullanarak yollardaki araçlarının özel ağa bağlanabilmesini ve birbirleri ile iletişime geçmelerini istiyor. Böylece ilk akıllı trafik ağının da temelinin atılması söz konusu olacak. Araçtan araca iletişim hedefi aslında Obama yönetiminin de isteklerin arasında yer alıyor ancak büyük markaların bahsi edilen bantların kullanımı ile ilgili endişeleri durumu zora sokuyor. Kısaca V2V (Vehicle 2 Vehicle) olarak adlandırılan bu teknoloji, otonom sürüşe sahip sürücüsüz otomobillerin yollara çıkışını da hızlandıracak. Gigaom.com’daki habere göre Amerikan senatörlerinden Marco Rubio ve Cory Booker, “Wi-Fi Innovasyon Act” mevzuatını tekrar gündeme getirerek, ABD Federal İletişim Komisyonu FCC’nin bu konudaki araştırmalarını daha genişletmesini ve hatta Wi-Fi ile düşük gelirli bölgelerdeki internet kullanımını nasıl yükseltebileceklerini bilmek istiyor. Otomotiv sektörü temsilcileri ise bu mevzuatın geri çekilmesini talep ediyor, aksi takdirde paylaşımlı frekansların ileride akıllı araç ağı için tehlikeli olabileceğine dikkat çekiyor.

2019’da giyilebilir cihaz sayısı 600 milyona yaklaşacak

0
Cisco_MobilCihazRaporu2014 – 2019 yılları arasını kapsayan Görsel Ağ Endeksi Global Mobil Veri Trafik Tahmini Raporu‘nu açıklayan Cisco, önümüzdeki 5 yıl içinde mobil veri trafiğinin 10 kat artmasını öngörüyor. Rapora göre 2014 yılı verilerine göre mobil veri trafiğinin yüzde 88’i akıllı cihazlar yoluyla üretilirken, 2019’da bu oranın yüzde 97’ye çıkması bekleniyor. Rapordaki beklentilere göre önümüzdeki dönemde mobil trafik artışını tetikleyecek en büyük etkenler; daha güçlü mobil cihazlar, makineden makineye (M2M) bağlantılar ve daha hızlı hücre şebekelerine yaygın erişim olacak. Cisco’nun küresel veri trafik tahmini 2019 yılı itibari ile dünyadaki giyilebilir cihaz sayısının 5 kat artarak 109 milyondan 578 milyona çıkacağını, bu büyümenin, giyilebilir cihazlardan geçen mobil trafiği 2019 yılına dek 18 kat artıracağı belirtiliyor. Akıllı trafik trendindeki artışı mercek altına alan rapora göre bu trendi destekleyen temel faktörler; tüm dünyada temel özelliklere sahip telefonlardan akıllı telefonlara geçiş, tablet kullanımında devam eden artış, tablet benzeri özelliklerle yeniden dirilen dizüstü bilgisayarlar ve artan M2M uygulamaları olarak görülüyor. Mobil ağ tarafında ise 2017 yılında -bağlantı paylaşımı açısından- 3G’nin 2G’yi geçmesi ve hücresel teknoloji olması bekleniyor. 2019 yılında ise 3G ağları global mobil cihaz ve bağlantıların yüzde 44’ünü, 4G ağları ise yüzde 26’sını destekleyecek. Türkiye’nin de olduğu bölgede 14 kat büyüme bekleniyor Cisco Mobil Görsel Ağ Endeksi tahminine göre Türkiye’nin de içinde bulunduğu Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nde mobil veri trafiğinin 2014 – 2019 yılları arasında yüzde 71’lik büyüme oranı ile 14 kat artması bekleniyor. Raporda bölgeye ait diğer tahminler ise şöyle sıralanıyor: · 2019 yılı itibari ile mobil veri trafiği aylık 3,5 eksabayt’a çıkacak. (874 milyon DVD’nin içindeki veriye eşit) 2014 yılında bu rakam 242,3 petabayt olmuştu. · 2014- 2019 yılları arasında bölgede mobil veri trafiği sabit IP trafiğinin 3 katı daha hızlı artacak. · 2019 yılında bölgedeki mobil veri trafiği, toplam trafiğin (mobil ve sabit) yüzde 26’sını oluşturacak. (2014 yılı yüzdesi yüzde 5) · 2019 yılında mobil veri trafiği on yıl öncesinin (2009) hacmine göre 962 kat daha fazla olacak. · Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nde mobil bağlantıların yüzde 58’i akıllı bağlantı olacak. 2014 yılında bu rakam yüzde 18’di. · Bölgedeki mobil veri trafiğinin yüzde 96’sı ‘akıllı’ trafik olacak. 2014 yılında bu oran yüzde 77’ydi. · 2019 yılında kullanıcı başına mobil trafik, aylık 8,299 megabayt’a ulaşacak. 2014 yılında kullanıcı başına aylık mobil trafik 627 megabayt’tı ( yıllık bileşik büyüme oranı yüzde 67).
İnfografiğin tamamı için görsele tıklayın...
İnfografiğin tamamı için görsele tıklayın…
Video, mobil trafiğin yüzde 70’ini oluşturacak Orta ve Doğru Avrupa’da 2014 yılında bölge nüfusunun yüzde 79’u (381.1 milyon) mobil kullanıcıydı. 2013 yılında ise bölgede 365.9 milyon mobil kullanıcı vardı (toplam nüfusun yüzde 76’sı). 2019 yılında ise bölgedeki mobil kullanıcı sayısının 407.2 milyon olması bekleniyor. Buna göre 2019 yılında toplam bölge nüfusunun yüzde 84’ü mobil cihaz kullanacak. Raporda yer alan video rakamları da oldukça çarpıcı. Buna göre Türkiye’nin de içinde bulunduğu Orta ve Doğru Avrupa Bölgesi’nde 2019 yılında video, toplam mobil veri trafiğinin yüzde 70’ini oluşturacak. 2014 sonunda videonun tüm mobil veri trafiğine oranı yüzde 50’ydi. Raporun diğer detayları arasında giyilebilir teknoloji sınıfındaki cihazlara da vurgu yapılıyor. Buna göre giyilebilir cihaz sayısının 5 kat artacağı öngörülüyor. Rapora göre bu, 2019’da çoğunluğu Kuzey Amerika ve Pasifik Asya’da olmak üzere 578 milyon cihaz anlamına geliyor.

