Techinside Google News
Ana Sayfa Blog Sayfa 1783

Media Markt’tan e-atık duyarlılığı

3

Media Markt, çevreye verilen zararı en aza indirmeyi hedeflediği e-atık uygulamasıyla mağazalarında toplanan pil, toner, floresan ve CD gibi kullanılmış ürünleri geri dönüşüme kazandırıyor. Bilgilendirici broşürlerle müşterilerini bilinçlendiren Media Markt, ayrıştırılmış toplama yöntemiyle topladığı atık parçaları, diğer elektronik cihazların yapımında kullanmanın yanı sıra ekonomiye de katkı sağlıyor .

Çevreye karşı duyarlı davranarak toplumda bilinç yaratmanın gelecek açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken ve bu doğrultuda başlattıkları e-atık projesine değinen Media Markt CEO’su Bülent Gürcan; “2009 yılında başlattığımız elektronik atık toplama projemiz ile her mağazamızda belli büyüklüklerde üniteler yerleştirerek elektronik atıkların burada birikmesini sağlıyoruz. Müşterilerimiz tarafından ünitelere geri dönüştürülmesi amacıyla bırakılan telefon, beyaz eşya, televizyon, DVD gibi ürünlerin tehlikeli kısımlarını aldırarak tekrar kullanılabilir hale getiriyoruz” dedi. 2013 yılında toplam 21 ton, 2014 Haziran ayından bu yana ise 2,5 ton atık toplandığına değinen Gürcan “Elektronik atıklarla ilgili müşterilerimizi teşvik etmek ve bu işi sahiplendiğimizi göstermek amacıyla e-atık getiren müşterilerimize teşekkür sertifikası veriyoruz. Bunun yanı sıra mağazalarımızdaki “Eve teslimat” sistemiyle, müşteri adresinde ürün teslimi sırasında talep doğrultusunda, eski ürünleri alarak geri dönüşüme kazandırabiliyoruz” dedi.

İstanbul taksileri dünya standardına taşınıyor

1

İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İSPARK, İstanbul’daki tüm taksilerin çağrı merkezi ile entegrasyon projesini uygulamaya geçiyor. Konuyla ilgili İstanbul’daki 18 bin taksinin tüm teknolojik donanımı, alt-yapı değişikliği ve hizmetleri için yapılan ihaleyi kazanan, Bir Amerikan teknoloji şirketi olan VeriFone, dünyada 92 şehirde kullanılan taksi sistemini İstanbul’da İSTAKSİ çatısı altında hayata geçirecektir.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İSPARK, İstanbul’daki tüm taksilerin “çağrı merkezi ile entegrasyon projesini” uygulamaya alıyor. İSTAKSİ taksi yolculuğunu gerek sürücü gerekse yolcu için bambaşka bir boyuta taşıyor.

İSTAKSİ Projesi’nin sadece yolcular değil, taksici esnafı ve taksiciler için de çığır açacak bir uygulama olduğunu söyleyen İSTAKSİ yetkilileri projenin faydalarını şu şekilde özetliyorlar: Bir dünya kenti olan İstanbul’un dünyanın diğer dev kentlerindeki uygulamalardan birine kavuşması bizim için büyük bir gurur kaynağıdır. İSTAKSİ projesi ile artık taksiler boş gezmeyecek. Artık hem temsilcilerimiz hem de yolcularımız güvenli bir yolculuk yapacaklar. Ayrıca yollarda taksi beklemeye de artık bir son verilmiş olacak. Yolcularımız istedikleri yöne istedikleri yere, istedikleri zaman taksi bulabilecekler.

Panik butonu ile hem taksici hem de yolcu güvende
Tüm sistemin bir taksi çağrı merkezi sistemi ile yönetileceğini belirten İSTAKSİ yetkilileri, böylece taksicilerin yolcu aramaktan dolayı oluşan maliyetlerinin de azalacağının altını çizdiler.

Kurumlara özel yeni portföy

0

İşyükleri sürekli artıyor, BT kaynakları giderek daha da azalıyor; kurumların en üst düzeyde güvenilirlik, verimlilik ve otomasyon ihtiyaçları ise tırmanıyor. Artırılmış güvenlik, güvenilirlik ve verimlilik düzeyleriyle yeni IBM sunucuları, bilgi teknolojleri altyapısından bulut bilişime, büyük verilere ve analitiğe kadar çeşitli kurumsal işyüklerini ve bilgi işlem ortamlarını destekleyen yerleşik  güvenlik, verimlilik ve güvenilirlikle yüksek performansı bir araya getiriyor. Bu portföy, müşterilerin veri merkezinde ve ofiste karşılaştıkları zorluklara yanıt verebilmeleri için üst düzeyde yapılandırılabilen, rack ve tower sunucu modellerini, pureflex sistemleri, ‘blade’leri ve entegre sistemleri içeriyor.

Kurumlar, bilgi teknolojileri altyapılarındaki gittikçe sofistike ve kapsamlı hale gelen saldırılarla uğraşırken diğer yandan da zorlu işyüklerini karşılayabilmelidir. IBM’in uzun yıllara dayanan inovasyon yetenekleriyle örtüşerek tasarlanan yeni M5 sunucuları da bu noktada, ihtiyaç duyulan kurumsal uygulamaları yüksek güvenlik, verimlilik ve güvenilirlikle destekliyor.

System x’teki inovasyonların yanı sıra yeni IBM sunucuları, sektör standartları açısından en yeni teknolojik özellikleri (Intel’in yeni Xeon E5-2600 v3 işlemcileri, 1,5 terabyte’a kadar daha hızlı ve enerji tasarruflu TruDDR4 belleği) de barındırıyor.

Buna ek olarak IBM, kurumsal uygulamaları bulut ortamına taşımayı ve genel anlamda verimlilik, güvenilirlik ve performans iyileştirilmesine yardımcı olmak için tasarlanan kurumsal çözümler serisini de duyurdu.

IBM’in yeni ve tümü işyükü odaklı bu çözümleri, sektörün önde gelen yazılım sağlayıcılarıyla yapılan işbirliğinden de faydalanarak, değer sağlayacak şekilde tasarlandı. Bu çözümler, müşterilerin daha iyi iş sonuçları elde etmesine yardımcı olan performans, ölçeklenebilirlik ve güvenilirlik gibi özelliklerle öne çıkıyor.

