Rusya App Store için 12 milyon dolar ceza verdi

0
Rusya App Store için rekabeti önleyici yol izlediğini öne sürerek 12 milyon dolar ceza verdi. Apple ise cezaya itiraz edeceğini belirtti.

Rusya App Store için ceza kesti

Rusya, Apple’ın App Store hakimiyetini kötüye kullandığı gerekçesiyle para cezası verdi. Antitröst düzenleyici, 12 milyon dolarlık para cezası verdi. Soruşturma, Apple’ın Safe Kids uygulamasının işlevselliğini sınırlamaya zorladığını iddia eden Kaspersky Lab’ın 2019 yılındaki şikayetinden kaynaklanıyordu. Düzenleyiciler, Kaspersky’nin yanında yer alarak Apple’ın bu konuda yasadışı bir tutum izlediğine hükmetti. Para cezasının yanı sıra Rusya’nın antitröst düzenleyicisi (FAS) Apple’a “tüm gereksinimleri karşılasalar bile herhangi bir nedenle App Store’daki üçüncü taraf uygulamalarını reddetme (izin vermeme) hakkı veren” hükümleri kaldırmasını emretti. Apple bu karara katılmadığını belirtirken, itirazda bulunacağını da vurguladı. Apple hem ABD hem de AB’de App Store’a yönelik çok sıkı bir incelemeden geçiyor. Ayrıca Apple’ın uygulama içi satın alımlarından yüzde 30’luk kesintisi de uzun bir süre tartışma konusu olmuştu.

Güvenli uzaktan çalışmanın 10 temel kuralı

0
Pandemi süreci iş yaşamına yeni bir bakış açısı getirdi. Şirketler, işlerini uzaktan yönetebilen çalışanları için çalışma modellerini değiştirdiler. Sadece büyük ölçekli kurumlar değil, çalışan sayısı az olan şirketler de bu yeni döneme hızlıca ayak uydurmaya çalışıyorlar. Her şirket içerisinde bilişim uzmanı ya da departmanı olmayacağını göz önüne alan ESET, güvenli uzaktan çalışmada dikkat edilmesi gereken 10 temel kuralı sıraladı. Uzaktan çalışma oranının arttığı bugünlerde, iş verilerinin güvenliği konusunda çalışanlara düşen görev daha da arttı. ESET Türkiye Satış Müdürü Asım Akbal, siber suçluların uzaktan çalışan şirketlere yönelik olarak gerçekleştirdiği saldırılara dikkat çekti.

ESET’ten uzaktan çalışanlar için 10 güvenlik kuralı

Fidye ve oltalama saldırılarının basit yöntemlerle ve temel güvenlik bilgileriyle azaltılabileceğini paylaşan Akbal kullanıcıların dikkatsizliği ve tedbirsizliğiyle de vakaların arttığını paylaştı. COVID-19 salgını ile birlikte, evden çalışanların bilgilere uzaktan erişimi,  işletmelerce ele alınması gereken en önemli konulardan biri olduğunu vurgulayan Akbal, çalışanlara hem kendilerinin hem de şirketlerinin siber güvenliği için temel bilgilerin verilmesinin önemli olduğunu söyledi. Asım Akbal uyulması gereken 10 temel kuralı şu şekilde sıraladı;
  • İş cihazlarında muhafaza edilen bilgileri şifreleyin.
  • Cihazlara uç nokta güvenlik yazılımı yükleyin ve bu yazılımın güncel kalmasını sağlayın.
  • İşletim sistemi ve uygulamalar da dahil olmak üzere, cihazların da güncel kalmasını sağlayın.
  • Ev ağlarını koruma altına alın ve düzgün şekilde yapılandırın.
  • Genel ağlara ya da Wi-Fi erişim noktalarına bağlanırken daima bir VPN kullanın ve hassas bilgilere erişmekten kaçının.
  • Verilerinizi düzenli aralıklarla yedekleyin.
  • Cihazlarınızı parolalarla korumaya alın ve oturumunuz açıkken cihazlarınızın yanından ayrılmamaya özen gösterin.
  • Cihazlarınızda hırsızlığa karşı koruma özelliğini etkinleştirin.
  • Önemli hesaplarınızı korumak için iki faktörlü kimlik doğrulamasını kullanın.
  • Daima teknik destek sorumlularının iletişim bilgilerini el altında bulundurun ve güvenlik olaylarını derhal rapor edin.
Bir şirket içerisinde çalışma şeklini değiştirmek tüm çalışanları kapsayan bir süreçtir ve zaman alır. Ama doğru eğitimle çalışanlar uzaktan çalışmanın risklerini hemen anlayabilir ve bunlardan nasıl kaçınacaklarını ya da bunları nasıl önleyebileceklerini öğrenebilirler. Her ölçekteki şirket için kapsamlı güvenlik çözümü  ESET Türkiye Satış Müdürü Asım Akbal her şirketin kolayca kullanabileceği  ürün paketlerini pazara sunduklarını da belirterek  ESET PROTECT Advanced’i şirketlere çözüm aracı olarak önerdiklerini paylaştı.  ESET PROTECT Advanced ürün grubu ile hepsi bir arada siber güvenlik yönetim çözümü sunuyor. Kullanımı kolay bulut tabanlı konsol ile şirketler uç noktalarını fidye yazılımlarından ve sıfır gün tehditlerinden koruyabiliyorlar. Tam Disk Şifreleme özelliği ile cihazların disklerini şifreleyerek şirket verilerini üçüncü kişilerin erişimine kapatabiliyorsunuz.