Nitelikli bilişimci ihtiyacı Metric Akademi ile karşılanıyor

0
Metric_GokhanAriksoy
METRIC Genel Müdürü Gökhan Arıksoy
İş zekâsı ve iş analitiği konusundaki Türkiye’deki en büyük SAP iş ortaklarından biri olan Metric’in Genel Müdürü Gökhan Arıksoy, Türkiye’deki SAP pazar payının dünya ortalamasının yaklaşık 2 katı olduğunu ifade eden Arıksoy, ancak Türkiye’deki eğitimli ve kalifiye insan kaynağı yetersizliğinin büyüme yolunda önemli bir engel olduğunu ifade ediyor. Gökhan Arıksoy, Metric Akademi programlarını kendi insan kaynaklarını yetiştirmek için tasarladıklarını belirtiyor. Her yıl Yönetim Bilişim Sistemleri, Enformatik, Mühendislik, Matematik ve İstatistik gibi bölümlerden çok sayıda gence Metric Akademi kapsamında eğitim ve iş fırsatları tanınıyor. Türkiye’den bir bilişim teknolojileri markası çıkmasını istediklerini vurgulayan Gökhan Arıksoy, bunun için geçen sene TÜBİTAK ile iki Ar-Ge projesi başlattıklarını belirtiyor: “Bu sene yine TÜBİTAK’la birlikte bunların ikinci fazlarını yapacağız. Yazılım geliştirme ekibimizi daha güçlü bir hale getireceğiz ve iki katına çıkaracağız. Yani 140-150 kişilik ekibimizin yüzde 20’si tamamen Ar-Ge projeleri üzerinde çalışacak. Önümüzdeki sene bazı uluslararası müşterilerimizin yaygınlaştırma projeleri kapsamında ortak belirlenen yabancı ülkelerde faaliyetlerde bulunma planlarımız var.” Akademi’den mezun olanlar Metric kadrosuna katılıyor Aktif şekilde uygulanan ve iyi sonuçlar veren Metric Akademi kapsamında gençlere Ar-Ge ve teknoloji eğitimleri veriliyor ve her 50 kişiden yaklaşık 10 kişi mezun olur olmaz Metric kadrosuna katılıyor. Gökhan Arıksoy Metric Akademi’yi şöyle anlatıyor: “Önce gençlere yönelik bir ilan açıyoruz. Tüm üniversitelerin Yönetim Bilişim Sistemleri, Enformatik, Mühendislik, Matematik ve İstatistik gibi pek çok bölümünden başvurular alıyoruz. Başvuruları topladıktan sonra, yılda iki kere öğrencilerin bize sorular sordukları bir toplantı yapıyor, yaklaşık 15-20 kişilik gruplara “Metric kimdir ve ne yapar?“ı anlatıyoruz. Ardından mezun olmaya yakın olan kişileri Metric Akademi programı içine katıyoruz. Programa kattığımız arkadaşlar bize bir süre danışmanlık hizmetleri sırasında eşlik ediyorlar. Müşteriye gidildiğinde  nasıl sunum yapılması gerektiği gibi beceriler kazandıran eğitimlerin yanında ETL, SQL, Java, BusinessObjects, HANA, Sybase IQ teknolojileriyle ilgili eğitimler yapıyoruz. Bu paket programın sonunda belli bir aşamaya gelmiş olan arkadaşları mezuniyet sonrası döneme hazırlayıp mezun olduktan sonra şirket içerisinde konumlandırıyoruz. Her 20 kişilik gruptan yaklaşık 4-5 kişiyi akademi programı kapsamında bünyemize katıyoruz. Böylece mezuniyet öncesinde öğrencilerin hem teknoloji know-how’larının artmasına, hem de profesyonel hayata geçiş yapmalarına yardımcı oluyoruz.”