Tayvanlı markalar İstanbul’da buluşuyor

0

İstinye Park’ta 19-23 Eylül tarihlerinde düzenlenecek olan “Taiwan Excellence Günleri” ünlü manken ve sunucu Özge Ulusoy ile sempatikliği ile herkesin sevgilisi haline gelen eski futbolcu Pascal Nouma’nın katıldığı teknoloji defilesinin yer aldığı görkemli bir törenle açıldı.  Tayvan Ekonomi Bakanlığı’na bağlı Tayvan Dış Ticaret Ofisi (BOFT) girişimi olarak, Tayvan Dış Ticaret Geliştirme Kurulu (TAITRA) tarafından gerçekleştirilen etkinliğin açılışına, Tayvan Türkiye Büyükelçisi Yaser Cheng, Tayvan Ticaret Merkezi Türkiye Direktörü Patty Yen, Tayvan Ekonomik ve Kültürel Misyonu Ekonomi Bölümü Direktörü  Philip J.P. Fan,  Tayvan Türkiye Ticaret Odası Başkan Yardımcısı  Gema Wang, Acer Ülke Müdürü Sinan Kender, Asus Ülke Müdürü Kevin Li, D-Link Ülke Müdürü Harun Sönmez, HTC Ülke Müdürü Canan Taşar ve Zyxel Ülke Müdürü Vefa Tarhan yaptı. Açılışa, İstanbul Ticaret Odası Başkan (İTO) Yardımcısı Dursun Topçu da katıldı.

Türkiye’de Tayvan markalarına yönelik tüketici farkındalığını artırmak için düzenlenen etkinlikteki tüm katılımcı firmalar, Taiwan Excellence Ödülü’nü kazanarak uluslararası standartta mükemmelliğini kanıtlayan markalarını sergiliyor. İstinye Park’ta 5 gün boyunca, Asus, Acer, HTC gibi dünya çapındaki teknoloji markaları ile bilgi ve iletişim teknolojileri, ev aletleri ve spor ile eğlence ürünlerinin de arasında bulunduğu ‘Taiwan Excellence Ödülü’ alan 43 Tayvanlı marka, 100’den fazla ürünü Türk yatırımcısı ve tüketicisiyle buluşuyor.

TechInside Podcast – Bölüm 9

1

[soundcloud url=”https://api.soundcloud.com/tracks/168442883″ params=”auto_play=false&hide_related=true&show_comments=false&show_user=true&show_reposts=false&visual=false” width=”100%” height=”100″ iframe=”true” /]

Bu hafta ele aldığımız başlıklar;

– TechInside basılı dergimiz çıktı. Gördünüz mü?
– Mobil teknolojiler bankacılığı değiştiriyor
– FBI’ın yetkileri ABD sınırları dışına çıkıyor
– Google’ın sizi sevmesi için dikkat etmeniz gerekenler
– Microsoft Minecraft’ı neden satın aldı?

iTunes üzerinde Podcast yayınlarımıza buradan abone olabilirsiniz.

E-ticarette taşlar yerine oturuyor

1

Asseco SEE Grup Yöneticisi Burak Kutlu ile yürürlüğe giren 6493 sayılı kanun ve e-ticaret üzerine konuştuk.

TÜBİSAD, bakanı Işık’ı ziyaret etti

0

Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD), Türkiye’nin 2023 hedeflerini yakalayacak gerekli ekonomik büyümeyi sağlamak için Bilgi ve İletişim Teknolojileri sektörünün büyüme stratejisinin ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilmesinin şart olduğunu belirterek tüm toplum tarafından benimsenen bir politika ile desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Görüşmede, BT sektörünün siyasi bir sahiplenmeye ve bu sahiplenmeyi yürütecek bir yapılanmaya ihtiyaç olduğu belirtildi. Sektörün arzu edilen katma değeri yaratabilmesi ve Bilgi ve İletişim Teknolojileri sektörünün sağlıklı büyümesi için; nitelikli insan kaynağı ve eğitim, şeffaf ve rekabetçi bir piyasa oluşturulması, sektöre yönelik bütüncül politikalar oluşturulması ve yönetişim konularının önemine değinildi. Ziyarette ayrıca, Bilişim projelerine yönelik kamu alımları, Bilişim Vadisi, Sanayi Bakanlığı tarafından sektöre sağlanan teşvikler gibi konular hakkında görüş alışverişi yapıldı.

TÜBİSAD heyetinde Başkan Prof. Dr. M. Kemal Cılız’ın yanı sıra Başkan Yardımcısı Nazım Özdemir ile Yönetim Kurulu üyelerinden Burak Aydın, Erman Karaca, Zafer Küçükateş, TÜBİSAD Ankara Temsilcisi Abdullah Büyükbayram, TÜBİSAD Genel Sekreteri Meltem Bağdatlı ve Sinan Tunaoğlu yer aldı.

Heyet, Bakan Işık ziyaretinin ardından Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Davut Kavranoğlu‘nu da ziyaret etti.

Türkiye’de 3G kullanıcı eğilimleri ve beklentileri

1

Ericsson, Türkiye’deki 3G bağlantılı akıllı telefon kullanıcılarının kullanım alışkanlıkları, eğilimleri ve 4G’den beklentilerine ilişkin  çarpıcı sonuçlar içeren “2014 Ericsson ConsumerLab 3G Kullanıcı Eğilimleri ve Beklentileri Araştırması”nı yayınladı. Araştırma, Türkiye genelinde 25 şehirde, ayda en az bir kez akıllı telefon üzerinden mobil internet kullanan toplam 1.500 kullanıcı ile yüz yüze görüşmeler yapılarak gerçekleştirildi.

Ericsson Türkiye Ülke Müdürü Ziya Erdem, araştırmayla ilgili olarak; “Bu yıl 5’incisini düzenlediğimiz bu araştırma ile 3G’nin hız kesmeden kullanım aktifliğinin arttığını ve 3G kullanıcılarının teknolojiyi çok yakından takip ettiklerini görüyoruz. BTK’nın 2014 ikinci çeyrek verilerine göre Türkiye’de 27 milyonu aşkın cepten mobil internet kullanıcısı bulunuyor ve yaptığımız bu çalışmada gördük ki 3G akıllı telefon kullanıcılarının farklı mobil servisleri kullanım sıklığı İngiltere, Amerika, Almanya gibi ülkeleri geçmiş durumda. Bu sonucu, Türkiye’de mobil genişbant penetrasyonunun diğer ülkelere kıyasla henüz daha düşük, fakat hızlı bir yükseliş trendinde olmasına bağlıyoruz. Diğer yandan, bu araştırmada gördük ki, kullanıcıların önemli bir kısmı daha hızlı ve ileri bir teknoloji olarak algıladıkları 4G’yi heyecanla bekliyor.” dedi.