Lyft ile Toyota satış için anlaşmak üzere

Otonom araç geliştirme çalışmalarında Lyft ile Toyota satış için anlaşmak üzere. Woven Planet, kısa süre sonra Toyota’ya katılabilir.

Lyft ile Toyota satış konusunda görüşüyor

Otonom araç geliştirme çalışmalarına devam eden Toyota, bu alanda yeni bir satın alma yapacak. Özellikle de Lyft’in iştiraki olan Woven Planet, Toyota’nın odağında. Bu satın alma için Lyft ilk etapta Toyota’ya 200 milyon dolar ödeyecek. Daha sonra 5 yıllık dönem için 350 milyon dolarlık ödeme yapacak. İki şirket, anlaşmanın bu yılın üçüncü çeyreğinde tamamlanmasını bekliyor. Anlaşmanın gerçekleşmesi şirket, Ar-Ge harcamalarının bunun sonucunda keskin bir şekilde düşmesini hedefliyor. Toyota yeni satın almayla birlikte seviye 5 otonom sürüş sistemleri için önemli bir adım atmış oldu. Ayrıca Toyota, Uber Advanced Technologies Group’u satın alan Aurora ile otonom araçlar konusunda çalışıyor. Yani Toyota, araç paylaşım şirketlerinin teknolojilerine bir hayli ilgi duyuyor diyebiliriz.

Tesla üretimini artırmaya devam ediyor

Pandeminin başları otomotiv sektörü için bir hayli zorlu geçmişti. Toparlanma sürecine başlayan Tesla üretimini artırmaya devam ediyor.

Tesla üretimini artırıyor, maliyetlerini azaltıyor

Pandemi nedeniyle büyük zorluklarla geçen döneme rağmen Tesla, hızlı bir toparlanma süreci yaşadı. 2020 yılı sonları itibariyle Tesla, üretim ve satışlarında ciddi artış yaşadı. Tesla şimdiye kadarki en yüksek araç üretimi ve teslimatını gerçekleştirdiğini duyurdu. En ilginci ise Tesla bunu en çok tutulan Model S ve Model X araçlarında artış yapmadan başardı. Musk, “Son iki çeyrekte kabaca çeyrek milyon Model 3 teslim ettik,” dedi. Ayrıca Model Y’nin dünyada en çok satan otomobil veya araç olacağını düşünüyoruz açıklamasında bulundu. Tesla ayrıca, BMW 3 Serisi ve Mercedes E-Serisi’nin halka açık satış rakamlarıyla karşılaştırıldığında, Model 3’ün 2021’in ilk çeyreğinde dünyanın en çok satan premium sedanı olduğunu iddia ediyor. Üstelik Tesla, ilk çeyrekte sattığı araçların fiyatını birkaç yıl öncesine göre önemli oranda düşürmeyi başardı. Model 3 üretimine başlandığında ortalama maliyet 84 bin dolar iken, Model X gibi diğer araçların da eklenmesiyle bu maliyet 38 bin dolara düştü.

Amazon Key ile garaj teslimatları yaygınlaşıyor

0
Prime üyeleri için Amazon Key ile garaj teslimatları yaygınlaşıyor. ABD’de daha fazla kullanıcı, bu hizmetten yararlanabilecek.

