Henüz tanıtımı yapılmayan Apple AR gözlüğü ile ilgili yeni iddialar gelmeye devam ediyor. Bu kez, gözlüğün Steve Jobs imzalı özel sürümle geleceği iddia edildi.
Apple AR gözlüğü için Steve Jobs sürümü
Artırılmış ve sanal gerçeklik çalışmalarına ağırlık veren Apple, bu konuda hizmet ve ürün odaklı projeler üzerinde çalışıyor. Apple’ın bu alandaki en merak edilen projelerinden biri ise artırılmış gerçeklik gözlüğü.
Tüm Apple cihazlarla entegre şekilde çalışması beklenen artırılmış gerçeklik gözlüğü ile ilgili birçok iddia gündeme geliyor. Henüz çıkış tarihi de bilinmeyen bu gözlüğün, 2021 sonlarında veya 2022 yılında kullanıcılarla buluşması bekleniyor.
Yeni iddialarla ise AR gözlüğün, ‘Steve Jobs Heritage Edition’ isimli özel bir sürüme sahip olacağı ve bu sürümden sınırlı sayıda satışa sunulacağı belirtildi. Ancak bu konuyla ilgili Apple tarafından hiçbir resmi bilgi paylaşılmış değil.
Bloomberg editörü Mark Gurman ise AR gözlükle ilgili çıkan haberler konusunda en sert tepkiyi veren kişiler arasında yer alıyor. Gurman, Apple’ın AR gözlüğü ile ilgili tüm sızıntılar birer hayal ürünü olmaktan ibaret.
Görüldüğü kadarıyla, Appe’ın gözlüğü piyasaya çıkana kadar bu yönde daha birçok iddia gelecek diyebiliriz.
İsviçre merkezli bir araştırma merkezi, önemli bir güvenlik hatasını ortaya çıkardı. Bluetooth protokolü güvenlik hatası nedeniyle birçok sorunu barındırıyor.
Bluetooth protokolü güvenlik açığı içeriyor
Günümüzde nesnelerin interneti teknolojisinde yaşanan gelişmeyle, artık birçok cihaz birbirine bağlı hale geliyor. Son yıllarda bu bağlantı türleri arasında ise Bluetooth bağlantısı, akıllı ev teknolojilerinden iş odaklı cihazlara kadar yaygın bir kullanıma sahip.
Lozan Federal Teknoloji Enstitüsü tarafından yapılan araştırmada, Bluetooth protokolünde daha önce tespit edilmemiş çok basit bir güvenlik hatası tespit edildi. ‘Bluetooth Impersonation AttackS’ (BIAS) olarak tanımlanan bu güvenlik açığında, saldırganlar daha önce bağlandığınız güvenilir bir cihaz gibi görünüyor. Böylelikle erişim sağlanarak, saldırı gerçekleştirilebiliyor.
İstemediğiniz bir şekilde cihazınıza bağlanan bu kişi, cihazınızla güvenli bir bağlantı elde edebiliyor. Böylelikle cihazınıza bağlanıldığı konusunda sizin bir bilginiz bulunmuyor. İlgili güvenlik açığının Apple, Intel ve Samsung’un da dahil olduğu 28’den fazla Bluetooth yongasında olduğu belirtiliyor.
Bluetooth güvenlik protokollerini yöneten SIG, güvenlik protokollerini sıkılaştıracağını duyurdu.
Türkiye’nin ilk taarruzi insansız hava aracı olan Bayraktar AKINCI TİHA’nın geliştirme aşamalarını anlatan AKINCI Belgeseli için yayın tarihi açıklandı. Belgesel, Baykar’ın YouTube kanalında izleyici ile buluşacak.
AKINCI Belgeseli YouTube’a geliyor
Bayraktar AKINCI TİHA’nın (Taarruzi İnsansız Hava Aracı) geliştirme çalışmaları bir belgesele konu oldu. Türkiye’nin taarruzi sınıftaki ilk insansız hava aracı olan ve Baykar tarafından geliştirilen Bayraktar AKINCI’nın geliştirme aşamaları “AKINCI” adı verilen belgesel ile ilk kez gözler önüne serilecek.