Türkiye’de 3G kullanıcılarının mobil servis kullanımı birçok ülkeye göre daha ileride

Araştırmaya göre Türkiye’deki kullanıcılar teknolojiye meraklı ve yeni cihaz sahibi olma konusunda oldukça istekli:

  • Kullanıcıların yüzde 43’ü,  akıllı telefonlarının hayatlarının önemli bir parçası olduğunu ifade ederken, yüzde 37’si operatör seçerken maliyetten önce hıza önem veriyor.
  • Kullanıcıların yüzde 40’ı cihaz alırken en son çıkan modelleri tercih ediyor.
  • Mobil servislerin kullanımı, Türkiye’de çok aktif durumda ve sosyal medya, anlık mesajlaşma, uygulama indirme gibi pek çok serviste İngiltere, Amerika, Almanya gibi ülkeleri gerisinde bırakmış durumda. Örneğin, Türkiye’deki akıllı telefon kullanıcılarının yüzde 91’i haftada en az bir kez sosyal ağlara bağlanırken, Amerika’da bu oran %81, İngiltere’de yüzde 77 ve Almanya’da ise yüzde 70. Bu sonuç, Türkiye’de mobil genişbant penetrasyonunun diğer ülkelere kıyasla henüz daha düşük, fakat hızlı bir yükseliş trendinde olması ile açıklanabilir.

İnternet tabanlı iletişim hizmetleri yükselişte

Akıllı telefon kullanıcılarının internet üzerinden sesli/görüntülü görüşme ve anlık mesajlaşma hizmetlerini kullanımı yine pek çok ülkenin ilerisinde seyrediyor. İnternet tabanlı bu iletişim hizmetleri geleneksel operatör ses ve SMS hizmetlerini tamamlıyor ancak onların yerini henüz almış değil.

Kullanıcıların yüzde 56’sı her gün hem SMS hem de internet üzerinden anlık mesajlaşma servislerini kullanıyor. Her gün internet bazlı anlık mesajlaşma servislerini kulannıp SMS kullanmayan kullanıcılar ise sadece yüzde 6 seviyesinde.

Benzer sonuç arama servisleri için de geçerli. Kullanıcıların yüzde 38’i her gün hem internet üzerinden sesli/görüntülü arama, hem de operatorler üzerinden normal arama gerçekleştiriyor. Her gün internet üzerinden telefon görüşmesi gerçekleştiren fakat mobil operatör üzerinden ses çağrısı yapmayan kullanıcılar ise yüzde 5’te kalıyor.

İnternet iletişim servis kullanıcıları tarafından gönderilen her 10 mesajdan 4.4’ü ve yapılan her 10 çağrıdan 3.3’ü internet üzerinden gerçekleşiyor. Bu oranlarla Türkiye; Amerika, İngiltere, İsveç ve Danimarka gibi ülkeleri geride bırakıyor.

Kullanıcılara, “Telefonunuzu aramalar/SMS için kullanmak ya da internet hizmetleri/uygulamaları için kullanmak arasında seçim yapmak zorunda kalsaydınız, hangisini seçerdiniz?” şeklinde yöneltilen bir soruya, kullanıcıların yüzde 17’si operatör üzerinden ses/SMS servislerinden vazgeçerek sadece veri hizmetlerini kullanmayı tercih edeceğini belirtiyor. Bu sonuç, geleneksel ses ve SMS hizmetlerinin hala kullanıcıların hayatlarında önemli rol oynadığına işaret ediyor.

3G kullanıcıları daha fazla mobil veri kullanmak istiyor

  • Kullanıcıların yüzde 41’i hız ve çekim gücü anlamında servis iyileşecekse kullandığı veri paketini artırmayı düşünebileceğini ifade ediyor.
  • Hali hazırda mobil veri paketine sahip olan kullanıcıların yalnızca yüzde 46’sı, paketlerinin kullanımları için yeterli olduğunu düşünüyor. Kullanıcıların yüzde 40’ı ise limitsiz mobil veri paketlerine sıcak bakıyor.

Her 10 kullanıcıdan 4’ü 4G için istekli

Türkiye’de 4G’ye olan ilgi giderek artıyor. Her 10 kullanıcıdan 4’ü, 4G teknojisinden haberdar durumda. 4Gyi düşünmelerinin ana sebebi ise mevcut 3G teknolojisinden memnuniyetsizlik değil, daha ileri olarak algıladıkları 4G teknolojisine ilgi ve daha hızlı internet kullanma istekleri olarak karşımıza çıkıyor.

  • Türkiye’deki akıllı telefon kullanıcılarının en az yüzde 42’si, halihazırda 4G abonesi olma konusunda istekli ve yüzde 35’i 4G özellikli bir akıllı telefon almak istiyor.
  • 4G ile en çok tanışmak isteyen kesim arasında birinci sırada yüzde 36 oran ile 30-39 yaş grubundaki kullanıcılar bulunuyor. Onu, 40-49 ve 25-29 yaş arası kesim izliyor.
  • Kullanıcıların yarısından fazlası (yüzde 58) 4G’nin 2015’in sonuna kadar Türkiye’de kullanılmaya başlanacağını bekliyor.
  • 4G’ye ilgili kullanıcıların yüzde 48i 4G geldiği andan itibaren 6 ay içinde 4G’ye geçmeye istekli
  • 3G’den 4G’ye geçişte, kullanıcılar ana sebep olarak 4G’yi daha hızlı ve ileri bir teknoloji olarak algılamalarını işaret ediyor. Onu, 3G tecrübesinden yeteri kadar memnun olunmaması izliyor.
  • Kullanıcılar, 4G’nin hayatlarına girmesiyle birlikte ile sosyal ağ kullanımından video izlemeye, görüntülü konuşmadan, online müzik dinlemeye, bulut servisleri kullanımından uygulama indirmeye kadar birçok servis kullanımlarının artacağını düşünüyor.

Buluta geçmekten çekinmeyin

0

Geçtiğimiz günlerde İşletmeler için gerekli 10 bulut servisi başlığı ile bir haber yapmıştık. Her ne kadar bu servislerden bazıları Türkçe dil desteğine sahip olsa da hiç biri tümüyle yerli kaynaklar ile hayata geçirilmiş servisler değil. Eğer bu servislerden herhangi birini kullanmadıysanız veya buluta geçiş ile alakalı çekinceleriniz varsa size tümüyle Türkiye’de üretilmiş, Türkçe dil desteğe sahip ve Türkiye’deki pek çok KOBİ’nin ihtiyacına cevap verebilecek bir alternatif sunabiliriz; Ofisim.com

ofisimcom_logo

Kurumsal yazılım şirketi Etiya tarafından hayata geçirilen Ofisim.com KOBİ’lerin bulut teknolojisine yapacakları ilk yatırım maliyetlerini minimize etmeyi hedefliyor. Kullanıcı dostu sade bir tasarıma sahip olan Ofisim.com içinde işletmeler kişi, firma, proje, doküman, fırsat , görev gibi en temel ihtiyaçları gayet kolayca yönetebiliyor. Bu açıdan ele alındığında ofisim.com çok temel bir CRM çözümü olarak değerlendirilebilir.