Kliksa, e-ticaretin yörüngesini değiştirmeyi amaçlıyor

0
Kliksa Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ve Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer
Kliksa Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ve Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer
Düzenlenen basın toplantıda konuşan Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer, Kliksa’nın bir atılım yılı olarak geçirdiği 2014’ten sonra 2015’in e-ticaret sektörünün yörüngesini değiştirme yılı olacağını söyledi. Sabancı Topluluğu’nun diğer sektörlerdeki gibi online alışverişte de lider olacağını vurgulayan Haluk Dinçer, “Sabancı Topluluğu’nun perakendedeki gücüyle e-ticaret sektöründe liderliğe ilerliyoruz. Kliksa olarak, doğru adımlarla ve “Sağlıklı Büyüme” hedefiyle, sektörü de büyütmeyi amaçlıyoruz.” dedi. E-ticaretin yörüngesini değiştirecek felsefenin “Sağlıklı Büyüme” olduğunu vurgulayan Kliksa’nın Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ise, “Kliksa’nın sağlıklı büyüme felsefesinin en önemli itici güçlerini ‘koşulsuz müşteri memnuniyeti’, ‘ölçüm’, ‘teknoloji’, ‘yaratıcı ve yenilikçi düşünce’ ve ‘yetkin insan kıymetleri’ oluşturuyor.” dedi. Safkan sözlerine şöyle devam etti: “Perakende sektörünün 1.5-2 katı büyüyen e-perakende sektörünün penetrasyon oranı henüz daha düşük olduğundan, sektör büyümek için daha geniş bir alana sahip. Bu durum, internet kullanım oranlarının da sürekli artmasıyla, sektör için hesapsız büyüme tehlikesini taşıyor. Kliksa olarak, sadece ciroya odaklanan, uzun vadeli olmayan hesapsız büyüme stratejisinden hep uzak durduk. Merdivenleri koşarak çıkarken her basamağa sağlam basmak istiyoruz. Uzun vadeli perspektifi hiçbir zaman gözden kaçırmıyoruz. Bu sağlıklı büyüme anlayışımızla, e-ticaret sektörünün yörüngesini değiştireceğiz.” dedi. “Gelecek 5 yılda 240 milyon TL yatırım yapmayı hedefliyoruz” Dünyanın önemli e-ticaret platformlarından biri olmak için yatırımın önemini vurgulayan Nevgül Bilsel Safkan, “Türkiye’nin Amazon’u olma hedefi doğrultusunda ilerlerken; teknolojiye, markamıza ve müşteri hizmetlerine toplam 55 milyon TL yatırım yaptık. Liderliğe giden yolda çalışmalarımız ve yatırımlarımız sürecek. Yol haritamız uyarınca gelecek 5 yılda 240 milyon TL yatırım yapmayı hedefliyoruz.” dedi. Kliksa Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ile daha önce yaptığımız röportajı bu linkten izleyebilirsiniz.

Ttec, Mobil Dünya Kongresi’nde Türkiye’yi temsil edecek

1
Ttec2-5 Mart tarihleri arasında Barselona’da düzenlenecek olan Mobil Dünya Kongresi’nin sektör için büyük bir öneme sahip olduğunun altını çizen Tesan İletişim Pazarlama Yöneticisi Merve Yiğit; “Ttec markamızla dünya devleri ile aynı alanda buluşacağımız için çok heyecanlıyız. Bunun yanı sıra fuara katılan ilk Türk mobil aksesuar markası olduğumuz için de gurur duyuyoruz. Ttec olarak 2015’i globalleşme yılı olarak belirledik. Bu kongre ile beraber Ttec’in tüm mobil aksesuarlarını dünyaya tanıtmayı ve markamızı bir adım öteye taşıyabilecek yeni iş bağlantıları kurmayı hedefliyoruz.” dedi. Bu yıl ‘İnovasyonun Kıyısı‘ mottosuyla gerçekleştirilecek Mobil Dünya Kongresi, mobil teknoloji devlerinin en yeni ürünlerini görücüye çıkardığı fuar olarak biliniyor. Geçtiğimiz yıl 1.800’ün üzerinde şirketin katılımcı olarak yer aldığı kongre, 200’ün üzerine ülkeden 85 binin üzerinde ziyaretçi ağırlamıştı.