Amazon Key ile garaj teslimatları için yeni dönem

Amazon Key olarak bilinen Prime üyelik avantajı, kuryelerin uyumlu kilitlerle ve kameralarla donatılmış evlere veya garajlara girip paketlerini teslim etmelerine olanak tanıyor. Amazon bu hizmetini, paket teslimatlarını kolaylaştırmak ve evde olmayan müşterilere ulaşabilmek için 2017 yılında başlattı. Amazon bu hizmetini işletmelerle bir hayli genişletti. Amazon garaj içi teslimatlarını, market teslimatları sağladığı tüm alanlarda kullanılabilir hale getiriyor. Çevrimiçi perakendeci Amazon, Key by Amazon seçeneğini 5.000’den fazla ABD şehir ve kasabasına getirdiğini duyurdu. En son yaygınlaştırma Prime üyelerine, Amazon Fresh veya Whole Foods siparişlerinin garajlarında teslim edilmesini sağlıyor. Amazon’un sattığı bir myQ akıllı garaj kilidi, kuryenin içeri girmesine izin verecek. Ayrıca daha fazla güvenlik için Amazon’a ait Ring akıllı ev kamerası veya Liftmaster kullanarak teslimatların videoları da görüntülenebilecek.

Ford elektrikli araç batarya tesisi kuracak

0
Ford elektrikli araç batarya tesisi kurmak için yeni bir adım atıyor. 29 milyar dolarlık yatırım kapsamında Ford yeni bir tesis kuracak.

Ford elektrikli araç batarya tesisi için harekete geçiyor

Ford, 2025 yılına kadar elektrikli ve otonom araç geliştirmeye 29 milyar dolar ayırdığını duyurmuştu. Ford bu yatırım tutarı kapsamında, batarya geliştirme tesisi konusunda da önemli bir adım attı. Michigan’ın güneydoğusunda şirket, Ford Ion Park isimli bir pil geliştirme merkezi kurdu. Tesis araştırma, üretim ve satın alma gibi alanlarda uzman olan 150 kişilik merkezi bir multidisipliner ekibi kuracak. Ford, ekibin daha az maliyetli ve daha geniş menzil sunan elektrikli araç bataryaları geliştireceğini belirtti. Ford, Ion Park ekibine liderlik etmesi için elektrikli sistemler mühendisliği şu anki müdürü Anand Sankaran’ı seçti. Sankaran’ın özgeçmişinde, yakın zamandaki Mustang Mach-E ve otomobil üreticisinin ilk elektrikli araçlardan biri olan 2001 Escape Hybrid gibi projeler yer alıyor. Ford ayrıca elektrikli araç bataryalarının geliştirilmesi, test edilmesi ve üretilmesi için bir laboratuvar kurmak için 185 milyon dolar ayırdı. Önümüzdeki yılın sonlarında açılması planlanan 200 bin metrekarelik tesis, şirketin yeni batarya teknolojilerini hızla ölçeklendirmesine olanak tanıyacak. Otomobil üreticisi, yeni batarya kimyalarını denemek için geçen yıl 100 milyon dolarlık 185 bin metrekarelik tesisi açtı. Tesis, kapılarını açtığından beri 150’den fazla farklı hücre test etti ve analiz etti.

Luminar LiDAR teknolojisi Airbus’a geliyor

0
Luminar LiDAR teknolojisi Airbus uçaklarına ve helikopterlerine geliyor. Bu işbirliği ile otonom uçuş mümkün hale geliyor.

Luminar LiDAR teknolojisi otonom sürüşü destekleyecek

Luminar, LiDAR sistemini ilk kez otonom araçların ötesine taşıyor. Luminar, uçuşu daha güvenli hale getirmek amacıyla lazer güdümlü 3B haritalama teknolojisini helikopterlere ve uçaklara getirmek için Airbus ile ortaklık yaptığını duyurdu. Luminar’ın kurucusu ve CEO’su Austin Russell yaptığı açıklamada, “Otomotiv endüstrisi için başardıklarımızı, yaklaşık 1 trilyon dolarlık kurulu bir endüstri olan havacılığa doğrudan yeniden uygulayabiliyoruz,” dedi. Russell, otomasyon ve güvenlik iyileştirmelerinin olacağına inandıklarını, tüm ulaşım türlerinde hareket etme şeklini değiştirdiklerini belirtti. Airbus, UpNext aracılığıyla otonom taksi, kalkış ve iniş (ATTOL) test ediyor. Şirket, 2020’de tamamen otonom test uçuşlarını tamamladığını söylüyor. Luminar’ın, LiDAR’ı uçan taksilerin yanı sıra helikopterler ve uçaklar için de kullanabilir. Luminar ve Airbus, LiDAR ile mevcut uçaklarda güvenlik iyileştirmeleri yapmayı hedefliyor.