Mobil teknolojiler bankacılığı değiştirdi

0

Business Insider‘ın analitik servisi olarak hizmet veren BI Intelligence Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) bankacılık sektörünü internet ve mobil teknolojilerin nasıl etkilediğine dair bir araştırma yaptı. Bu araştırmanın sonuçlarına göre ABD’deki banka müşterilerinin;

  • Yüzde 57’si her hafta düzenli olarak internet banka şubesini kullanıyor
  • Dörtte biri her hafta düzenli olarak mobil bankacılık servislerini kullanıyoruz
  • Sadece yüzde 14’ü düzenli olarak her hafta banka şubesini ziyaret ediyor
  • Genç olanları bankalarının servislerinden yaşlı olanlara göre daha az memnun. Klasik servislerin dışında hizmetler bekliyorlar.
  • Mobil para transferini en temel hizmet olarak kabul ediyorlar ve bankaların bunun ötesinde hizmetler sunmasını bekliyorlar.

Araştırma aynı zamanda ABD’de bankacılık alanında faaliyet göstermediği halde para transferine bağlı servisler sunan Square, PayPal, Apple, Google, Amazon gibi şirketlerin bankacılık faaliyetlerine başlaması durumunda kullanıcılar tarafından öncelikli olarak tercih edileceğine dair veriler içeriyor.

Ülkemiz açısından baktığımızda bankaların teknolojik servislerinin küresel arenadaki rakiplerine göre çok ileri düzeyde olduğunu ve hatta bu sektörde dünyanın lider ülkelerinden birisi olduğumuzu söyleyebiliriz. BKM Express gibi çatı çözümlerin yurt dışında ilgi çektiğini ve bu noktada BKM ile görüştüklerine dair bilgileri BKM Genel Müdürü Soner Canko‘dan öğrenmiştik. Bu konu ile alakalı detaylı röportajımızı ücretsiz dergimizde okuyabilirsiniz.

Hindistan internet pazarından çıkan ders

0

Hindistan 1,2 milyarı geçen nüfusu ile dünyanın en kalabalık ülkelerinden birisi. Her ne kadar nüfusa göre internet kullanıcısı oranı yaklaşık yüzde 19 olsa da yıllık yüzde 14 büyüme rakamı ile pek çok ülkenin önünde. Şu anda Hindistan’da 250 milyondan fazla insan internete bağlanıyor. Bu rakam bile kendi başına dünyadaki internet kullanıcılarının yüzde 8,33’lük kısmını oluşturuyor. Bu yüzden Hindistan’ın internet ekosistemi küresel bir önem taşıyor.

Yapılan araştırmalara göre Hintli web kullanıcılarının yüzde 86’sı vakitlerinin önemli bir kısmını sosyal medya platformlarında geçiriyor ve günlük ortalama 217 dakikalarını bu ortamlarda kullanıyor. Facebook’un şu anda yaygın sosyal ağlar arasında zirvede bulunuyor.

Hindistan’da Facebook’a, Ocak 2014’den bu yana 16 milyon yeni kullanıcı kaydolmuş. Kabaca her saniye yeni bir kullanıcı kazandı diyebiliriz. Üstelik Facebook sadece sosyal ağ olmakla sınırlı kalmıyor, aynı zamanda yerel işletmelerin ürünlerini yaymada da en çok tercih edilen yol oluyor.

Öte yandan geçen yılın ilk çeyreğine nazaran kullanıcı sayısı artan Facebook’un ziyaretçi sayısında yüzde 2,7’lik bir düşüş gözlemleniyor. Buna karşın Twitter, WordPress, Yahoo ziyaretçi sayısını arttırmayı başarmış durumda.

facebook-linkedin-twitter-visitors-india-social-media

Hindistan henüz diğer internet kullanılan ülkelere göre mobil uygulamalarda büyük bir popülerlik kazanmış sayılmıyor ancak uzmanlar umut verici bir pazar olduğunu düşünüyor. WhatsApp, Viber gibi uygulamaların kullanıcı sayısı hızla artıyor. Öte yandan Google tarafından başlatılan Android One programının Hindistan gibi ülkelerdeki mobil cihaz kullanımını hızlandıracağı düşünülüyor.

Hindistan’daki yüksek internet kullanıcı sayısı, hızlı büyüme gibi rakamlara rağmen bir problem var. Ülkenin internet altyapısı oldukça yetersiz. Akamai tarafından 2014’ün ilk çeyreğinde yayınlanan internet durum raporuna göre, Hindistan Asya Pasifik bölgesindeki tüm ülkeler arasında en yavaş ortalama internet hızına sahip. Hindistan ortalama internet hızı 1.7 Mbps olarak tespit edilmiş. Şu anda Hindistan, ortalama geniş bant hızı sıralamasında dünyada 117. durumunda. Bu olumsuz durum, Hindistan’ın, Facebook’ta küresel olarak ikinci büyük pazarı olmasına rağmen, sosyal medyayı etkiliyor ve Hindistan’da sosyal medyanın ortalama büyüme oranı sadece yüzde 8 ile sınırlı kalıyor.

Buradan da anlaşılacağı üzere bir ülkenin ortalama bant genişliği, sadece sosyal medyayı bu derece etkileyebiliyorsa, e-ticareti ve diğer web servisleri daha da çok etkileyecektir. Neyse ki Hindistan’a kıyasla ülkemizde orta derecede kabul edilen bir internet hızı mevcut. Ancak gelişmiş ülkelere nazaran bu hız hâlâ istenen seviyelerde değil.

KOBİ’ler için depolama çözümleri

0

Dell duyurduğu tüm gerekli özelliklere sahip yeni kurumsal depolama dizileriyle, üst düzey depolama becerilerini, orta seviye çözümlerine de eklediğini açıkladı. Dell, büyüyen yazılım tanımlı depolama (SDS) ekosisteminin ayrıntılarını da paylaşırken, yeni Dell bütünleşik sunucu-depolama aygıtlarıyla portföyünü genişletme planlarını da paylaştı.

Yeni Dell Storage SC4000 Serisi depolama dizileri, Dell’in ekonomik, yüksek performanslı orta seviye çözümlere kapsamlı, kurumsal düzey depolama özellikleri eklediği yeniliklerden biri. Bu yeni diziler sayesinde müşteriler, “tümüyle flash disk” çözümünün verdiği etkileyici performansı rekabete göre yüzde 72’ye kadar daha ucuza1 yakalayabilecekleri gibi, tek bir depolama dizisi içinde yüksek “flash disk” performansı ile “düşük maliyetli disk” kombinasyonu sayesinde maliyet açısından en verimli çözümleri elde edebilecekler.

Bu yeni depolama dizisi serisi, BT’yi daha etkili ve kullanışlı kılmak amacıyla Dell’in müşteri odaklı, amaca özel tasarlanmış kurumsal ürün portföyüne eklendi.