Depolama teknolojileri Flash’la hızlanıyor

0
EMC Türkiye Sistem Mühendisliği Yöneticisi Fırat Öztürk ile depolama teknolojileri alanındaki son yenilikleri ve gittikçe yaygınlaşan Flash teknolojisinin geldiği noktayı konuştuk. Flash teknolojilerinin maliyetlerinin giderek düştüğüne dikkat çeken Öztürk, bununla birlikte farklı ölçekteki ihtiyaçlara hitap eden değişen Flash teknolojileri hakkında bilgi verdi.

Geleceğin şehirleri böyle görünecek

0
Reinvent_ParisSeul merkezli mimar ve tasarımcı gruplarından oluşan Planning Korea, Paris’in gelecekte nasıl bir şehir olması için yürütülen “Reinvent Paris” projesi için hazırladığı çalışmayla dikkatleri üzerine çekti. Fransa’nın gözbebeği olarak görülen Paris’in 23 farklı bölümü üzerinden yürütülen konsept çalışmalarında L’air Nouveau de Paris adlı başlık dikkatleri çekiyor. Bu konseptin anlamı ise yaklaşık olarak “Paris’in Yeni Havası” şeklinde. Tasarım geliştirme sürecinde referans alınan formlar arasında ise kompleks mikroorganizmalar bulunuyor. Doğadan alınan ve su birikintileri gibi örneklerde rastlanan bu organizmaların ilgi çekici şekillerini esas alan tasarımcılar, her bir mekanın bir diğeri ile bağlantılı olduğu, ayrı ayrı gözüken ancak tekil bir anlayışı tercih etmiş. Designboom tarafından duyurulan çalışmada direkt zeminden başlayan, alışılagelmiş kutu tasarım yerine bir çiçeği andıran bir tasarım hazırlanmış. Yaşam alanına zeminden asansörle çıkılırken, normalde bina zemininin kapladığı alan da böylece minimuma indirilmiş. Reinvent Paris projesi ilk olarak geçen Kasım ayında Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo tarafından duyurulmuştu. Proje, 2020’de Paris’in daha çevre dostu bir yapıyla nasıl ideal bir kentsel dönüşüme uğraması gerektiğini tespt etmeyi de amaçlıyor.

Nesnelerin interneti için güvenlik vakti

0
IoT_GenericAmerikalı yasama organları hızla gelişmekte olan Internet of Things (Nesnelerin İnterneti) akımının izlediği yolu inceliyor. Teknolojinin gelişimini arzu etmekle birlikte, oluşacak güvenlik tehditleri üzerine ciddi çalışmalar gerçekleştiriliyor. Hükümetin bu konudaki görevi ne olabilir ve kullanıcı verilerinin güvenliği nasıl sağlanır soruları hakkında çalışmalar yürütülürken; Beyaz Saray yaptığı duyuru ile Nesnelerin İnterneti ile ilgilenecek özel bir grubun kurulduğunu müjdeledi. Cisco Systems yetkilileri, tabletlerden akıllı telefonlara, endüstriyel sistemlerden, otomobil, ev araçları ve güvenlik sistemlerine kadar geniş bir ağın Nesnelerin İnterneti ile buluştuğunu, geçen yıla oranla 2015’te 25 milyar adetlik artışın olacağını belirtiyor. Bu sayının 2020’de 50 milyar adede yükselmesi bekleniyor. Farklı analistler ise bu pazarın on yıllık süreçte 7 trilyon dolar ile 9 trilyon dolar arasında bir total değere kavuşacağını öngörüyor. Dünyanın önde gelen isimleri Nesnelerin İnterneti’nin yükselişe geçişiyle birlikte gelecek olan ve hayatın her alanına sirayet edecek artıların farkında olduklarını belirtirken, iş dünyasının da bundan nasibini alacağını dile getiriyorlar. Hatta Cisco yetkililerine göre dünya genelinde bu alandan doğacak ticari gelir oranı 19 trilyon dolara ulaşacak. Öte yandan güvenlik uzmanları da bu olumlu gelişmenin bir de ürkütücü yüzü olduğunu hatırlatıyor. Milyarlarca cihazın birbirine bağlanması ile güvenlik konusunun iyice ciddiye bineceğini belirten uzmanlar, siber-suçlulara gün doğacağını ekliyor. ABD Federal Ticaret Komisyonu FTC’nin Ocak 2015 tarihli güncellenen raporu da bu konulara dikkat çekerken, yeni yasaların hazırlanma sürecinde daha detaylı düşünülmesi gerektiği ve hatta Nesnelerin İnterneti ürünü olarak kabul edilecek cihazları geliştirenlerin de daha dikkatli olması gerektiğine vurgu yapıyor.