Belgesel Ramazan Bayramı’nın ilk günü olan 24 Mayıs Pazar günü, saat tam 20:23’te yayında olacak.
Yönetmenliğini Altuğ Gültanve Burak Aksoy’un yaptığı belgesel için İstanbul’da bulunan Baykar Milli S/İHA Ar-Ge ve Üretim Tesisleri ile Bayraktar AKINCI TİHA’nın test faaliyetlerinin yürütüldüğü Çorlu Hava Meydan Komutanlığı’nda aylarca süren çekimler yapıldı. Şubat 2019’da başlayan belgesel projesi yaklaşık 15 ayda tamamlandı. Belgesel, Bayraktar AKINCI’nın ilk uçuşunu gerçekleştirdiği 6 Aralık 2019’a kadar olan zorlu ve yoğun çalışma döneminin yaşandığı son 6 aylık süreci mercek altına alıyor.
Belgeselde Baykar Teknik Müdürü Selçuk Bayraktarve mühendislik birimlerinin liderleri ile yapılan röportajlar da yer alıyor. Bu belgesel ile birlikte Türkiye’de ilk kez yüksek teknolojiye sahip bir hava aracının geliştirilme süreci izleyicilerle buluşmuş olacak.
Bayraktar AKINCI’nın ilk prototipi olan PT-1 ikinci uçuşunu ise 10 Ocak 2020’de Sistem Doğrulama Testi kapsamında gerçekleştirdi. Geçtiğimiz günlerde entegrasyonu tamamlanan ve PT-2 olarak adlandırılan ikinci Bayraktar AKINCI da test faaliyetlerinin sürdüğü Çorlu Hava Meydan Komutanlığı’na gönderildi. Bayraktar AKINCI TİHA’nın hava ve yer testleri bundan sonra iki prototiple birlikte yürütülecek.
Dünyadaki 3 ülkeden biri Türkiye
Baykar’ın insansız hava aracı geliştirmedeki tecrübe ve teknolojisiyle geliştirilen Bayraktar AKINCI TİHA, Türkiye’yi dünyada bu sınıfta insansız hava aracı geliştiren ilk 3 ülkeden biri yapacak. 24 saat havada kalabilen ve 40 bin feet servis tavanına sahip olan Bayraktar AKINCI, 400 kilogram dâhili ve 950 kilogram harici olmak üzere toplam 1.350 kilogram faydalı yük taşıma kapasitesiyle ön plana çıkıyor. 5.500 kilogram kalkış ağırlığı bulunan Bayraktar AKINCI TİHA, 2 adet 450 beygir gücünde turboprop motor ile gökyüzüne yükseliyor. Bayraktar AKINCI TİHA aynı zamanda 2×750 HP ve TEI tarafından yerli imkanlarla geliştirilen 2×240 beygir güç üreten motorlar için de farklı konfigürasyonlarla da uçabilecek şekilde tasarlandı.
Kendine özgü bükümlü kanat yapısıyla 20 metre kanat açıklığına sahip olan hava aracı platformu tam otomatik uçuş kontrol ve 3 yedekli oto pilot sistemi sayesinde yüksek uçuş güvenliği de sağlayacak. Faydalı yük kapasitesi sayesinde taşıyacağı milli mühimmatlarla görev icra edebilecek olan Bayraktar AKINCI, SOM seyir füzesi gibi stratejik hedefler için geliştirilen milli mühimmatları da atabilme yeteneğiyle büyük bir güç çarpanı olacak.
Bünyesinde bulunduracağı 6 adet yapay zekâ bilgisayarı vasıtasıyla sensörlerden ve uçak üzerinde bulunan kameralardan aldığı verileri kaydederek bilgi toplayabilecek. Hiçbir dış sensöre veya Küresel Konumlama Sistemine (GPS)ihtiyaç duymadan hava aracının yatış, dikilme ve yönelme açılarını tespit edebilecek olan bu yapay zekâ sistemi, aynı zamanda coğrafi bilgileri kullanılarak çevresel farkındalık sağlayacak.