 

Dell EMEA Gelişen Pazarlar Bölgesi, Türkiye-Afrika Kurumsal Ürünler Bölgesel Pazarlama Müdürü Tunç Erkan
Dell EMEA Gelişen Pazarlar Bölgesi, Türkiye-Afrika Kurumsal Ürünler Bölgesel Pazarlama Müdürü Tunç Erkan

Dell EMEA Gelişen Pazarlar Bölgesi, Türkiye-Afrika Kurumsal Ürünler Bölgesel Pazarlama Müdürü Tunç Erkan konuyla ilgili olarak; “Dell Storage SC4000 Serisi, kurumsal depolama ekonomisini yeni baştan tanımlıyor. Orta seviye depolama gereksinimleri olan müşterilerin daha rekabetçi olabilmeleri için, büyük boy depolama çözümlerinin gelişmiş özelliklerini ve olağanüstü bir fiyat-performans dengesini sunuyor. Bir yandan yenilikçi SAN teknolojisi arayışında olan müşteriler için değer yaratacak çözümler sunarak Dell depolama portföyündeki dönüşümü büyük adımlarla ilerletirken, veri yönetimi için devrimci yaklaşımların peşindeki müşterilerimizi de yazılım tanımlı depolama (SDS) ve bütünleşik çözümlerle destekliyoruz” diyor.

Türk Telekom ve Tawasul Telecom ile anlaştı

0

Türk Telekom International CEO’su Cengiz Öztelcan, “Güvenilir ve sürdürülebilir bağlantı alanında başarılara imza atan Tawasul Telecom gibi güçlü bir şirketle ortaklığa girmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu ortaklık sayesinde her iki şirket  de Türk Telekom International’ın şebeke topolojisinin benzersiz özelliklerini kullanarak müşterilerine dünya standartlarında iletişim sağlayabilecektir” dedi.

Anlaşma çerçevesinde her iki şirket MPLS şebekelerini birbirine bağlayarak şebeke kapsamasını genişletebilecek ve müşterilere süratle kaynak kullandırabilecekler. İki ortak birlikte etkin biçimde yürütecekleri faaliyetlerle işletme şebekelerini dünya genelinde genişletip en yüksek kalitede sunacakları şebeke operasyonlarıyla müşterilerinin başarılarına katkı sağlayacaklar.

Tawasul Telecom İş Geliştirme Direktörü Salem Almulaifi ise şöyle konuştu: “Türkiye, Avrasya’nın bir parçası olarak bizim için kilit önemde bir pazar. Türkiye pazarında ve çevresindeki bölgelerde lider konumda bulunan bir oyuncu ile stratejik bir ortaklığa girerek bu potansiyeli değerlendirecek olmaktan memnunuz. Gelecek vaat eden pazarlarda büyümek stratejik planımızın özünü oluşturuyor. Zengin bir çeşitlilik gösteren yaratıcı ürünlerimiz ve hizmetlerimiz şebekemizin kapsamını genişletmede katma değer oluşturuyor”. Bu yeni ortaklık ile Tawasul’ün 2014’te bir hedefini daha gerçekleştirdiğini ifade eden Almulaifi, şirketin coğrafi genişlemesinin Avrasya pazarına uzandığını belirterek, “Bu anlaşma, Tawasul’ün Körfez ülkeleri, Orta Doğu ve Avrasya’daki kilit pazarlar arasında bağlantı kurmayı amaçlayan genişleme stratejisi ile uyumludur”  dedi.

Tawasul Telecom ve Türk Telekom, sözkonusu anlaşmanın, şirketlerin MPLS şebekeleri üzerinden son teknolojiye dayalı benzersiz hizmetler sağlama konusunda paylaştıkları kararlılığın bir ürünü olduğunu vurguladı. Anlaşma her iki şirketin müşterek güçlerinin ve müşterilerine birinci sınıf hizmetler sunmaya odaklanmış gayretlerinin kanıtını oluşturuyor.

Uygulama geliştiricileri Webit’te yarışacak

1

Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Asya’dan önemli konuşmacıların katılacağı Geleceğin Teknoloji Liderleri Zirvesi’nin bir parçası olan Webit Nesnelerin İnterneti (IoT) Hackathon 2014, İstanbul’da 3 kıtayı buluşturarak, katılımcıların mobil uygulamalar alanında beyin fırtınası yapmalarına imkân tanıyor.

Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Asya’nın teknoloji ve dijital sektörlerini bir araya getiren, 1-2 Ekim tarihleri arasında Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan 6. Webit Global Kongresi, katılımcılara özel platformlarla network imkânı sunarken, düzenlenen yarışmalarla birlikte kendilerini tanıtma fırsatı veriyor.

Nesnelerin İnterneti konsepti, API’lerden işletim sistemlerine kadar pek çok konuda bilgi birikimi kazanmak isteyen sağlık, akıllı kent gibi konularda yazılım geliştiren yazılımcılara, startup’lara pek çok fırsat sunuyor.

Webit Nesnelerin İnterneti (IoT) Hackathon 2014’ün bir parçası olmak ve yarışmaya katılmak için http://www.webitcongress.com/en/webit/2014/devcamp.html/566 adresinden ücretsiz katılım yapmanız yeterli. Katılımcılar iOS, Android, MAC ya da PC için tek başlarına ya da 3 kıtadan gelen katılımcılardan oluşan gruplara katılarak uygulama geliştirecekler.

Mobil uygulama geliştirmek için sensör data formatı ve bluetooth düşük enerji bağlantısı gibi imkanların tanınacağı yarışmada, açık kaynak kullanımı da serbest. Katılımcılar 1 Ekim Çarşamba günü yazdıkları mobil uygulamayı 140 karakterle anlatacaklar ve 2 Ekim Perşembe günü ise 30 saniyelik demoyu Youtube’a yükleyecekler.

Jürinin inovasyon, kullanıcı arayüzü gibi kriterlere göre oylamasıyla ilk 10’a kalanlar belirlenecek. Ödülller 6. Global Webit Kongresi’nin başlangıç tarihinden 10 gün önce açıklanacak. Tüm ödüller Webit IoT Hackathon partnerleri Microsoft ve Concirrus tarafından sağlanacak

Samsung eğitim dedi

0

Samsung’un eğitim yaşamına sadece ürünleri ile değil, teknoloji vizyonu ile de katkıları günden güne artıyor. Samsung Electronics Türkiye Kurumsal Çözümler Direktörü Tansu Yeğen, bugünün eğitim gerekliliklerini şirketin bilişime odaklı bakış açısı çerçevesinde yorumladı.

Büyüklüğü ne olursa olsun, bir okulu yönetmek son derece karmaşık ama bir o kadar da tatmin edici bir uğraştır. Yeni kuşaklara biçim verme gücüne sahip olan eğitim kurumları ve öğretmenlerin pek çok sorumlulukları vardır. Bunlar arasında, öğrencilerin eğitim kalitesini ve başarılarını artırmak önde gelir.

Genç kuşaklar, yeni teknolojilerle ve bağlantılı ürünlerle çok daha erken yaşta tanışmaya başladılar. Bu,  on yıl önce bir okul müdürünün aklından bile geçmeyecek bir olguydu. Tabletler, sosyal ağlar ve dijital içerik, sınıf ortamına girmeyi çoktan başardı ve okul yöneticilerinin karşısına, teknolojiye hiç de yabancı olmayan öğrenciler çıktı.