Apple yeni kampüs inşa edecek

0
Kuzey Carolina’da Apple yeni kampüs inşa edecek. Apple’ın yeni kampüsü, adeta bir teknoloji üssü olarak görev yapacak.

Apple yeni kampüs için Kuzey Carolina’yı seçti

Apple, ABD ekonomisine 430 milyar dolar aktarmayı amaçlayan beş yıllık planın bir parçası olarak Kuzey Carolina’da yeni bir kampüs ve mühendislik merkezi açacağını duyurdu. Apple, Kuzey Carolina Eyalet Üniversitesi, Duke Üniversitesi ve Kuzey Carolina Üniversitesi gibi yüksek öğretim kurumlarının üçlüsüne ev sahipliği yapan bölge için 1 milyar dolar harcayacak. Proje ile Apple makine öğrenimi, yapay zeka ve yazılım mühendisliği görevlerinde 3 bin kişiyi istihdam edecek. 5 yıllık süreçte ise Apple 20 bin yeni iş imkanı yaratmayı planlıyor. Yatırım aynı zamanda 5G teknolojisi gibi alanlarda 10 milyarlarca doları da kapsıyor. Apple daha önce ABD ekonomisi için çok yıllı toplam 350 milyar dolarlık taahhütte bulundu. 28 Nisan Çarşamba günü ikinci çeyrek sonuçlarını açıklayacak olan Apple, ABD ekonomisini destekleyen yatırımlarına devam edecek.

Zoom sanal arka plan özelliğini yeniliyor

0
Zoom sanal arka plan özelliğinde önemli bir yeniliğe gidiyor. 25 kişiye kadar kişinin yer alabileceği bir arka plan oluşturulabiliyor.

Zoom sanal arka plan özelliği neler sunuyor?

2020 yılında Microsoft, Teams uygulamasına sanal arka planlar ekleyerek Zoom’un önüne geçmişti. Daha sonra ise Google, Meet için bu özelliği eklemişti. Zoom rekabetin artmasıyla birlikte, gelişmeye devam etmek için Snapchat tarzı filtreler ve sanal bir resepsiyonist özelliğini tanıtmıştı. Şimdi ise Zoom bunun ötesine geçerek video katılımcılarını tek bir sahnede bir araya getiren yeni bir sanal arka plan türü olan “Immersive View” özelliğini kullanıma sunuyor. İşleri eğlenceli hale getirmek için kullanıcılar kendi sanal arka planlarını yükleyebilir veya Zoom tarafından sağlanan sahneleri kullanabilir. Zoom’un yeni özelliği, bir sahnede en fazla 25 kişiyi barındırabilir ve ek katılımcılar bir küçük resim şeridinde görüntülenir. Toplantı sahipleri, kullanıcıları seçtikleri sanal bir arka plana otomatik veya manuel olarak yerleştirebilir. Bir web semineri olması durumunda, katılımcılar sahnedeki toplantı sahiplerini ve katılımcıları görüntüleyebilir. Zoom bu özellikle birlikte daha kullanıcı dostu ve eğlenceli bir hal alıyor.

Kaliforniya petrol çıkarmayı durduracak

Kaliforniya petrol çıkarmayı 2045 yılına kadar durduracak. Kaliforniya petrol kullanımının yanı sıra üretiminden de vazgeçiyor.

Kaliforniya petrol çıkarmayı bırakacak

Kaliforniya Valisi Newsom, petrol çıkarmayı 2045 yılına kadar sona erdirme planlarını açıkladı. Aşamalı olarak petrol çıkarma çalışmaları durdurularak seri gazı emisyonları da azaltılacak. Vali eşzamanlı olarak Kaliforniya Koruma Bakanlığı’na Ocak 2024’e kadar yeni izinlerin verilmemesi konusunda talimat verdi. Bu hareket, Kaliforniya’yı petrol çıkarmayı sona erdirmeyi taahhüt eden ilk eyalet haline getiriyor. 2045 her ne kadar ileri bir tarih olsa da temiz enerji ve ulaşımın petrolün yerel ekonomi için önemli olmayacağını bir kez daha ortaya koyuyor. Kaliforniya, 2020’de ABD’deki yedinci en büyük ham petrol üreticisiydi ve 145 milyon varil üretim yapıyordu. Teksas 1.8 milyar, Kuzey Dakota 431 milyon ve New Mexico 379 milyon varil ile Kaliforniya’nın üstünde yer alıyor. Kaliforniya eyaletinin bu kararının, diğer eyaletler için örnek olup olmayacağı merak ediliyor.