Yerli olarak geliştirilen AESA radar ile yüksek durumsal farkındalık ile görev icra edebilecek olan Bayraktar AKINCI TİHA, Sentetik Açıklıklı Radar ile elektro optik sistemlerin görüntü almakta zorlandığı kötü hava koşullarında dahi görüntü alarak kullanıcıya aktarabilecek.
Otomotiv sektörünün dev ismi Volkswagen, reklam nedeniyle zor durumda kaldı. Volkswagen reklamı ırkçılık yapıldığı gerekçesiyle yoğun eleştiri aldı.
Volkswagen reklamı ırkçılık ile suçlanıyor
Reklamlar her ne kadar şirketler için büyük kazançlar sağlasa da yanlış yönetilen bir reklam, şirketler için büyük başarısızlıklara neden oluyor. Otomotiv sektörünün dev ismi Volkswagen, yayınladığı son reklam ile çok zor durumda kaldı.
Alman Volkswagen’in sosyal medyada yayınlanan reklam videosunda, park halinde duran Golf model araca siyahi biri yaklaşıyor. Bu kişi aracın etrafında gezerken, ekrandan uzanan bir el adımı itiyor ve uzaklaştırıyor. Kapının üzerinde yer alan ve küçük sömürgeci anlamına geldiği belirtilen Petit Colon yazması izleyicilerin dikkatinden kaçmadı. Ayrıca “Der neue Golf” yazısının parça parça yazılması sırasında, zenci anlamına gelen neger yazısının daha vurgulandığı belirtiliyor.
Volkswagen gelen yoğun tepkilerin ardından reklamı direkt olarak yayından kaldırdı. Yapılan açıklamada ise videoya gelen tepkilerini anladıkları, yaşanan bu olay için özür diledikleri belirtildi. Artıca videonun yanlış ve hoş olmadığı da kabul edildi. Böylelikle Volkswagen, PR çalışmasında çok başarısız bir hamle yapmış oldu.
Koronavirüs nedeniyle teknoloji dünyanın önde gelen şirketleri evden çalışma sistemini uyguluyor. Yıl sonunda kadar Spotify evden çalışacak.
Spotify evden çalışacak
Gerek altyapıları gerekse çalışanların teknolojiyi kullanma becerileri sayesinde teknoloji dünyasının dev isimleri evden çalışma sistemini başarılı bir şekilde yürütebildi. Hatta normalleşme adımlarının atılmaya başladığı bugünlerde Apple, Facebook gibi dev isimler, bu sistemi yıl sonuna kadar uzatıyor.
Spotify da çalışanlarının güvenliğini sağlamak ve salgının yayılma hızının azaltılmasına destek vermek için evden çalışma sistemine geçiş yapmıştı. Spotify yetkilisi bu süreç hakkında detaylı bir bilgilendirme paylaştı. Çalışanlarının sağlığının ve güvenliğinin kendileri için en büyük öncelik olduğu belirtildi. Ayrıca hiçbir çalışanın ofise gelmesi gerekmediğini, bununla birlikte yıl sonuna kadar evden çalışabileceklerini belirtti.
Toplamda 4.405 çalışanı bulunan Spotify, 79 ülkede faaliyet gösteriyor. Bu kadar büyük ve geniş bir coğrafyada faaliyet gösteren bir oluşum olmasına rağmen, evden çalışma süreci başarılı bir şekilde yönetilebildi. Spotify’ın çalışanlarının çok büyük bir bölümü ise ABD ve İsveç’te bulunuyor.
Koronavirüse rağmen Spotify’ın iş gücünü artırmak için toplam iş gücünü artırmayı hedeflediği de belirtiliyor.
Aktif olmayan kullanıcılar için Netflix abonelik iptali yapacak. Böylelikle üye olduğu halde içeriklerden yararlanmayan kullanıcılar, platformdan ayrılacak.
Netflix abonelik iptali neden yapılıyor?
Abonelik temelli hizmetlerde yaşanan en büyük sorunlardan biri de aktif olmayan kullanıcılar. Toplam kullanıcı sayısına bakıldığında aktif olmayan kullanıcılar da bu sayı içerisinde yer alıyor. Dolayısıyla aktif olmayan kullanıcısı sayısının fazlalığı, platformların aktif kullanıcı oranlarının düşük görünmesine neden olabiliyor.