Etkileşimli bir eğitim ortamı bekleyen bir kuşağa hitap etmek zorunda olan, bugünün ve yarının okulları, uygulanabilir teknolojileri müfredatın bir parçası haline getirdiklerinde, yeni öğrencileri çok daha çabuk cezbedebilecek ve onların potansiyellerine ulaşmalarına yardımcı olabilecektir

Bugünün eğitim paradigması, öğrenci merkezli öğrenme ortamına doğru kayıyor. Bu evrimin nedeni ise çok açık: Dijital teknolojideki ilerlemeler. Yeğen durumu değerlendirirken; “Eğitim sektöründe karar verme yetkisine sahip olan merciler, genellikle BT kaynaklarının kısıtlı olmasından şikâyetçidir.

Oysa en iyi uygulamaları ve güncel eğitim olanaklarını sunmak da onların sorumluluğundadır. Bunun bir sonucu olarak, şimdilerde idareciler, öğretmenlerin dijital dünyaya yeni giriş yapan öğrencilerin beklentilerini karşılamalarına izin verecek ve öğrenim çıktılarını geliştirirken mevcut sistemlerle birlikte etkin ve uygun maliyetli biçimde kullanılabilecek teknoloji çözümleri arayışına girmişlerdir” diyor.

“MarketandMarket” araştırma şirketine göre, dijital eğitime yapılan yatırımların 2017 yılında 220 milyar ABD dolarına ulaşması bekleniyor. Bu yatırımlar bundan daha iki yıl önce, 2012’de, 87,3 milyar dolardı.

Tüketici pazarındaki başarısından yola çıkan Samsung, eğitim sektöründeki bu yeni gereksinimi doğru zamanda öngörebildi. Her eğitimcinin gereksinimlerini karşılayabilecek, okul idaresindeki iş akışlarını düzenleyebilecek biçimde geliştirdiğimiz özel eğitim teknolojisi çözümleri, öğrenci merkezli öğrenme deneyimlerine esin kaynağı oluyor.

“Samsung Eğitim Ürünleri” içinde, eğitim sektörünün gereksinimlerine cevap verecek son derece kapsamlı bir cihaz ve çözüm takımı var. Öğretmenler, “Samsung Okul” aracılığıyla, sınıf ortamını baştan yaratıyor. Aynı anda etkileşimli beyaz tahta ya da e-tahtada ve öğrencilerin tabletlerinde soru-cevap ve video gibi içerikler paylaşma olanağına kavuşuyorlar.

“Samsung Öğrenme Yönetimi” sistemi, öğretmenlerin ders hazırlamasını, içerik yönetimi yapmasını ve sınıfla bilgi paylaşımını ve öğrencilerin çalışmalarını takip etmesini mümkün kılıyor. Samsung yazdırma çözümleri ise öğretmenlerin güvenli sınav kâğıtları hazırlamalarını sağlarken, not verme işlemini kolaylaştırıyor ve BT yöneticilerinin okuldaki tüm yazıcıları etkin şekilde kontrol edebilmelerini sağlıyor.

Bütün bu ilerlemeler, sınıfta etkileşim, verim ve işbirliği yönünde yeni yollar açıyor. Öğrencilerin okula kayıt ve devamlarını artırarak onların başarısına katkıda bulunuyor.

Öğrencilere bağlantı olanağı ve içerik sunmakla kalmayıp, aralarındaki ilişki ve işbirliğini de teşvik eden çözümlere yatırım yapmak, öğrencilerin okula devam oranlarını artıracak ve ayrıca öğrencilerin öğrenme biçimlerini de daha güncel hale getirecektir. Bu da günümüzün Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesi ülkelerindeki eğitim sistemlerinin ilk ve orta öğrenim müfredatıyla uyumludur. Artık eğitim sektörü, ezbere dayalı öğretimden uzaklaşarak alternatif düşünceyi teşvik etmeye başlamıştır.

Gelecekte teknolojinin yaratıcı düşünce ve etkileşimli öğretim yöntemlerini harekete geçirme konusundaki potansiyeli çok daha iyi ortaya çıkacaktır. Samsung’un eğitimcilerin bireyselleştirilmiş, işbirliğine dayalı sınıf ortamını yaratmak için gösterdikleri çabalara verdiği destek de devam edecektir. Samsung’un amacı, 2015 yılında yüzde 20’nin üzerinde pazar payıyla, dünyanın ilk üç eğitim çözümleri sunucusu arasına girmektir.

Yeni bir dijital çağın eşiğindeyiz; iş ve özel yaşam arasındaki sınırlar gittikçe azalıyor ve çalışanlar gittikçe küreselleşen, baskıların arttığı bir iş ortamında en iyi teknolojiyi talep ediyorlar.

Öğrencilere erken yaşta eğitim müfredatıyla teknoloji çözümlerini birlikte sunabilen okul yöneticileri, dijital dünyaya doğan kuşakları cezbetmekle kalmıyor, aynı zamanda onları 21. yüzyılın işgücü içinde verimli birer çalışan olmaya da hazırlıyor.

Bu durum, değişimi benimsemeye hazır okul sistemlerine dev bir fırsat sunuyor ve bu fırsatı yakalayabilenler, okula devam ve okul başarısını artırmada önemli katkıları olan teknolojik bir avantajı da yakalamış oluyor.

MIT “Yılın Yenilikçi”lerini Seçti

1

MIT Technology Review Dergisi 35 Yaş Altı Yenilikçiler Yarışması, her yıl, tüm dünyada öncü, vizyon sahibi, girişimci, yenilikçi ve insanlara fayda sağlamayı amaçlayan ve toplumun karşılaştığı sorunlarla yüzleşerek geleceğimizi inşa eden gençleri seçiyor. Türkiye’de ilk kez yapılan yarışma, Garanti Bankası’nın desteği ile gerçekleştirildi.

Kazanan on kişi 17 Eylül akşamı gerçekleşen etkinlikte projelerini mentorların, girişimcilerin, iş adamlarının, öğrencilerin ve fikir liderlerinin katıldığı, yenilik ve girişimcilik ekseninde sundular. Organizasyon sırasında yüksek teknolojinin gelişimi ve girişimciliğin desteklenmesi üzerinde durularak Silikon Vadisi modeli Boğaz’ın Yenilikçi ekosistemi ile kıyaslandı. Avrupa ve Latin Amerika 35 Yaş Altı Yenilikçiler Direktörü Pedro Moneo: ‘’ Fırsatlarla dolu, hızlı büyüyen bir ülke olan Türkiye’de, ülkeye yaratıcılık ve yenilik getirecek, bilgiyi paylaşacak yeterliğe ve yeteneğe sahip insan gücü fazlasıyla bulunuyor” açıklamasında bulundu.