Philip Morris/Sabancı değer zincirinin dijital dönüşümüne liderlik ediyor

0
YASED INSIGHTS platformu altında Dijital Dönüşüm İyi Uygulama Örnekleri 6. Webinarı Philip Morris/Sabancı’nın katılımıyla 21 Nisan 2021’de gerçekleşti. KPMG Türkiye Danışmanlık Bölümü Direktörü Murat Sedef’in moderatörlüğünde Philip Morris/Sabancı’nın uyguladığı başarılı dijital dönüşüm uygulamalanın ele alındığı toplantının konuşmacıları Philip Morris/Sabancı Satış Direktörü Barış Tandoğan ve Philip Morris/Sabancı Strateji ve Program Yönetimi Direktörü Emre Kozlu oldu. Philip Morris/Sabancı’nın değişimi takip eden değil değişimi sürükleyen bir vizyona sahip olduğunun altını çizen Philip Morris/Sabancı Satış Direktörü Barış Tandoğan 2016 yılında testlerine başladıkları dijitalleşmeyi, pandemi sürecinden çok önce 2017’de ciddi bir dönüşüm modeli olarak uygulamaya geçirdiklerini söyledi. Tandoğan, “Dijital dönüşümün ilk evrelerinde veri odaklı çalışma yöntemlerine nasıl geçeriz, ekosistemimize ve paydaşlarımıza nasıl fayda sağlarız ve farklı çözüm ortaklarıyla neler yapılabilir gibi konuları masaya yatırdık. Devamında 250’den fazla süreci haritalandırdık. Değişim yönetimini içeride yaparak dönüşüm vizyonunu ortaya çıkardık ve üst yönetimden en alt kademeye kadar bu vizyonun benimsenmesini amaçladık. Sahip olduğumuz güçlü dijital alt yapı sayesinde geleneksel bakkalların dijitalleşmesine ön ayak olduk. Bugün geldiğimiz noktada 150 bin bakkalımız ile ticari faaliyetlerimizin yüzde 90’ından fazlasını dijital platformlarımız üzerinden yürütüyoruz ve her gün yaklaşık 60 bin bakkalımız dijital platformumuzu kullanıyor.” dedi

“Bakkallarımız için Eğitimler düzenledik”

Tandoğan: “Esnafımızın dijital dönüşüme ve yeniliklere daha kolay adapte olabilmesi için de üniversitelerle çok ciddi iş birlikleri yürütüyoruz. Bu çerçevede TOBB Üniversitesi ile üç modülden oluşan sertifikalı bir eğitim programı dizayn ettik. Şu ana kadar 30.000 esnafımız bu sertifikayı aldı ve bu yıl hedefimiz bu rakamı iki katına çıkarmak.” dedi. Philip Morris/Sabancı’nın bugün kullandığı dijital platformu geliştirme aşamasında start-up’lardan önemli oranda fayda sağladıklarını da sözlerine ekleyen Tandoğan, bu süreç içerisinde 8-10 bazen de daha fazla start up ile işbirliği yaptık. Müşterilere değer yaratacak çözümleri entegre ettik. Yapay zeka ve görsel tanıma teknolojileri gibi veriyi kullanabileceğimiz çözümleri platform içerisine dahil ettik. Bugün satış noktalarımızdaki verileri geleneksel yöntemlerle yapmak yerine görsel tanıma teknolojisini kullanarak analiz ediyoruz. Bu sayede ayda 750 bin görseli tanıyıp anlık veriye dönüştürerek süreçlerimizi yeni nesil teknolojiler aracılığıyla yürütüyoruz.

“İnternet ve yapay zeka teknolojilerine yatırım yaptık”

Philip Morris/Sabancı Strateji ve Program Yönetimi Direktörü Emre Kozlu tüm faaliyet alanlarında veri odaklı dönüşümün baş döndürücü bir hızda devam ettiğini belirterek şunları söyledi: Yaşamış olduğumuz bu dönüşüm serüvenini geleneksel bir şirketten bir teknoloji şirketine dönüşüm olarak özetleyebiliriz. Globalde bugün Philip Morris International; yaşam bilimleri, tüketici teknolojileri, ürün teknolojileri ve endüstriyel teknolojiler olmak üzere dört alanda 80 start-up girişimine yatırım yapıyor. Türkiye olarak Philip Morris International’ın global dijital dönüşümünün başarıyla uygulandığı öncü pazarların başında geliyoruz. Buradaki başarılar PMI’ın diğer pazarlarına da yansıtılan deneyimler olarak bizlere gurur veriyor.” dedi. Start-upların Philip Morris/Sabancı için önemine değinen Kozlu, konuşmasına iş birliği modelleri ile devam etti: “Zamanı ve teknolojiyi kaçırmadan öncü bir şekilde yolumuza devam edebilmek için start-uplar ile ciddi projeler yürütüyoruz. Philip Morris International’ın start-up ekosistemiyle etkileşim halinde olan örnek pazarlarından birisi konumundayız. PMI’ın 2019 yılında ilk start-up yarışmasını Türkiye’de gerçekleştirilmiş olması bunun en somut örneklerinden birisi. Start-up ekosistemiyle etkileşimimiz bununla sınırlı kalmadı. 2021 yılı itibariyle yeni inisiyatiflerimizden birisi de global melek yatırım ağlarından Keiretsu’nun Türkiye bölümüne kurumsal üyeliğimizi de başlattık. Bu network ve gelişmeler sayesinde iş modelimiz içerisinde start-upların yaptıklarını yakından takip edecek modeller kurduk. Sahada veri toplayan, bayilerdeki ürün takibine yönelik çalışmaların yanı sıra iş güvenliği, depolardaki otonom çalışmaları gibi inovasyona açık bir çok alanda startuplarla yaptığımız pek çok farklı iş birliği süreçleri bulunuyor.”