Netflix’in zombi hesap olarak nitelendirdiği bu hesaplar, toplam kullanıcıların yüzde 1’inden daha azını oluşturuyor. Ancak Netflix yine de bu hesaplarla ilgili düzenleme yapmayı planlıyor.
Bunun için aktif olmayan kullanıcılara aboneliğinize devam etmek istiyor musunuz şeklinde soru yöneltilecek. Buna soruya verilen cevaba bağlı olarak Netflix, abonelik iptallerini gerçekleştirecek. Aboneliği iptal olan kullanıcılar için ise 10 aylık bir süre tanınacak. Bu süre zarfında kullanıcılar aboneliklerini yeniden aktif hale getirebilecekler.
Netflix yöneticisi Eddy Wu, günümüzde para kazanmanın zor olduğunu ve bunun idareli harcanması gerektiğini söylüyor. Bu abonelik iptali ile kullanıcıların idareli harcama yapmalarını planladıklarını söylüyor.
Özellikle mobil cihazların hayatımızdaki yükselişi nedeniyle, birçok teknoloji şirketi buna yönelik geliştirmeler yapmaya devam ediyor. Asya merkezli teknoloji şirketleri Xiaomi, Vivo ve OPPO ortak bir transfer sistemi üzerine faaliyetlerine başlamıştı. Şubat ayında faaliyete geçen bu sisteme Black Shark, Realme, Meizu ve OnePlus da katıldı. Böylelikle sistemdeki ekosistem daha da büyümüş oldu.
Hatta yeni iddialara göre P2P Tansmission Alliance’a Google’dan ayrılan geliştiricilerin de katılım sağlaması bekleniyor. Bu sistemde bağlantı hızına bağlı olarak 20 Mbps’e kadar dosya transferi gerçekleştirilebiliyor.
Bu tip yeni transfer sistemiyle, önümüzdeki yıllarda internet bağlantısına dahi ihtiyaç duymadan dosya transferleri gerçekleştirilebilir hale geliyor. Önümüzdeki yıllarda dosya transferlerinin yapılması çok daha kolay ve pratik hale gelecek.
Huawei 5G baz istasyonu konusunda dünyanın önde gelen şirketi olmak için çalışıyor. Bunun için kısa vadede plan açıklandı.
Huawei 5G baz istasyonu hedefini paylaştı
ABD ile yaşanan teknoloji savaşında Huawei her ne kadar zor duruma düşse de yeni teknolojilerle ön planda olmaya devam ediyor. Huawei özellikle 5G konusunda dünyanın önde gelen şirketi olmayı hedefliyor.
Bu amaçla 5G baz istasyonları kuran Huawei, kısa vadede planını açıkladı. Şu anda kadar Çin’de 200 bin 5G baz istasyonu kuran şirket, yıl sonunda kadar bu sayıyı 800 bin yeni baz istasyonu kurmayı planladığını duyurdu.
Çinli operatörlerle ortak yürütülecek çalışma kapsamında bu baz istasyonları toplamda 340 farklı şehirde kurulacak.
Huawei, 5G konusunda yaptığı çalışmalarla öncü şirket olmaya devam ediyor. Hatta ABD yönetimi bile bu konuda esneme yapmıştı. ABD’deki şirketlerin 5G konusunda Huawei ile görüşmesine izin verilmişti.
Intel ağ teknolojileri alanında faaliyet gösteren Rivet Networks’ü satın alıyor. Bu satın almayla,ağ teknolojileri alanında yeni projeler gelmesi bekleniyor.
Intel ağ teknolojileri alanına odaklanıyor
Intel uzun süredir ağ teknolojileri alanında Rivet Networks ile ortaklık yapıyordu. Aslında ağ teknolojilerinde birbirlerine rakip olsalar da iki şirket bu alanda birbirlerinin tecrübesinden faydalanmaktaydı.
Rivet Networks’ün bir alt şirketi olan Killer ile iş birliği yapan Intel, bunu bir adım öteye taşıdı. Yapılan yeni satın almayla Killer’ın sahibi Rivet Networks, Intel bünyesine katıldı. Intel’in kablosuz çözümler grubuna dahil olacak olan Rivet Networks, bu grupta bilgisayarlar için verimli kablosuz teknolojiler geliştirmeye çalışacak.