Kazanan 10 kişi arasında, iki kişi özel ödül kazandı: Bu kişilerden biri, kalp, diyafram ve ciğerlerin hareketinin oluşturduğu enerjiyi toplayabilen, depolayabilen ve elektrik enerjisine dönüştürebilen implantların yaratıcısı olarak “Yılın Yenilikçisi” unvanını alan Canan Dağdeviren. Diğeri ise, görme engelli bir birey olarak kişisel deneyimlerinden yola çıkan ve sesli bir tanıma sistemi ile görme engelli kişilerin günlük faaliyetlerini kolaylaştıracak mobil bir uygulama yaratıp “Yılın Sosyal Yenilikçisi” unvanını alan Duygu Karaman. Türkiye’de düzenlenen ilk 35 Yaş Altı Yenilikçiler Yarışması’nın özel ödüllerine iki kadın yenilikçinin hak kazanması, Türkiye’deki genç kadın yenilikçi ve girişimcilerin başarısını gözler önüne serdi.

Ödül Organizasyonu: 35 Yaş altı yenilikçiler

Türkiye 35 Yaş Altı Yenilikçiler’in ilk temsilcileri, teknolojinin her alanından 100’den fazla adayın katıldığı, uluslararası prestije sahip yenilik uzmanlarının, akademisyenlerin ve mentorların karar verdiği zor bir seçim süreci neticesinde seçildi. MIT Technology Review Stratejiden Sorumlu Başkanı ve MIT Enterprise Forum Başkanı Kathleen Kennedy şunları belirtti: ‘’Kazanan on kişinin ortak noktası, yenilikçi fikirleri ve ekonomik ve sosyal kalkınma için önemli olan problemlerle başarılı ve dönüşümcü bir şekilde yüzleşebilme yetenekleri oldu.’’

Facebook’dan Mark Zuckerberg, Google’dan Sergey Brin ve Grafen’in öncüsü Nobel Fizik ödüllü Konstantin Novoselov gibi yenilikçilerin seçildiği MIT Technology Review Ödülleri, yeni yeteneklerin keşfedilmesi ve teşvik edilmesinde bir dünya lideri haline gelmiş durumda. 2010 yılından bu yana, bu ödüllerin bölgesel seçim organizasyonları, dünyanın farklı yerlerinde yapılıyor: Fransa, Brezilya, Almanya, Singapur, Hindistan, Meksika ve Kolombiya, 35 Yaş Altı Yenilikçiler Yarışması’nın yapıldığı ve teknolojik ilerlemeye dünya çapında katkıda bulunup ülkelerin ve bölgelerinin geleceğini dönüştüren genç liderlerin topluma kazandırıldığı ülkeler arasında yer alıyor.

Kazanan on kişi hakkında bilgiler:

Ahu Yıldız (34) – Hücre zarını taklit eden ve yeni ilaçların incelenmesini ve test edilmesini sağlayan moleküler platform
Canan Dağdeviren (29) – Pacemaker’ın (kalp atış hızını ayarlayan aygıt) çalıştırılması için gereken enerjiyi kalp atışından alan implantlar
Cihan Özalevli (26) – Türkiye’nin ilk solar-jeotermal hibrit tesisi
Duygu Kayaman (25) – Görme engelli kişilerin günlük hayatlarını kolaylaştıran yazılım
Hamdi Torun (33)
– Biyolojik bilim araştırmalarını iyileştiren yeni taramalı sondalı mikroskop teknolojisi
Kaan Kayabalı (31)
– Türkiye için haber ve sosyal içerikli yeni platform modeli
Mehmet Vuran (21)
– Bitki sulamanın etkinliği artırabilmek için yeraltı kablosuz bağlantı sistemi Sedat  Nizamoğlu (32) –Yüksek etkili ve yüksek kaliteli ışık sağlayan nanokristal tabanlı LED aygıtları
Tolga Kurt (35) – Şirketler için optimizasyon ve öngörü analizleri sunan yazılım platformu
Umut Gürkan (33)
– Orak hücre anemisinde ağrı krizlerini öngörmek ve tedaviyi takip etmek için biyoçip

Plaza çalışanları yardım için koşacak

1

Vodafone Türkiye koşu sporuna verdiği desteği Istanbul Champions Running ile sürdürüyor. Vodafone İstanbul Maratonu ve Vodafone İstanbul Yarı Maratonu ile koşu sporunu sahiplenen Vodafone, Istanbul Champions tarafından 2013 yılında başlatılan Istanbul Champions Running kurumsal koşusuna dördüncü kez ismini veriyor. 21 Eylül Pazar günü Caddebostan Sahili’nde gerçekleştirilecek olan koşuda, 50 lider şirketten bini aşkın çalışan yarışacak.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Ender Buruk, şunları söyledi:

“Vodafone Türkiye olarak, ülkemizde bireylerin ve kurumların dijital dönüşümüne ilham vermeyi hedeflerken, kültür, sanat ve spor alanlarındaki yatırımlarımızı da önceliklendiriyoruz. Toplum için değer yaratma arzusuyla sporu ve spor yapan herkesi destekliyoruz. Vodafone İstanbul Maratonu ve Vodafone İstanbul Yarı Maratonu ile sahiplendiğimiz koşu sporunu kitleselleştirmeyi ve erişilebilir kılmayı ilke ediniyoruz. Bu kapsamda, şirketlerarası koşu etkinliği olarak hayata geçirdiğimiz Vodafone Istanbul Champions Running’in dördüncüsünü 21 Eylül’de gerçekleştirecek olmanın heyecanı içindeyiz. Vodafone İstanbul Maratonu’ndan önceki bu büyük buluşmada, Türkiye’de değişimi tetikleyen lider şirketler, koşu takımlarıyla birlikte sağlıklı yaşama verdiği değeri gösterme fırsatı bulacak. Etkinliğimiz, benzer profildeki şirketleri bir araya getirirken, şirketlerarası rekabet ortamını da dostane bir şekilde teşvik etmeyi hedefliyor. Vodafone Türkiye olarak, kurumsal müşterilerimizin hem iş hem de sosyal hayatlarında yanlarında olmaya devam edeceğiz.”

Vakıflara bağış toplanacak

Her plaza çalışanı bir sporcudur” sloganıyla hayata geçirilen 4. Vodafone Istanbul Champions Running, şirket çalışanlarından oluşan koşu takımlarına ekip olarak hareket etmenin keyifli ve eğlenceli yönünü yaşatmayı hedefliyor. Etkinliğe katılacak büyük ve orta ölçekli firmaların çalışanlarından oluşan en az 5 en fazla 20 kişilik koşu takımları, profesyonel hayattaki rekabeti koşu parkuruna taşıyacak. Şirketinin koşu takımı olmayan çalışanlar, ferdi olarak da yarışa katılabilecek. Parkuru en kısa sürede tamamlayan takım şampiyon olurken, en hızlı erkek ve kadın sporculara da sürpriz ödüller verilecek.