İngiliz kulüpleri sosyal medya boykotu yapacak

0
Irkçı ve tacizci tavır nedeniyle İngiliz futbol kulüpleri sosyal medya boykotu yapacak. Kulüpler bir süre sosyal medya kullanmayacak.

İngiliz kulüpleri sosyal medya boykotuna başlıyor

İngiltere Futbol Federasyonu ve Premier Lig kulüpleri; Facebook, Twitter ve Instagram kullanımlarını 30 Nisan günü saat 15.00’ten itibaren askıya alacaklarını açıkladı. Yayınlanan ortak açıklamaya göre boykot İngiliz futbolunun sosyal medya şirketlerinin çevrimiçi nefreti ortadan kaldırmak için daha fazlasını yapmaları gerektiğini vurgulayacak.  Aynı zaman devam eden ayrımcılıkla mücadeleye de dikkat çekilecek. Son haftalarda Birmingham, Rangers ve Swansea’dan gelen boykotlar, artık daha da büyük bir hal aldı. Şubat ayında, kulüpler sosyal medya şirketlerine çevrimiçi olarak taciz edici ve ırkçı paylaşımlara karşı harekete geçmelerini talep eden mektuplar yazdı. Kulüpler, “Bir miktar ilerleme kaydedilmiş olsa da, ayrımcı mesajların amansız akışını durdurmak ve tüm platformlarda çevrimiçi taciz tedarikçileri için gerçek hayatta sonuçların olmasını sağlamak amacıyla bugün bu talepleri yineliyoruz.” dedi. Premier Lig İcra Kurulu Başkanı Richard Masters, “Herhangi bir biçimde ırkçı davranış kabul edilemez ve oyuncuların sosyal medya platformlarında gördüğümüz korkunç tacizin devam etmesine izin verilemez.” dedi.

Cisco işlemci sorunu hakkında açıklama yaptı

0
Ağ devi Cisco’nun patronu Robbins, işlemci kıtlığının bu yılın büyük bir bölümünde süreceğini söyledi. Robbins, 12 ila 18 aylık bir zaman öngörüyor.

Cisco işlemci sorunun devam edeceğini söyledi

Birçok firma, koronavirüs salgınının ve diğer faktörlerle şiddetlenen yarı iletken eksikliği nedeniyle üretimini erteliyor. Cisco başkanı Chuck Robbins konuyla ilgili olarak: “Kısa vadeyi atlatmak için altı ayımız olduğunu düşünüyoruz.” dedi Üreticilerin kapasite artırımı için çalıştıklarını belirten Robbins, önlerinde 12 ila 18 aylık iyileşme sürecinin bulunduğunu söyledi. 5G, bulut bilişim, nesnelerin interneti ve yapay zeka dahil olmak üzere teknolojideki ilerlemeler talepte büyük bir artışa yol açarken, kapasitenin artırılması büyük önem arz ediyor. Yatırım firması Wedbush Securities’de bir teknoloji analisti olan Dan Ives’e göre, mevcut talep muhtemelen herkesin beklediğinden yüzde 25 daha yüksek. Çip kıtlığı, koronavirüs salgını nedeniyle arttı. İlk başta, birçok şirket işlemci siparişlerini azalttı ve talebin düşeceğini düşünerek tedarikçilerin kapasiteyi düşürmesine neden oldu. Bununla birlikte pandemi sırasında tüketici elektroniğine olan talep arttı.

Deepfake video ile politikacılar kandırıldı

0
Hollanda’da deepfake video ile politikacılar kandırıldı. Yapay zeka ile saldırganlar, politikacılarla görüşmeye katıldı.