Yapılan araştırmalara göre ger evde ortalama 11 cihazda wi-fi bağlantısı bunuyor. Mobil cihazlarda bile internet trafiğinin yüzde 70’lik kısmını wi-fi bağlantısı oluşturuyor.
Japon otomotiv şirketi Mazda’nın elektrikli otomobili için üretim süreci başladı. MX-30 isimli bu model, tamamen elektrikli olmasıyla dikkat çekiyor.
Mazda’nın elektrikli otomili: MX-30
Mazda, Asya’nın en büyük otomobil üreticileri arasında yer alıyor. Son yıllarda araç sektöründe yaşanan dönüşümü yakalamak isteyen Mazda, bunun için elektrikli otomobillere odaklanıyor.
Japon otomotiv şirketi Mazda, tamamen elektrikli aracı olacak MX-30 için üretim sürecini başlattı. Crossover bu model, artık üretim bandında yerini aldı.
Tam dolu batarya ile 200 km yol gidebilen bu araç, 35.5 kWh’lık bataryaya sahip. Aracın elektrik motoru ise 107 kW güce sahip. DC ile hızlı şarj olabilen aracın bataryası, 40 dakika gibi kısa bir sürede yüzde 80 şarj olabiliyor. Bu da uzun mesafeli sürüşlerde, sürücüler için önemli bir kolaylık sağlayacak. 2021 yılında ise MX-30’a menzil uzatıcı rotary motor da eklenecek.
Sonbahar aylarında Avrupa’da satışa çıkacak olan MX-30’un satış fiyatı ise 33.900 dolar olacak.
Covid-19 sürecinde uzaktan çalışma modeline gelen şirketlerden biri olan Turkcell Global Bilgi, Türkiye’nin dört bir yanında 14 bi deneyim merkezini hayata geçirdi.
Turkcell Global Bilgi’den 10 günde 14 bin deneyim merkezi
Evden çalışma sisteminin büyük önem taşıdığı bugünlerde dijitalleşmenin önemini vurgulayan Turkcell Global Bilgi Genel Müdürü Çağatay Aynur şunları söyledi: “Dijital dönüşüme çok önceden başlamış bir şirket olmamız böyle büyük organizasyonlarda hızlı karar almamızı destekliyor. Çalışanlarımıza ve müşterilerimize eşsiz bir dijital deneyim yaşatma vizyonu ile pek çok proje hayal etmiş ve yatırım yapmıştık. Bugün de hayallerimizi gerçekleştirmenin büyük mutluluğunu yaşıyoruz. 10 gün gibi kısa bir süre içerisinde 14 bin çalışma arkadaşımızı evden çalışma modeline geçirmenin yanında eğitim, gelişim, spor, motivasyon, psikolog ve diyetisyen gibi çalışanlarımıza sağladığımız tüm imkanları da dijital platformdan devam ettiriyoruz.”
Globalim ve Globalbilgiliyim uygulamaları sayesinde şirket içi tüm süreçlerin dijital ortama taşındığını söyleyen Aynur şöyle devam etti: “Dijitalleşme, müşteri talep ve istekleri dikkate alınarak hayata geçirildiğinde ve müşteriye fayda sağlayacak alanlarda kullanıldığında pozitif geri dönüş sağlıyor. Hizmet verdiğimiz firmalar için geliştirdiğimiz Müşterimetre uygulaması üzerinden de müşterilerimiz kendi operasyonel verilerini anlık olarak görebilmekte, sosyal medyada markaları hakkında yapılan yorumları takip edebilmekteler. Yaşadığımız bu dönem üzücü olmakla birlikte hem kurumlar hem de bireyler bazında dijitalleşmenin ne kadar kritik olduğunu bizlere bir kez daha hatırlatmış oldu.”
E-ticaret sektörünün önemli isimlerinden Shopify, kripto paralara yönelik yeni bir hamle yaptı. Böylelikle kripto paralar mağazalarda kullanılabilecek.