 

Destekçileri arasında Finansbank, Hillside, Coca-Cola, Banvit, Dominos ve Karnaval’ın da yer aldığı Vodafone Istanbul Champions Running, koşucuların, Vmaraton uygulaması üzerinden bağış toplamasını da sağlayacak. Her sene farklı zamanlarda iki ayrı koşu şeklinde gerçekleştirilen etkinliğin bu yılki ilk koşusu, 24 Mayıs’ta Caddebostan Sahili’nde düzenlenmişti.

Arena ve Huawei’den distribütörlük anlaşması

1

Arena Bilgisiyar Huawei’nin Türkiye iş ortaklarından biri oldu. Konu hakkında görüş belirten Arena Bilgisayar Satış ve Pazarlama’dan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Atıf Büyüksoy, “Katma Değerli İş Modeli ile Yazılım, Donanım ve Servis ile uçtan uca çözüm sunan bir yapıda, güçlü markalarımız ve çözümlerimiz ile hizmet vermenin hedefi ve heyecanı içerisindeyiz. 20 yılı aşkın süredir hizmet verdiğimiz iş ortaklarımıza, yüzde 80’i mühendislerden oluşan teknik kapasitesi yüksek, güçlü kadromuz ile satış öncesi ve sonrası teknik destek sunuyor, ihtiyaç olan her noktada hem kendilerine hem de müşterilerine eğitimler veriyoruz.  Dünya’da ve Türkiye’de sunduğu uçtan uca çözümler ile önemli bir fark yaratan Huawei’nin Server, Storage ve Network ürün gruplarında yaptığımız anlaşma ile iş ortaklarımıza ve iş ortaklarımızın değerli müşterilerine, uçtan uca çözümü sunmaktan heyecan duyuyoruz. Bünyemizde kurduğumuz uzman Huawei mühendis kadrosu ve KOBİ odaklı bakış açımız ve KOBİ ekibimiz ile iş ortaklarımıza Huawei özelinde önemli katma değerler sunacak, işlerinin geliştirilmesi yönünde değerli bir rol üstleneceğiz” dedi.

Huawei Türkiye Kurumsal Çözümler İstanbul Bölge Direktörü Eren Serçe ise “Sektöre 23 yıldır hizmet veren Arena ile distribütörlük anlaşması yapmaktan mutluluk duyuyoruz. Arena’nın katma değerli yapısı ve odağı ile Huawei’nin uçtan uca çözüm sunan yapısının birlikte, sektöre ve her iki kuruma önemli katkılar sağlayacağı inancındayız. Sektörümüze ve iş ortaklarımıza hayırlı olmasını dilerim” şeklinde görüş belirtti.

İletişimde mekâna bağlılık dönemi sona erdi

1

Günümüzün çalışma koşulları, zaman ve mekândan bağımsız çalışmayı zorunlu kılıyor. Mobil cihazlardaki ve internet erişimindeki hızlı gelişmelerle birlikte masaüstü bilgisayarlardan ulaşılan uygulamalara artık mobil cihazlardan da erişilebiliyor. Bu durum, iş modellerini ve çalışma  alışkanlıklarını değiştiriyor ve mobilitenin önemini ortaya çıkarıyor. Mobilite olanakları, hız ve esneklik anlamında önemli avantajlar sunuyor. Kurumlar, bu imkânlar sayesinde maliyet ve zaman açısından büyük tasarruflar sağlayabiliyor ve kendi işlerine odaklanabiliyorlar. Teknoloji ve iletişim alanındaki 170 senelik deneyimi ile kurumların tüm iletişim gereksinimlerini tek bir platform üzerinden sağlayan Unify, mevcut altyapılara en uygun çözümleri ile de gereksiz maliyetlerin önüne geçilmesini sağlıyor.

İletişimde günümüzün normali: Ofisiniz bulunduğunuz yer

Çalışanların evde veya seyahat esnasında daha üretken olabilmeleri için mobiliteye gereksinim duyduklarını belirten Unify Türkiye Ülke Müdürü Erda Tütüncüoğlu, “Çalışanlar, eskiye oranla artık daha mobil. Özellikle farklı il ya da ülkelerde ofisleri, bayileri bulunan firmaların çalışanları, sık aralıklarla seyahate çıkıyor. Ayıca ofiste belirli günlerde mesai yapan çalışan sayısı hızla artıyor. Bu yeni çalışma modelinde çalışanlar, veriye mekândan bağımsız erişmek, iletişimi ise esnek bir şekilde sağlamak istiyorlar. Artık kullanıcılar, bulundukları her yerden iletişime geçebildikleri için mekâna bağlı değiller. Ofis dışındayken ofis masasına gelen çağrıları cevaplayabilmek, e-postalara erişmek ve bilgi aktarımında bulunmak günümüzün normalleri arasında” dedi.

İş analitiği artık parmaklarımızın ucunda

1

IBM, son on yıldaki en büyük duyurusu olarak nitelendirilebilecek “Watson Analitik” ürününü duyurdu. Watson Analitik, işletmelerin güçlü öngörüsel ve görsel analitik araçlara anında erişim kazanmasını sağlayan, devrim niteliğinde doğal dile dayalı bir hizmet olarak açıklanıyor. Analistlere göre,  günümüzde iş dünyasının yalnızca küçük bir kısmı, karar alma işlemleri için güçlü analitik araçları kullanıyor. Bu bağlamda Watson Analitik, gelişmiş ve öngörüsel analitik hizmetine herkesin kolayca erişmesi ve kullanabilmesi üzerine hazırlandı.

Watson Analitik çözümünün ilk versiyonu, bu yılın sonlarında masaüstü ve mobil aygıtlarda çalışmak üzere tasarlanmış, buluta dayalı bir hizmetin ücretsiz olan ve farklı özellikler istendiği taktirde satın alma opsiyonu sunan sürümünü içerecek. Watson Analitik; kolay kullanımlı veri erişimi, veri işleme, basitçe yürütebilen ambar hizmetleri gibi bir dizi kapsamlı ve self servis analitik hizmetleri sağlıyor. İş dünyasındaki kullanıcıların eyleme dönüştürebilecekleri ve etkileşim kurulabilecekleri analiz ve görselleştirmeler için bu hizmetler, verileri elde etmeyi ve kullanıma hazır hale getirmeyi mümkün kılıyor.

IBM Watson Analitik, güçlü ve öngörüsel analitikle daha kolay etkileşim kurmak için doğal dilden faydalanıyor ve örnek olarak şu temel soruları yanıtlayabiliyor:

  • Ürün satışlarımı yönlendiren temel unsurlar nelerdir?
  • Çalışanlarımı elde tutmaya en fazla destek olan yan haklar hangileridir?
  • Anlaşmaya varma olasılığı en yüksek olan işler hangileridir?
Matadorbet