Deepfake video ile politikacılarla toplantıya katılım sağlandı

Hollandalı politikacılar, deepfake videolarının tehlikeleri ile birebir yüzleşti. NL Times ve De Volkskrant’a göre Hollanda parlamentosunun dış ilişkiler komitesi, Rus muhalefet lideri Alexei Navalny’i taklit etmek için deepfake teknolojisini kullanan biriyle video görüşmesi yapmak için kandırıldı. Deepfake video görüşmesinin arkasındaki isimle ilgili henüz bir tespit yapılmadı. Ancak bu kişinin daha önce Letonyalı ve Ukraynalı politikacılarla sohbet ettiği ve Estonya, Litvanya ve Birleşik Krallık’taki siyasi figürlerle görüştüğü belirtiliyor. Ülkenin Temsilciler Meclisi yaptığı açıklamada, deepfake görüşme için kınamada bulunurken bu tür olayların ilerlemesini engellemenin yollarını aradıklarını söyledi. Deepfake içerikleri tespit etmek ve her katılımcının gerçek olmasını sağlamak için sıkı tarama süreçleri gerekli olabilir. Genel olarak bu politikacıları küçük düşürmek veya yanlış kararlar alınmasına neden olmak için kullanılabiliyor.

Pentagon IP adresi kontrolünü bir şirkete verdi

0
Güvenlik önlemleri kapsamında Pentagon IP adresi kontrolünü bir şirkete verdi. 175 milyon IP adresi, şirket tarafından kontrol edilecek.

Pentagon IP adresi kontrolü için GRS ile anlaştı

ABD ordusu, ağlarındaki güvenlik açıklarını kontrol etmek için alışılmadık bir stratejiye yöneldi. Kentik ve Washington Post’un paylaştığı bilgilere göre, Savunma Bakanlığı’nın Florida’da kurulan Global Resource Systems’a yaklaşık 175 milyon IPv4 adresinin kontrolü verildi. Şirket, uzun süredir kullanılmayan adresleri 20 Ocak’ta yönetmeye başladı. Ancak yönetilen adres sayısı üç aylık süreçte çok daha hızlı arttı. Pentagon’un Dijital Savunma Servisi direktörü Brett Goldstein, bu hareketin; ordunun IP adreslerinin izinsiz kullanımını incelemek ve önlemek için bir “pilot çabanın” parçası olduğunu söyledi. Goldstein, “potansiyel güvenlik açıklarını” tespit etmeye de yardımcı olacağını belirtti. IP adreslerini yöneten GRS’in henüz bir web sitesi bile bulunmuyor ve Eylül 2020’de kuruldu. Savunma Bakanlığı, hala IP adreslerine sahip olsa da yönetimi konusunda GRS ile çalışıyor. Bakanlığın bu kararının arkasında, SolarWinds saldırısıyla ortaya çıkan kamu odaklı tehditler de önemli rol oynadı.

Tayvan işlemci pazarına yatırım yapacak

Tayvan işlemci pazarına yatırım yaparak bu alanda büyümeyi hedefliyor. Açıklama, üst düzey bir hükümet yetkilisinden geldi.

Tayvan işlemci pazarını hedef alıyor

Tayvan’ın ekonomik planlama ajansı Ulusal Kalkınma Konseyi’nin başkanı Kung Ming-hsin, işlemci pazarına yönelik planlarını açıkladı. Ming-hsin, küresel dönüşümün dijital ekonomiye sunduğu iş fırsatlarının muazzam olduğunu söyledi. Kung ayrıca, dünyanın en değerli yarı iletken şirketinin hisselerinin yaklaşık 6’sına sahip olan TSMC’nin yönetim kurulunda yer alıyor. Ayrıca 2025 yılına kadar Tayvan şirketlerinin yarı iletken sektörüne 3 trilyon dolardan fazla yatırım yapmayı planladıklarını söyledi. Yatırım yapılacak şirketler arasında TSMC ve Powerchip Semiconductor Manufacturing Corp gibi dev şirketler yer alıyor. Kung’a göre yapılacak yatırımlarla birlikte, önümüzdeki 10 yıllık süreçte yarı iletken pazarında Tayvan’ın çok az rakibi olacak. Kung, Samsung Electronics’i Tayvan’ın en ciddi rakibi olarak nitelendirdi. Hem TSMC’nin rakibi olan Intel Corp, geçtiğimiz ay gelişmiş işlemci kapasitesini genişletmek için 20 milyar dolarlık bir plan açıkladı.

Jidu Auto akıllı arabalara 7.7 milyar dolar ayırdı

Baidu ve Çinli otomobil üreticisi Geely’nin ortak girişimi Jidu Auto, robot akıllı arabalara yatırım yapıyor. Bu alanda 7.7 milyar dolarlık yatırım planlanıyor.