Kripto paralar mağazalarda kabul edilecek
Kripto paralar, mağazaların attığı adımlar ile günümüzde kabul edilen bir ödeme yöntemi olmaya devam ediyor. Farklı ülkelerden, e-ticaret şirketleri ve mağazalar, kripto paraları kabul etmek için çeşitli girişimlerde bulunuyor.
Kanada merkezli olan ve ülkenin borsadaki en büyük ikinci şirketi olan e-ticaret devi Shopify, geçtiğimiz günlerde CoinPayments ile iş birliğini duyurmuştu. Bu iş birliği ile Shopify’ın kripto para ödeme sistemlerine yönelik yeni bir adım atması bekleniyordu.
Anlaşmanın bir parçası olarak Shopify, artık tüm satıcılar için CoinPayments ile yeni bir ödeme seçeneği sunuyor. Bu anlaşma kapsamında, platformda yapılacak ödemelerde artık kripto para kullanılabilecek.
Piyasa değeri 82.20 milyar dolar Shopify’ın hisselerinde, bu kararla birlikte yüzde 1,66’lık bir yükseliş gerçekleşti. Böylelikle hisselerde tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 767 dolar seviyesine ulaşıldı.
Bu iş birliğiyle binlerce mağazanın kripto para kabul edecek olmasının da piyasalara olumlu yansıyacağı belirtiliyor.
Bitcoin piyasasının büyümesi ve kullanıcı sayısının artmasıyla, Bitcoin hareketleri ayrıntılı şekilde takip ediliyor. 11 yıllık Bitcoinler esrarengiz bir şekilde el değiştirdi.
11 yıllık Bitcoinler kim tarafından değiştirildi!
Bitcoin ve kripto paralar her ne kadar son birkaç yıllık dönemde hayatımızda daha fazla yer edinse de 11 yıllık bir geçmişi bulunuyor. Bu değişimin Satoshi Nakamoto tarafından yapıldığı iddiaları ortaya çıktı.
Bitcoin, 2019 yılında Satoshi Nakamoto tarafından icat edilmişti. Geçtiğimiz günlerde Bitcoin piyasasında şaşırtan bir hareketlilik gerçekleşti. Bitcoin’in çıkmasından 1 ay sonra üretilen ve şu anda 391 bin dolar piyasa değeri bulunan 50 Bitcoin el değiştirdi. Şubat 2009 yılındaki Bitcoinlerde yaşanan bu el değiştirmeyle, Satoshi Nakamoto geri döndü iddiaları da gündeme geldi. Ayrıca bu dönemlerde Nakamoto dışında Bitcoin’i bilen kişi sayısının çok az olması, bu değişimin direkt olarak Nakamoto veya yakınındaki birileri tarafından yapılmış olabileceğini gösteriyor.
Nakamato’nun hesabında 1 milyon Bitcoin olduğu iddia ediliyor. Bu da yaklaşık 10 milyar dolarlık bir servete karşılık geliyor.
İki ayrı hesaba bölünen bu hareketin direkt olarak Nakamoto tarafından veya onun bilgisi dahilinde yapılmış olduğu belirtiliyor. Yaşanan bu değişim sonrasında Bitcoin’in değerinde 500 dolarlık bir kayıp gerçekleşti.
TikTok’un ana şirketi ByteDance piyasa değeri 100 milyar dolara ulaştı. ByteDance, TikTok gibi projeleriyle dünyanın en hızlı büyüyen şirketleri arasında yer alıyor.
ByteDance piyasa değeri 100 milyar doları geçti
Çin merkezli teknoloji devi ByteDance, yapay zekadan müziğe kadar çok farklı alanlarda faaliyet gösteriyor. ByteDance’ın son yıllarda en çok yükseliş yaşadığı projesi ise TikTok oldu.
Bloomberg tarafından yayınlanan raporla, ByteDance’ın piyasa değeri açıklandı. ByteDance’ın değeri 100 milyar dolar bandını geçti. Bundan 2 yıl önce 75 milyar dolar seviyelerinde piyasa değeri olan ByteDance, böylelikle son 2 yılda yüzde 33 oranında piyasa değerini artırdı. Bloomberg dışındaki bazı kaynaklarda ise ByteDance’ın değerinin 140 milyar dolar seviyesinde olduğu iddia ediliyor.