Amerika’daki en iyi 25 iş

0
community-employeeGlassdoor’un paylaştığı verilere göre Amerika’da 2015 yılının en iyi 25 işinden 7’si doğrudan teknoloji sektörü ile ilgili. Araştırmaya göre şu günlerde 104 bin 828 yazılım mühendisi için ihtiyaç mevcut ve ortalama maaş miktarı ise yıllık 98 bin 074 dolar seviyesinde. İlgili meslek dalı Glassdoor’un puanlama sisteminden 4.6 alırken, birinci sırada ise 4.8 puan ile doktor asistanlığı bulunuyor. 25 meslek arasında teknoloji dünyası yazılım mühendisi dışında farklı alanlardaki uzmanlıklarla yer alıyor. Bunlar puan sıralamasına göre veribankası yöneticisi, veri analiz uzmanı, yazılım mimarisi uzmanı, ağ mühendisi, BT proje yöneticisi ile mobil uygulama geliştiricisi olarak sıralanıyor. Listenin ilk 10’undaki teknoloji dışı mesleklere bakıldığında ise üçüncü sırada iş geliştirme yöneticisi bulunurken, insan kaynakları yöneticisi, finans müdürü ve pazarlama müdürü takip eden meslekler olarak sıralanıyor.

Kullanıcı deneyimi uzmanları İstanbul’da buluşuyor

0
UXAliveUserspots, kullanıcı deneyimi (UX) tasarımını tüm yönleriyle kucaklayan geniş perspektifli bir konferans düzenliyor. 13-14 Mayıs 2015 tarihlerinde İstanbul Wyndham Grand Levent’te gerçekleşecek olan organizasyon ‘ExperienceEverywhere’ ana temasına sahip olacak. MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) bölgesinin ilk ve en büyük UX Alive organizasyonu olacak konferansta Omnichannel, finans, e-ticaret, mobil, dijital medya, içerik, startup ve UX metodolojisi üzerine konuşmalar ve workshop’lar düzenlenecek. Kullanıcı deneyimi neler kazandırıyor? “Kullanıcı Deneyimi Tasarımı” ve “Kullanılabilirlik” konularında konuşmalar yapmak ve deneyimlerini paylaşmak için dünyanın önde gelen ödüllü tasarımcıları İstanbul’a gelecek. Konferansta, kullanıcı deneyimi ekiplerinin organizasyonlar içerisinde nasıl konumlandırılacağına dair fikirler, kullanıcı deneyiminin markalara neler kazandırdığı gibi konular sektörün önde gelen tasarımcıları tarafından anlatılacak. Bunun yanı sıra, arayüz tasarımı, deneyim tasarımı, kullanıcı araştırmaları, pazarlama ve yazılımda deneyim tasarımının önemi, servis tasarımı gibi yenilikçi birçok konu üzerinde konusunda uzman kişiler tarafından workshoplar gerçekleştirilecek. Konferansta, gerçekleştirdikleri her yenilikçi hamle ile online deneyimi şekillendiren Facebook ve Google’dan önemli isimler deneyimlerini paylaşacak. Bu isimlere ek olarak, Apple, Uber, Disney ve CNN gibi büyük firmalara içerik stratejisi, pazarlama iletişimi ve dijital üretimler konularında danışmanlık hizmeti sunan Ashwin Sodhi, CXPartners’in kurucusu Giles Colborn, endüstriyel tasarımcı ve prestijli ödüllerin sahibi Job Jansweijer, Baymard Enstitüsü’nün kurucu ortağı ve e-ticaret raporlamasının ünlü ismi Christian Holst ve müşteri deneyimi ile dönüşüm oranı optimizasyonu konusunda uzman Optimizely Genel Müdürü Matt Althauser konferansta konuşmacı olacak. Kayıtları başlayan konferansa ait tüm detaylara uxalive.com adresinden ulaşılabiliyor.