Jidu Auto akıllı arabalar geliştirecek

Jidu Auto’nun CEO’su euters’e verdiği demeçte, önümüzdeki beş yıl içinde akıllı araba üretmek için 7.7 milyar dolar yatırım yapacaklarını söyledi. CEO Xia Yiping ise Jidu’nun ilk elektrikli aracını 3 yıl içinde piyasaya süreceğini söyledi. Xia, ilk elektrikli aracın bir “robot” gibi görüneceğini ve genç müşterileri hedeflediğini belirtti. Jidu’nun nihai bir modele karar vermeden önce büyük pazar verilerini analiz edeceğini sözlerine ekledi. Baidu şu anda Jidu’nun% 55’ine ve Geely’nin% 45 hissesine sahip. Jidu’nun yatırım planını bildirmesinin ardından Baidu’nun Hong Kong borsasındaki hisseleri yüzde 1,34 yükseldi. Xia, Jidu’nun ilk lansmanından 1 ila 1.5 yıl sonra yeni bir model çıkaracaklarını belirtti. Ayrıca şirket, 2-3 yıl içinde 2 bin 500 ila 3 bin kişiyi işe almayı hedefliyor. Xia, Şangay ve Pekin merkezli Jidu’nun 2021’in üçüncü çeyreğinde markalaşmasını da planladığını söyledi. Jidu, yıllar içinde otonom sürüş, yüksek çözünürlüklü haritalar ve bulut gibi akıllı araba teknolojileri geliştiren Baidu tarafından tasarlanan işlemcileri kullanmayı hedefliyor.

Elektrikli araç şarj ağı için dev yatırım

ABD elektrikli araç şarj ağı genişletme çalışmaları kapsamında 174 milyar dolar harcayacak. Böylelikle karbon emisyonları da azaltılacak.

Elektrikli araç şarj ağı için 174 milyar dolarlık yatırım

Biden yönetimi, elektrikli araçları ve şarj istasyonlarını yaygınlaştırmak için 174 milyar dolarlık yatırım yapacak. Bu çalışma ABD’nin 2030 iklim emisyonlarını azaltma taahhüdü kapsamında yapılacak. Birçok ülke benzinli araçları yasaklayacağı tarihi açıklamış olsa da ABD tarafından bu konuda henüz net bir tarih bildirilmedi. Beyaz Saray iklim danışmanı Gina McCarthy, elektrikli araç şarj ağını genişletmek için planlama yaptıklarını açıkladı. Yönetimin elektrikli araçları ve şarjı “uygun fiyatlı ve herkes için erişilebilir” hale getireceğini de sözlerine ekledi. McCarthy, yönetimin 2030 yılına kadar araç sektöründen emisyonların azaltılmasını istediğini ancak o zamana kadar sıfır emisyonlu araçların yüzde kaçının yolda olması gerektiğini belirlemediğini söyledi. McCarthy, “Herhangi bir söz vermiyoruz ve şu anda herhangi bir talepte bulunmuyoruz çünkü bu, temelde ihtiyacımız olan indirimleri sağlamak için pazarı kullanmakla ilgili” dedi. California, New York ve Massachusetts gibi eyaletlerden bazı yöneticiler, benzinli ve dizel araçların 2035’e kadar yasaklanması için Biden’a çağrıda bulundu.

Tesla otopilot modu güvenli mi?

Tesla otopilot modu ile gündeme gelmeye devam ediyor. Kullanıcıların otopilot modunu tam otonom sürüş gibi kullanmak istemesi, sorunlara neden oluyor.

Tesla otopilot modu için güvenlik önlemleri yeterli mi?

Consumer Reports mühendisleri, Tesla’nın otopilotunun bir sürücü olmadan çalışabileceği iddialarını inceledi. Model Y’yi kapalı bir yolda test eden araştırmacılar, sistemin “kolayca kandırılabileceği” sonucuna vardı. Test direktörü Jake Fisher, “Değerlendirmemizde, sistem yalnızca sürücünün dikkatini verdiğinden emin olamadı, aynı zamanda orada bir sürücü olup olmadığını da anlayamadı,” dedi. Tesla’nın web sitesi, Otopilot sisteminin “tamamen dikkatli bir sürücü” gerektirdiğini ve sistemi kullanmanın aracı otonom yapmadığını söylüyor. Ancak araştırmacılar, otopilot önlemlerinin yetersiz olduğunu vurguluyor. Otopilot modu için güvenlik gerekliliklerinden bazıları ise şu şekilde: sürücünün ellerini direksiyon simidinde tutmak, emniyet kemerini bağlamak ve herhangi bir kapıyı açmamak. Ancak ‘otopilot’ özelliğini kullanıcılar, sürücü koltuğunda oturmadan seyahat edebilecekleri şeklinde yorumluyor. NHTSA, Tesla araçlarını içeren 28 kazayla ilgili soruşturma yürütüyor.