Çin merkezli olan ancak tüm dünyaya yayılmayı başaran ByteDance, evrensel bir platform olma yolunda çalışmalarına devam ediyor. Hatta Çinli kimliği nedeniyle ABD’de de sorun yaşamak istemeyen ByteDance’da, TikTok’un yeni CEO’su Amerikalı Kevin Mayer oldu.
Özellikle gençler arasında yaygın bir şekilde kullanılan ByteDance’ın uygulamaları, halen büyük bir potansiyele sahip. Çin istihbaratıyla iş birliği yaptığı iddia edilen TikTok’un, ABD’de hükümet dairelerinde çalışanların cihazlarında kullanımı yasaklanmıştı. Ancak ByteDance’a karşı tüm dünyada bunun dışında pek bir yaptırım uygulanmadı.
Otonom araç teknolojilerine yavaş yavaş geçiş yaptığımız bu dönemde scooter sektöründen önemli bir atılım geldi. Dünyanın ilk otonom elektrikli scooter filosu hizmete başlayacak.
Otonom elektrikli scooter filosu ile paylaşımlı yolculuk
Dijitalleşme ve otonom teknolojiler, artık sahiplik kavramının da ortadan kalkmasını sağlıyor. Bununla birlikte araç paylaşım sektörüne olan talep artıyor.
Tortoise ve Go X şirketlerinin yeni projesiyle, otonom scooterlar için önemli bir çalışma başladı. Yakında başlayan pilot program kapsamında, otonom scooter filosu kurulacak.otonom sürüş teknolojisine sahip olan bu scooterlar, kullanıcıların ulaşımlarını çok kolay hale getirecek.
Scooterlar ile yolculuk tamamlandığında, şarj ve dezenfeksiyon işlemi için istenilen bölgeye dönüş sağlanacak. Scooter filosunda bulunan araçlar, ilk etapta güvenlik amacıyla uzaktan kontrol edilecek. 6 ay sürecek pilot programda, kullanıcıların bu scooterlara olan talebi de görülecek.
Ukrayna’da yetkililer tarafından yürütülen çalışmada, hacker Sanix yakalandı. Sanix, 773 milyon kişinin e-postasını çalmıştı.
Hacker Sanix elindeki verilerle yakalandı
Günümüzde siber saldırılarda artış yaşanıyor. Her şeyin dijitalleştiği bu çağda, kullanıcıların gizliliği ve verilerinin güvenliği kötü niyetli hackerlar ve ihlal yapan platformlar nedeniyle tehlikeye giriyor.
Ukrayna Ulusal Güvenlik Servisi (SSU) uzun süredir peşinde olduğu hacker Sanix’i yakalamayı başardı. Sanix, 773 milyon kişimim e-postasını ele geçirmişi. SSU, Sanix’in elinde olan bu verilerin toplam boyutunun 87 GB boyuta sahip olduğunu belirtiyor.
Üstelik Sanix’in elindeki verilerin bunlarla da sınırlı olmadığı öğrenildi. Sanix’in elinde Avrupa ile Kuzey Amerika’da yaşayan bazı kişilere ait finansal bilgilerinin bulunduğu ve 7 veritabanı olduğu iddia edildi.
Sanix’in elde ettiği kripto para cüzdanları ve paypal hesapları dahil olmak üzere toplamda 2 terabaytlık verinin tamamına el koyuldu. Ayrıca veriler arasında Kaliforniya yönetimini zor durumda bırakacak bilgilerin de olduğu, bu nedenle Sanix’in tahmin edilenden daha tehlikeli olduğu belirtiliyor.
Son yıllarda teknoloji dünyasının yükselen ismi Xiaomi 2020 ilk çeyrek sonuçlarını açıkladı. Xiaomi’nin akıllı telefon satışları, koronavirüsten pek etkilenmedi.
Xiaomi 2020 ilk çeyrek geliri
Koronavirüs salgını, 2020 yılının ilk çeyreğinde teknoloji dünyasından birçok şirket için belirleyici rol oynadı. Özellikle tüketici elektroniği kategorisinde, satışlar salgından olumsuz etkilendi.
İlk çeyreğin tamamlanmasının ardından teknoloji şirketleri de mali tablolarını açıklamaya devam ediyor. Son olarak teknoloji dünyasının yükselen isimlerinden Xiaomi, akıllı telefon satışlarıyla ilgili bilgi verdi. Xiaomi, koronavirüs sürecinde azalan talebe rağmen gelirlerini beklentilerin üstüne çıkarmaya başardı.
2020 yılı ilk çeyreğinde Xiaomi 7 milyar dolar gelir barajını aştı. 2019 yılında aynı dönemde 6.15 milyar dolar gelir elde eden teknoloji devinin, bu yılki hedefi 6.75 milyar dolar seviyelerindeydi. Açıklanan mali tabloyla Xiaomi, beklentilerin çok daha üstüne çıkmış oldu.
Xiaomi’nin salgın döneminde üretim konusunda ciddi sorunlarla karşılaşması, talebi direkt olarak karşılayabilmesi bu dönemde elini güçlendirdi. Ayrıca Huawei ile Google arasındaki gerginliğin de halen son bulmaması, şirketin elini güçlendiriyor.
Güvenilirliği ile ön plana çıkan Volvo hız sınırı uygulayacak. Care Key teknolojisi ile hız sınırı 180 km/s olarak ayarlanacak.
Volvo hız sınırı 180 km/s olacak
Otomotiv sektöründe en güvenilir marka olarak kendini tanıtan Volvo, buna yönelik yeni stratejiler uyguluyor. Volvo, bu amaçla hız sınırı uygulamaya başlıyor.
Care Key isimli bir sistem üzerinde çalışan Volvo, otomobillerinde artık 180 km/s hız sınırı uygulayacak. Bu sayede ölümlü ve ağır yaralanmaları kazalar en aza indirilecek ve yol güvenliğinin de artırılması sağlanacak.
Ayrıca Care Key ile araç sahibi istediği şekilde hız sınırını azaltabilecek. Örneğin araç acemi bir sürücüye verildiğinde hız sınırı düşürülerek sürüş güvenliği için önlem alınabilecek.
Volvo tarafından yapılan açıklamada, hız sınırlaması ve Care Key ile ölümler ve trafik kazaları sıfıra indirilebilir denildi. Ayrıca sürücüsüz otomobillerde de hız sınırının uygulanması ile yolculuklar daha güvenli bir şekilde yapılabilecek.
Alibaba yapay zeka yatırımı ile akıllı hoparlör sektöründe büyümeyi hedefliyor. Bunun için 1.4 milyar dolarlık yatırım yapılacağı belirtiliyor.
Alibaba yapay zeka ile büyüyecek
Akıllı ev teknolojileri, sağladıkları kolaylıklarla birlikte tüketicilerin ana odak noktaları arasında yer almaya devam ediyor. Talepte yaşanan artışla, bu sektördeki rekabet de büyüyor.
Akıllı hoparlör pazarının en önemli oyuncularından biri olan Alibaba, bu sektörde Xiaomi ve Baidu rekabetinde ön plana çıkmayı hedefliyor. Yatırımlarına devam eden Alibaba, akıllı hoparlörlere yönelik yapay zeka çalışmalarını geliştirmek için 1.4 milyar dolarlık yatırım yapacak. Bu yatırımla birlikte Tmall Genie daha donanımlı hale gelecek.
Yatırım kapsamında yapılacak çalışmalarla Tmall Genie özel teknolojilere ve bununla birlikte daha fazla içeriğe sahip olacak. Alibaba’nın bu akıllı hoparlörü, hava durumu bilgisi vermekten ürün sipariş etmeye kadar birbirinde farklı görevleri yerine getirebiliyor.
Yapılan yatırımların Alibaba’yı rekabette bir adım öne geçirmesi bekleniyor. Canalys tarafından paylaşılan verilere göre Alibaba geçtiğimiz yıl 16.8 milyon akıllı hoparlör sevkiyatı yaparken, Baidu 17.3 milyon sevkiyat gerçekleştirdi.